Sen olmasaydın Ya Muhammed! evreni yaratmazdım uydurma mı
burcealtug
Sen olmasaydın Ya Muhammed! evreni yaratmazdım’Uydurmadır.
DENMİŞ SİTEDE Kİ BİR YAZIDA BUNU NASIL VE NEYE DAYANARAK SÖYLEMEKTE. TEYİZ EDİNİZ.
”Hz Adem günah işlediğinde şöyle dua etti:
Ya Rabb! Muhammed’in hakkı için benim günahımı bağışlamanı diliyorum.
Allahu Teala dedi ki: Ey Adem! Sen Muhammed’i nereden biliyorsun, ben onu daha yaratmadım.
Adem: Ey Rabbim, Sen beni yarattığında ve ruhundan bana üflediğinde başımı kaldırdım ve arşın sütunları üzerinde ‘Lailahe İllAllah Muhammedun Rasulullah’ yazılı olduğunu gördüm. Ve bildim ki, Sen kendi adının yanına ancak en çok sevdiğin kişinin ismini ilave edersin.
Allahu Teala dediki: Doğru söylüyorsun ey Adem, o (Hz. Muhammed sav) benim en sevdiğim kulumdur. Sen Benden onun (Hz Muhammed sav) hakkı için istedin, Ben seni bağışladım. Muhammed olmasaydı Ben seni yaratmazdım”
( Hakim Mustedrek 2/615 Hz Ömer (ra)’dan merfu olarak ;İbn Asâkir (2/323), el-Beyhâki, Delâil’un-Nubuvve (5/488) )
Uydurmadır.
Râvilerinden olan Abdurrahm an b. Zeyd b. Eslem hakkında İbn Hibbân şöyle der: «Hadis uydurmakla itham olunmuş, Leys, Malik ve İbn Lehi’a üzerine hadisler uydurmuştur. Dolayısıyla imâm ez-Zehebî rivâyet hakkında uydurma ve batıl derken, İbn Hacer el-Askalânî de ona katılır.
Zehebi, bu hadis hakkında: ‘‘Hadis uydurmadır. Abdurrahman yalancıdır. Ve Abdullah İbni Meslem el-Fahri’nin kim olduğunu bilmiyorum” demektedir.
Mizan’ul-İtidal’de bu hadis için ”batıl bir haberdir” denilmektedir.
Beyhaki Delail Nubuvve’de ”Abdurrahman İbni Zeyd İbni Eslem zayıf ravilerdendir” der.
El-Elbani bu hadisi aktardıktan sonra ” Sonuç olarak ben derim ki: Bu hadisin Peygamber (sav)’den aslı yoktur. Bu hadise iki muhterem hafız -Askalani ve Zehebi- batıl hükmü vermiştir. ( Zayıf Hadisler Silsilesi 1/hadis no 25) diyerek hadisi eleştirmektedir.
Şeyhul İslam İbni Teymiyye (ra): ”Hakim bu rivayeti sahihi sakimden (zayıf) ayırma babının girişinde aktarmakta ve Abdurrahman İbni Zeyd İbni Eslem’in babasından rivayet ettiği hadisler uydurmadır” demektedir.
El-Sagani uydurulmuş dedi. ( El-Sagani El-Hadis El-Mevzuat sy.7)
Elbani’de aynı şeyi söylemiştir. (Silsile el-Zayif 1/450 no 282)
El Acluni Uydurma olduğunu söylemiştir( el-Aclûnî, Keşfu’l-Hafâ, II, 214.)
Şeyh Molla Aliyyul Kari ‘Zayıftır ama anlamı doğrudur… (Aliyyul Kari El-Esrar El-Merfuat sy 67-68) der ve şu iki hadisi bu görüşüne delil getirir:
a. İbn Esakir tarafından nakledilen hadis sen olmasaydın dünya yaratılmazdı. İbni Cevzi bunu nakletti ve şöyle dedi uydurulmuştur (İbni Cevzi El-Mevzuat 1/288) ve Suyuti’de aynı şeyi söylemiştir. (Suyuti El-Laai 1/272)
b. Deylemi‘den nakledilen bir hadis Ya Muhammed! Sen olmasaydın Bahce (cennet) yaratılmış olmazdı ve Sen olmasaydın ateş (cehennem) yaratılmış olmazdı
ElBani derki Deylemi‘den hadisin sahih olduğunu ortaya koymadan gerçekliğini onaylamak doğru olmaz ki Hiç bir alimin bu konu üzerinde durmuş olmasına rastlamış değilim… Deylemi‘nin bunu aktaran tek kişi olması benim için bu hadisin zayıf olduğuna inanmak için yeterlidir, dahası Musned’inde (Deylemi Musned 1/41/2) rastladığımda zayıf olduğuna inandım.
(El Elbani; Silsile El-Zayıf, 1/451 no. 282)
Yukarıdaki sözün uydurma olduğuna bir delil de yine başka bir rivayetten ! Akıl sahiplerini çelişkiyi görmeye davet ediyorum :
Adem (a.s.)’ın Nebî (s.a.v.)’i, kendi yaratılışından sonra cennette iken yer yüzüne inmesinden bilmesidir. Halbuki zayıf, ancak daha iyi bir senedle gelen başka rivayette:
Adem (a.s.) Hindistana iner ve yanlızlık hisseder, bunun üzerine Cebrâil inerek; Allâhu Ekber, Allâhu Ekber, Eşhedu En Lâ İlâhe İllallâh(iki defa), Eşhedu Enne Muhammeden Rasûlullâh (iki defa)deyip ezan okur. Adem şöyle der: «Muhammed de kim»? Cebrâil: «Peygamberlerden son oğlundur» der.
İbn Asâkir (1/323/2).
Râvilerinden Ali b. Behrâm bilinmemekte, diğer bir râvi olan Muhammed b. Abdullâh b. Süleyman aynı şekilde bilinmemektedir.
Bir önceki rivâyette Âdem (a.s.) daha cennette iken Peygamber (s.a.v.)‘i tanıyordu, bu ikinci rivayette ise, Âdem (a.s.) yer yüzüne indiği halde Muhammed (s.a.v.)‘i tanımamıştır.
Menfaatları için birbirinden habersizce Panik halinde hadis peydahlayanların düştüğü bu trajikomik durum tam ibretlik !
ÜYENİN YAZISINI KOPYALADIM CEBRAİL AS İLE İLGİLİ OLAYI İYİ OKUYUN NE DEMEK BU ANLAMADIM
—————————-
bU HADSİ ŞERİFİ ÇOK KEZ GÖRDÜM OKUDUM VE İLK KEZ UYDURMA DENDİĞİNİ GÖRDÜM LÜTFEN TEYİT EDİNİZ.
——————–
FLOOD yapmayı göze alarak yeniliyorum sorumu lütfen biri cevaplasın
Cevap: Sen olmasaydın Ya Muhammed! evreni yaratmazdım’ Uydurmadır DENMİŞ SİTEDE Kİ BİR YAZIDA BUNU NASIL VE NEYE DAYANARAK SÖYLEMEKTE. TEYİZ EDİNİZ.
Şema
Ne için varım? Allah’a kulluk etmek için mi yoksa Peygamber Efendimize (sav) dost olmak için mi yaratıldım?
– Hadisin meali şöyledir:
"Sen olmasaydın, sen olmasaydın felekleri yaratmazdım."
Bu hadisi sahih hadis kaynaklarında görme imkânımız olmadı. Alimler, hadis olarak kaynağı olmasa da bunun manasının doğru olduğunu söylemişlerdir.(bk. Leknevî, el-âsaru’l-merfua, 1/44)..
Deylemî, İbn Abbas (r.a.)’tan merfuan şunu rivayet etmiştir:
"Cibril bana geldi ve dedi ki: Ya Muhammed! Sen olmasaydın cennet yaratılmazdı, sen olmasaydın nâr (cehennem) yaratılmazdı."(Kenzu’l-Ummal, h. No:32025).
Bu hadis yukarıdaki hadisin manasını desteklemektedir.
– Hadisin manasını, bütün her şeyin sırf Hz. Muhammed (a.s.m)’in şahsı için yaratıldığı şeklinde anlamak yanlıştır. Anlatılan hususu şu iki noktadan değerlendirmek gerekir:
Birinci nokta: Değer bakımından bütün kâinatın merkezinde oturan hayattır. Hayatın merkezinde ise, şuur vardır. Şuurlu varlıklar arasında ise, en değerli varlık insandır. İnsanlığın merkezinde en nuranî şahsiyet ise, bütün kâinatın iftihar tablosu olan Hz. Muhammed (a.s.m)’dir. Hadiste, insanların bu değerli konumu, onların en büyük temsilcileri olan Hz. Muhammed (a.s.m)’in eşsiz şahsiyetiyle vurgulanmıştır.
İkinci nokta: Kâinatın yaratılış gayesi, yüce yaratıcının varlığı ve birliğini tanıtmak ve onun hak mabut olduğunu gönüllere nakşetmektir. Özellikle şuurlu varlıktan cinlerin ve insanların sırf bu görevle yükümlü tutulduğunu
Ben cinleri ve insanları sırf beni tanıyıp yalnız bana ibadet/kulluk etsinler diye yarattım. (Zariyat, 50/56)
mealindeki ayetten anlamaktayız. Allah kendini özellikle şu iki kitapla tanıtmak istemiştir:
a. Ontolojik vahyin eseri olan bir nizam ve âhengin örgüsü olan kâinat kitabı.
b. Diğeri ise, bu kâinat kitabının ezelî bir tercümanı ve tefsiri olan ve bütün semavî kitapların esaslarını ihtiva eden Kur’an-ı Kerim.
İşte gerek kainat kitabı olsun, gerekse Kur’an olsun, Hz. Muhammed (a.s.m) gibi bir muallim olmaksızın, tamamen anlaşılmasının mümkün olmadığı bir gerçektir. Halbuki, anlaşılmaz bir kitap -ne kadar güzel olursa olsun- onu anlatan, açıklayan bir muallimi yoksa, o kitabın manasız bir tomar kağıttan farkı kalmaz.
İşte hadiste, Allah’ın en büyük tarifçisi / tanıtıcısı olan bu iki kitabın yegâne muallimi olan Hz. Muhammed (a.s.m)’in Şahsiyet-i Muhammediye denilen bu unvanı dikkatlere sunulmuştur. Bu açıdan bakıldığında, her şeyin Şahsiyet-i Muhammediye için yaratıldığını söylemekte bir beis yoktur. Bu sebeple, ortada şaşkınlığa yol açan bir durum söz konusu değildir.
İnsan, Allah’a kul olmak için yaratılmıştır. Allah’ın Elçisini Allah için sevmek ise ibadettir. Bir kimse onu sevmekle ve ona uymakla, Allah’ı sevdiğini göstermiş olur.
Cevap: Sen olmasaydın Ya Muhammed! evreni yaratmazdım’ Uydurmadır DENMİŞ SİTEDE Kİ BİR YAZIDA BUNU NASIL VE NEYE DAYANARAK SÖYLEMEKTE. TEYİZ EDİNİZ.
@mir
< Bu hadisi sahih hadis kaynaklarında görme imkânımız olmadı.Alimler, hadis olarak kaynağı olmasa da >
Aslında bu yeterli olmalı idi
ama ne yazık ki geçmişte bazıları
neredeyse her uydurma hadise "manen sahih" demek için çırpınma yarışına girmiş
yukardaki uydurmaya "manen sahih" demek için de
Deylemi’den onun teferrüd ettiği senedsiz bir hadise dayanmışlar
ama atalarımız bunun için güzel bir benzetme yapmışlar
bozacanın şahidi şıracı diye
Cibril ile ilgili yerin de anlaşılmayacak bir tarafı yok
gayet açık
1. hadiste -ki uydurmadır- Adem as’ın Muhammed sav’den daha Cennette iken haberdar olduğu açıklanmış
diğer hadiste ise -ki zayıftır- Adem as’ın Muhammed ismini ilk defa Hindistan’da iken duyduğu
Muhammedin kim olduğunu ise ancak Cibril’e sorarak öğrendiği açıklanmaktadır
Cevap: Sen olmasaydın Ya Muhammed! evreni yaratmazdım’ Uydurmadır DENMİŞ SİTEDE Kİ Bİ
howl
”İşte gerek kainat kitabı olsun, gerekse Kur’an olsun, Hz. Muhammed (a.s.m) gibi bir muallim olmaksızın, tamamen anlaşılmasının mümkün olmadığı bir gerçektir. Halbuki, anlaşılmaz bir kitap -ne kadar güzel olursa olsun- onu anlatan, açıklayan bir muallimi yoksa, o kitabın manasız bir tomar kağıttan farkı kalmaz.”
Kur’an’a manasız bir tomar kağıt demekte ne haddinize!!
@mir
cevap sorularlaislamiyet benzeri bir sitenin cevabına benziyor
o vb siteler ise İslam’ı değil
daha çok cemaatlerini ve hocalarını savunmak için kurulmuşlardır
eğer yukardaki uydurma hadis Risalei Nur’da geçiyorsa
ne yapıp edip onun sahih olduğunu savunmaları gerekir
eğer sahih olduğuna dair bir delil bulamazlarsa
o zaman uzun laf salataları ile hadisi sahihmiş gibi göstermeye
böylece hocalarının hatasızlığını savunmaya çalışırlar
bunu yaparken de farkında olmadan kime ne hakaretler ettiklerinin farkına varmazlar
Allah’a sığınırız
Gazali