Çanakkaleyi anlatan gezi yazısı
Kayıtsız Üye
çanakkaledeki güzellikleri orada bulunan yapıları boğazını anıtlarını gezilip görülebilecek çnemli yerlerin anlatıldığı gezi yazısı bilgi veren gezi yazısı
Cevap: çanakkaleyi anlatan gezi yazısı
Galus
Çanakkale Gezisi
Geçtiğimiz hafta perşembe günü 18 Mart Çanakkale Şehitleri’ni Anma etkinlikleri çerçevesinde Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı’na gezi düzenledik. Bendenizde epey bir süredir gitmemiş idim o mübarek topraklara… Bu açıdan iyi oldu bir hasret gidermiş, hatıraları tazelemiş olduk.
Yarımada biz görmeyeli hakikaten çok değişmiş. Çok daha düzenli bir yapı var artık. Eskiden el yordamı ile yapılırdı bu geziler. Fakat şimdi her yerde tanıtım merkezleri, organize satış yerleri, rehberlik hizmetleri var. Geçtiğimiz hafta basından öğrendiğimiz kadarıyla geçen sene ziyaretçi sayısı üç milyon olarak gerçekleşmiş. Bu rakam üzerinde bir takım spekülasyonlar yürütülse de bu kadar insanın buralara kadar gelmesi önemli bir mesele. Kaldı ki Milli Eğitim Bakanlığı’nın çalışması ile birçok öğrenci burayı ziyaret etti. Bazen bu konuda düşünüyorum da yabancıların böyle bir imkânı olsaydı belki de ilköğretim öğrencilerini her sene bir kere bu geziye götürürlerdi.
Yeri gelmişken Gelibolu Yarımadası’nı gezeceklere öğütler daha doğrusu bazı tavsiyeler verelim. Eğer Gelibolu’yu tam olarak gezmek isterseniz en az iki günlük bir program düşünmek zorundasınız. Çünkü benim elimdeki haritaya bakarsak gezilebilecek yerli-yabancı anıt, şehitlik, mezarlık, tabya, kale, tarihi kalıntı ve antik yerleşimlerin sayısı 115′i buluyor. Hatta profesyonel anlamda geniş çaplı bir gezi ancak üç günlük programla olabilir. Bununla birlikte eğer sabah erken yola düşülürse önemli yerleri bir günde de gezmek mümkün olabilir. Bundan başka mutlaka bir rehber aracılığı ile gezmekte yarar var. Eğer Anadolu yakasında iseniz Çanakkale’ye gelip vapur ile Eceabat’a geçmeli hemen indiğiniz yerden geziye başlamalısınız. İndiğiniz yerde bir tarafınızda Dur Yolcu silueti bir tarafınızda da Kilitbahir Kalesi olacak. Kale yönünden gitmek biraz daha işinizi kolaylaştıracaktır.
Zaten sırasıyla Namazgâh Tabyası’nı, Mecidiye Şehitliği’ni, Seyit Onbaşı Heykeli’ni hemen göreceksiniz. Eğer yarımadaya Avrupa yakasından yani Keşan üzerinden ulaşmışsanız gemi yolculuğu yapmadan Kireçtepe ile gezinize başlayabilirsiniz. Yarımadanın hemen her yerinde organize bir biçimde hediyelik eşya, harita, kitap gibi ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz tezgahlar var. Eğer daha önceden edinmediyseniz geziye başlamadan önce mutlaka buralardan bir harita alın. Bu şekilde gezdiğiniz yerler aklınızda daha çok kalacaktır. Gelibolu Yarımadası zannedildiği gibi sadece şehitliklerin olduğu bir yer değil. Köy bazında çeşitli yerleşim yerleri de var. Buralardan her türlü yiyecek malzemesi temin etmek mümkün. Yalnız şunu hatırlatmakta fayda var.
Eğer özel otomobil ile geldiyseniz pek fazla benzin istasyonu bulamayabilirsiniz. Onun için gelirken depoyu doldurmakta yarar var. Eğer bir tur veya gezi düzenliyorsanız rehber edinmenizde son derece yarar var. Bununla birlikte tek araba olmalısınız. Çünkü şehitlikler arasında yolculuk yaparken rehber bazı şeyleri otobüste naklediyor. Eğer bizim iki otobüs bir rehber ile gitme hatasını yaparsanız rehber bir o otobüse bir diğer otobüse bineceğinden dolayı bazı şeyler yarım kalacaktır. Son olarak tabii ki fotoğraf makinenizi unutmayın derim 🙂
Biraz da gezimizden bahsedeyim… Sabah erken Biga’dan yola çıkmamıza rağmen biraz geç kaldık. Ancak saat 10.00 gibi geziye başladık. 18 Mart törenleri arifesinde olduğumuz için birçok alanda çalışmalar devam ediyordu. Bu yüzden bazı yerleri tam gezemedik desek yeri var. Örneğin Namazgâh Tabya’larında bizim geçtiğimiz sırada askerler çalışmalarını sürdürüyordu. İlk durağımız Mecidiye Şehitliği ve Seyit Onbaşı Heykeli’nin bulunduğu mahaldi. Daha sonra zamanımız olmadığı için Havuzlar Şehitliği’ni, Soğanlıdere Şehitliği’ni otobüsten görerek Şahindere Şehitliği’ne ulaştık. Zaten Soğanlıdere Şehitliği ile Şahindere Şehitliği birbirine yapı olarak çok benziyor. Buradaki ziyaretimizden sonra Alçıtepe Köyü’nden geçerek Şehitler Abidesi’ne ulaştık. Başta değindiğim gibi bazı çalışmalar sebebiyle yollarımız uzadı. Oradan sonra Alçıtepe Köyü’ne geri dönüp yemek molası verdik. Fırsattan istifade Salim Mutlu Müzesi’ni dolaştık. Oradan çıkıp abidenin yanından geçerek Ertuğrul Koyu’na geldik. Bu koy aynı zamanda manzara ve güzellik açısından en etkileyici mekânlardan biri. Yahya Çavuş Anıtı, Helles Anıtı, Ertuğrul Tabyası hep bu bölgede.
Daha sonra oradan tekrar geri dönüp -ki burası adanın en uç noktasıdır- Kabatepe’ye doğru yola koyulduk. Yolda Sargı yeri Şehitliği’ne de uğradık. Kabatepe’de müzeyi gezdikten sonra Arıburnu, Conkbayırı mevkiine doğru yola çıktık. Bu arada Mehmetçiğe Saygı Anıtı, Lağımlar’ı da gördük. Bir sonraki mola yerimiz tabii ki 57. Alay Şehitliği oldu. En son olarak Conkbayırı mevkiine çıkarak gezimizi tamamlamış olduk.
Gezi ile ilgili fotoğrafların hepsini internete yüklememiz tabii ki mümkün değil fakat bazı örnekleri Flickr sayfama koyacağım. Benim için manevi açıdan çok kazançlı bir gezi olduğunu söylemem gerekiyor. İyi ki gitmişiz. En yakın zamanda biraz daha havalar ısınınca daha dar bir ekiple (mesela iki kişi 🙂 ) yarımadaya tekrar gitmeyi düşünüyorum.
Çünkü zamanımız dar olduğu için bazı yerleri hiç görmeden geçtik onları da görmeyi, daha fazla fotoğraf çekmeyi istiyorum. Bu arada Çanakkale Savaşları ile ilgili görsel materyalleri bir DVD de toplamayı düşünüyorum. Çünkü iki senedir bu hafta için çok kapsamlı sunular hazırladım. Bu sunuları hazırlarken epey elimde malzeme birikti. Düzenli bir şekilde toplanırsa iyi bir kaynak olacağını düşünüyorum.
Cevap: çanakkaleyi anlatan gezi yazısı
Kayıtsız Üye
Çanakkale Kurtuluş Destanı
çanakkale gezi yazısı, çanakkaleyi anlatan gezi yazısı, çanakkale ile ilgili gezi yazısı örnekleri