Secde etmenin tıbbi faydaları

Secde etmenin tıbbi faydaları

semerkand
Secde Etmek İnsanı Kanserden Koruyor

Mısır’ın başkenti Kahire’de bulunan Ulusal Işın Teknolojisi Merkezi’nde yapılan bir bilimsel araştırma, Allah’a secde etmenin insanı kanserden koruduğunu ortaya çıkardı.
Araştırmayla ayrıca secdenin hamile kadınlar için de oldukça yararlı olduğunu ve ceninin şekil bozukluğuna uğramasını engellediğini, bunun yanında yine birçok bedensel ve psikolojik hastalıklara iyi geldiği tespit edildi.

İnsanın secde halindeyken elektromanyetik dalgalara daha az maruz kaldığını ve alnın yere değmesiyle vücuttaki elektromanyetik yükün dışarıya boşaltıldığını tespit ettiğini kaydeden Profesör Ziyaeddin, secde halinde olan bir insanın yedi organının yerle temas etmesinin boşaltımı hızlandırdığını ve bunun yorgunluk ve bazı hastalıklara iyi geldiğini ifade etti.

Elektrik yükünün vücuttan sağlıklı bir şekilde atılması için secde anında kıbleye dönmek gerektiğini gösterdiğini bildiren Profesör Ziyaeddin, Kâbe’nin yeryüzünün merkezi olduğunu ve yeryüzünün merkezine yönelmenin vücuttaki elektrik yükünü dışarı atmak için en uygun pozisyon olduğunu söyledi. Beş vakit farz namazın vücuttaki elektrik yükünün dışarı atılması için yeterli olduğunu belirten Mısırlı bilim adamı, uyku esnasında vücutta oluşan unsurların sabah namazıyla dışarı atıldığını ve insanın güne sağlıklı ve canlı bir şekilde başladığını kaydetti.

Öğle, ikindi ve akşam namazlarının günün yorgunluğunu ve stresini azalttığını ve insana psikolojik bir rahatlama sağladığını söyleyen Profesör Ziyaeddin, yatsı namazıyla gün boyu vücutta oluşan yükün geri kalanının dışarı atıldığını ve insanın rahat bir şekilde uykuya dalmasının sağlandığını belirtti. (inzar dergisinden alıntıdır)


Cevap: secde etmenin tıbbi faydaları

bilvanis
zaten Allahın emrettiği herşey insan sağlığı ve psikolojisine faydası vardır.
islamın dünya ve ahiret mutluluğu dediği bu olsa gerek
paylaşım için sağol kardeş


Yanıt: secde etmenin tıbbi faydaları

yaren
bunu söylemekten nefret ediyorum ama konu tekrarı bendevermiştim daha önce:(:(


Soru: secde etmenin tıbbi faydaları

semerkand
< bunu söylemekten nefret ediyorum ama konu tekrarı bendevermiştim daha önce:(:( >
:rolleyes: hiç haberim yoktu.
ama olsun önemli olan kardeşlerimize faydalı olabilmek


nursema
Secdenin Sağlık Açısından Faydaları

İbadetler, sadece Allah için yapılır. Yapılmasının yegâne sebebi, Allah’a itaat, O’na şükür ve O’nun rızasını kazanmaktır. O yüzden dünyevî bir amaçtan dolayı yapılan bir ibadet, "ibadet" olmaktan çıkarak "kabahat" olur. Ama, her ibadetin dünyevî faydaları, hikmetleri, extra olarak dünyada kula kazandırdıkları vardır. Zekâtın sosyal faydaları, orucun beden ve sıhhat için yararları gibi her ibadetin bilebildiğimiz veya bilemediğimiz nice faydaları da vardır. Namaz ve secdenin sağlığımız açısından faydaları da küçümsenmeyecek kadar çoktur. Ama tekrar hatırlatalım ki, secdeyi ve namazı dünyevî faydalarından dolayı değil; sadece Allah rızası için yerine getirirsek ibadet etmiş oluruz.

Bu anlayış içinde, tesbit edilebilediği kadarıyla secdenin insan vücuduna bazı faydalarını saymaya çalışalım: İlk olarak, namazı sırf bir beden eğitimi hareketi gibi gören yanlış ve eksik anlayışa cevap olarak bir doktorun beyanlarına göz atalım:

"Namazın herhangi bir jimnastik ve beden eğitimi hareketinden farklı ve üstün beş farkı vardır. 1- Beş vakit namazda 40 rekât ve 80 secde var. Her gün kaç jimnastikçi bu kadar hareket yapar? 2- Sportif hareket yapanlar, hızlı hareketler yaptıklarından kalplerini ve bedenlerini yorarlar, kalıpları ve kalpleri yorgun düşer. Namaz ise yavaş yavaş kılınır; kalp yorulmaz. 3- Namaz, günün beş ayrı vaktinde kılınır. Günün muhtelif saatlerinde namaz kılındığından insanı gün boyu devamlı dinç tutar, aktif ve aksiyoner yapar. Kaç jimnastikçi günde beş defa ayrı ayrı zamanlarda kültür fizik ve beden eğitimi hareketi yapar? Ve namaz, yolculukta bile terkedilmez; düzenli olarak her gün bu hareketler mutlaka yapılır, vücudun zindeliği sağlanır. Spor yapanlar, en çok günün belirli zamanında vücutlarını düzenli hareket ettirirler. Günün diğer zamanlarına sporu yayamadıkları için vücutlarında kalori toplanmasının, yağlanmanın önüne tam geçemezler. 4- Namaz, ömrümüzün sonuna kadar farzdır. Ömrünün sonuna kadar kaç jimnastikçi düzenli olarak hareketlerini sürdürür? 5- Namaz için abdest almak şarttır. Bazı durumlarda boy abdesti de gerekir veya en azından Cuma namazı için şiddetle tavsiye edilir. Halbuki jimnastik için böyle bir mecburiyet yoktur.

İnsan hayatında kanın yeri büyüktür; vücudun her tarafına dağılması hayatî önem arzeder. Kalp, kanı vücudun en ücrâ yerlerine kadar ulaştırmak üzere pompalar. Kalbin bu işi yapabilmesi için daimî olarak dinç olması gerekir. Bir de bu kan gönderme işinde kalbe yardımcı olunabilmesi için, şahsın birtakım hareketler yapması, bedenin dinç kalması için, o hücrelerin kan ile iyice sulanması veya kanlanması gerekmektedir. Nasıl, bir bahçıvanın sebzelerin iyice yetişmesi için bahçeyi her zaman sulaması gerekirse, dokulardaki kan dolaşımı, yani hücrelerin iyice kanla sulanması, daha doğrusu hücrelerin iyi kanlanması gerekmektedir.

Bunu bir misalle daha iyi açıklayabiliriz: Namaz kılıp secde etmeyen, bütün gün bir sopa gibi gezinen ya da masa başında koltuğunda oturan bir insanın kalbinden başına doğru pompalanan kan ile, namaz kılan ve günde başını 80 defa yere koyan bir kimsenin başına gelecek kan miktarı muhakkak ki aynı değildir. Günde, secdelerle başı 80 defa kanla pompalanan bir kimsenin saçlı derisi de 80 defa kanla yıkanıyor demektir. Beynin üzerindeki beyin zarları, yani meninksler de namaz kılan şahıslarda, kılmayanlara nazaran günde seksen defa daha fazla kanlanıyor demektir. Bu zarların üzerindeki dönüş deveranına ait sinuslardaki kan da namaz kılıp secde edenlerde 80 defa daha fazla olarak deverana iştirak ediyor demektir.

Hâfıza ve şahsiyet ile ilgili frontal lop, yani beynin ön lobu, namaz kılıp secde edenlerde namaz kılmayanlara nazaran 80 defa daha fazla kanlanıyor demektir. O yüzden hâfıza ve şahsiyet bozukluklarına namaz sayesinde secde edenlerde çok daha az miktarda rastlanır. Bu insanlar, bunamaya pek uğramazlar. Bir insanın beyni günde secdeler sayesinde 80 defa kanla yıkanırsa, o insan ne erken ve ne de geç bunamaya yakalanır. Bunun için secdeli/namazlı ihtiyarlarda hemen hiç bunama görülmemektedir. Çok yaşamadığı halde yataklara düşüp küçük ve büyük abdestlerini tutamayanlar ve çoğunlukla bunama özellikleri gösterenler, namaz kılmayan kimselerdir. İnsan ayakta iken beyne giden ve beyin için iyi bir besleyici olan glikoz miktarının % 25, rükû halinde % 40, secde halinde ise % 75 oranında olduğu bilinmektedir.

Diğer taraftan, insanın iradeli hareketlerini, yürüyüşünü temin eden merkezler, parietel lopdadır. Günde 80 defa secdeye gidildiği için, bu parietal loblar, 80 defa kanla iyice yıkanıyor demektir. Görme, işitme, duyma, koklama ve tatma merkezleri ociipital, yani arka lobda olduğu için namaz kılanlarda kılmayanlara nazaran günde 80 defa fazla kanla besleniyor demektir. Muvâzeneyi/dengeyi temin eden beyinciğin ve kafa çiftlerinin çıktığı beyin kökünün günde 80 defa kanlanması ve daha doğrusu beslenmesinin ne kadar kıymetli bir şey olduğunu anlamak için doktor olmak gerekmez. Buna şöyle bir misal de verebiliriz: Eczane raflarında senelerce duran bir ilacın tesir tarzı ile, aynı ilacı 80 defa çalkaladığımız zaman o ilacın yaptığı etki şekli aynı değildir. Hareket eden ve çalkalanan ilaç, mutlaka daha iyi karışır, homojen olur ve mutlaka daha iyi tesir eder.

Yine, secdeler sayesinde mü’minin gözleri, 80 defa yere eğildiklerinden daha kuvvetli kan deveranına sahip olur. Göz içi tansiyonunda artma olmaz ve ön kameradaki sıvının devamlı değişmesi temin edilmiş olur. Glokom ve buna benzer vahim göz hastalıklarına namaz kılıp secde edenlerde daha az görülmesi bu yüzdendir. Kulakların yine iyi kanlanması, frontal, etmoidal, sfenoidal ve maxiller sinüslerin ifrazatlarını daha kolay boşaltmaları hep bu günde 80 defa secde eden insanlarda daha iyi olmakta ve sinüzitlerin meydana gelmesine büyük ölçüde engel olmaktadır. " (7)

Rükû ve secdeler, bütün organları canlandıran kan dolaşımı için en iyi bir usûldür. Onun için namaz, sindirimi takviye edici ve iştah açıcıdır. Rükû, sırt ve mide kaslarını takviye eder, aynı zamanda midenin cidarı üzerinde meydana gelen yağları giderir. Secde ise, baldır ve uyluk kaslarını, bağırsak faaliyetleri ile mide cidarını takviye ettiği gibi, kanın, vücudun her tarafına ulaşmasını da temin eder. Yine secde, kasların za’fiyeti ile bezlerin hareketli olmasından meydana gelen mide ülseri gibi hastalıklardan korur. Namazda kol, bacak ve kafa hareket eder, bu hareketler ise, bütün kaslara, eklemlere ve kemiklere ulaşır. Namaz, vücudun üst tarafındaki kanı indirme etkisi gösterir. Bu sebepten, yüksek tansiyondan şikâyetçi hastalar, namazı tam olarak kılarlarsa açıkça faydasını göroürler. Secde ve namaz, sinir sistemine rahatlatıcı bir tesir yapar, kalp atışlarını takviye eder, dolaşım aksaklıklarını giderir, buhranı söndürür ve stresten uzaklaştırır. Morali ve siniri bozulanlar ve bu yüzden uykusuzluk çekenler için secdeye kapanıp namaz kılmak, yerinde bir tedavidir. (8) Ruha ve sinirlere rahatlık, huzur, sükûnet ve güven vermekte en önemli ilaç budur. "Biliniz ki kalpler ancak Allah’ı zikretmekle sükûnet bulur, mutmain olur.


Sedanur
Öğle, ikindi ve akşam namazlarının günün yorgunluğunu ve stresini azalttığını ve insana psikolojik bir rahatlama sağladığını söyleyen Profesör Ziyaeddin, yatsı namazıyla gün boyu vücutta oluşan yükün geri kalanının dışarı atıldığını ve insanın rahat bir şekilde uykuya dalmasının sağlandığını belirtti. (inzar dergisinden alıntıdır)

ne güzel namazımızı kılarak hem bu dünya da sağlığımızı koruyor hemde öte dünyamızı kazanıyoruz…
Allah cc razı olsun…


secde etmenin faydaları, namazın tıbbi faydaları, secde beyin

Yorum yapın

1melek.com petinya.net Kompozisyon/ !function(){"use strict";if("querySelector"in document&&"addEventListener"in window){var e=document.body;e.addEventListener("mousedown",function(){e.classList.add("using-mouse")}),e.addEventListener("keydown",function(){e.classList.remove("using-mouse")})}}();