Kapı çalmakla ilgili hadisler
mum
Kapı çalmak hakkında hadisler
Bir hadis-i Şerifte de "sizden biriniz (başkasının evine girmek isterken) üç defa izin istesin, kendisine izin verilmezse geri dönsün" denilmektedir.
Buhârî, İsti’zan, 13; Müslim, Âdâb, 32, 34, 35, 37; Ebû Dâvud, 127, 130; Tirmizî, İstî’zan, 3; İbn Mâce, Edep, 17).
Hz. Peygamber bir gün ziyaret amacıyla sa’d b. Ubâde (r.a)’in evine gitmişti. Kapıya geldiklerinde izin istedi ve: "Esselâmü aleyke ve rahmetullah (Allah’ın selamı ve rahmeti üzerine olsun)" dedi. Sa’d; "Ve aleyke’s-selâm ve rahmetüllah" diye cevap verdi, fakat sesini Rasûlüllah’a işittirmedi. Hz. Peygamber selamı üç defa tekrar etti. Sa’d da selamları aldı, fakat O’na işittermedi. Hz. Peygamber dönüp giderken, Sa’d onu izledi ve "Ey Allah’ın Rasûlü anam babam sana feda olsun. Sen ilk selamı verince, ben izin verdim ve selamınıza cevap da verdim, fakat duyamayacağınız kadar yavaş konuştum. Çünkü selam, rahat ve bereket duanızın çoğalmanızı arzu etmiştim" dedi. Sonra O’nu eve davet etti, kuru üzüm ikram etti. Hz. Peygamber bunlardan yedikten sonra şöyle dua buyurdu: "Yemeğinizi iyi insanlar yesin, melekler size salatü selam (dua) etsin ve evinizde oruçlular iftar yapsın" (Ahmed b. Hanbel, Müsned, III, 138). Hz. Peygamber’in ashabından Ebû Musa el-Eş’arî, Hz. Ömer’in huzuruna çıkmak için üç defa izin istedi: izin verilmeyince ayrılıp gitti. Hz. Ömer; Abdullah b. Kays’ın izin isteyen sesini işitmiştim. İzin verin gelsin, dedi. Baktılar, Ebû Musa gitmişti. Sonra yeniden gelince, Hz. Ömer; dönüp gitmesinin sebebini sordu. Ebû Musa şöyle cevap verdi: "Üç defa izin istedim, verilmedi. Ben Rasûlüllah (s.a.s)’i şöyle derken işittim: "Sizden biriniz üç defa izin istediği zaman, izin verilmezse, dönüp gitsin". Hz. Ömer bu hadis için bir delil getirmesini, aksi halde dayak vurduracağını söyledi. Sonra Ebû Musa, ensardan bir topluluğa giderek durumu anlattı. Onlar; "En küçüğümüz sana şahitlik etsin" dediler. Ebû Sa’id el-Hudrî topluluğun en küçüğü idi. O, Ebû Musa ile birlikte Hz. Ömer’in yanına gitti ve O’na Hz. Peygamberin böyle bir uygulaması olduğunu anlattı. Bunun üzerine Hz. Ömer şöyle dedi: "Demek ki, ticaret ve çarşı-pazar işleri beni, bu hadisi öğrenmekten alıkoymuştur" (Buhârî, İsti’zan, 13; Müslim, Adâb, 37; Ahmed b. Hanbel, Müsned, III, 19, 221, IV, 393, 398, 400, 403, 410, 418).