Sekine Duası
İnşirah
Sekine Duası arapça ekledim türkçesi sizden olsun cevap yazınız
Cevap: Sekine Duası
İnşirah
Sekîne duâsı nelerden bahseder? Bu duâyı on dokuz defa okumamızın sırrı ve hikmeti nedir? Bu duâyı nerede ve ne zaman okumalıyız?
Aslı vahye dayanan yüksek, sırlı, tılsımlı, feyizli ve kuvvetli duâlardan birisi de Sekîne’dir. Hazret-i Cebrâil Aleyhisselâm Peygamber Efendimizin (asm) huzurunda bir sayfa indiriyor. Allah’ın altı ismi yazılı bulunan bu esrarlı ve tılsımlı duâ sayfası Hazret-i Ali’ye (ra) tebliğ ediliyor. Hazret-i Ali (ra) bu hâdiseyi şöyle anlatıyor: Ben Cebrâil’i gökkuşağı gibi semâyı kuşatmış olarak gördüm. Sesini işittim. Sayfayı aldım. Sayfada Allah’ın Ferd, Hayy, Kayyûm, Hakem, Adl ve Kuddûs isimlerini yazılı buldum. 1
Sekîne ile bildirilen ve Allah’ın Ferd, Hayy, Kayyûm, Hakem, Adl ve Kuddûs isimlerinden ibâret olan bu altı ismi Hazret-i Ali (ra) için ism-i azamdır. Bu isimlerden Hakem ve Adl isimleri İmam-ı Azam için ism-i azamdır. Hayy ismi, Abdülkadir-i Geylânî için ism-i azamdır. Kayyûm ismi, İmam-ı Rabbânî için ism-i azamdır.2 Kezâ bu isimlerin tamamının asrımızda bir meyvesi zuhur etmiştir: Risâle-i Nûr.3
Üstad Bedîüzzaman Hazretleri Risâle-i Nûr’u bu altı ismin mazhariyetinde telif etmiş, Otuzuncu Lem’ayı da özel olarak bu altı ismin izah ve tefsîrine ayırmıştır.
Bu isimlerin mânâları kısaca şöyledir:
Ferd: Allah birdir, tektir, yegânedir, biriciktir, istiklal ve infirad Sahibidir.
Hayy: Allah sonsuz diridir, ezelî, ebedî ve ölümsüz hayat Sahibidir. Herşeye hayatı veren, herşeyi dirilten O’dur.
Kayyûm: Allah dâimâ kâimdir, tabir câizse dâimâ ayaktadır, yarattığı herşeye hâkimdir, varlıkları dilediği gibi idare eder, sevk eder ve yönlendirir, her şey O’nunla var olur, O’nunla ayakta durur, O’nunla devam eder. Allah’ı ne bir uyku ve ne bir gaflet hâli almaz. Göklerde ve yerde ne varsa, O’nun irâdesiyle ve kayyûmiyetiyle varlığını sürdürür ve ayakta kalır.
Hakem: Allah hüküm Sahibidir, hikmet Sahibidir, yarattığı herşeyde bir hikmet ve bir fayda gözetmesi O’nun yüksek âdetindendir. Faydasız ve boşu boşuna bir şeyi yaratmaz. Yarattıklarını gözetler ve denetler. Kullarından haklıyı ve haksızı ayırır, aralarında hak ve adâletle hükmeder.
Adl: Allah adâlet sahibidir, her yarattığına hakkı olan herşeyi verir, hiç kimseye hiçbir zaman haksızlık yapmaz, mahşerde adâletle hükmeder, cezası zulüm veya haksızlık değil, adaletten ibarettir. Allah kendisi adaet sahibi olduğu gibi, kullarına da her işlerinde adaleti emreder.
Kuddûs: Allah paktır, temizdir, noksanlıklardan, kusurlardan, âcizliklerden, küfür ve dalâlet ehlinin düşündüğü her türlü eksik sıfatlardan münezzehtir. Allah kemâl sıfatlar sahibidir. O’nun her sıfatı, her ismi, her işi, her fiili mükemmeldir. Varlıkları mükemmel, kusursuz, temiz ve pâk yaratır. Temizliği sever, temizliği emreder, işlediklerinden pişman olan ve tövbe eden kullarını günahlarından arındırır ve temiz kılar.
Sekîne’de bu isimlerin zikrinden sonra on dokuz harfli on dokuz âyetle Allah’tan istimdat edilir, Allah’a sığınılır, muhtelif isimleri ile Allah zikredilerek dünyevî ve uhrevî her sıkıntımızı aşmamız için bu isimlerin feyiz ve bereketi istenir.
Kısaca arz edelim:
1- Allah her sıkıntıdan sonra kolaylık lütfedecektir.4
2- Yüzlerin sıkıntısı Hayy-ı Kayyûm içindir.5
3- Allah size karşı çok şefkatli, çok merhametlidir.6
4- Allah tövbeleri çok kabul edici ve kullarına çok merhamet edicidir.7
5- Muhakkak ki, Allah çok bağışlayıcı ve çok merhamet edicidir.8
6- Muhakkak ki, Allah herşeye gücü yettiği halde çok bağışlayıcıdır.9
7- Şüphesiz Allah herşeyi hakkıyla işitir, ve herşeyi hakkıyla görür.10
8- Şüphesiz Allah herşeyi hakkıyla bilir ve her işi hikmetle yerine getirir.11
9- Muhakkak ki, Allah sizin üzerinizde gözeticidir ve her halinizi görür.12
10- Biz sana apaçık bir fetih yolu açtık.13
11- Ve Allah sana pek şerefli bir zaferle yardım etsin.14
12- Şüphesiz Allah’a tâbi olan topluluk gerçek gâliplerin tâ kendisidir.15
13- Muhakkak ki Allah azabında pek kuvvetlidir ve kudreti her şeye galip olandır.16
14- Muhakkak ki hiçbir şeye ihtiyacı olmayan ve her türlü övgüye lâyık olan ancak Allah’tır.17
15- Allah bana yeter. O’ndan başka ibâdete lâyık hiçbir ilah yoktur.18
16- Allah bize yeter. O ne güzel vekildir.19
17- En büyük korku olan kıyâmetin dehşeti onlara üzüntü vermez.20
18- Ancak Sana kulluk eder ve ancak Senden yardım isteriz.21
19- Ve âlemlerin Rabbi olan Allah’a hamd olsun.22
Üstad Hazretleri on dokuz Kur’ân âyetinden alınan on dokuzar harfli bu yüksek ve öz metinlerin besmeleden itibaren on dokuz defa okunmasını tavsiye etmiştir.23 On dokuz rakamı Kur’ân’dan alınan bir şifredir. Bilindiği gibi, Kur’ân’da ebedî âlemlerle ilgili verilen bir haberde on dokuz adedi telâffuz ediliyor.24
Seksen yılı aşkın hayatı boyunca karşılaştığı dehşetli fitnelerden hârika bir sûrette korunmuş olan Üstad Saîd Nursî Hazretlerinin, İmam-ı Gazalî yoluyla Hazret-i Ali’den (ra) ders aldığı Sekîne gibi yüksek esrarlı evradı kendisine dâimî bir vird edinerek hiç terk etmeden okumuş olması25, bize, her sıkıntı ve fitne ânında sığınacağımız açık ve koruyucu bir kapı olduğunu göstermeye yeterlidir.
Dipnotlar:
1- Lem’alar, İstanbul, 2001, s. 193;
2- Lem’alar, İstanbul, 2001, s. 520;
3- Lem’alar, İstanbul, 2001, s. 198;
4- İnşirah Sûresi, 5 ve 6. âyetten alınmıştır.;
5- Kısmen Bakara Sûresi, 255. âyetten iktibastır.
6- Hadîd Sûresi, 9. âyetinden alınmıştır.
7- Nisâ Sûresi, 16. âyetten alınmıştır.
8- Nisâ Sûresi: 23. âyetten alınmıştır.
9- Nisâ Sûresi: 149. âyetten alınmıştır.
10- Nisâ Sûresi: 58. âyetten alınmıştır.
11- Nisâ Sûresi: 11. âyetten alınmıştır.
12- Nisâ Sûresi: 1. âyetten alınmıştır.
13- Fetih Sûresi: 1. âyettir.
14- Fetih Sûresi: 3. âyettir.
15- Mâide Sûresi: 56. âyetten alınmıştır.
16- Hûd Sûresi: 66. âyetten alınmıştır.
17- Hac Sûresi: 64. âyetten alınmıştır.
18- Tevbe Sûresi: 129. âyetten alınmıştır.
19- Âl-i İmrân Sûresi: 173. âyetten alınmıştır.
20- Enbiyâ Sûresi Sûresi: 103. âyetten alınmıştır.
21- Fâtihâ Sûresi: 5. âyettir.
22- Fâtiha Sûresi: 1. âyetten alınmıştır.
23- Hizbü’l-Envâri’l-Hakâikı’n-Nûriye, s. 119
24- Bakınız: Müddessir Sûresi: 30.
25- Lem’alar, İstanbul, 2001, 197.
Yanıt: Sekine Duası
suara
Allah razı olsun insirah paylasim için …cok sevdigim duadir:)
Soru: Sekine Duası
mumy186
Allah razı olsun acaba sekıne duasının turkce yazılmıs halı var mı yada ekleyebılır mısınız kuran okumasını bılmeyenler ıcın oaradan okunsa nasıl olur
Yusuf
Sekine Duası nasıl yapılır???
1. Niyet( ne için ve ne maksatla okunduğuna niyet etmek)
2. İstiğfar (7 DEFA)
3. Salavat-ı Şerife ( 7 DEFA)
4. allah-u Ekber (10 DEFA)
5. Altı Esma her ayetle beraber okunacak.(19 DEFA)
Örnek:
Önce Besmele sonra 6 esma (Ferdun, hayyun, Kayyumun, Hakemun,Adlun,Kuddusun)sonra birinci ayet 19 Defa okunacak. Arkasından Tekrar Besmele Altı (esma)isim Sonra ikinci ayet 19 defa okunacak.
Okunacak ayetlerin meali:
1. Güç işlerin kolay olması niyetiyle ( Talak-7)
2. Cebbarları zelil kılmak, her istek için (Taha-111)
3. Katı gönülleri yumuşatmak,düşmanların gönüllerine rikkat,kalplerine acıma hissi vermek için(Hadid-9)
4. Tevbe kabulü ve mağfiret istemek ( Nisa-16)
5. Tevbe kabulü ve mağfiret talebi (Nisa-23-106)
6. Ehl-i kudretten af talebi için (Nisa-149)
7. Duanın kabulü niyetiyle( Nisa-58)
8. Ehl-ilim olmak ve ulum-u Rabbaniye’ye vakıf olmak ( Nisa-11)
9. Düşmanların hile ve aldatmalarından emin olmak için (Nisa-1)
10. Düşmanlara galebe, rızıkta genişlik, huzur ve saadet kapılarının açılması ( Fetih-1)
11. Düşmanlara galebe, rızıkta genişlik, huzur ve saadet kapılarının açılması ( Fetih-3)
12. Düşmanlara galebe, rızıkta genişlik, huzur ve saadet kapılarının açılması ( Maide-56)
13. Düşmanlara galebe, rızıkta genişlik, huzur ve saadet kapılarının açılması ( Hud-66)
14. Cenab-ı Hak’tan gına(zenginlik) ve rızıkta genişlik(Lokman-26)
15. Düşmanların hilesinden emin olmak için (Tevbe-129)
16. Düşmanların hilesinden emin olmak için (Al-i İmran-173)
17. Def’i gam(keder ve hüznün gitmesi) için(Enbiya-103)
18. Hüzünden kurtulmak için (Fatiha-5)
19. Allah’ın verdiği nimetlere ve şükre muvaffak olmak için(Fatiha-2- Enam-45)
NOT:Bu dua Arapçasından bu niyetlerle okunur. Arapça aslı da Bediüzzaman’ın tertib ettiği Büyük Cevşen’de geçiyor.
Yusuf
< Allah razı olsun acaba sekıne duasının turkce yazılmıs halı var mı yada ekleyebılır mısınız kuran okumasını bılmeyenler ıcın oaradan okunsa nasıl olur >
Okunuşu:
Allahümme ente rabbiy lâ ilâhe illâ ente halâkteniy ve ene abdüke ve ene alâ ahdike ve va’dike mesteta’tü, eûzü bike min şerri mâ sana’tü, ebûuleke binı’metike aleyye, ve ebûu bizenbiy fağfir liy zünûbî, feinnehu lâ yağfirüzzünûbe illâ ente birahmetike yâ erhamerrâhımiyn.
Anlamı:
Allâhım! Rabbim sensin, TANRI yoktur. Yanlız sen varsın, beni sen yarattın, şüphesiz senin kulunum ve gücüm yettiği kadar sana verdiğim ahdü vaad üzere sâbitim. (Allâhım) işlediğim kusurların şerrinden sana sığınırım, bana ihsan buyurduğun ni’metini zât-ı ulûhiyyetine îtiraf ederim. Günâhımı da îtiraf ederim. Binâenaleyh günahlarımı bağışla. Çünkü günâhları bağışlamak sana aittir.
HAYIRLI BİR İŞİN GERÇEKLEŞMESİ İÇİN
Allahümme salli ala seyyidina Muhammedin abdike ve rasulike ve haliylike ve habiybike salaten erka biha merakıyel ıhlası ve enalü biha ğayetel ıhtisası ve sellim tesliymen adede ma ehata bihi ılmüke ve ahsahü kitabüke küllema zekerakez zakirune ve ğafele an zikrihil ğafilun
Manası:
Allah’ım! Kulun, resulün, dostun ve habibin olan Efendimiz Muhammed’e, beni ihlas merdivenlerine tırmandıracak, bir takım hususiyetlerin sonuna erdirecek bir şekilde salat eyle. Aynı şekilde ona, Senin ilminin ihata ettiği ve kitabında sayılı bulunan şeyler adedince ve Seni zikredenler zikrettikleri ve Senin zikrinden gafil olanlar bu gafletlerinde devam ettikleri sürece selam eyle.
Fazileti:
Hayırlı bir murad ve niyetin gerçekleşmesi için tesiri çok yüce bir salavatı şerifedir.
RuHuLSıR
Sekine : Allahu Ekber (on defa)
B’ismillah ir Rahman ir Rahiym
Ferdün, Hayyûn, Kayyumun, Hakemûn,
Adl’un, KuddusünSeyecalüllâhû be’ade
usrûn yüsra. Ve anetil vûcuhü lil Hâyyûl
Kayyum. Ve innellâhe biküm la Raufun
Rahiym.Innellâhe kane tevvâben Rahiymen.
Innellâhe kane Ğafurur Rahiymen.
Fe innellâhe kâne afüvven Kadiyren.
Innellâhe kâne Semiân Basiyran.
Innellâhe kane A’liymen Hakiyman.
Innellâhe kâne a’leykum rakiban.
Inne fetehna leke fethan mübiyna.
Ve yensurekellahü nasren azizen.
Inne hizbellâhi hümül galibüne.
Innellâhe hüvel qaviyyül Aziyz.
Innellâhe hüvel GaniyyülHamid.
Hasbiyâllâhu lâ ilâhe illâ Huve.
Hasbünellâhi ve ni’mel vekilû lâ
yehzinühümül fezaül ekber. (19 kez)
Iyyâke na’büdü ve iyyâke nestain.
Velhamdülillâhi Rabbu’l â’lemiyn.
V’esSeLam
2. O rubûbiyet ve ulûhiyetinde istiklâl sahibi olan
ve kâinatın tamamına bizzat hükmettiği gibi, küçük
büyük her bir varlığa dabizzat hükmeden ve kâinattaki
geniş icraatına hiç kimse müdahale edemeyen Ferd’dir.
O, varlıklara hayat verip canlandıran, Kendi hayatı ise
zâtî, ezelî ve ebedî olan Hayy’dır.O, varlığıyla bütün varlıkları
düzenli bir şekilde ayakta tutan; fakat Kendi varlığı hiçbir
varlığa bağlı olmayan Kayyûm’dur.
O, haklıyı haksızdan ayıran, her şeyi hikmetle, bir gaye
için ve faydalı bir şekilde yaratan Hakem’dir.
O, kâinatı ince hesaplarla yaratan, her varlığı yaşadığı
şartlara uygun olarak donatıp bütün ihtiyaçlarını adaletle
veren ve başkalarının hukukuna tecavüz eden varlıkları
cezalandırıp iyilik yapanları da mükâfatlandıran Adl’dir.
O,hiç bir şekilde hiçbir noksanı olmayan, kâinatta görünen
bütün kusurlar asla Kendin de bulunmayan, sapıtmışların
söyledikleri batıl düşüncelerden sonsuz derece yüce olan,
kâinatı dâima temiz tutarak güzelleştiren ve her bir
varlık tesbihleriyle kudsî isimlerini her tarafta ilân eden
Kuddûs’tür.
3.”Allah(cc)her zorluğun arkasından bir kolaylık yaratır.”
(Talâk, 65:7)
4. “Bütün yüzler, varlıklara hayat verip canlandıran,
Kendi hayatızâtî, ezelî ve ebedî olan; ve varlığıyla
bütünvarlıkları düzenli bir şekilde ayakta tutan; fakat
kendi varlığı hiçbir varlığa bağlı olmayan Allâh(c.c.)’ın
huzurunda eğilmiştir” (Tâha, 20: 111)
5. “Şüphesiz ki Allâh(cc), size şefkatle muamele
ederek iltifatının inceliklerini gösterir; merhamet ederek
hususîihsanlarda bulunur” (Hadîd, 57: 9.)
6. “Muhakkak ki Allah(cc), tevbeleri çok kabul edici,
kullarınaçok merhamet edicidir” (Nisâ, 4: 16)
7. “Muhakkak ki Allah, çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.”
(Nisâ, 4: 106)
8. “Muhakkak ki Allah(cc), çok bağışlayıcıdır.
Her şeye gücü yeter” (Nisâ, 4: 149.)
9. “Şüphesiz Allah(cc) her şeyi hakkıyla işitir
ve her şeyi hakkıyla görür.” (Nisâ, 4: 58.)
10. “Muhakkak ki Allah(c.c.), her şeyi hakkıyla bilir
ve her işi hikmetle yapar. ” (Nisâ, 4: 11.)
11. “Muhakkak ki Allah(c.c.), sizin üzerinizde gözeticidir
ve her hâlinizi görür.” (Nisâ, 4: 1.)
12. “Biz sana, apaçık bir fetih yolu açtık.” (Fetih, 48: 1.)
13. “Tâ ki Allah(c.c.), sana pek şerefli bir zaferle
yardım etsin.” (Fetih, 48: 3.)
14. “Şüphesiz, Allah(c.c.)’a tâbi olan topluluk
gerçek galiplerin tâ kendisidir.” (Mâide, 5: 56.)
15. “Şüphesiz ki Rabbin, sonsuz kuvvet ve izzet sahibidir.”
(Hûd, 11: 66.)
16. “Muhakkak ki Allah(c.c.), sonsuz zenginlik sahibidir
ve hamd edilmeye en çok lâyık olandır.” (Lokman, 31: 26.)
17. “Allah(c.c.) bana yeter. Ondan başka hiçbir ilâh yoktur.”
(Tevbe, 9: 129.)
18. “Allah(c.c.) bize yeter. O ne güzel vekildir.”
(Âl-i İmran, 3: 173.)
19. “En büyük korku olan kıyâmetin dehşeti onlara
üzüntü vermez.” (Enbiyâ, 21: 103.)
20. “Ancak Sana kulluk eder, ancak Senden yardım dileriz.”
(Fâtiha, 1: 5.)
21. “Ve, ezelden ebede her türlü hamd ve övgü,
şükür ve min-net, âlemlerin Rabbi olan Allah(c.c.)’a
mahsustur.” (En’âm, 6: 45.)
(19 defa okunur.)
V’esSeLam
BiLaL HaTTaB
< Aslı vahye dayanan yüksek, sırlı, tılsımlı, feyizli ve kuvvetli duâlardan birisi de Sekîne’dir. Hazret-i Cebrâil Aleyhisselâm Peygamber Efendimizin (asm) huzurunda bir sayfa indiriyor >
Cebrail’in Hz. Ali’ye böyle bir kitap verdiğini kabul etmek, onu Peygamber saymaktır. O kitapta var olduğu söylenen ilim ve sırları Peygamberimizin bilmediği kesin olduğu için Ali ondan üstün bir konuma getirilmiş olur.
Bu tür iddialar için Allah Teâlâ şöyle buyurur:
“Vay o kimselere ki, kendi elleriyle kitap yazarlar, sonra “bu Allah katındandır” derler. Hedefleri, onun karşılığında bir şeyler almaktır. Vay o ellerinin yazdığından dolayı onlara! Vay o kazandıklarından dolayı onlara!.” (Bakara 2/79)
< Hazret-i Ali (ra) bu hâdiseyi şöyle anlatıyor: “Ben Cebrâil’i gökkuşağı gibi semâyı kuşatmış olarak gördüm. Sesini işittim. Sayfayı aldım. Sayfada Allah’ın Ferd, Hayy, Kayyûm, Hakem, Adl ve Kuddûs isimlerini yazılı buldum.” (Lem’alar, İstanbul, 2001, s. 193) >
Said Nursî(Allah rahmeti ile muamelede bulunsun) İsm-i Âzam’dan bahsederek bazı olayları anlattıktan sonra şöyle der:
“Dünyanın başından kıyamete kadar ilimler ve önemli sırlar bize, tanıklık derecesinde açıldı. Kim ne isterse sorsun, sözümüzden şüpheye düşenler zelil olurlar” [Sikke-i Tasdik-i Gaybî, Onsekizinci Lem’a, c. II, s. 2079]
Öyle bir sahife ki, içinde dünyanın başından kıyamete kadar olan ilimler ve önemli sırlar yer alıyor. Kusura bakmayın da, bu bir sahife değil, çok büyük bir kitap olur.
< Sekîne ile bildirilen ve Allah’ın Ferd, Hayy, Kayyûm, Hakem, Adl ve Kuddûs isimlerinden ibâret olan bu altı ismi Hazret-i Ali (ra) için ism-i azamdır. Bu isimlerden Hakem ve Adl isimleri İmam-ı Azam için ism-i azamdır. Hayy ismi, Abdülkadir-i Geylânî için ism-i azamdır. Kayyûm ismi, İmam-ı Rabbânî için ism-i azamdır. Kezâ bu isimlerin tamamının asrımızda bir meyvesi zuhur etmiştir: Risâle-i Nûr.(Lem’alar, İstanbul, 2001, s. 198) >
Bu da insanları kutsamaktaki son nokta olsa gerek… Allah’a ait isim ve sıfatlar, nasıl olur da bir “KUL”a yontulabilir? Son cümle de çok ilginç: “Kezâ bu isimlerin tamamının asrımızda bir meyvesi zuhur etmiştir: Risâle-i Nûr.”
Evet; Said Nursî, Risale-i Nurların kutsal sayılması için akla gelen her şeyi söylemiştir.
” “Sözler” şüphesiz Kur’ân’ın nurlu parıltılarıdır. Açıklanmaya muhtaç yerleri eksik olmamakla birlikte tümüyle kusursuz ve eksiksizdir“ [Barla Lâhikası, Yirmi Yedinci Mektub ve Zeyilleri, c. II, 1415]
“Risale-i Nur bu asırda, bu tarihte bir “urvet-ül vüska”dır. Yani çok sağlam, kopmaz bir zincir ve bir “hablullah” yani Allah’ın ipidir. Ona elini atan, yapışan kurtulur” [Şualar, On Birinci Şua, Onbirinci Meselenin haşiyesinin bir lahikasıdır]
Oysa ki, “Urvet-ül vüska” ve “hablullah” Kur’ân’a ait özelliklerdir. (Bakara 2/256; Ali İmrân 3/103)
“Kur’ân’ın gizli gerçekleri Risale-i Nur ile birlikte bize iniyor!! …Peygamber devrinde Kur’ân’ın vahiy suretiyle inmesi gibi, her asırda, Kur’ân’ın arştaki yerinden ve manevi mucizesinden feyiz ve ilham yoluyla onun gizli gerçekleri ve gerçeklerinin kesin delilleri iniyor” [Şualar, Birinci Şua, Yirmidördüncü Ayet ve Ayetler, Üçüncü Nokta, c. I, s. 842]
Yani Risale-i Nur, Kur’ân’ın indiği yerden Kur’ân’ın inmesi gibi vahiy suretiyle inerek onun gizli kalmış gerçeklerini ve o gerçeklerin kesin delillerini Said Nursî’ye getirmiş oluyor.
Bu sözler, bir peygamberlik iddiası taşımaktadır. Said Nursî’nin, Kur’ân’da açıklanmamış gerçeklerin kendine indirildiğini söylemesi ise kendi kitabının Kur’ân’dan önemli olduğu iddiasından başka bir anlam taşımaz.
Allah Teâlâ şöyle demiştir:
“Ey Elçi! Rabbinden sana indirilen her şeyi tebliğ et, eğer bunu yapmazsan onun elçiliğini yapmamış olursun.” (Maide 5/67)
Said Nursî’nin iddia ettiği şeyler Peygamberimize bildirilseydi onları açıklamak zorunda olurdu. O iddia ettiği şeyler, sadece kendine bildirilmiş olmalıdır.
Ve dahası da var:
“Risale-i Nur denilen otuzüç aded Söz, otuzüç aded Mektub, otuzbir aded Lem’alar, bu zamanda, Kur’ân’daki âyetlerin âyetleridir. Yani onun gerçeklerinin göstergeleridir. Onun hak ve hakikat olduğunun kesin delilidir. Kur’ân âyetlerinde yer alan inançla ilgili gerçeklerin gayet kuvvetli belgeleridir” [Şualar, Birinci Şua, Yirmiikinci Ayet ve Ayetler, c. I, s. 841]
Demek ki, Kur’ân nasıl Tevrat ve İncili tasdik eden bir kitapsa, Said Nursî’nin bu iddiasına göre Risale-i Nur da Kur’ân’ı tasdik eden bir kitaptır. Bu sebeple Risale-i Nur’un âyetleri, Kur’ân âyetlerinin delili olmuştur.
Şu konuya hiç bulaşmayım istiyordum; ancak bir talhsizlikle bu konuya ulaştım ve gördüğüm manzara karşısında dayanamadım.
Said Nursî, gözümde saygın bir insandır. Birçok sohbetimizde “İşaratu’l İcaz” dersi yaptık. Ve bu dersi bize veren hocamızın bir sözü gitmez kulaklarımdan: “Risale-i Nur’u toplasan 3 cilt etmez” Bu ne demektir? Allah Rasulünün(sas) pak sünnetine leke sürmek adına binlerce hatta mübalağa olmaz onbinlerce söz katarak hadis diye yutturan zihniyetin, aynı şeyi saygın insanları kullanarak da yapması bir ütopya değildir. Yukarıdaki eleştirilerini sunduğumuz sözlerin, Üstad’a ait olduğunu kabullenemiyorum ve inanmıyorum. Ama herşeye rağmen, ona ait sözler de olsa, kimse kusura bakmasın: Bazı şahısları bütün dünya kutsallaştırsa da bize düşen, onların hurafeleriyle mücadeledir. Sevgimiz, gözümüzü kör etmemeli…
Yapmayın Allah aşkına; Allah adı ile, Allah’ın dinine savaş açmayın… Kur’an’daki dualar, Peygamberimizden(sas) gelen sahih dualar yetmiyor mu da, bu türlü şeylere yöneliyorsunuz?
“Allah bütün gaybı bilir, kendi gaybını kimseye açmaz. Dilediği elçi bunun dışındadır. Onun da önüne ve arkasına gözcüler diker. Bunu yapar ki o (elçi), (gelen meleklerin) Allah’ın gönderdiklerini tastamam ulaştırdıklarını bilsin, onların yanında olanı kavrasın ve her şeyi bir bir hafızasına yerleştirsin.” (Cin 72/26-28)
Ayetteki “kendi gaybını” ifadesi, resullere bildirilenin özel gayb bilgisi olduğunu gösterir. Bu bilgiyi, ancak Allah’ın Nebileri alabilirler. Bunlar, insanlara ulaştırılmak için yapılan vahiylerdir. Vahiy ve ilhamın diğer şekillerinde böyle bir şey yoktur. Bu sebeple onlar, sadece ilgili kişiyle alakalıdır. Bir başkası için önemli değildir.
Ama hurafeciler, insanlara olan vahiy ve ilham sınırını aşarak kendilerini Allah’ın nebileri gibi göstermeye çalışır. “Nebilere olan bize de olur, biz de vahiy alırız” diyerek yoldan çıkarlar. Allah Teâlâ bunlar için şöyle buyurur:
“Allah’a karşı yalan uydurandan, ya da kendine vahiy gelmediği halde vahiy aldığını söyleyenden yahut Allah’ın indirdiği gibisini ben de indireceğim” diyenden daha zalimi kim olabilir? …” (En’âm 6/93)
Zalim güçlü de olsa, mazlumu koruyana teslimiz…
vesselam…
Kimbilir__
< Hazret-i Ali (ra) bu hâdiseyi şöyle anlatıyor: “Ben Cebrâil’i gökkuşağı gibi semâyı kuşatmış olarak gördüm. Sesini işittim. Sayfayı aldım. Sayfada Allah’ın Ferd, Hayy, Kayyûm, Hakem, Adl ve Kuddûs isimlerini yazılı buldum.” (Lem’alar, İstanbul, 2001, s. 193)
Said Nursî(Allah rahmeti ile muamelede bulunsun) İsm-i Âzam’dan bahsederek bazı olayları anlattıktan sonra şöyle der:
“Dünyanın başından kıyamete kadar ilimler ve önemli sırlar bize, tanıklık derecesinde açıldı. Kim ne isterse sorsun, sözümüzden şüpheye düşenler zelil olurlar” [Sikke-i Tasdik-i Gaybî, Onsekizinci Lem’a, c. II, s. 2079]
Öyle bir sahife ki, içinde dünyanın başından kıyamete kadar olan ilimler ve önemli sırlar yer alıyor. Kusura bakmayın da, bu bir sahife değil, çok büyük bir kitap olur. >
Allah razı olsun
BiLaL HaTTaB
inşAllah kardeşim… Rabbim cümlemizi, rızasına layık ve dahil kullar eylesin… Rızasına liyakat da, Kur’an ve Sünnet’e tavizsiz ittiba ile mümkün olduğundan, Rabbim tavizsiz mü’minlerden, dosdoğru er’lerden eylesin bizleri…
vesselam…
nurşin
Allahu teala razı oslun bilal hatab kardeşim konuya açıklık getirdiğiniz için
BiLaL HaTTaB
< Allahu teala razı oslun bilal hatab kardeşim konuya açıklık getirdiğiniz için >
Rabbim sizlerden de razı olsun kardeşim.
O’ndan(cc) hidayetini istiyor, her türlü dalâletten de yine O’na sığınıyoruz…
vesselam…
sevde_
Allah cc razı olsun…
BiLaL HaTTaB
Rabbimiz, hayırlı ilim nasib eylesin cümlemize…
Allah(cc) sizlerden de razı olsun kardeşim.
vesselam…
eda_04
Kuran okumasını bilmiyorum malesef..
türkçe okunuşula okunursa olur mu?
gülsenam
Allah razı olsun paylaşım için ……..
geho
hangisi doğru inşirah adlı uyemı yoksa bilalı hattab mı
Hazall.
< hangisi doğru inşirah adlı uyemı yoksa bilalı hattab mı >
Bilal hattap konunun içerğini göstermiş:)
BiLaL HaTTaB
< hangisi doğru inşirah adlı uyemı yoksa bilalı hattab mı >
Onun ölçüm ve tartımını siz yapacaksınız kardeşim…
< Bilal hattap konunun içerğini göstermiş:)
Yani ikiside doğru..
>
Konunun içeriğini gösterdim; ama konuyu açıklama babında değil, reddiye babında…
İkisinin de doğru olması imkansız yani…
vesselam..
ene-zerre
< İkisinin de doğru olması imkansız yani… >
“Bir durumda iki zıttın varlığını ispat,İmkansız şeylerin en çirkin şeklidir” 🙂
harunbaba06
< Sekine Duası nasıl yapılır???
1 Niyet( ne için ve ne maksatla okunduğuna niyet etmek)
2 İstiğfar (7 DEFA)
3 Salavat-ı Şerife ( 7 DEFA)
4 allah-u Ekber (10 DEFA)
5 Altı Esma her ayetle beraber okunacak(19 DEFA)
Örnek:
Önce Besmele sonra 6 esma (Ferdun, hayyun, Kayyumun, Hakemun,Adlun,Kuddusun)sonra birinci ayet 19 Defa okunacak Arkasından Tekrar Besmele Altı (esma)isim Sonra ikinci ayet 19 defa okunacak
>
selamün aleyküm yusuf kardeş sekıne duası nasıl yapılır üstteki yazdıklarını anladım birinci ayetin türkçe okunuşunu ve diğer ayetlerin türkçe okunuşunu yazabilirmisin mealini yazmışsın
PINAR_34
Selamın Aleyküm Arkadaşlar Hepinize Hayırlı Ramazanlar Dilerim.. Forumu Yaklaşık 3 4 Aydır Takip Ediyorum Fakat Bilgisayardan Fazla Anlamadığım İçin Bir Türlü Üye Olamamıştım Kısmet Bu Güneymiş …Öncelikle Verdiğiniz Bilgilerden Dolayı Çok Teşekkür Ederim ALLAH Hepinizin Dualarını Kabul Etsin.. Ve ALLAH Hepinizden Razı Olsun İnşAllah..Benim Bir Derdim Var Sizlerden Yardım Isıtıyorum.. Bu üyeliği Öncelikle Kızım Kendi Üzerine Açtı Ben 54 Yasında Bir Bayanım Benim Ortanca Oğlum Evli Ve Aşırı Sınırlı Aksi Bir Yapıya Sahip En Ufak Şeylerden Bile Hır Çıkıyor Gelinimle Aralarında Yaradana Sürekli Dua Ediyorum Araları Düzelsin Diye Şuan Ayrılmak Üzereler Ve Oğlumla Görüşemiyorum Sizlerden İsteğim Allah Rıza İçin içinde bulunduğumuz Durumun Düzelmesi için Bana Ve TüM Müslüman Kardeşlerimize Dua Etmenizi İstiyorum kezaa Bende Her Namazda Sizlerden Dualarımı Esirgemiyorum Oğlumun Akıllanması Ve Gelinimle Aralarının Düzelmesini İstiyorum Şimdiden Hepinize Çok Teşekkür Ediyorum ALLAH YARDIMCIMIZ OLSUN RABBİME EMANETSİNİZ ALLAH RAZI OLSUN.
gülsenam
Altı Esma her ayetle beraber okunacak(19 DEFA)
bu altı esmayı her ayetin başındamı 19 defa mı tekrara edicez yoksa bir sefermi anlayamadım bilen varsa çıklayabilirmi arkadaşlar
rumeysa36
selamünaleyküm….
bureyde07
Allah razı olsun kardeş
Tevhid DamLas
SELAMUN ALEYKUM ALLAH RAZI OLSUN 🙂
sekine duası arapça, sekine suresi, sekine duası