Allah tikelleri bilmez mi? Allah bizim ne durumda olduğumuza bakmıyor mu?
lostinloss
Son on yıldır başıma gelmeyen bela kalmadı.Beni seviyor zanettiğim ve evlenmeyi düşündüğüm kız beni iş arkadaşımla aldattı.Az biraz maaşım olduğu halde yüklü miktarda borç verdiğim yakın arkadaşım resmen paranın üzerine kondu.İnanır mısınız, verdiği borç parayı istemekten dahi utanan biriyim.Ama o borç bana asla geri gelmedi.Çocukluğumdan bu yana devam eden bir psikolojik rahatsızlığım var.Özellikle son beş senedir beni hiç rahat bırakmadı.Üstüne sosyofobik oldum.Herhangi biriyle sıradan bir muhabbeti dahi kaldıramıyorum.İnanılmaz bir panik başlıyor ve olduğum yerde bayılıveriyorum.Sırf bu yüzden memurluk işimden oldum.Bir yıldır rahatszılığımdan ötürü aylıksız izindeyim.Ailemin maddi olanakları kısıtlı,tabiri-i caizse kuru bir emeklilik maaşıyla geçiniyoruz ve ben 30 yaşını aşmış birisiyim,halen babamın eline bakıyorum.Üstelik rahatsızlığımdan ötürü işime devam edemediğim için üstüste borç birikmiş halde.Fırça gibi olan saçlarım şu an 1 senede yarı kel sayılabilecelek duruma geldi.Ne yapsam zayıflayabilirm diye düşününen ben şimdilerde 20 kilo vermiş haldeyim.1O Yıldır aralıksız her aklıma geldiğinde dua ediyorum beni bu zorluklardan kurtarsın diye.İnanır mısınız hiç bir duam kabul omadı,üstüne üstlük çok daha feci durumlar yaşamaya başladım.Yapacağınız yorumları tahmin edebiliyorum:Hz.Eyüp’ün sabrı diyeceksiniz,belki senin için daha hayırlı olmuştur diyeceksiniz lakin biliniz ki ben çok sabrettim ve halen tevekkül ediyorum ancak yine hiç bir şeyin değişmeyeceğini de adım gibi biliyorum.Çok sabrettim ve çok dua ettim bunun karşılığında küçük bir mükafat değil bilakis hep dert ,hep bela aldım.Yazmış olduğum sorunların hariçinde daha onlarca sorunum var.Ve ben artık gereçekten Allah’tan ümidimi kesmek üzereyim.Annemin benden haberisiz yaptırdığı bir muska vardı BUGÜN boynumdan hışımla çıkarıp attım.Sanırım isyan ettim ve Allah tan ümdimi kestim.
Acaba İbn-i Rüşd ün dediği gibi Allah bizim ne durumda olduğumuza bakmıyor mu,Allah tikelleri bilmiyor mu!
Cevap: Allah tikelleri bilmez mi? Allah bizim ne durumda olduğumuza bakmıyor mu?
Darusselam
ALLAH ‘TAN c.c ÜMİT KESMEK
Şeytanın oyununa gelmemek gerekir. Aslında gerçekler çok farklıdır. Zannedilenin tam aksine Rabbimizin en hoşuna giden dua ”Günahkarın tevbesidir”(!). De ki: "Ey kendilerine kötülük edip aşırı giden kullarım. Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin. Şüphesiz ALLAH, bütün günahları affeder. Çünkü O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir. (Zümer 53.ayet)
(Eğer kul, ALLAH ne kadar affedici olduğunu bilseydi, haram işlemekten çekinmezdi. Azabının da ne kadar şiddetli olduğunu bilseydi, hep ibadet eder, hiç günah işlemezdi.)
Allah’tan ümit kesmek, günaha girmekten kötüdür. ALLAH’tan kork, fakat ümit kesme. Unutma ki Allah affederse, kimse O’na niçin affettiğini soramaz
Rabbimiz bir ayet’te mealen ”Eğer siz günah işlemeyen bir toplum olsanız sizi yok eder, günah işleyen bir toplum yaratırdım” buyuruyor.
şeytan
”Bunca günaha ve çamura battıktan, bu kadar kirlendikten sonra ne yüzle çıkacaksın Rabbinin huzuruna (!). Hem artık çok geç, bu kadar günahtan sonra Allah seni affetmez” (!) gibi saçma vesveselerle günahkar insanın ümidini yok edip, onun tövbe yollarını tıkamaya çalışır.
Onun bu zehirli fısıltılarına kanarsanız asıl o zaman yandınız demektir. ”Çünkü işlenen günah ne kadar çok ve büyük olursa olsun, hiç biri Allah’tan (c.c) ümit kesmekten daha büyük günah değildir”.( ! )
Hem, ALLAH’tan ümit kesmek demek yenilgiyi kabullenip silah bırakmak demektir (!).
”Günahlarım öyle çok ki, Allah beni affetmez demek, O, Rahmanürrahim olan yüce yaratıcının merhametine sınırlama koymaktır. Bu ise en büyük günahtır. Çünkü Rabbimizin rahmeti sonsuzdur. Allah’tan ümit kesmek şeytana; tamam yenildim, bana istediğini yapabilirsin demektir. Sen Rabbinden umudunu kestiğinde yapayalnız kalacaksın, bitkin ve çaresiz. Şeytanın istediği de budur. Boynuna yuları takıp taa ”Esfelessafiline” çekip götürür (Allah korusun)
Kul haklarına el uzatanın durumunu anlatmak üzere Peygamberimiz şu bilgiyi vermiştir "Benim ümmetim içinden müflis (yani iflas edip her şeyini kaybetmiş) kişi şudur: Ahirette Allah’ın huzuruna namaz, oruç, zekat gibi ibadetlerini yerine getirmiş olarak gelmekle birlikte, bu kişi, öyle (günahlarla da) gelir ki, kimine sövüp saymış, kiminin kanını akıtmış, kiminin malını yemiş, kimine iftira etmiştir İşte bu durumda onun ibadetlerinden elde ettiği sevaplardan alınıp bu hak sahiplerine dağıtılır Eğer amelleri bu hakları ödemeye yetmezse, bu kişilerin günahlarından alınıp hak yiyenin günahlarına eklenir Böylece (sevapları elinden gitmiş, günahları daha da artmış bir kişi olarak) kaldırılıp cehenneme atılır"
Acele etmediği müddetçe herbirinizin duasına icâbet olunur. Ancak şöyle diyerek acele eden var: "Ben Rabbime dua ettim duamı kabul etmedi
Allah Kabul Etmeyecegi Duayı Bize Ettirmez!
Duayla ilgili ayet ve hadisler
1."Eğer kulum, bana ellerini kaldırır da dua ederse, ben o elleri boş olarak geri çevirmekten hayâ ederim."
2.Ben, kulumun zannı üzereyim. Artık dilediği gibi düşünsün!.." Yani siz dua ederken, o duanızın kesinlikle kabul göreceğini düşünürseniz, biliniz ki mutlaka isteğiniz meydana gelecektir!..
3." Bir şeyi istemek, ona nâil olmak demektir; Zirâ Allâhu Teâlâ kabul etmeyeceği duayı kuluna ettirmez." DUA’nın ısrarla devamına müsaade olunması, o duaya icabet edileceğinin de göstergesidir. Zirâ, Allâh, kabul etmeyeceği DUA’ya ısrarla devam şansı tanımaz.
Kişi, bir konudaki DUAsında ısrarlı değilse, o DUA’nın yerine gelme şansı da son derece düşüktür.DUA’da en önemli yardımcı faktörlerden biri de istenilen şey hususunda ısrarlı olmaktır. Herhangi bir konuda bir iki defa dua edip arkasını bırakmak son derece yanlıştır.
4." Allah istemedikçe siz isteyemezsiniz !." – Peki, biz dua ettiğimiz zaman, kabul olur mu?.. Yani, sizde ortaya çıkan bu istek, gerçekte Allâh istemiş olduğu için sizde ortaya çıkmaktadır!.. Eğer, Allâh istememiş olsaydı, siz dahi o şeyi isteyemezdiniz.
5.Ulu Allah (C.C) söyle buyurur: " Basina bir bela geldiği zaman bana siginan kulun, daha o hiç bir istekte bulunmadan, diledigi yerine getirir ve daha yalvarmadan duasını kabul ederim. buna karsilik basina bir bela geldiği zaman bana degilde varliklardan birine siginan kulun yüzüne bütün gökyüzü kapilarini kitlerim." demistir.
6.Dahhak der ki: " her kirk gecede bir basina ya bir bela ya bir keder veya bir musibet gelmeyen kimsenin hesabina, Allah (C.C) katinda hiç bir hayir yazilmaz"
7.Hazreti Rasûl aleyhi’s-selâm buyuruyor:" Herhangi bir kul, koltuğunun altı görülecek şekilde ellerini kaldırır ve Allâh’dan bir dilekte bulunursa; acele etmediği takdirde kesinlikle duasına icabet edilir.- Acele nasıl olur yâ ResûlAllah?..- Dua ettim ettim, kabul olmadı, der"(de vazgeçer)… işte bu yanlıştır; dua yerine gelene kadar ısrar etmek gerekir."Hazreti Rasûl aleyhi’s-selâm, "şeksiz – şüphesiz, kabûl olacağından emin olunarak" DUA edilmesini tavsiye etmiştir.
8.Ayrıca, DUA konusunda, ŞEYTAN vasfıyla bilinen CİNLER’in insana çok yanlış fikirler telkini de sözkonusudur; ki, bu da insanı bu çok etkili silâhı kullanmaktan mahrum bırakır.Tam içinizden DUA etmek gelmişken, ŞEYTAN ismiyle, şeytaniyet vasıfları dolayısıyla lâkablanmış olan CİNLER, hemen bir vesvese verirler.
"Aman canım niye dua edeyim, nasıl olsa kaderde varsa olur!"
DUA etsem de etmesem de iş olacağına varır, ne diye DUA edeyim ."
Ve, böylece siz, DUA etmekten vazgeçip; en güçlü SİLAH olan DUAdan mahrum kalırsınız. DUA’dan mahrum kalmak, DUA etmemek suretiyle de nelerden mahrum kaldığınızı asla hayâl bile edemezsiniz.İşte bu yüzdendir ki, Hazret-i Rasûlullah aleyhi’s-selâm bakın bize ne tavsiye ediyor:
"Nalınınızın tasmasına, koyununuzun otuna kadar her şeyi Allâh’tan isteyiniz.."
"Allâh’ın fazlı kereminden isteyiniz, çünki istenilmesinden hoşlanır.’
"Şüphesiz ki Allâh, ısrarla DUA eden kullarını çok sever’
"Hassas olduğunuz saatlerde DUA etmeyi ganimet biliniz. Çünkü bu hâl rahmet saatinin hâlidir ".
Cevap: Allah tikelleri bilmez mi? Allah bizim ne durumda olduğumuza bakmıyor mu?
lostinloss
Jerusselam ,uzun uzun yazmışsın kardeşim ,Allah razı olsun senden de benim günah işlemiş olduğuma nereden kanaat getirdin?Bir ikincisi tövbe edeceksem ne için tövbe etmem gerekiyor?O kadar sıkıntımı anlattım,hatta sıkıntı kelimesi yetersiz kalır,o kadar bela var ki üzerimde!Hal böyle iken tövbe ve af dilemeyi ne için yapmam gerekecek!Benim etmiş olduğum duaları ki Allah şahittir 10 yıl boyunca aralıksız ettiğim duaların hiç biri kabul olmadı diyorum.Üstüne üstlük daha kötü oldu diyorum.Günaha girecem yine sanırım ama şu an ölmek düşüncesi bana o kadar cazip geliyor ki!Sırf sevdiklerim için yaşamaya çalışıyorum ki onun adına da yaşamak denirse!Sıkıntımı az buçuk paylaşmak istedim rahatlarım diye,biri akıl fikir verir diye ama lafım sana değil hep klişe cümleler klişe cevaplar …Lanetlenmiş gibi hissediyorum kendimi!
Cevap: Allah tikelleri bilmez mi? Allah bizim ne durumda olduğumuza bakmıyor mu?
Zynß-i Huzuя
S.aleyküm kardeşim..yaşadıklarınız gerçekten kolay değil ve görüldüğü üzere çabalarınızın boşa gittiğini düşünüyorsunuz.jerusselam kardeşimizde hadisler ışığında yardımcı olmaya çalışmış ona da kızmayınız.çözüm olurmu bilmiyorum ama derdi veren Rabbim ise dermanı verecekte odur.bunu şey gibi düşşünüyorum hani bazen hasta oluruz ilaç alırız ama dermanı hemen gelmez.samimiyetle söylüyorum ki şu söz çok hoşuma gider "Eğer kulum, bana ellerini kaldırır da dua ederse, ben o elleri boş olarak geri çevirmekten hayâ ederim."
ebediyyetyolcusu
Selamün aleyküm,
kardeşim, elbette yaşadıklarının zorluğunu kendin daha iyi bilirsin ki bunalmış bir duruma gelmişsin. Şimdiye kadar sabretmişsin ne bilirsin belki de Allah katında büyük ecir elde edecek yerde, Rabbinden ümidi kesip hüsrana uğrayanlardan olmak tehlikesi var.
İnsana bir nimet verdiğimizde sırt çevirir ve yan çizer; ona bir şer dokunduğu zaman da umutsuzluğa kapılır. (İsra Suresi, 83)
Biz insanlara bir rahmet taddırdığımız zaman, onunla sevinirler; kendi ellerinin takdim ettiği dolayısıyla onlara bir kötülük isabet ettiğinde, hemen umutsuzluğa kapılırlar. (Rum Suresi, 36)
Hayat bizim istediğimiz gibi dörtdörtlük olmaz. Çok çektim artık yeter diye isyan etmekle ancak Şeytanı sevindirirsin. Sabredenlere ise hesapsız rızık vaad ediliyor bunu biliyormuydun ?
De ki: "Ey iman eden kullarım, Rabbinizden sakının. Bu dünyada iyilik edenler için bir iyilik vardır. Allah’ın arz’ı geniştir. Ancak sabredenlere ecirleri hesapsızca ödenir." (Zümer Suresi, 10)
Şunu bil ki sen eğer Allah’tan ümidini kesersen onun davetini red etmiş olursun, ki o kullarını Selâm yurduna cennete Darusselâma davet ediyor.
kul rabbinden umudunu kestiğinde