Üç Harfliler-Cinler

Üç Harfliler-Cinler

alperaai
konyada mahalemde bir kız 18 yaşında birden bire herşeyi kırıp dökmeye başladı birileriyle konuşuyor ardından çok kırıcı oluyor düzelmesi için ne yapmalıyım yardım olursanız sevinirim değerli kardeşlerim


Cevap: Üç Harfliler

Ehfiya
Kardeş sen düzeltebilir misin! Bilmem ama kişi bayan olduğundan dolayı dikkat edilmesi gereken hususlar da ortaya çıkar.Haremlik Selamlık gibi.Öncelikle Kişinin içinde olup olmadığını anlayabilmen öncelikle kişiye abdest aldırır ve daha sonra da ona Kur’an’dan Bakara Süresi Okunur.Eğer içinde varsa kişi buna nefretli bir tepki verecektir.


Yanıt: Üç Harfliler

Kılıçali49
< Eğer içinde varsa kişi buna nefretli bir tepki verecektir >
Bu olay ecnebi filmlerinden alınma gibi değil mi?Aslı astarı olmayan şeylere inanmayalım…Üç harfliler de beş harfliler de,insanın içine filan giremez…Her yaratığın kendi bedeni var…


Soru: Üç Harfliler

Desert Rose
< Bu olay ecnebi filmlerinden alınma gibi değil mi?Aslı astarı olmayan şeylere inanmayalım…Üç harfliler de beş harfliler de,insanın içine filan giremez…Her yaratığın kendi bedeni var
>

Buyur oku kılıçali49 kardeşim…

Cinler ve şeytanlar, insanların günahlarıyla açtıkları menfezlerden girer.. girer ve insanı çepeçevre kuşatırlar. Bu menfezler kapanmalıdır ki, onlar içeri giremesinler ve insan da, onların şerrinden korunmuş olsun. Ehl-i keşfin müşahedesiyle cin ve şeytanların mü’minlere musallat olmaları, daha ziyade onların bazı manevi yönlerden açık ve zayıf olmalarından kaynaklanmaktadır. Bu da; cünüplük, hayız, nifas halleri, abdestsizlik, su-i edep içinde gafilâne davranışlar sergileme gibi durumlardır ki, ruh bozuklukları ve fizyolojik olmayan cinnetler, ekseriyetle böyle boşlukların ardından insana ârız olurlar. Eğer bunlarda cin ve şeytanın parmağı varsa -ki vardır- onlar, mü’minin içine mutlaka, onun bir günahından yol bulup girmişlerdir. Evet, eğer sen bir kale gibi isen, bu kalenin kapıları açık olursa ezeli düşmanın elbette o kapılardan girecek ve senin vücud kaleni teslim almaya çalışacaktır. Eğer böyle bir akibete düşmek, ma’ruz kalmak istemiyorsan, mutlaka günahlardan kaçınmalı, dikkatli bir hayat yaşamalı ve kalenin içten fethedileceğini de asla unutmamalısın… Habis cinler ve şeytanlar, her çeşit günahı alet olarak kullanırlar. İçki, kumar ve fuhuş, onların sıkça kullandıkları aletlerdir. Bu günahları irtikab edenler, şeytan tuzağına düşmüş sayılırlar.

Sorularla İslamiyet


Desert Rose
Cin çarpması, toplumda oldukça yaygın olan bir anlayıştır. Hemen herkesin, cin çarpmasıyla ilgili anlatacağı birden fazla olay vardır. Ancak, bu sadece bizde değil, hemen bütün toplumlarda böyledir.

Şibli, cinlerin insan bedenine girip zarar verebileceğine, aralarında Ebu’l-Hasan el-Eş’ari’nin de bulunduğu Ehl-i Sünnet alimlerinin inandıklarını, makalelerinde bunu açıkladıklarını ve Bakara suresinde bulunan ve faiz yiyenlerin durumunu bildiren ayette; "Riba (faiz) yiyenler kendilerini şeytan çarpmış birer deliden başka bir halde (kabirlerinden) kalkamazlar.”(1) buyurulmasını buna delil gösterdiklerini kaydetmektedir. Ahmet b. Hanbel’in oğlu Abdullah kendisine "bazı kimseler, cinin insan bedenine giremeyeceğini söylüyorlar. Sizin bu konuda ne dersiniz?” diye sorduğunda, Ahmet b. Hanbel, "onlar yalan söylemişlerdir” diye cevap vermiştir. (2)

Cinlerin insanlara "hangi şartlarda zarar verebileceği” konusunda ise, Gülen şunları söylüyor:

"Cinler, ehl-i imana, daha çok cünüplük ve hayız-nifas hallerinde; abdestsiz, namazsız hayat sürenlere de yine bu hallerde musallat olup, onları değişik şekilde ve değişik seviyede baştan çıkarabilirler. İşlenen her bir günah, şeytan ve habis cinlere açılan bir kapı ve pencere durumundadır. Bilhassa hassas tipler, bozuk ruhlular, duadan ve dualıların atmosferinden uzak lâubali hayat yaşayanlar, çabuk cinlerin tesirine girerler. Tabii ki, cinlerin hayat sınırlarını ve hukuklarını ihlal ve besmele çekmeden evlerini ve yurtlarını işgal de, cinlerden zarar görmede mühim faktörlerdir. Bu yüzden Efendimiz (s.a.v), bize pis yerlere girerken dua etmemizi öğretiyor ve onların bulundukları mezbelelik, çöplük, hamam, otluk, hela ve hatta kabirlerde namaz kılmamızı yasaklıyor. Evet Efendimiz, helaya girerken, "Allahümme innî eûzü bike mine’l-hubsi ve’l-habais” dememizi öğretiyor, hayatımızın her safhasında dualı olmamızı, bu kabil zararlı oklara hedef olmaktan korunmamızı temin edecek bir kale ve kalkan sayılabilecek temiz muhitlerde bulunmamızı, temiz insanlarla düşüp kalkmamızı, dualarla bir atmosfer oluşturmamızı ve ibadetle korunmamızı emrediyor.

Öyleyse, cinlerin her türlü kötülüğünden emin olmak isteyen, her şeyden önce günahlardan şiddetle kaçınarak, onların girecekleri delikleri kapamalıdır.(3)

Cinlerde insanlar gibi iman etmekle mükelleftir. İster bu aleme geçme özelliği olsun ister olmasın cinlerin hepsi insanlar gibi mükelleftir. Onlarada Peygamberler gönderilmiştir. Kuranı Kerim okunduğu zaman Cinlerin kafirleri olan şeytanlar insanlara yaklaşıp zarar verememektedir. Ancak müslüman cinler Kuranı Kerim okunan yerlere girebilirler.

Asr-ı saadetten bir hadise bize bu konuda ışık tutmaktadır. Hz. Ayşe (r.a.) validemiz bir gece cinler tarafından yatağından kaldırılarak yüksek bir mahkemenin huzuruna getirilir. Hz. Ayşe validemiz sebebini sorunca: Sen cinlerden bir Müslüman katlettin. Bunun mahkemesi yapılacak, denildi. O da: ‘Ben nerede bir cin öldürdüm?’ dediğinde ona cevap verildi:
Sen Kur’an-ı Kerim okurken, bizim Müslüman cin kardeşlerimizden birisi bir yılanın içine girerek seni dinlemeye geldi. Siz hanenizde o yılanı görünce öldürdünüz. Dolayısıyla içinde bulunan kardeşimiz de öldü. Bunun hesabı görülecek. (4) ) Hadisenin sonunda barış ve anlaşma yapıldı. Olay tatlıya bağlandı.

Cinlerin ve bütün mevcudatın üstünde halife olarak gönderilen insan, mahiyet ve yaradılış özelliğinin yanı sıra, zeka, akıl, hafıza, muhakeme ve ibadet bakımından cinlere nazaran üstündür. Semavi bir dinden ders almayan bazı cinler, şeytandan aldıkları ders ile karakter itibariyle insanların bu üstünlüğünü kabul etmezler; onları kıskanırlar.

Bununla ilgili olarak cenab-ı hak kuran’ı kerimde "şüphesiz biz insanı ahsen-i takvimde yarattık.” ( tin, ) buyurmakla, insanın sadece cinlerden değil, bütün varlıklardan daha üstün olduğunu bildiriyor.

Cinler, insanların üstünlüğünü tanımadıkları gibi, onları güç durumda bırakır ve kendilerine muhtaç olmaları için ellerinden geleni yaparlar. Cinlerin mahiyetini ve yapılarını bilmeyenler, cinlerden medet umarlar. Cinci ve üfürükçüler, bu safdilleri ve bilgisizliği iyi değerlendirirler.

Cinlerin mahiyetini, yapılarını ve bünyelerini bilmeyen kişiler, bazen onları gözlerinde çok büyütürler. Yani cinleri her şeyi bilen, her şeye gücü yeten, üstün kabiliyetli, insanların fevkinde görürler veya gösterirler. Bu tamamen bir hezeyandır.

(1) Şiblî, Cinlerin Esrarı, s. 258.
(2) Şibli, A.g.e., s. 256-257.
(3) Şahin, İnancın Gölgesinde, s. 153-154.
(4) Kurtubi, el-Camiu Liahkami’l-Kur’an, 16/214,215.

Arif Aslan


Desert Rose
Görmediğimiz ve bilmediğimiz bir canlı türle karşı karşıya bulunmaktayız. Şu halde, geriye onları da bizi de yaratan Allah’a sığınıp onların şerlerinden ve yapabilecekleri kötülüklerden korunmak kalıyor. Bunun da bir tek yolu var: Dua ve Münacatlar. Zaten normal olarak hayatımızın bir parçası olması gereken dua ve münacat aynı zamanda bizi Allah’a yakınlaştıracağı için, cinler ve şeytanlar da yakınımıza sokulamayacaklardır. Çünkü onların da bizim gibi gurupları, cemaatleri ve teşkilatları vardır. Bizim dualarımızdan şüphesiz onların hayırlıları da istifade edecekleri için, rahatsızlık vermek isteyenlere karşı onlar da kendi içlerinde mücadeleye girişecekler ve kötüleri engellemeye çalışacaklar, hatta savaşacak ve cezalandıracaklardır. Bu sebeple dua ve münacatın cinlerden ve şeytanlardan korunmada önemli bir yeri vardır.

İnsan günlük hayatında abdestli bulunması halinde, onlardan kısmen korunacağı gibi, buna namazı ve diğer duaları da ilave ederse, korunma hususunda kendini biraz daha sağlama almış olacaktır.

Hâris el-Eş’ari (r.a)‘den nakledilen bir hadisi şerifte Rasülullah (s.a.v)’in şöyle buyurduğu rivayet edilmektedir: "…Allah size, Allah’ı zikretmenizi emretti. Bunun da misali, peşinden hızla düşmanın geldiği bir adamdır. Bu adam muhkem bir kaleye gelip, düşmandan kendini korur. Kul da böyledir. Şeytana karşı kendisini sadece Allah’ı zikretmekle koruyabilir. (Tirmizi, Emsal, 3, (2867).)
Şimdi bu hususta Efendimiz (s.a.v) ve ashabının okuduğu dualardan örnekler takdim etmek istiyoruz.

Euzü – besmele
Bu konuda Kur’an-ı Kerimde şöyle buyurulmaktadır: "Şayet sana şeytandan bir kışkırtma (şeytani bir dürtü) gelecek olursa, hemen Allah’a sığın.”(41:36.) Yani, "Euzü billahi mine’ş-şeytani’r-racim” de. Bununla beraber, Müminün suresindeki şu ayetlerle de Allah’a sığınmak yerinde olur:
"Rabbi euzü bike min hemezeti’ş-Şeyatin ve euzü bike Rabbi en yahdurun” Yani; "Rabbim, şeytanın kışkırtmasından sana sığınırım ve onların benim yanımda bulunmalarından da sana sığınırım.”(23:97-98.)

Eve girerken
Besmele ilgili olarak Cabir (ra)’den rivayet edilen başka bir hadis ise, evlere girerken ve yine yemek yerken Besmele çekmenin önemine işaret ediyor: "Rasülullah (s.a.v) buyurdular ki: "Kişi evine döndüğü zaman içeri girerken ve yemek yerken Allah’ın adını zikrederse, şeytan (avenelerine): "Size burada gecelemek de yok akşam yemeği de yok!” der. Ama kişi, eve girerken Allah’ı zikreder fakat akşam yemeğini yerken zikretmezse, şeytan (avenelerine): "Akşam yemeğine kavuştunuz ama burada gecelemeniz mümkün değil!” der. Adam eve girerken ve yemeğe başlarken "Bismillah!" diyerek Allah’ı zikretmezse, şeytan (avenelerine): "Yemeğe de yetiştiniz, yatmaya da!” der.”( Müslim, Eşribe, 103, (2018); Ebu Davud, Et’ime, 16, (3765).)

Evden çıkarken
Eve girerken okunan Besmele, şeytanın şerrini bizden ve onu da evden uzaklaştırdığı gibi, insanın sokağa çıktığı zaman da korunmaya muhtaç olduğu açıktır. Bunun içinde Euzü-Besmele çekilir. Ancak, Resulullah (s.a.v), sokağa çıkarken sadece Euzü – Besmele ile yetinmemiş ve ayrıca dua etmiştir. Bu konuda Enes (r.a)’den nakledilen hadisi şerifte, Hz. Peygamber (s.a.v)’in şöyle buyurduğu rivayet edilmektedir:
"Evinden çıkınca kim: "Allah’ın adıyla, Allah’a tevekkül ettim, güç kuvvet Allah’tandır” derse kendisine: "İşine bak, sana hidâyet verildi, kifâyet edildi ve korundun da” denir, ondan şeytan yüz çevirir.”( Tirmizi, Daavât, 34, (3422)

Bakara suresi: ayetü’l-kürsi ve amene’r-rasülü
Konumuzla ilgili olarak, Ebu Hüreyre (r.a)’den nakledilen bir hadisi şerifte, Rasülullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Evlerinizi kabirlere çevirmeyin, içerisinde Bakara suresi okunan evden şeytan kaçar.”( Müslim, Misâfirin, 212, (780)

Başka bir hadisi şerifte ise bu iki ayetin, Bakara suresinin son iki ayeti olan "Amene’r-rasülü” olduğu açıklanmaktadır.(Tirmizi, Sevabu’l-Kur’an, 4/2882)

Uyumak için yatağa girince
Resul-i Ekrem Efendimizin yatağa girdiği zaman okuduğu çeşitli dualar vardır. Bu konuda Büreyde (r.a)’den nakledilen bir hadisi şerifte Hz. Peygamber (s.a.v), şu duayı tavsiye buyurmuştur:
"Ey yedi kat semânın ve onların gölgelediklerinin Rabbi, ey arzların ve onların taşıdıklarının Rabbi, ey şeytanların ve onların azdırdıklarının Rabbi! Bütün bu mahlukâtının şerrine karşı, beni himâye et! Et ki, hiç birisi, üzerime âniden saldırmàsın. Senin koruduğun aziz olur. Senin övgün yücedir, senden başka ilah da yoktur; ilah olarak sâdece sen varsın.” (Tirmizi, Daavât, 96, (3518).)

Uykuda korkunca
İmam Malik’ten rivayet edildiğine göre, Hâlid İbnu Velid (r.a), Hz. Peygambere: "Ben uykuda iken korkutuluyorum. (Ne yapmamı tavsiye buyurursunuz?)” diye sordu. Hz. Peygamber (s.a.v) ona şu duayı okuması tavsiyesinde bulundu:
"Allah’ın eksiksiz, tam olan kelimeleri ile Onun gazabından, ikabından, kullarının şerrinden, şeytanların vesveselerinden ve beraberliklerinden Allah’a sığınırım! de!” (Muvatta, Şiir, 9, (2, 950).)

Helaya girerken
Tuvaletlerin, çöplüklerin, hamamların, kabirlerin, harabelerin cinlerin ve şeytanların meskenleri mahiyetinde çok uğradıkları ve konakladıkları yerlerdir.
"Rasülullah (s.a.v) kazâyı hâcet için helâya girdiği zaman şu duayı okurdu:
"Allahümme inni euzü bike mine’lhubsi ve’l-habais. (Allahım, pislikten ve (cin ve şeytan gibi) kötü yaratıklardan sana sığınırım.”(Buhâri, Vüdu, 9)

Tekbir, tesbih, tahmid
Namaz tesbihatı, camide ve namaz kıldığımız herhangi bir yerde yapılabileceği gibi, yolda-sokakta yürürken, araç kullanırken; yatakta ve uyumadan önce de yapılabilir. Kuran-ı Kerimde de bu konuya işaretle; "Onlar, ayakta iken, otururken, yanları üzere yatarlarken Allah’ı zikrederler ve göklerin ve yerin yaratılışı konusunda düşünürler…” (Al-i İmran, 3/191.) buyurulmaktadır.

Tesbihat, hiçbir vakit terk edilmemeli ve nerede olursa olsun mutlaka yapılmalıdır. Nitekim Hz. Peygamber, şeytanın namazda kişiye günlük işlerini hatırlatıp vesvese verdiğini ve namazı alelacele kıldırıp tesbihatı yaptırmadan işine gücüne daldırdığını veya uyuttuğunu anlatıyor.

Lâ ilâhe illallâhu vahdehu la-şerike leh,
Bu da yine, dua makamındaki namaz tesbihatından birisidir.
Peygamber Efendimiz, Ebu Hureyre (r.a)’den nakledilen hadisi şerifte, şöyle buyurmaktadır:
"Her kim: ‘Lâ ilâhe illallâhu vahdehu la-şerike leh, lehü’l mülkü ve lehü’l-hamdü ve hüve alâ külli şey’in kadir’ duasını, bir günde yüz kere söylerse, kendisine on köle âzat etmiş gibi sevàp verilir, ayrıca lehine yüz sevab yazılır ve yüz günahı da silinir. Bu, ayrıca üç gün akşama kadar onu şeytana karşı muhafaza eder. (Buhâri, Daavât, 54)

Şeytanın telkinlerine karşı ihlas suresi
Bir hadisi- şerifte şeytanın bir vesvesesinden söz edilmiş ve buna karşı ihlas suresinin okunup sol tarafımıza doğru üç defa tükürmemiz tavsiye edilmiştir.

Muavvizeteyen (Nas ve Felak sureleri)
Cinlerin şerrinden kurtulmak için de, Hz. Peygamber (s.a.v)’in, Felak ve Nas Surelerini okuduğu, ashabına ve bizzat Hz. Aişe validemize de okumayı tavsiye ettiği bildirilmektedir.

Hz. Âişe (r.a)’den rivayet edilen bir hadis şöyledir: "Hz. Peygamber (s.a.v) yatağına girdiği zaman, ellerine üfleyip Muavvizeteyn’i ve Kul hüvAllahu ahad’i okur, ellerini yüzüne ve vücuduna sürer ve bunu üç kere tekrar ederdi. Hastalandığı zaman aynı şeyi kendisine yapmamı bana emrederdi.”(Buhari, Fezâilü’l-Kur’ân, 14)

sorularla İslamiyet


Kılıçali49
O anlattığınız girme şekli,fiziki bir oluşum değil ki…Cevap veren kardeşimiz bunu kastediyor ama…Musallat olmakla,bedenin içine girmek aynı şey mi?


Desert Rose
Rasulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
"Şüphesiz şeytan, insanoğlunu haktan alıkoymak için onun yollarında oturur. Önce İslam yolunun üzerinde oturur ve ona:
"Sen dinini ve babalarının dinini terkedip müslüman mı oluyorsun? Sakın İslam’a girme!” der.

Müslüman olacak kimse, şeytana isyan ederek İslam’a girer. Sonra onun hicret yolunda karşısına çıkar ve kendisine:
"Yerini yurdunu terkedip hicret mi ediyorsun?” der.

O da şeytanı dinlemeyerek hicret eder. Sonra, cihada giderken yine yoluna çıkar ve:
"Cihada mı gidiyorsun? O, bir meşakkat ve malın zayi olması demektir. Hem savaşacaksın, hem öldürülebilirsin; hanımını başkası nikahlar, malını paylaşırlar, vazgeç bu işten!” der.
O da şeytanı dinlemeyerek cihada gider. Kim şeytana karşı bu şekilde davranır ve o halde ölürse, onu cennete koyması Allahu Teala’ya hak olur.”
İmam-ı Nesai

Allahu Teala, bize o azılı düşmanın şu sözünü haber vermiştir:

"Ve muhakkak onları saptıracağım ve elbette onları boş hayal ve kuruntularla oyalayacağım ve onlara (haram olan şeyleri) emredeceğim.”
Nisa Suresi 190

Ya ResulAllah! Şeytan namazda ve Kur’an okurken bana musallat olup ibadetimi engelliyor, dedi. Efendimiz (s.a.v) de:
O, şeytandır. Ona "Hinzeb” denir. Onun sana geldiğini hissettiğin zaman, ondan Allah’a sığın ve (namazın hariçinde) sol tarafına üç defa tükür, buyurdu.

Osman (r.a) der ki:
"Rasulullah’ın (s.a.v) söylediği gibi yaptım; Allahu Teala onu benden defetti”.
İmam-ı Müslim

Yine bir hadis-i şerifte:
"Kişiye abdestte vesvese vermek için musallat olan "Velhan” isminde bir şeytan vardır, ondan Allah’a sığının.”
İmam-ı Tirmizi

Bir diğer hadiste de:
"Şüphesiz şeytan! insanoğlunun içinde, kanın damarlarda dolaşması gibi dolaşır; durur.”
İmam-ı Buhari

Meşhur bir hadis-i şerifte, Allah Rasülü (s.a.v):
Sizden her birinizin bir şeytanı vardır, buyurdu.
Bunun üzerine Ashab-ı Kiram:
Sizin de şeytanınız var mıdır Ya ResulAllah?, diye sorunca,
Allah Rasulü (s.a.v):
Evet, benim de şeytanım var. Ancak, Allah ona karşı bana yardım etti ve teslim olup emrime girdi, buyurdu.
İmam-ı Tirmizi

İbnu Mesud (r.a), şu haberi rivayet etmiştir:
"Kalpte iki duygusal hareket vardır. Biri melekten gelir (rahmanidir), hayra yönlendirir ve hakkı tasdik eder. Diğeri de düşman olan şeytandan gelir. İnsanı kötülüğe sevkeder, hakkı yalanlar ve hayırdan alıkor”
İmam-ı Tirmizi

Hasan-i Basri (rah):
Allahu Teala’dan, diğeri de, insanın düşmanı şeytandan gelir. Kendisine bir düşünce ve duygu geldiğinde, onu kontrol edip, Allah’tan ise kabul eden, düşmandan ise onunla mücadele edip reddeden kula Allah rahmet eylesin.”

Mücahid: "Sinsi şeytanın şerrinden…” ayetinin tefsirinde şöyle demiştir:
Nas Suresi

"O, insanın kalbine iyice yayılıp hakim olmak ister. Kul, Yüce Allah’ı zikredince, siner, çekilir. Allah’tan gafil olunca da kalbine yayılıp hakim olur.”

İkrime de demiştir ki:
"Vesvese veren şeytan, erkeklerde göğüs ve gözlerde; kadınlarda ise, kadın karşıdan gelinceye kadar gözlerinde, dönüp giderken de kalçasında yerleşip vesvese verir.”

Cerir b. Abade el-Adevi demiştir ki:
Ala b. Ziyad’a kalbime gelen vesveseden şikayet ettim.

Bana dedi ki:
"Şeytan, kalbin aralığından içeri şöyle bir bakar. Eğer orada işine yarar bir şey varsa durur, ilgilenir. Yoksa çekip gider.”


Ehfiya
kardeş benim anlattığım girme şekli aynı anladığın gibidir.ancak onların konuşmaları ve görûnmeleri içine girdiği kişinin dili ve şekli ile olur.Ancak düşünceleri farklı olur.Desert_Rose kardeşimden Allah Razı olsun gayet iyi açıklamış.


Desert Rose
< kardeş benim anlattığım girme şekli aynı anladığın gibidir.ancak onların konuşmaları ve görûnmeleri içine girdiği kişinin dili ve şekli ile olur.Ancak düşünceleri farklı olur. >
Aksini kimse iddea edemez zaten çünkü metafizik varlıklar yani enerji boyutunda olduğunu hepimiz biliriz lakin musallat oldukları kişinin beyin merkezindeki sinir sistemini
etkileyerek ele geçirdiklerinden dolayı hastaya çeşitli suretlerde görüne biliyorlar yani tamamen halüsünasyon olayı
hepsi bundan ibaret ama kılıçali49 kardeşin ilk ifadesi insanlara hiçbir şekilde tasalluk etmez düşüncesine karşılık bu yazıları ekleme gereğini duydum,yoksa bende sizinle aynı fikirdeyim onlar başka bir boyutta kendi alemlerinde varlıklarını sürdürmekteler bedensel olarak değiller fakat bedenleri kullanabiliyorlar.

< Desert_Rose kardeşimden Allah Razı olsun >
amin kardeşim Allah c.c sendende razı olsun.


YaZaROW
İçine girip hareketlerini kontrol edemez. Böyle olsaydı kafirlerin hali ne olurdu bir düşünsenize? Sadece aklımıza girebilirler. Aklımıza girip veya vücuttan içeri girip kontrolümüzü alıp bizi bedenimizde sıkıştıramazlar. Böyle bir şey olamaz.


Desert Rose
< İçine girip hareketlerini kontrol edemez. Böyle olsaydı kafirlerin hali ne olurdu bir düşünsenize? Sadece aklımıza girebilirler. Aklımıza girip veya vücuttan içeri girip kontrolümüzü alıp bizi bedenimizde sıkıştıramazlar. Böyle bir şey olamaz.
>

O zaman kafirler neden kafir oysa Rahmetililalemin bütün kainata gelip
İslamiyeti bildirmişken Allah c.c Ayetlerini apaçık açıklamışken
vede yeryüzündeki insan ve cinleri davet etmişken…
İçindeki,beyinlerindeki şeytanlarından değilmi?


YaZaROW
Değil. Allah doğru yola iletmek istediklerini iletir. İstiyorsa içinde bizzat İblis bulunsun. Onlar lanetlenmişlerdir diyor Kur’an’ı Kerim’imizde. Bunu gayet rahat söyleyebilirim. Allah hidayet nasip edeceklerine ölmeden 1 dakika önce bile yaptırabiliyor bunu. İçlerinde dünyada bulunan veya kahinatta bulunan bütün şeytanlar olsa da Allah vermeyince olmuyor. Bunu göz önünde bulundurmamız gerek. Salıverilmedik yani dünyaya. Herkes herkese istediğini yapamaz. Öyle şey mi var!? Eğer öyle olsaydı biz ne halde olurduk? Lanetlenmişlerle Muhammed ümmetinin halini bir tutuyorsunuz. Bu mümkün olabilir mi Allah aşkına?


Ehfiya
Kardeş sen öyle diyorsun ama şuanda kafirlerin bu varlıkları gaflette olan müslümanların aleyhine kullandıklarını biliyormuydun! Bilmediğimiz çok şey var kardeş.


Desert Rose
< Değil. Allah doğru yola iletmek istediklerini iletir. İstiyorsa içinde bizzat İblis bulunsun. Onlar lanetlenmişlerdir diyor Kur’an’ı Kerim’imizde. Bunu gayet rahat söyleyebilirim. Allah hidayet nasip edeceklerine ölmeden 1 dakika önce bile yaptırabiliyor bunu. İçlerinde dünyada bulunan veya kahinatta bulunan bütün şeytanlar olsa da Allah vermeyince olmuyor. >
Sözlerinin birkısmına katılıyorum Hidayet ancak Allah c.c dandır.
Fakat Allah c.c birde akıl denen meleke vermiş.
birazda aklını kullanarak ve kainata bakarak tefekkür etmesi gerekmiyormu.
Ayrıca günümüzde İslamiyetle müşerref olan pekçok gayrimüslim mevcut
dünyanın bir yerlerinde öbek,öbek Allah c.c nun dinine giriyorlar.

Şüphesiz, yeryüzündeki hareket eden canlıların Allah katında en kötüsü aklını işletmeyen sağırlar ve dilsizlerdir.
8 Enfal Suresi 22

Allah pisliği akıllarını kullanmayanların üzerine yağdırır.
10 Yunus Suresi 100

Andolsun size hatırlatıcı bir kitap indirdik. Yine de aklınızı kullanmayacak mısınız?
21 Enbiya Suresi 10

Gerçekten bu Kûran en doğru yola iletir ve iyi işler yapan müminlere, kendileri için büyük bir ecir olduğunu müjdeler. 17/9

– Dedi ki: Bana vahy olundu: Şüphe yok ki, cinlerden bir topluluk dinlemiş te demişler ki; Muhakkak biz, bir acîb (hârikûlâde) -eşsiz- bir Kur’an işittik. 72/1

– Doğru yola rehberlik ediyor, artık biz ona îman ettik ve Rabbimize hiç bir kimseyi ortak tutmayacağız. 72/2


YaZaROW
Çok doğru. Ben de size katılıyorum. Haberleri takip ediyorum bu aralar, yok Alman müslümanları gördü müslüman oldu. Yok efendim Nikola efendi Ezan’ı duydu, çok etkilendi müslüman oldu. İşte o etkilenmedi! Etkilendirildi. Allah ona rahmet nazarıyla baktı ve kuluna hidayet verdi. O adam aptal mı? Değil. Düşüncesiz mi? Değil. Fakat hidayete nasip olamamış. Allah aşkına ezan sesini Türkiyede bile istemeyip camilerde okutturmayanlar varken elin Rus’u Alman’ı bir ezan sesiyle müslüman olur mu? Olur işte! Allah isterse olur. Akıl kullanılmak için vardır. Fakat siz her ne kadar müslümanlığı bulurdum diye tahmin etseniz de Afrika’da bir köyde doğsaydınız elinizden bir şey gelmezdi. Ya da Çin’de doğsaydınız fakir bir köyünde bir fırsatınız olmazdı. (Ki Allah isterse herşey olur da.) Ama soylarından dolayı çoğuna o gözle bakmaz. Ataları kabul etmemişlerdir. E bu insanların suçu ne? Ataları yüzünden onlar da mı yanacak? Yoo hayır 🙂 Allah onlara vekiller peygamberler göndermiştir muhakak. Fakat onlar inkar edip atalarına uymuşlardır 🙂 . Anlatmak istediğim buydu yani. Aklımızı kullanmamızın da bir sınırı var.


KaLPNuRu
< Cinler ve şeytanlar, insanların günahlarıyla açtıkları menfezlerden girer.. girer ve insanı çepeçevre kuşatırlar. Bu menfezler kapanmalıdır ki, onlar içeri giremesinler ve insan da, onların şerrinden korunmuş olsun. Ehl-i keşfin müşahedesiyle cin ve şeytanların mü’minlere musallat olmaları, daha ziyade onların bazı manevi yönlerden açık ve zayıf olmalarından kaynaklanmaktadır. Bu da; cünüplük, hayız, nifas halleri, abdestsizlik, su-i edep içinde gafilâne davranışlar sergileme gibi durumlardır ki, ruh bozuklukları ve fizyolojik olmayan cinnetler, ekseriyetle böyle boşlukların ardından insana ârız olurlar. Eğer bunlarda cin ve şeytanın parmağı varsa -ki vardır- onlar, mü’minin içine mutlaka, onun bir günahından yol bulup girmişlerdir. Evet, eğer sen bir kale gibi isen, bu kalenin kapıları açık olursa ezeli düşmanın elbette o kapılardan girecek ve senin vücud kaleni teslim almaya çalışacaktır. Eğer böyle bir akibete düşmek, ma’ruz kalmak istemiyorsan, mutlaka günahlardan kaçınmalı, dikkatli bir hayat yaşamalı ve kalenin içten fethedileceğini de asla unutmamalısın… Habis cinler ve şeytanlar, her çeşit günahı alet olarak kullanırlar. İçki, kumar ve fuhuş, onların sıkça kullandıkları aletlerdir. Bu günahları irtikab edenler, şeytan tuzağına düşmüş sayılırlar. >

Gercekten 4/4 lük bir cevap. Cok sey biliyorum. Yasadim da gördümde..Giremeyecekleri ACIK KAPI, DELIK yok.

< Evet, eğer sen bir kale gibi isen, bu kalenin kapıları açık olursa ezeli düşmanın elbette o kapılardan girecek ve senin vücud kaleni teslim almaya çalışacaktır. Eğer böyle bir akibete düşmek, ma’ruz kalmak istemiyorsan, mutlaka günahlardan kaçınmalı, dikkatli bir hayat yaşamalı ve kalenin içten fethedileceğini de asla unutmamalısın.. >
Özellikle burayi dikkate alalim.. Cünki en ufak acik kapi biraktigimizda aninda girerler.. Acik kapilarda günahlardir.
Bir insan ne kadar ibadetli duali zikirli olursa olsun.. Yaptigi bir günahta acik kapi birakmis olur..

Korunmaliyiz çok dikkat etmeliyiz..

Bir sey daha elbette.. Onlari nerde anarsan onlar oraya gelir. Gerekmedikce onlari da anmak , sürekli onlarla ilgilenmek hele ki hiç iyi degildir..

Desert.rose kardes Bilgilerin için Allah razı olsun..


KaLPNuRu
@Yazarow kardes,

< Çok doğru. Ben de size katılıyorum. Haberleri takip ediyorum bu aralar, yok Alman müslümanları gördü müslüman oldu. Yok efendim Nikola efendi Ezan’ı duydu, çok etkilendi müslüman oldu. İşte o etkilenmedi! Etkilendirildi. Allah ona rahmet nazarıyla baktı ve kuluna hidayet verdi. O adam aptal mı? Değil. Düşüncesiz mi? Değil. Fakat hidayete nasip olamamış. Allah aşkına ezan sesini Türkiyede bile istemeyip camilerde okutturmayanlar varken elin Rus’u Alman’ı bir ezan sesiyle müslüman olur mu? Olur işte! Allah isterse olur. Akıl kullanılmak için vardır. Fakat siz her ne kadar müslümanlığı bulurdum diye tahmin etseniz de Afrika’da bir köyde doğsaydınız elinizden bir şey gelmezdi. Ya da Çin’de doğsaydınız fakir bir köyünde bir fırsatınız olmazdı. (Ki Allah isterse herşey olur da.) Ama soylarından dolayı çoğuna o gözle bakmaz. Ataları kabul etmemişlerdir. E bu insanların suçu ne? Ataları yüzünden onlar da mı yanacak? Yoo hayır 🙂 Allah onlara vekiller peygamberler göndermiştir muhakak. Fakat onlar inkar edip atalarına uymuşlardır 🙂 . Anlatmak istediğim buydu yani. Aklımızı kullanmamızın da bir sınırı var. >
Evet kismen katiliyorum. Simdi hristiyan müslüman oluyor. Cünki Allah o kuluna hidayet nasip eyledigi için.
Ama su da varki, o hiristiyan ezandan etkilenmis. Yani EZAN sesi ona bir vesile olmus..
Allah kullarinin dualarını kabul ederken araya muhakkak bir vesile bahane koyar.
Eger dersek sadece.. Etkilenmedi Allah hiyadete er dedi. Kulu da Erdi.
O zaman müslümanligi anlatmaya gerek kalmazdi. Islama tesvik kalmazdi.
Insanlara Allah yoluna cagrida bulunmamiza gerek kalmazdi..

Her seyde elbette Allahin kudretiyle istegi ile olur. Kaderde ne varsa an an yasanir. Ama yinede insanlarda beyin var.
Simdi hidayete eremeyen kullar öbür dünyada ahirette diyebilirlermi..
Allahim sen falanci kuluna hidayet nasip ettin ama bana etmedin.
Kaderde zaten yokmus bana hidayete yer, napsamda ben eremezdim.. diyebilirmi.. Diyemez..
Allah demiyecekmi, Ben sana akil fikir vermedim mi ? diye..
Haksizlik olurdu ama burada haksizlik yok..
Bazilarina hidayet verir, bazilarina vermez.. Allah adaletlidir..


Rayyan Emir
desert rose kardesimiz guzelce aciklamis..maalesef acik menfezlerden girip insanin beynini kontrol altina alip olmadik isler yaptirabiliyorlar.. bakara suresi,ayetelkursi okunmasi sirasinda musallatin derecesine gore insanin tepki verecegi dogrudur


Desert Rose
Yazarov dan alıntı < Fakat siz her ne kadar müslümanlığı bulurdum diye tahmin etseniz de Afrika’da bir köyde doğsaydınız elinizden bir şey gelmezdi. Ya da Çin’de doğsaydınız fakir bir köyünde bir fırsatınız olmazdı. (Ki Allah isterse herşey olur da.) Ama soylarından dolayı çoğuna o gözle bakmaz. Ataları kabul etmemişlerdir. E bu insanların suçu ne? Ataları yüzünden onlar da mı yanacak? Yoo hayır 🙂 Allah onlara vekiller peygamberler göndermiştir muhakak. Fakat onlar inkar edip atalarına uymuşlardır 🙂 . Anlatmak istediğim buydu yani. Aklımızı kullanmamızın da bir sınırı var. >
Kardeşim bu gün İslam dininin duyulmadığı yada tek bir Müslümanın bile olmadığı
bir yer varmı? hiç arama boşuna bulamazsın.
Çoğu bilir fakat inatlarından,gururlarından vede İslamiyetin hızla dünyaya hakim olama ve Müslüman ümmetinin çoğalmasından korktukları için kabullenmek istemezler.
Oysa aklını kullanan ve her yaratılmış mahlukatın yaratılış hikmetini düşünüp
tefekkür etse zaten doğru yolu bulacaklardır İnşaAllah
fakat gurur ve kibirleri vede aklını kullanmamaları buna engel oluyor.
Cenab-ı Allah hidayet sınırlarını şu anki Müslüman ümmetiyle bırakmış olsaydı.
Ozaman Efendimizin (s.a.v) in tebliği mahşere kadar sürmezdi
oysa bu davetin kapıları ardına kadar dünyanın son gününe kadar açık.
Aklını kullanan ve davete icabet eden herkes bu kapıdan içeri girer.

KalPNuRu’ndan < Ama su da varki, o hiristiyan ezandan etkilenmis. Yani EZAN sesi ona bir vesile olmus..
Allah kullarinin dualarını kabul ederken araya muhakkak bir vesile bahane koyar.
Eger dersek sadece.. Etkilenmedi Allah hiyadete er dedi. Kulu da Erdi.
O zaman müslümanligi anlatmaya gerek kalmazdi. Islama tesvik kalmazdi.
Insanlara Allah yoluna cagrida bulunmamiza gerek kalmazdi.. >

Sana aynen katılıyorum kardeşim yorumuna sağlık


YaZaROW
Ben zaten sizlerden farklı bir şey söylemiyorum ki 🙂 Kalpnuru kardeş haklısın akıl var. Allah da onu kullanmayı bizlere bahşetmiş ben aksini iddaa etmiyorum. Fakat demeye çalıştığım şey vesile eden Allahtır. Kendiliğinden olmuyor bunlar. Söylemek istediğim bu.

Desert.nose;

Sizin söylediklerinizle benimkiler birleşip aynı kapıya varıyorlar. Ben ataları diyorum siz korkmaları ve bu yüzden inkar etmeleri diyorsunuz 🙂 . Yani tartışma amacımız kalmadı 🙂 Haklısınız, haklıyım.

Bilgiler verdiniz bu tartışma-sohbette. Allah razı olsun kendi adıma söyleyeyim.


Kılıçali49
Bu konu,mecra değiştirdi…

Soruda üç harflilerden bahsedilirken,konu dönüp dolaşıp şeytanın vesvesesine ve insanı saptırmasına kadar geldi…

Aynı şey değil diyorum sadece…Demogojiye gider aksi halde…

Üç harfli denen yaratık,namı diğer cin,kendi bedeni olan ve bizim görüp duyamayacağımız boyutta yaşayan bir varlıktır…Görevi de,insanların bedenini kullanmak değildir…İşte bu konu,ecnebi filmlerinde çok işlenir…Şeytan veya cin insanın bedenine fiziksel olarak girer…falan filan…Var mı inancımızda?Ben hiç rastlamadım.Şeytanın insanı saptırması ise,fiziksel değildir.Zaten,demiyor mu hadiste efendimiz sav;şeytan hesap günü, ben size bir şey yaptırmadım,size dokunmadım,siz kendiniz yaptınız diyecek diye…

Selam ve dua…


Ehfiya
Kardeş dikkatini çekmek isterim! Biz burada Şeytan değil de Cinlerden bahsediyoruz.Sen heralde bu aralar biraz fazla Ecnebi filmi izliyorsun.
Bu arada biz o bahsettiğin fiziksel temasa rastladık ki konuşuyoruz.Senin rastlamaman bunun olamayacağı anlamına gelmez ki…
O zaman şöyle demeliyim, bilmediğimiz değil de rastlamadığımız şeyler hakkında konuşmayalım…


Kılıçali49
< Öncelikle Kişinin içinde olup olmadığını anlayabilmen öncelikle kişiye abdest aldırır ve daha sonra da ona Kur’an’dan Bakara Süresi Okunur.Eğer içinde varsa kişi buna nefretli bir tepki verecektir. >
Şu yazdıkların için bir kaynak rica edeyim…Yoksa senin icadın mı?

< kardeş benim anlattığım girme şekli aynı anladığın gibidir.ancak onların konuşmaları ve görûnmeleri içine girdiği kişinin dili ve şekli ile olur.Ancak düşünceleri farklı olur.Desert_Rose kardeşimden Allah Razı olsun gayet iyi açıklamış. >
O kardeşimizin yazdığı konulara tekrar bir bak bakalım…Şeytan mı,yoksa cinden mi bahsediliyor?Ben,tüm hadislerde,şeytan lafını görebiliyorum…

< Sen heralde bu aralar biraz fazla Ecnebi filmi izliyorsun. >
Sana bir ağabey tavsiyesi su-i zan’dan vaz geç…Senin yaşından daha fazla bir süredir ne sinemada ne de tvde film izlemem.Haber program,maç,müzik… izlemem…Ancak,dini sohbet varken açılır evimdeki tv…

< Bu arada biz o bahsettiğin fiziksel temasa rastladık ki konuşuyoruz.Senin rastlamaman bunun olamayacağı anlamına gelmez ki… >
Yakın çevremde,bu tür iddialara pek çok defa rastladım…Bunun psikolojik ve ruhsal bir sorun olduğunu ve çözümünü de yaşadım…Çok yakın bir akrabamda…Sen öyle inanıyorsan,öyle devam et…Ama,somut açıklamaların yoksa,insanları yanıltıp,kafalarını karıştırma…Çok dinledik bu tür senaryoları…Yok ayağı keçininki gibi olurmuş,yok,mezarlıkta veya şurada burada olurmuş.Soğan kabuğu yakılınca,çarparmış…yok sarmısak…yok bilmem ne…Bir de,Hrisdtiyan mitolojisini incele…bir benzerlik var mı bak bakalım…

Kaynak var mı kardeşim,kaynak?Ver kaynağı,sana duacı olalım…Hurafelerden geldi ne geldiyse bu milletin başına…Bu forumda,çok şey bilenler olduğu gibi, kafası karışabilecek kişilerin olduğunu da unutmayalım…


Desert Rose
< Yakın çevremde,bu tür iddialara pek çok defa rastladım…Bunun psikolojik ve ruhsal bir sorun olduğunu ve çözümünü de yaşadım…Çok yakın bir akrabamda…Sen öyle inanıyorsan,öyle devam et…Ama,somut açıklamaların yoksa,insanları yanıltıp,kafalarını karıştırma…Çok dinledik bu tür senaryoları >

Kardeşim din alimlerinin açıklamalarına göre bu gün psikolojik kökenli rahatsızlıkların zaten o ifritlerden kaynaklandığı söyleniyor ve bende inanıyorum.
yaşam alanları binaların metruk bodrumları,mezarlıklar çöplükler değilmi?
günümüzde insan sayısı arttıkça bu binalar,çöplükler ve mezarlıklarında sayıları ihtiyaca göre arttı dolayısıyla cinlerinde yaşam alanları genişledi.
günümüz insanınında bir tane strese maruz kalmayan kişi gösterebilmek mümkün değil.
Menfez ve deliklerle kasıt insanın ruhsal durumuyla ilgili yani insan ne kadar üzgün,asabi ve ibadetlerinden gafil olursa vucutta ki savunma menfezleri açılıp yada genişleyip onlarında içeri girmeleri o kadar kolaylaşıyor.
yani burada fiziki bir giriş değil tamamen enerji olarak gerçekleşiyor.
Birkez nüfuz ettiği kişidede maddesel görünüşe dönüşüyor.
Bende böyle şeylere fazla emniyet vermez sadece hastalık olarak nitelerdim ama…..Bir tanıdığım vardı yani komşu.
kadın iç sıkıntısıyla başlayan rahatsızlığı halüsünasyonlara dönüştü.
bayılmalar gözler ve ateşler görmeler sesler işitmelerle seyreden ve en nihayetiyle saldıganlaşmaya dönüştü .gittiği psikiyatrist şizofren teşhisi koydu.yıllardır ilaç tedavisi görüyor onlarca kez ilaç değişikliği yapıldı sonuç aynı.Bir kriz esnasında korkudan ağlayan çocuklarına mukayyet olmam için beni çağırdılar gittiğimde ağzı burnu köpük içinde yerde çığlıklar atarak kıvranıyordu anca üç kişi üstüne çullanmış ellerini ayaklarını tuttukları halde zor zaptediyorlardı.
başındakiler su kolanya gibi şeyler döküyorlardı.Başındaki büyükler sakın gözlerine bakma diye tembih ettikleri halde ben meraktan baktım ve çok korktum sadece beyazı vardı kıpkırmızı bir halde,
şu an yazarken bile ürperti duyuyorm aklıma gelince yanlız kalamıyorum.
Anca okuduğum Allah c.c Ayetleriyle bu hal ondan gitti ve rahatladı.
Okurken bile bana saldırdı okuma diye.Ayıldığında gördüğü görüntüler hariç hiç birşeyi hatırlamıyor.
Biri bana bunları anlatmış olsaydı içimden farazi şeyler seyrettiği filimlerden hayal gücünü anlatıma katıyor derdim
ama ben bizzat kendim şahit oldum
Şimdi bu psikolojik rahatsızlık tıbbi yönden tedavi edilir bir hastalık olsa onca yıldır kullandığı ilaçlar çare olurdu.
Şimdi aldığım haberlerine göre nöbetler şeklinde nüksediyor olması ve namazı,orucu vede tesettürü bırakmış olması…
İşte O ifritlerin,cinlerin musallat olduğu bir bedende maddi ve manevi yaptığı tahribatlar.
Artık bunun değerlendirmesini siz yapın…
selam ve dua ile

" Sabah gidisi bir aylik mesafe, aksam dönüsü yine bir aylik mesafe olan rüzgâri da Süleyman’a (onun emrine) verdik ve onun için erimis bakiri kaynagindan sel gibi akittik. Rabbinin izniyle cinlerden bir kismi, onun önünde çalisirdi. Onlardan kim emrimizden sapsa, ona alevli azabi tattirirdik. Onlar Süleyman’a kalelerden, heykellerden, havuzlar kadar (genis) legenlerden, sabit kazanlardan ne dilerse yaparlardi. Ey Davud ailesi! Sükredin. Kullarimdan sükreden azdir! Süleyman’in ölümüne hükmettigimiz zaman, onun öldügünü, ancak degnegini yiyen bir agaç kurdu gösterdi. (Sonunda yere) yikilinca anlasildi ki cinler gaybi bilselerdi, o küçük düsürücü azap içinde kalmazlardi. " (Sebe Suresi 12-14)"

Peygamber Efendimiz ashabina söyle hitap etti.:
"Ben gece vakti gidip cinlere Kur’an okumakla emrolundum. Pesmden kim gelecek?" Resûl-i Ekrem bu sözü ikinci ve üçüncü defa tekrarlamissa da ashab gene önlerine bakmislardi. Son tekrarinda Ibn-i Mesud "Ben gelirim" dedi ve birlikte Mekke’nin üst tarafinda Si’b-i Hacûn’a kadar yürürler. Oraya vardiklarinda Resulullah bir çizgi çizer ve;
"Ben sana dönüp gelesiye kadar buradan disari çikma!" diye tembih eder ve ayrilir. Ibn-i Mesud siddetli bir gürültü isitir. Cinler Resûl-i Ekrem’in üzerinde keklikler gibi uçusmakta, ayaklari ile taslari yuvarlamaktaydilar. Bazilari da def çalmaktaydi. Nihayet peygamberimiz kusattilar, ve onu göremez olur. Ayaga kalkar. Resullullah eliyle oturmasini isaret eder. Kur’an okumaya basladiginda, cinler yere yapisir halde dururlar ve görünmez olurlar.
Nihayet peygamberimiz ona gelir, buyurur ki.
"Bana gelmek istemistin değil mi? Eger gelseydin sana iyilik getirmezdi. Onlar cindi. Kur’an dinlemek üzere gelmislerdi, sonra kavimlerini inzar etmek üzere döndüler. Benden azik istediler.

Ben de kendilerine kemik ve deve pisligini azik olarak tahsis ettim.

Kimse kemikle ve bir de deve pisligi ile taharet almasin" buyurdu.

4) Ilmihal, Türkiye Diyanety Vakfi, Islami arastirmalar Merkezi


Rayyan Emir
< Alıntı:
Sen heralde bu aralar biraz fazla Ecnebi filmi izliyorsun.
Sana bir ağabey tavsiyesi su-i zan’dan vaz geç…Senin yaşından daha fazla bir süredir ne sinemada ne de tvde film izlemem.Haber program,maç,müzik… izlemem…Ancak,dini sohbet varken açılır evimdeki tv…
>

zann değil ki bu..izlemesen de takip ediyorsun ki ecnebilerin film yaptigindan (paranormal activity) haberdarsin ..ayrica nas suresini de yalanlayamazsin değil mi? cinlerin serrinden korunmak için sure inmis en buyuk kaynak bu olsa gerek yani Allah (c.c) kelami..


Kılıçali49
< zann değil ki bu..izlemesen de takip ediyorsun ki ecnebilerin film yaptigindan (paranormal activity) haberdarsin ..ayrica nas suresini de yalanlayamazsin değil mi? cinlerin serrinden korunmak için sure inmis en buyuk kaynak bu olsa gerek yani Allah (c.c) kelami.. >
Rayyan kardeşim;siz eski üyelerdensiniz…Okuduklarınızı anlamıyor musunuz?

Hollywood tarihine bir bakın bakalım…40 lı 50 li yıllarda da insan bedenine şeytanın fiziksel girişini işleyen filmler yapmışlardır…Ben diyorum ki;senin yaşın 22;senin yaşından daha fazla zamandır sinemaya gitmem,tvde film izlemem…Bu durumda bana,film izlediğimi söyleyenler,su-i zanda bulunmuyor da,ne yapıyor?Siz cevaplayın…Bu dediğiniz paranormal activity de,yeni keşfedilmedi…

Diğer husus;insanımız bir konuya cevap yazarken,cümlenin başını hemen unutuveriyor nedense…Konumuzda,itiraz ettiğim husus;cinlerin şerri değil,fiziksel olarak insan bedenine girmesiydi…

Hülasa:İsteyen istediğine inanabilir,istediğini savunabilir…ama ben daha da savunmam bu konuda bir şey…Yakında,kurt adam ve dolunay mevzuları da gündeme gelecek diye korkarım…Çünkü konu,ayet/sure inkarının iddiasına kadar vardı…Ne kendim girerim vebal altına;ne de size sebep olurum…

Selam ve dua ile…


Rayyan Emir
< Rayyan kardeşim;siz eski üyelerdensiniz…Okuduklarınızı anlamıyor musunuz?

Hollywood tarihine bir bakın bakalım…40 lı 50 li yıllarda da insan bedenine şeytanın fiziksel girişini işleyen filmler yapmışlardır…Ben diyorum ki;senin yaşın 22;senin yaşından daha fazla zamandır sinemaya gitmem,tvde film izlemem…Bu durumda bana,film izlediğimi söyleyenler,su-i zanda bulunmuyor da,ne yapıyor?Siz cevaplayın…Bu dediğiniz paranormal activity de,yeni keşfedilmedi…

Diğer husus;insanımız bir konuya cevap yazarken,cümlenin başını hemen unutuveriyor nedense…Konumuzda,itiraz ettiğim husus;cinlerin şerri değil,fiziksel olarak insan bedenine girmesiydi…

Hülasa:İsteyen istediğine inanabilir,istediğini savunabilir…ama ben daha da savunmam bu konuda bir şey…Yakında,kurt adam ve dolunay mevzuları da gündeme gelecek diye korkarım…Çünkü konu,ayet/sure inkarının iddiasına kadar vardı…Ne kendim girerim vebal altına;ne de size sebep olurum…

Selam ve dua ile >

yasim 22 değil 36 🙂 yanlış girmisim oyle kaldi eh zaten biz bayanlar hep kuculturuz hep.. okuduklarimi anlayacak duzeydeyim elhamdulillah.. fakat bu insanlar da sallayip atmiyorlar gordukleri bildikleri var elbet.. sureyi inkar ettiginiz iddiasinda bulunmuyorum hasa..delil istediniz bende sureyi gosterdim.

fakat bu varliklarin bir zarari var ki sure indirilmis. soyle gelip bir makas alip gitmiyorlar yani 🙂 demek istedigim bukadar insan bazi seyleri görmüş gecirmis çok sukur ki siz rastlamamissiniz. benim bulundugum bolgede cokca mevcutlar colde kampta kaliyoruz.. olan olaylari anlatsam soka girersiniz o yuzden tamamen reddetmek yerine acik kapi birakmak herzaman iyidir..


YaZaROW
Peki Allah benden başkasından korkmayın ve benden başkasından bana sığının diyor. Biz neden korkalım onlardan ? Böyle bir şey Kur’an’ı kerimde şu şekilde ama evirip kıvırmadan; Cinler insanların bedenine girip kontrol edebilirler. O yüzden dikkat edin ve bana sığının." yazıyor mu? Yazıyorsa tamamdır haşa işittik ve itaat ettik deriz. Fakat böyle bir kaynağı ben göremedim. Şimdi bana şöyle cevap gelecek biliyorum 🙂 . Kardeşim hadislere imanın mı yok? 🙂 (Belki böyle olmaz ama bu manaya gelir) Tabii ki inanıyorum da tam olarak bahsedilen konunun cümlesini verdim Kur’an’da geçiyor mu diye. O şekilde bir hadisi şerif veya aynı manaya gelen varsa Allah rızası için benim için bir defa daha paylaşırsanız çok memnun kalırım.

Selam ve dua ile


Rayyan Emir
< Peki Allah benden başkasından korkmayın ve benden başkasından bana sığının diyor. Biz neden korkalım onlardan >
korkmayacaksin ki zaten tedbirini alip hayatina devam edeceksin ben oyle yapiyorum burada. gozumun onunde bir adamin kayboldugunu rahatlikla soyleyebilirim ve bunu birkac arkadaşimin da gördüğünu..hastalik ve mikroplar insan vucudundaki acik,savunmasiz menfezlerden girer .ornegin negatif enerji,radyasyon..

bu sekilde dusun cin de bir enerjidir. sen korku,zayif kisilik,duasiz namazsiz bir yasam a ragbet edersen menfezlerin acilir cunku savunmasizsindir. yani bizler ruh,beden ve cisimden olusuyoruz gibi..


YaZaROW
Ha işte bu. Yani ibadetini yapana da sakın sakın sakın kork kork kork diyorsunuz sandım da. Yani namazını kılanın Allah’ı zikredenin de savunmasızlığını söylüyorsunuz zannettim. Tamamdır sonunda anladım. Sağ olasınız.


Rayyan Emir
yok canim bir ayetel kursinin koruyuculugunu bilir herkes nasin fatihanin kafirunun ozellikle besmelenin.. 5 vakit 40 rekat.. ustune zikirler kuran.. kimse yaklasamaz Allah (c.c) izniyle 🙂


Ehfiya
Kardeşler!
Rabbim Hakkı Hak bilip hakka tabi olmayı ve Batılı da batıl bilip Ondan yüz çevirmeyi Tüm Kardeşlerime nasip eylesin…


Desert Rose
< Kardeşler!
Rabbim Hakkı Hak bilip hakka tabi olmayı ve Batılı da batıl bilip Ondan yüz çevirmeyi Tüm Kardeşlerime nasip eylesin…
>

Amin Ehfiya kardeşim amin zira bu konu böyle uzayıp gidecek gibime geliyor.
umarım İnşaAllah daha fazla uzamaz.


üç harfliler, üçharfliler, kuranı kerimde üç harfliler

Yorum yapın

1melek.com petinya.net Kompozisyon/ !function(){"use strict";if("querySelector"in document&&"addEventListener"in window){var e=document.body;e.addEventListener("mousedown",function(){e.classList.add("using-mouse")}),e.addEventListener("keydown",function(){e.classList.remove("using-mouse")})}}();