Peygamber efendimiz kaç kişiyle evlendi ve evlendiği kadınların isimleri nelerdir
mehmet blt3
peygamber efendimiz kaç kişiyle evlendi ve evlendiği kadınların ismleri nelerdir hangisinden coçuk olmuştur
Cevap: peygamber efendimiz kaç kişiyle evlendi ve evlendiği kadınların ismleri nelerd
Şema
Peygamberimizin eşleri şunlardır.
Hz. Hatice (r);
Hz. Sevde binti Zem’a (r);
Hz. Aişe (r);
Hz. Hafsa binti Ömer (r);
Hz. Zeynep binti Huzeyme (r);
Hz. Zeyneb binti Cahş (r);
Hz. Ümmü Seleme (r);
Hz. Ümmü Habîbe (Remle binti Ebî Süfyan) (r);
Hz. Cüveyriye binti Hâris (r);
Hz. Safiyye binti Huyey (r);
Hz. Mâriyetü’l-Kıbtiyye (Ümmü İbrahim) (r);
Hz.Meymûne binti Hâris (r)
Cevap: peygamber efendimiz kaç kişiyle evlendi ve evlendiği kadınların ismleri nelerdir hangisinden
Kayıtlı Üye
Peygamberimizin evliliklerini nefsanî ve şehevanî telâkki eden, eski zaman münafıkları gibi, yeni zamanın ehl-i dalaletine verilen kesin ve susturucu cevap, Üstad Bediüzzaman’ın izahıyla özetle şudur:
Evliliğin iki ana gayesi vardır.. Biri neslin çoğalması, diğeri şehevanî duyguların meşru dairede tatmin edilmesidir.. Neslin çoğalması evliliğin illeti, yani en öncelikli gayesidir. Nefsanî arzuların tatmini ise o vazifeyi gördürmek için yaratıcı tarafından verilmiş cüzi bir ücrettir. Tıpkı şahsi hayatın devamı için yemeğin içine konulan lezzet gibi.
Gerek tarihî açıdan, gerekse insan yaratılışı açısından Peygamberimizin evliliklerini incelediğimizde karşımıza şöyle bir tablo çıkıyor.
25 yaşına kadar, gençliğinin en heyecanlı çağında kavmi içinde bekar yaşamış ve hiçbir kadınla ilişkiye girmemiş, iffet sahibi olduğu, dost ve düşmanın ittifakıyla sabit olmuştur. Hatta kavmi ona her yönüyle güvenilen biri olarak "Muhammedül-Emîn" unvanını vermişlerdi.
Oysa içinde bulunduğu toplum, çok kadınla münasebeti normal addediyordu; Buna rağmen o, gerek 25 yaşına kadar ve gerekse daha sonraki hayatında pek çok hem de bakire kızla hayatını birleştirebilirdi. Ancak o, böyle yapmayıp kendisinden 15 yaş büyük, 40 yaşında dul bir kadınla evlenmiştir. Hem de bu evliliği eşi vefat edene kadar tam 25 yıl sürmüştür. Yani elli yaşına kadar tek ve dul bir hanımla yetinmiştir.
Onun evliliklerinde nefsaniyet olmadığının bir delili de, müşriklerin davasından vazgeçmesi için yaptıkları teklife verdiği cevapta saklıdır.
Müşrikler, amcası Ebu Talip’e gelip, "yeğenin eğer başımıza reis olmak istiyorsa onu reis yapalım veya en güzel kız ve kadınlarımızı ona verelim. Ta ki, bu davadan vazgeçsin." dediler.
Amcası bu teklifi ilettiğinde Efendimiz (a.s.m) şu karşılığı verdi:
"Ey amca! Eğer sağ elime güneşi, sol elime de ayı koysalar ‘vAllahi ben bu davadan yine vazgeçmem."
Bu cevap onun neyin peşinde olduğunu, kadın gibi, reislik gibi insanların değerli addettikleri şeylerin onun nazarında ne kadar değersiz olduğunu ispata yeter.
İkinci evliliği ise Hz. Hatice’nin vefatından sonra yine yaşlı ve dul bir kadınla, Hz. Sevde ile olmuştur.
Hz. Sevde ile de üç yıl yaşadıktan sonra, yaklaşık 54 yaşına kadar hep tek kadınla yaşamıştır. İlginçtir ki, onun çok kadınla evliliği hayatının bundan sonraki son on yılı içinde gerçekleşmiştir Bu gerçekler karşısında evliliklerinde şehvani ve nefsanî arzuların tatmin gayesini aramak insan tabiatını ve tarihî gerçekleri inkar etmekle mümkündür. Ve bu yaklaşım asla insaflı ve mantıklı bir yaklaşım sayılamaz. Olsa olsa kasıtlı bir karalama maksadı taşır.
Hayatının son yıllarına rastlayan evliliklerinde yukarda zikredilen evliliğin dayandığı her iki gayenin, Neslin çoğalması ve nefsanî arzuların tatmininin bulunmadığını görürüz. Zira nesli, ilk eşi Hz. Hatice’den devam etmiştir. Daha sonraki evliliklerinde çocuğu olmamıştır. Sadece Mısır’lı Mariye’den İbrahim dünyaya gelmişse de bir buçuk yaşında vefat etmiştir.
Görüldüğü gibi evliliklerin ana gayesi olan neslin çoğalması, tarihî bir gerçek olarak Hz. Hatice’nin dışındaki evliliklerinde yoktur.
Geriye evliliğin ikinci derecedeki gayesi kalıyor, Yani nefsanî ve şehevanî duyguların tatmini. Peygamberimizin çok kadınla evliliğinde gerek fıtrat ve gerekse tarihî gerçekler açısından bu gayenin aranamayacağını gördük. Zira bir insanın nefsanî ve şehevanî arzularının en ateşli ve uyanık bulunduğu şüphesiz 15-45 yaş dönemidir.
Şayet Hz. Peygamber, bu dönemde birçok güzel kadınla evlenmiş, sonradan onları terkedip daha başka genç güzel kadınlar almış olsaydı, şehvanî hisleri tatmin yolunda ileri sürülen iddialar bir dereceye kadar haklılık kazanmış olurdu. Oysa o böyle yapmamış, tam tersine hayatının son on yılı içinde (53-63) aralarında Ümmü Seleme gibi yaşça ilerlemiş, ve birçok çocuğu olanlar da dahil, aldığı hanımları ileri yaşlarda ve dul olarak almıştır. Meselâ, Hz. Sevde 53 yaşında ve dul. Hz. Zeyneb binti Huzeyme, 5O yaşında ve dul. Ümmü Seleme 4 çocuklu ve 65 yaşında bir dul. Ümmü Habibe dul ve 55 yaşında, Meymune 2 çocuklu ve dul.
Bir başka tarihî gerçek de şudur. Bu hanımlardan eceli gelip ölenlerin dışında hiçbirisinden de ayrılmayı düşünmemiştir.
Gençlik çağı geçtikten sonra nefsanî ve şehvani arzularda gerileme olduğu inkar edilemez bir fıtrat kanunu ve yaratılış gerçeğidir.
İşte Peygamber Efendimizin çok evliliklerini tahlil ettiğimizde karşımıza bu ibretli tablo çıkmaktadır.
Özetle ifade edecek olursak, 15-45 yaş dönemindeki evliliklerde nefsanî ve şehevanî gaye aranabilir. Oysa Efendimiz, bu dönemde genç ve bakire kızlar ve kadınlarla evlenmemiştir. Tam tersine 40 yaşında, üstelik dul bir kadın olan, Hz. Hatice ile evlenmiştir. Ve bu evliliği Hz. Hatice’nin vefatına kadar sürmüştür.
Çok evlilikleri, nefsanî duyguların büsbütün gerilemeye yüz tuttuğu 53 yaşından sonraki dönemde gerçekleşmiş olduklarına göre, bu evliliklerde mantığın gereği olarak başka gayeler aramak zaruridir. Bu sadece aklın ve mantığın değil, insan tabiatının ve insaflı bir değerlendirmenin de zorunlu bir gereğidir.
Cevap: Peygamber efendimiz kaç kişiyle evlendi ve evlendiği kadınların isimleri nelerdir
Kayıtsız Üye
Teşekkürler ALLAH razı olsun da yukarıda zaten yazıyor ama yinede saol
Kayıtsız Üye
Allah razı olsun. Bu yazı ile kalbim mutmain oldu.
Kayıtsız Üye
islama verdiğiniz bu değerli paylaşım için Allah sizden razı olsun
Kayıtsız Üye
Çok güzel bir açıklama,neden diğer evliliklerinin,sadece Fakir ve kötü yola düşmesinler
diye bu gibi evlilikler yapmış olduğunu ilave ederseniz ,tamamlamış olursunuz,çok evlilik
İslamda bir zaruriyetten ibareten değil,sadece evvelki Eşin razı gelmesi,Kadınları,koruma altına almaktır.
Bu bir Mümin gibi yaşayan,Müslümanın Kuranda olan surelere göre hareket etmesini belirtir.
diğer bir nedende,kötü yola girmesinler diye,maalesef bugün tatbik edilen İslamı yaşam Kültürünle
alakası yok,ordan burdan alınmış,yaşam tarzları,Kuranı anlayan çok az bir kesim var.Kuranı anlayarak
okuması gerekirken,Kavga ve hırçın davranışlarla vakitlerini geçiriyorlar.
Kayıtsız Üye
Ödevim bile zordu. Ama siz bana yardımcı oldunuz
Kayıtsız Üye
1. Hz İsa’nın evlenmediği yazıyor birçok kaynakta. Bırakın evlenmeyi, bir kadına bile yaklaşmamış. Onda nefis olmadığı için evlenmediği söyleniyor.
Evlenmiş olsa da, olmasa da, önemli olan nokta bu: nefsin, şehvetin olmaması…
Hz. Muhammed’in şehvetini tatmin etmek (şehvanî duyguların meşru dairede tatmin edilmesi) amacıyla evlendiği yazılmış. Peygamberlik vasfında ve dünyaya bir görev için gönderilmiş bir kişide nasıl oluyor da dünyevi bir şehvet olabiliyor?
Bugün Hristiyanlıkta papazlar kendilerini dünyevi işlerden uzak tutup dine ve Allah yoluna adamak için evlenmiyorlar. Yani, onlar bile nefislerine hakimken, Hz Muhammed’in 12 kez evlenmiştir. Ha diyeceksiniz ki, o kadınları korumak, himayesi altına almak amacıyla evlenmiştir. Hz Muhammed sözü geçen ve maddi durumu iyi olan biriydi. Ticaretle uğraşıyordu. Bu kadınları evlenmeden de koruyup, kollayabilirdi. Kaldı ki, himaye amacıyla evlenmiş olsa, onlarla cinsel yönden birlikte olmaması gerekirdi.
SORUN ŞU… DİNDE MANTIKSAL YORUM YOKTUR. KANADA ÜNİVERSİTESİ’NDE YAPILAN BİR ARAŞTIRMADA DİN İNSAN BEYNİNİN MANTIK VE YORUMLA İLGİLİ KULLANILAN BİR BÖLÜMÜNÜ KAPATTIĞI, O KISMIN KULLANILMADIĞI ORTAYA KONULMUŞTUR.
Kayıtsız Üye
Sayın Moderatör,
Bu yazımı paylaşmak işine gelmez senin. Biliyorum. Sizin asla farklı bir sese tahammülünüz olamaz. Biraz karakterli ve yürekli ol, içinde hakaret olmayan, sadece mantıksal yorum olan yazımı paylaş…
arifselim
Allah’a şükürler olsun ki fikirlere açık ve saygılıyız. Daha 5 dakika bile beklemeden yetkililere hakaret ederek kendi karaktersizliğini zaten göstermişsin. Belli ki forumumuzu tanımıyorsun ve içinde ne kadar farklı fikir ve düşünceler olduğundan haberin bile yoktur. Bu şekilde hareket etmen senin seviyeni gösterir. Uzun uzun iftiralar yazmakla da bilgi sahibi olunmaz ve mantık ortaya konmaz. Şimdi sorduklarını anlayabileceğin bir dille izah etmeye çalışayım. Gerçi hidayeti ve anlama kabiliyetini ihsan eden Allah’tır.
İsa aleyhisselamı sevmek ve iman etmek bizim için Hz. Muhammed aleyhisselamı sevmek ve iman etmek gibidir. Bu İslamın evrensel olmasının en güzel alametidir. İsa aleyhisselamın hayatından haberin olmadığı açıktır. İsa aleyhisselam çok genç yaşta iken Allah onu huzuruna almıştır. Hayatı çok yoğun bir mücadele içinde geçmiş ve sayısız çileler çekmiştir. Adem aleyhisselamdan en son peygambere kadar bütün peygamberlerde nefis vardı ve çoğu evlenmiştir. İsa aleyhisselamın evlenmemiş olması onda nefis olmadığı anlamına gelmez. Kuranı kerimdeki ayetleri sadece meallerinden okuyarak anlayamazsın. Eğer anlamak istersen o ayetleri izah eden tefsirlerden bakman gerekir. İslam birden fazla evliliğe izin vermişse de bunun şartları ve kuralları vardır. Bunlar bir emir değil, zaman ve ihtiyaca göre göre bir çeşit ruhsattır. Her türlü fuhşu ve ahlaksızlığı evli olduğu halde yaşayanları, evli iken onlarca metresler edinerek gayri meşru evlatların doğmasına vesile olanları görmemekte herhalde bir çeşit körlük olmalıdır. Bu konuda peygamber aleyhisselama iftira atanların aslında İslamdan, tarihten ve delillerden haberleri bile yoktur. Delili olmayan bir kimsenin mantığının bir önemi yoktur bizim için.
Peygamber aleyhisselamın evlilikleri ve diğer özel hayatındaki farklılıklar Allah’ın ona ihsan ettiği şeylerdir. İşinize gelsin yada gelmesin, hoşunuza gitsin veya gitmesin Allah onu sevgili edinmiş ve onu bütün peygamberlere ve insanlığa üstün kılmıştır. Onun evliliklerinde sizin aklınızın maalesef idrak edemeyeceği hikmetler vardı. Bu size bir cinsel arzu tatmini gibi gelebilir halbuki o kadar evliliklerinde sadece bir bekar kız ile evlenmiştir. Gerisinin tamamı yaşlı veya dul kadınlardı. Ona Mekke’nin en güzel kızları teklif edilmiş ve hatta kral olması dahi teklif edildiği halde o elinin tersi ile reddetmiştir. Eğer anlamak istersen bu bile sana yeter. Günümüzde birilerinin sözleri veya hataları islama yüklenemez. Nasıl ki bir çok sapık, tecavüzcü ve cani rahiplerin yaptıkları bütün Hristiyanlığa mal edilmesi yanlış ise buda yanlıştır. Eğer örnek istersen sana yüzlerce örnek verebiliriz. Ancak bütün dinlere dil uzattığına göre sanırım bunun bir gereği yoktur.
Asırlarca dünyaya medeniyet dağıtanlar İslam mensuplarıdır. Bunu anlamak için ne mantık nede başka bir şeye değil, sadece tarihi delillere ve kaynaklara bakmak yeterlidir. Günümüzde medeni (!) diye geçinen toplumların zulümlerini, sömürülerini ve hayatlarındaki gayri ahlaki yaşantılarını görmemek için kör olmak gerekir. Bugün dünyada dev sorunların olması ve adaletsizliğin, zulmün ve gözyaşının bir türlü bitmemesinin nedeni İslamın yaşanmamasından dolayıdır. Er yada geç Allah nurunu tamamlayacak ve İslam yeniden hakim olacaktır. Bu geçmişte olduğu gibi, tekrar olması Allah’ın bir vaadidir.
Kayıtsız Üye
Benim yazdığımla, sizin yaptığınız yorumun uzaktan, yakından hiçbir alakası yoktur. Soruduğum sorulara cevap niteliğinde değildir? Satır satır iyi okuyun ve sorduğum sorulara dolaylı, genel ya da yuvarlak değil, birebir cevap vermeniz daha yerinde olur.
Ama bu yazıyı ilk yazma amacım, sizinle soru-cevap diyaloğuna girmek yerine, yazımın burada kalmasıydı. Burayı takip edenlerin takdirine bırakmaktı her şeyi. Benim yazımı da okusunlar, sizin cevabınızı da…
Hakaret olarak algıladığınız şey: "Biraz yürekli ve karakterli olun" cümlesi ise, "Hakaret etmenin tam olarak ne olduğunu da İnternetten araştırın" derim.
Daha önce bu sitede sizin tarafınızdan saygısızca davranışa maruz kaldığım için, bu kez aynı şeyi yapmayasınız diye uyarma gereği duydum.
Selametle…
imam
Öncelikle dini kimliğini yazıp ben islam konusunda bazı sorularım var
ve haddini aşmadan Peygambere ve müslümanlara hakaret etmeden soru sorsaydın günlerce yazarak deiller sunabilirdim
ama sen bu kafayla sadece hakaretler savurur ve hakaret yersin
YÜREĞİN VARSA KİMLİĞİ YAZ GÖRÜŞELİM ÖYLE TARTIŞALIM
< Peygamberlik vasfında ve dünyaya bir görev için gönderilmiş bir kişide nasıl oluyor da dünyevi bir şehvet olabiliyor? >
Senin gibi kafirler anlamaz dinden imandan ne anlatsak kendi pencerenizden bakarsınız
Ahmak ve kara cahil olmasaydın tüm peygamberlerin evlendiğini çünkü insanlar ve ihtiyaçları var
Ve evlenmenin Allah tarafından yasaklanmadığını hatta teşvik edildiği her iman eden insan bilir.
——————————————
< Bugün Hristiyanlıkta papazlar kendilerini dünyevi işlerden uzak tutup dine ve Allah yoluna adamak için evlenmiyorlar. Yani, onlar bile nefislerine hakimken >
Hüseyin üzmez gibi birini Peygamberimizle kıyas yapacak kadar aşağılık bir hıristiyansın
Papazlar nefsine hakim olmadığını git rahibelere sor!!!
————————
< Bu ayetle Hz Muhammed’e sınırsız kadınla evlenme hakkı verilmiş, aynı zamanda diğer Müslümanlara zorunlu kılınan "başlık parası verme" usulünden de muaf tutulmuştur. Allah neden peygambere sınırsız sayıda kadını helal kılmaktadır? Amacı ne olabilir? Kaldı ki, peygamber herhangi bir insan değildir. İyi ahlak timsalidir. İnsanlara örnek olan kişidir. >
Sen ne Hz İsayı bilirsin ne de Hz Muhammedi çünkü hayatlarını bilmeden saçmalayıp yazmışsın
Kayıtsız Üye
En başta peygamber efendimiz (sav) bütün kadınlarla beraber olduğuna dair senin ya da benim elimde bir kanıt yok. Yakın zamana baktığımızda Abdülhamit de 16 kez evlendi diye biliyorum, ama bunların hepsi evlilik değildir cariyelik de var. Yani bir savaş sonucunda kadının kimi kimsesi yok ortada kalmış gidecek yeri yok bu duruma efendimiz de sessiz kalmayıp himayesi altına almak amacıyla evlenmiştir. Diyorsun ki efendimizin parası vardı. Bir gün hz fatima yaptığı coregi efendimize getiriyor efendimiz bu nedir diye sorunca fatima da çorek diye cevap verince Allahın Rasülü de 3 gündür boğazımdan geçecek tek lokmadır demiştir. Karnına açlıktan Taş bağlayan bir peygamberden bahsediyoruz. Son olarak "Kime dilerse hikmeti ona verir; şüphesiz kendisine hikmet verilene büyük bir hayır da verilmiştir. Temiz akıl sahiplerinden başkası öğüt alıp-düşünmez."
(BAKARA SURESİ / 269)
Kayıtsız Üye
Peygamberin şehvetsiz olmasini neden bekliyorsun ki.o bir insan ve dogal olarak erkek ve her erkegin şehvet ve dolayisiyla kadina cocuklara sevgisi olacaktir.hem evlenmese sonrasinda rahiplige donerdi islam ki bu kotubokurdu cunku rahiplerin tacizleri ve tecavuzleri biliniyo ve hatta cocuklara bile tecavuzleri ortaya cikti.o nedenle muhamned ilah ve ya dogaustu bir yaratik değil o bir insan ve bubdan dolayi insanin istedigi her istege sahip fakat bunu insanlara zarar vermeden helal sekilde hepimiz gibi yapmistir.sorun güzel ve inanmadan önce arastirmak oyle inanmak gerektigi için mantikli ama sorunun cijis noktasi yanlis.hristiyanliktaki ilah peygamber yok İslamda kul peygamber var .sende onu öyle kabul edip ona göre mantık yurut lutfen.
Kayıtsız Üye
Mantık diyorsunuz ya hadi düşünelim rahiplerin yaptığı en güzel şey evlenmemek mi peki bu yaptıklarının kime ne faydası var söylermisimiz ? Gelecek nesile yada olduğu topluma.Kalbinden gelen sesi dinle kardeşim mantığı o zaman bulursun
peygamber efendimiz kaç kere evlendi, hz Muhammed kaç kere evlendi, peygamber efendimiz kaç defa evlendi