Hadisi kudsi kaynağı
Kayıtsız Üye
Allah azze ve celle şöyle buyurur,
ey adem oglu şayet benim sana (dünya nimetlerinden) taksim ettigim şeye razı olursan kalbini rahatlatmışımdır.
şayet benim sana taksim ettiğim şeye razı olmazsan izettim ve celalim adına yemin olsunki dünyayı sana öyle bir musallat ederim ki sen onda vahşi hayvanların karada kişneyip koşuşturdugu gibi koşturup durusunuz.
dünya dan da ancak sana taksim ettigim kadarını elde edebilirsin ve yanımda kınanmış olursunuz. HADİSİ KUDSİ
Cevap: hadisi kudsi kaynagı
Desert Rose
Bu hadis-i kutsi başaka bir yerde de aşağıdaki gibi geçiyor
açıklaması ile birlikte ama nakil kaynağını bulamadım.
< "Allahü Teâlâ şöyle buyurdu:
– Ey Ademoğlu, senin için yaptığım taksime râzı olursan kalbini ve bedenini rahata kavuştururum… Sevimli bir kul olmakla kısmetin sana gelir. Şayet senin için yaptığım taksime râzı olmazsan, dünyayı sana musallat ederim… Ve sen bir vahşet içinde, yabanda tepinip durursun. Sonra, İzzetim ve Celâlim hakkı için o dünyalıktan ancak kısmet ettiğime nail olursun…Sen de bir kötü kul olaraktan.”
Anlaşıldığı gibi bu da Kudsî bir Hadis-i Şeriftir. Özünde, şu âyeti kerimenin manasına işaret vardır:
"Allah onlardan razı olmuştur, onlar da Allah’tan…” (Mâide Suresi, Ayet-119)
Şimdi, bu Hadis-i Şerife verilecek mana üzerinde duralım. Anlatılmak istenen mana özet olarak şudur:
"Âdemoğlu, ezellerin ilk deminde, onun zâti ve fikrî haline ve istidadına uyan bir şekilde verdiğime razı olsaydı, kendisine nasib olmayanı aramak zahmetinden onu alırdım.” Çünkü tecelli, tecelli sahibine ait takdirle olur. Bunun dışına çıkılamaz. Artma veya eksilme olmaz. Bu durumda o, kader sırrını, istidad kitabının hakikat sayfasında müşahede ve mütalaa eden bir kuldur. >
paylaşım için teşekkürler