Peygamberimiz (sav) ile ilgili şiirler
medahms
PEYGAMBERİMİZ (S.A.V.)LE İLGİLİ ŞİİRLER
Şefaat senindir ya Resul Allah
Ehli imanlar saf saf durmuşlar
Mahkameyi kibriyada hesap sormuşlar
Günahı olanlar af dilemişler
Şefaat senindir ya Resul Allah
Onların yardımcısı cümle enbiya
Onların serdarı habibi Kibriya
Onlar için rica ediyor hatımel enbiya
Şefaat senindir ya Resul Allah
Günahı olmıyan ağlayıp geziyor
Günahkar dostunun afını istiyor
Kelimeyi tevhit bülbül gibi okuyor
Şefaat senindir ya Resul Allah
Aşıklar feryadı arşı titretti
Cabrail onların aşkından gürledi
Yer gök onların azameti dinledi
Şefaat senindir ya Resul Allah
Rica ediyorlar ehli imanı
Onların boynunda berat fermanı
Muhammed Mustafa’dır onların din imanı
Şefaat senindir ya Resul Allah
Ehli aşk orda ediyor niyazı
Feryadı fiğanı türlü avazı
Hakk huzüründe ediyorlar nazı
Şefaat senindir ya Resul Allah
Saf saf durmuşlar ne güzel canlar
Yüzünde parlıyor nurun imanlar
Hakk’ından bekliyor büyük fermanlar
Şefaat senindir ya Resul Allah
Diyer yarab çaresiz derdimin dermanı
Senin lütfündür emru fermanı
Nuri Ahmed aşkına yürüt bu aşkın kervanı
Şefaat senindir ya Resul Allah
Ehli imanın nuru parlıyor
Fatma anam hüngür hüngür ağlıyor
Ehli imanı rica ediyor
Şefaat senindir ya Resul Allah
Bir yanında Muhammed bir yanında o şahi Haydar
Hatice anamız elinde ferman
Günahkar ümetimin derdine derman
Şefaat senindir ya Resul Allah
Kul Hudavendi (Cevat Sevil)
Cevap: peygamberİmİz (s.a.v.)le İlgİlİ Şİİrler
medahms
Şefaat senindir ya Resul Allah.
Ehli imanlar saf saf durmuşlar
Mahkameyi kibriyada hesap sormuşlar
Günahı olanlar af dilemişler
Şefaat senindir ya Resul Allah..
Onların yardımcısı cümle enbiya
Onların serdarı habibi Kibriya
Onlar için rica ediyor hatımel enbiya
Şefaat senindir ya Resul Allah.
Günahı olmıyan ağlayıp geziyor
Günahkar dostunun afını istiyor
Kelimeyi tevhit bülbül gibi okuyor
Şefaat senindir ya Resul Allah.
Aşıklar feryadı arşı titretti
Cabrail onların aşkından gürledi
Yer gök onların azameti dinledi
Şefaat senindir ya Resul Allah.
Rica ediyorlar ehli imanı
Onların boynunda berat fermanı
Muhammed Mustafa’dır onların din imanı
Şefaat senindir ya Resul Allah.
Ehli aşk orda ediyor niyazı
Feryadı fiğanı türlü avazı
Hakk huzüründe ediyorlar nazı
Şefaat senindir ya Resul Allah.
Saf saf durmuşlar ne güzel canlar
Yüzünde parlıyor nurun imanlar
Hakk’ından bekliyor büyük fermanlar
Şefaat senindir ya Resul Allah.
Diyer yarab çaresiz derdimin dermanı
Senin lütfündür emru fermanı
Nuri Ahmed aşkına yürüt bu aşkın kervanı
Şefaat senindir ya Resul Allah.
Ehli imanın nuru parlıyor
Fatma anam hüngür hüngür ağlıyor
Ehli imanı rica ediyor
Şefaat senindir ya Resul Allah.
Bir yanında Muhammed bir yanında o şahi Haydar
Hatice anamız elinde ferman
Günahkar ümetimin derdine derman
Şefaat senindir ya Resul Allah.Kul Hudavendi (Cevat Sevil)
Yanıt: peygamberİmİz (s.a.v.)le İlgİlİ Şİİrler
medahms
Peygamberimi efendimizin (s.a.v) izindeyiz
Peygamberimi efendimizin (s.a.v) izindeyiz
Gordugumuz bir cirkinligi elimizle, beceremiyorsak
dilimizle, bu imkana sahip degilsek kalbimizle
duzeltmemiz vazifemizdir. Fakat kalbiyle duzeltmek
imanda alt mertebedir.
Gökte
melekler
aglarken,
Yerde;
Efendimize (s.a.v) e karsi yapilan saygisizlik ve
edebsizlige karsi
haykiran ümmet
nerde
Bilesiniz ki kiyamet; Rasulullahin nuru kalkınca
kopacak. Danimarka kendi kiyametini hazirladi. Bu
edepsizlige eliyle, diliyle karsi gelmeyenler o
kiyametten nasibini alacak. Onlarin halini mahserde
gorur gibiyim. Cehennem azabindan, atesten kurtulmak
için Efendimize(s.a.v) nasıl yalvardiklarini, gorur
gibiyim. Yalniz beni uzen tarafi müslümanların
kayitsiz kalmasi. Kayitsiz kalan Müslümanlar, nasil,
Ruz-i mahserde Rasulullahin yuzune bakacaklar. Bu
edepsizlige karsi gelmeyen nasıl Peygamber asigiyim
diyebilecek. Ruz-i mahserde Peygamber efendimiz(s.a.v)
ummetim diye sahiplenecek mi?
Bir dusunun ki, esiniz, cocugunuz, sevdiginize bir
kotu soz soylense, haksizlik edilse; bu sizin ofkenizi
celbeder, o kisiyi ve o yeri yakip yikmaz misiniz?
Uhud’da Peygamber Efendimiz in(s.a.v) disi yere
dusseydi, Allah orayi helak ederdi. Bunun için o gune
kadar ki en hizli inisle indi Cebrail.
Bu edepsizlik Allah’in gazabini celbetmiyor mu? Onun
ugruna yarattigi alemleri yine Onun ugruna helak etmez
mi? Ve ayetinde bildirdigi gibi, o gazaptan
korkmaliyiz ki indigi zaman icimizde sadece zalimleri
bulmaz.
Korkuyormuyuz?
Bizler eğer ki Rasulullah’a ümmet diyorsak. Ona
tabiyiz diyorsak, kesinlikle bu cirkinlige kars; hic
bir sey yapamasak bile en azian bir mail atarak
tepkimizi dile getirmemiz gerekiyor. Bu tepkiyi
gosterelim ki yari Ruz-i mahserde Rasullaha karsi
yuzumuz olsun.
Rasulullah Efendimiz son hutbesinde buyuruyor ki:
Kim, benim giyabimda bana tabi olursa,benden sonra
kiamete kadar benden ona selam olsun. Bizim bu selami
alabilmemiz için ona yapilan bütün cirkinlere
elimizle dilimizle, gerekirse canimizla, malimizla,
evlatlarimizla karsi gelmemiz lazimki o selami
alabilelim.
Allah in selami üzerine olsun ey Peygamber Asiklari
Soru: peygamberİmİz (s.a.v.)le İlgİlİ Şİİrler
medahms
Hiç bir an unutmadım seni ben ey Sevgili,
Sönmez içimde tutuşturduğun iman ateşi,
Hep canlıydı gönlÜmde ki o hidayet Ümidi,
Kalbimde solmayacak o GÜlÜ Muhammedi
medahms
Sana geldim efendim
Bin bir güçlükle söküp getirdim yüreğimi de yanımda
Sana geldim efendim…
Cismin bir nur olarak aklımda, isminse hep dudağımda
Bu aşkı taşıyamam artık bu küçücük bağrımda
Dünlerimi yaktım ateşte teslim oldum sana yarınlarımda
Ve ben
Sana geldim efendim…
Sana geldim efendim…
Artık yıkılsa dünya ne yazar bu kutlu günde
Bayramım olmaz mı doğumum gibi ölümümde
Küffar naralar atsın artık gidişimde dönüşümde
Bir kor alev gibi parıldayıp aniden sönüşümde
Ne olursa olsun efendim
Ben mi ?
Sana geldim efendim…
Sana geldim efendim…
Bilmem kaçıncı ağlayışım yapayalnız gecelerde
Sana salat ve selamlar gece gündüz hecelerde
Şu gönlüm sensizlikten her an bocalarda
Ben çaresizce yine hüzne şayan bir şekilde
Bu gece içimdeki sıkıntılarım ve tüm dertlerimle
Ben
Ben sana geldim efendim…
Sana geldim efendim…
İstiyorum ki kalbim çıksın yerinden ve dile gelsin
Yüreğim sökülüp ta canevinden sana salat ve selam getirsin
Bu aşk beni bende daha fazla çoğalmadan bitirsin
Divane gönlüm yansın da şu aklını yitirsin
Ben kaybolayım ani çığıkların boz bulanık nidalarında
Volkanların köpüklü kaynayan sularında
Yansam yanmazdım yandığım kadar böyle
Halim , ahvalim bu iken
Bense sana geldim efendim…
Sana geldim efendim…
Bendim şehrin soğuk sokaklarında inleyen aşkından
Mecnun misali çölleri karış karış arşınlayan
Ve bir sevda ateşi yakıp büyük bir sevinçle ateşe atlayan
Meczup bir görüntüyü işleyip nakış nakış yüreğime
Her soruşumda büyüdü mü içindeki aşk diye kendi kendime
Sürünerek ismin dudağımda iken yesrip çöllerinde
Sensizliğe muzdarip bu yaban ellerinde
Seni her an soluyup yasatarak aciz kaderimde
Bütün sözler istemeden tıkanırken biçare genizimde
Bir de baktım ki ben kaybolmusum engin bir vuslat denizinde
Bir baktım ki ben sana gelmişim efendim…
Bir baktım ki sana gelmişim efendim…
Bir baktım ki sana gelmişim…
Kim Allah’ı, Resûlünü ve iman edenleri dost edinirse (bilsin ki) üstün gelecek olanlar süphesiz Allah’ın tarafını tutanlardır.(Maide 55,56)
medahms
Gönlümüzün sultanı efendimiz
Merhamet dilendiğimiz kelimelerin gölgesinde içimizin yankısını sana yollamak istiyoruz.
Ey Nebi!
İnan ki sensiz gündüzlerimiz bile geceye döndü alnımızı üfül üfül okşayan rahmet yüklü soluğundan mahrumuz yıllardır senin yokluğun ölü ruhlara can veren nefesinin yokluğu bizi ağyar ateşinden yaktı.
Medet Sultanım!
Hicranınla yanan ruhumuza parmaklarından yine boşaltmaz mısın Kevserlerini oluk oluk? utancımız büyük adını bir bayrak gibi dalgalandıramadık gönül semalarında giremedik kalplere adını sunamadık sana muhtaç sinelere büyük utançlara kundaklandık ama sen sen sultansın efendim ne olur himmetini esirgeme boynu bükük yüreği yaralı ümmetinden
Ey Nebiler Sultanı Efendim!
Senin devrinde yaşayan o gül nefesinle hayat bulan kutlu insanlara ARKADAŞIM diyordun Oysa biz ahir zamanın garip insanlarına seni görmeden iman ettikleri için KARDEŞLERİM diye hitap ediyorsun kardeşim dediğin insanları arasına kat bizleri de ayağı ve alnı beyaz sekili atların say bizi aldığımız abdestlerimiz var günde beş vakit
Ne olur efendim Mekke’den Medine’ye hicret eder gibi gel gel ki güneşin bizi terk ettiği karanlık gecelerimize dolunaylar doğsun gel ki yeniden bestelensin taleal bedrular hiç günahı olmayan çocuklarımız seslendirsin yine o karanlık nağmeleri ellerinde demet demet güllerle bekleyen kadınlarımız göz yaşı çağlayanlarıyla yıkasın yollarını
Biliyoruz aşkına pervane olamadık yanlış ateşlerde yandı ruhumuz yanlış pazarlara sürüldük yalancı şafaklarla kandırıldık yıllar yılı onca günahlarımıza bize yakışmayan onca kusurlarımıza rağmen senin büyüklüğün kadar büyüttük umutlarımızı dağlar kadar günahlarımız olsa da sen kadar Ahmed i Mahmud u Muhammed kadar umutlarımız var
Ey nebi ey rasulullah sultanı kendisine yollanan salat u selamları işiten vefah dost!
Sana yolladığımız selat u selamların sımsıcak gölgesinde yöneldik kapına
Yetiş imdada yetiş imdada ya RasulAllah !
Gönül kabesinde bütün günahlarımıza bütün isyanlarımıza rağmen yinede bir yer var efendim teşrif buyuracağın uyku nedir bilmeyen kirpiklerimiz var seni bekleyen
Ey levlake levlak hitabının nazlı sultanı naz makamının efendisi!
Yıldızların yoluna kaldırım taşları gibi dizildiği yüreği bulut olan sevgili yağarsın taşlar bile yemyeşil filizlenir sen olmasaydın eğer taşlardan daha katı yüreğimizde hiç yeşerir miydi yepyeni umutlarımız yüreğimizin yamaçlarında boy verir miydi sen kokan can kokan ten kokan güller
Ne büyük şeref seni bilmek seni bize bildiren hz. Yezda ya şükürler olsun adını konuşmaya başladığımız zaman öğrendik daha ufacık bir çocukken biz oturmuştun yüreğimizin en güzel yerine senin gül devrinde yetişmedik bizler oturamadık dizlerinin dibine ama sana ümmet olmak için seni sevmek yeterse kalbimizin bütün zerreleriyle söylüyoruz ki SENİ ÇOK SEVİYORUZ EY SEVGİLİ kimler kimler seni ölesiye sevmedi ki Ya RasulAllah
Hz.Bilal’e kızgın kumlar üzerinde dayanma gücü veren sana olan bağlılığı ve sevgisi değil miydi?
Hz.Ebu Bekir’e ”Anam babam sana feda olsun ya RasulAllah ” dedirten bu sevgi değil miydi?
Ay sana olan muhabbeti yüzünden ikiye bölünmemiş miydi?
Kendisini bıraktığını düşünüp hıçkırıklara boğulmamış mıydı?hurma kütüğü
Hz.Musab sana olan sevigisi yüzünden Cenab-ı Hak tarafından şehadet mertebesiyle ödüllendirilmemiş miydi?
Mübarek sevgin o kutlu aşkın daha nice kalplere ışık olup hayat vermemiş iydi? seni sevmemek sana bağlanmamak sana aşık olmamak mümkün ü ya Muhammed? adını duyan gönüller yanardağ gibi yanmaz mı? Heyhat!… nasıl sevmeyiz i seni elbette seviyor ve seveceğiz
Fakat şu zaman şu ahir zaman var ya ne çetin bir zaman ne zor bir zaman sana çıkan yollar sarp yolu görüyoruz ama rehberimiz yok senden ayrı gözlerimiz dolu, buğulu senin imdadımıza yetişeceğin günün hasretini çekmekteyiz
Bir demet gül var elimizde titreyen yüreklerimiz var güllerimiz solmadan çöle dönmeden yüreklerimiz ne olur ne olur gel ey Muhammed bahardır
Dudaklar ardında saklı aminlerimiz vardır
Hacdan döner gibi gel
Miracdan iner gibi gel
Bekliyoruz yıllardır
Güllerimiz solmadan çöle dönmeden yüreklerimiz
NE OLUR NE OLUR
GEL EFENDİM !!!
medahms
Ben Sana Yüreğimi Sunuyorum Ey YAR…
Nabzimda..Adını Soluyan Nefeslerimle..
Dermansız..Bahtıma Ağlarken..Her Bahar..
Sana Sevdamı Sunuyorum…Hüzünlerimle…
Ben Sana Yetimliğimi Sunuyorum..En Sevgili…
Yetim Bırakmayacağını Beni…Bile Bile…
Alevler Kuşatmış Bak!! Hasret Kokan Gurbetimi..
Sana Ömrümü Sunuyorum..Efendim..Seve Seve…
Ben Sana Selamımı Sunuyorum…Can Nebi…
Sana Çarpan Yüreğimden..Senin Yüreğine..
Kırık Gönlümde Büyüyen Sevdanla Ayaktayım Şimdi…
Sana Aşkı Sunuyorum..Can Efendim..Tüm Hücrelerimle…
Kabul Buyurur musun EFENDİM….
Kim Allah’ı, Resûlünü ve iman edenleri dost edinirse (bilsin ki) üstün gelecek olanlar süphesiz Allah’ın tarafını tutanlardır.(Maide 55,56)
medahms
Kim Allah’ı, Resûlünü ve iman edenleri dost edinirse (bilsin ki) üstün gelecek olanlar süphesiz Allah’ın tarafını tutanlardır.(Maide 55,56)
medahms
BIRAKMA BİZLERİ ::..
Sana öylesine alışmışız ki
Ayrılığa nasıl dayanacağız
Uzaklardan sevmek hoş olur amma
Bırakma bizleri Ya RasûlAllah
Bırakma bırakma bizi bırakma
Böylesine yakın olmuşken sana
Neyim varsa feda olsun uğruna
Bırakma bizleri Ya RasûlAllah
Anam babam sana feda olsun
Bedenim yolunda toprak olsun
Faruk Sultan sana komşu olsun
Bırakma bizleri Ya RasûlAllah
Bedenim ayrılsa ruhum ayrılmaz
Senin aşkın bizde asla solmaz
Kovsan da bu kıtmir senden ayrılmaz
Bırakma bizleri Ya RasûlAllah
Cennet bahçesinde bekleşir herkes
Sensiz olan cenneti neyleyim
Kademi şerifin cennettir bize
O nurlu ayağınla bas yüzümüze
medahms
O’NUN ÜMMETİNDEN OL…
Beri gel serseri yol!
O’nun ümmetinden ol!
Sel sel kümelerle dol!
O’nun ümmetinden ol!
Sen hiçliğe karşı yön
Hep sıfır arka ve ön
Dosdoğru kıbleye dön!
O’nun ümmetinden ol!
Gel, dünya murdar kafes
Gel gırtlakta son nefes
Gel arşı arayan ses
O’nun ümmetinden ol!
Solmaz, solmaz bu bir renk,
ölmez, ölmez bir ahenk,
insanlık; hevenk, hevenk
O’nun ümmetinden ol!
Gökte çakıyor haber:
Geber, çelik put geber!
Doğrul yeni seferber!
O’nun ümmetinden ol!
Necip Fazıl Kısakürek
medahms
Seni seven, Senin gibi olmalı…
Seni seven, Senin gibi olmalı.
Ve senin gibi sultânım, Allah’a kul olmalı.
Namaz, gözünün nuru…
Sen namaz için mihrâba yaklaşınca,
Yüz yirmi dört bin peygamber geçer sağına,
Solunda Ashâb-ı güzîn
Ve saf saf melekler…
Sonra milyonlarca veli
Edeple ardına geçer.
Müminler sıra sıra…
Canlı cansız tüm varlık…
Sen namazdasın
Ve kainat ardında…
Uzanır öpülesi ellerin.
O nurlu ellerin
Rahmân’ın dergâhına uzanır.
İsteyen sensin; veren Allah!
İste sen,
Rabbin sana verecek ve sen hoşnut olacaksın.
Sen iste ki
Allah’a yakarışın yüreklerimizi yaksın
Sen iste ki,
Âlemler sesini sesine katsın;
Ver, ne olur Allah’ım!
Habib’in ne istiyorsa bize de ver Allah’ım!
Dursun Ali Erzincanlı
medahms
Âh EfendimÂh Efendim::..
En büyük vuslat olurken zatina emr-i Hüda
Yakti hicranin Efendim, agladi arz u sema!…
Soldu güller, goncalar, lal oldu bülbüller bugün,
Hep yetim kaldik Efendim sen eyleyince veda!
Kalbi daglarken firak; yalniz teselli eyleyen,
"Rabbe dön" emriyle ey yar, tattigin zevk ü sefa.
"Küllü nefsin zaikatü’l-mevti" asik kalbine,
Efendim’e dügün kilmis hep Cenab-i Kibriya
Sen ki Resulün askindan pervane oldun bir ömür,
Seyredip aldi günesler, nurlu simandan ziya.
Öyle hizmet eyledin ki Resullah’in yoluna,
Havz-i Kevser bekliyor almak için Hak’tan ata.
Ey cihad-i ekberin gazisi, ey mazisi pak,
Ey visalin ask sehidi bize oldun reh-nüma…
Vardigin yar meclisinde öpmüs alnindan Habib,
Tut elimizden sen, kucaklarken Resul-i Kibriya…
Ayrilik burada mukadder ey süreyya yildizi,
Kalmasin mahser günü ihvanlarin senden cüda…
En büyük vuslat olurken zatina emr-i Hüda,
Yakti hicranin Efendim, agladi arz u sema…
Emre Tanirgan
medahms
EFENDIM) Akabede Bir Toz
Bir sabah vakti
Ardinda saf tutamadim.
Abdest aldigin suyu
Içemdedim kana kana.
Bilal’den bir ezan da ben
Duyamadim efendim.
Mescidine bir tas koyamadim,
Koklayamadim…
Yürüdügün sokaklari,
O dikenlere yalin ayak,
Basamadim efendim.
Sana atilan taslara,
Su ahmak basimi vuramadim.
Göremedim tebessümlerini,
Dinleyemedim sohbetlerini,
Kuru ekmegimi sirkeye,
Katik yapamadim efendim.
Akabede bir toz…
Erkam’in esiginde kitmir olamadim.
Bekleyemedim hira dan dönüsünü
Kasva ile gelisini,
Miracina sehadet edemedim efendim.
Hendek te bir kürek,
Bir kazma da ben vuramadim,
Üzerine yagan mizraklara, oklara,
Bir hedef te ben duramadim efendim.
Bir gece vakti kokun gelse,
Hasretin yansa gönlümde,
Aglasam askina, düssem yoluna efendim.
Yusuf KAYA
medahms
..:: Can Muhammed Mustafa’m(s.a.v) ::..
Ey gönüller sultani!..
Ey canlarin canani!..
Ey dertlerin dermani!..
Can Muhammed Mustafa’m…
Garipleri kollayan,
Mazluma sahip çikan,
Zalime karsi duran,
Can Muhammed Mustafa’m…
Açlari doyuransin,
Toklari uyaransin.
Dua buyur yarama,
Benim yaram kapansin.
Cehennem atesinden,
Korursun ümmeti Sen.
Cennete yol gösteren,
Can Muhammed Mustafa’m…
Yeryüzü Senle güldü;
Sirkin atesi söndü.
Açilan gonca, güldü,
Can Muhammed Mustafa’m…
Canana, can diyorlar.
Ne güzel söylüyorlar.
Yüzyillar sonra bile,
Seni özler insanlar…
Sah’im gider yanina,
Selâm olsun Sah’ima!..
Derman Sensin yarama.
Can Muhammed Mustafa’m…
Geceler Seni özler,
Gündüzler hasret çeker,
Gözler Sen’in için döker,
Can Muhammed Mustafa’m…
Yanariz Rasûlullah’a,
Can fedadir ugruna,
Tâbiyiz ahlâkina,
Can Muhammed Mustafa’m…
Ali KOCABAS
medahms
..:: CAN RASULULLAH ::..
Görsem seni bu dünyada
Olsa gözüm kör o anda
Sensiz neyleyim cihanda
Cânân-i Can Rasûlullah
Allah Allah Rahman Allah
Gönlümüzü eyle ferah
Kalbimizi Rasûlullah
Sevgisiyle doldur Yâ Rab
Gözlerimiz güle bakar
Zihnimiz seni hatirlar
Vücudumuz bir an donar
Cânân-i Can Rasûlullah
Gözlerimiz yolda kaldi
Dilimiz hep seni andi
Kalbimiz nurla boyandi
Cânân-i Can Rasûlullah
Rabbimizin Habîbisin
Bizim Peygamberimizsin
Bize sefaat eder misin?
Cânân-i Can Rasûlullah.
Nadir UYAR
medahms
..:: Muhammedü’r-Rasûlullah ::..
Muhammedü’r-Rasûlullah ile Kitâbullâh’ta
Habîbullâh vasfinla tâ Miraç’ta
Meleklerin kavusamadigi o son sinirda
Ahd ü misak ile bütün nebilerin sadrinda
Ismin yazilmis yan yana Rabb’imin yüce adiyla
Lütuf Sana, ihsan Sana Yâ Muhtar-i Nebî
Yâ Hazreti Muhammed Mustafa
Hakk diledi nûrunu halk eyledi
Kendi nûrundan Senin nûrunu süsledi
Sevdi Seni Kendine Habîb eyledi
Ins ü cin, bütün âlemlere sertâc eyledi
Vermedi Rabb’im hiç kimseye
Sana nasip ettigi yüce seref ve izzeti
Lütuf Sana ihsan Sana Yâ Muhtar-i Nebî
Muzaffer YALÇIN
sude@naz
Bir gün bana seslenirsen Ya RasulAllah
Çıkamam huzuruna utanırım
Bir gün benim için üzülürsen Ya RasulAllah
Bu azaba dayanamam yanarım
Hali perişan bir kul yanı başına gelirse Ya RasulAllah
Peygamberlerin yanında ümmetimdendir;
Deyip utanma Sen sakın. Boynunu bükme
Ben giderim Ya RasulAllah
Mahşerde bu ümmetin cehennemlik denirse
Sen üzülme! Ben cennete gitmesem de olur
Yeter ki gözünden yaşlar süzülmesin
Ne olacak ki yanarım Ya RasulAllah
Eğer bir gün bizi özler de gelmek istersen
Musap, Ömer, Bilal, Hubeyde, Ebubekir
Dayanamaz sensizliğe
Onları bırakıp gelme Ya RasulAllah
Biz Sana layık değiliz ki, Seni Onlar kadar sevemedik
Rüzgâr saçını dağıtır, ayağına diken batar diye üzülmedik
Hatta saçını biz ağarttık Belki kalbini günahlarımızla
biz yaraladık Seni hak etmedik Ya RasulAllah
Yine utanmadan eğer Sana kavuşmak için
Görevimi bitirmeden gelirsem Yenik düşmüşsem firaka
Yeter demişsem acılara Artık katlanamaz olmuşsam insanlara Hayır, hayır, hayır Girmediğim gönül kalmışsa Kabul etme,
Geri gönder, kov kapından Gücenmem söz Ya RasulAllah
(Alıntı)
medahms
YOLLARINA GULLER DOSESEK….
Gel Efendim, dostluguna muhtaciz; umutsuz ve caresiz birakma caresizlerini. Gel yeter ki, hakkimizda verilecek her hukme razı olalim.
Gel ey, bitir bitmeyen hasretini icimizde!..
Gel ey, onsuz mutluluk bulamadigimiz!..
Gel ey, kendisine lâyik olamadigimiz!..
Gel benim Efendim, bir kez olsun dokun yuregime, yuregime dokun bir kez olsun…
Yuregim kaniyor efendim, kaniyor yuregim!..
Ciglik cigliga beseriyet, cignenmis reyhanlar misali hep seni ariyor. Uyandir, zindanlara koydugumuz Yusufî sevdalarimizi efendim! Uyandir, bahtini uftadelerinin!..
"Esselatu vesselamu aleyke Ya ResulAllah "
.
medahms
Sana gel diyemiyoruz Efendim, dog gecelerimize diyemiyoruz sana Sultanim. Ama nolur sen kabul et de senden gayri neyimiz varsa hepsini geride birakip sana gelmek istiyoruz. Af diliyoruz kapinda. Ey Gullerin Sultani! Bize yuzunu cevirme nolursun.
Efendim! Sana salât olsun.. selamlar olsun..
Bizleri sana ummet yapana hamdler olsun..
medahms
Senin hasretindir YA RASUL
SENIN HASRETINDIR YAKIP KÜL EDEN
SENDEN COK UZAKTA BU BEDEN
SENI GöRMEKTIR HAYALIM
GöRÜYORSUN ELBET BENIM HALIM
ILLAKI COK KUSURLARIM VAR
SEN RAHMET EYLE EY GÜZEL =YAR=
NAPAYIM BU DÜNYAYI SENSIZ
DÜNYAM TUZSUS,SEKERSIZ COK SESSIZ
öZLÜYORUM SENI,DINMEYEN öZLEM BU
OLURUM INSALLAH SANA LAYIK (YA HU)
SENI COK SEVIYORUM YA RASUL
medahms
Ey Sevgili
Gelir misin rüyama bir kez göreyim cemalini
Engelliyor günahlarım gül yüzünü görmeyi
Arzum ahirette cennete seninle girmeyi
Ne olur biraz gül bana Resul-ü Kibriya
Ne olur ümmetinden eyle Muhammed Mustafa
Sensiz dünya zilletle boğuluyor
Asr-ı saadet günleri hasretle çekiliyor
Toplumun ahlakı gitgide çöküyor
Ne olur biraz gül bana Habib-i Kibriya
Ne olur ümmetinden eyle Muhammed Mustafa
Geceler karanlık, yokluğunda her saniye
Ay doğmuş, güneş batmış ne çare bu çileme
Tutamazsam elini sırat üzerinde
Ne olur biraz gül bana Nebi-î Kibriya
Ne olur ümmetinden eyle Muhammed Mustafa
Bir bilal olamadım ezanın için
Çıkıpta sahraya, kavrulmadı ayağım elim
Sen varken, sensiz olmak bilmem niçin
Ne olur biraz gül bana Resul-ü Kibriya
Ne olur ümmetinden eyle Muhammed Mustafa
Seni anar Ya Muhammed Kubbe-i Hadra
Yoktu keder yoktu zulüm asr-ı saadet zamanında
Kapılar aralanıyor karanlıklar ortasında
Ne olur biraz gül bana Resul-ü Kibriya
Ne olur ümmetinden eyle Muhammed Mustafa
Sel olur göz yaşlarım, ismini duyunca
Tebessümün de ne hoştur ukbada
Şefaatini eksik eyleme mahşer anında
Ne olur biraz gül bana Resul-ü Kibriya
Ne olur ümmetinden eyle Muhammed Mustafa
Alemlere rahmetsin nurun ile
Kalplere düstursun ahlakın ile
Salat-u selamlar sanadır Ya Muhammed
Ne olur biraz gül bana resul-ü Kibriya
Ne olur ümmetinden eyle Muhammed Mustafa(S.A.V) Yasin Onat
medahms
Naat
Seccaden kumlardı..
…………………………..
Devirlerden, diyarlardan
Gelip, göklerde buluşan
Ezanların vardı! .
Mescit mümin, minber mümin…
Taşardı kubbelerden tekbir,
Dolardı kubbelere amin ..
Ve mübarek geceler dualarımız;
Geri gelmeyen dualardı…
Geceler ki pırıl pırıl
Kandillerin yanardı..
Kapına gelenler ya Muhammed,
– uzaktan, yakından
Mümin döndüler kapından…
Besmele, ekmeğimizin bereketiydi;
İki dünyada aziz ümmet,
Muhammed ümmetiydi…
Konsun yine – pervazlara
Güvercinler,
hu hu lara karışsın
Aminler,
Mübarek akşamdır;
Gelin ey fatihalar, yasinler…
Şimdi seni ananlar,
Anıyor ağlar gibi…
Ey yetimler yetimi,
Ey garipler garibi;
Düşkünlerin kanadıydın
Yoksulların sahibi..
Nerde kaldın ey resul,
Nerde kaldın ey nebi! ..
Günler ne günlerdi, ya
Muhammed! ..
Çağlar ne çağlardı;
Daha dünyaya gelmeden
Müminlerin vardı…
Ve bir gün ki gaflet
Çöller kadardı,
Halime’nin kucağında,
Abdullahın yetimi,
Amine’nin emaneti ağlardı..
Hatice’nin goncası
Aişe’nin gülüydün..
Ümmetin göz bebeği
Göklerinresulüydün..
Elçi geldin, elçiler gönderdin;
Ruhunu Allah’a; elini ümmetine verdin,
Beşiğin, yurdun, yuvan
Mekke’de bunalırsan;
Medine’ye göçerdin..
Biz,
Bu dünyadan nereye
Göçelim ya Muhammed!
Yeryüzünde riya, inkar, hıyanet
Altın devrini yaşıyor…
Diller, sayfalar, satırlar
ebu leheb öldü diyorlar;
Ebu leheb ölmedi ya Muhammed!
Ebu cehil; kıt’alar dolaşıyor…
Neler duydu şu dünyada
Mevlidine hayran kulaklarımız;
Ne adlar ezberledi ey nebi!
Adına alışkın dudaklarımız..
Artık yolunu bilmiyor,
Artık yolunu unuttu
Ayaklarımız
Kabene siyahlar
Yakışmamıştır ya Muhammed!
Bugünkü kadar!
Hased gururla savaşta;
Gurur; kaf dağında derebeyi..
Onu da yaralarlar kanadından
Gelse bir şefkat meleği..
İyiliğin türbesine,
Türbedar oldu iyi..
Vicdanlar sakat
Çıkmadan ya Muhammed yarına!
İyilikler getir, güzellikler getir
Adem oğullarına…
Şu gördüğün duvarlar ki
Kimi taiftir, kimi hayberdir…
Fethedemedik ya Muhammed
Senelerdir…
Ne doğruluk, ne doğru;
Ne iyilik, ne iyi;
Bahçende en güzel dal,
Unuttu yemiş vermeyi…
Günahın kursağında
Haramların peteği..
Bayram yaptı yabanlar
Semave’yi boşaltıp;
Save’yi dolduranlar
Atını hendeklerden bir atlayışta
Aşırdı aşıranlar..
Ağlasın yesrib!
Ağlasın selmanlar…
Gözleri perdeleyen toprak,
Yüzlere serptiğin topraktı…
Yere dökülmeyecekti ey nebi!
Yabanların gözünde kalacaktı!
Konsun yine – pervazlara
Güvercinler,
hu hu lara karışsın
Aminler,…
Mübarek akşamdır;
Gelin ey fatihalar, yasinler…
Ne oldu ey bulut,
Gölgelediğin başlar?
Hatırında mı ey yol,
Bir aziz yolcuyla
Aşarak dağlar, taşlar
Kafile kafile, kervan kervan
Şimale giden yoldaşlar….
Uçsuz bucaksız çöllerde
Yine izler gelenlerin;
Yollar gideceklerindir….
Şu tekbir getiren mağara,
Örümceklerin değil;
Peygamberlerindir, meleklerindir.
Örümcek ne havada
Ne suda, ne yerdeydi
Hakkı göremeyen
Gözlerdeydi
Şu kuytu cinlerin mi, perilerin yurdu mu,
Şu yuva ki bilinmez;
Kuşları hüdhüd müdür, güvercin mi
Kumru mu..
Kuşlarını bir sabah,
Medine’ye uçurdu mu..
Ey abva’da yatan ölü,
Bahçende açtı dünyanın
En güzel gülü;
Hatıran uyusun çöllerin,
Ilık kumlarıyla örtülü..
Dinleyene hala
Çöller ses verir….
Yaleyl, susar,
Uğultular gelir…
Mersiye okur uhud,
Kaside söyler bedir;
Sen de bir hac günü
Başta Muhammed, yanında
Ebu bekir,
Gidenlerin yüz bin olup dönüşünü,
Destan yap ey şehir!
Konsun yine – pervazlara
Güvercinler,
hu hu lara karışsın
Aminler,…
Mübarek akşamdır;
Gelin ey fatihalar, yasinler…
Vicdanlar sakat
Çıkmadan ya Muhammed yarına!
İyiliklerle gel, güzelliklerle gel
Adem oğullarına…
Yüreklerden taşsın
Yine imanlar!
Itri, bestelesin tekbirini;
Evliya okusun kur’anlar..
Ve kur’anı göz nuruyla çoğaltsın
Kayışzade osmanlar…
Na’tını galib yazsın, mevlidini
Süleymanlar..
Sütunları, kemerleri, kubbeleriyle
Geri gelsin sinanlar..
Çarpılsın, hakikat niyetine
Cenaze namazı kıldıranlar!
Gel ey Muhammed!
Bahardır
Dudaklar ardında saklı
amin lerimiz vardır..
Hacdan döner gibi gel……….
Miraçtan iner gibi gel………..
Bekliyoruz yıllardır!
Bulutlar kanat, ruzgar kanat;
Hızır kanat, cibril kanat,
Nisan kanat, bahar kanat;
Ayetlerini ezber bilen,
Yapraklar kanat…
Açılsın göklerin kapıları
Açılsın perdeler, kat kat..
Çöllere dökülsün yıldızlar,
Dizilsin yollarına
Yetimler, günahsızlar..
Çöl gecelerinden yanık
Türküler yapan kızlar
Sancağını saçlarıyla dokusun;
Bilal-i habeşi sustuysa;
Ezanlarını davud okusun!
Konsun yine – pervazlara
Güvercinler,
hu hu lara karışsın
Aminler,…
Mübarek akşamdır;
Gelin ey fatihalar, yasinler…
Arif Nihat Asya
medahms
MAHZUN NEBİ
Ne güzelsin, ne yücesin,
Sen ey Ufuk Peygamber.
Dilimizde tek hecesin,
Sen ey Ufuk Peygamber.
Alemlerin sultanısın,
Gönlümüzün hanısın,
Canlarımızın canısın,
Sen eye şefik peygamber.
‘Le amruk’le müşerrefsin,
Sen herşeyden eşrefsin,
İnse-cinne şerefsin,
Sen Ey Resul-us Sakaleyn.
Âlem sana muhtaç,
Ayağın başımıza taç,
Adın derdimize İlaç,
Sen Ey Habib Peygamber.
Ümmetin için ağladın,
Karnına taşlar bağladın,
Yirmiüç senede çağladın,
Sen Ey masum peygamber.
Dünya seni buldu,
Yesrib Medine oldu,
Kalpler iman doldu,
Seninle Ey Peygamber!
Ölümden kurtuldu kızlar,
Korunmaya durdu ırzlar,
Senin yüreğin sızlar,
Bizim için Ey Peygamber.
Adına kurban olayım,
Senin için solayım,
Kulun kölen olayım,
Seyyidimsin Ey Resul!
Bayram Özbek
medahms
Hoş Geldin Ey Rasül Hoş Geldin Nebi
Davet etti Mevla’m miraç gecesi
Çağırılan insanlığın yücesi
Seni selamladı orda nicesi
Hoş geldin Ey Resul Hoş geldin Nebi
Mevla’mın daveti mükafat mutlak
Mescidi aksadır birinci durak
Bineğin gelmiştir cennetten burak
Hoş geldin Ey Resul hoş geldin Nebi
Mevla’m demiş artık gam kederi sil
O gece Rabbin sana uzak değil
Sana eşlik eden elçi Cebrail
Hoş geldin Ey Resul hoş geldin Nebi
Katları geçerken selam eyledin
Ümmetinden dosta selam söyledin
Günahı olanı bilmem neyle din
Hoş geldin Ey Resul Hoş geldin nebi
Hakkın huzuruna vardığın zaman
Dedin ümmetimin hali çok yaman
Bizler için Rabden diledin aman
Hoş geldin Ey Resul hoş geldin Nebi Lokman Bal
medahms
Hala Ümmetin miyiz?
Ey alemlerin Nur’u..!
Yetimler yetimi,öksüzler öksüzü.
Sen,Rahman’ın övülmüşüsün.
Sen emsal-i merhametsin.
Bizlere örnek,bizlere kandilsin.
Cenab-ı Mevla’nın talebesi Sen’sin.
Sen’sin gönüller sultanı.
Alemlerin ışığı Sensin,Ey Resul…!
Yokluğunda öğrendik bunca günahı.
Senli bir çağ,saadet asrıydı.
Bu çağ sensiz,rezalet asrı oldu,Ey Muhammed(s.a.v.) …!
Seni bilemedik hakkıyla.
Ve bu yüzden hakkıyla sevemedik seni.
Ne anamızı,ne babamızı feda edebildik sana.
Hatta dünya malımızdan bile geçemedik senin için.
Sen ki herşeye değerdin aslında.
Sen Nebi’ydin,Sen Resul’dun.
Yaşasan bizimle,utancımızdan ne yaparız?
Bu mu benim ümmetim? desen,ne yaparız?
Sen gideli biz çok değiştik,Ya Muhammed(s.a.v.) .
Kur’an’a dokunmadık abdest yok diye.
Razmazan’dan Ramazan’a aldık O’nu elimize.
Hatta hiç de merak etmedik Rabb’imiz ne diyor diye.
Okuduk,okuduk ama anlamadık.
Anlaşılmayan Kur’an’ı da yaşamadık,Ya Muhammed(s.a.v.)
Günaha,battıkça battık.
Rabbimiz tevbe edin dedi,
Biz şeytana uyduk.
Yedik,içtik,giydik.
Ama hiç’Helal mi? ‘ demedik.
Gençlik hızlıydı,yaşlanmayacaz zannettik.
Hatta ölümü bile inkar ettik o zaman.
Ama ömür su gibi akıp geçti.
Yoktu hiçbirimizin ahiret derdi.
Sonunda yaşlandık,ne meyhane kabul etti,
Ne de göz görür oldu oyun taşlarını.
İşte ancak o zaman camiyi bildik.
O da çok zor oldu,ya Muhammed(s.a.v.)
Şimdi Sen’den şefaat hakkımız var mı,Ey Nebi?
Biz ümmetin miyiz,Ey Rasul?
İşte geldik kapına,medet Ya Nebi,medet Ya Resul.Yavuz Bülent
medahms
Ey Sevgili
Öyle bir Gülsün ki, solmayansın Sen.
Öyle bir Aşksın ki, bitmeyensin Sen,
Öyle bir Huzursun, yitmeyensin Sen,
Öyle bir Sevdasın, sönmeyensin Sen,
&
Ey Sevgili, Ey Resul, Ey Muhammed.
Ey Sevgili, Ey Resul, Ey Muhammed.
&
Öyle bir Kulsun ki, en yücemiz Sen.
Öyle bir Nebisin, Resulümüz Sen.
Öyle bir Sevgisin, saranımız Sen.
Öyle bir Sevensin, sancağımız Sen
&
Ey Sevgili, Ey Resul, Ey Muhammed.
Ey Sevgili, Ey Resul, Ey Muhammed.
&
İstanbul 21.08.2005
Çağlar Aşık Ey Sevgili Hece: 11
Not: İlahi olarak, okunması dileğiyle, tüm dost gönüllere hediyemdir. Çağlar Aşık
medahms
Yüce Rabb’in Rahmeti.
Bir gece ki aleme Miraç yadigâr oldu,
Yüce Rabb’in rahmeti insanlığa ödüldür.
Rabb’im kutsal şerefe Resulü layık gördü,
Yüce Rabb’im rahmetin gönüllere ödüldür.
Bir mucize ki gökler kapılarını açtı,
Yol oldu Muhammed’e yıldızlar ışık saçtı,
Gece an oldu Nebi bilinmez sırla kaçtı,
Yüce Rabb’im gücüyle rahmetleri ödüldür.
Muamma bir yerlere Nebi misafir yetti,
Miraç, ruh ve cesetle Resul teşerrüf etti,
Cennet, Cehennem nedir bizzat gördüğü netti
Yüce Rabb’in gerçeği Muhammed’e ödüldür.
Gecenin bir anında Muhammed arşa vardı,
Kürsî, arş ve ruh arzı tarifsiz sırlar vardı,
Açıldı tüm kapılar hakikat alem vardı,
Yüce Rabb’in hikmeti Peygambere ödüldür.
Nebi şaşkın ve mutlu o ne güzel onurdu,
Mekansız ve zamansız gördüğü sima nurdu,
Yücelerden yücesi tek Rabb’im okunurdu,
Yüce Rabb’in sevgisi Resûlullah’a ödüldür.
Her kula nasip olmaz, Rab ile sohbete erdi,
O Nebiler Nebisi Resul kutsi bir serdi,
O Nebinin şanından aleme ödül verdi,
Yüce Rabb’in onuru mahlukata ödüldür.
Beş vakit namaz farzı miraç kabul edildi,
Şirk koşmayan kullara Cennet ikram edildi,
Bu geceye erene, günahlar af edildi,
Yüce Rabb’in birliği gönüllere ödüldür.
Böyle bir gece gören Cennet kapısı açar,
Tertemiz vücut bulur tüm günahlardan kaçar
Saf bir irade ile İrem de nurlar saçar,
Yüce Rabb’in Cenneti has ruhlara ödüldür.
MAD. 20,08,2006 16, 40 Mehmet Ali Demircan
Yusuf
tşşk.ler çok güzel arşiv olmuş 🙂
gaipulas7
ŞEFAAT YA RASULLELLAH
Sen Hakkın resulü yüce Muhammed
Bizler için şefaat kıl Allaha
Her ne yapsa günahkârdır bu ümmet
Yalvarırım şefaat kıl Allaha
Sen iki cihanın solmaz güneşi
Sana bağlı ümmetinin her işi
Çok çetinmiş cehennemin ateşi
Yalvarırım şefaat kıl Allaha
Bende öbür kullar gibi acizim
Yalan söyleyemem günahkâr yüzüm
Utancımdan bakmaz olur bu yüzüm
Yalvarırım şefaat kıl Allaha
Şefaat ya rasulellah
Şefaat ya habibellah
Şefaat yaresulellah
Şefaat ya nebiyyellah
Şefaat ya rasulellah
BOYUTSUZ
ALLAH SİZLER GİBİLERİ BAŞIMIZDAN EKSİK ETMESİ
BEN BUSENE 11 NİSANDA YGS YE GİRECEĞİM SİZLERDEN DUA İSTİYORUM BİRDE BAŞIMI ACMAK ZORUNDAYI
BU BENİ ÇOK ÜZÜYOR ALLAH RIZASI İÇİN BANA DUA EDİN
ŞU YGS Yİ KAZANIP ÜLKEM İÇİN HERŞEYİ YAPAYIM
BEN YANDIM BAŞKALARI YANMASIN DİYE BU DÜNYAYI DEĞİŞTİRMEK İSTİYORUM
Hoca
< ALLAH SİZLER GİBİLERİ BAŞIMIZDAN EKSİK ETMESİ
BEN BUSENE 11 NİSANDA YGS YE GİRECEĞİM SİZLERDEN DUA İSTİYORUM BİRDE BAŞIMI ACMAK ZORUNDAYI
BU BENİ ÇOK ÜZÜYOR ALLAH RIZASI İÇİN BANA DUA EDİN
ŞU YGS Yİ KAZANIP ÜLKEM İÇİN HERŞEYİ YAPAYIM
BEN YANDIM BAŞKALARI YANMASIN DİYE BU DÜNYAYI DEĞİŞTİRMEK İSTİYORUM >
dua zamanı geçmiş:) Allah sana hayırlı bir hayat nasip etsin.amin
çiçek ammo
Peygamberimiz (sav) hakkinda şiirler
Allah c.c. razı olsun paylaşım için
Kayıtsız Üye
ben engin bu ayın 17sinde imamlık yeterlilik sınavına gireceğim ne olur dua ediniz ki sınavım başarılı geçsin lütfen duanızı eksik etmeyin Allah yar ve yardımcınız olsun Allah sizlerden razı olsun günleriniz günahsız geçsin inşAllah
Kayıtsız Üye
çok güzel bir site teşekkür ederim…☺☻♥♦♣♠◘○
Kayıtsız Üye
gerçekten güzel bir site
medahms
peygamberimiz-sav-ile-ilgili-siirler
peygamberimiz ile ilgili şiirler, peygamber sevgisi ile ilgili şiirler, peygamber efendimiz ile ilgili şiirler