Kur’an ve Hadisler Işığında Aile
Kayıtsız Üye
Kur’an ve Hadisler Işığında Aile
Cevap: Kur’an ve Hadisler Işığında Aile
Desert Rose
Ev halkına namaz kılmayı emret ve kendin de ona devam et…
AİLE İLGİLİ AYETLER
Ev halkına namaz kılmayı emret ve kendin de ona devam et". (Tâhâ,132)"
Ey îman edenler! Kendinizi ve ev halkınızı cehennemden sakındırınız’. (Tahrim, 6)
Kadınlara iyilikle muamele ediniz". (Nisa, 19)
Ne kadar gayret ederseniz ediniz, hanımlarınız arasında hakkıyla adaletle davranamazsınız. Birine tamamen meyledip de diğerini askıda gibi terk etmeyiniz. Aralarını düzgün tutar ve Allah’tan sakınırsınız, Allah Gafurdur, Rahîm’dir". (Nisa, 129)
Erkekler, kadınlar üzerine yöneticidirler. Çünkü Allah, kimini kiminden üstün kılmıştır ve erkekler (kadınlara) mallarından harcamaktadırlar. Onun için iyi kadınlar itaatkâr olup, Allah’ın kendilerini korumasına karşılık kendileri de gizliyi koruyan (kocalarına gizli gizli ihanet etmeyenlerdir". (Nisa, 34)
Onların uygun biçimde yiyeceğim ve giyeceğini sağlamak çocuğun babasına aittir". (Bakara, 233)
Eli geniş olan, genişliğine göre nafaka versin. Rızkı kısılmış bulunan da Allah’ın kendisine verdiğinden versin. Allah, bir kişiye ne vermişse ancak onu yükler; (kimseye gücünün Üstünde bir teklifte bulunmaz)". {Talak, 7)
"Siz Allah için ne verseniz, Allah onun yerine başkasını verir". (Sebe, 39)
AİLE FERTLERİNİ GEÇİNDİRMEK
Konu ile ilgili ayetler:
"Onların uygun biçimde yiyeceğini ve giyeceğini sağlamak çocuğun ba¬basına aittir". (Bakara233)"
Eli geniş olan, genişliğine göre nafaka versin. Rızkı kısılmış bulunan da Allah’ın kendisine verdiğinden versin. Allah, bir kişiye ne vermişse ancak onu yükler; (kimseye gücünün Üstünde bir teklifte bulunmaz)". {Talak, 7)
"Siz Allah için ne verseniz, Allah onun yerine başkasını verir". (Sebe, 39)
Konu ile ilgili hadisler:
Ebu Hüreyre’den (ra) Rasûlullah’ın (s.a) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Allah yolunda harcadığın bir dinar, bir köle azad İçin harcadığın bir dinar, bir yoksula tasadduk ettiğin bir dinar ve ev halkının geçimi için sarfettiğin bir dinar; bunların içinde ecir bakımından en büyüğü ailene sarfettiğin bir dinardır". (Müslim rivayet etmiştir)
Peygamberimizin (s.a) azadhsı Ebu Abdullah -kendisine Ebu Ab-durrahman da denilir- Sevban b. Bücdüd’den (r.a) Rasûlullah’ın (s.a) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Bir adamın hayra harcadığı dinarın en faziletli olanı, çoluk çocuğumun geçimi İçin sarfettiği dinar ile Allah yolunda kullanacağı atı için verdiği dinar ve Allah rızası için (çarpışan) arkadaşİanna harcadığı dinardır". (Müslim rivayet etmiştir)
Ummü Seleme’den (r.a) şöyle rivayet edilmiştir.
"Yâ RasûlAllahf Ebu Seleme’nin çocuklarına bakmamda benim için ecir var mıdır? Ben onları şöyle böyle terk etmedim, onlar benim çocuklarımdır" dedim. Peygamberimiz (sa) "Evet, onlara yaptığın yardımın ecri verilecektir" buyurdu. (Buhârî ve Müslim rivayet etmişlerdir)
Sa’d b. Eb? Vakkâs’dan (ra) rivayet olunan ve kitabın evvelindeki niyet bölümünde takdim ettiğimiz uzun hadiste Rasûlullah (s.a) Sa’d’a hitaben şöyle buyurmuştur: "Allah rızası için yaptığın harcamaya karşılık sevap kazanırsın. Hatta esinin ağzına koyduğun lokma sebebiyle bile…" (Buhârî ve Müslim rivayet etmişlerdir).
Ebu Mes’ud el-Bedrî’den (r.a) Nebî’nin (s.a) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Bir adam sırf Allah rızasını umarak aile halkına infak ederse bu onun hesabına sadakadır". (Buhârî ve Müslim rivayet etmişlerdir)
Abdullah b. Amr el-Âs’dan (r.a) Rasülullah’m (s.a) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Kişiye, nafakasını sağlamakla mükeilef olduğu kimseleri ihmal etmesi, günah olarak yeter". (Sahih bir hadistir. Ebu Dâvud ve diğerleri rivayet etmişlerdir).
Ailede kadın (KADINLARA iyi DAVRANMAYI TAVSİYE)
Konu ile ilgili ayet:
"Kadınlara iyilikle muamele ediniz". (Nisa, 19)
Konu ile ilgili hadisler:
Ebu Hüreyre’den (r.a) Rasûlullah’ın (s.a) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Kadınlar hakkında birbirinize İyiliği tavsiye ediniz. Çünkü kadın, kaburga kemiğinden yaratılmıştır. Kaburga kemiğinin en eğri noktası üstüdür. Eğer onu düzeltmeye kalkışırsan onu kırarsın, kendi haline bırakırsan eğriliğini devam ettirir. Binaenaleyh kadınlara iyiliği tavsiye ediniz." (Buhârî ve Müslim rivayet etmişlerdir).
Ebu Hüreyre’den (r.a) Rasûlullah’ın (s.a) şöyle dediği rivayet edilmiştir: "Hiçbir mü’min erkek, mü’min kadınına buğzetmesin; zira hoşlanmadığı huyları varsa buna karşılık razı kalacağı huyları da vardır. (Müslim rivayet etmiştir).
Amr b. el-Ahvas el-Cuşemî’den (r.a) Nebî’nin (s.a) veda haccında Allah’a hamdu senadan ve halka öğüt verdikten sonra şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:
"Dikkat ediniz! Kadınlara hayırla muamele etmenizi tavsiye ederim. Çünkü onlar emrinizdedir. Onlardan eşlik görevinden gayri bir şey istemeye hakkınız yoktur. Yalnız açık bir kötülük işlemeleri müstesna! Şayet bu işi yaparlarsa onlardan ayrı yatın ve yaralamadan onları (te’dîben) hafifçe dövün. Eğer size itaat ederlerse kendilerine azgınlık göstermeyin. Dikkat ediniz! Şunu biliniz ki, kadınlar üzerinde haklarınız olduğu gibi kadınlarınızın da sizin Üzerinizde haklan vardır. Onların üzerindeki haklarınız yabancıları yatağınıza bastırmamaları ve müsadeniz olmadıkça hoşlanmadığınız kimselerin evinize girmelerine izin vermemeleridir. Dikkat ediniz! Onlann sizin üzerinizdeki hakları da, onları güzel bir şekilde giydirmeniz ve yedirmenizdir". (Tirmizî rivayet etmiş ve "Hadis hasen ve sahihtir" demiştir)
Muaviye b. Hayde’den (r.a) rivayet edilmiştir:
RasûlAllah! Bizden birinin eşinin üzerindeki hakkı nedir? diye sordum ve kendileri şöyle cevap verdiler: "Yediğin zaman ona da yedirmen, giydiğin gibi onu da giydirmen, yüzüne vurmaman, onu kötülememen ve yatağından ayrılmaya mecbur olduğunda evin dışına taşirmamandır". (Hadis hasendir. Ebu Dâvud rivayet etmiştir)
Ebu Hüreyre’den (r.a) Rasûiullah’ın (s.a) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Mü’minlerin îmanca en kâmil olanı, en güzel ahlâklı olanlarıdır. Hayırlı olanınız da kadınlara karşı iyi davran anları mzdır". (Tirmizî riva¬yet etmiş ve "hasen-sahîh" demiştir.)
Abdullah b. Amr el-Âs’dan (r.a) Rasûlullah’m (s.a) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Dünya bir metâ’dır. Dünya metâ’ının en hayırlısı ise iyi kadındır". (Müslim rivayet etmiştir)
Ailede erkek
KOCANIN HANIMI ÜZERİNDEKİ HAKLARI
Konu ile ilgili ayetler:
"Erkekler, kadınlar üzerine yöneticidirler. Çünkü Allah, kimini kiminden üstün kılmıştır ve
Erkekler (kadınlara) mallarından harcamaktadırlar. Onun için iyi kadınlar itaatkâr olup,
Allah’ın kendilerini korumasına karşılık kendileri de gizliyi koruyan (kocalarına gizli gizli İhanet etmeyenlerdir". (Nisa, 34)
Konu ile ilgili hadisler:
Ebu Hüreyre’den (r.a) Rasûlullah’ın (s.a) şöyle buyurduğu rivayet olunmuştur: "Erkek hanımını yatağa davet ettiğinde kadın ona gelmez ve kocası da ona dargın olarak uyursa, sabah oluncaya kadar melekler o kadına lanet ederler". (Buhâri ve Müslim rivayet etmişlerdir).
Yine Ebu Hüreyre’den (na) rivayet edildiğine göre Rasûlulİah (s.a) şöyle buyurmuştur: "Kocası evdeyken, kocasının izni olmadan bir kadının (nafile) oruç tutması ve yine kocasının izni olmadan evine (kadın veya erkek olsun) birini alması helâl değildir". (Buhârî ve Müslim rivayet etmişlerdir).
lbn Ömer’den (ra) rivayet edildiğine göre Nebî’nin (sa) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştin "Hepiniz birer çobansınız ve hepiniz maiyetinizde bulunanlardan sorumlusunuz. Devlet Başkanı bir koruyucudur. Aile reisi ev
halkının koruyucusudur. Kadın da kocasının evi ve çocukları üzerinde koruyucusudur. Hülâsa, hepiniz bir koruyucusunuz ve her biriniz koruduklarınızdan sorumlusunuz". (Buhârî ve Müslim rivayet etmişlerdir)
Ebu AH Talk b. Ali’den (r.a) Rasûlullah’ın (s.a) şöyle buyurduğu rivayet edilmişin "Kadın tandır başında da olsa kocasının davetine icabet etsin". (Tirmizî ve Neseî rivayet etmişlerdir. Tirmizî ‘hadis hasendir’ demiştir
Ebu Hüreyre’den (r.a) Ncbî’nin (s.a) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Bir kimsenin bir kimseye secde etmesini emretmiş olsaydım, kadının kocasına secde etmesini emrederdim’. (Tirmizî rivayet etmiş ve ‘hadis sahihtir’ demiştir).
Ümmü Seleme’den (r.a) Rasûlullah’ın (s.a) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Herhangi bir kadın, kocası kendisinden razı olduğu halde ölürse cennete girer". (Tirmizî rivayet etmiş ve ‘hadis hasendir’ demiştir)
Muaz b. Cebel’den (r.a) RasûluUah’ın (s.a) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Dünyada bir kadın kocasını üzünce, o erkeğin cennet hurilerin¬den olan eşi "Allah camnı alsın, bu adama eziyet etme, o senin yanında bir misafirdir. Senden ayrılıp bize yönelmesi yakındır" diye muâhaze eder’. (Tirmizî rivayet etmiş ve ‘hadis hasendir’ demiştir).
Ailede çocuk:
Ayetler:
Ev halkına namaz kılmayı emret ve kendin de ona devam et". (Tâhâ, 132)
Ey îman edenler! Kendinizi ve ev halkınızı cehennemden sakındırınız’. (Tahrim, 6)
Konu ile ilgili hadisler
Hz. Âişe’den (r.a) rivayet edilmiştir: Çölde yaşayan bedevilerden bir grup insan Rasûlüllah’a (s.a) geldiler ve "Siz çocuklarınızı öper misiniz?" diye sordular. Rasûlüllah (s.a) "Evet" buyurdu. Onlar "Fakat biz, vAllahi öpmüyoruz" dediler. Rasûlüllah (s.a) "Allah, kalplerinizden merhameti çekip almış ise ben ne yapayım?" buyurdu. (Buhârî ve Müslim rivayet etmişlerdir).
Ebu Hüreyre (r.a) der ki: "Nebi (s.a), Ali’nin (r.a) oğlu Hasan (torunu)’ı, el-Akra b. Hâbis’in yanında öpmüştü. el-Akra: "Benim on tane çocuğum var, hiçbirini Öpmedim" dedi. Rasûlüllah (s.a) el-Akra’ya baktı ve "Kim merhamet etmezse merhametle muamele) olunmaz" buyurdu. (Buhârî ve Müslim rivayet etmişlerdir
Ebu Süreyye Sebre b. Ma’bede’i-Cühenî (na), Rasülullah’m şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Yedi yaşında çocuğa namazı öğretin. On yaşına geldiğinde (kılmazsa) onu dövün". (Ebu Dâvud ve Tirmizî rivayet etmişlerdir).
Amr b. Şuayb, babasından, o da dedesinden rivayetine göre rasûlullah (s a) şöyle buyurmuştur: "Yedi yaşındaki çocuklarınıza namazı emrediniz. On yasına geldikleri halde namazı kılmazlarsa, dövünüz ve yataklarını da ayırınız". (Ebu Dâvud rivayet etmiş ve ‘hadis basendir’ demiştir).
Rasûlullah’m üvey oğlu, Ebu Seleme Abdullah b. Abdil-Esed’in (öz) oğlu Ebu Hafs Ömer’den rivayet edilmiştir: "Bir çocuk olarak Rasûlullah’ın himayesinde bulunuyordum. (Yemekte) elim kabın içinde dolaşıyordu. Bunun Üzerine bana "Ey çocuk, besmele çek, sağ elinle ve önünden ye!" buyurdular. Bu tenbihden sonra da hep öyle yedim". (Buhârî ve Müslim rivayet etmişlerdir)
Ebu Hüreyre’nin (na) şfiyle dediği rivayet edilmiştir:
Hasan b. Alt (ra) zekât hurmalarından bir hurma alıp ağzına koymuştu. Rasüluİlah (s.a) hemen "TUh, tuh, at onu ağzından! Biz Ehli Beyt’in sadaka malı yemediğimizi bilmiyor musun?" buyurdu. (Buhârî ve Müslim rivayet etmişlerdir