Sakal bırakmak ile ilgili hadisi şerifler
sacitkral
s.a. arkadaşlar.sakal bırakmak veya bırakıp hanımı için kesmek ile ilgili hadisi şerifleri paylaşırmısınız. şimdiden ALLAH razı olsun…selam dua ile…
sakal bırakmak ile ilgili hadisi şerifler
BuRaK_DoĞaN
SAKAL DÎNEN GEREKLİDİR
Hamd, Alemlerin Rabbi Allah’a mahsustur Salâtü Selâm Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem’ın, Ehlinin, Sahabesinin ve de kıyamete kadar onları dost edinen herkesin üzerine olsun
Allahu Teala şöyle buyurdu: Peygamber size ne verdiyse onu alın, size neyi yasakladıysa ondan da sakının Allah’tan korkun Çünkü Allah’ın azabı çetindir (Haşr, 59/7) Kim Allah’a ve Peygamberine karşı isyan eder ve sınırlarını aşarsa Allah onu, devamlı kalacağı bir ateşe sokar ve onun için alçaltıcı bir azap vardır (Nisa, 4/14)
Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem de şöyle buyurdu: Şeytan artık bu topraklar üzerinde kendisine tapılmasından ümidini kesmiştir Fakat bunun dışında sizin önemsemediğiniz bazı şeylerde ona itaatiniz onu memnun eder Bundan kaçının Muhakkak ki ben size iki şey bıraktım ki bunlara sarıldığınız sürece sapıklığa düşmezsiniz Bunlar Allah’ın Kitabı ve Peygamberinin Sünnetidir
Bu ayet ve hadisler bize şunu ifade ediyor Müslüman gerek akaid gerek feraiz gerekse dua ve zikirde ve bütün işlerinde Allah’ın Kitabı ve Peygamber’in Sünneti’ne sarılmadıkça gerçek bir müslüman olamaz Bunun zahiren ve batınen, tam bir teslimiyet, gönül hoşnutluğu ve ihlas üzere olması gerekir Şöyle ki; Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem’in sözlerini yeryüzündeki tüm insanların sözlerine tercih eder Büyük küçük ayrımı yapmadan İslam’ın tüm emirlerine sarılmaya çalışır Zira İslam parçalanamaz bir bütündür Hak bölünme kabul etmez İslam’da orta bir çözüm yoktur Bazılarınca küçük görünen bir bir takım emirler şeriatin nazarında büyüktür Bunun önemsiz olduğunu sanıyorsunuz Halbuki, Allah katında çok büyük (bir suç)’tur (Nur, 24/15)
Bilindiği gibi, bugün bir çok müslüman sakal tıraşı hastalığına müptela durumdadırlar Kültür işgalinin etkisi ile müslümanlar başta sakal tıraşı olmak üzere bir çok gayri İslami adet ve davranışları benimsemiş bulunuyorlar İslam ümmetinin aydınlık tarihinde böyle bir şey görülmemiştir Müslümanların hidayet önderi imamlarından sakalını kesen tek bir fert dahi yoktur Bu sapık adet bize, ülkemizi işgal eden kafirlerden veya aramızdan kafirlerin ülkelerine gidip, salih geçmişlerinin yolundan yüz çevirip kendilerini tamamen onlara benzeterek, kendilerine müminlerin yolundan başka yollar seçen kimseler vasıtasıyla girmiştir
Allahu Teâlâ’nın müslüman kardeşlerimizi faydalandırması ümidiyle burada sakalın İslam’daki yerini açıklamaya çalışacağız
Sözlükte Ve Şeriatte Sakalın Ölçüsü:
Sakal: Yanaklar ve çene arasında çıkan kılların ismidir
Bıyık dışında, çene, iki çene kemiği altı, iki yanak ve boynun iki yanında biten tüm yüz kılları sakaldırSakal bırakmanın hükmü: Sakal bırakmak akıl baliğ bütün müslüman erkeklere farzdır Bunu, bırakılmasını emrederek, kesilmesini veya bir kabzadan fazlasının kısaltılmasını yasaklayarak Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem farz olduğunu bildirmiştir
Sakal Bırakılması Hakkında Hadisler:
Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: Bıyıkları kısaltın, sakalları bırakın Bıyıklarınızı iyice kısaltıp, sakallarınızı bırakın Mecusilere muhâlefet edin, sakallarınızı uzatın, bıyıklarınızı kesin Müşriklere muhhalefet edin sakallarınızı çoğaltın, bıyıklarınızı azaltın On şey fıtrattandır: Bıyığın kesilmesi, sakalın uzatılması, misvak, istinşak (Burna su çekmek), mazmaza (ağza su çekmek), tırnakları kesmek, parmak mafsallarını yıkamak, koltuk altını temizlemek, etek tıraşı olmak, intikhasu’l-mâ (yani istinca yapmak)
İbn Ömer radıyallâhu anhümâ anlatıyor: Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdular ki: Bıyıkları kısaltın, sakalları olduğu gibi bırakın
Hadis metinlerinde geçen Evfû , Veffirû E’fu ve Ercû gibi tüm kelimeler aynı anlamı ifade ederler Yani sakalın kendi hali üzerine bırakılması anlamına gelir İ’fa demek sakalın hiç kesilmeden uzaması ve çoğalması için kendi haline bırakılması demektir Evfu, E’fu anlamındadır Yani sakalın kısaltılmaksızın, kendi hali üzere olduğu gibi bırakılması anlamındadır Kisra’nın Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem’e gönderdiği iki elçinin ikisi de sakallarını kesmiş, bıyıklarını ise uzatmışlardı Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem huzuruna gelen bu adamların yüzlerine bakmak istemedi ve onlara Yazıklar olsun, size bunu kim emretti? diye çıkıştı Onlar da
Bize bunu Rabbimiz (yani Kisra) emretti dediler Bunun üzerine Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: Fakat Rabbim bana sakalımı uzatmamı ve bıyığımı kısaltmamı emretti
Allahu Ekber! Vah! O sakalını kesen müslüman, işin büyüklüğüne baksın ki; acaba Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem onun yüzüne bakmaktan eza duyarsa ne hissedecek? Hatta yüzünü şöyle diyerek ondan çevirirse ne cevap verecek?
Yazıklar olsun! Sana bunu kim emretti?! Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem ashabına emrettiği her şeyi öncelikle kendisi yerine getirirdi Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem uzun ve gür sakallı idi
Sakal Tıraşının Haram Olduğuna Dair Deliller:
1) Allah’ın yarattığını değiştirme: Allahu Teâlâ şöyle buyurdu: Allah’ın yaratışında değişme yoktur (Rum, 30/30)
Yani Allah’ın yaratışında ve sizi yarattığı şekilde değişiklik yoktur Allahu Teâlâ İblis’in şöyle dediğini naklediyor: Şüphesiz onlara emredeceğim de Allah’ın yarattığını değiştirecekler (Nisa, 4/99)
Bu nas açıkça, şerî bir izin olmaksızın, Allah’ın yarattığını değiştirmenin, şeytanın emrine itaat olduğunu göstermektedir Sakal tıraşının Şeytan’ın sevdiği ve emrettiği bir yaratılışı bozma eylemi olduğunda hiç kuşku yoktur
Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: Kendilerini güzelleştirmek için dövme yapan ve yaptıran, yüzden kıl alan (kaşlarını incelttiren), dişlerinin seyrekleştirmek için dişlerinin arasını yontturan kadınlara Allah lanet etmiştir Allah’ın yaratmış olduğu şekli bozanlara da lanet etmiştir
Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem bütün bu davranışları Allah’ın yaratmış olduğu şekli bozmak olarak kabul etmiştir Sakal tıraşının da güzellik için işlenilen bir yaratılışı bozma eylemi olduğunda şüphe yoktur Ve bu davranış da, yaratılışı bozmaya yönelik diğer davranışlar ile, laneti gerektiren illette müşterektir Sakal tıraşı Allah’ın yarattığına itiraz demektir Zira Allahu Teâlâ insanı en mükemmel surette yaratmıştır Allah azze ve celle şöyle buyurdu: Sizi şekillendirdi ve şekillerinizi de güzel yaptı (Tegabun, 64/3) Biz, hakikaten insanoğlunu şan ve şeref sahibi kıldık (İsra, 17/70) Biz insanı en güzel biçimde yarattık (Tin, 95/4) Bu, her şeyi sapasağlam yapan Allah’ın sanatıdır (Neml, 27/88)
Şüphesiz sakalın kesilip atılması bu büyük nimeti inkar anlamına gelir 2) Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem’in emrine muhalefet: Yukarıda örnek verdiğimiz hadislerde Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem açıkça sakalın uzatılmasını emretmiş ve kesilmesini yasaklamıştır Emir ise, emredilen şeyin yapılmasını gerektirir Emre uyan sevap, uymayan ceza görür Usulü fıkıhta emir, karine ile lafzın zahiri anlamının kast edilmediğinin anlaşılması hali hariç, vücub ifade eder Burada ise tüm karineler vücubu tekid etmektedir Bütün bunlardan sakal tıraşının Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem’in açık ve kesin emrine aykırı olduğu anlaşılmaktadır
Allahu Teâlâ şöyle buyurdu: Her kim Allah ve Rasûlüne karşı gelirse, apaçık bir sapıklığa düşmüş olur (Ahzab, 33/36) Artık kim Allah’a ve Rasulüne karşı gelirse, bilsin ki ona, (kendi gibilerle birlikte) içinde ebedî kalacakları cehennem ateşi vardır (Cinn, 72/23)3) Kafirlere benzemek: Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem birçok sahih hadisinde Mecusilere muhalefet edin Müşriklere muhalefet edin ve Ehli kitaba muhalefet edin buyurmuştur Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem sakal tıraşının müşriklerin adeti olduğunu ve müslümanların onlara muhalefet etmelerini ve benzememeleri gerektiğini bildirmiştir Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu Kim bir kavme benzemeye çalışırsa o, onlardandır
Sakal tıraşı bugün çoğu kafir miletlerin şiarı olmuştur Bu çirkin adet bize onlardan geçmiştir Efendimiz şöyle buyurdu: Başkasının sünneti ile amel eden bizden değildir 4) Kadınlara benzemek: Açık bir gerçektir ki Allah’ın erkekleri kadınlardan ayırdığı en önemli şeylerden biri sakaldır Bunun tıraş edilmesi de erkeklerle kadınlar arasında ileri derecede benzerlik meydana getirir Erkeklerden kadınlara benzemeye çalışanlar ise, Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem’in diliyle lanetlenmişlerdir Erkeklerden kadınlara benzemeye çalışanlar lanetlenmişlerdir
Eğer sakal tıraşı kadınlara benzemek değilse, kadınlara benzemek ya ne ile olur?! Sakalın erkekler için birçok faydaları vardır Bunlardan bazıları şunlardır: Süstür, vakardır, heybettir ve kadın ile erkek arasındaki farktır5) Fıtrata aykırılık: Allahu Teâlâ şöyle buyurdu (Rasûlum!) Sen yüzünü hanîf olarak dine, Allah insanları hangi fıtrat üzere yaratmış ise ona çevir Allah’ın yaratışında değişme yoktur İşte dosdoğru din budur; fakat insanların çoğu bilmezler (Rum, 30/30)Fıtrat: Yani sünnet Yani Allah’ın insanları yarattığı saf, temiz hal İnsanlar buna eğilim duyarlar, buna aykırı şeylerden kaçınma eğilimi üzerine yaratılmışlardır İnsan fıtrattan gelen bu hasletleri terk ettiği takdirde, insanlığından bir şey kalmaz Sakal Peygamberlerin seçtikleri ve şeriatlerin üzerinde müttefik oldukları eski bir sünnet ve fıtrattan gelen bir haslettir Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem Hulefai Raşidin, Sahabe ve Tabiin’in tamamı uzun sakallı idiler
Sakal tıraşı; israf, vakit kaybı ve günahı açığa vurmaktır: Sakal tıraşı için jilet, tıraş sabunu ve saire şeylere masraf yapılmaktadır ki bu da Allah’ın bize emanet olarak verdiği malı uygun olmayan işlerde harcamaktır Yarın Allah, kıyamet gününde bunun hesabını soracaktır Bu iş için harcanan paranın fazla bir şey olmadığı söylenemez Zira Allahu Teâlâ şöyle buyurmuştur: Kim de zerre miktarı şer işlemişse onu görür (Zilzâl, 99/9)
Aynı şekilde müslümanın vakti de çok kıymetlidir Böylesi haram işler ile zayi edilmemesi gerekir Sakal tıraşı açıkça günah işlemek ve bunu herkese göstermektir Günahını izhar edenlerin günahları affolunmayacaktır Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: Bütün ümmetim affolunur, ancak günahlarını açıktan işleyenler hariç
İmamların Sakal Tıraşı Konusundaki Sözleri:
Bütün fakihler sakal tıraşının haram olduğunu belirtmişlerdir İbn Hazm Meratibu’l İcmaa da şöyle diyor: Sakal tıraşının caiz olmayan çirkin bir davranış olduğu konusunda ittifak etmişlerdir Yüz, Allah’ın yaratıcılık kudretinin ileri derecede ifadesini bulduğu bir organdır Dolayısıyla bu organa saygı duyulması ve korunması gerekir; çirkinleştirilmesi veya ihanete uğratılması değil! Abdullah b Yezid el-Ensarî radiyAllahu anhü’den Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem yağma ve ibret amacıyla organların kesilmesini yasakladı İbn Teymiyye İhtiyaratu’l-İlmiyye de şöyle der: Sahih hadislerde belirtildiği üzere sakal tıraşı haramdır Kimse mübah görmemiştir Hanefilerden İbn Abidin Reddü’l-Muhtar da şöyle der: Erkeğin sakalını kesmesi haramdır İmamı Şafi de el-Ümm de sakalı tıraşın haram olduğunu belirtmiştir Malikilerden de el-Adevi, İmam Malik’den, sakal tıraşının mecusilerin işlerinden olduğunu nakletmiştir İbn Abdilber de Temhid de sakal tıraşının haram olduğunu ve bunu ancak kadınlara benzeyen kadınsı erkeklerin yaptığını belirtmiştir
Çağımızda, önder imamların yolundan giden birçok büyük alim de sakalı kesmenin haram olduğu görüşünde birleşmişlerdir
Sakal Kısaltılabilir mi?
Alimler bu konuda ihtilaf etmişlerdir Elbette bu ihtilafın ayrıntılarının yeri bu kısa risale değildir Fakat sözlü ve fiili hadisler ışığında en tercihe şayan görüş, sakalı kısaltmanın caiz olmadığıdır Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem’ın şemailinden biri de sakalı çok idi Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem uzun sakallı idi Enes b Malik radıyAllahu anh O’nu anlatırken Sakalı şuradan şuraya kadar doldurmuştu dedi ve ellerini boynunun iki yarısında dolaştırdı Sahabe radıyAllahu anhüm Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem’in öğle ve ikindi namazlarında Kur’an okuduğunu, sakalının kıpırdamasından anlıyorlardı
Rasûlullah sallAllahu aleyhi ve sellem’ı sevdiklerini söyleyip de onun görüntüsünü ve ona benzemeyi sevmeyenlere ne demeli; Allahu Teâlâ şöyle buyurdu: (Rasûlum!) De ki: Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyunuz ki Allah da sizi sevsin (Âl-i İmrân: 3/31)
Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem’in sakalını eninden ve boyundan kısalttığına dair hadis ise, hüccet olmayacak kadar çok zayıftır Bazıları; Ömer ve oğlu Abdullah radiyAllahu anhüma’ın sözlerine binaen sakalın bir tutamdan fazlasının kesileceğini söylemektedirler Fakat bu hüküm doğru değildir Zira sakalın olduğu gibi bırakılmasına dair sahih hadisler bu sözleri çürütmektedir Sahih sünnetin olduğu yerde sahabe sözü ile amel edilmez Çünkü kimsenin sünnete aykırı hüküm vermeye yetkisi yoktur Sahabelerin radıyAllahu anhüma görüşleri değil, rivayetleri hüccettir Ayrıca Ömer ve oğlu radiyAllahu anhüma bu sözü, yılın tüm günleri için değil, bayram günleri için demişlerdir Bu hususta en sağlam söz, sahih hadislerin zahiri ile amel, yani sakalın kısaltılmadan kendi haline salıverilmesidir Allah daha iyi bilir Fakat şunu iyi bilmeliyiz ki, sakalın bir tutamdan fazlasının kısaltılması meselesi ictihadi bir konudur ve bu konuda nasihatten öte sakalını bu ölçüde kısalttı diye kimseye baskı uygulanamaz Bir tutamdan az olacak şekilde kısaltmaya ise, hiçbir delil yoktur Sakallarını bir tutamdan az olacak şekilde kısaltanların bu hatalarından dolayı hemen Allah’a tevbe etmeleri gerekir Allah kendisine yönelip tevbe edenlerin tevbelerini kabul eder
Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz: Tamamı idrak edilemeyenin tamamı terk edilemez Ve az şey hiç yok olandan daha hayırlıdır Sakalını kısaltan, bu davranışında hatalı olmakla beraber, sakalını tamamen tıraş edenden daha hayırlıdır Bu konuda halk arasında şöyle bir misal vardır: İnsanların ayıplarında, gücünün yettiğini bile yerine getirmekten kaçınan kimse kadar ayıp görmem Tamamen bırakmayıp gücü yettiği halde sakalını kısaltan gibi Oysa bu elde olan bir şeydir Bizden bir şey gerektirmediği gibi bize mal ve zaman tasarruf sağlar Ey kavmimiz! Allah’ın davetçisine icabet edin (el-Ahkaf, 46/31)
Allah ve Rasulunü seven akıllı müslüman kardeşim! Şu sözün sahibi peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem’ine muhalefet etmekten kaçın Kim benim sünnetimden yüz çevirirse benden değildir Sakalını kestiğin zaman kafirlere benzemiş olursun ki bu durumda Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem’ın şu sözüne muhatap kalırsın: Kim bir kavme benzemeye çalışırsa o onlardandır
Ey Allah’ın kulu, sana şu hadisi de hatırlatmak istiyoruz: Eş’as b Süleym şöyle dedi: Halamdan duydum Amcasının şöyle dediğini anlattı: Medine’de yürürken arkamdan bir insan İzarını yukarı kaldır, böylesi daha takvâya yakındır dedi Birde ne göreyim; O Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem
‘Ya RasulAllah, bu uzun bir hırka’ dedim Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem ‘Ben senin için iyi bir örnek değil miyim?’ buyurdu İzarına baktım Dizi ile ayakları arasında bacaklarının yarısında idi
Ey sakallarını tıraş eden müslüman! Sen bu konuda Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem’a mazeretler sıralarken, O sana şöyle dediği zaman ne yapacaksın? ‘Ben senin için iyi bir örnek değil miyim? Daima ahireti düşünüp, fitneler diyarı, geçici dünya hayatına aldanmamak gerekir Çünkü dünya hayatı gerçekten çok kısadır
Ahiret hayatı ise ebedidir
Cevap: sakal bırakmak ile ilgili hadisi şerifler
BEYAZ_gul
Selamun ALEYKUM anladigim kadariyla erkekler sakal farz benim eşim pek sevmez tiras olmayi ben hep zorlarim (musluman temiz olmali derim) demeki yanlismis ama esimin sakallari uzadigi zaman karman corman cikiyor yani bunu nasıl duzelte bilir.
Akrabalarimiz da esime kizar bune daha gecsin sanki bir sikintin var gibi sakal birakiyorsun diyorlar
Cevap: sakal bırakmak ile ilgili hadisi şerifler
BuRaK_DoĞaN
ALLAH (c.c) cümlemizde Razı Olsun.sakaldan önce düşünecek çok daha önemli problemler var tağut (tuğyan) nedir? Tağutu red etme şirk nedir? şirk’e düşüren şeyler nelerdir? Peygamber efendimiz (s.a.s) islamiyeti tebliğ edince kişilerin namazı yanlış yada ibadetleri yanlış v.s burdan başlamamıştır.öncelikle tağutu red etme başkalarını ilah görme cahiliyeyi kaldırmıştır sonra ibadetlerin nasıl yapılacağını öğretmiştir.şuanki durumumuz cahiliye devrinde ne varsa daha fazlası var.ALLAH (c.c) ümmete hidayet versin.işimiz çok zor…
BEYAZ_gul
Hepsini ogrenmek daha iyi degilmidir birini yapip birini birakmakmi gerek sizce bu dogrumu bence değil kusura bakmayin ama ELHAMDULILLAH muslumaniz bize inkarda etmiyoruz yanlis anladiysam hakkinizi helal edin ama kirici oldunuz belirtmek isterim
BuRaK_DoĞaN
Bacım sana bir kaç kitap önerecem okurmusun?Neden bu şekilde yazdığımı daha iyi anlayacaksınız.çümkü uzun zamandır uyutulduk ve halada uyutuluyoruz.
1.) Namaz Kıldırma Memurları Arkasında NAMAZ
2.) İstismar Edilen 40 Hadis
3.) İstismar Edilen 40 Ayet
Diğer Kardeşlerimin Bacılarımın Abileriminde Okumasını tavsiye ediyorum.Bu kitapları bulamayanlara yardımcı olmaya çalışırım.
BEYAZ_gul
Ama yinede ben çok kirildim kitaplarinizi INSALLAH alip okuyacam
Tagut inkar edenlere denildini biliyorum
BuRaK_DoĞaN
Bacım niyetim kimseyi kırmak incitmek değil.Araştırmaya sevk etmek bazı konular daha önceliklidir onu kast ettim islamiyet araştırarak sorarak öğrenilir.
BEYAZ_gul
Neyse yanlis anladim galiba ama oyle yazmisinizki sanki azarliyorsunuz neyse tavsiyeleriniz için ALLAH razı olsun
abdllhtprktn
sakal konusunda güzel bir yazı, sakalın önemini ders olarak anlatmak isteyenlere bir malumat topluluğu ninetliğinde. tabi yazı altındaki yorumlardaki mesele çok daha öncelikli. zira imanın ateş koru tutmak gibi olacağı ahirzamanda rasulullah bizleri en çok şirk ve bidatlara bulaşmaya karşı sakındırıyor. şüphesiz namazı şartlarına uygun kılıyor ve şartları ihlal olan bir namazı sahih kabul etmiyoruz. orucu da şartlarına göre tutuyor şartları ihlal oldumu geçersiz kabul edip yeniden tutuyoruz ve bunları bozmamaya çok dikkat ediyoruz. aynı şekilde hac ve zekatıda şartlarını gözeterek yapıyor onları bozan şartlar gerçekleştiğinde o ameli sahih kabul etmiyoruz hatta önümüzde biri bu ibadetlerle ilgili şartları ihlal etse ona müdahale eder yaptığının makbul olmadığını ve geçersizliğini tereddütsüz söyleriz. evet islamın dört şartını kurallarına ve gereklerine uyarak yapıyor bunun için alakalı en ufak meseleyi bile soruyoruz. ancak islamın en önemli ve kendisi olmadığında diğerlerininde bozulduğu TEVHİD in makbul bir şekilde yerine gelmiş olması için gereken şartları hiç araştırmıyor ve bilmiyoruz . öğrenmeye çalışmıyoruzda. aynı şekilde kelime i tevhidi bozan şartlarıda maalesef hiç bilmiyor ve öğrenmiyoruz. lakin din bu kelimenin gerek ve şartlarının doğru şekilde yerine getirilmesine ve o şartları ihlal eden her türlü unsurdan korunmasıyla olur. peki tevhidi bozan şartları bilmeyen kendisiyle islama girdiği bu sözün şartlarını bozup bozmadığını, tevhidin sınırlarını aşıp aşmadığını, tevhidin kurallarını ihlal edip etmediğini nereden bilecek. insan bilmediği bir şeyden kendini nasıl koruyabilir. bu dine bir kelime ile girilir bin kelime ile çıkılırda farkında olunmaz. amellerimiz sağlam olsun diye diğer fıkhi amelleri bozan şartları biliyor ve dikkat ediyoruz. peki dinimiz sağlam olsun diye bu dine girmek için Allah a verdiğimiz söz olan kelime i şehadeti bozan şartları ve bugünde neleri içine aldığını ne kadar biliyor ve dikkat ediyoruz.
Ahvâl
Bunu yazanın sakal boyunu merak ettim gerçekten. Sakalı eğerki hiç kısaltmazsak ayaklarımıza değer yerlerde sürünür bir süre sonra. Hiç kısaltmamak olduğu gibi bırakmak olacak şey değil peygamberimiz temizliğe ve güzelliğe düzene nizama önem veren birisiydi diye biliyorum.
memet
Ben sakal biraktim sakallarim beyazdi saclarimda beyaz 44yasindayim kina ile boyadim bunun dinen caiz olmadigini doyluyorlar.bunlari hep namaz arkadaşlarım diyor.hadislere peygamberin hayatina bakti.m sünnet boyamak diyor birde arkadaşlarımin sakallari minnacik oysa ben saldim.onlar a bu kadar sakal olmaz diyorum fakat anlatamiyorum saygilar
Kayıtsız Üye
Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: Bıyıkları kısaltın, sakalları bırakın Bıyıklarınızı iyice kısaltıp, sakallarınızı bırakın Mecusilere muhâlefet edin, sakallarınızı uzatın, bıyıklarınızı kesin Müşriklere muhhalefet edin sakallarınızı çoğaltın, bıyıklarınızı azaltın"
Sakalın bırakılmasının asli sebebi "muhalefet"tir. Namaz gibi çağlar ve mekanlar üstü bir emir değildir. Fıkıh Usulü diliyle "zanni" bir haberdir. Bu hadise dayalı olarak günümüzde sakal kesmeyi "haram" addetmek en hafifi ile usul bilmemektir. Bu tür 1300 yıllık fetvaları getirip buraya dayamak ilmi olmayan müslümanlara zulümdür. Hiç olmazsa sonunda Allahu A’lem deyin ve başka görüşler de var deyin. Allah’ın yerine hüküm koyar gibi "illa budur" demeyin. Çünkü sakal mevzunda her müctehidin farklı görüşleri vardır. Onlar da edep dairesinde bizim bildiğim budur, gerisini Allah bilir diye noktayı koyarlar. Cahiller ise "illa budur" deyip çıkarlar. Kopyala yapıştır ile din olmaz. Din kaynağından, Kur’an ve sünnetten öğrenilir. Hadis çok açık muhalefeti içeriyor. Artık müşrikler ve mecusiler peygamberimizin zamanındaki gibi sakal bırakmıyorlar. Buna rağmen hadisteki bu ifadeyi görmezden gelmek iyi niyet gibi gelmiyor bana… kur’an bilen Kütübi sitte okumuş, usul okumuş bir müslüman olarak benim fikrim budur, Allahu A’lem…
Kayıtsız Üye
Ben sakallarımı 4 yıldir kesmiyorum ve bir karış olarak kaldı çevremdeki bir çok arkadaşta aynı şekilde. Bir abimiz 25 yıldır sakalına hiç dokunmuyor ve onunkide bir karış. yani düşündüğünüz gibi ayaklara kadar inmiyor. Bu şekide paygambere uygun Sakal bırakmak toplumda tepki cektigi için müslüman kardeşlerimiz Allah ve peygamber yolunu değil toplum yolunu tercih ediyorlar. Rabbim herkese hidayet nasip etsin. Selamunakeykümverahmatullah
Kayıtsız Üye
Allah kabul etsin sünneti tam olarak uygulayandan veya uygulamaya calisandan. Ama binek olarak giyiniş olarak o zamanlarin ihtiyaci yaşayisi ihtiyaci karsilama şekli çok degisti. Örnek eskiden deve vardi. Daha bir süru var. Sartlar o bölgede o cagda onu gerektiriyor. Önemli olan islami yasamak. Yasatmak. İbadetlerle nafile ibadetlerle yanasmali insan Allah a.. Hak tealla dermi ki kuluna bunun sakali yok kildigin namazı ibadetleri kabul etmiyom diye.. ha tabiki karsiyim keci gibi sakal birakana tabiki karsiyim satanist gibi sac sakal uzatana benim dusuncem boyle .. niyedi sünnet deyip okutupta birakiyorsa Allah kabul etsin. Niyeti baska ulkelere özenipte kesiyor veya o sekil birakiyorsa Allah isla etsin…
Kayıtsız Üye
Allah razı olsun
sakal günahlara karşi kalkandir.
imam
Sakal bırakma emri olmasa bile düşünün tüm Peygamberler ve ona tabi olanlar sakal bıraktılar
Sakal güzeldir sakal erkek süsüdür sakal heybettir
Kayıtsız Üye
kardeşim peygamber efendimizde zaten bir tutamdan daha fazla uzatmayın buyurmuştur. 🙂
Kayıtsız Üye
Kuran’da sakalın farz olduğunu söyleyen tek bir ayet yoktur.ilginç olanı hadiste yoktur.kendiniz azıcık kuran ve hadis inceleyip karar verin.birilerinin yorumunu din diye algılamayın
Kayıtsız Üye
sizin vermiş olduğunuz bu örnek, hem namaz kılmayan; hem de oruç tutmayan bir insana:
namaz kılmadan oruç tutmaya başlayamazsın demek gibi birşeydir. Eğer dinimizi ve Efendimiz (sav)’ in sünnetini bir ucundan yaşamaya başlayamaz isek asıl o zaman halimiz daha vahimdir.
Kayıtsız Üye
‘Yaratılışı bozamaz insanoğlu bundan yola çıkıp sizin gibi garip yorumlayacak olursak o zaman koltuğun altındaki kılda kendiliğinden çıkıyor kesmiyelim olur mu? Yüzden pis kılı temizlemenin (kaş ve yanak) karşındaki insana temiz görünmenin neresi kötü olabilir, bir uydurma hadis biz müslümanları buralara kadar getirdi Temizlik imandandır ya kardeş hani, illa müslümansan yobaz görünecektir öylemi?
Kayıtsız Üye
Komik Seni…
"Sakal’dan önce düşünecek çok şeyler var ha!"
Daha önce başörtüsüne de aynı diyen hainlerin içyüzü görmüşündür ama hala akıllanma yok.
Yahu utanmadan; başka şeyler var deyip müslümana farzı terk ettireceksin ha, Sana edilen cümleler israftır…
Kayıtsız Üye
Yüzünde sakal olmayan kişinin sözlerine itibar etmeyiniz gibi bir söz hatırlıyorum gerçeği doğrusu nedir
Şem’a
Bu söz doğru değildir, Allah şekil ve şemale bakmaz, kalplere bakar.
Peygamber Efendimiz aleyhissalatü vesselam buyurmaktadır:
"Allah sizin dış görünüşünüze ve mallarınıza bakmaz. Ama o sizin kalplerinize ve işlerinize bakar." (Müslim, Birr, 33; İbn Mâce, Zühd, 9; Ahmed b. Hanbel, 2/285, 539)
sakal ile ilgili hadisler, sakalla ilgili hadisler, sakal hadisleri