Cenneti istememek?

Cenneti istememek?

cavraşım
Bu dünyada bir insanın imanını kurtarmak için cehenneme girmeyi kabul etmek ve istemek doğrumudur?


Cevap: Cenneti istememek?

Hoca
< Bu dünyada bir insanın imanını kurtarmak için cehenneme girmeyi kabul etmek ve istemek doğrumudur? >
hayır doğru değildir.

İslamda öncelikli olarak, kişi kendi nefsini daha sonra yakınlarını ve daha sonra diğer ümmet fertlerini kurtarması hedefi olmalıdır.


Cevap: Cenneti istememek?

cavraşım
hocam sorumu aşağıdaki sözler için sordum,bana da doğru değil gibi gelmişti ama yinede sormak istedim,Allah razı olsun.

< (…) bütün kanaat ve kuvvetimle ehl-i imana bir hizmet-i imaniye yapmak için,
değil yalnız dünya hayatımı ve fânî makâmatımı, belki -Lüzum olsa- âhiret hayatımı
ve herkesin aradıgı uhrevî bâkî mertebelerini fedâ etmegi; hattâ cehennemden bazı
bîçâre ehl-i îmanları kurtarmaga vesile olmak için -lüzum olsa- cenneti bırakıp
cehenneme girmegi kabul ettigimi hakîkî kardeslerim bildikleri gibi (…)1685

Mü’minin imanını kurtarmak için Cehennem’e atılmaya hazırım.1686

Birkaç adamın imanını kurtarmak için cehenneme girmeye hazırım.1687

Bu hizmete, yâni ehl-i îmanı dalâlet-i mutlakadan kurtarmaga, lüzum olsa,
dünyevî hayat gibi, uhrevî hayatımı da feda etmek bir saadet bilirim; binler dostlarım
ve kardeslerimin Cennete girmeleri için, Cehennemi kabûl ederim.1688 >
1685 Suâlar, 368, Ondördüncü Suâ/Afyon Mahkemesine Beyan Ediyorum Ki; Müdâfaalar, 251, Afyon Müdâfâsı/
Afyon Mahkemesine Beyan Ediyorum Ki; Tarihçe-i Hayat, 541, Afyon Hayatı/Afyon Mahkemesine Beyan
Ediyorum Ki (…).
1686 Tarihçe-i Hayat, 657-658, Bediüzzaman ve Risale-i Nur/Din Düsmanları ve Ehl-i Dalâlet Tarafından Nur
Talebelerine Yapılan Son Taarruzlara Mukabil (…);
1687 Sözler, 706, Tesrin-i sâni (1950) de Ankara Üniversitesinde (…) bir konferanstır; Emirdag Lâhikası II, 137,
Yirmiyedinci Mektuptan/Aziz, Sıddık Kardeslerim! Bir zât, uzunca bir mektup yeni hurufla bana yazmıs, kendisinin
kim oldugunu bildirmemis. (…)


Cevap: Cenneti istememek?

Hoca
cavraşım bu sende bir huy oldu.
soru sorar sonra risaleden örnekler verirsin.
Neden sorularlarisale gibi siteler sormuyorsun? merak ettim.

(merak ettiğim bir kaç yer hariç) ben daha risale okumadım desem doğrudur:)


cavraşım
hocam,cemaatle tanışıklığım yeni değil,90 lı yılların başında tanıştım

sonra çıktım ama bağlantım kopmadı,şu anda da grubumuz var ve her hafta sohbet yaparız,benim ve birkaç arkadaşın isteğiyle risaleden okumaları

bayağı azalttık,Kuran okunur ve hocamız anlatır,risale bölümüne de az yer verilir.

cemaatten çok arkadaşım var ve samimi olduğumuz için bu soruları onlarada rahatlıkla soruyorum,ama cevaplar hep aynı ve kabul etmiyorlar

sorularla risaleye de sorsam kabul etmeyecekler ve bana yine risaleden cvp vermeye çalışacaklar.

benim itiraz ettiğim ve onlara da anlatmaya çalıştığım şey;"Üstat" kabul edilen birinin de hata edebilecegini, ancak ve sadece dogru
olana icap edilmesi ve yanlısların ise reddedilmesi gerektigini kabul edebilmek.

tabi bazı şeyleride size sormadan doğruluğu konusunda emin olamıyorum


Hoca
< benim itiraz ettiğim ve onlara da anlatmaya çalıştığım şey;"Üstat" kabul edilen birinin de hata edebilecegini, ancak ve sadece dogru
olana icap edilmesi ve yanlısların ise reddedilmesi gerektigini kabul edebilmek. >

bunu hiç bir cemaate dinletemezsin.
Bütün cemaat liderleri hatasız görülür/hataları kabullenilemez/örtbas edilir.


cavraşım
< bunu hiç bir cemaate dinletemezsin.
Bütün cemaat liderleri hatasız görülür/hataları kabullenilemez/örtbas edilir. >

doğrudur hocam

neyse,ben arada bir risaleden aklıma yatmayanları size sorarım:)


Hoca
< (…) bütün kanaat ve kuvvetimle ehl-i imana bir hizmet-i imaniye yapmak için,
değil yalnız dünya hayatımı ve fânî makâmatımı, belki -Lüzum olsa- âhiret hayatımı
ve herkesin aradıgı uhrevî bâkî mertebelerini fedâ etmegi; hattâ cehennemden bazı
bîçâre ehl-i îmanları kurtarmaga vesile olmak için -lüzum olsa- cenneti bırakıp
cehenneme girmegi kabul ettigimi hakîkî kardeslerim bildikleri gibi (…)1685

Mü’minin imanını kurtarmak için Cehennem’e atılmaya hazırım.1686

Birkaç adamın imanını kurtarmak için cehenneme girmeye hazırım.1687

Bu hizmete, yâni ehl-i îmanı dalâlet-i mutlakadan kurtarmaga, lüzum olsa,
dünyevî hayat gibi, uhrevî hayatımı da feda etmek bir saadet bilirim; binler dostlarım
ve kardeslerimin Cennete girmeleri için, Cehennemi kabûl ederim.1688 >
bu sözler yorumlanabilir.
Mecaz ile söylenmiş sözlerdir.


cavraşım
🙂
mecaz olmayan sorularımda olabiir hocam


İMMA ŞAKİRİN
Bu Ebubekr Sıddık (R.A.)’n’ın duasına benziyor.

RAB’bim. Vücudumu öyle büyüt ki; Cehenneme bir tane bile Ehl-i İman sahibi giremesin.

Peygamber Efendimiz (S.A.V.) buyurdular ki; İman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe gerçekten iman etmiş olamazsınız [Müslim, Ebu Davud, Tirmizi]


cavraşım
< Bu Ebubekr Sıddık (R.A.)’n’ın duasına benziyor.

RAB’bim. Vücudumu öyle büyüt ki; Cehenneme bir tane bile Ehl-i İman sahibi giremesin. >
bu rivayet ne kadar sahih?


İMMA ŞAKİRİN
Efendimiz (sav) Buyurdu ki; "Birbirilerini sevme, birbirlerine merhamet etme ve birbirlerine şefkat gösterme hususunda Müminler bir vücudun organları gibidir. Vücut organlarından biri rahatsızlık duysa diğer organlar, uykusuzlukta ve ateşli hastalıkta onun acısını paylaşırlar" [Buhari, Müslim]

Görüldüğü üzere baya baya sahih gibi görünüyor.

Gerçi rivayetlerle pek aramız iyi değildir ama Rivayet Hadis-i Şerif’lere, Hadis-i Şerif’lerde Ayet-i Kerime’lere birebir uyuyorsa. Bizde rivayete bu hususda uymaktan asla imtina etmeyiz.


imam
Kardes bunlar mecazi ifadekerdir.
Muslumanlarin hata ummetin durumu için "kendini helak mi edeceksin" ifadesi var ayette.
Bu sahabe ve alimlerde kendilerini helak edercesine hizmet vermisler.
Mesele bu


cavraşım
Hz. Ebu Bekir, Kur’an okurken Allah’ın azabının korkusundan gözleri yasla dolardı.
Cehenneme girmemek için bütün malını ve canını Allah için ortaya koymustur. Nasıl olur da
cehenneme girmeyi Allah’tan ister?


İMMA ŞAKİRİN
< Muslumanlarin hata ummetin durumu için "kendini helak mi edeceksin" ifadesi var ayette. >

imam kardeşim bu söz iman sahipleri için değil, küffarlar için söylenmiştir.

Kur’an-ı Kerim KEHF suresi 6. Ayet-i Kerime.

Diyanet İşleri : Demek sen, bu söze (Kur’an’a) inanmazlarsa, arkalarından üzülerek âdeta kendini tüketeceksin!


imam
Her neyse.
Cepten iyi yazamıyorum çok zor oluyor.
Bu mecazi ifadeleri tartisma konusu yapmamak gerekir.


İMMA ŞAKİRİN
< Hz. Ebu Bekir, Kur’an okurken Allah’ın azabının korkusundan gözleri yasla dolardı.
Cehenneme girmemek için bütün malını ve canını Allah için ortaya koymustur. Nasıl olur da
cehenneme girmeyi Allah’tan ister? >

Allahu Taala’dan İMAN SAHİPLERİ ve ALİM’ler çokça korkarlar. Ancak bu korku bizim bildiğimiz korku ile eş değer değildir.

Nasıl ki; Ölüm anında acının doruğu, şehvete dönüşüyor ve ölen guslediliyorsa, İMAN’ın doruğuda, ALLAHU TAALAYA ve YARATTIKLARINA KARŞI duyulan AŞK’ı MUHABBET’e dönüşüyor. Burada İMAN EHLİ olma kaidesi temel oluşturuyor. Zira Allahu Taala diğerleri için Küffarlar için asla merhamet ve rahmet edici değildir. Bu dünyada Rahmet’i müslim gayrimüslüm herkese. Ancak Ahirette sadece iman ehline.

Peygamber Efendimiz(S.A.V.) bir Hadis-i Şerif’lerinde yine şöyle buyurmuşlardır, Sahabe-i güzine:

(Kardeşim Ebu Bekr’in imaniyle, eğer ki, Tartılmış olsa idi, diğer müminlerinki, Elbet ağır gelirdi, imanı Ebu Bekr’in, İmanı toplamından, bilcümle müminlerin.)


cavraşım
Resulullah (s.a.v.) cehennem azabından Allah’a sıgındıgına göre, Hz. Ebu
Bekir gibi bir zat nasıl olur da Peygamberinin sıgındıgı bir seyi Allah’tan talep eder?


İMMA ŞAKİRİN
Cennetle müjdelenmiş bir Peygamber (S.A.V.) cehennem azabından, ÜMMETİ ADINA Allahu Taala’ya sığınır. MAKAM’ı gereği ve ALEMLERE RAHMET olmasından dolayı. Zira RAB’bim verdiği sözden dönücü değil. Eğer MAKAM-I MAHMUD’u lutfeylediyse. O makam O(S.A.V.)’mindir. Bundan asla geri dönüş yoktur.

Peygamber (S.A.V.)’in ÜMMET’i içinde, RAHMET duymak ve İMAN’ın zirvesinde bu sözü sarfetmek, İSLAM KARDEŞLİĞİ ve İMAN BİRLİĞİ’nin tezahüründendir.

Allahu Taala’nın gazabı çok şiddetlidir. Amenna ve Saddakna.

Ancak Cehennem’in dahi yakmaya gücü yetmeyecek İMAN SAHİPLERİ’de muhakkak RAB’bimin KUL’ları arasında olmuştur. Olacaktır.


cavraşım
< Eğer MAKAM-I MAHMUD’u lutfeylediyse. O makam O(S.A.V.)’mindir. Bundan asla geri dönüş yoktur. >
Amenna ve Saddakna.

Peygamber (s.a.v.) söyle dua ederdi:

"Allah’ım! Tembellikten, bunaklık derecesindeki ihtiyarlıktan, günahtan,
korkaklıktan, kabir fitnesi (suali)nden ve kabir azabından, ates fitnesinden ve ates
azabından, zenginlik gururunun serrinden sana sıgınırım. Fakirlik fitnesinden de sana
sıgınırım, Mesih Deccal’ın fitnesinden de sana sıgınırım.

Buharî, Daavât, 39/63.

paylaştığım bu dua ilede tartışmaya kendi açımdan noktayı koyuyorum kardeş


İMMA ŞAKİRİN
< Mesih Deccal’ın fitnesinden de sana sıgınırım. >

MESİH DECCALİN’de FİTNESİNDEN Mİ.?


İMMA ŞAKİRİN
< Mesih Deccal’ın fitnesinden de sana sıgınırım. >

MESİH DECCALİN’de FİTNESİNDEN Mİ.?

Hülasa; Said-i Nursi Hazretlerini anlamak için. O makama ulaşmak gerekir.


cavraşım
biz anlayacağımızı anlıyoruz kardeş

dinimiz sadece sizin hazret dediğiniz kişilere gelmiş haşa

kim olduğunda ayan oldu:)


İMMA ŞAKİRİN
Siz dininizi bildiğiniz üzere yaşayın. Bildiğiniz kadar.

Ancak AMELİ NİYETİ’ne EŞ olanla, asla istihza edenlerden olmayın.

O’laki Hazret Rab’binin sevgili kulu’durda. Kula verdiğiniz zahmet, size Rab’binden dolayı dönmeyebilir Rahmet.

Şeytan Aleyyullana’da İLMİ ile HÜKMETTİ’de, İLMİ lanete götürdü Aleyyullana’yı.

Daha önümüzde binlerce örnek.


cavraşım
kitabı yazarken asla iradem karışmadı diyen,

cifr ve ebced hesabıyla gelecekten haber veren

yine aynı hesapla ayetlerden risaleyi bulan

bir kitaba inanmanızın hesabını verirken siz düşünün


İMMA ŞAKİRİN
< kitabı yazarken asla iradem karışmadı diyen, >

İnsanların pek çoğu İLHAM’ı bilmezler. VAHY’le karıştırırlar zavallılar.

< cifr ve ebced hesabıyla gelecekten haber veren, yine aynı hesapla ayetlerden risaleyi bulan >

İnsanların pek çoğu RAB’binin müsaade ettikleri’nin GAYB’den haber verebileceği hususunuda bilmezler. GAYB’ı yalnız Allah bilir derler. Allahu Taala’nın GAYB’den haber verdiği Kulları ve Müsaade ettiği kadarıyla bildirdiklerinden haberleri olmaz. Bu hususda da küfre dalarlar.

< bir kitaba inanmanızın hesabını verirken siz düşünün >

Hayatımızda SÖZLER hariç hiç bir kitabını okumadığımız HAZRET’in, İSLAM ŞERİATI ve SÜNNET-İ SENİYYE’nin dışında hiç bir hal ve hareketine asla ve kat’a şahid olmadık.

MEDRESE-İ YUSUFİYE’de hayatının büyük bir bölümünü ALLAH RIZASI ve ÜMMET’in İMAN ESASLARI hususunda AZAB’la geçirmiş bir ZAT’ın vereceği hesab kendine aittir.

Siz bizim adımızamı bu denli endişe edersiniz. Yoksa HAZRET’in adınamı.?


cavraşım
< İnsanların pek çoğu İLHAM’ı bilmezler. VAHY’le karıştırırlar zavallılar. >
uslubu beyan ayniyle insan derler,söylenecek söz kalmayınca hakarete gidebileceğinizide gösterdiniz

ilim sadece size hak,biz ilhamıda,vahyyide anlayamayız!!!!!!!!!!!!!!!

< Nisa suresi 174. ” Ey insanlar! SizeRabbinizden kesin bir delil (Hz. Muhammed) geldi ve size apaçık bir nur(Kur’an) indirdik.”

ayetin yorumu:

Şu âyet bu zamana dahi hitab eder. Çünki tamam -مُبِينًا hariç kalsa- bin üçyüz altmış (1360) küsur eder.Eğer قَدْجَاءَكُمْ den sonraki olsa بُرْهَانٌ ve نُورًا kelimelerindeki tenvinler "nun" sayılsabin üçyüz on (1310) eder. Demek bu asrada hitab eder. Hem قَدْجَاءَكُمْبُرْهَانٌ cümlesi yalnız dört farkla Furkan adedinetevafukla sarihan baktığı gibi, o kudsî bürhan-ı İlahînin bu zamanda parlakve kuvvetli bir bürhanı olan Resâil-in Nur’a dahi ikinci cümlesi olan اَنْزَلْنَااِلَيْكُمْنُورًامُبِينًا adedi, iki tenvin vakıfta iki "elif"sayılmak cihetiyle beşyüz doksansekiz (598) ederek aynen tam tamına Resâil-inNur’a ve Risâle-in Nur adedine tevafuk ile o semavî bürhan-ı kudsînin yerde birbürhanı Resâil-in Nur olduğunu remzen haberveriyor. >
ayette risale işaret edilmiş öyle mi?

< Siz bizim adımızamı bu denli endişe edersiniz. Yoksa HAZRET’in adınamı.? >
ne sizin,ne de başkasının adına endişe etmiyorum,herkes kendi endişesini etsin

< Hayatımızda SÖZLER hariç hiç bir kitabını okumadığımız >
gidin biraz daha okuyun sonra gelin isterseniz

okumadığınız bir kitabı savunmak adına ayetlere ters düşmessiniz en azından


İMMA ŞAKİRİN
< ilim sadece size hak,biz ilhamıda,vahyyide anlayamayız >

kitabı yazarken asla iradem karışmadı diyen diye bir cümle sarfetmezdiniz. Ancak bu sözü sarfettiyseniz. İlhamla Vahy arasındaki farkı bilemediğinizdendir.

< ayette risale işaret edilmiş öyle mi? >

Edilmemiş olduğu hakkındaki deliliniz nedir.?

Nisa suresi 174. ” Ey insanlar! SizeRabbinizden kesin bir delil (Hz. Muhammed) geldi ve size apaçık bir nur(Kur’an) indirdik.”

Apaçık Kur’an-ı Kerim indi ancak o kitab-ı mubini okumadılar ki; inkişafları açılsın. İnkişafı açılmış olanda bu zamana İMAN ESASLARI adına onu açmaya çalışmış ve bu hususda nice ızdıraba uğramış ve bu hal üzere dahi şükrünü bilmiş.

< ne sizin,ne de başkasının adına endişe etmiyorum,herkes kendi endişesini etsin >

Herkes kendi endişesini etsin. Evet bu noktalık bir cümle.

< gidin biraz daha okuyun sonra gelin isterseniz

okumadığınız bir kitabı savunmak adına ayetlere ters düşmessiniz en azından >

Yine endişe buyurmuşsunuz. Biz İnşaAllah Ayet-i Kerimelere ters düşmeyiz. Merak buyurmayınız.

Birde tavsiye. Asla ölülerinizin arkasından konuşmayınız. Savunma hakkı olupta, savunma veremeyecek olanların savunmaları üzerinize kul hakkı olarak kalır. MaazAllah.


cavraşım
kardeş,ben ne desem sen ona yine kendi inancınla cvp vereceksin

aynen cematten arkadaşlarımın yaptığı gibi hatasız olarak kabul ediyorsun

senin dediğine ben,benim dediğime sen inanmıyorsun,uzatmaya gerek yok,kapansın,sıkıldım bende

< Birde tavsiye. Asla ölülerinizin arkasından konuşmayınız. Savunma hakkı olupta, savunma veremeyecek olanların savunmaları üzerinize kul hakkı olarak kalır. MaazAllah. >
eğer ben haksızsam ve söylediğiniz gibi said nursi çok büyük bir zatsa ahirette helal eder hakkını inşAllah

son bir örnek daha vereyim:

Elbette bu mezkur dokuz hakikat gayet kat’i bir surette netice verir ki Hz. Ali (r.a.) Ercüze ve Celcelûtiye’sinde Risale-i Nur’u alkışlıyor, haber veriyor ve müellifi ile konuşuyor, teselli ediyor. Sikke-i Tasdik-i Gaybî – s.2078

Hz. Ali Allah’ın Kitabını en iyi bilenlerdendir. Hz. Ali, şahadeti ile bitecek olayların bile sonuçlarını kestirememişken, kendisinden yüzyıllar sonra gelecek bir şahıstan ve onun risalelerinden haber verecek…?????????????

birde şunu söyleyeyim,ben Said nursiye düşman falan değilim,kitaplarınıda okudum,her hafta kitaplarından sohbette dinlerim,çok faydasınıda gördüm

ama bana göre tamamen hatasız diyemem,paylaştığım şeyler gibi aklıma yatmayan örnekler var

selametle kardeşim…


İMMA ŞAKİRİN
< eğer ben haksızsam ve söylediğiniz gibi said nursi çok büyük bir zatsa ahirette helal eder hakkını inşAllah >

İnşaAllah. Hakkınızda hayr’lı olur.

< Elbette bu mezkur dokuz hakikat gayet kat’i bir surette netice verir ki Hz. Ali (r.a.) Ercüze ve Celcelûtiye’sinde Risale-i Nur’u alkışlıyor, haber veriyor ve müellifi ile konuşuyor, teselli ediyor. Sikke-i Tasdik-i Gaybî – s.2078 >

Hazreti Ali(R.A.) Risale-i Nur’u alkışlamaz. Zira Alkış cahiliye devri adetlerindendir.

Ama devamı çok güzel.

ALLAH adına türlü meşakkatlere girmiş bir zat’ın HABER VERİYOR ve MÜELLİFİ ile KONUŞUYOR, TESELLİ EDİYOR demesi

Alem-i Mana bilemem. Hazret bu hususda söylediklerini çok daha iyi bilir zira o yaşadı o yazdı.

Selametle İnşaAllah.

Gece ibadetleri için vakittir. İnşaAllah bu hususda, herkes gafletteyken biz namazımızı eda etmiş olalım. Sizede tavsiyede bulunmuş olalım. İnşaAllah.


cehennemi istemek, dualar yalanmı, islamı terketmek

Yorum yapın

1melek.com petinya.net Kompozisyon/ !function(){"use strict";if("querySelector"in document&&"addEventListener"in window){var e=document.body;e.addEventListener("mousedown",function(){e.classList.add("using-mouse")}),e.addEventListener("keydown",function(){e.classList.remove("using-mouse")})}}();