Sığınma duaları (Hadislerle)

Sığınma duaları (Hadislerle)

MaxiMilyan
Peygamberimizin Sığınma duaları

İTAAT ETMEYEN KALBTEN ALLAH’A SIĞINMAK

Abdullah b. Amr (r.a)’dan rivâyete göre, Peygamber (s.a.v) dört şeyden Allah’a sığınırdı: "Faydasız ilimden, itaat etmeyen kalbten, kabul olunmayan duadan doymayan (aç gözlü) nefisten.” (Ebû Davud, Salat: 367; İbn Mâce, Fedailü’l Kur’an: 18)

KALBİN KÖTÜLÜKLERE KAYMASINDAN ALLAH’A SIĞINMAK

Ömer (r.a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v): "Korkaklıktan, cimrilikten, kalbin kötülüklere kaymasından ve kabir azabından Allah’a sığınırdı.” (Müslim, Mesacid: 25; Ebû Davud, Salat: 184)

GÖZ VE KULAĞIN ŞERRİNDEN DE ALLAH’A SIĞINILIR

Şekel b. Humeyd (r.a)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v)’in yanına vardım ve: "Ey Allah’ın Peygamberi nelerden ve nasıl Allah’a sığınacağımı bana öğret” dedim. Elimi tuttu ve: "Allah’ım kulağımın şerrinden, gözümün şerrinden, dilimin şerrinden, kalbimin şerrinden ve menimin şerrinden Sana sığınırım de” buyurdu. Ben de öylece ezberleyiverdim. Sa’d der ki: Meni erkeklik suyu demektir. (Tirmizî, Deavat: 75; Ebû Davud, Salat: 367)

KORKAKLIKTAN ALLAH’A SIĞINMAK

Mus’ab b. Sa’d (r.a) babasından naklederek şöyle diyor: Rasûlullah (s.a.v)’in öğrettiği şu beş şeyi dua ederken babam bize öğretmişti. Rasûlullah (s.a.v) büyük dua eder ve böyle derdi: "Allah’ım! Cimrilikten Sana sığınırım, korkaklıktan Sana sığınırım, ihtiyarlığın rezillik dönemine düşmekten, dünya ve fitnelerinden Sana sığınırım, kabir azabından da Sana sığınırım.” (Buhârî, Deavat: 36; Tirmizî, Deavat: 75)

CİMRİLİKTEN ALLAH’A SIĞINMAK

İbn Mes’ud (r.a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) beş şeyden Allah’a sığınırdı: "Cimrilik, korkaklık, ömrün sonlarında kötü duruma düşmekten, kalbin batıl şeylere kaymasından ve kabir azabından.” (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir.)

GAM KEDER VE ÜZÜNTÜDEN ALLAH’A SIĞINMAK

Enes b. Malik (r.a)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v)’in devamlı okuduğu duaları vardı bu dua da onlardandır: "Allah’ım! Gam ve kederden, acizlikten, tembellikten, cimrilikten, korkaklıktan ve insanların zulmünden Sana sığınırım.” (Tirmizî, Deavat: 75; Buhârî, Deavat: 36)

ÜZÜNTÜDEN ALLAH’A SIĞINMAK

Enes b. Malik (r.a)’ten rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) dua ederken şöyle derdi: "Allah’ım! Gam ve üzüntüden, acizlikten, tembellikten, cimrilikten, korkaklıktan, borç sıkıntısından ve insanların zulümlerinden Sana sığınırım.” (Tirmizî, Deavat: 75; Buhârî, Deavat: 36)

BORÇTAN VE GÜNAHTAN ALLAH’A SIĞINMAK

Âişe (r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) günaha girmekten ve borçtan Allah’a çok sığınırdı. Dedim ki: "Ey Allah’ın Rasûlü! Borçtan ne kadar çok Allah’a sığınıyorsun?” Bunun üzerine: "Borçlanan kimse konuşur durur ve yalan söyler; söz verir, yerine getirmez” buyurdu. (Tirmizî, Deavat: 75; Buhârî, Deavat: 36)

GÖZÜN ŞERRİNDEN ALLAH’A SIĞINILIR

Şekel b. Humeyd (r.a) babasından rivâyetle şöyle demiştir: "Ey Allah’ın Rasûlü! Bana faydası olacak bir dua öğretir misin?” dedim. O da: "Allah’ım! Bana afiyet ver, gözümün şerrinden, kulağımın şerrinden, dilimin şerrinden, kalbimin şerrinden, menimin şerrinden Sana sığınırım. (Yani tenasül organımın şerrinden) de” buyurdu. (Tirmizî, Deavat: 74; Ebû Davud, Salat: 367)

TEMBELLİKTEN ALLAH’A SIĞINMAK

Humeyd (r.a)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir: Enes b. Malik’e kabir azabından ve deccaldan sordular. O da: Peygamber (s.a.v) şöyle buyurdu: "Allah’ım! Tembellikten, ihtiyarlıktan, korkaklıktan, cimrilikten, deccal fitnesinden ve kabir azabından Sana sığınırım” derdi, diye cevap verdi. (Müslim, Zikir Dua: 15; Tirmizî, Deavat: 71)

ACİZLİKTEN ALLAH’A SIĞINMAK

Zeyd b. Erkam (r.a)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Ben size Rasûlullah (s.a.v)’in öğrettiğinden başka bir şey öğretmiyorum, Rasûlullah (s.a.v) şöyle dua ederdi: "Allah’ım! Acizlikten, tembellikten, cimrilikten, korkaklıktan, ihtiyarlıktan, kabir azabından Sana sığınırım. Allah’ım! Nefsime, Allah’a karşı sorumluluk bilinci nasib et ve nefsimi günahlardan temizle onu en iyi temizleyecek olan Sensin. Onun velisi ve dostu Sensin. Allah’ım! Sana itaat etmeyecek kalbten, aç gözlülükten, faydasız ilimden ve kabul olunmayan duadan Sana sığınırım” buyurdu. (Müslim, Zikir Dua: 18)

ZİLLETE DÜŞMEKTEN ALLAH’A SIĞINMAK

Ebu Hüreyre (r.a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle dua ederdi: "Allah’ım! Fakirlikten Sana sığınırım, darlık ve zilletten Sana sığınırım, zulüm etmekten ve zulme uğramaktan da Sana sığınırım.” (İbn Mâce, Dua: 78; Ebû Davud, Salat: 367)

DARLIKTAN ALLAH’A SIĞINMAK

Ebu Hüreyre (r.a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: "Fakirlikten, darlıktan, zillete düşmekten, zulmetmekten ve zulme uğramaktan Allah’a sığınırız.” (İbn Mâce, Dua: 78; Ebû Davud, Salat: 367)

FAKİRLİKTEN DE ALLAH’A SIĞINMAK

Ebu Hüreyre (r.a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: "Fakirlikten, darlıktan, zillete düşmekten, zulmetmekten ve zulme uğramaktan Allah’a sığınırız.” (İbn Mâce, Dua: 78; Ebû Davud, Salat: 367)

KABİR FİTNESİNDEN DE ALLAH’A SIĞINMAK

Âişe (r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) çoğunlukla şu sözlerle dua ederdi: "Allah’ım! Ateşin (Cehennemin) fitnesinden ve ateşin azabından, kabir fitnesinden ve kabir azabından, Mesih deccalin fitnesinin şerrinden, fakirliğin fitnesinin şerrinden, zenginliğin fitnesinin şerrinden Sana sığınırım. Allah’ım! Hatalarımı kar ve dolu suyu ile yıka. Beyaz elbisenin kirini temizlediğin gibi kalbimi de hata ve günahlardan temizle. Benimle hatalarımın arasını doğu ile batının arasını uzaklaştırdığın gibi uzaklaştır. Allah’ım! Tembellikten, ihtiyarlıktan, borçtan ve günaha girmekten Sana sığınırım.” (İbn Mâce, Dua: 3; Tirmizî, Salat: 367)

AÇ GÖZLÜLÜKTEN ALLAH’A SIĞINMAK

Ebu Hüreyre (r.a)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurdu: "Allah’ım! Dört şeyden Sana sığınırım. Faydasız ilimden, itaat etmeyen kalpten, doymayan (aç gözlü) nefisten ve kabul olunmayan duadan.” (Ebû Davud, Salat: 367; İbn Mâce, Dua: 3)

AÇLIKTAN ALLAH’A SIĞINMAK

Ebu Hüreyre (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) şöyle dua ederdi: "Allah’ım! Açlıktan Sana sığınırım o ne kötü bir durumdur. Hainlikten de Sana sığınırım o da ne kötü bir duygudur.” (Ebû Davud, Salat: 367; İbn Mâce, Dua: 3)

ANLAŞMAZLIK, İKİ YÜZLÜLÜK VE KÖTÜ HUYDAN ALLAH’A SIĞINMAK

Enes (r.a)’ten rivâyete göre, Peygamber (s.a.v) bu dualarla dua ederdi: "Allah’ım! Faydasız ilimden, kabul olunmayan duadan, itaat etmeyen kalbten, doymayan (aç gözlü) nefisten Sana sığınırım der ve bu dört şeyi sayardı.” (Müsned: 13180)

BORÇLANMAKTAN DA ALLAH’A SIĞINILIR

Âişe (r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v), borç edinmekten ve günaha girmekten Allah’a çok sığınırdı. Bu yüzden kendisine: "Ey Allah’ın Rasûlü! Borçlanmaktan ve günah işlemekten Allah’a ne çok sığınıyorsun” denildi. Bunun üzerine şöyle buyurdu: "İnsan borçlanırsa konuşur durur yalan söyler, söz verir ve sözünde durmaz.” (Tirmizî, Dua: 77; İbn Mâce, Dua: 3)

DÜNYA VE FİTNELERİNDEN DE ALLAH’A SIĞINMAK GEREKİR

Mus’ab b. Sa’d (r.a)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir: Babam bana şu sözleri öğretir ve onları Rasûlullah (s.a.v)’den duyduğunu söylerdi: "Allah’ım! Cimrilikten Sana sığınırım. Korkaklıktan Sana sığınırım. İhtiyarlığın kötü durumlarına düşmekten de Sana sığınırım. Dünyanın fitnesinden ve kabir azabından da Sana sığınırım.” (Müslim, Zikir Dua: 15; İbn Mâce, Dua: 3)

KÖTÜ KADERDEN ALLAH’A SIĞINMAK

Ebu Hüreyre (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) şu üç şeyden Allah’a sığınırdı: "Sapıklığın aşağılığına düşmekten, düşmanların sevinmesinden, kötü kaderden ve belanın sıkıntısından Sana sığınırım.” Süfyan der ki: Burada üçü geçen dua konusunun dördüncüsünü ezberleyemedim. (Buhârî, Deavat: 56; Müslim, Zikir Dua: 16)

SAPIKLIĞIN AŞAĞILIĞINDAN ALLAH’A SIĞINMAK

Ebu Hüreyre (r.a)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v): "Kötü kaderden, düşmanların sevinmelerinden, sapıklığın aşağılığından ve belanın sıkıntısından Allah’a sığınırdı.” (Buhârî, Deavat: 56; Müslim, Dua Zikir: 16)

YAŞLILIĞIN ŞERRİNDEN ALLAH’A SIĞINMAK

Enes (r.a)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) şu sözlerle Allah’a sığınırdı: "Allah’ım! Tembellikten, düşkün ihtiyarlıktan, korkaklıktan, cimrilikten, yaşlılığın kötü durumlarından, Deccal fitnesinden ve kabir azabından Sana sığınırım.” (Müslim, Zikir Dua: 15; Tirmizî, Dua: 71)

KÖTÜ ÖMÜR SÜRMEKTEN ALLAH’A SIĞINMAK

Mus’ab b. Sa’d (r.a), babasından naklederek şöyle demiştir: Babam Rasûlullah (s.a.v)’in sığındığı beş şeyi bize öğretirdi ve şöyle derdi: "Allah’ım! Cimrilikten Sana sığınırım, korkaklıktan Sana sığınırım, ömrün son anlarındaki fena hallerinden Sana sığınırım ve kabir azabından da Sana sığınırım.” (Buhârî, Deavat: 37; Müslim, Zikir Dua: 18)

KÖTÜ BİR HAYAT SÜRMEKTEN ALLAH’A SIĞINMAK

Amr b. Meymün (r.a)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Ömer ile birlikte haccetmiştim. Müzdelifede ondan şu hadisi işittim: Dikkat et Rasûlullah (s.a.v) şu beş şeyden Allah’a sığınırdı: "Allah’ım! Cimrilikten Sana sığınırım, korkaklıktan Sana sığınırım, kötü bir hayat sürmekten Sana sığınırım, kalbin fitnesinden Sana sığınırım ve kabir azabından da Sana sığınırım.” (Buhârî, Deavat: 37; Müslim, Zikir Dua: 18)

İNSANLARIN ZULÜMLERİNDEN ALLAH’A SIĞINMAK

Enes b. Malik (r.a)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v) Ebu Talha’ya bana hizmet edecek gençlerden birini bana bul dedi. Ebu Talha’da beni binitinin arkasına alarak Rasûlullah (s.a.v)’e götürdü. Rasûlullah (s.a.v)’e hizmet ediyordum. Her konakladığı yerde çoğunlukla şu duasını işitiyorum: "Allah’ım! İhtiyarlıktan, üzüntüden, acizlikten, tembellikten, cimrilikten, korkaklıktan, borç sıkıntısından ve insanların yapacakları her türlü haksızlıklardan Sana sığınırım.” (Müslim, Zikir Dua: 15; Tirmizî, Deavat: 71)

KİŞİ YAPTIĞI ŞEYLERİN ŞERRİNDEN DE ALLAH’A SIĞINIR

Şeddat b. Evs (r.a)’ten rivâyete göre, Peygamber (s.a.v) şöyle buyurdu: "İstiğfar etmenin en değerlisi kulun: Allah’ım Sensin benim Rabbim, Senden başka gerçek ilâh yok beni sen yarattın. Ben de Senin kulumun. Ben gücüm yettiğince Sana verdiğim sözüm ve Senin vaadin üzereyim. Yaptıklarımın şerrinden Sana sığınırım, işte verdiğin nimetlerinle Senin huzurundayım. Günahımla Senin huzurundayım. Beni affet çünkü günahları ancak Sen affedersin” demesidir. Sabah kalkınca samimi olarak ve gerçek biçimde Allah’a inanarak kim bunu söylerse ve o gün de ölürse Cennete girer. Kim de akşam olunca samimi olarak ve gerçek biçimde Allah’a inanarak bunu söylerse Cennete girer. (Buhârî, Deavat: 13; Tirmizî, Deavat: 15)

KİŞİNİN YAPTIĞI VE YAPMADIĞI ŞEYLERİN ŞERRİNDEN ALLAH’A SIĞINMASI

İbn Yesaf (r.a)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v)’in hanımı Âişe’ye: "Rasûlullah (s.a.v) vefatından önce en çok hangi duayı yapardı?” diye sordum. O da: Daha çok şu duayı yapardı dedi: "Allah’ım! Yaptıklarımın ve yapmadıklarımın şerrinden Sana sığınırım.” (Müslim, Zikir Dua: 18; Ebû Davud, Salat: 367)

KİŞİ TERKETTİĞİ ŞEYLERİN ŞERRİNDEN ALLAH’A SIĞINIR

Ferve b. Nevfel (r.a)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Âişe’ye Rasûlullah (s.a.v) hangi duayı yapardı diye sordum o da şöyle dedi: Rasûlullah (s.a.v) şöyle dua ederdi: "Allah’ım! Yaptığım şeylerin şerrinden ve yapmadıklarımın şerrinden Sana sığınırım.” (Müslim, Zikir Dua: 18; Ebû Davud, Salat: 367)

KABUL EDİLMEYEN DUADAN ALLAH’A SIĞINMAK

Abdullah b. Haris (r.a)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir: Zeyd b. Erkam’a: "Rasûlullah (s.a.v)’den duyduğun bir şeyleri söyle” denildiğinde şöyle dedi. Size Rasûlullah (s.a.v)’in söylediğinden başka bir şey söylemiyorum. O bize şöyle dua etmemizi emrederdi: "Allah’ım! Acizlikten, tembellikten, cimrilikten, korkaklıktan, ihtiyarlığın bunaklığından, kabir azabından Sana sığınırım. Allah’ım! Nefsime takva bilinci -Sana karşı sorumluluk bilinci- ver, nefsimi günahlardan temizle. Sen temizleyenlerin en hayırlısısın sen o nefsin dostu ve mevlasısın. Allah’ım! Doymayan aç gözlü nefisten, korkmayan kalbten, faydasız ilimden ve kabul olunmayan duadan Sana sığınırım.” (Buhârî, Deavat: 38; Müslim, Zikir Dua: 18)


Cevap: Sığınma duaları (Hadislerle)

Hoca
HADİSLERDE ALLAH’A SIĞINMA DUALARI

Peygamberimiz (s.a.s.), dünya fitnesi, yaşlılık, tembel-
lik, acizlik, günah, borç yükü, kabir azabı, cehennem aza-
bı, fakirlik ve zenginlik fitnesi, üzüntü, keder, korkaklık,
cimrilik, düşman istilası; dilinin, gözünün, kulağının, kal-
binin ve tenasül uzvunun şerri, zillete düşme, açlık, üzüntü
ve keder, zulüm, kötü amel ve kötü ahlâk, şirk, küfür, ni-
fak, hainlik ve benzeri pek çok konuda Allah’a sığınmış,
mü’minlerin de sığınmasını istemiştir. Peygamberimizin
Allah’a sığındığı duaların bir kısmı şunlardır:

َ‫اَللهم إِني أَعوذ بك أَن أُرد إِلى أَرْ ذل العمر و أَعوذ بك منْ فتْ نة‬

َ‫الدنْيا‬

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike en üradde ilâ
erzelil-‘umüri. Ve e’ûzü bike min fitnetid-dünyâ.”

Anlamı: "Allah’ım! Ömrün en sıkıntılı günlerine kadar
yaşamaktan sana sığınırım. Dünya fitnesinden sana sığını-
rım.” (Buhârî, De’avât, 36)

‫اَللهم إِني أَعوذ بك من الكسل والهرم والمأثَم والمغرم ومنْ فتْ نة‬
‫القبِ وعذاَب القبِ ومنْ فتْ نة النار وعذاب النار ومنْ شَ ر فتْ نة الغنَى‬
‫وأَعوذ بك منْ فتْ نة الفَ قر و أَعوذ بك منْ فتْ نة المسيح الدجال‬

okunuşu: "Allâhümme innî e’ûzü bike minel-keseli

DÖRDÜNcÜ BÖLÜM

vel-heremi vel-me’semi vel-meğrami

Ve min fitnetil-kabri ve ‘azâbil-kabri,

Ve min fitnetin-nâri ve ‘âzâbin-nâri

Ve min şerri fitnetil-ğınâ

Ve e’ûzü bike min fitnetil-fakri

Ve e’ûzü bike min fitneti’l-mesîhıd-deccâl.”

Anlamı: "Allah’ım! Tembellikten, düşkünlük derecesinde
yaşlılıktan, günahtan ve borç yükünden, kabir fitnesinden ve
kabir azabından, cehennem fitnesinden ve cehennem azabın-
dan, zenginlik ve fakirlik şerrinden sana sığınırım. Fakirlik
fitnesinden Sana sığınırım. Deccal Mesih’in fitnesinden sana
sığınırım.” (Buhârî, De’avât, 38; Nesâî, İstiâze, 26–27)

ٰ
‫اَللهم إِني أَعوذ بك من الهم والحزْ ن والعجْ ز والكسل والجب‬
‫والبخْ ل وضَ لع الديْ ن وغلبة الرجال‬

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike minel-
hemmi vel-huzni vel-‘aczi vel-keseli vel-cübni vel-buhli
ve dale’ı’d-deyni ve ğalebetir-ricâl.”

Anlamı: "Allah’ım! Kederden ve üzüntüden, acizlikten
ve tembellikten, korkaklıktan ve cimrilikten, borç yükünden ve
düşmanların galip gelmesinden Sana sığınırım.” (Buhârî, De’avât,

39; Nesâî, İstiâze, 7, 25)

ِ‫اَللهم إِني أعوذ بك منْ عذاَب جهنم و أعوذ بك منْ عذاب القب‬
ْ
‫و أَعوذ بك منْ فتْ نة المحْ يا والممات و أَعوذ بك منْ شَ ر المسيح‬
‫الدجال‬
ِ َّ َّ

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike min ‘azâbi
cehenneme. ve e’ûzü bike min ‘azâbil-kabri.

Ve e’ûzü bike min fitnetil-mahyâ vel-memâti.

Ve e’ûzü bike min şerril-mesîhıd-deccâl.”

Anlamı: "Allah’ım! Cehennem azabından Sana sığınırım.

Kabir azabından Sana sığınırım.

Hayat ve ölüm fitnesinden Sana sığınırım.

Mesih Deccal’in şerrinden Sana sığınırım.”

(İbn Hıbbân, İstiaze, No: 999; Nesâî, İstiâze, 27, 47; Buhârî, De’avât, 37)

‫اَللهم إِني أَعوذ بك من الفَ قر والقلة والذلة و أَعوذ بك منْ أَن أَظلم‬
‫أَوْ أُظلم‬
ََ ْ

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike minel-fakri
vel-kılleti ve’z-zilleti. Ve e’ûzü bike min en azlime ve uz-
leme.”

Anlamı: "Allah’ım! Fakirlikten, yokluktan, zilletten Sana
sığınırım. Zulmetmekteِn ve zulme uğramaktan Sana sığını-
rım.” (Ebû Davud, Salât, 367; Nesâî, İstiâze, 14; İbn Hıbbân, İstiaze, No: 1030)

ْ
َ ْ َ ِ َ َ ِ َ ِ ُ ُ ِّ َ ّ ُ ّ ٰ
‫اَللهم إِني أَعوذ بك من العجْ ز والكسل والجب والبخْ ل والهرم‬
ََِ َ ِ ُ َ ِْ ُ َ ِ َ
َ
‫والقسوة والغَ فلة والعيْ لة والذلة والمسكنة و أَعوذ بك من الفَ قر‬
ِ ْ ْ َ ِ َ ِ ُ ُ َ ِ َ َ ْ َ َ ِ ّ ِّ َ ِ َ َ َ ِ َ ْ َ ِ َ ْ َ َ
‫والكفر والفُ سوق والشقاق والنفَ اق والسمْ عة والرياء وأَعوذ بك من‬
َ ِ َ ِ ُ ُ َ ِ َ ِّ َ ِ َ ُّ َ ِ ِّ َ ِ َ ِّ َ ِ ُ ْ َ ِ ْ ُ ْ َ
َّ ْ
ْ
ْ ْ ْ
َْ
‫الصمم والبكم والجنون والجذام والب َص وسيء السقام‬
ِ َ ْ ِ ِّ َ َ ِ َ َ ِ ُ َ ِ ُ ُ َ ِ ُ َ ِ َ َّ

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike minel-‘aczi

DÖRDÜNcÜ BÖLÜM

vel-keseli vel-cübni vel-buhli vel-herami vel-kasveti vel-
ğulfeti vel-‘ayleti vezzilleti vel-meskeneti.

Ve e’ûzü bike minel-fakri vel-küfri vel-fusûkı veş-
şikâkı ven-nifâkı ves-süm’ati ver-riyâi

Ve e’ûzü bike mines-samemi vel-bükmi vel-cünûni
vel-cüzzâmi vel-berasi ve seyyiil-eskâmi.”

Anlamı: "Allah’ım! Acizlikten, tembellikten, korkaklık-
tan, cimrilikten, düşkünlük derecesinde yaşlılıktan, katı kalp-
lilikten, gafletten, yokluktan, zilletten, miskinlikten sana sı-
ğınırım.

(Allah’ım!) Fakirlikten, küfre düşmekten, itaatsizlikten,
düşmanlık etmekten, münafıklıktan, yaptığım amelleri başka-
larına süm’a ve riyadan (amelleri başkalarına göstermek ve
duyurmak için yapmaktan) Sana sığınırım.

(Allah’ım!) Sağırlıktan, dilsizlikten, delilikten, cüzam-
dan, alaca hastalığından ve her türlü kötü hastalıktan Sana
sığınırım.” (Hâkim, De’avât, No: 1944, I, 530; İbn Hıbbân, İstiaze, No: 1023; İbn

Ebî Şeybe, Dua, 1, No: 29115)

َ ٍ ْ َِ ُ
‫اَللهم إِني أَعوذ بك منْ علم ل ينْ فَ ع ومنْ قلب ل يخْ شَ ع ومنْ نَفس ل‬
َ َ ٍ ْ َ ِ َ ُ َ َ ٍ ْ ِ ِ َ ِ ُ ُ ِّ َ ّ ُ ّ ٰ
‫تَشبع ومنْ دَعْ وة ل يستَجاب لها‬
ََ ُ َ ْ ُ َ ٍَ
َِ ُ َ ْ

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike min ‘ılmin lâ
yenfe’u ve min kalbin lâ yehşe’u ve min nefsin lâ teşbe’u ve
min da’vetin lâ yüstecâbü lehâ.”

Anlamı: "Allah’ım! Faydası olmayan ilimden, saygısız /
imansız kalpten, doymayan / tatmin olmayan nefisten ve ka-

bul olmayan duadan Sana sığınırım.” (Müslim, Dua, 73; Ebû Davud,

Salât, 367; Nesâî, İstiâze, 2; İbn Ebî Şeybe, Dua, 1, No: 29115)

‫اَللهم إِني أَعوذ بك منْ شَ ر سمْ عي ومنْ شَ ر بصري ومنْ شَ ر لساني‬
ِ َ ِ ِّ
ِ َ ِ َ َ ِّ
ِ َ ِ َ ِّ
ِ َ ِ ُ ُ ِّ َ ّ ُ ّ ٰ
‫ومنْ شَ ر قلبي ومنْ شَ ر منيي‬
ٍّ ِ َ ِّ
ِ َ ِ ْ َ ِّ
َِ

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike min şerri
sem’î ve min şerri besarî ve min şerri lisânî ve min şerri
kalbî ve min şerri meniyyin.”

Anlamı: "Allah’ım! Kulağımın şerrinden, gözümün şer-
rinden, dilimin şerrinden, kalbimin şerrinden ve tenasül uzvu-
mun şerrinden Sana sığınırım.” (Tirmizî, De’avât, 76; Nesâî, İstiâze, 4, 27)

‫اَللهم إِني أَعوذ بك منْ منْ كرات الَخْ الق والَعْ مال والَهْ واء‬
ِ َ ْ َ ِ َ ْ َ ِ َ ْ ِ َ َ ُ ِ َ ِ ُ ُ ِّ َ ّ ُ ّ ٰ

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike min münke-
râtil-ahlâkı vel-a’mâli vel-ehvâi.”

Anlamı: "Allah’ım! Ahlâkın, işlerin ve arzuların çirkin
ve kötü olanlarından sana sığınırım.” (Tirmizî, De’avât, 128)

‫اَللهم إِني أَعوذ بك منْ زوال نعْ متك وتَحْ ويل عافيتك وفُجاءة‬
ِ َ َ َ َ ِ َ ِ َ ِ ِ َ َ ِ َ ِ ِ َ َ ِ َ ِ ُ ُ ِّ َ ّ ُ ّ ٰ
َ ِ َ
َ
ْ
‫نقمتك وجميع سخَ طك‬
ِ ِ َ َ ِ َ ِ

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike min zevâli
ni’metike ve tahvîli ‘âfiyetike ve fücâeti nikmetike ve cemî’ı
sehatıke.”

Anlamı: "Allah’ım! Nimetinin yok olmasından, sağlık ve
âfiyetin bozulmasından, ansızın belaya uğramaktan ve her
türlü gazabından Sana sığınırım.” (Ebû Davud, Salât, 367)

DÖRDÜNcÜ BÖLÜM

ٰ
ْ ِ ُ َ
‫اَللهم إِني أَعوذ بك من الشقاق والنفَ اق وسوء الَخْ الق‬
ِ َ
ِ ِ ّ َ ِ َ ِ ّ َ ِ َ ِ ُ ُ ِّ َ ّ ُ ّ

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike mineş-şikâkı
ven-nifâkı ve sûi’l-ahlâkı.”

Anlamı: "Allah’ım! Düşmanlıktan, iki yüzlülükten ve
kötü ahlâktan Sana sığınırım.” (Ebû Davud, Salât, 367; Nesâî, İsti’aze,

21)

‫اَللهم إِني أَعوذ بك من الشك بعْ د اليقني وأَعوذ بك منْ مقارنة‬
ِ َ َ َ ُ ِ َ ِ ُ ُ َ ِ ِ َ ْ َ َ ِ ّ َ ّ َ ِ َ ِ ُ ُ ِّ َ ّ ُ ّ ٰ
‫الشياطني و أَعوذ بك منْ عذاب يوْ م الدين‬
ِ ِّ ِ َ ِ َ َ ِ َ ِ ُ ُ َ ِ ِ َ َّ

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike mineş-şekki
ba’del-yekîn.

Ve e’ûzü bike min mukâranetiş-şeyâtîni

Ve e’ûzü bike min ‘azâbi yevmid-dîn.”

Anlamı: "Allah’ım! Kesin imandan sonra şüpheye düş-
mekten Sana sığınırım.

Şeytanlara yakın olmaktan sana sığınırım ve din günü-
nün azabından sana sığınırım.” (İbn Ebî Şeybe, Dua, 1, No: 29135)

َ ِ ُ ُ َ ِ َّ
‫اَللهم إِني أَعوذ بك من الجوع فَإِنه بئس الضجيع و أَعوذ بك‬
َ ْ ِ ُ َ ّ ِ ُ ْ َ ِ َ ِ ُ ُ ِّ َ ّ ُ ّ ٰ
ِ

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike minel-cû’ı
feinnehû bi’sed-dacî’ı.

Ve e’ûzü bike minel-hıyâneti feinnehâ bi’setil-
bîtâneti.”

‫من الخيانة فَإِنها بئست البطانة‬
ِ َ َ ِ ْ ِ َ ْ ِ َ َّ ِ َ َ ِ ْ َ ِ

Anlamı: "Allah’ım! Açlıktan Sana sığınırım. Çünkü aç-
lık, ne kötü bir arkadaştır. Hainlikten Sana sığınırım. Çünkü
hainlik, ne kötü bir sırdaştır.” (Ebû Davud, Salât, 367; Nesâî, İstiâze, 19)

ْ
َّ ْ
ْ
ْ
ّٰ
َ
‫اَللهم إِني أَعوذ بك من الب َص والجنون والجذام ومنْ سيئ الَسقام‬
ِ َ ْ ِ ّ ِ َ ِ َ ِ ُ َ ِ ُ ُ َ ِ َ َ ِ ِ ُ ُ ِّ َ ّ ُ

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike minel-berası
vel-cünûni vel-cüzzâmi ve min seyyiil-eskâmi.”

Anlamı: "Allah’ım! Alaca hastalığından, delilikten, cüz-
zam hastalığından ve her türlü kötü hastalıklardan Sana sı-
ğınırım.” (Ebû Davud, Salât, 367)

ٰ
‫اَللهم إِني أَعوذ بك من الهدم وأَعوذ بك من التَدي و أَعوذ بك من الغَ رق‬
ِ َ ْ َ ِ َ ِ ُ ُ َ ِّ َ ّ َ ِ َ ِ ُ ُ َ ِ ْ َ ْ َ ِ َ ِ ُ ُ ِ ّ َ ّ ُ ّ
ْ َ ِ ُ ُ َ ِ َ ْ َ ِ ُ َ َّ َ ِ َ َّ َ ْ َ ِ ُ ُ َ ِ ِ َ ْ َ
‫والحريق و أَعوذ بك أَن يتَخَ بطني الشيْ طان عنْ د الموْ ت وأَعوذ بك أَن‬
‫أَموت في سبيلك مدبرا و أَعوذ بك أَن أَموت لديغا‬
ً ِ َ َ ُ ْ َ ِ ُ ُ َ ً ِّ َ ُ َ ِ ِ َ ِ َ ُ

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike minel-hedmi.
Ve e’ûzü bike minet-teraddî.

Ve e’ûzü bike minel-ğaraki vel-harîkı.

Ve e’ûzü bike en yetehabbetaniyeş-şeytâni ‘ındel-mevti.

Ve e’ûzü bike en emûte fî sebîlike müdebbiran.

Ve e’ûzü bike en emûte ledîğan.”

Anlamı: "Allah’ım! Kuyuya düşmekten Sana sığınırım.
Yüksekten düşmekten Sana sığınırım. Boğulmaktan ve yan-
gından Sana sığınırım. Ölüm esnasında şeytana çarpılmak-
tan Sana sığınırım. Senin yolundan yüz çevirmiş bir hâlde
ölmekten Sana sığınırım. Zehirli hayvan sokması ile ölmekten
Sana sığınırım.” (Nesâî, İstiâze, 61; Ebû Davud, Salât, 367)

DÖRDÜNcÜ BÖLÜM

َ
‫اَللهم إِني أَعوذ بك اَن اَموت نهما اَوْ هَما اَوْ غرْ قًا اَوْ اَن يتَخَ بطني‬
ًّ
ً َ َ َ ُ ْ َ ِ ُ ُ ِّ َ ّ ُ ّ ٰ
َ ِ َ َّ َ ْ
‫الشيْ طان عنْ د الموْ ت اَوْ اَن اَموت لديغً ا‬
ِ َ ْ َ ِ ُ َ َّ
َِ َ ُ ْ

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike en emûte
nehemen ev hemmen ev ğarkan ev en yetehabbetaniyeş-
şeytânü ‘ındel-mevti ev en emûte ledîğan.”

Anlamı: "Allah’ım! Düşkün bir vaziyette veya kederli
iken veya boğularak veya ölüm anında şeytanın çarpması ile
veya yılan sokması ile ölmekten sana sığınırım.” (Nesâî, es-Sünenü’l-

Kübrâ, İstiâze, 74)

ْ ِ َ َ َ ّ ُ َ ْ ِ َ َ َ َ َ ّ ِ َ َ َ ِ َ ُ ُ ِّ َ ّ ُ ّ ٰ
‫اَللهم إِني أَعوذ بك منْ غلبة الديْ ن وغلبة العدو وشَ ماتة الَعْ دَاء‬
ِ
ِ
ِ
ِ

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike min galebetid-
deyni ve galebetil-‘adüvvi ve şemâtetil-a’dâi.”

Anlamı: "Allah’ım! Altından kalkamayacağım borçtan,
düşmanın galip gelmesinden ve düşmanları sevindirecek bir
musibete dûçâr olmaktan Sana sığınırım.” (İbn Hıbbân, İstiaze, No:

1027)

ٰ
‫اَللهم إِني أَعوذ بك منْ سوء العمْ ر و أَعوذ بك منْ فتْ نة الصدر‬
ِ ْ َ ّ ِ َ ِ ِ َ ِ ُ ُ َ ِ ُ ْ ِ ُ ِ َ ِ ُ ُ ِّ َ ّ ُ ّ

َْ ْ ِ َ َ ِ َ ِ ُ َُ َ
ِ‫و أعوذ بك منْ عذاب القب‬

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike min sûil-
‘umri ve e’ûzü bike min fitneti’s-sadri ve e’ûzü bike min
‘azâbil-kabri.”

Anlamı: "Allah’ım! Kötü bir ömür sürmekten Sana sığı-
nırım.

Kalp fitnesinden Sana sığınırım.

Kabir azabından Sana sığınırım.” (İbn Hıbbân, İstiaze, No: 1024)

َ ّ ُ ّٰ ِ ْ ِ
‫اَللهم إِني أَعوذ بك منْ عذاب القبِ ووسوسة الصدر وشَ تَات الَمْ ر اَللهم‬
َ ِ ْ َ ّ ِ َ َ ْ َ َ ْ َ ْ ِ َ َ ِ َ ِ ُ ُ ِّ َ ّ ُ ّ ٰ
‫إِني أَعوذ بك منْ شَ ر ما تَجيء به الريح‬
ِ َ ِ ُ ُ ِّ
ُ ِّ ِ ِ ُ ِ َ ِّ

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike min ‘azâbil-
kabri ve vesvesetis-sadri ve şetâtil-emri. Allâhümme! İnnî
e’ûzü bike min şerri mâ tecî’ü bihir-rîh.”

Anlamı: "Allah’ım! Kabir azabından, nefsin vesvese-
sinden ve işlerin dağınıklığından Sana sığınırım.

Allah’ım! Rüzgârın getirdiği âfetin şerrinden Sana sığı-
nırım.” (Tirmizî, De’avât, 88)

َْ
َ َ ِّ
‫اَللهم إِني أَعوذ بك منْ شَ ر ما عملت و منْ شر ما لمْ أَعْ مل‬
ِ َ ُ ْ ِ َ َ ِّ
ِ َ ِ ُ ُ ِّ َ ّ ُ ّ ٰ

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike min şerri mâ
‘amiltü ve min şerri mâ lem a’mel.”

Anlamı: "Allah’ım! İşlediklerimin şerrinden ve işlemedik-
lerimin şerrinden Sana sığınırım.” (Müslim, Zikir ve Dua, 65; Nesâî,

İstiâze, 58)

Hz. Âişe validemiz Peygamberimizin ölüm öncesinde
bu duayı çok yaptığını bildirmiştir. (Müslim, Zikir ve Dua, 65; Nesâî,

İstiâze, 58; İbn Hıbbân, İstiaze, No: 1032)

‫اَللهم إِني أَعوذ بعظمتك أَن أُغتَال منْ تَحْ تي‬
ِ
ِ َ ْ ْ َ ِ َ َ َ ِ ُ ُ ِّ َ ّ ُ ّ ٰ

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bi-‘azemetike en
uğtâle min tahtî.”

DÖRDÜNcÜ BÖLÜM

Anlamı: "Allah’ım! Azametin ile bilmediğim bir yerden
bir belaya uğramaktan Sana sığınırım.” (Nesâî, İstiâze, 60)

َ ِ َ ِ ُ ُ َ َ ِ َ ِ َ ِِ ُ ُ َ َ ِ َ ِ ِ َ ِ ْ َ ِ ُ ُ
‫أَعوذ بعفوك منْ عقابك وأَعوذ برضَ اك منْ سخَ طك و أَعوذ بك منْ ك‬

okunuşu: "E’ûzü bir ‘afvike min ‘ıkâbike.

Ve e’ûzü bi-ridâke min sehatıke.

Ve e’ûzü bike minke.”

Anlamı: "Allah’ım! Azabından affına sığınırım. Gaza-
bından rızana sığınırım. Senden yine Sana sığınırım.” (Nesâî,

İstiâze, 62)

َ َ ِ َ َِ َ ِ َ ُ ِ َ ِ َ ُ َِ َ ِ َ ِ َ ِِ ُ ُ
‫أَعوذ برضَ اك منْ سخَ طك وبمعافَاتك منْ عقُ وبتك وبك منْ ك ل‬
َٰ َ
َ ِ ْ
َ ََ ً َ ِ
ْ َ َ َ
‫أُحْ صي ثنَاء عليْ ك أَنْت كما أَثنَيْ ت على نَفسك‬

okunuşu: "E’ûzü bi-ridâke min sehatıke ve bimü’âfâ-
tike min ‘ukûbetike ve bike minke lâ uhsî senâen ‘aleyke
ente kemâ esneyte ‘alâ nefsike.”

Anlamı: "Allah’ım! Gazabından rızana, azabından affı-
na, senden Sana sığınırım. Senin kendi nefsini övdüğün gibi
ben Seni övemiyorum.” (Malik, Dua, No: 497; İbn Ebî Şeybe, Dua, 1, No:

29131)

‫اَللهم إِني أَعوذ بك منْ جار السوء‬
ِ ُ ّ ِ َ ِ َ ِ ُ ُ ِّ َ ّ ُ ّ ٰ

okunuşu: "Allâhümme! İnnî e’ûzü bike min câri’s-
sûi.”

Anlamı: "Allah’ım! Kötü komşudan Sana sığınırım.” (İbn

Hıbbân, İstiaze, No: 1033; Hâkim, De’avât, No: 1951)

Peygamberimiz (s.a.s.), akşam, sabah ve yatağa yatınca
Hz. Ebû Bekir’e şöyle dua etmesini tavsiye etmiştir:

ْ َ ِ َ ّ ُ ّٰ
‫اَللهم عاَلم الغَ يْ ب و الشهاَدة فَاطر السماوات والرْ ض رب كل شَ يْ ئ‬
ٍ
ِّ ُ َّ َ ِ َ ْ َ ِ َ َ َّ َ ِ ِ َ َّ َ ِ
َّ َ ٰ َ ْ ُ َ ْ ُ َ ِ َ َ
‫و مليكه أَشهد أَن لاِله اِل أَنْت أَعوذ بك منْ شَ ر نَفسي ومنْ شَ ر‬
ِ َ ِ ْ ِّ
ِ َ ِ ُ ُ َ
ِّ
‫الشيْ طان و شَ ركه‬
۪ ِ ِ َ ِ َ َّ

okunuşu: "Allâhümme! ‘Âlimel-ğaybi veş-şehâdeti,
fâtıras-semâvâti vel-ardı, Rabbe külli şey’in ve melîkehü.
Eşhedü ellâ ilâhe illâ ente.

E’ûzü bike min şerri nefsî ve min şerriş-şeytâni ve
şerikihî.”

Anlamı: "Ey görünen ve görünmeyeni bilen, gökleri ve
yeri yaratan, her şeyin Rabbi ve sahibi olan Allah’ım! Ben ta-
nıklık ederim ki Senden başka ilâh yoktur. Nefsimin şerrin-
den, şeytanın ve ortaklarının şerrinden sana sığınırım.” (İbn

Hıbbân, Ed’ıye, No: 962; İbn Ebî Şeybe, Dua, 22, No: 29265)

‫اَللهم إِني أَعوذ بك من الشيْ طان منْ هَمْ ز ۪ه و نَفثه و نَفخه‬
ِ۪ ْ َ ِ۪ ْ َ ِ
ِ ِ َ َ ّ َ ِ َ ِ ُ ُ ِّ َ ّ ُ ّ ٰ

okunuşu: "Allâhümme innî e’ûzü bike mineş-şeytâni
min hemzihî ve nefsihî ve nefhıhî.”

Anlamı: "Allah’ım! Şeytandan, onun çarpmasından, kö-
tülük telkininden ve vesvese vermesinden sana sığınırım.” (İbn

Ebî Şeybe, Dua, No: 29114)

Kendisinden hizmetçi isteyen kızı Fatıma’ya Peygambe-
rimiz (s.a.s.), şöyle dua etmesini tavsiye etmiştir:

ٰ
‫اَللهم رب السموات و رب الرضني ربي و رب كل شَ يْ ئ فَالق الحب‬
ِّ َ ْ َ ِ ٍ
ِ ّ ُ َ ّ َ َ ِّ َ ِ ِ َ َ ْ َ ّ َ َ ِ َ ٰ َ ّ َ ّ َ َ ّ ُ ّ

DÖRDÜNcÜ BÖLÜM

‫والنوى منل التوْ راة والنْجيل والفُ رْ قان أَعوذ بك منْ شَ ر كل‬
ِ َ ِ ُ ُ ِ َ ْ َ ِ ِ ِ ْ َ ِ َ َّ َ ِ ْ ُ َ َّ َ
ِّ ُ ِّ
َ َ َ َ َ َ ُ َّ ْ َ ۪ ِ َ ِ ِ ٌ ِ َ ٍ
‫شَ يْ ئ أَنْت آخذ بنَاصيته أَنْت الول فليْ س قبْ لك شَ يْ ئ و أَنْت‬
َ َ ٌ
َ َ َ َ َ َ ُ ِ َّ َ َ ٌ
َ َ َ َ َ َ ُ ِ ْٰ
‫الخر فليْ س بعْ دك شَ يْ ئ و أَنْت الظاهر فليْ س فوْ قك شَ يْ ئ و أَنْت‬
َ َ ٌ
َ ُ َ ََ ُ ِ َ ْ
‫الباطن فليْ س دونَك شَ يْ ئ إِقض عني الديْ ن و أَغنني من الفَ قر‬
ِّ َ ِ ْ ٌ
ِ ْ ْ َ ِ ِ ِ ْ َ َ َّ

okunuşu: "Allâhümme Rabbes-semâvâti Rabbel-
aradîni ve Rabbî ve Rabbe külli şey’in fâlikâl-habbi ven-
nevâ, münzilet-tevrâti vel-incîli vel-fürkân.

E’ûzü bike min şerri külli şey’in ente âhızün bi-
nâsiyetihî. Entel-evvelü feleyse kableke şey’ün ve entel-
âhıru feleyse ba’deke şey’ün ve entez-zâhiru feleyse fev-
kake şey’ün ve entel-bâtınü feleyse dûneke şey’ün ikdı
‘annid-deyni ve ağninî minel-fakri.”

Anlamı: "Ey yerleri ve gökleri yaratan, Rabbim ve her
şeyin Rabbi olan, çekirdeği ve taneyi yaran, Tevrat’ı, İncil’i
ve Fürkân’ı indiren Allah’ım! Perçeminden tuttuğun her şeyin
şerrinden Sana sığınırım. Sen evvelsin, Senden önce hiçbir şey
yoktur. Sen âhirsin, Senden sonraya hiçbir şey kalmayacaktır.
Sen zahirsin, Senin üstünde hiçbir şey yoktur. Sen batınsın,
Senin dûnünde hiçbir şey yoktur. Bana borçlarımı ödemeyi
nasip eyle ve beni fakirlikten müstağnî kıl.” (İbn Ebî Şeybe, Dua, 23,

No: 29304; İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 966)

"Herhangi bir müslüman her akşam, her sabah ve her
gece üç defa;

‫باسم الل الذي ل يضر مع اسمه شَ يء في الَرْ ض ول في السماء وهو‬
َ ُ َ ِ َ َّ
ِ َ َ ِ ْ ِ ٌ ْ ۪ ِ ْ َ َ ُ ّ ُ َ َ ِ َ ّ ِّ ٰ ِ ْ ِ
‫السميع العليم‬
ُ ِ َ ْ ُ ِ َّ

okunuşu: "Bismillâhillezî lâ yadurru me’asmihî şey’ün
fîl-erdı ve lâ fîs-semâi ve hüves-semî’ul-‘alîm.”

Anlamı: "Allah’ın adı ile ki ne yerde ne gökte O’nun adı
ile birlikte hiçbir şey zarar vermez, O her sözü işitendir, her
şeyi bilendir” diye dua ederse ona hiçbir şey zarar vermez.”

(Hâkim, De’avât, No: 1895, I,514; İbn Ebî Şeybe, Dua, 22, No: 29266)

İbn Ebî Şeybe’nin rivayeti, "Ona, ne gece ne gündüz hiç-
bir şey isabet etmez” şeklinde sona ermektedir.

Kendisini akrep soktuğunu, bu sebeple uyuyamadığı-
nı söyleyen Ebû Hüreyre’ye Peygamberimiz (s.a.s.) akşam üç

defa;

‫أَعوذ بكلمات الل التامات منْ شَ ر ما خَ لق لمْ يضرك اِن شَ اء الل‬
ُ ّٰ َ ْ َ َ ّ ُ َ َ َ َ َ ِّ
ِ ِ َ ّ َ ّ ِّ ٰ ِ َ ِ َ ِ ُ ُ

okunuşu: "E’ûzü bi-kelimâtillâhit-tâmmâti min şerri
mâ haleka lem yedurruke inşâAllah.

Anlamı: "’Yarattıklarının şerrinden Allah’ın eksiksiz ke-
limelerine sığınırım’ diye dua edersen, inşAllah hiçbir şey
sana zarar vermez” buyurmuştur. (İbn Hıbbân, İstiaze, No: 1021–

1022)

‫اَللهم اغفرْ لي ذنبي و وسعْ لي في دَاري و بارك لي في رزْ قي‬
ِ ِ ِ ِ ْ ِ َ َ ِ
ِ ِ ِّ َ َ ِ ْ َ ِ ِ ْ َ ّ ُ ّٰ

okunuşu: "Allâhümmeğfirlî zenbî ve vessi’ lî fî dârî ve
bârik lî fî rızkî.”

Anlamı: "Allah’ım! Günahımı bağışla, evimi, yurdumu
geniş ve rahat eyle ve rızkımı benim için bereketli eyle.” (İbn Ebî

Şeybe, Dua, 42, No: 29382)

DÖRDÜNcÜ BÖLÜM

Peygamberimiz (s.a.s.), yatağa yatınca şöyle dua etmiştir:

‫اَعوذ بوجْ هك الكريم و كلماتك التامة منْ شَ ر ما اَنْت ٰا خذ بنَاصيته‬
َ ِّ
ِِ َ ِ ِ ٌ ِ َ
ِ ِ َّ َّ َ ِ َ ِ َ َ ِ ِ َ ْ َ ِ َ ِ ُ ُ
‫اَللهم اِنك تَكشف المأثم والمغرم اَللهم ل يخْ لف وعْ دك و ل يهْ زم‬
ُ َ ُ َ َ َ ُ َ ُ َ ُ َ َ ّ ُ ّٰ َ َ ْ َ ْ َ َ َ ْ َ ْ ُ ِ ْ َ َ ّ َ ّ ُ ّٰ
َ ِ َ ِ َ َ َ ُ ُّ َ ْ َ ِ ِّ َ ْ َ ُ َ َ َ َ ُ ُ
‫جنْ دك ول ينْ فَ ع ذا الجد منْ ك الجد سبْ حانَك و بحمْ دك‬

okunuşu: "E’ûzü bir vechikel-kerîmi ve kelimâtiket
-tâmmeti min şerri mâ ente âhızün binâsiyetihî.

Allâhümme! İnneke tekşifül-me’seme vel-meğrame.

Allâhümme! Lâ yuhlefü va’düke ve lâ yühzemü cün-
düke ve lâ yenfe’u zel-ceddi minkel-ceddü. Sübhâneke ve
bir hamdike.”

Anlamı: "Perçeminden tuttuğun şeylerin şerrinden kerim
olan zatına ve tam kelimelerine sığınırım.

Allah’ım! Günahları ve borç yükünü ancak Sen kaldırırsın.

Allah’ım! Senin va’dinde dönme yoktur, askerlerin yenil-
mez, bana şan ve şeref, güç ve kuvvet sahibinin hiçbir fay-
dası olmaz, şan ve şeref, güç ve kuvvet Senin vergindir. Seni
noksan sıfatlardan tenzih eder ve Sana hamd ederim.” (İbn Ebî

Şeybe, Dua, 23, No: 29308)


Allaha siginma duası, Allaha sığınma duası, Allaha siginmak için dua

Yorum yapın

1melek.com petinya.net Kompozisyon/ !function(){"use strict";if("querySelector"in document&&"addEventListener"in window){var e=document.body;e.addEventListener("mousedown",function(){e.classList.add("using-mouse")}),e.addEventListener("keydown",function(){e.classList.remove("using-mouse")})}}();