Anne baba hakları
gimsangoksel
Ana baba hakları hakkında
biz 3 kardeşiz ben en küçükleriyim ablam ve abim var abim başka yerde oturuyor.annem 76 babam 88 yaşında.Hiç bir İslami bilgimi babamdan almadım.hep namaz kılardı oruç hiç yemedi,ama beni hiç namaza götürmedi,oruç tutmamamı da söylemedi.Şükürler olsun ki Allah beni yalnız bırakmadı,9 yaşımdan beri namaz ve oruçsuz kalmadım inşAllah hiç kalmam.Babam eskiden beri egoistti sadece kendini düşünürdü,annem ise son derece fedakar ve sabırlıydı.Evlendik çıktık evden.Lakin edindiğim ahlak gereği hiç yalnız bırakmadım onları.Hemen her gün görüştüm onlarla.Babam çok çalışkan ve titiz bir adamdı,cimriydi ama bazen bu cimriliği işe yarardı da.Ama babamın huysuzluğu yaşlanınca daha bir çekilmez oldu,anneme olan sözlü saldırıları eşinden ayrılıp eve dönen ablama olan hakaretleri aslında yenilir yutulur değildi,her defasında devreye girip bir çıkar olmaya çalıştım,herkes şahittir ama Allah hakikisini bilir.çok eski olan evimizin hali artık yaşamsal faaliyetlere uymuyordu evde banyo var ama suyu yoktu dökme suyla yapılmaya çalışılıyordu bu işler, tuvalet vardı fosseptik yoktu,temizliği için belediyeden yardım alınmazdı para gidecek diye, özür dilerim kendisi çukur kazar temizlerdi.Evimize elektrik ve su parası o kadar az gelirdi ki sanki hiç kullanılmıyor gibi.Sebebi ise tv.karanlıkta izlenirdi,börek çörek yapılması en aza indirgenmişti,suyla çiçek sulanmaz,musluklar sonuna kadar sıkılırdı vs.Gerçi bizler biraz daha büyüyünce ve evlenip gidinceye kadar bu tip şeylerin önünü hep kestim ama ben gidince olay tekrar yaşanmaya devam etti.Çünkü babam hiç bir şeyi kabul etmiyor sadece tartışıyordu.Bana olan özel bir korku ve sevgisi vardı,her dediğimi yapmasına rağmen evle alakalı hiç bir şeyi yaptıramadım,çünkü artık o evde yaşamıyordum.Aslında ne benim ne abimin ne de ablamın hiçbir şekilde evlenmesi adına babamın bir katkısı da yoktu işin doğrusu.Ama olsun o öyle yada böyle babamızdı.Üstelik maddi anlamda sıkıntımız yok iken bunlar yapılmıyordu..Tamamen inat olan bu olumsuzluktan söz dışında hiç bir şey yapamadım.ama annem yaşlandı artık işleri tam anlamıyla yapamaz duruma geldi.ve bu esnada babamın ani bir düşmesiyle başlayan evde kalma sorunu annemi daha bir olumsuzluğa itti,ne rahat bir ibadet ne rahat bir sosyal yaşamı kaldı.her türlü tedavisini yaptırmama rağmen babam ilerleyen yaşıyla birlikte yaşlılığa bağlı hızlı gelişen demans ve akabinde alzemir denilen hastalığa yakalandı,artık hafızası %70 varan oranla kayboldu,ileri tetkiklerde %99 özürlüdür raporu verildi.ihtiyaçlarını gidermede aciz kalmaya başladık,olmayan oturmalı tuvaletimizin yerini oturmalı sandalye alsak da annem bu işi yapamıyordu benim işim gereği günde 4 veya 5 kez de olsa ziyaretim bu işi çözmeye yetmedi,çünkü bir insanın ihtiyacı ne zaman olur bunu takip etmek ne kadar zordur bir empati yaptığımızda anlarız.Ablam kadın olma vasfı ve gücü abimin burada bulunmaması annemim yaşı ve gücü gereği zorlanmaya başladık,bununla beraber babamın akıl sorunu artınca annemi tanımamaya başladı,evi hatırlamaz oldu gençlik döneminden bir kaç şey dışında hatırında bir şeyi yok,tek isteği var sürekli ama daima annemin aslında onu tanımıyor olsa da yanında olmasını istiyor,gece ve gündüz son 1,5 aydır uyduğu süre 3 veya 5 gündür o da çok değişik ilaçlarla,gece kavramı olmayınca sürekli ayağa kalkmak istiyor ve dışarıya çıkmak istiyor ama dengesi bozuk olduğu için düşüyor,kaç defa elini yüzünü kan içinde bıraktı unuttum.Çok az bir süreyle çıktığı yerlerden mutlaka birileri tarafından düşmüş olarak eve getiriliyordu.Lakin bu konuda ben veya bir başkası bir şey yapamıyorduk,şu anda dediğim gibi aklı çok bozuldu sadece beni tam manasıyla hatırlıyor o da gördüğü zaman sesimi duyduğu zaman,yardım istedik yaşlı bakım evinde bakılmasını uygun gördüler 3 gün önce onu oraya götürdüm evin yıkılacağını söyledim ki bu yalan değildi ev 79 yıllık kerpiçten, sağlam bir yeri yok ve bu esnada yeni bir ev buldum kiralık annemi oraya taşıyacağım babam son derece güzel ve bize 25 km ötede bir yerde her gün arayıp yediği yemeğine kadar soruyorum,ama çok sıkıntılıyım yani o benim babam ,annem bunu çok istedi ve bende anlattığım şeylerden dolayı onun için en doğru olanın bu olduğunu düşündüm ve öyle yaptım,yerinin steril yer olması hekim kontrollü yer olması sıcak yemeği oturmalı wc siyle güzel bir yer ama biz buradayız o orada yani mantıkmı vicdan mı bilemedim, ama şu var bu hastalığın tedavisi yok şu an içinde bulunduğu durumdan daha da ilerleyecek bunu dr.lar söylüyor,asıl endişem burada iken yeniden güçlendikten sonra annemi tanımamasıyla ajite bir hal aldı yastığının altına tornavida vb aletleri koyuyordu, saklıyoruz veya atıyoruz ama o evde bunları bulması zor değil,kaldı ki elleri var. sürekli gezmek istiyor,doyduğunu bilmiyor devamlı yiyecek istiyor ve sürekli, konuşmak sorular sormak ama mantıklı cevaplar duymak istiyor,tek korkusu görevli birileri zabıta,polis,doktor yani üniforma giyenler dışarıya karşı pasif ama içeride fiziksel gücü varsa son derece aktif biri…Uzattım ama ben derdimi anlattım sorumu ilgili ilahiyatçılara sordum cevabını aldım aslında tatminsizliğim yok lakin onu aradığımda bana beni ne zaman alacaksın diyor ve bu beni çok ama çok üzüyor halbuki alsam sen nerdeydin desem hatırlamayacak,hastanede yatırdım geçen ay hiç hatırlamadı ama sürekli benim adımla beni kurtar diye bağırdı durdu beni görünce adımı biliyor beni biliyor ama dünü bilmiyor ALLAH RIZASI İÇİN BİR KAÇ KELAM YAZIN AMA SAMİMİ VE DOĞRU OLANLARI NE OLUR.
Cevap: Ana baba hakları hakkında
Hoca
Allah yardımcınız olsun.
Kardeş başımıza gelmediği için halinizi tam anlayamayız.
Bakabilme gücünüz olduğu sürece sizde kalma taraftarıyım.
Zaten kendi de geçici tedavi gördüğünü zannediyor ve almanızı istiyormuş.
BİR GÜN VEFAT ETTİĞİNDE VİCDAN AZABINDA RAHAT ETMEYECEKSİNİZ!
PİŞMAN OLACAĞINIZ ŞEYLERİ YAPMAYIN!
ALLAH BAŞINA AYNISI GETİRMESİ UZAK BİR İHTİMAL DEĞİL! (Allah korusun.)
Cevap: Ana baba hakları hakkında
Şema
Anne Babaların ihtiyarlik halleri çocukları için büyük imtihandir.
Kimi bu sınavı kazandı cenneti haketti, kimide kaybetti cehennemi boyladi.
Cevap: Ana baba hakları hakkında
gimsangoksel
öncelikle yanıtınız için teşekkürler,elbette bunu yaşayan bilir bu doğru lakin bazı durumlar genel anlayış genel kabule zıt olabiliyor.Sizi tanımıyorum konu hakkında bilimsel bilginizi de bilemiyorum.Yani her olayın bir öyküsü var ve o öyküyle gelişiyor,hastaneye yatırdığımda da beni buradan çıkar diyordu vakti geldi ve onu çıkardım ama o bunu hiç hatırlamadı,yani orada kalmak istememesi bilinçli bir durum değil tamamen iç güdüsel ve o anki hissi,diyeceğim şu siz beni desteklemediniz diye yazmıyorum yanıtımı,bunu önce belirteyim.Oradan çıktığında yani eve geldiğinde sakin sessiz bir durumumun olmayacağını biliyorum,bundan emin olmam tecrübe ve onu tanımamla örtüşen bir durum,kaldı ki tek evlat ben değilim ama ben buna sığınmıyorum.Her an hastalığı gereği ciddi bir durumla karşılaşmamız an meselesi,düşmesi bir yerinin kırılması annemin aynı aynda başka bir durumla karşılaşması vesaire;Şöyle düşünüyorum hani çocuklarımızı kreşe veririz niye?İşimizin gereği ve emin güvenilir olsun diye,halbuki kreşte de bazı sıkıntılar olabilir,ama ya bakacak ve baktıracak imkan yoksa.Ben demiyorum bu insana bakmam,asla ama düşünün empati yapın çalışmak ve sosyal hayatı devam ettirmek zorundasınız veya 24 saatinizi ne kadar belli olmayan bir süreyle ayırmak? Asıl mesele şu bu insanın beden sağlığı bozuk olsa akıl sağlığı yerinde olsa yani sizi tanısa,etrafı tanısa olayı anlasa ve kabul etse işte o vakit bir insan bulursunuz gündüz o ilgilenir geceleri de bir şeyler bulunur inşAllah ama durum böyle olmadığında,siz demans / alzemeir hastalığını bir inceleyin ne tam bir akılsız olmaktan ne de mantıktan bahsediyor ne zaman ve ne şekilde olacağı belli olmayan ve sizi sürekli tetikleyen bir fobi.Evet elbette Allah CC ana hakkını baba hakkını bizlere emretmiştir.Bunu bilmiyor olsam zaten bu denli buralara yazmam ki,aşağıdaki kardeşimiz olayın sonunu cehenneme bağlamış.Emre karşı değilim ama her olay her sonucu doğurmaz.Her anne (dişi) uygunsa şartları doğurur,ama her doğuran anne olabilir mi?Olur diyorsanız doğurduğu evladını bırakıp kaçan,çöpe atan,hatta katledenler nedir?Diyeceğim şu ben bu işi danışarak yaptım,ama bunu bu işi bilenlerle istişare ettim.Beni yanlış anlamayınız lütfen amacım günah çıkarmak değil biz Müminiz birbirimizin kardeşiyiz,siz yazmışsınız bir gün ölürse vicdan azabı evet doğru ama bir gün anneme zarar verirse yada evde yangın çıkarıp yanarsa aynı duruma düşmez miyim?İmtihan mutlaka zordur,Allah kolaylık versin demekten başka çare kalmıyor insana.Dileğim şuydu yaklaşık 3 aydır hızla tırmanan bu durum için babamın rahmete kavuşması,insan ölümü istememeli ama bazen o ne kadar bir kurtuluştur değil mi?Ama olmuyorsa sizi sürekli yaşlı anneniz arayıp gözünün yaşıyla ne olur beni bağışla affet seni rahatsız ediyorum diyerek içinizi eritiyorsa,gittiğinizde gitme sebebi olan basit bir (wc) tuvalet içinse ve siz gitmekle bu işi çözemiyorsanız(onun kalkmasını ve sandalyeye oturmaya ikna edememeniz/bez tutmaya karşı olması/yaptırmaması) acizliğiniz ve orada bir kaç saat beklemeniz ve geriye dönmeniz sonra tekrar aramanız ve annenizin aynı benzer ifadeyi kullanması…(küçük bir örnekti) gecenin saat 2 si (bu hergün sadece bazen 2 bazen 3 bazen daha 11) babam ayakta ve evinde olduğu halde evine gitmek için ayaklanmış,annemi tanımıyor gece olduğunu da bilmiyor.Bu sabaha kadar devam ediyor çünkü yürümeye hali yok o yüzden yoksa çıkıp gidecek,engel olmaya çalışmak işte o büyük bir sıkıntı.Sabah gidiyorum annem uykusuz,yorgun,yaşlı ve gururlu bir kadın ben üzülmeyeyim diye her şey normal gibi davranıyor.Ama her şey bozuk bu belli.Evde tv yok babam bundan rahatsız,annemin namaz kılmasını beklemek istemiyor,onu namaz esansında sürekli ve durmadan adıyla çağırıyor ve cevap alamadığı zaman ayağa kalkıp aynı odada olmasına rağmen dışarıya çıkıp bakmak istiyor.Sonrada ben bunları yapmadım diyor,aslında bunları rahatsızlığından yapıyor biz anlıyoruz lakin annem anlasa da sürekliliğinden bunu ben mi yaptım artık yeter gebersin de kurtulayım diyor,ve işte asıl sıkıntı bu o kadar manevi yüklü ki bu kadın bu sözü söyledim ve Allah’ı incittim diye akşamlara kadar ağlıyor ağlıyor.Bakın amacım olayı dramatize etmek değil niye böyle yapayım ki sizi tanımıyorum bile,siz bildiğiniz bir şeyi paylaştınız elbette ki bildiğiniz benim bilmediğim değildi.örneğin Allah CC boşanmayı haram kılmamıştır ama sevmediği bir durumdur,eğer haram kılsaydı ne kadar elim dolu insanlar olurdu etrafımızda.Boşanmak iyi değil ama bazen zaruridir.İşte Efendimiz Tavaf ederken "ALLAH’IM BENİ YAŞLILIĞIMDA BUNAMA HASTALIĞINDAN KORU" demiştir.Demek ki bu kadar ehemmiyet arz ediyor.Bakın babam 1,5 sene evvel düşünce ayağını kıvıramaz oldu ama yürüyordu sadece onun bıraktığı namaza dönmesini oturduğu yerden bunu kılabileceğini her cuma onu kendi ellerimle cumaya götürmeyi teklif etmeme rağmen kabul etmedi,halbuki amacım onun ruh sağlığını korumaktı,çünkü namaz dimağı açar.Fikirlerinizi paylaşın hasbıhal edelim.
gimsangoksel
lütfen biraz empati yaparak düşünelim.
sayın kardeşim çok acımasız bir yanıt olmamış mı?
imam
Kardeş sen derdini yazdin millet de seni veya babani tanimadigi için
Allah için tavsiyelerini yazacaklar.
Herkesin senin istediğin dogrultuda cevap vermesini bekleme
Forum kuralini ihlal etmissin hatirlatayim
Okuyalım uyalim
gimsangoksel
değerli dostum forum kuralını bilmiyorum hangi ihlal ise bilmiyorum kusura bakmayın,elbette herkes fikrini yazacak buna saygım var zaten bende eğer ilk yazılan ve sonrası yazılanları okuduysanız yanıtınızda belirttiğiniz benim istediğim doğrultu diye bir talebimin olmadığını anlarsınız.Hem madem bizler bu tip şeylerle birbirimize cevap yazarak yardımcı oluyoruz,veya niyetimiz paylaşmak işimizi ciddiyetle yapmayı da önem vermeliyiz,yani kimse burada birbirini tanımıyor,yazılanları doğruluğu veya yanlışlığını yazan biliyor,ben sıkıntımı örnek alınsın diye yazmadım,ama cevaplardaki düşüncelerin sadece sonuç olarak belirtilmesinde üzüntü duydum.Ama şu var herkes anladığını anladığı kadarıyla yazar,veya ben bu kadar anlatabiliyorumdur.