Güzellik bakan gözdedir
elif07
"Güzellik bakan gözdedir."
Padişahın biri Mecnun âşkından deli divane olup çöllere düştüğü Leyla’yı merak etmişti. Leyla’nın bulunup huzuruna getirilmesini emretti. Leyla’yı bulup getirdiler Padişah Leyla’yı görünce hayretler içinde kalıp sordu:
"Mecnun’un aşkından deli divane olup dağlara çöller düştüğü Leyla sen misin? Senin öyle fevkalâde bir güzel ligin olmadığı gibi, sıradan bir kadından hiç farkın yoi Hal böyle iken nasıl olur da
Mecnun senin için deli divan’ olur."
Leyla hiç tereddüt etmeden cevap verdi:
"Padişahım susunuz! Çünkü sen Mecnun değilsin Bendeki güzelliği görebilmen için sen de Mecnun’un gözlerinin olması ve bana Mecnun’un gözleriyle bakman gerekir."
Padişah bu sözler karşısında söyleyecek bir şey bulamadı.
Çünkü "güzellik bakan gözdedir."
Cevap: "Güzellik bakan gözdedir."
malik eşter
Bismillahirrahmanirrahim.
< Çünkü "güzellik bakan gözdedir." >
Allah razı olsun kardeşim, çok doğru bir söz,
selam ve dua ile…
Yanıt: "Güzellik bakan gözdedir."
İnşirah
Herşeyde hatta en çirkin görünen şeylerde, hakiki bir güzellik ciheti vardır. Evet, kâinattaki herşey, her hadise, ya bizzat güzeldir. Ona "hüsn-ü bizzat” denilir. Veya neticeleri cihetiyle güzeldir ki, ona "hüsn-ü bilgayr” denilir. Bir kısım hadiseler var ki, zahiri çirkin, karışıktır. Fakat o zahiri perde altında gayet parlak güzellikler ve intizamlar var. Bu cümleden olarak:
Bahar mevsiminde fırtınalı yağmur, çamurlu toprak perdesi altında nihayetsiz güzel çiçek ve muntazam nebatatın tebessümleri saklanmış ve güz mevsiminin haşin tahribatı, hazin ayrılık perdeleri arkasında İlahi Celal tecellilerinin mazharı olan kış hadiselerinin tazyikinden ve tazibinden (azap çektirmesinden) muhafaza etmek için nazlı çiçeklerin dostları olan nazenin hayvancıkları hayat vazifesinden terhis etmekle beraber, o kış perdesi altında nazenin taze güzel bir bahara yer hazırlamaktır.
Fırtına, zelzele, veba gibi hadiselerin perdeleri altında gizlenen pek çok manevi çiçeklerin inkişafı vardır. Tohumlar gibi neşv-ü nemasız kalan birçok istidat çekirdekleri, zahiri çirkin görünen hadiseler yüzünden sübüllenip güzelleşir. Güya umum inkılâplar ve külli değişmeler, birer manevi yağmurdur.
Fakat insan, hem zâhirperest, hem hodgam (kendini düşünen) olduğundan zâhire bakıp çirkinlikle hükmeder. Hodgamlık cihetiyle yalnız kendine bakan netice ile muhakeme ederek şer olduğuna hükmeder.
Hâlbuki eşyanın insana ait gayesi bir ise, yaratanının isimlerine ait binlerdir. Mesela: Yaratıcı Kudretin büyük mucizelerinden olan dikenli otları ve ağaçlan zararlı, manasız telakki eder. Hâlbuki onlar, otların ve ağaçların teçhizat takınmış kahramanlarıdırlar. Mesela: Atmaca kurşunun serçelere musallat edilişi, zahiren rahmete uygun gelmez. Hâlbuki serçe kuşunun istidadı, atmacanın musallat olması ile inkişaf eder.
Soru: "Güzellik bakan gözdedir."
MeZaR
Allah cc razı olsun insAllah
güzellik bakan gözdedir, güzellik gören gözdedir, güzellik gören gözdedir kimin sözü