Haya ile ilgili Hikayeler

Haya ile ilgili Hikayeler

Kayıtsız Üye
Haya Ile Ilgili Hikayelere ihtiyacım var bana Haya hakkında hikaye örneği verir misiniz ?


Cevap: Haya ile ilgili Hikayeler

şaf_ak
İFFET VE HAYA TİMSALİ GENÇ KIZLAR

Bu makalemizde ise, ayetlerde birçok yerde kendisinden bahsedilen Hz. Meryemden ve Hz. Şuaybin kızlarından söz edeceğiz.

Gerek Hz. Şuaybın kızları ve gerekse Hz. Meryem de genç kızlık dönemlerini yaşayan müslüman kızlar için örnek gösterilmişlerdir.

Şimdi, yaşadıkları çağ itibariyle daha önce olan Hz. Şuaybin kızlarından bahsedelim.

Hz. Musanın kıssasında onlara da yer veren Allah Teâlâ, dikkatimizi çekecek bir ifade kullanmaktadır.

"Onlardan biri utana utana yürüyerek Musaya geldi ve şöyle dedi: "Babam sizi, koyunlarımızı sulamanıza karşılık olmak üzere ücretinizi vermek için çağırıyor".

1-Ayeti yorumlayan müfessirler, Hz. Şuaybın bu kızının haya ve utanma duygusu içinde yürüyerek ve örtüsünü üzerine almış bir şekilde Hz. Musaya geldiğini ifade etmektedirler. "Haya üzere / utana utana yürümek" tabirinin özellikle zikredilmesinde, genç kızlar için bir örnek teşkil etmesi kastedilmiştir kanaatindeyiz.

Dolayısıyla, "Haya güzel bir şeydir, ama kadında daha güzeldir" sözünün ne denli önemli olduğu bir kez daha ortaya çıkmaktadır.

Yine Kurân ayetlerinde Hz. Meryeme geniş yer verildiği görülmektedir. Ayetlerde onun, annesi tarafından mabede adandığı, doğumundan itibaren Hz. Zekeriyya gibi salih ve bilgili bir peygamberin gözetiminde Allah tarafından "güzel bir nebat gibi yetiştirildiği", ergenlik çağına erdiğinde ise mabedin bir köşesinde inzivaya çekildiğinden bahsedilmektedir.

2 Kendisini ibadete vermesi sebebiyle, tefsirlerde "el-Betûl" olarak vasıflanan Hz. Meryem, Kurân-ı Kerimde adı bizzat zikredilen tek kadın olmakla ayrı bir önem taşımaktadır.

3 Hz. Zekeriyya ne zaman onun yanına girse, orada mevsimi olmayan meyvelerle karşılaşmaktaydı. Bu olağanüstü hadisenin kaynağını sorunca, Hz. Meryem şu cevabı vermişti: "Bunlar bana Allah katından geliyor. Zira O, dilediğini hesapsız ve hiçbir zahmete sokmadan rızıklandırır."

4 Bundan sonraki hadiseleri Kurân bizlere şöyle aktarmaktadır:

"Ey Muhammed!" Kitabda Meryemi de an. O ailesinden ayrılarak doğu yönünde bir yere çekilmişti. Sonra insanlardan gizlenmek için bir perde germişti. Cebraili göndermiştik de ona tam bir insan şeklinde görünmüştü.

Meryem: "Eğer Allahtan sakınan bir kimse isen, Senden Rahmana sığınırım" "dedi.

Cebrail: "Ben temiz bir oğlan bağışlamak için Rabbinin sana gönderdiği bir elçiyim" dedi.

Meryem: "Bana herhangi bir insan dokunmamış iken ve ben de kötü bir kadın olmadığıma göre nasıl olur da bir oğlum olabilir?" dedi.

Cebrail:"Bu böyledir. Çünkü Rabbin, "bu bana kolaydır. Onu insanlar için bir mucize ve katımızdan da bir rahmet kılacağız; hem bu önceden kararlaştırdığımız bir iştir" diyor" dedi.

Meryem oğlana hamile oldu, o haliyle uzak bir yere çekildi. Doğum sancısı onu bir hurma ağacının dibine gitmeye mecbur etti ve şöyle dedi:

"Ah! Keşke bundan önce ölmüş olsaydım da unutulup gitseydim."

Alt tarafından bir ses şöyle seslendi: "Sakın üzülme!. Rabbin, içinde bulunanı şerefli kılmıştır."

5-Hz. Meryem son derece mahçup ve çekingen bir tabiate sahipti. Cebrail ona tam bir insan suretinde görünmüştü. Ancak o ilk defa karşılaştığı bu genç insana "Eğer Allahtan korkan bir kimse isen, ben senden Allah’a sığınırım" demek suretiyle kendisine herhangi bir kötülük yapmamasını rica etmişti. Bu sözler, onun iffet ve haya sahibi biri olduğunun ifadeleridir.

Öte yandan Allahın dilemesiyle Hz. İsaya hamile kalan Hz. Meryemin, doğum sancıları çektiği sırada söylediği sözler de dikkat çekicidir. Namuslu ve iffetli bir kişi iken böyle bir durum ile karşı karşıya kalıp, insanlara bunu ne şekilde izah edeceğinin sıkıntısını taşıdığı bir hâlet-i ruhiye içinde söylediği, "Ah! keşke bundan önce ölseydim de unutulup giden biri olsaydım…" sözleri de onun psikolojik durumunu yansıtan en güzel ifadelerdir.

Hz. Meryem, ayette, bizlere, "Allah Teâlânın dünyadaki bütün kadınlara üstün kıldığı"6 bir şahsiyet olarak tanıtılırken, en önemli vasfının, iffet ve haya timsali, edeb ve takva sahibi, kendisini ibadete veren biri olduğu vurgulanmaktadır.

Her ne kadar, büyük bir sınavla karşı karşıya kalsa da, Allah’a olan güzel kulluğu sebebiyle, oğlu Hz.İsanın mucizeleriyle Cenab-ı Hak, onu insanların töhmetinden ve şerrinden korumuş ve sonuçta onu bir peygamber annesi kılarak ismini insanlar arasında hep saygıyla anılan bir kişi yapmıştır. Bu da gösteriyor ki, iffet ve hayanın, kulluk ve takvanın karşılığı Allah tarafından öncelikle dünyada ödüllendiriliyor.

Yazar: Prof.Dr.MehmetEmin AY


Yanıt: Haya ile ilgili Hikayeler

hbevci
Eğer Allahtan korkan bir kimse isen, ben senden Allah’a sığınırım"
paylasım ıcın ALLAH razı olsun


Haya ile ilgili Hikayeler

Kimbilir__
sözler – yirmiüçüncü söz – 285 : iman, insanı insan eder; belki, insanı sultan eder. öyle ise, insanın vazife-i asliyesi iman ve duadır.

emirdağ lahikası – bu sıkıntılı zamanda… – 177 : büyük günahları serbest işleyip istiğfar etmemek ve aldırmamak, o imandan hissesi olmadığına delildir

şualar – on birinci şua – 182 : hakiki ve elemsiz lezzet, yalnız imanda ve iman ile olabilir.


nur11
Allah razı olsun ……


HaFZıNGöZYaŞı
Allah razı olsun


Misafir
haya ile ilgili emsal teşkil edecek mükemmel bir kıssa Allah herkese böyle haya ve edep yaşantısı nasip etsin ., girdim ilim meclisine kıldım talep ilim ta gerilerde kaldı illa edep illa


haya ile ilgili hikayeler, edep ve haya ile ilgili hikayeler, iffet ve haya ile ilgili kıssalar

Yorum yapın

1melek.com petinya.net Kompozisyon/ !function(){"use strict";if("querySelector"in document&&"addEventListener"in window){var e=document.body;e.addEventListener("mousedown",function(){e.classList.add("using-mouse")}),e.addEventListener("keydown",function(){e.classList.remove("using-mouse")})}}();