İnsan nedir? evren nedir? aralarında ne gibi ilişki vardır?
Kayıtsız Üye
İnsan evren ilişkisini lütfen cevaplayınız
Cevap: insan nedir? evren nedir? aralarında ne gibi ilişki vardır?
Fetva Meclisi
Evren ne demektir?
Evren denilince; yer, gök, gezegenler, ay, güneş, yıldızlar dâhil canlı-cansız bütün yaratıkların oluşturduğu varlıklar âlemi akla gelir.
Evrendeki her şey Allah tarafından belirli bir ölçüye göre yaratılmıştır
Allah, evrende var olan her şeyi belli bir ölçü (Furkan suresi, ayet 2) ve düzene göre yaratmış, onların yaratılışını birtakım amaç ve hikmetlere dayandırmıştır. O, boş ve yersiz hiçbir şey yaratmamıştır.(Hicr suresi, 85)
VARLIKLAR ÂLEMİ
GÖRÜNEN
GÖRÜNMEYEN
UZAY
HAYVAN
BİTKİ
İNSAN
MELEK
CİN
ŞEYTAN
Varlıklar âlemini görünen ve görünmeyenler olmak üzere iki kısma ayırabiliriz.
a.Görünenler; gökyüzünde güneş, ay, yıldızlar, yeryüzünde insanlar, hayvanlar, ağaçlar, bitkiler, dağlar, denizler vb. varlıklardır. Bu varlıkların her birinin kendine özgü bir yapısı, şekli ve yaşam biçimi vardır.
b.Görünmeyenler; gözümüzle göremediğimiz, fakat varlığını dini kaynaklardan öğrendiğimiz varlıklardır. Melekler, cinler ve şeytan bunlardandır. Bizler görmesek de onların var olduğuna inanırız. Çünkü bu varlıkların nitelikleri, görevleri ve niçin yaratıldıkları gibi konularda Kutsal Kitabımız Kur’an’da bilgiler verilmektedir.
İnsanın Evrendeki Konumu
İnsana niçin küçük âlem denilmiştir?
Evreni yaratan Allah, dünyayı üzerinde yaşanabilir bir konuma getirdikten sonra, evrendeki bütün varlıkların özelliklerini taşıdığı küçük alem olarak nitelenen insanı yaratmıştır. Ruh ve bedenden oluşan bir varlık olan insan, dünyadaki varlıklar içerisinde çok boyutlu ve karmaşık bir yapıya sahiptir. İnsanın bu yapısı çeşitli bilimlere konu olmuştur. Örneğin; biyoloji organizmasıyla, psikoloji iç dünyasıyla, sosyoloji diğer insanlarla ilişkisiyle, antropoloji de gelişimi ile ilgilenmektedir.
İnsan yeryüzündeki varlıklar içerisinde ayrıcalıklı, üstün ve değerli bir varlıktır
Kur’anıkerim insanı bütün varlıklardan farklı bir biçimde ele almakta ve insana büyük değer vermektedir. İnsanın yaratılışı ve özellikleri ile ilgili ayetleri incelediğimizde insanın, yeryüzündeki varlıklar içerisinde ayrıcalıklı, üstün ve değerli bir konuma sahip olduğunu görürüz. Kur’an’da geçen Biz, gerçekten insanoğlunu şan ve şeref sahibi kıldık (İsra suresi, ayet 70) ayeti de insanın üstün ve değerli bir varlık olarak yaratıldığını belirtmektedir.
İnsan niçin değerli ve üstün bir varlıktır?
Esasında insanın üstünlüğü, onun yaratılışında cereyan eden olaylarla ortaya çıkmaktadır. Allah’ın halife olarak yarattığı insana meleklerin itirazı, Allah’ın melekleri denemesi, insanla karşılaştırması ve insanın üstünlüğünün ortaya çıkması ile son bulmuştur. Bu üstünlük Hz. Adem’e bütün isimlerin öğretilmesi, kısaca ona verilen öğretim ve bilgidir.(Bakara 30-34) Yani insanda ortaya çıkan ilk üstünlük onun yeryüzünde Allah’ın temsilcisi (halife) olması ve bunun gerektirdiği, dünyaya hakim olmasını sağlayan ilim ve bilgeliğin kendisinde var olmasıdır. Bu üstünlük meleklerce kabul edilmiş ve onların Hz. Adem’e secde etmeleri ile neticelenmiştir.(Bakara suresi, 34)
İnsan yeryüzünde Allah’ın halifesidir
İnsan yeryüzünde Allah’ın halifesidir. Yüce Allah Kur’an’da … Sonra da şekillendirip kendi ruhundan ona üfleyen Allah’tır. (Secde 9) buyurmaktadır. İşte insanı diğer bütün varlıklardan ayıran ve şerefli kılan bu ilahi ruh tur. İnsan böyle bir ilahi kaynağa sahip olduğu için Allah’ın yeryüzündeki halifesidir. (Bakara suresi, ayet 30; En’am suresi, ayet 165) Halife vekil, başkasının yerine iş gören, temsilci olan kimse demektir. İnsanın Allah’ın halifesi olarak yaratılmasının nedeni, Allah’a kulluk etmek, dünyada onun dilediği biçimde yaşamaktır. Yüce Allah Kur’an’da Ben ….İnsanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım (Zariyat suresi, ayet 56) buyurarak, insanın yaratılış amacını açık bir şekilde belirtmektedir.
İnsanı yeryüzündeki diğer varlıklara üstün kılan özellikleri
İnsanın Evrendeki Konumu
İnsan yaratılmış varlıkların en üstünü(eşrefi mahlukat)dür. Çünkü insan, akıllı ve düşünen bir varlıktır. Aklı ve düşüncesi ile iyiyi kötüden, doğruyu yanlıştan, faydayı zarardan ayırt eder. Çevresinde olup bitenleri anlar ve değerlendirir. Öz varlığının bilincindedir. Yani yaratılışını, kainatın niteliğini bilir. Kendisi ile kainat arasındaki ilişkinin nasıl olduğu ve nasıl olması gerektiğinin bilincindedir. İradesini kullanarak da davranışlarını kontrol eder ve iyiye, güzele yönlendirir.
İnsan, bilen ve öğrendiklerini kavrayan bir varlıktır. Kur’an’ın ilk inen ayetlerinde insanın bilen bir varlık olduğu vurgulandığı gibi, meleklerden üstünlükleri hatırlatılırken bu yönüne dikkat çekilmiştir. O, öğrendiklerini konuşarak ve yazarak başkalarına aktaran bir varlıktır.
İnsan, teklife muhatap, özgür bir varlıktır. Onun Yaratıcıdan bir mesaj alabilmeye layık görülmesi, yani vahye muhatap kılınması kendisine verilen üstünlüğün ve değerin bir göstergesidir. Ayrıca davranışlarında özgür bir varlıktır. Allah insana iyiyi, kötüyü bildirmiş,(Şems 8) onu seçimlerinde serbest bırakmıştır. O, insanı belli bir şekilde davranmaya zorlamamış, ona dilediğini yapma hürriyeti vermiştir. Kur’an’da Şüphesiz biz ona (doğru) yolu gösterdik; ister şükreder, ister nankörlük eder (İnsan suresi, ayet 3) buyrulmaktadır.
İnsan sorumlu bir varlıktır. Özgürlük ve seçme hakkı insanın sorumlu olma zorunluluğunu da beraberinde getirmektedir. Başka bir ifadeyle insanın sorumluluğu hür bir iradeye sahip olmasının bir sonucudur. Bundan dolayıdır ki, Kur’an’a göre insan kendi yaşayışından sorumlu tek varlıktır. O gün kişi önceden yaptıklarına bakacaktır. (Nebe suresi, 40) Hatta sadece kendi yaşayışından değil, Allah’ın yeryüzündeki halifesi olması sebebiyle dünyada ilahi mesajın gereklerini yerine getirmekle de sorumludur.
İnsan, inanan ve dini boyutu olan bir varlıktır. Onu diğer varlıklardan ayıran temel özelliklerinden birisi de inanan bir varlık olmasıdır. İnsan, düşünme ve bilme yeteneği sayesinde kendi öz benliğini, çevresini ve Rabb’ini tanır. Böylece inanan bir varlık haline gelir. Onun temel görevi Allah`ı tanımak, ona kulluk etmek, insani ve ahlaki değerlere bağlı kalarak yaşayıp sonsuz hayata hazırlanmaktır.
İnsan yapıcı ve üretici bir varlıktır. En küçük şehirlerden dev sanayi ürünlerine, güzel sanatlardan mimariye kadar pek çok şey meydana getirir. Bu merakı sayesinde tabiatı ve kendisini keşfeder. Bu gün ulaşılan teknolojik gelişmenin ve sosyal ilimlerin temeli insanın tabiatı ve kendisini merak etmesine dayanır.
Özetle İslam’a göre insan akıllı, düşünen, irade sahibi, özgür, sorumlu, bilen, inanan bir varlıktır. Aynı zamanda Allah’ın yeryüzündeki halifesi ve yaratılmışların en üstünüdür.
Cevap: insan nedir? evren nedir? aralarında ne gibi ilişki vardır?
Darusselam
insan nedir? evren nedir ile ilgili ayetler.
Kainatın Yaratılışı
İslam dini insanı yer yüzünde yaşayan bütün canlıların üstünde, sorumlu ve mükemmel bir varlık olarak değerlendirir. İnsanı üstün şekilde yaratan Allah, verdiği nimetleri ve olanakları doğru yerlerde kullanması durumunda insanı daha üst derecelere eriştireceğini vaat etmiştir.
İnsan Allah’ın eseridir. Allah’ın eseri olduğunu bilen tek canlı da insandır. Çünkü o, eğitim görür, bilgisini kültürünü geliştirir. Kendisini yetiştirebilme özelliği olmakla birlikte insanlığa ve tüm doğaya yararlı olma kaygısı taşır. Var olan bilgisini yaptığı çalışma, inceleme ve araştırmalarla artırabilir. Bütün bu eylemler de insanın dünyadaki yaşamı iyi yönde etkileme düşüncesinden kaynaklanır. Bu konuda ilahi bir yardım gördüğü şu ayet ile belirtilmiştir;
Biz hakikaten insanoğlunu şan ve şeref sahibi kıldık. Onları (çeşitli nakil vasıtaları ile) karada ve denizde taşıdık; Kendilerine güzel rızıklar verdik (İsra 70)
İnsan ilk doğduğu anda yürümesini bilmezken, sonra uzayı ve evrenin sırlarını keşfetmeye başlamış, ana rahminde bir sıvı zerresi durumunda iken büyük okyanusları keşfedebilmiştir. Bütün bu doğa üzerine egemenlik kurma işi, Allah’ın insana verdiği cevher olan aklı sayesindedir. İnsan, onun sayesinde düşünüp taşınır, gördüğü ve işittiği şeylerden hisse kapar. Her şeyi araştırmaya gayret eder. Bilimsel keşiflerde bulunur. Dünyanın ve evrenin hakikatını anlamaya çalışır.
Pek çok yararlı bilimsel gelişme, sorulan sorularla başlamış ve pek çok bilim dalı da bu arayışların bir ürünü olarak ortaya çıkmıştır. Kur’anı Kerim de bizleri çeşitli sorular sormaya teşvik eder. Kur’an, bu sorularla bizleri insan ve evren üzerinde düşümeye çağırır. Gerek üzerinde yaşadığımız dünya gerekse onu kuşatan evren, bizleri bir çok soru üzerinde dikkatle düşünmeye yöneltir.
Kur’an, çeşitli ayetlerde insanlara bazı işaretler verildiğini belirtmiştir. Yeryüzünün dağlarında, denizlerinde, ağaçlarında, bitkilerinde, madenlerinde ve canlılarında Allah’ın kudret ve birliğine kanıt olan belirtiler vardır;
Kesin olarak inananlar için yeryüzünde işaretler vardır (Zariyat 20), Ufuklarda (yer ve göklerde) ve kendi nefislerinde insanlara ayetlerimizi göstereceğiz ki Kur’an’ın gerçek olduğu onlara iyice belli olsun. (Fussilet 53)
Ayrıca Allah Kur’anı Kerim’de ay ve güneşin hareketlerinden, yer ve göklerin yaratılışından, kâinatın yaratılışı ve düzenli bir şekilde işleyişinden, gezegen ve yıldızların yörüngelerinde seyretmelerinden, dağların ve ovaların dizilişinden, gün, ay, yıl ve mevsimlerin oluşmasından, yeraltındaki madenlerden, yağmurun yağması ile birlikte ağaç ve meyvelerin yeşermesinden sözetmekle hem insanın dikkatini bu mükemmel düzene çekmek ve ibret almalarını sağlamak, hem de insanların bütün bu nimetleri değerlendirmeye y6önelmelerini istemiştir.
Anlatım: Dr. Mustafa Akman