Rüküdan Kalkınca Ne Söylenir?

Rükü’dan Kalkınca Ne Söylenir?

Muhammed
Rükü’dan Kalkınca Ne Söylenir?

Bu hususta da müctehit imamların farklı tesbit ve ictihatları olmuştur. Rivayetler de biraz farklıdır.

Ebu Hüreyre (r.a.)’den yapılan rivayette, demiştir ki:

"Resûlüllah (a.s.) Efendimiz namaza kalkınca, ayağa kalkınca tekbîr getirirdi, sonra rükû’a gidince yine tekbîr getirirdi ve sonrada o rek’atten kalkıp belini doğrultunca Semi’alahu Lîmen Hamidehü derdi. Sonra ayakta iken şöyle derdi: Rabbena Ve Leke’l-Hamd. Sonra secde için eğilirken tekbîr getirirdi, sonra başını kaldırınca yine tekbîr getirirdi, sonra tekrar secdeye gidince tekbîr getirirdi, sonra yine secdeden başını kaldırınca tekbîr getirirdi ve sonra da bunu her rekâtinde yapardı ve bir de ikinci rekâte oturup üçüncü rekâte kalkınca yine tekbîr getirirdi."[218]

Enes (r.a.)’den yapılan rivayette, Resûlüllah (a.s.) Efendimizin şöyle buyurduğunu haber vermiştir: "İmam Semi’Allahu Limen Hamidehü dediği zaman siz Rabbena Ve Leke’l-Hamd deyin."[219]

İbn Abbas (r.a.)’dan yapılan rivayette, demiştir ki:

"Resûlüllah Efendimiz başını rükû’dan kaldırınca, "ALLAHümme Rabbena Leke’l-Hamdu Mil’e’s-Semavati Ve Mil’e’l-Arzi Ve Mil’e Mabeynehüma Ve Mil’e Ma Şi’te Min Şey’in Ba’dü Ehle’s-Senâi Ve’l-Mecdi, Lâ Mâni’a Lima A’tayte Vela Mu’tiye Lima Mena’te Vela Yenfeu Za’l-Ceddî Minke’l-Cedd."[220] derdi.

Hadiselerin açık delâletinden şu hükümler anlaşılmaktadır:

1- Rükû’dan kalkıldığı zaman Semî’Allahu Limen Hamîdehü demek sünettir.

2- Rükû’dan kalkılıp beli doğrulttuğunda Rabbena Ve Leke’l-Hamd demek sünnettir. Bazı rivayetlerde ise, Rabbena Leke’l-Hamd şeklinde bir ibare nakledilerek Leke’nin başında (vav) kullanılmamıştır.

3- Namaza başlarken, rükû’a eğilirken, secdeye gidilirken, secdeden başı kaldırırken, yine ikinci secdeye gidilirken ve ikinci secdeden başı kaldırırken tekbîr getirmek sünnettir.

4- İkinci rekâte oturup üçüncü rekâte kalktığında yine tekbir getirmek sünnettir.

5- İmama uyup cemaat halinde namaz kılınırken, İmam rükû’dan Semî’Allahu Lîmen Hamidehü diyerek kalktığında ona uyanların Rabbena Ve Leke’l-Hamd Veya Rabbena Leke’l-Hamd demeleri sünnettir.

6- Rükû’dan kalkılıp Rabbena Leke’l-Hamd’den sonra 839 nolu hadîste geçen duayı okumak müstehabdır.

Hadîslerin ışığında müctehit imamların görüş, ictihat ve istidlalleri:

a) Hanefilere göre:

Namaz kılan kimse imam olarak bulunuyorsa, başını rükû’den kaldırdığında sadece Semî’Allahu Limen Hamidehü der, Rabbena Leke’l-Hamd demez. Bu, İmam Ebû Hanîfe’nin kavlidir. İmam Ebû Yusuf ile İmam Muhammed’e göre, her ikisini de söyler.

Ancak Ebû Hanife’den yapılan bir rivayete göre ise, o da imamın her ikisini söyleyebileceğini belirtmiştir.[221]

Hanefîler bu meselede Ebu Hüreyre hadîsiyle istidlal etmişlerdir. Yalnız başına namaz kılan kimse sözü edilen iki duayı birlikte söyler. İmam Ebû Hanîfe’nin bilinci kavline gelince, Kâsânî’nin tesbitine göre, imam bu görüş ve ictihadında Ebu Musa el-Eş’arî ile Ebû Hüreyre’den rivayet edilen şu hadîsle istidlal ve ihticac etmiştir:

"İmam ancak kendisine uyulsun diye imamdır, o halde ona muhalefet etmeyiniz; O tekbîr getirince siz de tekbîr getirin, o okumaya başlayınca siz susun; o, Vela’d-Dallîn dediği zaman, siz Âmîn deyin. İmam Rükû’a varınca siz de varın, imam Semî’Allahu Lîmen Hamidehü deyince siz, Rabbena Leke’l-Hamd deyin.."[222]

b) Şâfiilere göre:

Namaz kılan kimse başını rükû’dan kaldırdığı zaman Semî’Allahu Lîmen Hamidehü der, belini doğrultunca da Rabbena Leke’l-Hamd veya Rabbena Veleke’l-Hamd der. Veya Allahümme Rabbena Leke’l-Hamd de diyebilir. Buna ilâveten me’sur duayı okuyabilir. Yalnız başına namaz kılan kimse, daha fazla dua ve senada bulunabilir.[223]

c) Hanbelîlere göre :

Rükû’u tamamlayıp başını kaldırdığı zaman Se’mîAllahu Lîmen Hamidehü söyler. Hem rükû’dan kalkmak, hem de beli doğrultmak vâcibdir. İmam ise Tesmî’î aşikâr söyler. Sonra belini doğrultunca da Rabbena Lekel-Hamdu Mîl’e’s-Semavati Ve Mil’e’l-Arzı Ve Mil’e Ma Şi’te Min Şey’în Ba’dü.. der.

İmam Ahmed’den yapılan bir rivayette ise, yalnız başına namaz kılan bu son kısmı söylemez. Her ikisini birarada söylemek imam için meşru’dür.[224]

Tabii bunları söylemek sünnettir.

d) Mâlikîlere göre:

İmam Mâlik, Rabbena Leke’l-Hamdı yalnız imama uyanlar söylerler. İmam ise, Semi’Allahu Lîmen Hamidehü ile yetinir, demiştir.

Böylece bu iki duâ hakkında müctehit imamlar arasında bazı farklı yorum ve ictihat söz konusudur.

Diğer rivayetler, yorumlar ve tahliller:

et-Tahavî bu konuda Ebu Musa el-Eş’ârî hadîsini ve bir de Ebû Hüreyre hadîsini birkaç tarikten rivayet ettikten sonra şöyle demiştir:

Sözü edilen hadîsler, imam ve me’mumun neler söyleyeceğine açık şekilde delâlet etmektedir: İmam Semi’Allahu Lîmen Hamîdehü deyince, siz ALLAHümme Rabbena Leke’l-Hamd deyin, mealindeki hadîsin bu bölümü, Semi’Allahu Limen Hamîdehü’yü sadece imamın söyliyeceğine, me’mumun demiyeceğine delildir; Rabbena Leke’l-Hamd’i ise me’mumun söyliyeceğine, imamın söylemiyeceğine delildir, diyenler vardır.

Bu görüşte olanlar arasında İmam Ebû Hanîfe ile İmam Mâlik de bulunuyor, yani bu aynı zamanda onların da kavlidir.

Diğer bir grup onlara muhalefet etmiştir. Bunlara göre, İmam hem Semi’Allahu Lîmen Hamidehü, hem de Rabbena Leke’l-Hamd söyler. Ona uyanlar da sadece Rabbena Leke’l-Hamd derler. Zira bu ikinci gruba göre, Resûlüllah (a.s.) Efendimizin hadîslerinde, "İmam Semi’Allahu Limen Hamidehü dediği zaman siz Rabbena Leke’l-Hamd deyin" şeklinde bir emir yoktur.[225]

Buna cevap verecek olursak, diyebiliriz ki, Resûlüllah’ın hadîsinden eğer imamın Rabbena Leke’l-Hamd demiyeceği anlaşılıyorsa, o takdirde yalnız namaz kılan kimsenin de aynı şeyi söylememesi anlaşılıyor demektir. Oysa yalnız başına namaz kılanın hem Semi’Allahu Limen Hamidehü, hem de Rabbena Leke’l-Hamd demesine muhalefet eden olmamıştır. Buna kıyasla imamın da söylemesini engelleyen bir kayıt yoktur, demektir. Nitekim et-Tahavî de aynı hususa bilhassa değinerek ikincilerin görüşünün isabetli olmadığım belirtmiştir.

Ebû Hüreyre (r.a.), ben aranızda Resûlüllah’ın (a.s.) namazına en çok benzer şekilde namaz kılanınızım, der ve o namazda rükû’dan başını kaldırınca hem Semi’Allahu Limen Hamîdehü, hem de Rabbena Leke’l-Hamd derdi.

Urveden yapılan rivayette ise, şöyle demiştir: Hz. Aîşe (r.a.) bana şöyle haber verdi:

"Resûlüllah’ın (a.s.) hayatında güneş tutuldu. O da insanlara namaz kıldırdı, başını rükû’dan kaldırınca, Semi’Allahu Limen Hamidehü, Rabbena Leke’l-Hamd dedi."[226]

Kaldı ki, 837 nolu Ebu Hüreyre hadîsi, imamlık yaparken Resûlüllah (a.s.) Efendimiz’in sözünü ettiğimiz tesmi’ ve tahmîdin ikisini de söylediği, yalnız başına kılarken de aynı şeye devam ettiği kesinlik kazanmıştır.

Zeylâi de Ebu Hüreyre hadîsini naklettikten sonra İbn Ömer’den ve Abdullah b. Ebî Evfâ’dan iki ayrı rivayete yer vererek meseleye ağırlık kazandırmıştır. İki ayrı rivayeti meâlen naklediyoruz:

"Resûlüllah (a.s.) Efendimiz namaza başlarken tekbîr getirip iki elini omuzları seviyesine kadar kaldırırdı ve Rükû’dan başını kaldırınca, Semi’Allahu Limen Hamidehü, Rabbena Veleke’l-Hamd derdi."[227]

"Resûlüllah (a.s.) Efendimiz başını rükû’dan kaldırınca, Semi’Allahu Limen Hamidehü, ALLAHümme Rabbena Leke’l-Hamdü Mil’e’s-Semavati……………derdi."[228]

Bu mealde daha uzun bir hadîsi Sahîh-i Müslim’de Hz. Ali (r.a.)’den rivayet edilmiştir ki, Resûlüllah (a.s.) Efendimiz’in rükû’ ve secdelerde tesbihlerden başka birtakım dua ve zikirlerde bulunduğu, rükû’dan başını kaldırdığında ise, Semî’Allahu Limen Hamidehü Rabbena Ve Leke’l-Hamdü Mil’es-Semavati Ve’l-Arzi Vema Beynehüma Ve Mil’e Ma Şi’te Min Şeyin Ba’du dediği belirtilmiştir.[229]

İbn Dakiyk el-Iyd, Resûlüllah (a.s.) Efendimiz’in rükû’dan başını kaldırınca ellerini omuz seviyesine kadar yükseltip Semi’Allahu Lîmen Hamidehü Rabbena Ve Leke’l-Hamdü dediğiyle ilgili Abdullah b. Ömer hadîsini açıklarken bu hadîse Buharî, Müslim ve Nesâi’nin yer verdiğini belirtmiş, sonra da açıklamanın tamamını rükû’dan kalkınca elleri omuz seviyesine kadar kaldırma meselesine teksif etmiş, diğer husus üzerinde durmamıştır.[230]

Çıkarılan Hükümler:

1- İmam başını rükû’dan kaldırınca Semi’Allahu Limen Hamidehü, Rabbena Leke’l-Hamdü der, bunu söylemesi sünnettir. Şafiîler de aynı görüştedirler. Hanbelîler de buna yakın ictihatta bulunmuşlarsa da, İmam Ahmed’den yapılan bir rivayette, bu ikisini imamın söylemesi sünnettir, yalnız başına kılan ise, sadece tesmi’ söylemesi sünnettir.

İmam Mâlik ise, imama uyanlar sadece Rabbena Leke’l-Hamd derler, İmam ise sadece tesmi’ ile yetinir. Onlara göre, belirtilen şekilde hareket etmek sünnettir.

2- Rükû’ ve secdelerde me’sür duâ ve zikirleri söylemek müstehabdır.


Cevap: Rükü’dan Kalkınca Ne Söylenir?

Muhammed
RÜKÛ’ DAN KALKıncA BAŞKA NE SÖYLENİR?
267- Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "imâm, SemiAllahü limen hamideh dediğinde; siz, Rabbena ve lekel hamdü deyin, çünkü bu sözü meleklerin sözüne denk gelen kişinin geçmiş günahları bağışlanır.” (Buhârî, Sıfat-ıs Salat: 44; Müslim, Salat: 42)
žTirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.
Peygamber (s.a.v.)’in ashabından ve sonraki dönem ilim adamlarından bir kısmının görüşü budur. Ve, imâm: "SemiAllahu limen hamideh” deyince arkasındaki cemaat "Rabbena lekel hamd” demelidir derler. Ahmed bunlardandır. İbn Sirîn ve başkaları imâmın arkasındaki cemaat aynen imâmın söylediği gibi "SemiAllahu limen hamideh” ve "Rabbena lekel hamd” demelidir derler. Şâfii ve İshâk bu görüştedirler.

Bölüm: 199

Yorum yapın

1melek.com petinya.net Kompozisyon/ !function(){"use strict";if("querySelector"in document&&"addEventListener"in window){var e=document.body;e.addEventListener("mousedown",function(){e.classList.add("using-mouse")}),e.addEventListener("keydown",function(){e.classList.remove("using-mouse")})}}();