4 mezhepteki vacip kavramı
musab
hanefiler vacip derken sünnet ile farz arasındaki şeyleri kastederler.diğer üç mezhep vacip kavramını kullanır mı.kullandıklarında farz anlamına geliyorsa neden vacip deyip kafa karıştırıyorlar.tamam hanefiler vacip diyorlar ama farzdan farklı olduğu için vacip diyorlar.benim bildiğim bazen hanefilerde farza vacip diyorlarmış.bir açıklık getirirseniz kafamdaki karışıklık gider.
mesela yatsı ile vitr arasındaki tertip hanefilere göre vacip.imameyne göre diyelimki yatsıyı kıldım ardından vitri kıldım. sonradan anladımki yatsı namazım sahih olmadı.o zaman yatsıyıda baştan kılcaksın vitride diyorlar.imamı azam ise sadece yatsıyı baştan kılcaksın diyor.o zaman tertip hanefilere göre vacip derken imameyne göre veriliyor fetva değil mi?peki hanefide vacip neydi.terki günah olan ama ibadeti bozmayan şey.o zaman imameyne göre amel edecek olsam sadece yatsıyı baştan kılsam vitri baştan kılmasam namazım yine geçerli olmaz mı.çünkü vacip diyorlar farz demiyorlar imam Muhammed ve ebu yusuf.
Cevap: 4 mezhepteki vacip kavramı
Hoca
Şafii ile hanbeli mezheplerinde, Hanefilerin kulandığı anlamda vacip kavramı yoktur.
Bu iki mezhepte "vacip", "FARZ" anlamında kullanılır.
Cevap: 4 mezhepteki vacip kavramı
musab
peki neden böyle birşeye gerek duyuyor şafi ve hanbeliler?
malikilerde vacip kullanılmıyor mu
Cevap: 4 mezhepteki vacip kavramı
Hoca
Malikiyi hayırlamıyorum.
ŞAfii ve habeli mezheplerini sorgulayacağına Hanefi mezhebini sorgulasan daha doğru olur.
Bir durum ya Farzdır ya da Sünnet. Bir işin ortası olmaz
bu arada malikide de vacip kavramı var sanırım
musab
ben 4 mezhebe görede sorguluyorum.meselelere 4 mezhepten bakıyorum.hanefiyi sorgulasan daha doğru olur derken neyi kastettiniz tam anlamadım.işin ortası olmaz demişsiniz ama benim tabi olduğum müctehidler böyle görüş bildirmişlerse ben ne yapabilirim.yani şafi,hanbeli,maliki de vacip var.ama onlarda farz=vacip
birde şöyle devamı vardı sorumum tekrar kopyalıyorum
mesela yatsı ile vitr arasındaki tertip hanefilere göre vacip.imameyne göre diyelimki yatsıyı kıldım ardından vitri kıldım. sonradan anladımki yatsı namazım sahih olmadı.o zaman yatsıyıda baştan kılcaksın vitride diyorlar.imamı azam ise sadece yatsıyı baştan kılcaksın diyor.o zaman tertip hanefilere göre vacip derken imameyne göre veriliyor fetva değil mi?peki hanefide vacip neydi.terki günah olan ama ibadeti bozmayan şey.o zaman imameyne göre amel edecek olsam sadece yatsıyı baştan kılsam vitri baştan kılmasam namazım yine geçerli olmaz mı.çünkü vacip diyorlar farz demiyorlar imam Muhammed ve ebu yusuf.
Hoca
Buna benzer bir sürü görüş ayrılığı var Hanefi mezhebinde.
İmameyn görüşlerinin çoğu imamı azamın görüşlerine uymuyor ve hanbeli ilşe şafiye yakındır.
Benim bildiğim, (Hatay il eski müftülerinden biri de bana sormuştu ve onaylamıştı cevabımı)
İbadet konusunda imamı azam, diğer konularda imameyn görüşleri ile amel edilir.
musab
hocam sanki şafide hiç mi ayrılık yok.ben vitr namazı örneğinde demek istediğimi anlamamışsınız.ben diyorumki;
vitr örneğinde fetva imameyne göre verilmiş.yani tertip vaciptir denmiş.ardındanda demişlerki eğer yatsı necis elbiseyle kılındıysa imameyn vitride iade et diyor.ama imameynde vacip diyor farz demiyorki.demeleri lazımdıki diğer satırdı ama kişi iade etmesede namazı sahihtir.ama iade etmesi vaciptir.yani iade etmezse vacibin terkinden dolayı tahrimen mekruh bir iş yapmış olur demeleri lazımdı.umarım şimdi anlatabildim.yani sorumun özü=hanefide vacip terki ibadeti bozmadığına göre imameyne görede iade etmese namazı yine sahih olması gerekmez mi?
ibadet konusunda imamı azam diğer konularda imameynin fetvası esas alınır demek bence genellemeden öteye gidemez.neden mi?
1.tirkiyede ve diğer islam ülkelerinde öğlenin son vakti yada ikindinin ilk vakti kime göre belirleniyor.cevap:imameyn
2.teşrik tekbirine biz hanefiler kaç vakit devam ediyoruz.cevap:23 kimin görüşü bu imameyn.
aklıma şuan imameynin bir görüşte olduğu fetva gelmiyor başka.genelleme yapılacaksa denmeliki;
imameynin görüşü aynı ise fetva ona göre verilir.ben bunu bir yerde okudum.ama nerde bilmiyorum.yani benim bu dediğimde akılda kolay kalsın diye yapılan genellemelerden birisi diye düşünüyorum.neden mi?
imameyn derki ramazanda niyet etme gece öğleden önce orucu bozucu bir şey yap kefaret gerekir,ama öğleden sonra orucu bozucu bir şey yaparsa kaza gerekir.ama hocam ben niyet etmedim ramazanda kefaret gerekirmi diye sorulduğunda ne deniyor.niyet etmediysen güne gün kaza edersin.noldu benim hipotezimde bozuldu.
tabi yanlış düşünüyor olabilirim.siz yazarsınız bende okurum.
imamı azam fetvaları evet bazen tek kalıyor.diğer üç mezhep ve imameynin ittifak ettiği meseleler bayağı var.ama tabi liste yapmadım.;)
umutlucan
Ztn farzla vacib es anlamli diyenlerde var.
musab
< Ztn farzla vacib es anlamli diyenlerde var. >
onlar işte;hanbeli,maliki ve şafiler.
biz hanefilerin kullandığı manada vacibi kullanmıyorlar.farz yerine kullanıyorlar.ama mesele başka burda.hocanın yanıtını bekliyorum.önemli konu benim için:)
Hoca
< hanefide vacip terki ibadeti bozmadığına göre imameyne görede iade etmese namazı yine sahih olması gerekmez mi? >
zaten öyle değil mi?
[QUOTE][ibadet konusunda imamı azam diğer konularda imameynin fetvası esas alınır demek bence genellemeden öteye gidemez.neden mi?
1.tirkiyede ve diğer islam ülkelerinde öğlenin son vakti yada ikindinin ilk vakti kime göre belirleniyor.cevap:imameyn
2.teşrik tekbirine biz hanefiler kaç vakit devam ediyoruz.cevap:23 kimin görüşü bu imameyn./QUOTE]
istisnalar kaideyi bozmaz.
İki imam bir konuda ittifak etmişse onlara uyulur.
musab
o zaman neden imameyne göre tekrar kılması gerekir yazıyorlar.eksik/yanlış bilgi veriliyor.tekrar kılınması zorunlu kılan sadece farzın eksikliğidir.ama tabiki vacibi terk ettiği için tahrimen mekruh iş yapmış olunur orası ayrı konu.ama tekrar kılınmalı demek yanlış ifade olur.
zaten imameyn ittifak ettiği zaman genelde hüküm o yönde veriliyor.tabi istisnalar var.siz ibadet konusunda imamı azam demişsiniz ama hanefide verilen fetvalarda pek uymuyor o.istisnaları konuşmuyorum genel fetvalara bakarsanız görürsünüz
İshak atak
Hanefilerde mekruh ikiye ayrılır tenzihen ve tahrimen. Diğer mezheplerde bu yok. Hanefiler bu noktaya nasıl gelmişlerdir.? (Nahl suresi 116. ayet)
Ve lâ tekûlû limâ tesıfu elsinetukumul kezibe hâzâ halâlun ve hâzâ harâmun li tefterû alâllâhil kezibe, innellezîne yefterûne alâllâhil kezibe lâ yuflihûn(yuflihûne).
Meal: Ali Ünal: (Allah ve Rasûlü’nden kaynaklanan herhangi bir delile ve gerçeğe dayanmadan) dillerinizin yalan yanlış nitelendirmesiyle bu helâldir, şu haramdır demeyin; böyle yapmakla, (haram ve helâl kılma yetkisi Allah’a ait olduğundan,) O’na iftira etmiş olursunuz. Yalanı Allah’a mal ederek O’na iftirada bulunanlar asla iflah olmazlar.
Ayete göre bir şeye helal ya da haram deme kolay değil. Fetva vermek kolay bir iş değil. Öncesinde derin bir kuran ilmi gerektirir sonrasında da sorumluluk almış olursun. Çünkü insanlar o fetvaya göre ibadet edecekler o yanlış ise amel de yanlış olmuş oluyor.
Efendimiz buyuruyor sizin fetva vermeye en cüretkar olanınız cehenneme en yakın olanınızdır.
işte buradan hareketle hanefiler bir ameli eylemi incelediğiniz zaman her yönüyle haram görünüyorsa fakat hakkında herhangi bir ayet ya da hadis yoksa buna kanaat itibariyle haram dersiniz yoksa ayet ya da hadisin ifade ettiği gibi haram diyemezsiniz kanaatimiz böyledir der.
İşte hanefi uleması haram durumu söz konusu olduğunda ama hakkında ayet hadis olmadığından Allah’a iftira etmiş olmamak için haram dememişler haramımsı mekruh demişler yani tahrimen mekruh. Harama yakın mekruh demişlerdir.
Diğer mezheplerde mekruh ikiye ayrılmadığı için hanefilerin tahrimen dediklerine onlar haram diyorlar.
2. VACİB
Yapılma emri konusunda farz kadar kesin bir delil yoktur. Zannidir. Amelin yapılması için kesin açık delil ayet hadis yoksa o amelin hükmüne hanefi uleması vacip demiştir. Yukarıdaki ayetten hareketle Allah’a iftirada bulunmamak için açık ayet hadis yoksa Hanefi uleması bazı ameller için vacip hükmünü koymuştur . Yani inanç olarak sünnetten güçlü ama bir farz kadar kesin değildir
Zekat vacip olmayan