Cuma Hutbesi: İnsanın Yaratılış Gayesi ile ilgili
Fetva Meclisi
İNSANIN YARATILIŞ GAYESİ
Zariyat 56
Değerli Müminler!
Yüce Allah, kainattaki her şeyi ilahi bir gaye ve belli bir ölçüye göre yaratmıştır. Bütün varlıklar bize, Rabbimizi tanıtmakta ve yaratılan her şey O’nu anarak tespih etmektedirler. Yüce Allah Kur’an-ı Kerimde: Yedi gök, yer ve bunların içinde bulunanlar Allah’ı tespih ederler. Her şey onu hamd ile tespih eder. Ancak siz onların tespihlerini anlayamazsınız. O halimdir.(hemen cezalandırmaz mühlet verir.) Çok bağışlayandır.(1) buyurmaktadır.
Yaratılmışlar içinde insan, özel bir gaye için yaratılmış, en güzel sıfatlarla donatılmış ve dünyaya belirlenmiş bir gaye için gönderilmiştir. Yüce Allah, insanın yaratılış gayesini, kâinatın yaratıcısını tanımak, ona iman edip, ibadet etmek olarak belirlemiştir. Nitekim Kur’an-ı Kerimde: Ben Cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım (2) buyrulmuştur. Demek ki insanın dünyaya gelişinin asıl gayesi, Allah’ı tanımak ve ona ibadet etmektir.
Muhterem Müminler!
İnsan, gayesiz ve başıboş olarak yaratılmamıştır. İnsan, kendisine verilen hayatı gelişi güzel yaşayıp, sonrada yok olacak bir varlık değildir. Yüce Rabbimiz: O’ ki, Hanginizin daha güzel davranacağını sınamak için, ölümü ve hayatı yaratmıştır. O, mutlak galiptir. Çok bağışlayandır. (3) buyurarak bütün insanlığın hayat boyunca bir imtihandan geçtiğini haber vermektedir. O halde insan, niçin yaratıldığının farkında olmalı, kendisine sunulan hayatı en güzel şekilde değerlendirmelidir.
Ümmetini her vesile ile Salih amellere yönlendiren ve ahirete hazırlık yapmalarını tavsiye eden, Sevgili Peygamberimiz (sav) : Meşguliyet zamanı gelmeden boş zamanın kıymetini biliniz. (4) buyurmuşlardır. Buna göre hayatın verimli olması için, ibadetler ve hayırlı hizmetlerle dolu hale getirilmesi gerekmektedir. Nitekim Yüce Allah insanları bu konuda uyararak şöyle buyurmaktadır: Andolsun zamana ki, insan gerçekten ziyan içindedir. Ancak. İman edipte Salih ameller işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye edenler, birbirlerine sabrı tavsiye edenler başka (onlar ziyanda değillerdir). (5)
Değerli Müminler!
Hayat zorluklarla doludur. Ancak hayatın iniş ve çıkışlarına rağmen kulluk bilincini kaybetmemeliyiz. Çünkü Allah dünyayı bizim için bir imtihan yeri olarak düzenlemiştir. Bu imtihanda başarılı olmak ancak, insanın yaratıcısını tanımak, ona iman edip ibadet etmekle mümkündür.
De ki; şüphesiz benim namazım da, diğer ibadetlerim de, yaşamam da, ölümüm de Âlemlerin Rabbi Allah içindir. (6) Ayetinde belirtildiği üzere Müslüman’ın, dünya hayatındaki nihai amacının, Allah’a ve onun rızasına kavuşmaktır.
O halde bize verilen bu sınırlı ömrümüzü, Allah’ın rızasına uygun davranışlarla tüketmeye gayret gösterelim.
Kaynaklar:
1-İsra.44
2-Zariyat.56
3-Mülk.2
4-İbn Mace, İkame.78
5-Asr Süresi
6-Enam.162
Veysel KURTOĞLU
Kantara Cami İH.
Cevap: Cuma Hutbesi: Insanın Yaratılış Gayesi ile ilgili
esin-ti
Yaratılış gayemizin farkında olmalıyız , öyle körü körüne geçmemeli bu hayat..
Allah cc razı olsun.
Cevap: Cuma Hutbesi: Insanın Yaratılış Gayesi ile ilgili
Fetva Meclisi
cümlemizden kardeşim…
Yorum: Cuma Hutbesi: Insanın Yaratılış Gayesi ile ilgili
Kayıtsız Üye
Ben müslümanım yalnızca Allah ‘a inanırım ama bazı sorular gece gündüz kafamı kurcalıyor bunları bilmeden rahatlayamıyorum biliyorum Allah çok yüce ama bu kadar yüce neden bizi yarattı durduk yere mi onun bilinmeye yada ibadete ihtiyacı yok ki isteseydi yaratmazdı tüm bu imtihanlara da gerek kalmazdı neden durduk yere yarattı soruma yardımcı olur musunuz?
arifselim
Allah’ın elbette bizim yaratılmamıza asla ihtiyacı yoktur. Nasıl ki Allah melekleri bir hikmet üzere yaratmışsa biz insanları da bazı hikmetler için yaratmıştır. Ona kulluk etmek, onu tanımak ve bilmek üzere yaratmıştır. Bunun yanında insan şu kainat içerisinde yaratılan en değerli ve en şerefli varlıktır. Herşey insan için yaratılmıştır. Böylece Allah insana değer vermiş ve kadrini yükseltmiştir. İnsanı ebedi yaşayacak bir alem için yaratmıştır. Bizim asıl yurdumuz asla bu dünya değildir. Biz ahiret için var edilmişiz. Bu soruyu sorunca sadece dünyayı değil ahireti ve sonsuzluğu düşünerek sormamız gerekir.
insanın yaratılış gayesi, insanın yaratılış gayesi hutbe, insanın yaratılış gayesi ile ilgili kıssalar