Kureyş süresi tefsiri

Kureyş süresi tefsiri

Kurtubi
KUREYŞ SÛRESİ

Mekke’de Nazil olmuştur, dört ayettir. Peygamber efendimiz bir hadisi şerifinde "Cihadı terkeder, öküzün kuyruğuna yapılır, ziraata razı olursanız Allah üzerinize zilleti indirir. Yeniden dine dönünceye kadar da o zilleti kaldırmaz!"[1] buyurarak statik bir toplum değil, dinamik bir toplum olmamızı istemektedir.
Hareket etmeyen su kokar. Bütün yükü, değirmenin hareket etme-yen alt taşı çeker.
Rabbimiz bu surede yaz ve kış durmadan ticaret kervanları düzen-leyen Kureyş kabilesinin, kendi içindeki ve ulu s lar ar asındaki uyumuna dikkat çekiyor. Mekke’de oturmalarının onlara yurt içinde ve yurt dışında kazandırdığı saygınlığı ve bu saygınlığın ticaretle desteklenmesi gerektiğini hatırlatmaktadır.[2]

1- Kureyş’in kaynaşması için,
2- Kış ve yaz (iş) seyahatlerinde kaynaşmaları için,
3- Şu evin (Kabe’nin) Rabbine ibadet etsinler.
4- O (Rab) ki, onları açken doyurdu ve onları korkudan emin kıldı.
Tarih içinde bu sureye inanan ve namazlarında devamlı okuyan müslü-manlar, Mekke’yi Merkez kabul ederek, oraya günde beş defa bağlılık-larım ifade ederek dünyanın her tarafına dağılmışlar. Yemenden, Çine Filipinlere, Güney Afrikadan Viyanaya kadar ticareti de ellerinde tut-muşlar.
Bu surede belirtildiği gibi, iki gayeleri vardı. Aç insanları doyurmak, Ka’benin sahibine ibadet etmek ve O’na ibadete mani olan engelleri yıkmak.
Allah nimetlerini verirken, kişilerin ağzına koymaz. Kişinin elini, ayaklarım, dişlerini, dilini ve diğer insanları vasıta kılar. Biz gönüllerin gıdası ibadetle, midelerin gıdası yiyecek maddelerinin, herkese enaz ihtiyacı kadar ulaşmasına sebeb olalım.
Bu sure bize, imansızlıkla açlığın tehlikesine dikkat çekmektedir. Onun için dinimiz, islam dininden olmayan muhtaçlara verilenin de sa-daka olduğunu bildirir.
Bu sureyi okurken biz; yurt içi barışın ve uluslar arası saygınlığın bütün müslümanların emin beldeye dönmesi, dünya ticaretine hakim olması ve aralarında fakir insanın bırakılmaması ile mümkün olduğunu öğreniyoruz. Bu surede bahsedilen Kureyş kabilesidir. Sebebi .nüzul, ayeti tahsis etmediğine göre, şimdi kasdedilen Mekke’de oturanlar vede dünyanın her tarafından Kabeye yönelenlerdir.
Mekkede oturan ve dünyanın her tarafından Kabeye yönelenlere "Bu evin (Kabe’nin) Rabbine ibadet ediniz" emriyle Riyala, Krala, Dolara, Rubleye, Liraya ibadeti yasaklamış oluyor. Ve Kabe’nin Rabbine ibadet edenlerin hem kendi aralarında hem de dünya devletleri arasında saygınlık kazanacağını bu sure bize haber veriyor.[3]

[1] Ebu Davut K. Büyü’ bab 54.

[2] Mahmut Toptaş, Kur’an-ı Kerim Şifa Tefsiri, Cantaş Yayınları: 8/381.

[3] Mahmut Toptaş, Kur’an-ı Kerim Şifa Tefsiri, Cantaş Yayınları: 8/381-382.


Cevap: Kureyş süresi tefsiri

Kayıtsız Üye
paylaşım için Alah snden razı olsn da çok yazım yanlısı yapmıssın
kelımelerın ortalarına sebepsız yere – koymuşsun
ve daha br suru seyler
bunun nedenını ogrenebılırmıyım


Cevap: Kureyş süresi tefsiri

Hoca
KUREYŞ SÛRESİ TEFSİRİ

Mekke’de Nazil olmuştur, dört ayettir. Peygamber efendimiz bir hadisi şerifinde "Cihadı terkeder, öküzün kuyruğuna yapılır, ziraata razı olursanız Allah üzerinize zilleti indirir. Yeniden dine dönünceye kadar da o zilleti kaldırmaz!"[1] buyurarak statik bir toplum değil, dinamik bir toplum olmamızı istemektedir.Hareket etmeyen su kokar. Bütün yükü, değirmenin hareket etmeyen alt taşı çeker.Rabbimiz bu surede yaz ve kış durmadan ticaret kervanları düzenleyen Kureyş kabilesinin, kendi içindeki ve ulu s lar ar asındaki uyumuna dikkat çekiyor. Mekke’de oturmalarının onlara yurt içinde ve yurt dışında kazandırdığı saygınlığı ve bu saygınlığın ticaretle desteklenmesi gerektiğini hatırlatmaktadır.[2]1- Kureyş’in kaynaşması için,2- Kış ve yaz (iş) seyahatlerinde kaynaşmaları için,3- Şu evin (Kabe’nin) Rabbine ibadet etsinler.4- O (Rab) ki, onları açken doyurdu ve onları korkudan emin kıldı.Tarih içinde bu sureye inanan ve namazlarında devamlı okuyan müslü-manlar, Mekke’yi Merkez kabul ederek, oraya günde beş defa bağlılıklarım ifade ederek dünyanın her tarafına dağılmışlar. Yemenden, Çine Filipinlere, Güney Afrikadan Viyanaya kadar ticareti de ellerinde tutmuşlar.Bu surede belirtildiği gibi, iki gayeleri vardı. Aç insanları doyurmak, Ka’benin sahibine ibadet etmek ve O’na ibadete mani olan engelleri yıkmak.Allah nimetlerini verirken, kişilerin ağzına koymaz. Kişinin elini, ayaklarım, dişlerini, dilini ve diğer insanları vasıta kılar. Biz gönüllerin gıdası ibadetle, midelerin gıdası yiyecek maddelerinin, herkese enaz ihtiyacı kadar ulaşmasına sebeb olalım.Bu sure bize, imansızlıkla açlığın tehlikesine dikkat çekmektedir. Onun için dinimiz, islam dininden olmayan muhtaçlara verilenin de sadaka olduğunu bildirir.
Bu sureyi okurken biz; yurt içi barışın ve uluslar arası saygınlığın bütün müslümanların emin beldeye dönmesi, dünya ticaretine hakim olması ve aralarında fakir insanın bırakılmaması ile mümkün olduğunu öğreniyoruz. Bu surede bahsedilen Kureyş kabilesidir. Sebebi .nüzul, ayeti tahsis etmediğine göre, şimdi kasdedilen Mekke’de oturanlar vede dünyanın her tarafından Kabeye yönelenlerdir.
Mekkede oturan ve dünyanın her tarafından Kabeye yönelenlere "Bu evin (Kabe’nin) Rabbine ibadet ediniz" emriyle Riyala, Krala, Dolara, Rubleye, Liraya ibadeti yasaklamış oluyor. Ve Kabe’nin Rabbine ibadet edenlerin hem kendi aralarında hem de dünya devletleri arasında saygınlık kazanacağını bu sure bize haber veriyor.[3]


[1] Ebu Davut K. Büyü’ bab 54.

[2] Mahmut Toptaş, Kur’an-ı Kerim Şifa Tefsiri, Cantaş Yayınları: 8/381.

[3] Mahmut Toptaş, Kur’an-ı Kerim Şifa Tefsiri, Cantaş Yayınları: 8/381-382.


Cevap: Kureyş süresi tefsiri

Kayıtsız Üye
çok teşekkürler işime yaradı işllah 100 alırım çok teşşekkürler


aldemira
Kureyş suresi
sanki tarihte kalmış
bu surenin evrensel yani
her döneme bakan ve herkezi kuşatan yönü yok mu.
kuran ebede kadar anlamları ve mesajları diridir.
bence bu hiç unutulmadan Kuran ikra yapılmalı aaldemira.blogspot.comhttp://aaldemira.blogspot.com/
gelin ikra yapalım kureyş suresini de düşünelim.


aldemira
KUREYŞ SURESİ

1-Li îlâfi gurayş. /Kureyşi alıştırdığı için,
2-Îlâfihim rıhleteş şitâi ves sayf. / Onları kış ve yaz yolculuğuna alıştırdığı için,
3-Felyağbudû rabbe hâzel beyt./Bu Evin Rabbine kulluk etsinler.
4-Ellezî at’amehum min cûıv ve âmenehum min havf./O ki onları yedirip açlıktan kurtardı ve onları korkudan güvene kavuşturdu.(S Ateş)

1-Aranızda ilafı/ sevgiyi, ülfeti, ihsan edip, kureyşi/ toplanmanızı, güçlenmenizi, galip gelmenizi sağlayan;
2-İlâfihim/bu sevginin, bağlılığın, kulluğun rıhleteş şitâi ves sayf/yaz kış, yani her zaman devamını ve bu kulluğun gereği olan hizmeti, yükü, çalışmayı, gayreti, başkalarına iletmeyi, tebliği, bu amaçla yol almayı sevdirdiği için
3-Felyağbudû rabbe hâzel beyt./Bu Evin yani, bu sistemi, vahyi, Kuranı, İslamı gönderen, bu ilkelerle terbiye eden Rabbine kulluk/ itaat etsinler.
4-Ellezî at’amehum min cûıv ve âmenehum min havf./ Zira korkudan, karanlıktan, cehaletten, yokluktan, hiçlikten ve ter türlü açlıktan, yoksunluktan vahiyle, Kuranla, rehberlikle kurtarmıştır.

Kuranda yer alan hâzel beyt /bu evden ne anlaşılmaktadır konusunu, aşağıda bir ayet üzerinde açıklamayla yetinip, ayrıntılara ve tüm kullanımlara HAC VE UMRE başlıklı makalede/ araştırmada yer verilmektedir:

KUREYŞ SURESİ
اِنَّ اَوَّلَ بَيْتٍ وُضِعَ لِلنَّاسِ لَلَّذٖى بِبَكَّةَ مُبَارَكًا وَهُدًى لِلْعَالَمٖينَ
İnne evvele beytiv vudia linnasi lellezi bir bekkete mubarakev ve hudel lil âlemîn.
S. Ateş Doğrusu insanlara (ma’bed olarak) ilk kurulan ev, Mekkede olandır. Âlemlere uğur, bereket ve hidâyet kaynağı olarak kurulmuştur.
Doğrusu insanlar için ilk ortaya konan beyt/ev/sistem; Bekke’dir o seçkin/güzide, bereketli olan ve bütün âlemlere hidayettir/hediyedir.
Şöyle ki:
1-Ayette Mekke değil, özellikle bekke/seçkin, güzide vb anlamlara gelen kelime kullanılmıştır. Nitekim, Elmalılı Ancak, Bekke Mekke’nin içinde dar bir bölgenin, örneğin Mescid-i Haram’ın bulunduğu yerin ismi de olabilir. Diyerek Mekke’den farklı oluğunu ortaya koymaya çalışmıştır.
2-Yine, beytiv vudia kelimesi geçmektedir. Vudia, sistem, kural, düzen ve hüküm koymak, indirmek, çıkarmak, bırakmak vb anlamdadır.
Buna örnek ayetler:
· 55/7 وَالسَّمَاءَ رَفَعَهَا وَوَضَعَ الْمٖيزَانَVes semae rafeaha ve vedaal mizân. Göğü yükseltti ve mizânı koydu
· 94/2 وَوَضَعْنَا عَنْكَ وِزْرَكَ Ve vada’na ‘anke vizrak. Ve atmadık mı senin üzerinden yükünü?
· 39/69 وَاَشْرَقَتِ الْاَرْضُ بِنُورِ رَبِّهَا وَوُضِعَ الْكِتَابُ وَجٖیءَ بِالنَّبِيّٖنَ وَالشُّهَدَاءِ وَقُضِىَ بَيْنَهُمْ بِالْحَقِّ وَهُمْ لَا يُظْلَمُونَ Ve eşrakatil erdu bir nuri rabbiha ve vudial kitabu ve cie bin nebiyyine veş şuhedai ve kudiye beynehum bil hakki ve hum la yuzlemûn. Yer, Rabbinin nuru ile parlamış, Kitâp (ortaya) konmuş, peygamberler ve şâhidler getirilmiş ve aralarında adâletle hükmedilmiştir. Onlara asla haksızlık edilmez
3- Vudia, inşa etmek ve bina yapmak için kullanılmaz.. Eğer buradaki beyt kelimesi bir binayı kastediyor olsaydıArapçada "beytin buniye" denilirdi, "beytin vüdia" denmezdi.YB .
4-Ayette bunun hudel lil âlemîn /alemlere hidayet kaynağı /hediye olduğu belirtilen ne olabilir? Vahiy değil midir. Kuranın bir çok ayetinde her türlü misalle döndürüp döndürüp açıklanmaktadır. İlk insanın yaratılmasından itibaren gönderile gelen ve sünnetinde hiç değişiklik olmayan, ilkeleri değişmeyen Vahiydir. Bu nedenle ilk evde, düzendir, sistemdir, vahiydir, islamdır. Adem kıssasının yer aldığı yedi bölümde incelenirse görülecektir ki hidayet kaynağı,2/38 "Hepiniz oradan inin," dedik, "Yalnız (iyi bilin ki) size benden bir hidâyet geldiği zaman, kimler benim hidâyetime uyarsa artık onlara bir korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir. Olarak tanımlananvahiydir, Kurandır, İslamdır.
aaldemira.blogspot.comhttp://aaldemira.blogspot.com/


KUREYŞ SURESİ ÇALIŞMA NOTLARI
rtfSelectedTabRef2244106.004Kureys 1-4190tumSurertfSelectedTabRef
rtfBulunanSayi4rtfBulunanSayi
rtfSndPly106.1

(١٠٦-١)
لِاٖيلَافِ قُرَيْشٍ 106.1
106.1 – Li îlâfi gurayş.
106.1 – Kureyşi alıştırdığı için,
Kurayş: Kazanmak, galip gelme, muzaffer olma, toplamak, toplanmak, araştırmak, köpek balığı, kuruş.
Kureyş adı verildiği hususunda ise bir kaç görüş vardır. Bu görüşe göre onlar, daha önceleri dağınık iken bir araya gelip toplandıklarından dolayı bu adı almışlardır. Tekarruş: Bir araya gelip toplanmak ve kaynaşmak demektir.(Kurtubi) .
Îlâf: Kalplerin arasını bulmak, sevgi üzere kılma, birleştirme, güvenlik,telif etme, alıştırma, sevdirme, ünsiyet, urgan, halat, binlerce.

İlâf kelimesi Elefe den türemiş olup sevmek, sevilmek, sevdirmek, dağıldıktan sonra parçaları bir araya getirip toplamak anlamlarına gelmektedir. Türkçe’deki ülfet de bu anlamdadır(A Küçük) .
rtfSndPly106.2
(١٠٦-٢)
اٖيلَافِهِمْ رِحْلَةَ الشِّتَاءِ وَالصَّيْفِ
106.2
106.2 – Îlâfihim rıhleteş şitâi ves sayf.
106.2 – Onları kış ve yaz yolculuğuna alıştırdığı için,
Âyette geçen إيلاف – îlâf sözcüğü, bin sayısının adı olan elf kökünden türemiş bir sözcüktür. îlâf sözcüğünün esas anlamı, sevmek, bir şeyleri birleştirmek, üst üste koymak demektir. Zaten o dönemde kullanılan en büyük sayı olan bin sayısı da bir takım sayıların toplanmasından başka bir şey değildir. İnce ipleri birbirine sarmak sûretiyle imal edilen dürülü, bükülü ip anlamındaki habl-i müellef [urgan, halat] ile kitap hazırlamak anlamındaki te’lif de aynı kökten türetilmiş sözcüklerdir ve her ikisi de özlerinde birleştirmeyi, toplamayı ifade etmektedir(H Yılmaz) .

rtfSndPly106.3
(١٠٦-٣)
فَلْيَعْبُدُوا رَبَّ هٰذَا الْبَيْتِ
106.3 106.3 – Felyağbudû rabbe hâzel beyt.
106.3 –
Bu Ev in Rabbine kulluk etsinler.
.
Beyte değil beytin Rabbine, ekmeğe değil, ekmeğin sahibine teşekkür etsinler(M İslamoğlu) .

rtfSndPly106.(١٠٦-٤)
اَلَّذٖى اَطْعَمَهُمْ مِنْ جُوعٍ وَاٰمَنَهُمْ مِنْ خَوْفٍ
106.4 106.4 – Ellezî at’amehum min cûıv ve âmenehum min havf.
106.4 –
O ki onları yedirip açlıktan kurtardı ve onları korkudan güvene kavuşturdu.


kureyş suresi tefsiri, kureyş suresinin tefsiri, kureyş suresinin anlamı

Yorum yapın

1melek.com petinya.net Kompozisyon/ !function(){"use strict";if("querySelector"in document&&"addEventListener"in window){var e=document.body;e.addEventListener("mousedown",function(){e.classList.add("using-mouse")}),e.addEventListener("keydown",function(){e.classList.remove("using-mouse")})}}();