Yecüc & Mecüc Nedir?
Cennet_Işığı
Arkadaşlar Yecüc ile Mecüc nedir???
Cevap: Yecüc & Mecüc Nedir?
ehli-sunnet
İslâm inancına göre eşrâtu’ssaat’tan (Kıyametin büyük alâmetlerinden) biri olmak üzere, yeryüzünde bozgunculuk çıkaran ve gerçek mahiyetlerini Allah’ın bildiği iki topluluk.
Ye’cüc ve Me’cüc kelimeleri Arapçaya başka bir dilden girmiştir. Frenkler buna "Yağuğ ve Mağuğ" demişler, Şeytanın zürriyeti olduğuna inanmışlardır. Bazı kimseler de yeryüzündeki insanların onda dokuzunun Ye’cüc ve Me’cüc olduğunu söylemişleridir. İslâm inancına göre ise, Ye’cüc ve Me’cüc, eşrât-ı saattan (Kıyametin kopacağına işaret sayılan büyük alâmetler)dir. Ye’cüc ve Me’cüc Kitap ve Sünnetle sabittir. Ye’cüc ve Me’cüc Kur’ân-ı Kerîm’de iki âyette geçer:
1- "Onlar dediler ki: "Zülkarneyn, gerçek şu iki Ye’cüc ve Me’cüc (bu) yerde bozgunculuk çıkaran (kabile)lerdir" (Kehf, 18/94);
2- "Nihayet Ye’cüc ve Me’cüc (ün seddi) açılıp da her tepeden saldıracakları ve gerçek va’d olan (kıyamet) yaklaştığı zaman o küfr (ve inkar) edenlerin gözleri hemen belirip kalacak" (Enbiya, 21/96-97).
Hz. Peygamber (s.a.s)’in hanımlarından Zeynep binti Cahş (r.a)’dan gelen bir rivâyette ifade olunduğuna göre, bir defasında telaşla Zeynep (r.a)’ın yanına girerek;
"Lâ ilahe illAllah!.. Vukuu yaklaşan bir şerden, büyük bir fitneden dolayı vay Arabın haline? Bugün Ye’cüc ve Me’cüc’ün seddinden şunun gibi bir delik açıldı, buyurdu da, başparmağıyla onun yanındaki şehadet parmağını halkaladı. Bunun üzerine Zeynep b. Cahş;
-Ey Rasûlüllah! İçimizde bu kadar iyi kimseler varken biz helak olur muyuz? diye sordu. Rasûlüllah;
"Evet! Fısk ve fücur, fuhş ve ma’siyet çoğaldığı zaman helak olursunuz!" diye cevap verdi. (Tecrid Tercemesi, IX, 96).
Tefsir kitaplarındaki bilgilerden öğrendiğimize göre, salih bir zat olan Zülkarneyn (Muhtasaru Tefsiri İbn Kesir II, 433) dindar kimsedir. İşte bu zat Cenab-ı Hakkın lütfuyla bir batıya, bir doğuya, üçüncü kere de kuzey tarafa doğru gitti ve iki sed arasında bir yere vardı ki, işte buradan Ye’cüc ve Me’cüc hücum ediyor, bozgunculuk çıkarıyor; ekinleri ve insanları yok ediyor. Orada halkın isteği üzerine, Zülkarneyn, Ye’cüc ve Me’cûc’ün zararından onları kurtarmak için bir sed yaptı. (Seddin yapımı bitince), artık Ye’cüc ve Me’cüc onu ne aşabildiler ve ne de delebildiler (Kehş; 18/97). Buradan anlıyoruz ki, artık Ye’cüc ve Me’cüc, saldırganlıklarını sürdürmediler. İşin tarihi yönü böyle. Zülkarneyn, sed yapmış ve Ye’cüc ile Me’cüc’ûn fesadını önlemiştir.
Enbiya sûresi 96-97. âyetlerinden de anlaşılıyor ki, Kıyamet kopmadan önce, onlarla bir takım insanlar arasında bir engel olarak yapılan sed açılacak; onlar insanlara saldıracaklardır.
Bugün Kur’ân’da adı geçen sed var mıdır, yok mudur? Henüz mesele açıklığa kavuşmuş değildir. Yalnız bu sed Zülkarneyn tarafından yapılmıştır. Ye’cüc ve Me’cûc vardır ve bunların kıyamet kopmadan önce, ortaya çıkıp çekirgeler gibi bir çok yerleri yakıp yıkacakları kesindir.
Ye’cüc ve Me’cüc’ün bahsi hadis kitaplarında da geçer. Ezcümle, S.B.M. 789 ve 1372. Hadislerinde; Ibn-i Mâce 36. Kitab-ül Fiten 9, 28, 33. Bablarında; S.M. 8.ci. 52. Kitab-ül Fiten 1. Bab sah. 403’de ve başka hadis kitaplarında Ye’cüc ve Me’cüc’den bahsedilir.
Ye’cüc ve Me’cüc hakkında Bediüzzaman Hazretleri, şu izahatı veriyor: "Ye’cüc ve Me’cüc hâdisatının icmali Kur’anda olduğu gibi, rivayette bir kısım tafsilât var. Ve o tafsilât ise, Kur’ânın muhkemâtından olan icmali gibi muhkem değil, belki bir derece müteşabih sayılır. Onlar te’vil isterler. Belki râvilerin ictihadlan karışmasıyla tâbir isterler.
Evet( Gaybı ancak Allah bilir ) bunun bir te’vili şudur ki: Kur’ân’ın lisan-ı semavîsinde "Ye’cüc ve Me’cüc" nâmı verilen Mançur ve Moğol kabileleri, eski zamanda Çin-i Maçin’den bir kısım başka kabileleri beraber alarak kaç defa Asya ve Avrupa’yı herc ü merc ettikleri gibi, gelecek zamanlarda dahi dünyayı zir ü zeber edeceklerine işaret ve kinayedir. Hattâ şimdi de komünistlik içindeki anarşistin ehemmiyetli efradı onlardandır.
Evet, ihtilâl-i Fransavîde hürriyet-perverlik tohumiyle ve aşılamasiyle sosyalistlik türedi, tevellüd etti. Ve sosyalistlik ise bir kısım mukaddesatı tahrip ettiğinden aşıladığı fikir, bilâhare Bolşevikliğe inkılâb etti. Ve Bolşeviklik dahi çok mukaddesat-ı ahlâkiye ve kalbiye ve insaniyeyi bozduğundan; elbette, ektikleri tohumlar hiç bir kayıd ve hürmet tanımayan anarşistlik mahsûlünü verecek. Çünkü kalb-i insanîden hürmet ve merhamet çıksa; akıl ve zekâvet, o insanları gayet dehşetli ve gaddar canavarlar hükmüne geçirir. daha siyasetle idare edilmez. Ve anarşistlik fikrinin tam yeri ise; hem mazlum kalabalıklı, hem medeniyette ve hâkimiyette geri kalan çapulcu kabileler olacak. Ve o şeraite muvafık insanlar ise: Çin-i Mâçin’de kırk günlük bir mesafede yapılan ve acâib-i seb’a-i âlemden birisi bulunan sedd-i Çininin binasına sebebiyet veren Mançur ve Moğol ve bir kısım Kırgız kabileleridir ki, Kur’an’ın mücmel haberini tefsir eden Zât-ı Ahmediye (Aleyhissalâtü Vesselam) mu’cizâne ve muhakkikane haber vermiş.."
Bu açıklamalardan ye’cüc ve me’cücün Mançur ve Moğollar olduğu, kıyamete yakın tekrar zulüm ve anarşilik ile dünyanın huzur ve sükunetini bozacakları anlaşılıyor.
İslam Ansklpoedisi
Cevap: Yecüc & Mecüc Nedir?
meryemgül1
YE’CÛC VE ME’CÛC:
Kur’ân-ı kerîmde adı geçen ve kıyâmete yakın, yeryüzüne yayılacak olan zararlı ve bozguncu iki kötü kavim.
Allahü teâlâ Kur’ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki:
Nihâyet Ye’cûc ve Me’cûc’ün seddi açılıp da her tepeden saldırdıkları ve hak olan va’d (kıyâmet) yaklaştığı vakit, işte o zaman kâfir olanların gözleri hemen dikilecek: "Vah bizlere! Biz bundan gaflet ettik, doğrusu kendimize zulmetmiş olduk" diyecekler." (Enbiyâ sûresi: 96, 97)
Cenâb-ı Hak (kıyâmete yakın) Ye’cûc ve Me’cûc’ü gönderir. Bunlar, yüksek yerlerden akın edecekler, ilk kâfile Taberiyye gölüne uğrayıp oradan geçecektir. (Hadîs-i şerîf-Riyâz-üs-Sâlihîn)
Resûlullah efendimiz, Zülkarneyn’in inşâ ettiği sed hakkında buyurdular ki: "Ye’cûc ve Me’cûc, onu her gün oyuyorlar. Tam delecekleri sırada, başlarında bulunan reis; "Bırakın artık delme işini, yarına yaparsınız" der…" (Hadîs-i şerîf-Müslim)
Resûlullah efendimiz, kıyâmet alâmetlerinden her ne haber verdi ise hepsi doğrudur. Yanlışlık olamaz. O zaman güneş, âdet dışı olarak garbdan (batıdan) doğacaktır. Hazret-i Mehdî çıkacak, Îsâ aleyhisselâm gökten inecek. Deccâl çıkacak. Ye’cûc ve me’c ûc denilen insanlar yeryüzüne yayılacaktır. (Ahmed Fârûkî)
Ye’cûc ve Me’cûc denilen kimseler, Nûh aleyhisselâmın oğlu Yâfes’in soyundandır. Yüzleri yassı, gözleri küçük, kulakları çok büyük, boyları kısadır. Herbirinin bin çocuğu olur. Arkasında kaldıkları seddi her gün oyarlar; sed, gece eskisi gibi olur. H epsi kâfirdirler. Sed arkasından çıkınca insanlara saldırırlar. (Yûsuf Nebhânî)
Zülkarneyn, Avrupa ve Asya kıt’alarına mâlik oldu. Asya’nın kuzey doğusundaki mü’min Türkler’in ricâsı üzerine, Ye’cûc ve Me’cûc kavminden korunmak için büyük duvar yaptırdı. Bu, şimdiki Çin seddi değildir. (Nişâncızâde)
Yecüc Mecüc Kavmi
AHLAK_086
Selâmun Aleyküm Yécüc ve Mécüc kavmi Enbiya ve Kehf Surelerinde geçiyor Peygamber Efendimizin bu konuyla ilgili de sahih hadisleri var merak ettiğim konu bu kavimin çıkacaği yer belli mi bu konuda hadis var mı ve bu kavimler çıkacağı zaman Müminler yani iman edenler dünya üzerinde canlı halde olacaklar mı ?
mum
Yecüc mecüc, kıyamet alametlerinden biridir. yecüc ve mecüc nerede yaşıyor nereden çıkacak tefsir kitaplarında geçer. Doğrusunu bilen Allahtır.
Kehf Suresi 93.-99. ayetlerde Yecüc ve Mecüc’e karşı seddin yapımı şöyle anlatılır:
TEFSİRİ
93. Nihayet, iki büyük engelin bulurduğu bir yere ulaştı. Burası, Türkistan topraklarının Ermenistan ve Azerbeycan tarafından sona erdiği yerdir. Taberî şöyle der: Sedd, iki şey arasında bulunan engeldir. Burada iki şedden maksat, aralarına sed çekilen iki bağdır. Zülkarneyn, Ye’cüc ve Me’cüc’ten gelebilecek kötülüğe engel olmak için, Ye’cüc ve Me’cüc ile aralarına çok sağlam bir sed çekti. Zülkarneyn bu iki dağa ulaşınca, bu dağların arkasında farklı bir topluluk buldu. Bunlar hemen hemen, kendi dillerinden başka bir dili, anlamıyorlar, ancak büyük zorluklarla anlayabiliyorlardı. Tefsirciler şöyle der: Bunlar lügatlerinin garipliği, anlayışlarının kıtlığı ve başkalarına karışmaktan uzak durmaları sebebiyle konuşulanları anlamıyorlardı. Onların dilleri ancak bir tercüman aracılğı ile anlaşılıyordu.
94. İşte bu topluluk Zülkarneyn’e şöyle dedi: Ye’cüc ve Me’cüc Öldürme, soygun, yağma ve diğer kötülülükleri yaparak bozgunculuk çıkaran bir kavimdir. Bunlar, yaratılışlarında kötülük bulunan, Âdemoğullarından iki kabiledir. Son derece uzun olanları olduğu gibi son derece kısa olanları da vardır. Tefsirciler şöyle der: Bunlar, insan eti yiyenlerdendi. İlkbaharda ortaya çıkarlar, yemedik hiçbir yeşil bırakmazlar, her kuru şeyi de alıp götürürlerdi. Mallaramızın bir kısmım vergi ve haraç olarak sana verelim de Bizi, Ye’cüc ve Me’cüc’ün kötülüğünden koruyacak bir sed yap. Ebu Hayyan şöyle der: Bu, verecekleri şeyin kabul edilmesi için edeplice yaptıkları bir ricadır.
95. Zülkarneyn şöyle dedi: Allah’ın bana verdiği kudret ve mülk, sizin bana vereceğiniz maldan daha hıyırlıdır. Benim mala ihtiyacım yok. Siz, kuvvetiniz ve adamlarınızla bana yardımcı olun da, ben sizinle onların arasında, aşılmaz çok dayanıklı bir engel yapayım. Bu, onun gösterdiği bir yiğitlik ve mertliktir. Zira kendisine verilecek malı kabul etmedi, şeddi karşılıksız yaptı. Adamların yapacakları yardımla yetindi.
96. Bana demir kütleleri getirin ve benim için onları şu yere yığın, Nihayet bina, dağın iki yanı arasını aynı seviyeye getirince Zülkarneyn: "Bunun üzerine körüklerle üfleyin" dedi. Bu demir yığınını, şiddetli sıcaklıkla ateş haline getirince, "Getinin bana, üzerine erimiş bikir dökeyim" dedi. Fahreddin er-Râzî şöyle der: Onlar Zülkarneyn’e demir kütlelerini getirince, Zülkarneyn bunları üst üste koydu. Nihayet, tepelerine kadar iki dağın arasını kapatacak hale geldi. Sonra bunun üzerine körükler koydu. Demir kütleleri ateş haline gelince, bu kızgın demirin üzerine erimiş bakır döktü. Birbirlerine yapıştılar ve sert bir dağ gibi oldular.
97. Bozguncular, yükseklik ve düzgünlüğünden dolayı üstüne çıkıp onu aşamadılar. Sertlik ve kalınlığından dolayı da, alt tarafından onu delemediler. Bu aşılmaz ve sağlam sed sayesinde, Zülkarneyn, Ye’cüc ve Me’cüc’ün yollarını tıkamış oldu.
98. Zülkarneyn şöyle dedi: Bu sed, Allah’tan kullarına bir nimet ve rahmettir, Fakat, Ye’cüc ve Me’cüc’ün çıkacağına dair Allah’ın va’di gelince, ki bu kıyametin kopmasına yakın bir zamanda olacaktır, Allah onu yerle bir eder ve sanki dün hiç olmamış gibi yıkılır gider. Bu şeddin yıkılacağına ve kıyametin kopacağına dair Allah’ın va’di, kesinlikle gerçekleşecektir. Zülkarneyn kıssası burada bitiyor. Bundan sonra kıyametin şiddetli ve dehşet verici olaylarından bahsedilir.
99. Kıyamet günü insanları, çokluklarından dolayı, deniz dalgasının çırpıntısı gibi, bir birlerine çarparak çalkalanır bir halde bırakmısızdır. İkinci defa Sur’a üfürülmüş hesap ve ceza için onları geniş bir yere bütünüyle bir araya getirmişizdir. Onlardan hiçbiri geri kalmamıştır
kastamonu37
Nerde bu sed?
arifselim
Bu konuda kesin ifadeler bulunmamakla birlikte en isabetli cevapları tefsir kitaplarına bakarak öğrenmek en doğrusu olur. Yukarıda geçen ayetlerin tefsirlerini okumanızı tavsiye ederim.
YECÜC MECÜC