Veda hutbesindeki evrensel mesajlar
Kayıtsız Üye
veda hutbesindeki evrensel mesajlar neler olduğu hakkında eğitici bir yazı yazar mısınız ?
Cevap: Veda hutbesindeki evrensel mesajlar
İnanc
VEDA HUTBESİNDEN EVRENSEL MESAJLAR
Değerli Kardeşlerim
Hatiplerin en büyüğü hiç kuşku yok ki Allah Resulüdür. Onun öyle bir hutbesi var ki gerek içerik, gerek muhatap kitle gerekse zamanlama olarak eşsizdir. Yüz binlerin tanıklığında irat edilen bu hutbe meşhur Veda Hutbesidir. Bu hutbeden sadece üç ay sonra Allah Resulünün vefat ettiği düşünüldüğünde anlaşılacaktır ki bu hutbe onun, ümmetine son ve ciddi bir vasiyetidir.
7-8 yerde geçen ve paragraf başlarını oluşturan Ya eyyuhen-nâs ( Ey İnsanlar ) şeklindeki hitap cümleleri veda hutbesinin evrenselliğini yani mesajının orada bulunan müminlerle sınırlı olmadığını göstermektedir. Nitekim dikkatle incelendiğinde görülecektir ki bu hutbe, insanın temel hak ve vazifelerini özetleyen, adeta bir insan hakları evrensel beyannamesi niteliğinde bir hutbedir.
Allah Resulü , Ey insanlar! Bu günleriniz, bu aylarınız nasıl mukaddes ise bu şehriniz (Mekke) nasıl mübarek bir şehir ise; canlarınız, mallarınız, ırzlarınız da öyle mukaddestir; her türlü tecavüzden korunmuştur buyuruyordu Hutbenin daha başında insanın en temel hakkına yani hayat hakkına, yaşama hakkına vurgu yapılması oldukça dikkat çekicidir. Çünkü diğer tüm haklar, evvela yaşama hakkının sağlanmasıyla mümkün olabilir.
Ashabım! Yarın Rabbinize kavuşacaksınız. Ve bugünkü her hal ve hareketinizden muhakkak sorulacaksınız! diye ferman ederken, yüklendiğimiz emanetin büyüklüğünü, taşıdığımız sorumluluğun ağırlığını bizlere hatırlatıyordu. Zira sorunsuz toplum ancak sorumlu insanlarla vücuda gelebilir.
Ashabım! Kimin yanında bir emanet varsa onu sahibine versin! Faizin her çeşidi kaldırılmıştır, ayağımın altındadır Ne zulmediniz, ne de zulme uğrayınız . Câhilliye devrinde güdülen kan davaları da tamamen kadırılmıştır. İlk kaldırdığım kan davası Abdulmuttalib`in torunu Rebîa`nın kan davasıdır… Müslüman müslümanın kardeşidir Din kardeşine ait herhangi bir hakka tecavüz, başkasına helal değildir .derken Allah Resulü, haklara saygılı olmaya ve kardeşliğe çağırıyor; fitne doğurabilecek, toplum huzuruna zarar verebilecek her tür davranıştan uzak durmamızı istiyordu.
Ey insanlar Rabbiniz birdir. Babanız da birdir. Hepiniz Âdem’in çocuklarısınız. Âdem ise topraktandır. Ararın Arap olmayana, Arap olmayanın da Arap üzerine üstünlüğü olmadığı gibi, kırmızı tenlinin siyah tenliye siyahın da kırmızı tenliye bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takvadadır . Allah yanında en kıymetli olanınız onun yasaklarından en çok sakınanınızdır gibi ufuk ötesi sözlerle, beşeriyet âlemine insan hak ve onurunun gözetildiği, çarpışma ve ayrışmaların uzağında bir yaşam modeli sunuluyordu.
Ey insanlar! Kadınlarınızın haklarına riayet etmenizi ve bu hususta Allah`tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları Allah’ın emaneti olarak aldınız. Onları Allah adına söz vererek helal edindiniz. Sizin kadınlar üzerinde hakkınız, onların da sizin üzerinizde hakları vardır derken Allah Resulü, eşlerin karşılıklı hukukuna bir hatırlatmada bulunuyor, bunun yanında sağlıklı ve huzurlu bir toplumun inşasına dönük önemli ipuçları da veriyordu. Zira huzurlu toplum ideali ancak aile yapısının sağlam olmasıyla mümkün olabilir.
Ey mü`minler! Size bir emanet bırakıyorum ki; ona sıkı sarıldıkça yolunuzu asla şaşırmazsınız. O emanet Allah`ın kitabı Kur`an`dır . fermanıyla bize huzurun adresi işaret ediliyor, hidayete götüren yolun koordinatları gösteriliyordu. Nefsinize de zulmetmeyiniz! Nefsinizin de üzerinizde hakkı vardır. Cenab-ı Hak her hak sahibine hakkını vermiştir." beyanında ise her tür aşırılığın uzağında ve denge insanı olmaya bir çağrı vardı.
Hutbenin başında ümmete sorumluluğunu hatırlatan Allah Resulü, hutbenin sonunda, vazife bilincinden kaynaklı eşsiz bir sorumlulukla Arafat meydanındaki o muazzam topluluğa dönerek:
"Ey insanlar! Yarın beni sizden soracaklar, ne diyeceksiniz? " diye soruyor. Ashab-ı kiram:
"Allah’ın risaletini tebliğ ettin, Peygamberlik görevini ifa ettin, bize vasiyet ve nasihatte bulundun! diye şahitlik ederiz." dediklerinde, Peygamber (asm) mübarek şehadet parmağını önce göğe doğru kaldırıyor, sonra da cemaate çevirip indirerek üç kere:
"- Şahid ol ya Rab! Şahid ol ya Rab! Şahid ol ya Rab!" diyerek, bu tarihi konuşmasına son veriyordu.
15 asır sonra bugün biz de burada aynı şekilde şahitlik ediyor, Allah’ın Habib-i Edibi Muhammed Mustafa (sav) Efendimizi sonsuz salatu selamla birlikte minnet ve şükranla anıyoruz.
Salât selam Ona, onun âl ve ashabına olsun…
Abdullah SİZER
Diclekent Camii İmam-Hatibi
Kayapınar Müftülüğü
Cevap: Veda hutbesindeki evrensel mesajlar
Kayıtsız Üye
Verilen evrensel mesajları alalım
veda hutbesindeki evrensel mesajlar, veda hutbesindeki evrensel mesajlar nelerdir, veda hutbesinde evrensel mesajlar