Abdestin bozulup bozulmaması hakkında soru ve umre

Abdestin bozulup bozulmaması hakkında soru ve umre

sstrn
Selamun Aleykum,

Umreye gitme niyetim var ama benim sıcak bölgelerde ve zamanlarda arkamda bir ıslaklık hissediyorum ve namazım ve abdestim bozuldu mu bozulmadı mı diye şüpheye düşüyorum.Bu durumda ne yapmalıyım? Tam bozuldu mu bozulmadı mı bilmediğim için abdestim var mı sayılır ?


Cevap: Abdestin bozulup bozulmaması hakkında soru ve umre

Hafız Taha
İlk önce Allah kabul etsin.

ABDESTİ BOZAN DURUMLAR

1- Idrar veya dışkı yollarından yani ön ve arkadan herhangi bir şeyin çıkması. Mâide sûresi 6. âyetinde "…sizden birisi abdest bozmaktan geri dönmüşse…" ve Hz. Peygamber (s.a.s.)’e "Hades nedir?" diye sorulduğunda; "Her iki yoldan çıkandır" cevabını vermeleri, ön ve arka yollardan birinden çıkan idrar, dışkı, yel, vedi, mezi, meni, kurt ve diğer hususların abdesti bozduğunu ifâde eder.

2- Aklın idrak gücünü gideren hususlar; uyumak, bayılmak, delirmek, sarhoş olmak vs.’dir. Ancak oturduğu yerde kıpırdamadan uyuyan kimsenin abdesti bozulmaz. (Müslim, Vudû’, 2; Ahmed b. Hanbel, 1, 256).

3- Vücudun herhangi bir yerinden kan, irin veya sarı su çıkması ve etrafına yayılması. Ağızdan akan kana bakılır, şâyet bu kan tükrük kadar veya tükrükten fazla ise abdesti bozulur.

4- Ağız doluşu kusmak. Zira Hz. Peygamber (s.a.s.) "Kusuntu abdesti bozar" (Tirmizî, Tahâre, 64) buyurmaktadır. Kusma ağız doluşu değilse abdest bozulmaz.

5- Cinsî münasebette bulunmak.

6- Tam olarak cinsî ilişki olmasa bile kadın ve erkeğin çıplak veya ince bir elbise ile vücutlarının veya tenâsül uzuvlarının birbirine değmesi.

7- Teyemmüm yapan kimsenin su bulması .

8- Namazda sesli olarak gülmek. Zira Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmaktadır: "Sizden biriniz namazdayken kahkaha ile gülerse abdesti ve namazı birlikte iade etsin. " Kahkaha namazın dışında olursa abdesti bozmaz.

Bir kimse abdest alırken bazı organlarını yıkayıp yıkamadığı konusunda endişe ederse, şayet bu ilk defa karşılaştığı bir şüphe ise o organını yeniden yıkar, yok eğer sürekli şüpheye düşüp duruyorsa bu şüpheşinin önemi yoktur. Abdestini tam almış sayılır. Abdestinin bozulup bozulmadığını tam hatırlayamayan kişi kesin olarak abdest aldığını hatırlıyorsa abdestli demektir. Çünkü kesin olarak bilinen bir husus şüphelerle yok olmaz.

Ayrıca namaz hariçinde abdestinden şüpheye düşenin abdest almasının takvaya daha yakın olduğu; fakat namaz içinde bulunan kimsenin ise abdestinden şüpheye düşmesi hâlinde namazını bozup abdest alması gerekmediği âlimler tarafından ifâde edilmiştir.


Cevap: Abdestin bozulup bozulmaması hakkında soru ve umre

Hoca
Bu durum devamlı oluyorsa vesvesedir aldırma
Bu durum meydana geldiğinde kontrol ettiğinde bir şey gördün mü?
mutlaka kontrol etmişsindir.


Cevap: Abdestin bozulup bozulmaması hakkında soru ve umre

sstrn
< Bu durum devamlı oluyorsa vesvesedir aldırma >
Devamlı derken sadece sıcak aylarda oluyor mesela kışın yok olmuyor.

< Bu durum meydana geldiğinde kontrol ettiğinde bir şey gördün mü?
mutlaka kontrol etmişsindir. >

Ne gibi bir şey hocam.


Hoca
< Ne gibi bir şey hocam. >
< arkamda bir ıslaklık hissediyorum >
ıslaklık gerçekten var mı? varsa bu ıslaklığın sebebi nedir?
Hiç doktora gittin mi?

Bu hiç bir şey yokken sadece vesvese midir yoksa gerçekten var olan bir durum mu öğrenmek istiyorum


sstrn
< ıslaklık gerçekten var mı? >
Evet var

< varsa bu ıslaklığın sebebi nedir? >
Genelde sıcak havalarda oluyor(terleme olabilir)


Hoca
Ter ise abdest bozulmaz


sstrn
< Ter ise abdest bozulmaz >
Şöyle bir şey var hocam kontrol ediyorum kalbimin büyük bir çoğunluğu ter diyor ama bir kısmı da o ter değil abdesti bozacak bir şey diyor ne yapmalıyım bilemedim.


Hoca
Kalbinin sesini dinle ve ter olarak kabul et
Ter ile necaset arasında fark var zaten


sstrn
< Kalbinin sesini dinle ve ter olarak kabul et
Ter ile necaset arasında fark var zaten >

Allah razı olsun.Peki son merak ettiğim namaz kılarken bu durum oluyor hemen aklıma ”Abdestim bozuldu mu acaba ya ter değilse abdesti bozan bir şey ise abdestsiz namaz kıldığım için namazım kabul olmaz ise” düşüncesi vesvese midir ? Bir de kaza namazlarımı kılıyorum tekrardan aklıma bu düşünceler geliyor ve bende umutsuzluğa kapılıyorum hesap gününde karşıma namazların olmadı diye çıkacak diye bu da mı vesvese ?


Hoca
"acaba" dedirten/şüpheyi kalbe sokan şeytandır dinleme


sstrn
mum hocam biraz araştırma yaptım ve bu alıntıyı buldum.Biliyorum vesveseye düşüyorum ama bu alttaki açıklama benim durumuma yardımcı olabilir mi ?

< Reyyan:
67. Abdestin Bozulduğundan Şüphe Etmek

176….Abbâd b. Temîm’in rivayetine göre amcası (şöyle) demiştir: Nebi (s.a.)’e namazda iken abdestinin bozulduğu vehmine kapılan bir kimse(nin durumu) arz edildi. Nebî (s.a.) "Ses işitmedikçe veya koku duymadıkça namazdan ayrılmasın" buyurdu.[144] [145]

Açıklama

Namaz kılan bir kimse yellendiğim anında hissedebileceği gibi, ses işitmek veya koku duymakla da anlayabilir. Hangi şekilde olursa olsun yellendiğinin farkına varan kimsenin abdesti bozulmuştur. Bu mevzuda mutlaka sesi kulakla duymanın veya kokuyu burunla hissetmenin şart olmadığında âlimler arasında görüş birliği vardır. Çünkü insanın sağırlığından veya koklama duyusunu kaybettiğinden dolayı sesi veya kokuyu veya her ikisini birden farkedememesi mümkündür. Bu bakımdan mühim olan insanın abdestinin bozulduğunu anlamasıdır. Bu sebeple Hattâbî buradaki yellenmenin sesini duymak veya kokusunu hissetmek sözlerini Rasûlü Ekrem (s.a.)’in; "Çocuk doğduğu zaman ağlar da ölürse, o çocuğun (cenaze) namazı kılınır, varis olur ve kendisine vâris olunur. Çünkü, o çocuk canlı olarak dünyaya gelmiştir. Fakat, doğar da hiç sesini çıkarmazsa o çocuğun (cenaze) nama/mı kılmayınız. Çünkü, o ölü olarak dünyaya gelmiştir." [bk. 2920 numaralı hadis tbn Mâce, cenaiz 26; ferâiz, 17; darimi, feraiz 47] hadisine benzetmiştir ki, maksat "çocuğun canlı olarak dünyaya gelip gelmediğini anlamak için çeşitli şekillerde araştırınız ve kesin olarak neticeyi tesbit edince ona göre hareket edin" demektir. Umumiyyetle insanlar yellenmenin, koku sesle farkına vardıklarından bu iki alâmet söz konusu edilmiştir.

Keza, umumiyyetle çocuk canlı olarak dünyaya gelir gelmez ağladığı için çocuğun canlı olup olmadığının bir alâmeti olarak sese dikkat çekilmiştir.

Bu hadîs, İslâmın esaslarından ve fıkhın kaidelerinden çok mühim bir esâsı ve kaideyi teşkil eder. Bu kaide Mecelle’in onuncu maddesinde şöyle ifâde edilmiştir: "Bir zamanda sabit olan şeyin hilâfına delil olmadıkça bekası ile hükmolunur." Bu kaideye fıkıh usûlünde "istishab" kaidesi derler. Buna göre abdestli olduğunu kesin olarak bilen bir kimsenin abdesti, kalbine gelen herhangi bir şüphe ile bozulmaz. Bozulduğuna hükmedebilmek için abdestin bozulduğunun kesinlikle farkına varmak lâzımdır. Bu hususta namaz içinde veya namaz dışında da olsa şüpheye itibâr yoktur.

Buhârî’nin rivayetinde durumu Rasûlü Ekrem’e arzedilen zâtın Abdullah b. Zeyd olduğu ve hatta bu soruyu da kendinin sorduğu açıklanmaktadır. Şüpheye itibâr olmadığı konusunda mezhep imamları arasında görüş birliği varsa da İmam Mâlikten iki görüş rivayet edilir. Birinci rivayete göre, namaz hariçinde abdestinde şüpheye düşen kimsenin abdestinin bozulduğuna hükmedilirse de namaz içinde şüpheye düşen kimsenin abdestine zarar gelmez.İkinci rivayete göre ise: Her iki halde de abdestinin bozulduğuna hükmedilir. İbn Kaânî İmam Mâlik’ten üçüncü bir kavil rivayet eder ki, buna göre İmam Mâlik hazretleri de ulemânın büyük çoğunluğu ile beraberdir.

Abdestsiz olduğunu kesinlikle bilen bir kimse, abdest alıp almadığından şüpheye düşerse, abdestsiz sayılır. Bu hususta ulemâ arasında ittifak vardır. Şüphe meselesi bir de Mecelle’nin dördüncü maddesinde şu kelimelerle ifâde edilmiştir: "Şek ile yakın zail olmaz."

Bir kimse karısını boşayıp, boşamadığında yahut temiz suyun pislenip pislenmediğinde veya pis bir şeyin temizliğinde şüphe etse, keza namazı üç mü, dört mü kıldığında, rûku ile sücûdu yapıp yapmadığında, oruca veya namaza nîyyet edip etmediğinde, namaz içinde şüpheye düşse bütün bu şüphelerin hiçbir te’siri yoktur.

Ancak, Şafiîler On küsur meseleyi bu kaidenin dışına çıkarmışlardır.

Hattâbî, "Bu hadîs içki içtiği görülmediği halde üzerine içki kokusu bulunduğu için içki içtiğine hükmedilerek had vurulabileceğine bir delildir" demişse de Hanefî âlimlerinden merhum Aynî "Şer’î had cezalan şüpheden dolayı düşerler. Burada şüphe bulunduğu için had vurulamaz" demiştir.[146]

Bazı Hükümler

1. Kesinlikle bozulduğu bilinmedikçe şüpheden dolayı abdest bozulmaz.

2. İlim adamlarına gizli kapaklı mevzularda da olsa soru sormaktan çekinmemelidir.

3. Gizli kapaklı ve ağza alınması utanmayı gerektirecek meselelerde kinayeli kelimeler kullanarak edeb dâiresinden ayrılmamaya çalışmalıdır.

4. Mecelle’nin 4. ve 10. maddesindeki fıkıh kaideleri bu hadîs-i şeriften çıkarılmıştır.

5. Kişinin, reis durumunda olan kişiye derdini arzetmesi caizdir.

>


imam malik abdest hadisi, abdestten şüphe etmek, Orucluken gusul

Yorum yapın

1melek.com petinya.net Kompozisyon/ !function(){"use strict";if("querySelector"in document&&"addEventListener"in window){var e=document.body;e.addEventListener("mousedown",function(){e.classList.add("using-mouse")}),e.addEventListener("keydown",function(){e.classList.remove("using-mouse")})}}();