Ahkami şeriyye nedir?
Sumame
Ahkâm-ı Şer’iyye KELİMESİNİN SÖZLÜK ANLAMI NEDİR?
İslâm dîninde bir işin yapılması veya yapılmaması gerektiğini bildiren hükümler. Emirler ve yasaklar. Bunlara Ahkâm-ı ilâhiyye, Ahkâm-ı İslâmiyye ve Ahkâm-ı Kur’âniyye de denir.
Ahkâm-ı şer’iyye sekizdir: Farz, vâcib, sünnet, müstehâb, mübah, haram, mekruh, müfsid (Bkz. İlgili Maddeler). (İbn-i Âbidîn)
Bütün insanlara her şeyden önce lâzım olan, îtikâdı (inancı) düzeltmektir. Yâni doğru bir îmân sâhibi olmaktır. İkinci olarak, ahkâm-ı şer’iyyeyi öğrenmektir. (Ahmed Fârûkî)
Beden, ahkâm-ı şer’iyyeyi yapmakla süslenince, nefs dünyâ kötülüklerinden ve zararlarından kurtulur. (Ahmed Fârûkî)
Îmân muma benzer. Ahkâm-ı şer’iyye mum etrâfındaki fener gibidir. Mum ile birlikte fener de İslâmiyet’tir. Fenersiz mum çabuk söner. Îmânsız İslâm olmaz. İslâm olmayınca da îmân söner. (Abdülhakîm bin Mustafâ)
Haram işlememek ve bütün ahkâm-ı İslâmiyyeyi yerine getirmek kolaydır. Kalbi bozuk olana güç gelir. Bir çok işler vardır ki, sağlam insanlara kolaydır, hastalara ise güçtür. (İmâm-ı Rabbânî)
Cevap: Ahkami şeriyye nedir?
Muhammed
AHKAMI ŞERİYYE nedir kısaca sözlük anla
İslami Bazı Kavramlar
Farz, Haram, Mekruh, Mendub, Mübah,
Müfsid, Müstehab, Sünnet, Vacip
Farz : Yapılması
kat’i dlillerle sabit olan ilahi emirlerdir. Farzı terketmek haramdır.
İşlenmesinde sevap, özürsüz terkedilmesinde Allah’ın azabı vardır. İkiye
ayrılır.
Farz-ı Ayın : Her
mükellefin kendisinin yapması gereken, bir başkasının yapmasıyla ödenmeyen
farzdır. Beş vakit namaz, oruç, zekat gibi.
Farz-ı Kifaye
: Mükelleflerden bazılarının yapmasıyla diğer müslümanlardan
düşen farzdır. Cenaze namazı gibi. Bir kişide kılmış olsa farz yerine
gelir. Kılınmazsa orada bulunan bütün müslümanlar günaha girmiş olur.
Haram:
Yapılması kat-i delillerle yasak edimiş işlerdir.Yapanlar ahirette
cezasını çeker, inanmayanlarda dinden çıkar. Adam öldürmek gibi.
Mekruh :
Yapılmaması delil-i zanni ile istenen işlerdir. iki kısma
ayrılır.
Tahrimen Mekruh : Hiçbir
özürü olmadan ikindi namazını geciktirip gün batarken kılmak gibi.
Tenzihen Mekruh
: Sağ elle sümkürmek gibi
Mendub : Sevilen, yapılması uygun olan, işlenmesi teşvik
edilen iş. Dinen yapılması iyi sayılmakla birlikte yapılmamasında sakınca
olmayan ve Resulullah (s.a.v)’ın bazan yapıp, bazan terkettiği işler.
Güzel bir iş sayıldığı için mendubu işleyen sevap alır, terkeden ceza
görmez. Bu değerlendirme Hanefi mezhebine göredir. Sünnet ve müstehab
terimlerinide içine alır.
Mübah :
Yapılmasında sevap olmadığı gibi, terkinde de günah olmayan
işlerdir. Yemek, içmek, oturmak, kalkmak gibi.
Müfsid :
Başlanmış bir ibadeti bozan iştir. Namazda gülmek, konuşmak;
oruçlu iken bilerek yemek, içmek gibi.
Müstehab:
İşlenmesinde sevap olan, terkinde günah olmayan ibadetlerdir. Nafile namaz
kılmak ve nafile oruç tutmak.
Sünnet :
Peygamberimizin farz ve vacip olmayarak yaptığı ve bize emrettiği
ibadetlerdir. Beş vakit namazda kılınan sünnetler, Teravih Namazı, ezan ve
kamet gibi. Sünnet ikiye ayrılır.
Sünnet-i Müekkede :
Peygamberimizin çok sık devam edip pek az terk ettiği ibadetlerdir. Sabah
namazının farzından önce, öğlenin farzından önce ve sonra kılınan
sünnetler gibi.
Sünnet-i Gayri
Müekkede : Peygamberimizin zaman zaman yapıp
zaman zaman bıraktığı ibadetlerdir. İkindi ve Yatsının ilk sünnetleri
gibi.
Vacip
:
Yapılması zanni deli ile sabit olan hükümlerdir. Vitir ve bayram namazı
gibi.
ahkamı şeriyye, ahkamı şeriye, ahkamı şeriyye nedir