İslamda Cariyeler
metheart
Cariyeler hakkinda bu sitede okudum ve Kurandaki ayetlerden de cariyeler ile iliski helal oldugu belirtiliyor.
Yani nikahli esleri disinda cariyeler ile de iliski helal. Sorum bu yonde degil, sorum cariyeler esir alinan kadinlar olduguna gore ve o kadinlarin karsi taraftan birilerinin esi olma durumu var, ve bu durumu nasıl anlamaliyiz? Sonucta ortada birilerinin esiyle iliski kurma olayi var. Cevaplarsaniz sevinirim.
Tesekkurler.
Cevap: Cariyeler
mehmet naim ağım
cariyeler ile cinsel ilişki günah mıdır?
Nikah akdi, ikisi de hür olan (bu sebeple vücutlarına da malik bulunan) bir erkekle bir kadının, karşılıklı olarak bir aile kurma ve cinsî yönden birbirinden yararlanma konulu -şartlarına uyarak yaptıkları- bir sözleşmeden ibarettir Cariyeye sahip olmayı sağlayan akit ve tasarruf da (satın alma, miras, ganimet veya bağış yoluyla elde etme…) bir hukuki işlemdir ve bu hukuki işlem, sahibi ile cariye arasında karı-koca gibi yaşama hakkını da vermekte, nikah akdinden daha güçlü ve kapsamlı olarak onun yerine de geçmektedir (Prof Dr Hayrettin Karaman)
Şu ayetlerde, iki çeşit evlilikten söz edilmektedir: Biri hür- kadınlar, diğeri cariyelerle olan evlilik
Onlar/Müminler, mahrem yerlerini günahlardan korurlar Yalnız eşleri ve ellerinin altında bulunan cariyeleri ile ilişki kurarlar (Müminûn, 23/5-6)
Eğer (birden çok evlilikte kadınlar arasında) adaleti gerçekleştirmekten endişe ederseniz, bir kadınla veya eliniz altında olan cariyelerle yetinin (Nisa, 4/3)
– Cariyelerle ilgili olan evlilik, ayette: eliniz altında bulunanlar şeklinde ifade edilmiştir Buna milkü’l-yemin veya akdu’l-milk da denilir
İslam fıkhında bu konuyla ilgili önemli bir kavram da Teserri kavramıdır Bunun anlamı; cariye olarak elde edilen bir köle kadını eş olarak almaya, onunla birlikte olmaya karar vermek demektir İslam hukukuna göre, teserri olgusu, sadece cariyeye sahip olmakla gerçekleşmez Nikah akdi dışında, normal kadınlarla evlilikte gereken bütün şartların hazırlanması gerekir Hanefî mezhebine göre teserrinin gerçekleşmesi için iki şart vardır: Birincisi: Normal hür kadınlardan olan eşlerine ayırdığı gibi, tesri(birlikte olmak) istediği cariyesi için de hususî bir mesken ayırması İkincisi, diğer eşleri için birlikte olmak için ayırdığı zamanı ona da ayırması Ebu Yusuf’a göre ondan bir çocuk edinme arzusu da şarttır(bk el-Bedai’, 8/344-45-şamile) Bu iki şart Şafii mezhebinde geçerlidir(bk Muğni’l-Muhtac, 20/316; Nihayetu’l-muhtac, 29/343-şamile)
Neden cariye için nikah akdi gerekmez? Çünkü; milk akdi, nikah akdinden daha güçlüdür Nikah akdi, bir menfaat akdidir Milk akdi ise, önce ilgili şahsın kendisine sahip olmak vardır Menfaat akdi ise buna bağlı olarak gerçekleşmiş olur(bk Mahmud Hamdi Zakzuk, et-Teserri adlı makalesi)
– Bu konuda söz sahibi, İslam âlimleri ve Fıkıh kaynaklarıdır Ümmetin asırlarca uyguladığı hükümler bu kaynaklara göre olmuştur
– İslam alimlerine göre, bir kadınla birlikte olmak ancak iki şekilde helal olur; Nikah akdi ve Milkü’l-yemin(cariyenin mülkiyetini elinde tutma) akdi ile olur(bk Reddu’l-Muhtar, 3/163)
Sorularla İslamiyet
Cevap: Cariyeler
metheart
Ama sorum tamam baska bir seydi, esir alinan kadinin diğer tarafta kocasi varsa durum ne oluyor? veya cariyelerle iliskide cariyenin istegine bas vuruluyor muydu? yani cariye istemzse iliski de olmuyor muydu? Diyelimki cariye evli ve kocasi disinda kimseyle beraber olmak istemiyor, namusunu koruyor. Bunu ters taraftan dusunelim, musulman birinin esi karsi tarafa esir dusmus ve onu hizmetchi olarak kullaniyorlar ve istediklerinde iliskide de bulunoyorlar.
Cevap: Cariyeler
Hoca
İSLAMDA CÂRİYE
Müslümanların giriştikleri cihat sırasında esir edilen veyahut para ile satın alınan kadın ve kızlar. Başkasının mülkü olan köle kadın. "Câriye" sözcüğü denizin üzerinde akıp giden gemiye denir. Câriyeler de efendilerinin emir ve hizmetleri çerçevesinde hareket etmeleri sebebiyle bu ismi almışlardır (Ömer Nasuhi Bilmen, Hukuku İslâmiyye ve Istılâhâtı Fıkhıyye Kamusu, III, 344).
Câriyeliğin kaynağı, savaş esiri kadınlardır. Savaş sonrasında tıpkı erkek esirler hakkında olduğu gibi kadın esirler de ya karşılıksız olarak, ya fidye karşılığı serbest bırakılırlar veya köle olarak gazilere dağıtılırlar. Hiç şüphesiz bu alternatiflerden biri tercih edilirken, karşı tarafın elindeki müslüman esirlerin durumu ve İslâm’ın maslahatı gözetilerek tercih yapılır.
Câriyelerin işgal ettikleri mevki ve tesir, köle ve azatlıların mevki ve tesirlerinden aşağı değildir. Bu esirler kim olursa olsun cihada katılan müslüman askerler arasında paylaştırılacak ganimetlerdendir. Câriyelik, kölelik gibi, insanın yeryüzündeki mevcudiyeti kadar eskidir. Tarih boyunca kendisinde bir kuvvet ve kudret gören, bir başkasını hizmetinde kullanmış ve ona tahakküm etmiştir. Bunda kadınla erkeğin farkı yoktur. Köleler gibi câriyelerin de alınıp satılması tabii olarak insanlığın geçirdiği sayısız merhaleden sonra başlamış olması gerekir.
Bir zamanlar câriyelerin talim ve terbiyesi pek kazançlı bir iş olduğundan, bu yolla para kazanmak isteyen kişi esir pazarına gider, zekâ ve istidat sahibi bir câriye satın alır, ona şiir ve edebiyat, şarkı ve çalgı, Kur’an okumak, ev idaresi gibi şeylerden birini öğrettikten sonra aldığı fiyatın birkaç katına satardı. Bu câriyelerden bazıları, hanendelik, şiir veya edebiyatta fevkalâde maharet sahibi olmalarından dolayı çok pahalı satılırlardı.
Köleler gibi câriyeler de sahipleri tarafından azat edilirlerdi. Esir azat etmek, İslâm nazarında önemli bir sevap olarak kabul edildiği için, müslümanlar köle ve câriyelerini azat ederlerdi. Azat edilen câriye veyahut köleye, efendisi tarafından ıtıknâme yani özgür olduğuna dair bir belge verilirdi. İçlerinden bu ıtıknâmeleri muska gibi boyunlarına takanlar vardı.
Câriyeler iyi muamele görürlerdi. Sert efendilere tesadüf eder ve memnun olmazlarsa, diğer birine satılmasını teklif eder; arzusu yerine getirilmediği takdirde kaçarak kendini sattırırdı. Bununla birlikte kıskançlık yüzünden hırpalananlar da olurdu. Ayrıca câriyelere "halâyık" denirdi.
İslâm hukukunda câriyeler diğer kadınlardan farklı bir statüye tabidirler. Efendileri nafakalarını ödemek ve iffetlerini korumak mecburiyetindedirler. Onlara iyi davranılması da Kur’an’da emredilmektedir (en-Nisa, 4/36). Efendileri, yediklerinden onlara yedirir, giydiklerinden giydirirler. Azat edilmeleri sözkonusu edilmemiş olan câriyeler alınıp satılabilirler. Ancak azat edilmeleri efendilerinin ölümüne bağlı olanlar, azat edilmeleri karşılığında kendilerinden bir bedel talep edilmiş olanlar ya da efendilerinden çocuk getirmiş olup "Ümmü Veled" statüsünü kazanmış olanlar alınıp satılamazlar.
İslâm gerek kölelerin, gerek câriyelerin hürriyetlerine kavuşturulmaları konusunda teşvikte bulunmuş, ayrıca bir çok suça keffaret olarak azâd edilmelerini öngörerek hürriyetlerine kavuşmaları için gerekli yolları çoğaltmıştır. Câriyelik ve kölelik, İslâm adına müslüman olmayan toplumlarla yapılan savaşların ortaya çıkardığı bir kurum olup, bugün için kendiliğinden ortadan kalkmış bulunmaktadır. Bunun için bu konuda teferruata girmek gereksizdir.
M. Said ŞİMŞEK
Ş.İslam ansiklopedisi
metheart
Sorum yine cevapsiz kaldi, esir alinan kadinin karsi tarafta kocasi varsa.
Hoca
kardeş konuyu okuduysan cevabın var orda
ya okumadın yada anlamadın
metheart
Galiba anlamadim, Turkiyeden degilim, birazcikta olsa aciklik getirir misiniz?
Hoca
Müslümanlarla savaşan, savaştan önce iman etmeleri veya cizye(vergi) istendiği halde kabul etmeyen kafirlerle savaşta elde edilen insan hayvan ve malların tümü mücahitlerindir.
Cariye ve kölelik islamın getirdiği bir şey değil binlerce yıl önce vardı, islam bazı kurallar getirerek serbest bıraktı.
yukarda ansiklopediden aldığım bilgiler gayet açıktır.
Kafirle savaşta müslümanlara neler yaptığı nasıl zulmettikleri tarihte kayıtlıdır. uzağa da gitmeye gerek yok, Irak savaşına bakmanız yeter.
Biz esirlere sahip oluruz ama asla zulmetmeyiz.
metheart
Hayir hocam, soruma cevap alamadim:(
Irakta bin bir sey yapabilirler ve zaten bize gore normaldir, cunki zalimdirler, kafirdirler vs.
E peki bize noldu? bizde mi onlar gibi yapacagiz? Sorum tam olarak kadindan cinsi isteklerine gore faydalanmak ve hele bu kadin evli biriyse. Bizde kafirler gibi istifade edeceksek fark nerde?
Kayıtsız Üye
Canim arkadaşim esir alinan kocasi hayattaysa asla onunla evlenilmez hizmet için gorevlendirilirler bu kadar kisa bir cevaba uzun uzun detsylandirmaya ne gerek var
Kosinüs
Sevgili kardeşim islam da cariyelerle rızasız-zorla ilişkiye girmek yoktur ne ayet ne de hadislerden bu mana çıkmaz.Bazıları ayetleri delil gösterseler de o ayetler asla delil değildir.Bir kere cariyelerle rızası olmadan ilişki Kur’an’ın ruhuna ters.Şu ayeti delil gösteriyorlar.Ayeti buyur oku onların nasıl düz mantık ile hareket edip ayeti nefislerine göre yorumladıklarını gör.Bir de ben anladığımı yazacam.
Mearic suresi: (29-30) Onlar, mahrem yerlerini koruyan kimselerdir. ﴾29﴿
Ancak eşleri, yahut sahip oldukları cariyeleri başka. Çünkü onlar (eşleri ve cariyeleri ile olan ilişkileri konusunda) kınanmazlar.﴾30﴿
Bu ayette eşleri ve yahut cariyeleri ile olan ilişkilerden kınanmayacakları yazıyor.Bak şimdi,eşleri ile neden cinsel ilişkide kınanmaz insanlar çünkü; rıza var anlaşma var değil mi?Dediğin gibi esir düşmüş cariyelerin kocaları olabiliyordu.Ya da aileleri filan da var.Ve bunlar kafir.Buraya kadar tamam.Şimdi sen kocası ile evli olan biriyle ilişkiye girsen kınanırsın değil mi?İşte burda Allah kınanmayacaklarını söylüyor.Onlar şayet rızaları varsa ve anlaşmışlarsa bu işten kınanmazlar çünkü otamatikmen kafir kocalarından boş oluyorlar.Boş oluyor lar derken ;Allah indinde kafir kocalarıyla kıydıkları nikahın geçerliliğini yitirmiş olmasını kastediyorum.Yani o cariye evli ailesi felan var,başka bir yere mensup diye kınamayın artık rızası varsa ve anlaşmışsanız mehrini vermişseniz onlar artık kafir kocalarından boş olmuşturlar.Onlarla müslüman eşlerinizle olduğu gibi cinsel ilişkide kınanmadığınız gibi kınanmazsınız artık.Allah bu kolaylığı vermiş evlenmek isteyen cariyeler ve müslümanlar için.
Sora peygam efendimiz hangi cariyesi ile zorla birlikte olmus bunu nerden çıkarıyorlar ya.Aralarında rıza-anlaşma vardı.Bir de peygamberimizi katmışlar işin içine.Onların delil diye getirdikleri hadisleride biliyorum.Onlarda da rızası olmadan zorla ilişki diye bir şey yazmaz.Ayet ve hadisleri çarpıtıyorlar.Gerçi eski bir mesaj ama bunları yazayım dedim.Aklını kiraya verme kardesim.Vicdana sığmayan bir şey ilahi olabilir mi?Cariyeyi zorla hamile bırak,istemediği bir çocuğu dünyaya getirsin vs. Bu bir pisikolojik travmadır o cariye için.Allah böyle bir şey ister mi?Birde ayette yazıyor diyorlar ya.Yahu kardesim bu hangi akla,hangi vicdana,hangi mantığa sığar.Dinde zorlama yoktur ama cariyelere zorla sahip olabilirsiniz mantığı bu resmen.Cariye isterüüükk,hakkımızı isterüüükk ya kardesim az akıllı olun ya.Hesap var.
Ayetin yorumunu yukar da yaptım Allah’ın izniyle lakin onlar nefislerine göre konuşacaklarsa ne yapabilirim.Yok kuran da yazıyor mus bilmem ne.Yahu cariye istemediği bir çocuğu dünyaya zorla neden getirsin.İslamla bunu nasıl bağdaştırırlar nasıl bir akıl tutulması.Tövbe estağfirullah. Hem aynısını kafirler müslüman kadınlara yapsa nasıl olur hiç düşündünüz mü?Savasta esir aldıkları müslüman kadınlara zorla sahip olsalar bu hoşunuza gider mi?Gitmedi değil mi,iğrendiniz?eee o zaman nedir bu inadınız.
kuranda cariyelerle ilişki