Hutbe: Ramazan Bayramı (hutbeleri)

Hutbe: Ramazan Bayramı (hutbeleri)

imam

BAYRAMSA BAYRAMINIZ MÜBAREK OLSUN


(Ramazan Bayramı)

الله ُأَكْبَرُ الله ُأَكْبَرُ لاَ إِلَهَ إِلاَّ الله ُوَ الله ُأَكْبَرُ الله ُأَكْبَرُ وَ ِللهِ الْحَمْدُ. الْحَمْدُ ِللهِ الْحَمْدُ ِللهِ الْحَمْدُ ِللهِ الَّذِي مَنَّ عَلَيْناَ بِاْلأِيماَنِ وَ اْلإِسْلاَمِ . وَ عَلَّمَ دِيَنناَ بِرِساَلَةِ سَيِّدِ اْلأَناَمِ وَ جَعَلَ يَوْمَ اْلعِيدِ إِفْطارًا لِمَنْ صاَمِ.
كَبرِّوُا الله َتَكْبيِراً .

الْحَمْدُ ِللهِ الَّذِي أَثاَبَناَ بِثَواَبِ الصِّياَمِ وَ الْقِيَامِ . وَ لاَ يَقْطَعُ نِعْمَتَهُ عَناَّ بِالْمَعاَصِي وَ اْلأَثاَمِ وَ يَسْتَغْفِرُونَ لَناَ وَ يَدْعُونَ ربنَّاَ لِدُخُولِناَ الْجِناَنِ مَلآئِكَةُ اْلكِراَمِ .
كَبرِّوُا الله َتَكْبيِراً.

سُبْحاَنَ الَّذِي قَدَّرَ اْلأَقْواَتِ

سُبْحاَنَ الَّذِي أَجاَبَ الدَّعوَاتِ

سُبْحاَنَ الَّذِي بَعَثَ الأَمْواَتِ

كَبرِّوُا الله َتَكْبيِراً.

الْحَمْدُ ِللهِ الَّذِي قاَلَ فِي كِتَابِهِ الْكَرِيمِ :
أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ … بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
﴿شَهْرُرَمَضَانَ الَّذِيَ أُنزِلَ فِيهِ الْقُرْآنُ هُدًى لِّلنَّاسِوَبَيِّنَاتٍ مِّنَ الْهُدَى وَالْفُرْقَانِ…﴾[1]صَدَقَ الله ُالْعَظِيمُ. وَ بَلَّغَناَ رَسُولُهُ النَّبِيُّ الْكَرِيمُ.
وَ قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى الله ُعَلَيْهِ وَ سَلَّمَ :
,لاَ يُؤْمِنُ أَحَدُكُمْ حَتَّى يُحِبَّ ِلأَخِيهِ ماَ يُحِبُّ لِنَفْسِهِ[2]صَدَقَ رَسُولُ اللهِ فِيمَا قَالَ أو كما قال .

Muhterem Müslümanlar!

Rahmet ve mağfiretiyle gönüllerimizi Allah’a yaklaştıran, fazilet ve bereketiyle ruhlarımızı olgunlaştıran, orucu, teravihi, mukabelesi, iftarı, sahuru, Kadir gecesi, zekât ve fıtır sadakaları ve de diğer ibadetleriyle; bizleri Müslüman olduğumuzun şuuruna erdiren; mübarek bir Ramazanı üzüntüyle geride bırakmış; yine, Ramazanı ihya etmenin sevinciyle, böyle mübarek bir bayram sabahına ulaşmış bulunmaktayız. Bizlere bu günleri bahşeden yüce Rabbimize hamd-û senalar olsun.

Değerli mü’minler!

Bayram, bayram diyoruz! sevinci, heyecanı, acısı, tatlısıyla gönül bayramlarının ne olduğunu şöyle bir gözden geçirelim;
Bayram; Allah’a bağlı olan kalplerin oruç tutarak, kulluk emrini yerine getirmelerinin bir sevinç ifadesidir.

Bayram; zekâtın, fıtır sadakasının ve diğer her tür yardımlaşmanın; Allah”n emri olarak yerine getirilmesidir.
Bayram; Allah’a gerçek manâda kul olmanın verdiği samimiyettir.
Bayram; Allah’tan başka bütün İlâhları reddederek; yalnız ve yalnız Allah’a inanmak ve yalnız ve yalnız Ona ibadet edebilmektir.
Bayram; karşılaşılan tüm menfaatlere rağmen, helâle helâl; harama haram diyebilecek imanı taşımaktır.
Bayram; Allah’ın verdiği malı mülkü, yine Allah yolunda harcamasını bilmektir.
Bayram; Kur’an’a sahip çıkmak ve hayatı onun kurallarına göre düzenlemek ve yaşadığı her ortamda Kur’an’ın havasını teneffüs edebilmektir.
Bayram; Resulullah (s.a.v.)’ı sevmek kadar, onun düşündüğü gibi düşünmek ve onun yaşadığı gibi yaşayabilmektir.
Bayram; cihad ruhunu anlayarak; küfre, zulme, ve nefse; karşı durmasını bilmektir.
Bayram; Müslümanın; Müslüman onuru, Müslüman şahsiyeti ve Müslüman kimliği ile, İslâm atmosferinde korkusuzca yaşayabilmesidir.

Bayram; Müslüman bir gencin istediği her okulda, hak ve hukuk eşitliği ile eğitim görebilmesidir.

Bayram; Güzelim Ayasofya’nın ibadete açılması ve şerefelerinden ezan seslerinin yükselmesidir.
Bayram; Mescid-i Aksa’nın hürriyete kavuşması ve İslâmla hasret gidermesidir.Bayram; dünyanın fitne mimarlarının dağılması ve tüm dünya insanlarının kendi inanç ve bağımsızlıklarıyla barış içinde huzurla yaşamalarıdır.
Bayram; Müslümanların acı ve baskılarının bitip; yüzlerinin gülebileceği zamandır.
Bayram; dini, dili, mezhebi ve tabiiyeti ne olursa olsun; her insanın hür bir şekilde fikrini açıklayabilmesidir.
Bayram; insanların mallarını sömüren hainlerin, evler yıkıp ocaklar söndüren zalimlerin; kendi zulümlerinin pençesine yakalanmalarıdır. Bayram; içki, kumar ve fuhuş merkezlerinin ortadan kalkması ve toplumun ahlâk kurallarına saygı gösterilmesidir.Bayram; imanla yaşamak, imanla ölmek ve Rabbinin huzuruna imanla çıkabilmektir.
Bayram; Allah için sevmek, Allah için sevilmek ve Allah için sevinmektir.

Evet kıymetli mü’minler!

Cenab-ı Mevlâ’mız bu dilek ve temennilerimizdeki bayramları gösterecektir inşaAllah. Bu arada bayramın diğer bir özelliği; kırık kalpleri ve solgun yüzleri sevindirmektir. Elimizden geldiğince fakir ve kimsesizleri görüp gözetelim. Büyüklerimizin hayır dualarını alıp, küçüklerimizi sevindirelim.Fıtır sadakalarını vermemişsek verelim ve bildiğimiz bayramlık vazifelerimizi yerine getirelim.Kıymetli cemaat!Rabbimiz; cümle Ümmeti Muhammed’in bu bayramlarını hayırlara vesile kılsın ve gönüllerdeki bayramları nasip eylesin.İsteğiniz, arzunuz ve idealiniz; tüm dünya Müslümanlarının gönlüne göre yaşanacak bir, "BAYRAMSA! BAYRAMINIZ, MÜBAREK OLSUN” .

أَلاَ إِنَّ أَحْسَنَ الْكَلاَمِ وَ أَبْلَغَ النِّظاَمِ • كَلاَمُ الله ِالْمَلِكِ الْعَزِيزِ الْعَلاَّمِ. كَماَ قَالَ الله ُتَباَرَكَ وَ تَعاَلَى فِي الْكَلاَمِ • وَ إِذاَ قُرِئَ الْقُرْآنُ فَاسْتَمِعُوا لَهُ وَ أَنْصِتُوا لَعَلَّكُمْ تُرْحَمُونَ • أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ … بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ … إِنَّ الدِّينَ عِنْدَ الله ِاْلإِسْلاَمُ … صَدَقَ الله ُالْعَظِيمُ .f

Bundan sonra hatip bulunduğu yere oturur. Bu oturuşta ellerini açarak sessizce şu duayı okur: باَرَكَ الله ُلَناَ وَ لَكُمْ وً لِساَئِرِ الْمُؤْمِنِينَ وَ الْمُؤْمِناَتِ وَ الْمُسْلِمِينَ وَ الْمُسْلِماَتِ اْلأَحْياَءِ وَ اْلأَمْواَتِ بِرَحْمَتِكَ يآ أَرْحَمَ الراَّحِمِينَ • Bundan sonra tekrar ayağa kalkarak ikinci hutbeye başlar. İkinci hutbe metin olarak şöyledir: اَلْحَمْدُ للهِ حَمْداً كاَمِلاً وَ الصَّلاَةُ وَ السَّلاَمُ عَلىَ رَسُولِناَ مُحَمَّدٍ وَ عَلىَ آلِهِ وَ أَصْحاَبِهِ أَجْمَعيِنَ . تَعْظِيماً لِنَبِيِّهِ وَ تَكْرِيماً لِفَخاَمَةِ شاَنِ صَفِيِّهِ فَقاَلَ عَزَّ وَ جَلَّ مِنْ قاَئِلٍ مُخْبِراً وَ آمِراً : إِنَّ الله َوَ مَلاَ ئِكَتَهُ يُصَلُّونَ عَلىَ النَّبِيِّ يآ أَيُّهاَ الَّذِينَ آمَنُوا صّلُّوا عَلَيْهِ وَ سَلِّمُوا تَسْلِيماً • أّلَّلهُمَّ صَلِّ عَلىَ مُحَمَّدٍ وَ عَلىَ آلِ مُحَمَّدٍ • كَماَ صَلَّيْتَ عَلىَ إِبْراَهِيمَ وَ عَلىَ آلِ إِبْراَهِيمَ إِنَّكَ حَمِيدٌ مَجِيدٌ • أّلَّلهُمَّ بَارِكْ عَلىَ مُحَمَّدٍ وَ عَلىَ آلِ مُحَمَّدٍ • كَماَ باَرَكْتَ عَلىَ إِبْراَهِيمَ وَ عَلىَ آلِ إِبْراَهِيمَ إِنَّكَ حَمِيدٌ مَجِيدٌ •

Bundan sonra hatip, mihrap istikametine dönerek ellerin, açıp genellikle şu duayı okur: اَللَّهُمَّ فَصَلِّ وَ سَلِّمْ عَلىَعَبْدِكَ وَ رَسُولِكَ مُحَمَّدٍ وَ عَلىَ آلِهِ وَأَصْحاَبِهِ أَجْمَعِينَ • وَ ارْضَ الَّلهُمَّ عَنْ ساَداَتِناَ أَبِي بَكْرٍ وَ عُمَرَ وَ عُثْماَنَ وَ عَلِيٍّ ذَوِي الصِّدْقِ وَ الْوَفاَءِ وَ عَنْ اْلأَنْصاَرِ وَ اْلمُهاَجِرِينَ وَ التَّابِعِينَ إِلَى يَوْمِ اْلَجَزاَءِ وَ عَنْ كَافَّةِ اْلمُؤْمِنيِنَ وَ اْلمُؤْمِناَتِ وَ اْلمُسْلِمِينَ وَ اْلمُسْلِماَتِ اْلأَحْياَءِ وَ اْلأَمْواَتِ إِنَّكَ سَمِيعٌ بَصِيرٌ قَرِيبٌ مُجِيبُ الدَّعَواَتِ • اَلَّلهُمَّ إِناَّ نَعُوذُ بِكَ مِنَ اْلفَقْرِ وَ اْلقِلَّةِ وَ الذِّلَّةِ وَ الشِّقاَقِ وَ النِّفاَقِ وَ نَعُوذُ بِكَ مِنَ اْلبُخْلِ وَ اْلحَزَنِ وَ الْهَرَمِ وَ سُوءِ اْلأَخْلاَقِ . اَللَّهُمَّ إِناَّ نَسْأَلُكَ تَماَمَ النِّعْمَةِ وَ دَواَمَ اْلعاَفِيَةِ وَ حُسْنَ الْخاَتِمَةِ إِنَّكَ أَنْتَ الرَّحِيمُ الْكَرِيمُ بِرَحْمَتِكَ ياَ أَرْحَمَ الراَّحِمِينَ. وَ سَلاَمٌ عَلىَ الْمُرْسَلِينَ وَ الْحَمْدُ لله ِرَبِّ اْلعا لَمِينً • Dua bitince hatip tekrar hutbeyi irat ettiği yöne dönerek şu ayeti okuyarak hutbeyi bitirir: أَعُوذُ بِاللهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ … بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ …وَقُلِ الْحَمْدُ لِلّهِ الَّذِي لَمْ يَتَّخِذْ وَلَدًا وَلَم يَكُنلَّهُ شَرِيكٌ فِي الْمُلْكِ وَلَمْ يَكُن لَّهُ وَلِيٌّ مِّنَ الذُّلَّ وَكَبِّرْهُ تَكْبِيرًا

[1]Bakara Suresi: 185
[2]Sahih-i Buhari: hadis No,13


Ramazan Bayramı hutbesi

imam
bayram hutbesi

ramazan hutbe ve hutbedualari

Allâhu Ekber Allâhu Ekber Allâhu Ekber Allâhu Ekber Lâ ilâhe illallâhü vallâhü Ekber. Allâhu Ekber ve lillâhil’hamd , Allâhu Ekberu kebiiraa velhamdülillahi kesiiraa ve sübhaanallaahi bükratev ve esıila VE KEBBİRULLAAHE TEKBİİRAA

Cemaatle tekbir getirilir

Subhaanallaahi vel hamdü lillaahi ve laa ilaahe illallaahü vellahü ekber. Ve la havle ve laa guvvete illaa billaahil aliyyil aziim VE KEBBİRULLAAHE TEKBİİRAA

Cemaatle tekbir getirilir

Ve ilaahüküm ilahüv vaahid la ilaahe illa hüver rahmanür rahiim ve kebbirullaahe tekbiiraa

Cemaatle tekbir getirilir

نَشْهَدُ اَنْ لاَ اِلهَ اِلاَّ اللهُ وَحْدَهُ لاَ شَرِيكَ لَهُ وَنَشْهَدُ اَنَّ سَيِّدَنَا مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ اَللَّهُمَّ صَلِّ وَسَلِّمْ عَلَى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِهِ وَاَصْحَابِهِ اَجْمَعِينَ اَمَّا بَعْدُ فَيَا عِبَادَ اللهِ! اِتَّقُوا اللهَ وَاَطِيعُوهُ اِنَّ اللهَ مَعَ الَّذِينَ اتَّقَوْا وَالَّذِينَ هُمْ مُحْسِنُونَ قَالَ اللهُ تَعَالَى فِى كِتَابِهِ الْكَرِيمِ اَعُوذُ بِاللهِ مِـنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيــمِ بِسْــــمِ اللهِ الرَّحْمَـنِ

Bir veya bir kaç ayet okunur
SadegAllahül aziim

وَقَالَ النَّبِىُّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ

Bir hadisi serif okunur konuya göre secilir hutbe muhtevasini icerir



RAMAZAN BAYRAMI HUTBESİ

Muhterem Müslümanlar!

Bir fazilet, bereket ve mağfiret iklimini geride bırakarak, bayram sabahına ulaşmış bulunuyoruz. Evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennem azabından kurtuluş vesilesi olan ramazan ayında yaptığımız ibadetlerin verdiği huzur ve mutluluğun sevincini hep birlikte yaşıyoruz. Bugün, sabahın şu erken vaktinde, ramazanın aydınlığında nurlanmış kalplerimizle, her zamankinden daha coşkulu bir şekilde, Allah’ın birliğine inanmanın, alemlere rahmet olarak gönderilen son Peygamber Hz. Muhammed (s.a.v.)’in gösterdiği yolda olmanın mutluluğunu tadıyoruz. Bizi ramazanın manevî ikliminden geçirip, bu bayram sabahına ulaştıran Yüce Allah’a hamdolsun. Bu bayram hepimize kutlu ve mübarek olsun.

Aziz Mü’minler!

Bayramlar neşe ve sevinç günleridir. Toplumların millî birlik ve beraberlik duygularının zirveye ulaştığı, dayanışma ve kaynaşmanın daha yoğun yaşandığı müstesna zaman dilimleridir. Her toplumun kendisine özgü dinî ve millî bayramları vardır. Medinelilerin de cahiliye döneminden kalma bayramları vardı. İslam’la şereflenmelerinden sonra Peygamberimize bu günlerinden bahsettiklerinde, Efendimiz (s.a.v.) cevaben, "Allah, sizin için o iki sevinç gününden daha hayırlı iki gün vermiştir ki, onlar ramazan ve kurban bayramlarıdır."[1] buyurmuşlardır. İşte bugün, tüm dünya Müslümanları ile birlikte Allah’ın bizlere bahşettiği iki hayırlı günden biri olan ramazan bayramını idrak ediyoruz.

Hepimizin bildiği gibi bayramlar, toplumsal başarıları getiren müstesna olayların sonucunda ortaya konulmuş günlerdir. Ramazan bayramı da, Müslüman toplulukların oruçla ve yoğun ibadetlerle, hayır ve yardımlaşma faaliyetleriyle nefsin arzularına sed çekerek Allah’ın emirlerini yerine getirmede başarıya ulaşmalarının bayramıdır.

Değerli Mü’minler!

Bugünler sevmek, sevilmek ve sevindirmek günleridir. Her bayramda olduğu gibi bu bayramda da başta anne ve babalarımız olmak üzere büyüklerimizi, komşularımızı, akraba ve dostlarımızı ziyaret etmeliyiz. Fakirleri, yetimleri, kimsesizleri sevindirmeli ve gözetmeliyiz.

Dargın olanlarımız varsa barıştırmalıyız. Zira Müslümanların birbirlerine dargın durmaları dinimizin hiç hoşlanmadığı bir davranıştır. Nitekim hutbemizin başında okumuş olduğumuz ayet-i kerimede Yüce Allah "Mü’minler ancak kardeştirler, öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin ve Allah’tan korkun ki esirgenesiniz.”[2] buyurmaktadır. Dolayısıyla dargınlarımız barışmalıdır. Ayrıca, hastaları ziyaret etmeli ve çocukları sevindirmeliyiz. Ailemizin mutluluğu, milletimizin huzuru, millî birlik ve beraberliğimizin devamı, devletimizin bekâsı için dua ve niyazda bulunmalıyız.

Ramazan bayramının başta milletimize, İslam alemine ve tüm dünya insanlığına hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyor, bayramınızı en içten dileklerimle tekrar kutluyorum.
[1] Sünen-i Ebu Davut, Babu Salati’l iydeyn, Hadis No: 1/34
[2] Hucurat, 10

Hutbe bittikten sonra

Birinci hutbenin bitiminde şu dua okunur:
اَلاَ اِنَّ اَحْسَنَ الْكَلاَمِ وَاَبْلَغَ النِّظَامِ كَلاَمُ اللهِ الْمَلِكِ الْعَزِيزِ الْعَلاَّمِ كَمَا قَالَ اللهُ تَبَارَكَ وَتَعَالَى فِىالْكَلاَمِ وَاِذَا قُرِأَ الْقُرْآنُ فَاسْتَمِعُوا لَهُ وَاَنْصِتُوا لَعَلَّكُمْ تُرْحَمُونَ.euuzü-besmele- اِنَّ الدِّينَ عِنْدَ اللهِ اْلاِسْلاَمِveya

Etteeibü minezzemmbi kemel laa zemmbeleh estegfirullaahel aziim ve etüübü ileyyh ve esélullaahe lii vekümüttevfıig

Birinci hutbe ile ikinci hutbe arasında oturduğunda şu dua okunur:
بَارَكَ اللهُ لَنَا وَلَكُمْ وَلِسَائِرِ الْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ وَالْمُسْلِمِينَ وَالْمُسْلِمَاتِ اَلاَحْيَاءِ مِنْهُمْ وَاْلاَمْوَاتِاِنَّهُ سَمِيعٌ قَرِيبٌ مُجِيبُ الدَّعَوَاتِ

İkinci hutbede şu dua okunur:

اَلْحَمْدُ للهِ حَمْدَ الْكَامِلِينَ وَالصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ عَلَى رَسُولِنَا مُحَمَّدٍ اْلأَمِينِ وَعَلَى آلِهِ وَاَصْحَابِهِاَجْمَعِينَ تَعْظِيمًا لِنَبِيِّهِ وَتَكْرِيمًا لِصَفِيِّهِ فَقَالَ عَزَّ وَجَلَّ مِنْ قَائِلٍ مُخْبِرًا وَآمِرًا اِنَّ اللهَ وَمَلَئِكَتَهُ يُصَلُّونَ عَلَى النَّبِيِّ يَا اَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا صَلُّوا عَلَيْهِ وَسَلِّمُوا تَسْلِيمًا
Sesi biraz kısarak şöyle dua edilir:
اَللَّهُمَّ صَلِّ عَلَى مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِ مُحَمَّدٍ كَمَا صَلَّيْتَ عَلَى اِبْرَاهِيمَ وَعَلَى آلِ اِبْرَاهِيمَ اِنَّكَ حَمِيد

مَجِيدٌ

اَللَّهُمَّ بَارِكْ عَلَى مُحَمَّدٍ وَعَلَى آلِ مُحَمَّدٍ كَمَا بَارَكْتَ عَلَى اِبْرَاهِيمَ وَعَلَى آلِ اِبْرَاهِيمَ اِنَّكَ حَمِيدٌ مَجِيدٌ

اَللَّهُمَّ وَارْضَ عَنِ اْلاَرْبَعَةِ الْخُلَفَاءِ سَيِّدِنَا اَبِى بَكْرٍ وَعُمَرَ وَعُثْمَانَ وَعَلِىٍّ ذَوِى الصِّدْقِ

وَالْوَفَاءِ وَبَقِيَّةِ الْعَشَرَةِ الْمُبَشَّرَةِ وَآلِ بَيْتِ الْمُصْطَفَى وَعَنِ اْلاَنْصَارِ وَالْمُهَاجِرِينَ

وَالتَّابِعِينَ اِلَى يَوْمِ الْجَزَاءِ اَللَّهُمَّ اغْفِرْ لِلْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ وَالْمُسْلِمِينَ وَالْمُسْلِمَاتِ

اْلاَحْيَاءِ مِنْهُمْ وَاْلاَمْوَاتِ بِرَحْمَتِكَ يَا اَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ وَسَلاَمٌ عَلَى الْمُرْسَلِينَ وَالْحَمْدُ للهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ

ALLAHIM islama ve müslümanlara yardim etvatanimizi ve milletimizi her türlü tehlikelerden muhafaza eylebize dünyada ve ahirette iyilikler ve güzellikler ihsan eyle

Bizleri birlik ve beraberlikten ayirmak isteyenlere firsat verdirme

Su mübarek sabahin hürmetine bütün Müslüman kardeslerimize ve tüm insanliga huzur ve ve sekinet verbizi ,anne-babamizi ve bütün müminleri bagisla

Bizlere kuran ahlakina uygun yasamayi ihsan eyle

Seni hakki ile anlayip iman eden eden kullarindan eyle

Hayirli amel yolunda bizleri daim eyle

SEN isiten ve dualarımizi kabul edensin.Dualarimizi makbul eyle.Amin

Dua bitince Eûzu-Besmele çekilir ve:

وَقُلِ الْحَمْدُ للهِ الَّذِى لَمْ يَتَّخِذْ وَلَدًا وَلَمْ يَكُنْ لَهُ شَرِيكٌ فِى الْمُلْكِ وَلَمْ يَكُنْ لَهُ وَلِىٌّ مِنَ الذُّلِّ وَكَبِّرْهُ تَكْبِيرًا

Ve gulil hamdülillaahillezii lem yettehiz veledev velem yekül lehüü şerikün fil mülki velem yekül lehüü veliyyüm minezzülli ve kebbirhü tekbiiraa

Mutlaka hutbeye cikacak kardeslerimiz tecvid kurallarina ehemmiyet veren hocalarimizdan ders alsinlar cünkü tecvid sesi ve ortami güzellestirir


Yanıt: Cuma Hutbesi: Ramazan Bayramı

imam
RAMAZAN BAYRAMI

Aziz Müslümanlar!
Rahmet, mağfiret ve bereket mevsimi olan mübarek Ramazan ayını, dün akşamki iftarla yolcu ettik ve bugün de bayrama ulaştık. Bayram, Cenab-ı Hakkın Müslümanlara ihsan ettiği büyük bir lütuftur.
Bu bayramın, aziz milletimiz ve bütün İslam alemi için hayırlara vesile olmasını dilerim.
Muhterem Müslümanlar!
İbadet ve hayırların, Allah katında en çok kabule şayan olduğu Ramazan ayı boyunca, Rabbimize karşı kulluk görevlerimizi, gücümüz yettiğince yerine getirmeye çalıştık. İrademizi güçlendiren, nefsimizi terbiye eden orucu, Allah rızası için bütün uzuvlarımızla tutmaya gayret ettik. Yüce Mevlâ’ya kul olmanın şuuru içinde, günahlarımızdan tevbe ve istiğfarda bulunduk. Kalplerimizi kötülüklerden arındırmasını Yüce Mevla’dan istedik. Allah’ın lütfü ile Temizlenen, Rabbinin adını anıp O’na kulluk eden kimse şüphesiz kurtuluşa ermiştir [1] meâlindeki âyetin müjdesine, mazhar olduk.
Değerli Kardeşlerim!
Ramazan ayının sonunda mü’minler; bayramı, engin bir sevinçle karşılarlar. Bayram süresince birbirlerini ziyaret ve tebrik ederek, dostluklarını pekiştirirler. Birbirlerine hediye sunar, ikramda bulunurlar. Zira Müslüman inanır ki, Farz ibadetlerden sonra, Allah katında amellerin en faziletlisi, Müslümanı sevindirmektir. [2]
Müslümanlar, bayram vesilesiyle Cenab-ı Hakk’ın rahmet ve mağfiretine nail olabilmek için, iyilikte, hayırda ve yardımlaşmada birbirleriyle yarışırlar. Zira Müslüman inanır ki bayramlar, dini heyecanın yanında, sosyal huzurun gelişmesine ve milli dayanışmanın pekişmesine de vesile olan en güzel fırsatlardır. Bu itibarla, Müslümanlar zekat ve fitre gibi hayırlarını bayramdan önce dağıtmaya önem verirler. Böylece zenginiyle, fakiriyle bütün müminlerin huzur içerisinde bayram geçirmelerine yardım ederler.
Kıymetli Mü’minler !
Bayramlarda herkes neşeli olur. Ancak çocuklar, büyüklerden daha çok sevinç ve heyecan duyarlar. Bu sebeple onlarla, böyle günlerde daha çok ilgilenmeliyiz. Onları mutlu edebilmek için, her türlü fedakarlığı göstermeliyiz. Dini ve milli adetlerimizi onlara da öğretmeliğiz. Bu arada birbirimize karşı olan sevgi ve saygımızı daha da artırarak, kırgınlık ve küskünlüklere son vermeliyiz. İslamın sevgi, saygı, barış ve bağış dîni olduğunu unutmamalıyız. Milletçe dost geçinmeye, hoş geçinmeye azmetmeliyiz.
Birlikte rahmet, ayrılıkta felaket olduğunu unutmamalıyız. Bu arada, Ramazanda kazandığımız iyi ve güzel alışkanlıklarımızı devam ettirmeliyiz. Ramazandan sonra da kötü huy ve davranışlara tekrar dönmemeliyiz.
Bizleri huzur ve sükun içerisinde daha nice bayramlara eriştirmesi için, Yüce Allah’a duâda bulunmalıyız.
Bu vesileyle bütün din kardeşlerimizin Ramazan bayramını en kalbi duygularla tebrik eder, Cenab-ı Hakkın yardım ve mağfiretini niyaz ederim.

[1] El-A’lâ,87/14-15.
[2] Fethu’l-Kebir, c. 1, s. 46.


Soru: Hutbe: Ramazan Bayramı (hutbeleri)

Hoca
< Hutbe: Ramazan Bayramı (hutbeleri) ile ilgili Benzer Konular
3312 Kez Görüntülendi
>

Ramazan Bayramı hutbelerini 3312 kişi almış… maşAllah:)


Tüvana
< Ramazan Bayramı hutbelerini 3312 kişi almış… maşAllah:) >
O bir hafta önceydi

Şimdi ise Ramazan hutbelerini 3444 kişi almış.MaşşAllah


Hoca
RAMAZAN BAYRAMI

Muhterem Müslümanlar!
Rahmeti ve ihsanıyla bizleri kuşatan Rabbimize hamd olsun ki; Cennet kapılarının açıldığı, Cehennem kapılarının kapandığı, şeytanların bağlandığı, Kur’an-ı Kerim’in indiği ve Kadir gecesiyle taçlanan Ramazan ayını ibadet ve taatle geçirmiş ve bayramına erişmiş bulunuyoruz.

Değerli Mü’minler!
Bu bayram sabahı, biraz meşakkatli fakat zevkli ve mükâfatlı olan Ramazan ayında Rabbimizin nimetlerini daha yakından hissetmiş, şükretmiş ve Ona kul olmanın daha ziyade tadını almış ve ahirete de büyük bir sermaye göndermiş olabilmenin ümidi içerisindeyiz.
Peygamberimiz (as) bir hadisi şeriflerinde mü’minlere Rabbimizin şu müjdesini bildirir:” Cenab-ı Hak bayram sabahı meleklerine şöyle seslenir; Ey meleklerim! Benim emrimi yerine getirmek için aç, susuz kalan, geceleri uykusunu bölüp sahura kalkan, geç vakitlere kadar teravihler kılıp zahmetlere katlanan kullarım bir şeyler hak ettiler mi?’ ‘Ettiler Ya Rabbi!’ ‘Öyleyse sizler şahit olun ki rızam için oruç tutan, namaz kılan zekât ve fitresini veren kullarımı ben de affeyledim. Onlardan razı oldum’. Bu peşin mükâfat sebebiyledir ki, mü’minler bayram günü sevinç içerisindedirler."(1)
Bayram günleri sevinçlerin paylaşıldığı , gönüllerin yıkandığı , kalplerin yumuşadığı , günahların bağışlandığı , öksüz ve yetimlerin sevindirildiği günlerdir.
Evet bayram günü mü’minler sevinç ve mutluluk içerisindedirler. Ancak bu sevinç ve mutluluk rehavete dönüşmemelidir. Ramazanda yaptığımız ibadet yoğunluğunu devam ettirmek gerekir. Çünkü kulluğumuz Ramazanla sınırlı değildir, süreklidir. Ölüm gelinceye kadar devam etmelidir.

Muhterem Mü’minler!
Her amelimizde olduğu gibi bayram günlerindeki davranışlarımız da Hz. Peygamber (a.s)’ın sünnetiyle eş değer olması gerekmektedir.

Bayramlar; başta anne-babalar olmak üzere büyüklerin, hastaların acizlerin, kimsesizlerin, yetimlerin ziyaret edildiği; fakir fukaranın, kimsesiz çocukların görülüp gözetildiği, şu fani âlemde her ne sebeple olursa olsun dargın olan kimselerin barıştığı, huzur ve sıhhate eriştirdiği için allah-u Teala’ya şükrü artırıcı günler olmalıdır.

Değerli Cemaat!
Oruçla bedenimizi, fitrelerimiz ve hayır hasenatımızla mallarımızı temizledik. Ramazandan sonra bu temizliklere zarar vermeyelim. Kaybedenlerden ve eli boş dönenlerden olmayalım. Yüce Allah’ımızın; "Şüphesiz küfür ve günahlardan temizlenen ve Rabbinin ismini zikredip de namaz kılan kimse(ler) kurtuluşa ermiştir.”(2) müjdesine erip kurtulanlardan olmaya çalışalım. Asıl bayramın da; imanla göçebilmek, cehennemden kurtulup selamete ulaşabilmek ve Rabbimizin cemalini seyredebilmek olduğunu unutmayalım.
Bayramlar milletlerin kardeşlik günüdür. Dargınlıkları ortadan kaldırmanın af ve hoşgörünün zirvede olduğu zamanlardır.
Bu güzel bayramın: birlik ve beraberliğimizin güçlenmesini, alem-i İslam’ın huzur ve sâadete ermesini, dostlukların pekişip günahlarımızın affına vesile olmasını Cenab-ı Mevla’dan diliyor, hepinizin bayramını en kalbi duygularımla tebrik ediyorum.

1-Kenzü-l Ummal 8:23740
2-A’la,87,14-15

Ahmet KOÇAK
Kumlu İlçe Müftüsü


mumsema
Ramzan Bayramı Hutbesi

Muhterem Müslümanlar!

Bir fazilet, bereket ve mağfiret iklimini geride bırakarak, bayram sabahına ulaşmış bulunuyoruz. Evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennem azabından kurtuluş vesilesi olan ramazan ayında yaptığımız ibadetlerin verdiği huzur ve mutluluğun sevincini hep birlikte yaşıyoruz. Bugün, sabahın şu erken vaktinde, ramazanın aydınlığında nurlanmış kalplerimizle, her zamankinden daha coşkulu bir şekilde, Allah’ın birliğine inanmanın, alemlere rahmet olarak gönderilen son Peygamber Hz. Muhammed (s.a.v.)’in gösterdiği yolda olmanın mutluluğunu tadıyoruz. Bizi ramazanın manevî ikliminden geçirip, bu bayram sabahına ulaştıran Yüce Allah’a hamdolsun. Bu bayram hepimize kutlu ve mübarek olsun.

Aziz Mü’minler!

Bayramlar neşe ve sevinç günleridir. Toplumların millî birlik ve beraberlik duygularının zirveye ulaştığı, dayanışma ve kaynaşmanın daha yoğun yaşandığı müstesna zaman dilimleridir. Her toplumun kendisine özgü dinî ve millî bayramları vardır. Medinelilerin de cahiliye döneminden kalma bayramları vardı. İslam’la şereflenmelerinden sonra Peygamberimize bu günlerinden bahsettiklerinde, Efendimiz (s.a.v.) cevaben, "Allah, sizin için o iki sevinç gününden daha hayırlı iki gün vermiştir ki, onlar ramazan ve kurban bayramlarıdır."[1] buyurmuşlardır. İşte bugün, tüm dünya Müslümanları ile birlikte Allah’ın bizlere bahşettiği iki hayırlı günden biri olan ramazan bayramını idrak ediyoruz.

Hepimizin bildiği gibi bayramlar, toplumsal başarıları getiren müstesna olayların sonucunda ortaya konulmuş günlerdir. Ramazan bayramı da, Müslüman toplulukların oruçla ve yoğun ibadetlerle, hayır ve yardımlaşma faaliyetleriyle nefsin arzularına sed çekerek Allah’ın emirlerini yerine getirmede başarıya ulaşmalarının bayramıdır.

Değerli Mü’minler!
Bugünler sevmek, sevilmek ve sevindirmek günleridir. Her bayramda olduğu gibi bu bayramda da başta anne ve babalarımız olmak üzere büyüklerimizi, komşularımızı, akraba ve dostlarımızı ziyaret etmeliyiz. Fakirleri, yetimleri, kimsesizleri sevindirmeli ve gözetmeliyiz.

Dargın olanlarımız varsa barıştırmalıyız. Zira Müslümanların birbirlerine dargın durmaları dinimizin hiç hoşlanmadığı bir davranıştır. Nitekim hutbemizin başında okumuş olduğumuz ayet-i kerimede Yüce Allah "Mü’minler ancak kardeştirler, öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin ve Allah’tan korkun ki esirgenesiniz.”[2] buyurmaktadır. Dolayısıyla dargınlarımız barışmalıdır. Ayrıca, hastaları ziyaret etmeli ve çocukları sevindirmeliyiz. Ailemizin mutluluğu, ümmetin huzuru, millî birlik ve beraberliğimizin devamı için dua ve niyazda bulunmalıyız.

Ramazan bayramının İslam alemine hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyor, bayramınızı en içten dileklerimle tekrar kutluyorum.

[1] Sünen-i Ebu Davut, Babu Salati’l iydeyn, Hadis No: 1/34
[2] Hucurat, 10


imam
RAMAZAN BAYRAMI

Değerli Müminler!
Rahmeti ile bizleri kuşatan, Yüce Rabbimize şükürler olsun ki, Ramazan bayramına sevin ve huzur içerisinde kavuşmuş bulunuyoruz.
Bir ay boyunca gücümüz yettiğince oruçlarımızı tutmaya, namazlarımızı kılmaya ve fakirleri ve düşkünleri gözetmeye çalıştık. İbadetlerle dolu olarak geçen bu mübarek ayda, Allah’a karşı kulluk görevlerimizi yerine getirmenin mutluluğunu yaşadık. Şimdide hep beraber bayramın sevinç ve huzurunu yaşamaktayız.

Muhterem Müminler!
Yüce dinimiz İslam, kardeşlik, birlik ve beraberlik, sevgi ve şefkat dinidir. Ahlak ve fazilet, hak ve adalet, güven ve samimiyet dinidir. Bunun içindir ki dinimiz, Müslümanların birbiriyle uyumlu, kardeşçe yaşamalarını ister. Yüce Rabbimiz bu gerçeği Kur’an-ı Kerimde şöyle belirtir: Allah ve Resulüne itaat edin ve birbirinizle çekişmeyin. Sonra gevşersiniz ve gücünüz, devletiniz elden gider. Sabırlı olun. Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir. (1) Müminler ancak kardeştir. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah’a karşı gelmekten sakının ki, size merhamet edilsin. (2)

Sevgi Peygamberimiz(sav)’de şöyle buyurmaktadır: Birbirinizle ilgiyi kesmeyin, birbirinize sırt çevirmeyin, birbirinize kin beslemeyin, kıskanç olmayın. Ey Allah’ın kulları kardeş olun. Müslüman’ın Müslüman kardeşine üç günden fazla dargın durması helal değildir. İki Müslüman birbiriyle karşılaştıkları zaman, birisi yüzünü şu tarafa çevirir, diğeri ise öte tarafa çevirir. Hâlbuki bu iki Müslüman’ın hayırlısı, önce selam verendir. (3)

Buna göre Müslüman, birbiriyle ilişkisini koparmayan, küçük meseleleri büyüterek, kalbinde kin, haset, kıskançlık ve kibir barındırmayan insanlardır.

Değerli Müminler!
Ramazan bayramı, milletçe birlik ve kardeşlik içinde bayramın coşkusunu yaşamak, sevinci ve kederi paylaşmak demektir. Öyleyse bu bayramda, büyüklerimizi, annemizi, babamızı, yakınlarımızı, komşularımızı ve dostlarımızı ziyaret edelim. Bencilliği, kin ve nefreti içimizden söküp atalım. Dargınlıklara son verelim. Ramazan boyunca kazandığımız güzel alışkanlıkları sürdürmeye, vazgeçtiğimiz kötü huy ve davranışlara da bir daha asla dönmemeye karar verelim
Bu duygularla Ramazan bayramınızı tebrik ediyor, ülkemiz, milletimize ve İslam âlemi için hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Kaynaklar:
1-Enfal, 46
2-Hucurat,10
3-Tirmizi, Birr,21–24


ramazan bayramı hutbesi, bayram hutbesi, ramazan bayramı hutbeleri

Yorum yapın

1melek.com petinya.net Kompozisyon/ !function(){"use strict";if("querySelector"in document&&"addEventListener"in window){var e=document.body;e.addEventListener("mousedown",function(){e.classList.add("using-mouse")}),e.addEventListener("keydown",function(){e.classList.remove("using-mouse")})}}();