Cemalnur sargut hakkında
burcealtug
Ben bu bayanın kitaplarını okuyarak tasavvufu sevmiştim. Çünkü ortak bir yanımız vardı oda MEVLANA HZ olan sevgimiz. Şimdi okuduklarıma göre büyük bir sapıklık içindeymiş. Görüşlerinizi almak istiyorum. Kitaplarını almayı düşünmüyorum artık
< Cemalnur sargut faciası
Affınıza sğınarak, facianın videosunu yayınlamak zorunda kaldık ki durumun vehameti daha iyi anlaşılsın.
Kaybeden neden kaybediyor biliyor musunuz?
Felsefe yapmaktan
İnsanların en büyük sorunu budur. İnsanlar ALLAH ‘u Teala’nın Kur’an-ı Kerimde buyurduğu ve Peygamberimiz’in hadis-i şeriflerde izah ettiği İslamı bırakarak, kendi anladıkları İslam’ı anlatırsa CEMALNUR vakıası gibiler ile sık sık karşılaşmak mümkün olacaktır. Onun için Mahmud Efendi hazretlerimiz buyurmuşlardır ki: Felsefe ahmaklıktır
Biz kendi felsefemize, düşüncelerimize veya tevillerimize göre değil, Allah ‘u Teala nasıl inanmamızı istiyorsa öyle inanmalıyız. Mesela Allah ‘u Teâlâ: Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmeyin buyuruyorsa biz bunu çeşitli teviller ile eğip bükemeyiz. Komşu ise komşuluk hakkını veririz fazlası bizi aşar. Laubali olamayız, dost edinemeyiz. Çünkü Allah ‘u Teâlâ yasaklıyor… Kendi aklına değil de Kur’an-ı Kerim’e uyuyorsan yapacağın budur…
BAŞINI ÖRTMEYEN KADIN MEVLEVİ ŞEYHİ (!)
Bakın mesela Habertürk gazetesi bu kadına sormuş: Neden başınızı örtmüyorsunuz? diye. Cevap ne olmalı: Allah ‘u Teâlâ örtünmeyi emrediyor ama ben yapmıyorum veya şu şu sebepten dolayı yapamıyorum. Olmalı değil mi? Bakın Cemalnur Sargut nasıl bir cevap veriyor:
tesettürün insanın gönlünde olduğuna iman ediyorum. Esas önemli olan çirkin huyların ve aynı ölçüde aşırı güzelliklerin örtülmesidir. İslam eşittir tesettür diye bir şey oldu. Hâlbuki İslam’ın beş şartı içinde tesettür yok. Ayrıca da İslam güzel ahlaktır. Sohbetlerimde başında şapkalı artist hanımefendiyle baştan aşağı çarşaflı hanımefendi kolkola beraber ağlıyorlar. Benim için bu birleştirici etkiden daha büyük bir lütuf yok.
Hâlbuki kalbin temiz olması, çirkin huyların giderilmesi insanı Allah ‘u Teâlâ’nın emir ve yasaklarını yaşamaya mecbur eder. Tasavvufun amacı da budur. Allah ‘u Teâlâ’ya ibadete engel olan nefsi adam ederek Rabbimize daha çok ibadet edebilmek, emirlerine daha çok sarılmak. Rabbim emretse de ben yapsam diyebilmek için nefsi terbiye etmek.
Kaldı ki başı örtmenin de dâhil olduğu tesettür kesinlikle bir tercih meselesi değil farzdır yani kati bir emirdir. Her müslüman kadının uyması gereken bir emirdir.
Ben kalbimi temizledim demekle, İslamın şartı değil demek ile bu emirden muaf olunabilir mi?
Eğer Cemalnur Sargut gibi bakarsanız bütün günahlar mübah oluyor (Haşa) Neden? Çünkü hiçbiri İslamın şartı değil. Kalbin temiz olsun yeter!
Böyle bir zırva olabilir mi?
Cemalnur Sargut buda yı araştırdığı kadar Kur’an-ı Kerimi araştırsaydı ve kendi felsefesine değil Allah ve Resulüne başvursaydı sapıtmayacaktı.
Bakınız Allah ‘u Teâlâ ne buyuruyor:
Allah ve Resûlü bir iş hakkında hüküm verdikleri zaman, hiçbir mü’min erkek ve hiçbir mü’min kadın için kendi işleri konusunda tercih kullanma hakları yoktur. Kim Allah ‘a ve Resülüne karşı gelirse şüphesiz ki o apaçık bir şekilde sapmıştır (Ahzab 36)
Demek ki, Allah ‘u Teala bir kadına başını kapatmasını, tesettüre girmesini emrediyorsa, ben müslümanım diyen bir kişinin bahaneler üreterek o emirden kaçması apaçık bir sapıklıktır.
Bir insan yapamıyorsa ben yapamıyorum, kapanamıyorum, Allah ‘u Teala emrediyor ama işime gelmiyor diyebilir. Herkesin kendine göre günahı vardır. Bu da onun günahı olur. Kendisi ile Allah ‘u Teala arasındadır. Ama önemli olan kötü huyları temizlemek, tesettür kalpte olur derse ve insanları özellikle böyle teşvik ederse işin rengi değişir. O zaman şahsi olarak yukarıdaki ayet ile muhatap olduğu gibi dall (sapıtmış, mudıll (saptırıcı) olduğu açığa çıkar…
Birde bu kadın Mevlana’nın tasavvuf yolunu sahiplenmiş, Mevlevi Şeyhi olduğunu iddia ediyor. Halbuki kardeşler, hiçbir tasavvuf yolunda kadınlara şeyhlik verilmediği gibi vekillik bile verilmez.
Bakın İsmet Garibullah Büyük şeyh Efendi Risale-i Kudsiyye eserinde ne buyuruyor:
Sakın sen hatunlara verme hilafet, Ki sadat men edip etmedi adet
Sakın kadınlara mürşitlik, halifelik verme, Evvelki ulular hanımlara hilafet vermeyi men ettiler, engellediler. Hilafet vermeyi adet etmediler.
Osmanlı’nın büyük evliyalarından İsmet Garibullah Efendi verme dedikten sonra evvelki büyüklerinde vermediğini vurguluyor. Demek ki, Mevlevi şeyhliği sadece kendi kendine yapılan bir yakıştırmadır.
BUDA HAYRANI
Videoda gördüğünüz gibi kendisine tapılan Buda hakkında çok severim diyen Cemalnur Sargut ne diyor: Böyle bir hürmet, böyle bir saygı Sanki putun değil Allah ‘ın (haşa) ayaklarını yıkıyorlar.. Onların bu puta taptığı düşünülemez, aslında onlar taştaki hakikate, her yerden tecelli eden Allah ‘a tapıyorlar
Cemalnur Sargut’un: Budizm de hak bir dindir demediği kalıyor. Hâlbuki ne demesi lazım:
Böyle bir hürmet, böyle bir saygı görmedim, isterdim ki bu insanlar tek geçerli Hak din olan İslam ile şereflense ve Müslüman olsalar da bu kabiliyetlerini İslam’da kullansalar.
Bir Müslüman böyle düşünmez mi kardeşlerimiz… O kişi ise putperestliğin hakikatte Allah ‘u Teala’ya tapmak olduğunu söylüyor.
Allah ‘u Teala puta tapanlar hakkında bakın ne buyuruyor:
Muhakkak ki müşrikler (Puta tapanlar) ancak bir pisliktirler. (Tevbe 28)
Yüce Rabbimiz: Pisliktirler buyuruyor. Bunun daha ötesi var mı Müslümanlar. Ama Sargut’a göre ötesi var, sonu bile yok. Puta değil, hakikatte putta tecelli eden Allah ‘a tapıyorlarmış.
Birde sunucu, heykelin Allah ‘ın şekli olduğunu söyleyince Cemalnur Sargut tasdik ediyor. Bu düşünceler ve söylemler ise insanı küfre götürür…
HIRİSTİYANLARA DERS!
Salgut, konuşmacı olarak davet edildiği kilisede yaptığı konuşmayı anlatıyor. Hıristiyanlara sanki Hak bir dinmiş gibi sonradan icat edilen Haçı izah etmek zorunda kalmış. Ve bu konunun aslının Kur’an-ı Kerimde olduğunu söylemiş.
Allah ‘u Teala’nın: Ya İsa, o kadar güzelleş ki namaz kıl ve zekat ver buyurduğunu söyledikten sonra namazı dikey, zekatı da namazda güzelleşerek insanlara güzellik aktarmak olarak yatay bir ibadet olduğunu söylemiş…
Böyle bir sapıklığı da ilk defa duyduk… İhsan Eliaçık zekatı fazlalığı ver olarak değiştirmişti ama bu daha bir başka..
Hangi kitapta Kur’an’da geçen zekât böyle tarif edilmiş: Namazda kazandığınız güzellikleri insanlara aktarmak
Ayrıca Sargut’un yaptığı tefsir de büyük bir saptırmadır. Meryem Suresi 31. ayetinde İsa Aleyhisselam’ın bebekken dile gelerek konuşması anlatılırken: Nerede olursam olayım beni kutlu ve erdemli kıldı ve bana yaşadığım sürece namazı ve zekatı emretti. Buyruluyor
Sargut ne diyor: Ya İsa, o kadar güzelleş ki namaz kıl
Namaz kılmak için iç ve dış güzellik şartının aranmadığı gibi, bu ayetin önüne veya sonuna parantezle açarak da olsa böyle bir ifadeyi koymak imkânsızdır…
PAPAZDAN İYİ DERS VERİYOR!
Hıristiyanlar ile yaşadığı diyaloğu anlattıktan sonra şöyle diyor: Papaz dedi ki, biz dinimizi bilmiyoruz iyi ki Kur’an var
Papaz, tahrif edilen Hıristiyanlığı sizin bir Müslüman olarak yaptığınız muhteşem (!) saçma tevillerinizle teyit etmenizden son derece memnun olmuştur. 12 senedir boşuna çağırmıyorlar demek ki… Papazdan iyi vaaz ediyorsunuz daha ne istesinler ki.. Bir Müslüman olarak Hıristiyanlığın batıl olduğunu da söylemiyorsun. Aksine teyit ediyor ve onaylıyorsun. Üstüne üstlük çok derin manalar içeren (!) yaldızlı sözler ile Hıristiyanlık’taki şirkin üzerini örtüyorsun. Papaz daha ne istesin… Arada sırada gel bize vaaz et diyecektir elbette… Hatta bir gün o istifa eder de görevi siz devralırısınız…
KENDİLERİ Mİ YETİŞTİRMİŞ!
Bakınız Müslüman görünümlü binlerce ajanın İslam memleketlerinde olduğunu biliyoruz. Kesin olarak şu veya bu diyemiyoruz. Ama yaptığı faaliyetlere bakarak o ajanlardan olmasa bile aynı güce hizmet ettiğini anlıyoruz.
Düşünün! 12 yıldır bir Müslüman olarak Hıristiyanlara, Hıristiyanlığı anlatıyorsunuz. Yani onların Hak din olduğunu Kur’andan da delil getirerek (haşa) söylüyorsunuz. Onların içine düştükleri şirki, Kur’an-ı Kerimin onlar hakkında buyurduğu apaçık tehditleri de gizliyorsunuz. Bu kimin işine gelir? Elbette PAPALIĞIN işine gelir. İster ajan olun, ister olmayın farketmez Her halükarda aynı amaca hizmet etmiş oluyorsunuz…
3 İNANCI ANLATIP BAĞLIYOR
Şu cümlesi çok önemli: Bunların hepsinde asıl taptığımızın Allah olduğunu idrak edersek zaten farklılıklar kalkıyor aradan
Dikkat ettiyseniz yaşadığı hikâyelerle anlatmaya başladığı Budizm’in arkasından Hıristiyanlık ve sonunda da yahudilik geliyor. Hepsinden bir misal verdikten sonra: Aslında dinler arasında hiçbir fark yok diyor ve önemli olanın hakikatte Allah ‘a tapmak olduğunu söylüyor.
Biz Dinler Arası Diyalog uzmanları da anlıyoruz ki, bu anlatım çok doğaçlama olmayıp belirli bir plan dâhilinde ilerliyor.
Ve yine anlıyoruz ki amaç, Dinler arası diyaloğun en büyük hedefi olan dinler çorbasını oluşturmaktır. Özellikle Hıristiyanlığın yayılmasının en büyük engeli olan Müslümanların karşıtlığını kırmaktır. En azından zihinlerde bunu yeşertmeye çalışmaktır.
Ne yazıktır ki Mevlana Hazretlerini ve Tasavvufu da bu çirkin emellerine alet ediyorlar…
CÜBBELİ HOCA2NIN KISA BİR ARAŞTIRMASI
Bu konuda Cübbeli Hocamızında kısaca bir araştırması var. O Metris’te bile boş durmuyor. İşte 21. Numaralı mektubunda geçen o bölüm:
Televizyonlarda tasavvuf ve Mevlânâ yorumcusu olarak baş gösteren, İslamî geçinen kanallarda bile itibar gören Cemalnur Sargut adlı kadının insanı dinden çıkaran görüşlerini nakletmiş, ben de size naklediyorum. Aman Müslümanları uyandırın da biri bunlara kapılıp dinden çıkmasın. Bakın kızım neler yazmış:
Hocam! Öncelikle bu kadın insanların sorduğu sorulara düz cevap vermektense eveleyip geveliyor ve kafa karıştırarak aralarda zehirli İslam dışı düşünceleri yayıyor. Saf milletimiz de ne dediğini anlamasa da yumuşaklığına kanarak ‘Vay be! Bu kadın bir Allâh dostu (sümme hâşâ)’ diyecek kadar bu kadına inanıyorlar.
Canım babam! Şimdi sana yazın hazırlayacağım reddiye kitabında daha geniş araştırma yapacağım için daha fazla kanıt sunacağım ama şu an az kanıtlarla çok şey anlatan deliller yazacağım:
a) TNT kanalında Ömer Çelakıl’ın sunduğu Hayatın Şifreleri isimli programdan:
Ömer Çelakıl: ‘Bir peygamber şöyle der: ‘İki tanrıya tapamazsınız, Allâh’a inanmak zorundasınız.’ Zaten bizim inandığımız Allâh ile Hristiyanların inandığı Tanrı da aynıdır’ deyince karşıda konuk olan Cemalnur Sargut ise: ‘Evet çok doğru. Ne kadar güzel söylediniz’ diyor.
b) TRT 1’deki Gülbence isimli programdan:
Cemalnur yine sevgiden, güzellikten bahsederken Gülben Ergen: ‘Hatta başka dinde olanlar da oruç tutmuyor, namaz kılmıyor ama biz onları seviyoruz’ deyince Cemalnur şöyle diyor:
‘Çok güzel söylediniz. Zaten Mevlânâ Hazretleri de: ‘Bütün dinlerde bu inanış vardır. Bütün dinlerdeki insanların taptıklarında ‘Yâ Rabb! Yâ Hayy!’ sesi geliyor. Hatta bir anımı anlatayım; Amerikalı çok arkadaşım vardır. Bir gün beni Budist tapınağına götürdüler, içeride fil görünümünde bir kadın heykelinin önünde saygı gösteriyorlar, öyle inanıyorlar ki çok güzeldi. Zaten onlar da Allâh’a tapıyorlar, sadece o heykelde Allâh’ı bulmuşlar, fark yok. Zaten dinler arasında fark yoktur. İslam hepsini kucaklar.
Tekrar affınızla bir anımı anlatayım. Yahudi bir arkadaşım var, kendisini çok ama çok seviyorum. Bir oğlu var, kendisi oğluna çok düşkündür. Bir gün araba oğlunu eziyor, oğlu hastaneye yatıyor, eve geliyorum bir de ne göreyim o kadın evde. Oğluna çarpan adamla oturuyor. Soruyorum ona ‘Neden hastanede değilsin?!’ diye, o da bana: ‘Bu şöför oğlumu yanlışlıkla ezdi, şimdi çok vicdan azabı çeker, onu teselli ediyorum. Bu başıma gelenler Allâh’ın imtihanıdır’ dedi. Bakın işte bu Yahudi arkadaşım benim için çoğu Müslümandan daha Müslümandır.’
c) Yaşasın İftar isimli programdan:
Programa mail yollayan Hollandalı bir kadın Cemalnur’u çok sevdiğini, onunla İslamı öğrendiğini ve sonra kapanmaya karar verdiğini yazıyor ve ekliyor ‘Kapandıktan sonra çok baskı gördüm, kocam beni istenmedi, hep dışlandım sonra da dayanamayıp açıldım. Şimdi aile yaşantım daha güzel ama düşünüyorum Allâh bana kızar mı? Yaptığım doğru mu? Hocamız Cemalnur Hanım açıklar mı?’
Cemalnur Sargut şöylece açıklık getiriyor: ‘Koca çok önemlidir, onların sözleri bizler için emir gibidir. Mutlulukta çok önemlidir, ben bu kadına daha ayrıntılı mail atacağım.’
Kendi sitesinden bulduğuma göre o kadına yolladığı mail şöyle: ‘Maddi, manevi ve ahlaki tesettürü uygulayan veya uygulamayan herkese hürmetim olduğunu söylemek istiyorum. Kur’ân’da yorumu o devrin din âlimlerine bırakılmış âyetlerle, üzerinde yorum yapılamayacak kat‛î emirler vardır. Demek ki devrin an‛ane, gelenek ve yapısı insanların tesettür anlayışı üzerine değişiklikler yapabilir. Ama insanlar kendilerini nasıl rahat ve huzurlu hissediyorlarsa öyle giyinmeliler ve her şeye rağmen ahlaki değerlerini kaybetmemeliler. En büyük tesettür kötü huyları örtmektir. Allâh onu herkese nasip etsin.’ Bu kadın hakkındaki alıntı burada bitti.
Görüyorsunuz bu kadın zaten kendi açık, ona göre konuşuyor. İman olmadan çarşaf giyinse de faydası olmayacağı malum. Buna çok kanan var. Kendisi Mevlevî şeyhiymiş gibi bazı Hristiyanlara da şeyhlik veriyormuş, zaten bu işler o kadar bollaştı ki almayanı dövüyorlar. Aman milleti özellikle kadınlar birbirlerini bunun fitnesine kanmasınlar diye uyarsınlar.
Ben geçen sene özel vizeyle yani vizelerin açık olmadığı dönemde umreye gitmiştim. Bu kadın özel vizeler alarak meşhur bürokratların, zenginlerin hanımlarını, belki yüzden fazla kadın-erkek milleti toplamış umreye götürmüş. Ben de bazı yanlışlarını duymuştum ama çok araştırmaya vaktim olmamıştı. Sonra bir de baktım, meğer aynı otelde kalıyormuşuz.
Adamın biri asansörde bana hürmet etti, hoşbeş etti ve sonra Hocam bu akşam Cemalnur Hocamız’ın sohbetine gelir misiniz? dedi, ben de ismi birden hatırlayamadım ama büyük bir veliymiş gibi söyleyince ben de erkek zannedip Yeni geldim vakit bulamam ama sonra ziyaret ederim dedim. Sonradan öğrendim, meğer bu kadınmış, tabi görüşmedim.
Hepimiz ölüp âhirete gideceğiz ne olur dinimize hizmet edelim. Bu proje uluslararası! Diğer dinleri hoş görme projesi. Buna karşı Müslüman halkımızı uyaralım. Geçen bir karikatürde Papa’nın: Türkiye’de kanallar zaten bizden iyi misyonerlik yapıyorlar, millet de zaten Hristiyan olmuyor, boşuna masraf etmeyelim, oradaki personeli çekelim, bu işi tv kanallarına bırakalım dediğini resmetmişlerdi.
Bu kadını Kanal 7’ye bağlı Ülke Tv’de âlimlerle, velilerle ilgili yapılan bir programda bile çıkardılar. Aman imanımıza sahip çıkalım. Allâh-u Te‛âlâ:
﴿إِنَّ الدِّينَ عِنْدَ اللّٰهِ الْإِسْلَامُ﴾
Şüphesiz ki Allâh nezdinde o (gerçek ve makbul) din ancak İslâm’dır. (Âli ‛ImrânSûresi:19’dan)
﴿وَمَنْ يَبْتَغِ غَيْرَ الْإِسْلَامِ دِينًا فَلَنْ يُقْبَلَ مِنْهُ﴾
Her kim dîn olarak İslâm’dan başkasını ararsa, asla kendisinden (bu yanlış dîni de, diyâneti de) kabul edilmeyecektir (Âli ‛ImrânSûresi:85’den) buyururken nasıl bütün dinler eşit olur?! Fil heykeline tapan nasıl Allâh-u Te‛âlâ’ya ibadet etmiş olur?! Bir Yahudi nasıl birçok Müslümandan iyi olur hatta daha Müslüman olur?!
Allâh-u Te‛âlâ:
﴿لَا تَتَّخِذُوا الْيَهُودَ وَالنَّصَارَى أَوْلِيَاءَ﴾
Yahudileri ve Hristiyanları (kendiniz için güvenecek, yardım edip yardım isteyecek ve ahbap gibi geçinecek) dostlar edinmeyin! (MâideSûresi:51’den)buyururken nasıl bir Müslüman kâfir birini dost edinir. Bunların her biri insanı kâfir etmeye yeter de artar. Bir de hepsi birleşirse o zaman katmerli kâfirlik olur. Rabbim cümlemizi bu belalara düşmekten muhafaza eylesin. Âmîn! (Cübbeli Hoca’nın mektubu sona erdi)
Diyalog felsefesinde buluşanların Budizm hayranlığı da dikkat çekici boyutlardadır.
Bu zihniyetler ile mücadelemiz devam edecek. Hıristiyan, yahudi ve diğer dinleri bütünleştirme, dinler çorbası yapma hayalleri suya düşecek İnşaAllah . İslam’ın hak ve tek bir din olduğu gerçeğini her yerde ve zeminde haykıracağız… Sinsi planları deşifre ederek halkımızı bilinçlendireceğiz. Onlar zırvalarında bıkana kadar biz reddiyelerden bıkmayacağız. >
Linki tıklayıp okursanız bilgi edinirsiniz neden sapıklık içinde olduğunu. Ve bu kadın mason mu ki acaba?
Cevap: cemalnur sargut hakkında
@mir
ben o kadının Mevlanayı sevdiğinden şübhe etmiyorum
Cevap: cemalnur sargut hakkında
Berşan
< ben o kadının Mevlanayı sevdiğinden şübhe etmiyorum >
,
Burada taş Mevlena’yamı??
Cevap: cemalnur sargut hakkında
burcealtug
evet açarmısınız?neden siz bu evliayı sevmiyorsunuz?
@mir
şimdi cemalnur sargut Mevlanayı şahsen tanımaz
o da bizim gibi onu kitaplardan tanır
ee kitaplarında
"hacca gitmek yerine bir Allah dostunun etrafında turlamak kafidir" diyenlerin
ve bu arda haccdan vaz geçirdiği o kişinin hacc için ayırdığı parayı almayı da ihmal etmeyenlerin
propagandası yer alan bir kişiyi ben sevemem
ama cemalnur sargut’un sevdiğine kesinlikle eminim
ayrıca müridlerinin -haşa- Allah’ın kadın kılığında gelip
şeyhleri ile oynaştığını iddia ettiği bir kişiyi de ben sevemem
ama Allahu Alem cemalnur sargut’un Mevlananın en çok sevdiği özelliği de bu olabilir
daha buraya yazamayacağım sapkınlıklar için şu linki tıklmanızı tavsiye ederim:
belgeler.com/blg/2nif/tasavvuf-ve-sark-edebiyatinda-cinsel-sapkinliklar
burcealtug
mEVLANANIN KİTAPLARINI OKUDUM. MESNEVİYE KADAR……ONUN hayat hikayesinden başladım araştırmaya. Sizin sapıklık dediğiniz şeyleri ben onda kusura bakmayın ama görmedim. Hak dostu olan birine nasıl sapık dersiniz?Elinizde kanıt var mı?Sinan yağmurun tendure ve aşk kitabını okuyun. Bibliyografi….asla içinde ekleme yok. Tamamen araştırmalara dayalı bir kitap belgelerle sunuyor. Kusura bakmayın kardeşim ama ben ALLAHUTELAya olan sevgi aşk gibi hisleri MEVLANAYI tanıdıktan sonra anladım çözdüm. Onun gibi sevgi görmedim yaradanına karşı duyulan. Peygamber Efendimiz ve asabı ehli beytten sonra yaşadığı y.y içinde hak dostu olan bir O birde şemsi tebrizdir. Bunun dışında yunus emre abdulbakiceylanihz gibi şahıslarda aşk sevdalıları …………AŞK BENİM İÇİN ALLAHTIR.PEYGAMBERDİR.Mevlana hz içinde bu böyledir. O zaman ben ona sapık diyemem. Diyenlere de izin veremem.ALLAHA EMANET OLUN
@mir
< mEVLANANIN KİTAPLARINI OKUDUM. MESNEVİYE KADAR……ONUN hayat hikayesinden başladım araştırmaya. Sizin sapıklık dediğiniz şeyleri ben onda kusura bakmayın ama görmedim. >
verdiğim linki tıklayıp son sayfalarda Mesneviden yapılan alıntıları okudunuz mu?
ya da insanları haccdan vaz geçiren şeytanın propagandasını yaptığı yeri de okudunuz mu?
sizce bunlar sapkınlık değil mi?
yoksa siz de sansürlenmiş bir Mesnevi mi okudunuz?
burcealtug
Allah cc nun hakim olduğu mahkemede mevlananın müslüman olduğuna dair ordular gibi şahitler getirildiğinde ve onun sapık olduğunu beyan eden kişiler mevlana aleyhinde delil olarak kimin yazdığı ve sıhhat derecesi belli olmayan kitablar elinde olarak huzura getirildiğinde ve kendisine mevlana Allah’a ve resulune inanmışken sonradan mecusiliğe ( ateşperestliğe) dönmesini mümkün olup olmadığı ,mevlananın imansızlığına neyle hüküm verdiği,bu şahıs aleyhinde neden kamu oyu oluşturmaya çalıştığı,kendisinden yüzlerce sene önce yaşamış birinin imanını tahkik etme vazifesini kendisine kimin verdiği ,bunun için kalbini açıp bakıp bakmadığı ve ,bu çalışmasının kime ne kazandırdiığı gibi ila ahir sorular sorulduğunda ve isbat edemezse kendisine gideceği yer gösterildiğinde…keşke ler başladığında..”….
Cennete giden yolları aramak varken fuzuliyane cehennem ateşini karıştırmaya gerek var mı?
"Müminin, malayani, faydasız şeyleri terketmesi, imanının kemalindendir."
Şimdi siz ne maksatla buna inanıyorsunuz?Ben o linklere güvenmiyorum.Niyetim sizi rencide etmek kızdırmak değil bilakis sizin gibi din kardeşimi uyarmak
@mir
yarın siz Allah’ın huzurunda durdurulduğunuzda
Allah size "sen benim katımdan haber mi alıyorsun ki
Mevlana’nın benim katımdaki hesabında aklanacağına dair yazı yazdın?" diye sorarsa
ne cevab vereceksiniz?
< delil olarak kimin yazdığı ve sıhhat derecesi belli olmayan kitablar >
ben mesneviden bahsediyorum
ve o kitaptaki Mevlana’dan
yoksa dediğim gibi gerçek Mevlana’yı tanımam etmem
mesneviyi onun yazıp yazmadığını bile bilmem
ama siz mesneviyi okuyarak onu severken
ben aynı sebebten ondan nefret ediyorum
< Ben o linklere güvenmiyorum >
bugün ikidir verdiğim linklere bakılmıyor
sebebi de ne yazık ki
verdiğim linklerdeki bilgilerin doğru olduğundan korkulmasıdır
verdiğim linke baksaydınız
Mesneviden alıntılar yapıldığını
alıntıların hangi cildin hangi sayfasından olduğunu görecek
elinizdeki mesnevi ile karşılaştırınca -ki elinizdeki sansürlü değilse-
Mesnevinin nasıl bir kitap olduğunu ve yazarının da nasıl bir insana olduğunu anlayacaktınız
bu şansınız hala var
kullanmanızı tavsiye ederim
ya da şöyle yapalım elinizdeki mesnevinin sansürlü olmadığından eminseniz
ben size bazı cild ve beyit numaraları vereyim siz oradan karşılaştırın
olur mu?
burcealtug
tamam karşılaştıracağım kardeşim. Ver bakalım.
@mir
mesela Hacca giden Bayezid-i Bistami’ye
"Hacca gitmek yerine gel benim etrafımda yedi defa dön
Haccı Ekber sevabı alırsın" diyen bir şeyhtanı övmesi
Bayezid’in bunu yapınca derecesinin arttığını söylemesi ile ilgili olarak
2210 ila 2235. beyitler arasına bakabilirsiniz
şeyhlerin Allah’tan vahy aldığı ve bu yüzden hatasız oldukları iddiası ile ilgili olarak
Cilt 4 ALLAH’TAN VAHY ALIYORUM (1850-1855. Beyitler Sf. 151 (2245. Beyit sf.178 Ayrıca bknz. Sf. 326) 1850. O padiĢah, Ebulhasan’ın ihsanı
kısmına bakabilirsiniz
bayan olduğunuz için konusunu yazmayacağım şu beyitlere de bakarsanız
Mesneviye ve yazarına neden zerre kadar itibar etmediğimi anlarsınız:
Cilt 5 (1335-1420. Beyitler 112-118.sf)
Cilt 5 ( 3831-4025. Beyitler 312-326.sf)
Cilt 2 (3155.-3160 Beyitler 137-138. Sf)
Cilt 5 ( 2497-2515. Beyitler 205-207.sf)
Cilt 4 (3545-3550. Beyitler Sf. 283)
cilt 5 (3325-3330. Beyitler 272-273.sf)
Cilt 5 ( 3716-3736.Beyitler 302-304.sf. )
burcealtug
inceledikten sonra fikrimi belirteceğim.
@mir
şunlara da bakıver kardeş
Celaleddin Rumi, Kur’an’ın Lokman Suresinin 27. ayetini kendi kitabı için nasıl alet ediyor: ….Ormanlar kalem olsa, denizler mürekkep olsa yine Mesnevi’nin biteceğini umma… (Mesnevi-Celaleddin Rumi c: 6 s: 178)
Bu, ne yıldız bilgisidir, ne remil, ne de rüya. Tanrı, doğrusunu daha iyi bilir ya, Tanrı vahyidir! Sofiler, bunu halktan gizlemek için Gönül Vahyi demişlerdir! ….
(Mesnevi-Celaleddin Rubi MEB Yayınları, c: 4 s: 151)
Temiz kişilerden başkalarının dokunmasına müsade etmezler. Mesnevi, Alemlerin Rabbinden inmedir! Batıl ne önünden gelebilir, ne ardından. Tanrı onu korur, gözetir!….
(Mesnevi-Celaleddin Rumi MEB Yayınları c: 1 s: 11)
MENAKIB’ÜL ARİFİN I (Arifler’in Menkıbeleri)Ahmed Eflaki
Yine sultan veled buyurdu ki: bir gün babam medresede bilgiler saçıyordu. (bu arada) halis mürid kendi şeyhinin herkesten üstün olduğuna inanan kimsedir. Mesela: bir adam beyazid (bistami)’nin müridlerinden birine senin şeyhin mi büyük, yoksa ebu hanife mi? diye sordu. Mürid benim şeyhim diye cevap verdi. (Nihayet) o birer birer bütün sahabeyi saydı, fakat mürid yine şeyhinin hepsinden büyük olduğunu söyledi. Sonra Muhammed mi büyük, senin şeyhin mi? dedi. En sonunda ALLAH mı büyük, yoksa senin şeyhin mi diye sordu? Mürid ben ALLAH’ı şeyhimle gördüm, şeyhimden başka bir şey tanımam, hep onu tanırım. dedi. Başka bir müridden de ALLAH mı büyük yoksa senin şeyhin mi? diye sordu. Bu mürid de bu iki büyük arasında hiçbir fark yoktur dedi.
Ariflerden biri de bu iki büyükten daha büyük biri lazımdır ki o farkı ortaya koysun demiştir. Nitekim buyurmuştur ki: ALLAH görünmediği için peygamberler onun naibi olmuşlardır. Hayır böyle de değil.Bu naible, naibin naibliğinde bulunduğu kimseyi ayırmak çirkin şeydir. burada ikilik yoktur.
(MENAKIB’ÜL ARİFİN I (Arifler’in Menkıbeleri)Ahmed Eflaki cilt 1, sf. 324-325)
yine aynı eserde mesnevinin Kur’an’dan üstün olduğu iddiası ile ilgili oalrak da şunu izleyin:
karadamlalar
"felsefenin ahmaklık olduğuna iman edildi de,niye filozofların ve sapıkların ibadetleri-itikadları din diye alındı" diye sorarlar adama…
parasetemol
Bu konuya paralel sayılabilecek bir konuyu ayrı bir başlık altında açtım.İnşaAllah burcealtuğ kardeş oradan da bakabilirse bazı şeyler kafasında daha da netleşebilir [EMAIL="inancındayım.@mirinancındayım.@mir[/EMAIL] üstadım da konuyla ilgili değerlendirmelerini sunarsa memnun kalırım:)
parasetemol
Açtığım konunun linki bu arkadaşlar,bir önceki yorumda ilave etmem gerekiyordu,aksilik için özür dilerim:
BUYRUN:forumduasi.com/sizden-gelen-sorular/224987-celaleddin-i-rumi-gercegi-2.html#post812338
yasemin
Beni ister zahiri isterse batini olarak Allah’a götüren O’na yaklaştıran O’nu hatırlatan herşeyi ve herkesi seviyorum 🙂
Ufkuaçık
Genç kardeşlerimize duyuru!.
Son yıllarda; çok az bir kısmı hariç, itikadı ve fikri bozuk birçok ilahiyatçılar türedi.Tv.lerde çok sık çıkmaya başladılar."Gerçek ehli sünnet alimleri ne yapıyorlar bunlar niye piyasaya çıkıp da halkı irşad etmiyor?" diye kimse sorgulamıyor.ilahiyatçılar üstelikte bu işi para ile yapıyorlar.Birçok genç bunların sayesinde ateist oldu veya sapıttılar.Bunların hiçbirisi sağlam müslüman genç nesiller yetiştiremediler.Dinimiz bunların elinde kaldı.Bunlar ehli sünnet alimi değil filozofturlar.Kafalarına göre Kur’an’ı hep te’vil ederler.
İlahiyat fakültesinde okuyan öğrencilerin bir çoğunun bid’atçı, reformcu, diyalogçu, sosyalist ve feminist bir kısmı da (gizli)alevi kesimden olduğunu da unutmayınız.Bunlar, kasıtlı olarak oralarda okuyorlar.Bunlardan gerçek İslam alimi mi yetiş Allah aşkına!Bunların bir çoğu misyonerliğe çalışır.Maksatları, dinin içini boşaltmak ve genç neslin itikadını bozup bid’atçı ve reformcu yapmaktır.Lakin avam tabakası bunları alim veya hoca zanneder.Dikkat buyurunuz ki Kur’an ve sünnete aykırı olan bütün fikir ve ictihadları çöpe atın gitsin..Bunlara pek itibar etmeyin.Sağlam bir imana sahip olmaya çalışın!
Felsefe dersleri iman ve itikadı bozmaktadır.Sorgulanacak din varsa o da hıristiyanlık, masonluk, yahudilik, siyonizm, emperyalizm, laiklik, demokrasi gibi şeyler olmalıdır..Bunları okullarda niye sorgulamazlar, veya sorgulatmazlar?.VERSİNLER CEVABINI!.
Haberiniz olsun ki Türkiye adım adım ateizme doğru gidiyor.Biz bazı gerçekleri görmekteyiz.Üniversite öğrencilerimizin % 95’i daha dinini bile bilmiyor.Bu sene devletimiz tarafından kurulmasına resmi izin verilen "Ateizm Derneği" artık üniversitelerde konferanslar veriyor.Hedefleri 50 yıl içinde herkesi dinsiz yapmakmış.Kızlarımızın başlarının kapalı olması yetmez.Asıl en önemlisi itikadlerini sağlam tutmalarıdır.GERÇEK İSLAM ALİMLERİMİZ, GENÇLERİMİZİN ÜZERİNDE ÇOK DURMALI VE SAĞLAM İTİKAD SAHİBİ GENÇLER YETİŞTİRMEYE GAYRET ETMELİDİRLER.AKSİ TAKDİRDE BUNUN AĞIR VEBALİ ONLARIN ÜZERİNE OLUR.
Vay ülkemizin haline ki, akibetimiz bu olacaksa Allah bu neslin kökünü kazısın!. (Amin)
Sevgili Gençler!..Sağlam itikad sahibi olun ve dininize sahip çıkın yeter!.
NOT:BU MESAJIMI YABANA ATMAYIN!.50 YIL SONRA BU ÜLKENİN HALİ NİCE OLACAKTIR.HER TARAFTAN İSLAM DÜŞMANLARI ÇOĞALDI.BİRİLERİ AÇIKTAN, BİRİLERİ DE SİNSİCE İSLAM’A DÜŞMAN OLMUŞLAR.UYANIN ARTIK!. DİNSİZ ÜLKE TÜRKİYE OLMASIN BU AZİZ VATANIMIZ…
SİZDEN RİCAM ODUR Kİ, EHLİ SÜNNET ALİMLERİNİN ÖN GÖRDÜĞÜ AKAİD İLMİNİ OKUYUNUZ VE ÖĞRENİNİZ.İŞTE AHİRETTE BUNLAR LAZIM BİZE!….
cemalnur sargut mason mu, cemalnur sargut mason, cemalnur sargut cennet cehennem