Eşimle anlaşamıyoruz ne yapmalıyım
Kayıtsız Üye
Eşimle şiddetli tartışmalarız var ve son zamanlarda gittikçe arttı. İkmizde çok yıprandık ve saygı kalmadı aramızda ama bir oğlumuz var ve onun için boşanamıyoruz ama yanyana iken de hiç anlaşamıyoruz ne yapmalıyım
Cevap: Eşimle anlaşamıyoruz ne yapmalıyım
haci
üç veya dört hafta ayrı kalın yani babanız kardeşiniz veya abiniz gile gidin sonra evlilik ile ilgili kitaplar okuyun bu zaman maalesef öyle insanlarımız birbirinden nefret ettirmek için tüm gayretlerini gösteriyor.size önereceğim kiteplardan bir tanesi cemil tokpınarın ömür boyu aşk.inşaAllah faydasını görürüsünüz sevgi tohumları ekin siz yapıcı olun
Eşimle anlaşamıyoruz
Kayıtsız Üye
Selamın aleyküm Hocam eşimin edepsiz davranişları ailesinin yanında terbiyesiz şakaları var küfürlü konuşuyor ufak bişeyde kalbimi kırıyor kendi ailesine karşı iyi ama bana karşı ters davranıyor bu davranışlarndan ötürü uyarma.ma ragmen devam ediyor ne yapmalıyım tahammül edemiyorum hem fizksel şiddet hem pikolejik bir baskı var ne yapacagm ayrıca hocam önceden böyle tanıtmamıştı kendini çok farklı çıktı hocam çok üzülüyorum bu duruma rahatsızım eşim buna inanmıyor Allah gelse beni korkutamaz diye bir kelime kullandı kavga esnasndan o günden beri güven kalmadı ne yapmalıyım
Yorum: Eşimle anlaşamıyoruz
Omer Faruk
Sevgili kardeşim,
Evlilik üç evredir, ilk 5 yılı tanışma, ikinci 5 yılı alışma, üçüncü 5 yılı kaynaşmadır. En çok boşanmalar ilk 5 yılda olur. Sebebi ise eşler evlenmeden edindikleri bilgi yeter zannıyla evlenirler ama evlendikten sonra birbirlerini tanımadıklarını anlarlar ki bu çok doğaldır. Bir müslüman olarak evlilik kriterlerine uygun evlenmiş olabilirsiniz bu birinci seçenek, kriterlere dikkat etmeden işi var, yakışıklı, mazbut görünüyor diye de evlenmiş olabilirsiniz.
Evlilik niyetiniz ve evlenirken neyi amaçladıysanız muhtemelen evlilikten de onu elde edersiniz. Ancak insanlar sürekli değişir bazen iyileşir, bazen de kötüleşirler. Ama en büyük sorun eşler arasında iletişimsizliktir:
1- Eşinizin terbiyesiz şakaları nedir bilemiyorum. Açık küfür etme, kadın erkek cinselliği üzerine konuşmalar ise bunlar kabul edilebilir şeyler değil.
2- Kalbinizin kırılmaması için şikayet eden siz olduğunuz için acaba eşinizi tam anlıyor musunuz anlamıyormusunuz ona bakın. Bazı erkekler eşiyle oynaşmayı, onunla fiziksel temas kurmayı (cinsellik hariçinde) severler. Bunu engellemek onları daha çok hırçınlaştırır ve kırılmanıza sebep olur. Engellemek yerine sıcak su ile soğuk bir araya geldiğinde ılıdığı gibi siz de kendinizden biraz ödün vermelisiniz. Böylece o da size iletişim kapılarını açacaktır.
3- Dini konuda hassasiyete dayalı bir evlilik yaptıysanız eşinizin mutlaka büyüklerinden bu konuda yardım isteyin. Tabii bunun için eşinizin büyükleriyle de aranız iyi olmalı.
Hasılı evliliğin ilk 5 yılındaysanız henüz tanışma evresindesiniz dikkatli olun ve ILIMAYA çalışın. Siz ILIRSANIZ O da ILIYACAKTIR. Allah evinize selamet versin, işlerinizi kolaylaştırsın, sabrınızı artırsın.
emirhan uysal
Aleyküm selam kardeşim.Cidden zor bir durumdaymışsınız forumda böyle şeyleri görünce içim sızlıyor.Size benim önerim şöyle olacaktır.Eşinizin bu yaptıklarına karşı sabredin.Hazret-i Nuh Aleyhisselâm kendisine inanmayan müşrik karısına tahammül etmiş, onu boşamamıştı. Hazret-i Lût Aleyhisselâm Sodom ahlâksızları ile birlikte hareket eden hain karısına tahammül etmiş, onu boşamamıştı.
Hanımının güzel huylu olmasını isteyen, önce kendisi güzel huylu olmalıdır! Kur’an-ı kerimde, insana gelen musibetlerin, günahları sebebiyle geldiği bildirilmektedir. O halde, dinimizin emir ve yasaklarına riayet eden, hanımı ile iyi geçinir.
Bu Rabbimizden sana arınman için bir musibet olabilir.Seni seven Rabbin Günahlardan arındırmak istiyordur.Sabırla ve namızla Allahtan yardım dile.Sabret sonu cennet olur İnşaAllah.Rabbim bunun karşılığını verir 🙂
Kayıtsız Üye
2 yıllık evliyim şuan 4 aylık hamileyim eşim le anlaşamıyoruz eşimin ailesi bizden rahat durmuyor eşimde hep ailesini tutuyor eşimin iki kardeşi bizde kalıyor ama onlardan da rahat görmedim evde olan biteni kaynanama iletiyorlar bıktım artık o kadar psikolojim bozulduk artık her sınır krizi geçirdiğimde kocama ailesine beddua ediyorum elimde değil her şeyden öte karnımdaki bebeği bile istemiyorum hiç bir şeye ne hevesim kaldı ne sevesim karnımdaki doğmamış çocuğuma bile beddua ediyorum kendimi kaybediyorum bir anda ağzımdan çıkıyor kendimi tanıyamıyorum hiç içimde acıma duygusu merhamet kalmadı kimseye acımıyorum bana ne oluyor anlamıyorum çok öfkeliyim acaba kalbim mi katılaştı bir yol gösterin ne olur.
Omer Faruk
Sevgili kızım,
Allah kadınları duygusal ve güven ihtiyacıyla yaratmıştır. Erkeği de güç ve cinsellik ihtiyacıyla yaratmıştır. Çoğu evlilikte erkek ve kadın bu ihtiyaçları tam bilmediği için karşının ihtiyacı yerine kendi ihtiyacını önceler.
Senin öfkenin sebebi duygusal ve güven ihtiyacının karşılanmaması. Buna öfke olarak savunma mekanizman harekete geçiyor. Ama bu içgüdüseldir. İÇGÜDÜmüz hayvanlarla aynı çalışır.Eşinizdeki GÜÇ ve CİNSELLİK güdüsü de sizde olduğu gibi hayvanlarla aynıdır. Ancak biz İÇGÜDÜLERİMİZİ Allah’ın lutfettiği AKILLA dengeleriz.
Eğer içgüdülerimize mahkum olursak HAYVAN’DAN farkımız kalmaz ama AKIL sahibi olduğumuz için sorumluluktan kurtulamayız. Tüm evlilikler için 3 evre vardır:
1- Tanışma dönemi (ilk 5 yıl)
2- Alışma dönemi (ikinci 5 yıl)
3- Kaynaşma dönemi (üçüncü 5 yıl)
Boşanmaların çoğu ilk 5 yılda yani TANIŞMA DÖNEMİN’de meydana gelir, 3. dönemi aşanlarda BOŞANMA çok az olur. Gelelim pek çok kadın gibi yaşadığınız sorunlara
1- Kaynana, gelin sorunu
2- Gelin görümce sorunu
3- Eşlerin akrabası sorunu
4- Çocuğun terbiyesinde eşlerin çatışması (bu safhaya henüz gelmediniz)
Öncelikle çocuğunuzun sakat doğmasını, psikolojik olarak şizofren olmasını istemiyorsanız duygularınızı kontrol etmeyi öğrenmelisiniz. Çünkü anne karnında çocukların aşırı etkilendiği bugünkü ilmi çalışmalarla da ortaya konmuştur. Evet kadınlar adet öncesi ve sonrası, hamilelik esnasında hormonlarından dolayı SIKINTI yaşarlar ama yine de dikkat etmek lazım. Tabii ki bu sıkıntılarınızı da eşiniz bilmeli. Bu durumlarda çok aşırı tepkiler vermeniz beklenir, gördüğüm kadarıyla da bu DUYGU PATLAMASI yaşıyorsunuz.
Ancak hayat sabır, iman ve meyvedir. Meyve nedir? Hayatı eşinizle ve ailenizle tamamlamak ahirette de cennettir. Allah çocuk yetiştirme ile ilgili, eş haklarıyla ilgili pek çok ayet ve hadisle yol gösterir. Ama bugünün müslümanları ne tam müslüman ne de tam DİNSİZ. İki arada bir derede kalınca evlilikleri de evliliğe benzemiyor.
En etkili çözüm, eşinizin sizi, sizin de eşinizi anlamaya çalışmasıdır. Bunun yolu ise TARTIŞMADAN geçmez. Nasihatten geçmez. Kavga anında konuşmadan geçmez. Eşine bu konuları konuşmak istediğini en uygun yolla iletip en sakin ve gerilimden uzak bir ortamda onunla konuşmalısın. Erkekleri iknanın yolu YATAK’tan geçer, kadınları iknanın yolu ise onun DUYGUSALLIĞINI ve GÜVEN duygusunu tatminden geçer.
Gençsiniz, henüz işin başındasınız, emin ol ki, boşansanız bile daha iyi evlilik yapma oranınız çok düşük. O’nun için eskiler ki onlar çok BİLGE insanlardı: "İLK BAHTIN ALTIN TAHTIN" derlerdi. İnsan bir şeyi kaybetmeden kıymetini anlamaz. Eminim ki kötü olsun diye evlenmediniz. Birbirinizde iyi şeyler bulduğunuz için evlendiniz. Dolayısıyla şimdi gördüğünüz kötülükler yerine eşinizin iyi yönlerine ODAKLANIN.
Son bir tavsiye, her müftülükte EVLİLİK DANIŞMANI var, ben de bir evlilik danışmanı olarak size en yakın müftülüğe eşinizle gitmenizi tavsiye ediyorum.
Allah yuvanıza Selamet versin…. Allah’a emanet olun!