Tefsir usulu kaynakları

Tefsir usulu kaynakları

Kayıtsız Üye
Tefsir usulu kaynakları nelerdir Tefsir usulu kaynakları hakkında bilgiler verir misiniz ?


Cevap: Tefsir usulu kaynakları

Desert Rose
TEFSİR USULÜ KAYNAKLARI

Tefsir usûlü ilminde aslî kaynak olma vasfını kazanan çok fazla eserin olduğunu söylemek mümkün olmasa da, mevcutların keyfiyet iti-bariyle bilimsel mâhiyet arzetmeleri oldukça sevindirici bir durumdur. Ama ne yazık ki ilk dönemlerde kaleme alınanlar, usûl ilminin bütün branşlarını kapsayıcı bir özellik taşımadıkları için bu nitelikteki eserlerin sonraki dönemlere ait olduğunu söylemek durumundayız.
Bilindiği gibi İslâmî ilimlerin dili Arapça olduğu için tefsir usûlü alanında yazılanlar da, çoğunlukla bu dilde kaleme alınmıştır. Ancak son dönemlerde Osmanlıca, Türkçe ve Batı dillerinde de bu nevi eserle-rin yazıldığı görülmektedir. Bu sebeple ilim ehlince önemli görülen bazı tefsir usûlü kaynaklarından mahtût/yazma ve matbu olanları, kendi aslî dilinden başlamak suretiyle tarihi bir sıraya göre ele almaya çalışacağız.
[1]
A. Arapça Kaynaklar

A. Müstakil Te’lifler

1. Haris el-Muhâsibî (öl.243/857), el-Akl ve Fehmu’l-Kur’ân.
Yapılan araştırmalar, birden çok Kur’ân ilmini bir araya toplayıcı mahiyette kaleme alınan bu eserin sahasında yazılan ilk eser olduğunu ortaya koymaktadır. Hüseyin Kuvvetli tarafından tahkik edilerek "Dâru’l-fikr" yayınevi tarafından neşredilen söz konusu eser 245 sayfa-dan ibaret olup, belli başlı usûl konularını ihtiva etmektedir. Bunlar, Kur’ân’ın faziletleri, üslûbu, muhkem-müteşâbih, nesih ve halku’l-Kur’ân gibi konulardan ibarettir.
2. el-Hûfî (öl.430/1038), el-Burhân fî Ulûmi’l-Kur’ân.
Ali b. İbrahim b. Sa’îd el-Hûfî tarafından yazılan bu eser, görebil-diğimiz kadarıyla "ulûmu’l-Kur’ân" tâbirinin ilk olarak kullanıldığı eserdir. Subhî es-Sâlih
[2] ve ez-Zerkânî[3] gibi bazı araştırmacıların belirttiğine göre, bu eser esasen 30 cilt olarak kaleme alınmış, ancak günümüze yalnızca 15 cildi yazma olarak ulaşabilmiştir. Bunlar da Kahire, Dâru’l-kütüb, No: 59 da kayıtlı bulunmaktadır. Otuz cilt olduğu söylenen bu eser bizim kanaatimize göre, zaman zaman İcâzu’l-Kur’ân, Garîbu’l-Kur’ân, İ’râbu’l-Kur’ân gibi ilimlere yer veren bir Kur’ân tefsiri olmalıdır. Çünkü usûl konusundaki bilgilerin bu kadar geniş bir hacim oluşturması mümkün değildir.
3. İbnu’l-Cevzî (öl.597/1200), Fünûnu’l-Efnân.
Tefsir usûlü ilminin önemli eserlerinden birisidir. Çünkü onda usûlün önemli konuları büyük bir titizlikle ele alınmıştır. Eser iki ana bölüm ve otuz başlıktan oluşmaktadır. Birinci bölümde mushaf bilgileri yanında, müteşâbih, müşkil, nâsih-mensûh, garîbu’l-Kur’ân, el-vücûh ve’n-nezâir gibi Kur’ân ilimleri ve tefsirle ilgili bilgiler verilmiş, ikinci bölümde ise dil kuralları incelenmiştir.
kaleme alındığı günden beri ilim erbabının büyük ölçüde istifade ettiği bu eserin yazma bir nüshası Köprülü Kütüphanesi 208 numarada kayıtlıdır. Bu nüsha, VII. asırda nesih hattıyla kaleme alınmış 225 varaklık bir kitaptır. Ancak Hasan Ziyâuddîn Itr tarafından edisyon kıritiği yapılarak 1408/1987 senesinde Beyrut’ta neşredilmiştir.
4. et-Tûfî (öl.716/1316), el-İksîr fî İlmi’t-Tefsîr.
Tam adı Süleyman b. Abdu’I-Kâvî et-Tûfî olan müellif bu eserinde daha ziyade meânî ve beyân ilimleri üzerinde durmuştur. İçine aldığı konular arasında, Kur’ân’ın ihtiva ettiği ilimler, Kur’ân’ın üslûbu, müfred ve mürekkep lafızlar, meânî, fesahat ve belagat, beyân ilminin tür-leri gibi konuları saymak mümkündür. el-İksîr, Abdulkadir Hüseyn tara-fından tahkik edilip 1977 yılında Kahire’de basılmıştır. Tek ciltlik bir eserdir.
5. İbn Teymiyye (öl.728/1327), Mukaddime fî Usûli’t-Tefsîr.
İbn Teymiyye’nin bu eseri, sadece tefsir tarihiyle ilgili değerli bilgiler verir. Söz konusu eser altı bölümden oluşmaktadır. Bunlar:
a. Hz. Peygamber’in Kur’ân’a dair açıklamaları,
b. Sahabe ve selef âlimlerinin tefsirdeki tercihleri,
c. Tefsirde nakle ve istidlal yollarına dayalı ihtilâflar,
d. İstidlal yollarına dayalı ihtilâfların beyânı,
e. Kur’ân’ı Kerîm’i doğru tefsir etmenin yöntemi,
f. Tabiilerin görüşlerine dayanarak Kur’ân’ı tefsir etme meselesi.
Dımaşk’ta 1355/1936 yılında tab edilen bu Mukaddime, Harun Ünal tarafından ‘Tefsir Üzerine" ismiyle 1985’de Türkçe’ye çevrilmiştir.
6. ez-Zerkeşî (öl.794/1392), el-Burhân fî Ulûmi’l-Kur’ân.
Müellif, söz konusu kitabın mukaddimesinde, kendisinden önceki âlimlerin, Kur’ân ilimlerinin bütün konularını bir araya toplayıcı mahi-yette kapsamlı eserler kaleme almadıklarından söz ederek, kendisinin ihtiyaca cevap vermek üzere bu kitabı yazdığını ifade etmektedir. ez-Zerkeşî, söz konusu eserini "nev"’ adını verdiği 47 bölüm olarak ele alıp, önemli gördüğü her bir Kur’ân ilmini müstakil bir bölümde ve oldukça ayrıntılı bir şekilde incelemeye çalışmıştır. Genellikle her bölümün giriş kısmında, daha önce aynı konuda yazılmış önemli eserler hakkında da kısa bilgiler vermiştir. Ayrıca ez-Zerkeşî bu eserinde sık sık, "fasıl" (veya fasıla), "fâide", "tenbih", "mesele" gibi yan başlıklar kullanmıştır. Fakat bunların çoğunda konu adına yer vermemiştir. Bu yüzden söz konusu kitabın naşiri köşeli parantez içinde verdiği birtakım başlıklarla bu eksikliği gidermeye çalışmıştır
[4]. Burada şuna da işaret edelim ki, bu eserde en geniş yer, Kur’ân’ın üslûp özellikleri, ulûmu’l-Kur’ân, Kur’ân’daki harf ve edatlar için ayrılan bölümlere tahsis edilmiştir.
el-Burhân, muhtevasındaki zenginlik, üslûbundaki letafet, kaynak-ların çokluğu ve konuların işleniş tarzı bakımından, tefsir usûlü sahasın-da kaleme alınan eserler içerisinde ilk sırayı almaktadır. Birçok bas-kısı bulunan söz konusu eser, Muhammed Ebu’1-Fadl İbrahim tarafından tahkik edilerek dört cilt halinde neşredilmiş, böylece araştırmacıların fayadalanacağı, inceleme, araştırma ve karşılaştırma yapabilecekleri en elverişli hale getirilmiştir.
7. el-Kâfiyecî (öl.879/1478), et-Teysîr fî Kavâidi İlmi’t-Tefsir.
Muhammed b. Süleyman el-Kâfiyecî, Türklerin İslâm âlimleri arasında kendisiyle iftihar edebilecekleri kudretli bir ilim adamıdır. Süyûtî’nin de hocası olan el-Kâfiyeci, söz konusu eserini iki bölüm olarak kaleme almıştır. Birinci bölümde tefsir ve te’vil kavramları üzerinde durmuş, ardından dirayet tefsirinin hükmü, müfessirin muhtaç olduğu ilimler, tefsire duyulan ihtiyacın sebepleri, muhkem-müteşâbih, lafzın delâleti ve nüzul sebepleri gibi konuları ele almıştır.
İkinci bölümde ise, Kur’ân lafızlarının delâlet ettiği anlam zengin-liği, nesih meselesi, müşkilu’l-Kur’ân gibi konular yanında sahabe tefsi-rinden başlanmak suretiyle kısaca tefsir tarihine de yer verilmiştir. Söz konusu eser, İsmail Cerrahoğlu tarafından tercüme edilerek metin-tercüme bir arada 1974 senesinde Ankara’da neşredilmiştir, 8. es-Suyûtî (öl.911/1505), el-İtkân fî Ulûmi’l-Kur’ân.
Muhteva bakımından oldukça zengin olan bu eserin tertibi kendi zamanındaki alışılagelmiş usullere uygundur. Müellif, söz konusu kitabı-nın mukaddimesinde böyle bir eserin zaruretine daha öğrenci iken inan-dığını dile getirerek, konuyla ilgili ilk eserini, hocası Muhyiddin el-Kâfiyeci (öl.879/1478)’nin yukarıda sözünü ettğimiz "et-Teysîr fî kavâ-idi ilmi’t-tefsır" adlı eseriyle, Celâlu’d-dîn el-Bulkînî (öl.824/1421)’nin "Mevâkiu’l-Ulûm min mevâkii’n-nücûm" adıyla te’lif etmiş olduğu eseri gördükten sonra "et-Tahbîr fî ulûmi’t-tefsir" ismiyle kaleme aldığını ifade etmektedir
[5]. Ancak kısa bir zaman sonra ez-Zerkeşî’nin "el-Burhân fî ulûmi’l-Kur’ân" ına muttali olup onu inceleyince, daha önce yazdığı eserin yetersiz olduğu kanaatine varmış olmalı ki, bu incele-menin ardından "el-İtkân" ı yazmaya başlamıştır. Bu yüzden müellif, el-Burhân’dan çok iktibasda bulunmuştur. Hatta onun metodunu bile aynen uygulamaya çalışarak ele aldığı konularla ilgili yazılan müstakil eserlere de yer vermiştir. Böylece bir anlamda tefsir usûlü tarihini de yer yer kitabında işlemiştir.
es-Suyûtî, naklettiği bilgileri rivayetlerle desteklemeye gayret etmiş bazen de ele aldığı görüşleri bizzat kaynak göstererek kuvvetlen-dirmeye çalışmıştır. Ekseriya konularda ayrıntılara girmekle birlikte bazen de son derece kısa tuttuğu göze çarpmaktadır. İki ciltten oluşan bu eser, tefsir usûlü sahasına ilgi duyanlar için el-Burhân’dan sonra önemli bir kaynaktır. Bu özelliğinden dolayıdır ki, Sakıp Yıldız ve Hüseyin Avni Çelik "Kur’ân ilimleri Ansiklopedisi" adı altında onu Türkçeye tercüme ederek 1987 yılında İstanbul’da neşretmişlerdir.
9. ed-Dihlevî (öl.1176/1764), el-Fevzu’l-Kebîr fî Usûli’t-Tefsîr.
Şah Veliyyullah ed-Dihlevî’nin söz konusu eseri, beş bölümden oluş-maktadır. Bunlar şöyle sıralanabilir:
a. Kur’ân ilimleri ve sapık mezheplerle mücâdele metodları,
b. Garîbul-Kur’ân, nâsih-mensûh, muhkem-müteşâbih,
c. Kur’ân’ın üslûbu ve icazı,
d. Tefsir çeşitleri ve vehbî ilimlerin Kur’ân’ın anlaşılmasmdaki rolü.
e. Genel bilgiler.
Muhtasar bir kaynak olan el-Fevzü’1-kebîr, Mehmet Sofuoğlu tara-fından Türkçe’ye çevrilerek 1982 tarihinde İstanbul’da yayımlanmıştır.
10. ez-Zerkânî (öl.1367/1948), Menâhilu’l-İrfân fî Ulûmi’l-Kur’ân.
Menâhil, esas itibariyle Mısır Üniversitesi Usûlü’d-dîn Fakültesi öğrencileri için bir ders kitabı olarak kaleme alınmıştır. Ancak ilk olarak 1943 senesinde yayımlandıktan sonra müellif tarafından üzerinde yeniden çalışılarak, bilimsel araştırma yapma durumunda olan kimsele-rin akademik düzeydeki ihtiyaçlarını karşılayacak seviyeye getiril-miştir. Kur’ân tarihi ve önemli görülen bazı Kur’ân ilimlerinin ele alındığı bu eser, her fırsatta ilimle din arasındaki ilgiyi tesbit etmeye, İslâm hukukunun bir takım sır ve hikmetlerini açıklamaya, irşâd ve davet açısından Kur’ân’ın mesajını gözler önüne sermeye çalışmaktadır. Eserin, kendinden önce yazılanlardan farklı sayılabilecek iki özelliğin-den biri, ele aldığı konuları ayrıntılara inerek anlatması, diğeri de birtakım muhtemel şüphe ve itirazlara yer vererek onları, yerine göre naklî yerine göre de aklî delillerle cevaplandırmasıdır. Söz konusu eser iki ciltten ibarettir ve birden çok baskısı yapılmıştır.
11. ez-Zehebî (öl.1399/1978), et-Tefsîr ve’l-Müfessirûn.
Muhammed Hüseyn ez-Zehebî’nin bu eseri iki ciltten meydana gelmektedir. Birinci ciltte Hz. Peygamber, ashâb ve tabunun tefsirdeki yeri ele alınarak bazı meşhur müfessirlerin hayatları anlatılmış ve tef-sirlerinden örnekler verilmiştir. Bu ciltte ayrıca tefsirin tedvin ve te’lif dönemine yer verilmek suretiyle rivayet ve dirayet tefsirinin özellik-leri ele alınmış, bunların içerisinden örnek olarak seçilen bir kısım tef-sirler geniş bir biçimde tanıtılmıştır.
Söz konusu eserin ikinci cildinde de, ağırlıklı olarak Şia, İmamiyye, Bâtıniyye, Bâbiyye, Bahâiyye, Zeydiyye ve Havâric gibi bir kısım mezheplerin kendi eğilimleri doğrultusunda yazmış oldukları tefsirleri, mutasavvifenin tefsirleri için de bir bahis açılarak işârî tefsir ekolü incelenmiştir. Ayrıca filozofların ve fakihlerin tefsirlerine de yer veri-lerek bu tefsirlerle ilgili olarak bir takım tesbitlerde bulunulmuştur.
İkinci ciltte ele alman konulardan biri de, ilmî tefsir hareketidir. Bu hareket hakkında bilgi verildikten sonra temsilcileri Muhammed Abduh, Reşid Rızâ ve Mustafa el-Merâğî’nin tefsirleri de oldukça geniş bir tenkid ve tahlile tabi tutulmuştur. et-Tefsîr ve’1-müfessirûn, 1396/1976 senesinde Mısır’da yayımlanmıştır.
12. Subhî es-Sâlih (öl.1399/1978), Mebâhis fî Ulumi’l-Kur’ân.
Müellif bu eserinde vahiy, Kur’ân’ın cemi, istinsahı ve el-ahrufu’s-seb’a gibi konuları inceleyerek Kur’ân tarihine, ardından da esbâbu’n-nüzûl, ilmu’l-Mekkî ve’1-Medenî, fevâtihu’s-suver, kıraat, nâsih ve mensûh, resmu’l-Kur’ân, muhkem-müteşâbih gibi konulan ele alarak Kur’ân ilimlerine yer vermiştir. Mebâhis de ayrıca tefsir usûlünün önemli bir bölümü olan tefsir tarihi üzerinde de durularak, ilk dönemlerden itibaren tefsirin geçirdiği merhaleler, rivayet ve dirayet sahasında yazılan tefsirler söz konusu edilmiştir. Mezhebî, işârî, ilmî, içtimaî ve edebî tefsirler hakkında geniş bilgi verildikten sonra da, Kur’ân’ın icazı ve Kur’ân’da yer alan edebî sanatlar üzerinde durulmuştur. Burada şunu da ifade edelim ki, bu eser kendi alanında yazılmış eserlerden farklı bir görünüm arzetmektedir. Mebâhis’i diğer usûl kitaplarından ayıran en önemli faktör, tarihi konuları işlerken müellifin, müsteşrik-lerin görüşlerine de yer verip zaman zaman onları tenkide tâbi tutmasıdır. 1985 senesinde Beyrut’ta basılan söz konusu kitap, M. Sait Şimşek tarafından "Kur’ân ilimleri" adıyla Türkçe’ye tercüme edilmiştir.
13. Mennâu’l-Kattân, Mebâhis fî Ulûmi’l-Kur’ân.
Subhî es-Sâlih’in "mebâhis" i gibi bu kitap da Kur’ân tarihi, Kur’ân ilimleri ve tefsir tarihi gibi tefsir usûlü ilminin üç temel konu-sunu ele alıp genişçe inceleyen bir eserdir. İbaresinin kolaylığı ve üslûbu-nun akıcılığı nedeniyle özellikle İlahiyat Fakültesi öğrencilerinin isti-fade edebileceği önemli bir kaynaktır. 1407/1986 senesinde Beyrut’ta neşredilmiştir.
14. Ebû Şuhbe, el-Medhal li Dirâseti’l-Kur”âni’l-Kerîm.
el-Medhal, ulûmu’l-Kur’ân’ın anlamı, tarihi, tedvini gibi konular yanında, Kur’ân-ı Kerîm’in nüzulü, vahiy, esbâbu’n-nüzûl, yedi harf, Kur’ân’ın Hz. Ebû Bekr zamanında cem’i, Hz. Osman devrinde istinsahı, resmü’l-Mushaf ve Kur’ân nassınm sübûtu gibi konuları genişçe işleyen bir eserdir. Kahire’de 1973 senesinde basılmıştır.
15. Muhammed Ebû Selâme, Menhecu’l-Furkân, Kahire 1359/1938.
16. Ahmed Âdil Kemâl, Ulûmu’l-Kur’ân, Mısır 1951.
17. İzzet Hüseyn, Ulûmu’l-Kur’ân, Dımaşk 1962.
18. İbrahim el-Ebyârî, Târîhu’l-Kur’ân, Kahire 1965.
19. Abdulkahhâr Dâvûd el-Ânî, Dirâsât fî Ulûmi’l-Kur’ân, Bağdat 1972.
20. Muhammed Fadl b. Âşûr, et-Tefsîr ve Ricâluhu, Tunus 1972.
21. Muhammed Sabbâğ, Lemehât fî Ulûmi’l-Kur’ân, Dımaşk 1394.
22. Adnan Zarzûr, Târîhu’l-Kur’ân ve Ulûmuhu, Dımaşk 1395/1975.
23. Abdulfettah el-Kâdî, Ulûmu’l-Kur’ân, Kahire 1396/1976.
24. Mahmûd Zalat, et-Tibyân fî Ulûmi’l-Kur’ân, 1399/1979.
25. Muhammed İbrahim Şerîf, Muhâdarâtu Târihi Tefsiri’l-Kur’ân, Kahire 1401/1981.
26. Muhammed Ali es-Sâbûnî, et-Tibyân fî Ulûmi’l-Kur’ân, Beyrut 1405/1985.
27. Abdulmün’im en-Nemr, Ulûmu’l-Kur’âni’l-Kerîm, Kahire 1403/ 1983.
28. Abdullah Mahmûd Şehhâte, Târîhu’l-Kur’ân ve’t-Tefsîr, Kahire 1403/1983.
29. Emir Abdulaziz, Dirâsât fî Ulûmi’l-Kur’ân, Beyrut 1403/1983.
30. Nûreddin Itr, Muhâdarât fî Ulûmi’l-Kur’ân, Dımaşk 1404/1984.
31. Emin el-Hûlî, et-Tefsîr ve Meâlimu Hayâtihi ve Menhecuhu’l-Yevm, Mısır 1944.
32. Abdulgafûr Mahmûd Mustafa Ca’fer, Buhûs fî Ulûmi’l-Kur’âni’l-Kerîm, Kahire 1403/1983.
33. Muhammed Abdurrahman, el-Mücmel fî Ulûmi’l-Kur’ân, Mısır 1403/1983.
[6]
b. Tefsir Mukaddimeleri

Bazı müfessirler kaleme aldıkları tefsirlerinin mukaddimelerinde tefsirin usûl ve yöntemleriyle alakalı birtakım ön bilgiler vermişlerdir. Bu bilgiler, tefsir okuyucuları için oldukça faydalı malumat niteliğindedir. Çünkü bunlar daha çok Kur’ân’ın nüzulü, kıraati, kitabeti, tertibi, cem’i, istinsahı, faziletleri, irabı ve icâzıyla ilgili hususları içermek-tedir. Bu anlamda bir mukaddimeye sahip olan tefsirlerden bazılarını burada zikretmek istiyoruz.
1. Et-Taberî (ö1.310/922), Câmiu’l-Beyân An Te’vili’l-Kur’ân
[7].
Söz konusu tefsirin mukaddimesinde Kur’ân’da yer alan yabancı kelimeler, yedi harf, Kur’ân’ın sûre ve âyetlerinin isimleri gibi konu-lara yer verilmiştir. Bunlar her ne kadar bütün usûl kitaplarında rastla-nılan konular olsa da, ilk elden bilgiler olması hasebiyle bir orjinaliteye sahiptir. Bu yüzden bahis konusu tefsirde ele alınan bu bilgiler, özellikle Kur’ân araştırmacıları için çok kıymetli bilgi niteliğindedir.
2. Er-Râğıb El-İsfahânî (öl.502/1108), Mukaddimetü”t-Tefsîr.
Bakara sûresinin 220 âyetini açıklayan bir tefsirdir. Ancak baş tarafında usûlle ilgili kıymetli bilgiler yer aldığı için oldukça rağbet görmüştür. Bu eserin hem ilklerden olması, hem de er-Râğıb el-İsfahânî gibi meşhur bir âlimin kaleminden çıkmış olması ona böyle bir değerin verilmesini haklı kılmaktadır. Eserin içeriğini oluşturan konular arasın-da, Kur’ân’ın ihtiva ettiği kelâm türleri, tefsir ve te’vil kavramları, hakikat-mecâz, umûm-husus, nesih, müteşâbihât, tefsir ilminin üstünlü-ğü, müfessirin muhtaç olduğu ilimler ve Kur’ân’ın icazı gibi hususlar sayılabilir.
3. İbn Atiyye El-Endülüsî (öl.543/1148), Mukaddime.
Müsteşrik A. Jeffery’nin, müellifi meçhul olan "Kitâbu’l-mebânî" ile bir arada "Mukaddimetân fî ulûmi’l-Kur’ân" adıyla 1954 senesinde Mısır’da neşrettiği bu mukaddime, esas itibariyle İbn Atiyye’nin kaleme almış olduğu "el-Muharreru’l-Vecîz fî Tefsîri’l-Kur’âni’l-Azîz" isimli tef-sirin baş tarafında yer almaktadır. Mukaddimetân’ın 253-294. sayfaları arasında bulunan İbn Atiyye’nin söz konusu mukaddimesi tam 41 sayfa-dan ibarettir.
Müellif bu mukaddimesinde Kur’ân’ı tefsir etmenin faziletine, müfessirlerin mertebelerine, yedi harf/el-ahrufu’s-seb’a, meselesine Kur’ân’daki garip lafızlara, Kur’ân’ın derlenmesi, istinsahı, harekelenemesi ve noktalanmasına yer vermektedir.
4. el-Kurtubî (öl.671/1272), el-Câmi’ li ahkâmı’l-Kur’an
[8]
Müfessir sözünü ettiğimiz bu eserinde oldukça farklı konulara yer vermiştir. Bunlar, Fezâilu’l-Kur’ân, Kur’ân okumanın adabı, Kur’ân ve ilim ehlinin riya ve benzeri hususlardan sakındırılması, irâbu’l-Kur’ân, tefsirin önemi, Kur’ân’ın re’y ile tefsiri, müfessirlerin mertebeleri, Kur’ân’ın sünnetle tefsiri, yedi harf meselesi, Kur’ân’ın cem’i, teksiri, tertibi, noktalanması ve harekelenmesi, âyet, kelime ve harfin anlam-ları, garîbu’l-Kur’ân, icâzu’l-Kur’ân, Hz. Osman Mushafındaki ziyade ve noksanlık iddiaları gibi konuları içermektedir. Kurtubî sözü edilen bu konuları senedli olarak zikrettiği rivayetlerle mufassal bir şekilde anlatmakta, zaman zaman da kendi tercihlerine yer vermektedir. Bundan dolayı bu mukaddime hem içerdiği konular hem de söz konusu özelliği itibariyle usûl ilmi açısından önemli bir kaynak durumundadır.
5. en-Neysâbûrî (öl.727/1326), Ğarâibu’l-Kur’ân ve Reğâibu’l-Furkân.
en-Neysâburî, tefsirinin mukaddimesinde kıraatin fazileti, kârî kıraat adabı, kırâat-i seb’a, istiâze, Kur’ân’ın Hz. Peygamber, Hz. Ebû Bekr ve Hz. Osman Döneminde cem’i, Mushaf, kitap, Kur’ân, sûre, âyet, kelime ve harfin anlamı, es-seb’u’1-tıval, mesânî, tavâsim (tâsinler), havâmîm (hâmimler), mufassal ve müsebbihât kavramlarının ifade ettiği anlamlar, resmü’l-Mushaf, vakf ve Kelâmullah’ın ezeliliği gibi konulara oldukça geniş bir şekilde yer vermiştir.
6. İbn Cüzey el-Kelbî (ö1.741/ 1340), Kitâbu’t-teshil
[9].
Müfessir sözünü ettiğimiz tefsirinde Kur’ân’ın nüzulü, cem’i, tertibi, nokta ve harekelenmesi, Kur’ân’ın içerdiği ilimler, tefsir çeşitleri, kıra-at, müfessirlerin hadis, tasavvuf, dil, belagat gibi ilimlere olan ihtiya-cı, tefsirde yorum farklılığına yol açan sebepler, vakf ve ibtidâ, Kur’ân’m icazı, faziletleri, istiâze ve besmele gibi konulara yer vermiş-tir.
İbn Cüzey’in bu tefsiri, Muhammed Abdu’l-Mun’îm el-Yûnûsî ve İbrahim Atva Avd tarafından tahkik edilerek Kahire’de basılmıştır.
7. Ebu’s-Senâ el-İsfahânî (öl.749/1348), Envâru’l-hakâiki’r-Rabbâniyye
[10].
Müfessir ve kelâmcı olan Ebu’s-Senâ, tefsirine 23 mukaddimeden oluşan bir girişle başlamıştır. Bu mukaddimelerden bazıları kelâm ilmi-ne bazıları da usûl-i tefsire dairdir. Usûlle ilgili olanlar şunlardır: Vahiy, Kur’ân lafzının iştikakı, tanımı ve isimleri, Kur’ân’ın icaz yön-leri, Kur’ân’ın tevâtüren nakledilişi, yedi kıraat, yedi harf, Kur’ân’ın cem ve tertibi, tefsir, te’vîl, muhkem ve müteşâbih kavramları, el-eşbâh ve’n-nezâir, husus ve umûm ifade eden lafızlar, tefsir ilminin üstünlüğü, müfessirlerin bilmesi gereken ilimler, tefsir ilmini elde etmenin yolları, sahabe ve tâbiûn müfessirleri. Hemen belirtmek gerekir ki, sözünü ettiğimiz bu konular tefsir usûlü açısından oldukça önemlidir. Bundan dolayıdır ki, onları her okuyucunun mutlaka öğrenmesi gereğine inanan müellif, zorluktan kaçınmayarak kendine has bir üslupla yazma-dan edememiştir.
8. İbn Kesîr (ö1.774/1372)
[11], Tefsîru’l-Kur’âni’l-azîm.
İbn Kesîr, tefsir usûlüne dair bilgileri, tefsirinin sonuna ilave ettiği bir zeylde vermektedir. Söz konusu zeyl, Kur’ân’ın fezâili ile ilgili ha-disleri ve bunların yorumlarını içeren bir girişle başlamakta, Kur’ân’ın derlenmesi, çoğaltılması, yedi harf, Kur’ân’ın te’lifi, Hz. Peygamber’in Kur’ân’ı Cibril’e arzı, kurra sahâbîler, Kur’ân okumanın adabı ve Kur’ân’ın kırâatıyla ilgili bazı hususlarla devam etmektedir.
9. el-Merâğî (öl.1364/1945), Tefsîru’l-Merâği
[12]
el-Merâğî, sözünü ettiğimiz tefsirinde iki usûl konusunu ele almak-tadır. Bunlardan biri müfessirlerin tabakaları, diğeri de resmü’l-Mushaf konusudur.
10. el-Âlûsî (öl.1270/1853), Rûhu’l-Me’ânî.
İşârî tefsir özelliği taşıyan söz konusu eserinin mukaddimesinde Âlûsî, usûlle ilgili oldukça önemli konulara yer vermektedir. Bunlar, tefsir ve te’vîl kavramı, tefsire duyulan ihtiyaç, re’y tefsiri, Kelâmullah’ın ezeliliği meselesi, yedi harf, Kur’ân’ın cem ve tertibi, Kur’ân’ın belagat ve icazı gibi konulardan ibarettir.
11. el-Kâsimî (öl.1332/1914), Mehâsinu’t-Te’vîl
[13].
Tefsir ilminin başlıca kaynakları, müfessirlerin dereceleri, sebeb-i nüzul, nâsih-mensûh, zahir ve bâtın meselesi, Kur’ân’ın müşkil âyetleri, sahabe tefsiri, Kur’ân’a dayalı ilimler, Kur’ân tefsirinde sünnetin rolü, Re’y tefsiri, Kur’ân’ın üslûbu, yedi harf meselesi, Kur’ân’ın toplanması, kıraatler, tefsir çeşitleri gibi konuları Mehâsinu’t-Te’vîl’in bir ciltini oluştaracak derecede geniş bir şekilde ele alan bir kaynaktır. Söz konusu bu cilt Sezai Özel tarafından Türkçe’ye tercüme edilip 1990 yılında İstanbul’da yayımlanmıştır.
[14]
B. Türkçe Kaynaklar

Osmanlı Devrinde âlimler genellikle tefsir usûlüne dair eserleri Arapça olarak kaleme almışlardır[15]. Bu yüzden Türkçe usûl kitaplarının yazımına Cumhuriyetten sonra başlanmıştır. Bu ilk dönem te’lifleri özellikle Kur’ân’ın cem’i, teksiri, kıraati ve okunma adabına yönelik mevzuları ihtiva ederler. Oldukça sade bir üslupla kaleme alınan söz konusu eserler, hacim itibariyle de muhtasar sayılabilecek nitelikte-dirler. Ancak daha sonraları mufassal usûl kitaplarına duyulan ihtiyaç bu daldaki eserlerin hacimlerinin de genişlemesine yol açmıştır. Bunlar-dan ulaşabildiğimiz bazı kaynakları burada zikretmek istiyoruz.
1. Bursalı Mehmet Tâhir Efendi (öl.1861/1924), Delîlu’t-Tefâsîr.
Başlangıçta tefsirin tanımı, konusu, gayesi, kısımları ve müfessir ol-manın şartları üzerinde durarak kısa bilgiler veren müellif, daha sonra da Kur’ân ilimleriyle alakalı konulara yer vermektedir. Söz konusu kitap, hicrî 1321 tarihinde İstanbul’da Arapça harflerle tab edilmiştir. 64 sayfadan ibaret küçük boy bir eserdir.
2. Bergamalı Cevdet Bey (öl.1873/1925), Tefsir Tarihi.
Kur’ân’ın toplanması, tefsir, te’vil, tahrif ve tebdil kavramları arasındaki farklar, yedi harf meselesi, tefsirin konusu, mahiyeti ve çeşitleri yanında müfessirler arasında meydana gelen ihtilaflar, bu ihtilafların sebepleri ve müfessirlerin tabakaları gibi konulardan bah-setmektedir. Tamamı 152 sahifeden ibarettir. 1927’de İstanbul’da Arap harfleriyle neşredilmiştir.
3. İsmail Hakkı İzmirli (öl.1868/1946), Târih-i Kur’ân.
Latin harfleriyle 1956 yılında İstanbul’da yayımlanan bu eser, is-minden de anlaşılacağı gibi Kur’ân’m nüzulü, yazılması, toplanması is-tinsahı, nokta ve harekelenmesi gibi konular yanında yedi harf ve kıraatler konusunu ele alan bir risaledir.
4. Ömer Rıza Doğrul (öl.1372/1952), Kur’ân Nedir?
Söz konusu eserde de Kur’ân’ın lisânı, üslûbu, nazmı, tedvîni ve asr-ı saadette ezberlenmesi gibi konular yanında, cem’i, istinsahı, kıraati, nokta ve harekelenmesine de yer verilmiştir. Bunlardan başka Kur’ân’ın Avrupa’da tab edilen nüshaları ve müsteşriklerin Kur’ân hakkındaki yaklaşımları hakkında da kıymetli bilgiler ihtiva etmektedir. 150 sayfadan ibarettir. 1953 yılında İstanbul’da yayımlanmıştır.
5. Ömer Nasuhi Bilmen (ö1,1391/1971), Büyük Tefsir Tarihi.
İki ciltten ibarettir. Birinci ciltte, Kur’ân tarihi, tefsir, te’vîl ve tercüme kavramlarıyla, müfessirler ve bazı ilimler hakkında genel bil-giler verilmekte, ardından da 14 tabaka halinde tanıtılması öngörülen müfessirlerin ilk beş tabakasını oluşturan 159 müfessirin hem kısaca hayat hikâyeleri, hem de tefsirleri örneklerle anlatılmaktadır. İkinci cilt ise kalan 9 tabakanın önde gelen müfessirleri birinci ciltte olduğu gibi ölüm tarihleri itibariyle sıralanarak tanıtılmıştır. Toplam 464 müfessirin ve tefsirlerinin tanıtıldığı söz konusu eser, Türkçe kaleme alınmış kitaplar içerisinde en kapsamlı olanıdır.
6. Osman Keskioğlu (ö1.1410/1989), Kur’ân Tarihi.
Bir giriş ve yirmi bir bölümden oluşan bu eser, Kur’ân tarihi ile ilgili bilgiler yanında Ulûmu’l-Kur’ân’a dair konulara da oldukça geniş yer vermektedir. Söz konusu kitap, 1987 senesinde "Nüzulünden Günü-müze Kur’ân-ı Kerim Bilgileri" adıyla Diyanet Vakfı tarafından yeni-den basılmıştır.
7. Muhammed Hamidullah, Kur’ân Tarihi.
Kur’ân’m özellikleri, tedvin hareketleri ve Kur’ân’ın doğu-batı dillerinde yapılmış tercümelerinden bahseden bir kitaptır. En önemli özelliği, kıraat ve Resmu’l-Mushaf konusunda hem detaylı hem de çok önemli bilgiler vermesidir. Sözünü ettiğimiz bu eser, Fransızca olarak kaleme alınmış olup, Salih Tuğ tarafından Türkçeye tercüme edilmiş ve 1996’da İstanbul’da basılmıştır.
8. İsmail Cerrahoğlu, Tefsir Usûlü.
Kur’ân tarihi, Kur’ân ilimleri ve tefsir tarihi gibi üç ana bölümden ibarettir. Tefsir usûlü konularının yoğun bir şekilde ele alındığı ve oldukça geniş bir tahlile tâbi tutulduğu kaynak bir eserdir. Yirmi yılı aşkın bir süredir lisans düzeyinde dini tahsil veren okullarda ders kitabı olarak okutulmaktadır.
İsmail Cerrahoğlu, Tefsir Tarihi
İki cilt bir eserdir. Birinci ciltte Hz. Peygamber, sahabe, tâbiûn ve tâbiûn sonrası tefsir hareketleri ele alınarak genişçe incelenmiş, ardın-dan da lügat bilginlerinin yazmış oldukları tefsirlerle, fırka tefsirleri olarak adlandırılan Mutezile, Şiâ ve Hârici tefsirleri üzerinde durul-muştur.
İkinci ciltte ise, tasavvufî, felsefî ve fıkhı tefsirler ve bunların önde gelen müfessirleri tanıtılarak tefsir, rivayet ve dirayet yönüyle ele alınmış yine nitelikleri itibariyle rivayet ve dirayetin belli başlı müfessirleri genişçe bir incelemeye tâbi tutulmuştur. İkinci cildin sonun-da da günümüzdeki tefsir hareketleri başlığı altında ilhâdî, mezhebi, ilmî, içtimaî ve edebî tefsirler geniş bir şekilde tahlil edilmiştir. Muhterem hocamız İsmail Cerrahoğlu Bey’in kaleme almış olduğu yak-laşık bin sayfayı aşan bu eser, hem kapsam hem de üslup ve konuları inceleme tarzı itibariyle Türkçe usûl kitapları içerisinde ön sırayı almaktadır.
9. Mehmet Sofuoğlu (öl. 1408/1987), Tefsire Giriş.
İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü’nde okutulmak üzere ders kitabı ola-rak kaleme alınan bu eser, Kur’ân tarihi, Ulûmu’1-Kur’ân ve tefsir tarihi konularını içermektedir.
10. Ali Turgut (öl.1412/1991), Tefsir Usûlü ve Kaynakları.
Baş tarafında tefsir usûlünün kaynakları hakkında geniş bilgi veril-miştir. Daha sonraki bölümlerde ise, Kuran tarihi, Kur’ân ilimleri ve tefsir tarihi konulan üzerinde durulmuştur. İlahiyat Fakültelerinde ders kitabı olarak okutulmak amacıyla kaleme alınmış olmakla bir-likte, asıl konular gereğinden fazla kısa tutulduğu için bu alandaki boş-luğu dolduracak nitelikte bir eser olduğu söylenemez.
11. Abdurrahman Çetin, Kur’ân İlimleri ve Kıır’ân-ı Kerim Tarihi.
Kur’ân’ın vahyi, nüzulü, cem’i ve teksirinin konu edinildiği ilk bölümden sonra önemli bazı Kur’ân ilimlerinin ele alındığı bir kitaptır.
12. Suat Yıldırım, Kur’ân-ı Kerim ve Kur’ân İlimlerine Giriş.
Söz konusu eser de Kur’ân’ı tanıtıcı mahiyette genel bilgiler ver-mektedir. İlk bölümde Kur’ân’ın mahiyetiyle ilgili konular üzerinde durulmuş, ikinci bölüm Kur’ân’m nüzulü ve metninin intikaliyle alakalı konulara ayrılmıştır, Bundan sonraki bölümlerde ise, vahyin geldiği ortam, âyetler arasındaki insicam, nesih, kıssalar, Kur’ân’ın üslûbu ve icazı gibi konular ele alınıp işlenmiştir. Burada şunu itiraf etmek gere-kir ki, Türkçe kaleme alınan tefsir usûlü kitapları arasında Kur’ân’ın üslûp ve icazı en geniş şekilde bu eserde anlatılmıştır.
13. H. Mehmet Soysaldı, Nüzulünden Günümüze Kur’ân İlimleri ve Tarihi.
Bir giriş ve iki bölümden ibarettir. Girişte Kur’ân’ın niçin indirildiği ve Hz. Peygamber (sav)’in tebliğ görevi üzerinde durulmuştur. Birinci bölümde vahiy, Kur’ân’ın tesbiti, âyet ve sûre hakkında genel bilgiler verilmiş, ikinci bölümde ise yedi harf, kıraat meselesi, nüzul sebepleri, nâsih-mensûh, muhkem-müteşâbih ve icâzu’l-Kur’ân gibi konu-lar ele alınmıştır.
14. Ömer Dumlu, Kur’ân Tefsirinde Yöntem.
İlk dönemde Kur’ân’ın yazılışı, kıraati ve yorumunu konu edinen bu eser, ikinci bölümde de esbâb-ı nüzul, nâsih mensuh, muhkem müteşâbihât gibi üç konuyla ilgili temel bilgiler vermektedir. Son bölümde ise tefsirde objektivizm başhğı altında Kur’ân’ın bütünlüğü, dinî akımların tefsire olan etkileri ve ilmi tefsir konusu ele alınmıştır.
15. Muhsin Demirci, Kur’ân Tarihi.
Kitap, üç bölümden ibarettir. Birinci bölüm, vahyin mahiyeti ve niteliklerinden ibarettir. İkinci bölümde Kur’ân’ın nüzulü ve tesbitiyle ilgili faaliyetler üzerinde durulmuş, son bölümde ise, yedi harf, kıraat, halku’l-Kur’ân, Kur’ân’ın tercümesi, Kur’ân’da tahrif iddiaları ve Kur’ân’ın tarihselliği meselesi gibi lafzı özelliklere yer verilmiştir.
[16]
C. Batı Dillerinde Yazılmış Kaynaklar

Bilindiği gibi Doğu Bilimiyle uğraşan batılı bilim adamları yani oryantalistler İslam Tarihi, Fıkıh, Kelam, İslam Felsefesi, Tasavvuf, Arap Dili ve Edebiyatı, Kur’ân ve Hadis gibi İslâmî İlimlerin bütün sahalarında eserler vermişlerdir. Ancak Kur’ân’a yönelik tercüme, tarih, usûl ve tefsir tarzındaki çalışmaları daha fazla bir yoğunluk arzetmektedir. Bunun da sebebi Kur’ân’ın, onların fikrî düzenlerini dağı-tan bir kitap olmasıdır. Tabiatıyla böyle bir kitap ellerinde kaldığı müddetçe müslümanlar daima muzaffer olacaklar ve batının sömürge-ciliğini kabul etmeyeceklerdir. Bu yüzdendir ki amaçlarına ulaşabilmek için müsteşrikler, Kur’ân metninin sıhhati konusunda müslümanların kafalarında şüphe uyandırmak, en azından onu kendi kutsal kitapla-rının seviyesine indirmek için Kur’ân’ın dili, tarihi ve kıraati konusun-da oldukça yoğun çalışmalar yapmışlardır. Bu husustaki te’liflerden bazılarını şöylece sıralamak mümkündür:
1. Ignaz Goldziher, De Richuntgen der İslamichen Koranauslegung.
Goldziher bu eserinde öncelikle Kur’ân’ın kıraâtları üzerinde dur-muş, daha sonra da tefsirleri kelâmî, tasavvufî ve mezhebi yönden ele almak suretiyle oldukça ilginç değerlendirmeler yapmıştır. Son bölüm de ise modernist tefsir ekollerine yer vererek, Hind ve Mısır modernistleriyle Menâr okulu mensuplarının görüşlerine yer vermiştir.
Bu eseri Abdulhalim en-Neccâr tenkitli bir şekilde "Tefsîru’l-mezâhibi’l-İslâmî" adıyla Arapçaya tercüme etmiş, Mustafa İslamoğlu da "İslâm Tefsir Ekolleri" adıyla Türkçe’ye çevirmiştir.
2. Rudi Paret, Kur’ân Üzerine Makaleler.

Ömer Özsoy tarafından Türkçe’ye terceme edilerek 1995 senesinde Ankara’da yayımlanan bu kitap, Paret’in çeşitli zamanlarda kaleme almış olduğu 19 makalesini içermektedir. Usûl-i tefsir açısından bakıl-dığında, söz konusu kitapda yeni bir bilimsel Kur’ân tercümesinin plânı, tarihte ve günümüzde Kur’ân ve bir tarih kaynağı olarak Kur’ân gibi birkaç konu yer almış olsa da, müellifin bakiyye, tevbe, cihâd, kader, en-necm ve es-Samed gibi bazı Kur’ânî kavramlarla ilgili yazmış olduğu makalelerde oldukça ilginç değerlendirmeler bulunmaktadır.
3. T. Nöldeke – F. Schwlly, Kur’ân Tarihi.

Bu kitapda, Kur’ân’ın toplanması, ilk Kur’ân derleyicileri, ilk ha-lifeler zamanında popüler Kur’ân bilgisi, husûsî Mushaf yazanlar (Hz. Ali Mushafı), Zeyd b. Sâbit’in Kur’ân’ı derlemesi, ilk derlemenin biçim ve içeriği, Ubeyy b. Ka’b’ın Kur’ân’ı, Abdullah b. Mes’ûd’un Kur’ân’ı, Hz. Osman zamanında Kur’ân metninin çoğaltılması ve mukattaa harf-leri gibi usûlün temel konuları üzerinde durulmaktadır. Adı geçen eser, Muammer Sencer tarafından 1970 senesinde İstanbul’da basılmıştır.
Theodor Nöldeke ayrıca "Gecschichte de Qorans" (Kur’ân Tarihi) adıyla üç ciltlik bir eser daha kaleme almıştır ki, konuları işleyiş tarzı ve orijinal değerlendirmelerinden dolayı olmalı ki, Rudi Paret Nöldeke’nin bu kitabını Kur’ân biliminin klâsikleri arasında sayarak müellifini sık sık minnetle anmaktadır
[17]. Söz konusu eser 1919 senesinde Leipzig’de neşredilmiştir
4. H. Hirschfeld, New Researches ınto the Composition and Exegesis of the Qoran, 1902 (Kur’ânî Tertip ve Tefsirde Yeni Araştır-malar)
5. Arthur Jeffery, The Foreign Vokabulary of the Quran (Kur’ân’da yabancı kelimeler), Baroda,1938.
6. T. Sabbagh, La Metaphore dans Le Coran (Kur’ân’da Mecazlar), Paris, 1943.
7. Jacques Jomier, The Bible and the Koran, Newyork, 1964 (Tevrat, İncil ve Kur’ân; terc. Sakıp Yıldız), İstanbul, 1980.
8. Wansbrough, Qoranic Studies: Sources and Methods of Scriptural Interpretation (Tefsirin Kronolojik Gelişimi), 1977.
[18]


[1] Doç. Dr. Muhsin Demirci, Tefsir Usulü ve Tarihi, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Vakfı Yayınları: 29.

[2] Bkz, Subhî es-Sâlih, Mebâhis fî Ulûmi’l-Kur’ân, Beyrut 1985, s. 133.

[3] ez-Zerkânî, Menâhü, I, 35.

[4] Daha geniş bilgi için bkz. Yıldırım, Suat, "el-Burhân fî ulûmi’l-Kur’ân", DİA., İstanbul 1992, VI, 434.

[5] es-Suyûtî, el-İtkan, I, 4-5.

[6] Doç. Dr. Muhsin Demirci, Tefsir Usulü ve Tarihi, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Vakfı Yayınları: 29-36.

[7] Yazıldığı günden bugüne kadar haklı olarak rivayet tefsirinin zirve noktasını işgal eden bir tefsirdir. Müellifin hayatı ve eserleri için bkz. es-Subkî, Tabakâtu’ş-Şâfüyyeti’l-kübrâ, yy, 1388/1968, II, 135; İbnu’n-Nedîm, el-Fihrist, Beyrut, 1398/1978, s. 326-327

[8] Ahkam ayetlerini genişçe ele almakla birlikte Kur’an’ın tamamını açıklayan hacimli bir tefsirdir. Müellifin hayatı ve eserleri hakkında geniş bilgi için bkz. Es-Suyuti, Tabakatu’l-müfessirin Beyrut 1967, s.28-29; ed-Davudi,Tabakatu’l-müfessirîn, Beyrut ts., II, 65-66.

[9] Müfessirin tam adı, Ebu’l-Kâsım Muhammed b. Ahmed el-Kelbî el-Gırnâtî’dir. Söz konusu eser dört cilt olarak Kahire’de basılmıştır.

[10] Bu tefsir henüz yazma halindedir. Nüshaları için bkz. Köprülü ktp., No: 0.45; Yusuf Ağa (Süleymaniye) ktp., No: 19; Rüstem Paşa (Süleymaniye) ktp., No: 22, 23, 24, 25, Laleli (Süleymaniye) ktp., No: 136. Envârul-hakâiki’r-Rabbâniyye hakkında geniş bilgi için bkz. Demirci, Muhsin, Ebu’s-Senâ, Mahmûâ b. Abdir-Rahmân el- İsfahânî ve Tefsirdeki Metodu, İstanbul 1987, (Basılmamış doktora tezi).

[11] Müfessir hakkında geniş bilgi için bkz. eş-Şevkânî, el-Bedru’t-Tâlî, Kahire 1348, I, 153; ez-Zirikli, el-A’lam yy., 1954-1959, I, 317-318.

[12] Ahmed Mustafâ el-Merâğî’nin bu tefsiri de Kahire’de 23 cilt olarak tab edilmiştir.

[13] Muhammed Cemâluddin el-Kâsımî (öI.1332/1914)’nin yazmış olduğu bir tefsirdir. Bkz. ez-Zirikli, el-A’iâm, IV, 71-73; el-Bağdâdî, Hediyyetü’l-ârifîn, I, 534-544.

[14] Doç. Dr. Muhsin Demirci, Tefsir Usulü ve Tarihi, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Vakfı Yayınları: 36-40.

[15] Örnek için bkz. Ahmed Cevdet Paşa (öl.1312/1895) Hulâsetu’l-beyân fî te’lifi’l-Kur’ân, İstanbul 1303. Söz konusu eser, Ali Osman Yüksel tarafından Muhtasar Kur’ân Tarihi adıyla Türkçe’ye çevrilmiş ve 1985’de İstanbul’da yayımlanmıştır.

[16] Doç. Dr. Muhsin Demirci, Tefsir Usulü ve Tarihi, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Vakfı Yayınları: 40-44.

[17] Bkz. Paret, Kur’ân Üzerine Makaleler, (trc. Ömer Özsoy), Ankara 1995, s. 15.

[18] Doç. Dr. Muhsin Demirci, Tefsir Usulü ve Tarihi, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Vakfı Yayınları: 45-46.


tefsir usulü kaynakları, tefsir usulü kitapları, Tefsirde.yazilanlar

Yorum yapın

1melek.com petinya.net Kompozisyon/ !function(){"use strict";if("querySelector"in document&&"addEventListener"in window){var e=document.body;e.addEventListener("mousedown",function(){e.classList.add("using-mouse")}),e.addEventListener("keydown",function(){e.classList.remove("using-mouse")})}}();