Mahmud Esad Coşan Hocaefendinin Ibni Teymiye Hakkında Görüşleri
alfyanurr
İbni teymiyye’nin Ehli Sünnet âlimlerince mülhid olduğu sabittir, itikadî sapıklıklarına reddiyeler yazılmıştır. Forumda epey bu konu üzerinde tartışıldı, istişareler yapıldı . Bu konuda pek bir bilgim kısa bir süre öncesine kadar yoktu, konuya hâkimiyetimi Üstad’ın "doğru yolun sapık kolları" kitabıyla kurabildik… Sonra araştırma vesaire, konuya hâkimiyet bir nebze oluştu.
Geçenlerde Esad Coşan Hazretleri’nin İbni teymiyye hakkında
"Nitekim meselâ, İbn-i Teymiye diye bir kimse vardır, hep tasavvufun karşısında bir kimse olarak gösterilir. Halbuki kendisi mutasavvıftır, kendisi tasavvuf erbabıdır. İbn-i Teymiye’de Tasavvuf diye Türkçe’ye de kitaplar çevrilmiştir. O bizim anladığımız mânâdaki tasavvufa karşı değil, bizim karşı olduğumuz tasavvufa karşı… "
diye bir sözüne rasgeldim. Hocaefendi’nin bu sözünü ilk defa duydum, ve açıkcası şaşırdım. Lâkin Teymiyye’nin sapıklığı sabit, tasavvufa bakışı olumsuz ; buna karşın Mahmud Esad Coşan Hazretleri ise tasavvuf ehli çok kıymetli bir zât…Kendisi ilim ehli, önemli bir şahsiyet. Bu sözüyle Mahmud Esad hocamız Teymiyye’nin tasavvufa değil, sapık görüşlü tasavvufculara karşı olduğunu söylemiş. Bu sözünde Teymiyye’ye dair olumsuz bir bakışı yok, gibi görünüyor.
Hocaefendinin ,"Güncel Meseleler 1" kitabında, Teymiyye’nin sapık görüşlerinden birini eleştirdiğini görüyoruz ;
"Hattâ İbn-i Teymiye, "Gecenin şu kadarı geçtikten sonra allah-u Teâlâ semâ-i dünyaya nüzûl eder." hadis-i şerifini izah ederken, kürsüden inmiş, "Şöyle benim kürsüden indiğim gibi, aşağıya iner." demiş. Öyle şey olur mu?.. Allah’ın nüzûl etmesi, senin kürsüden inmene benzer mi?.. Öyle şey olur mu?.. Bu tamamen mücessimeye kayan, alimlerimizin tasvib etmediği bir izah tarzı olmuş oluyor.
O zamanın alimleri de tasvib etmemişler. İbn-i Teymiye’yi bu sözünden dolayı muhakeme edip, hapsetmişler."
yani, Teymiyye’nin itikadî sapıklığını biliyor.
"Güncel Meseleler 2" kitabında ise gene teymiyye ile ilgili şunları belirtiyor:
"İbn-i Teymiye gibi pek çok kimsenin, gerçek tasavvufun Kur’an’ın bir olgusu olduğunu, bir emri olduğunu, dinin bir esası olduğunu ifade ettiklerini biliyoruz. Suudluların, başka kimselerin, selefiyecilerin itibar ettikleri bir kimse olduğu halde, "Gerçek tasavvuf vardır." diyorlar. "
Yine "Güncel Meseleler 2" de ;
" Rabıtanın şirk olmasının hiç bir aslı, esası, dayanağı yoktur. Çünkü, insanın gözünü kapatması serbesttir. Gözünü kapattığı zaman sevdiği bir insanı düşünmesi serbesttir. Bunun şirkle hiç bir ilgisi yoktur. Onlar herhalde tasavvufu bilmiyorlar veya rabıtayı bilmiyorlar, böyle bir görüşe saplanıyorlar. Ya da İbn-i Teymiye’nin filân kitaplarını iyi okumuyorlar.
Ben şöyle onların kitaplarını ve o kitaplardan alınan özetleri okuyunca, baktım o da bizim gibi düşünüyor. Tasavvufa saygılı, bu gibi pek çok konuda oldukça güzel ifadeleri var… Demek ki yarım bilgili olan insanlar, meseleyi anlamadıkları için yalan yanlış konuşuyorlar .."
(s.193-194-195-196)
Bu sözlerinde İbi Teymiyye’ye karşı olumsuz bir bakış yok…
….
İbni teymiyye sapıktır, itikadı sakattır, "dini içten zedeleyen kafir"dir,vahhabilere kaynak teşkil etmektedir…
Öyleyse onun bu sapık görüşleri hususunda Esad Coşan Hocamız’da bir kaç şey söylemeli değil miydi, lakin sözü dinlenen kıymetli bir hocamız. Bu olumlu sözleri aklıma girmedi değil, o nedenle bu konuyu açma gereği hissettim.
İstişare edilebilir belki, inşaAllah doğru ne ise anlaşılır .
ves’selam.
Cevap: Mahmud Esad Coşan Hocaefendinin Ibni Teymiye Hakkında Görüşleri
karadamlalar
"dini içten zedeleyen kafir"
aynı sözü hallaç için söylesem "siz onu anlamazsınız" mı diyeceksiniz merak ediyorum 🙂 ibn teymiyye hakkında iddia ettiğiniz şeyler küfür değil siz bidatçi olduğunu söylüyorsunuz, oysa hallaç yüzde 100 halis kafirdi 🙂
Cevap: Mahmud Esad Coşan Hocaefendinin Ibni Teymiye Hakkında Görüşleri
Kayıtsız Üye
Abdülkadir Geylâni ra çok sever kitablarını okumanızı tavsiye ederim
alimlerin ibni teymiyye hakkindaki sözleri, ibni teymiyyenin sapıklıkları, ibni teymiyye nin sapıklıkları