Murakabe-i akrabiyyet dersi için geniş bilgi

Murakabe-i akrabiyyet dersi için geniş bilgi

Kayıtsız Üye
murakabe-i akrabiyet dersiiçin geniş bir bilgi istiyorum kısa bir süreiçinde cewap verirmisiniz


Cevap: murakabe-i akrabiyyet dersi için geniş bilgi

DangeR
"Denetleme, gözetleme, kontrol etme” gibi mânâlara gelen Murakabe, Tarikat-ı aliye’nin esaslarından mühim bir husustur Murakabe; kulun devamlı surette, bütün hallerini allah-u Teâlâ’nın bildiğinin şuuruna sahip olması, bütün hareketlerinden haberdar olduğunu bilmesi, her zaman kendini kontrol altında bulundurması demektir
"Allah şüphesiz hepinizi görüp gözetmektedir” (Nisâ: 1) İnsan tekâmül edemediği için allah-u Teâlâ’nın kendisini görüp gözettiğini bilememektedir Bütün hareketleriniz allah-u Teâlâ’nın kontrolü altındadır Yaptıklarınızdan, sözlerinizden ve niyetlerinizden hiçbiri O’ndan gizli kalmaz Çünkü; "Allah her şeyi görüp gözetendir”(Ahzab: 52)
Yani her şeyi murakabe etmektedir Diğer bir Ayet-i kerimesinde ise şöyle buyuruyor: "Hiçbir kimse yoktur ki, üzerinde bir koruyucu, bir gözetleyici bulunmasın” (Târık: 4)
Murakabelerden geçtikçe iman tekâmül eder
"Rabbini kendi içinden yalvararak, gizlice, sözle bağırıp çağırmadan sabah ve akşam zikret Sakın gafillerden olma!” (A’raf: 205) Ayet-i kerimesine göre devamlı murakabe ve tam bir ihlâs ile allah-u Teâlâ’ya yaklaşmayı arzulayan bahtiyar bir kul için; yükselme ve feyz kapılarının açılarak başarı sebeplerinin hazır bulunduğu açık bir gerçektir
Murakabe iki şekilde olur:
1- Zâhiri hayatını murakabe
Dünya kazançlarının muhasebesini yapar gibi, nefisle inceden inceye hesap görmektir
Resulullah (sav) Efendimiz bir Hadis-i şerif’lerinde buyururlar ki: "Hesaba çekilmezden evvel nefislerinizi hesaba çekiniz” (Tirmizi) Sâlik kendisini daima kontrol eder, kârını-zararını ortaya koyar O gün vakitlerini güzel değerlendirdi ise şükreder, allah-u Teâlâ’dan devamını diler Beğenilmeyen işler işledi ise tevbe ve istiğfar eder, bir daha yapmamanın azmi içinde olur
2- Mânevi terâkki ve tecellilerini murakabe
Sâlik bütün kayıt ve şartlardan sıyrılıp çıkar, Hakk’ta fânî olarak daima Hakk’ı tefekkür eder, huzur-u ilâhî’de Hakk ile olur Resulullah (sav)Efendimiz bir Hadis-i şerif’lerinde buyururlar ki: "Kalplerinizi murakabeye alıştırınız” (Münâvî)
Murakabe ikiye ayrılır:
a- Murakabe-i Avam: allah-u Teâlâ’nın her yerde hazır ve nâzır olduğunu, kendisinin her hâlini gördüğünü ve bildiğini düşünmektir Bu "Ayn-el yakîn” mertebesidir
b- Murakabe-i Havas: Muhabbet cezbesi ile allah-u Teâlâ’nın Ehadiyet sırlarını devam üzere görür gibi bütün eşyada düşünmektir Bu ise "Hakk-al yakîn” mertebesidir Ayet-i kerime’de: "O her şeyi çepeçevre kuşatandır” buyuruluyor (Fussilet: 54)
Murakabelar
Beş çeşit murakabe vardır ve bu murakabelar sıra ile yapılır Her birinin tecelliyâtı ayrı ayrıdır
1- Murakabe-i Ehadiyet:
Bu ilk murakabede İhlâs sûre-i şerif’inin tecelliyâtı husule gelir allah-u Teâlâ buyurur ki:
"De ki: O Allah bir tekdir Allah Samed’dir, her şey O’na muhtaç, O hiçbir şeye muhtaç değildir Doğurmamış, doğrulmamıştır Hiçbir şey O’nun dengi ve benzeri değildir” (İhlâs: 1-3) Gönül yolculuğunun ilk safhası başlar allah-u Teâlâ’ya inanmış ve muhabbetini kazanmış olarak, İhlâs-ı şerif kapısından içeriye alınır, perde kapanır, orası bir gönül bahçesidir Orada dikilen ve feyz-i ilâhî ile, nur damlaları ile sulanan marifet çiçeklerinin kokusunu almaya, birçok gizli tecellileri gönülde seyretmeye başlar ve tefekküre dalar Resul-i Ekrem (sav) Efendimiz Hadis-i şerif’lerinde: "Tefekkür gibi bir ibadet olamaz” buyururlar (Münâvî)
2- Murakabe-i Maiyyet:
Sâlik dış âlemden elini, dilini ve gönlünü çeker, kendi iç âlemine döner Bu dönüşte daima Hakk ile başbaşa kalmak, ibadetini, huzur ve huşûsunu artırmak ister
Maiyyet üç merhaledir:
a Fenâfîşşeyh’de maiyyet
b Fenâfirrasul’de maiyyet
c Fenâfillâh’da maiyyet
Nasıl ki Emmâre, Levvâme ve Mülhime’ye kadar zâhidlerin sahası geniş ise, maiyyet murakabesinin de sahası geniştir allah-u Teâlâ Ayet-i kerime’lerinde şöyle buyurur: "Nerede olursanız olun, O sizinle beraberdir” (Hadid: 4) Resulullah (sav) Efendimiz ise bir Hadis-i şerif’lerinde şöyle buyururlar: "İmanın efdali her nerede olursa olsun, Allah’ın seninle hâzır ve her hâline nâzır bulunduğunu bilmendir” (Taberânî)
Bu hâle gelen bir kimseye allah-u Teâlâ’nın her yerde mevcut olduğu hakikatı zuhur eder, müşahede mertebesine yükselir Rububiyet nurları, Ehadiyet sırları tecelli eder
"Allah’ın daima kendisini görmekte olduğunu bilmiyor mu o?” (Alâk: 14)
Resulullah (sav)Efendimiz de bu hususta şöyle buyururlar: "İhsan, Allah’ı görüyormuş gibi ibadet etmendir Zira sen O’nu görmüyorsan bile O seni görüyor” (Müslim: 1)
3- Murakabe-i Akrabiyyet:
Akrabiyyet ve Muhabbet murakabeleri Fenâfillâh’a giden yoldur, allah-u Teâlâ’ya yavaş yavaş yaklaşma hissi doğar "Biz insana şah damarından daha yakınız” (Kaf: 16)
Ayet-i kerime’sinin hakiki mânâsı bu murakabede tecelli etmeye başlar allah-u Teâlâ’nın kendisine kendisinden yakın olduğunu gözü ile görmeye başlar
Birisi: "Allah var ve beni görüyor” diyor, diğeri ise: "Allah bana benden yakın” diyor Bu iki nokta hiç bir olur mu?
4- Murakabe-i Muhabbet:
Bu muhabbet murakabesinde; "Allah onları sever, onlar da Allah’ı severler” (Maide: 54)
Ayet-i kerime’sinin tecelliyatı husule gelir Bu murakabede olanlar allah-u Teâlâ’ya gönülden bağlıdırlar O artık gerçekten allah-u Teâlâ’yı seviyor
Emanet-i ilâhî’yi O’nun uğruna hiçe saydıkça, allah-u Teâlâ’nın ikram ve ihsanı da o nisbette artar Artık dünyevî zevk ve sefâlardan elini ve dilini çekmiştir Çünkü onun dostu O’dur
Artık o Hakk’ı sever, Hakk da onu sever Buraya kadar aynel-yakîn devam ediyordu Şimdi artık Hakk’al-yakîn başlıyor
5- Murakabe-i Vâhidiyet:
Vâhidiyet murakabesinde sâlik, nihayet kendisine kendisinden yakın olana kadar çıkar Bakar ki, meğer O imiş Burası nefsin "Sâfiye” makamıdır Bu murakabede; "Sizin ilâhınız bir tek ilâhtır” (Bakara: 163) Ayet-i kerime’sinin tecelliyatı husule gelir Bu murakabede Hakk tecelli eder "Allah buyurdu ki: İki ilâh edinmeyin O ancak bir tek ilâhtır Yalnız benden korkun” (Nahl: 51) O Allah ki, ortağı ve benzeri olmayan bir Allah’tır, her cihetten tektir
Bir Hadis-i kudsî’de: "Yere göğe sığmadım, mümin kulun kalbine sığdım” buyuruluyor (K Hafâ)
Hakk’a vâsıl olmakla mukarrebûn sınıfına geçer ve Kudsî ruh’la desteklenir
Ayet-i kerime’lerde şöyle buyuruluyor: "Hayır yarışlarında tâ öne geçip kazananlar, orada da öncüdürler Onlar Allah’a en çok yaklaştırılmış olanlardır ve naîm cennetindedirler”


Cevap: murakabe-i akrabiyyet dersi için geniş bilgi

Kayıtsız Üye
güzel kardeşim iyi güzel yazmışsında bunlar açıktan açığa yazılmaz bunlar el almışlardan ağızdan ağıza gönülden gönüle aktarılır. bunu okuyan fasık milyon tane sapıklık çıkartır anlamaya bilir….


Cevap: murakabe-i akrabiyyet dersi için geniş bilgi

Kayıtsız Üye
Allah razı olsun benim gibi bilgisizleri aydinlattiginiz için çok makbule gecti


Kayıtsız Üye
Allah teala razı olsun kardesim hizmetin çok güzellll


Kayıtsız Üye
Ewet bu şekilde yazılması doğru değil


Kayıtsız Üye
melei ala dersi murakabasını ayrıntılı açıklarmısınız Allah razı olsun


Kayıtsız Üye
Kıymetli kardeşim hiçbir tarikat erbabı hoca efendi sana bu sadece tarikat ehlinin mahrem konusunu olan meseleleri aleni açıklamana müsade etmez bu edebtir bilmeyenler ne bilir zikrullahin tadını siz bilimin sırlarını buradan öğreteni gördünüzmü


murakabe-i akrabiyyet, murakabe dersleri, murakabe dersi

Yorum yapın

1melek.com petinya.net Kompozisyon/ !function(){"use strict";if("querySelector"in document&&"addEventListener"in window){var e=document.body;e.addEventListener("mousedown",function(){e.classList.add("using-mouse")}),e.addEventListener("keydown",function(){e.classList.remove("using-mouse")})}}();