Yavuz Sultan Selim küpe takar mıydı?
İnşirah
“Yavuz’un resimlerini çizenlerden çoğu onu burma pala bıyıklı ve tek kulağında küpe ile çizerler.
Pala bıyıklar ile Yavuz’un tarihî kimliği arasında zihinlerde hemen bir bağ kuruluvermesi insanlara bu resimleri hoş gösterir.
Eh, durum böyle olunca kulağındaki küpeye de bir efsane uydurulmasında ne mahzur olabilir ki?!..
Hani kutsal toprakları aldığı zaman oradaki idarecilerin kullandığı Hakimü’l-Haremeyn (Kutsal beldelerin hakimi) sıfatını uygun görmeyip kendini Hadimü’l-Haremeyn (Kutsal beldelerin hizmetkârı) ilan etmiştir ya, buna bir ilave de halk yapmış ve orada gördüğü kulağı küpeli siyahi köleleri örnek alarak kulağına küpe taktırdığını ve bununla kendisini din uğrunda bir köle mesabesinde telakki ettiğini imaya yöneldiğini uydurmuştur.
Oysa Yavuz’un minyatürlerinde hiçbir zaman pala bıyık veya küpe yoktur. Tarihî bilgiler onun kişiliğinde sadelikten yana olduğunu ve giyiminde de çok sade tercihlerde bulunduğunu söylerler.
Nitekim Topkapı Sarayı’ndaki en sade kaftan onundur.
Mısır seferi dönüşünde Edirne’de kendisini karşılayan tek şehzadesi Süleyman’ın süslü elbiselerini görünce ona, “Bre oğul, sen böyle giyinirsen anan ne giyecek!” diye ikazda bulunması da bunu pekiştiren bir tarihî gerçektir.
Keza aynı seferden gelişinde İstanbul’a gireceği sırada büyük bir zafer kutlaması tertipleneceğini duyunca israfı önlemek üzere bir gece vakti gizlice Topkapı’ya girdiği de bilinir.
Bütün bunlardan daha önemlisi Yavuz’un küpe taktığını söyleyen hiçbir tarih satırı, hiçbir belge yoktur.
Küpeli uydurma resimlerde ise resimdeki kişinin başında beyaz tülbent içinde kırmızı bir başlık ve üstünde de krallara benzetilmiş bir tac vardır.
Bu tür kızıl börk ve tacı İran şahları kullanır. Osmanlı sultanları tac giymezler.
Sonuç şu, küpe takmak gibi bir hafifliği, azametiyle öne çıkan Osmanlı sultanına, hele de Yavuz gibi celalli bir adama yakıştırmak yanlıştır. O zaman da akıllara bir soru takılır:
Kimdir bu küpeli, taclı adam?
Söyleyelim;
Yavuz’un “Paymal eyleyelim kişverini sürhserin” diye üzerine yürüdüğü Sürhser (Kızılbaş) Şah İsmail’indir ve başındaki kızıl börk ile tac da Kızılbaşlığın simgesidir.
Ne garip tecelli; Yavuz Çaldıran’da, Şah İsmail de resimlerde birbirlerine külahları ters giydirmişler.”
iskender pala
Cevap: Yavuz Sultan Selim küpe takar mıydı?
İnşirah
Konuyu bir kaç açıdan ele almakta yarar vardır:
1) İslâm Hukukuna göre kulakların küpe takılmak üzere delinmesi ve küpe takılması, kadınlar için câiz görülmüş; ama erkekler için câiz görülmemiştir. Bazı hukukçular, erkek çocukların da kulaklarının delinebileceğini ve bu tür bir olayın Hz. Peygamber zamanında yapıldığı halde yasaklanmadığını ileri sürmektedirler. Her hal ü kârda ergen erkeklerin kulaklarını deldirmeleri ve küpe takmaları, çoğu hukukçulara göre haram ve bazılarına göre ise mekrûhdur; yani kısaca câiz değildir.
İşte bu şer’î hükmü bilen Yavuz Sultân Selim’in kulağını deldirip küpe taktığına ihtimal dahi vermiyoruz. Zira Yavuz, Mısır Seferi dönüşünde oğlu Süleyman’ın süslü elbiselerini görünce, ‘Bre Süleyman, sen böyle giyinirsen, anan ne giysin?’ dediğini biliyor ve onun şahsî hayatında sade ve süsten uzak olduğunu kaynaklardan öğreniyoruz. Yavuz, süs ve ihtişâmdan hoşlanmayan bir Padişahtır. Doğru olan resimlerinde, pala bıyıklar vardır; ancak küpe yoktur.
2) Şu anda Topkapı Sarayı’nın Portreler Bölümünde 17/66 numara ile 70 x 65 cm ebadında bulunan küpeli Yavuz Portresi ile Macar bir ressâma ait olduğu söylenen küpeli resme gelince; Evvela, Yavuz’un minyatürlerde ve elimizde bulunan resimlerinde, bunun gibi küpeli olan üçüncü bir resmi bulunmamaktadır. Kaldı ki, bu resimler arasında resmî nakkaşlar tarafından yapılanları vardır. İkincisi, Yavuz’a isnad olunan, ama tamamen hayalî ve uydurma olan Avrupalı ve İranlı ressâmlara ait resimler çokça bulunmaktadır. Tarih kaynakları bu noktanın altını çizmektedirler. Bu küpeli resmin de, uydurma resimlerden biri olması kuvvetle muhtemeldir. Zira Sultânın kulağında küpe , boynunda incili madalyon, sarığında tac bulunmaktadır. Osmanlı Padişahlarının kıyâfetleri ile bağdaşmayan bu süsler, tablonun yakın tarihlerde yapıldığını göstermektedir. Zaten 1926 yılında Dolmabahçe Sarayından getirilmiştir. Dolma Bahçe Sarayına ne zaman konulduğu da bilinmemektedir. Üçüncüsü, bazı araştırmacılara göre, bu küpeli resim Şah İsmail’e aittir. Zira başında Şi’î Mezhebinin alâmeti olan kızıl börk ve bunun üzerinde İran Şahlarına mahsus taç vardır. Ayrıca küpe de Şi’a mezhebinde câiz görülmektedir.
3) Küpeli resmin Yavuz ‘a ait olmadığı ortadadır. Ait olsa bile, son zamanların bazı ahlaksız insanlarının bunu, gay’liğe yorumlamaları, en az bu resmin Yavuz’a isnad edilmesi kadar yanlıştır. Doğru olsa bile böyle yorumlanmasının mantıksızlığını, iç oğlanı meselesinde uzun uzadıya açıklamış bulunuyoruz. Kaldı ki, bazı kölelerin, kölelik alâmeti olarak kulaklarına küpe taktıkları bilinmektedir. Tek kulağında olduğu hiç mevzubahis dahi edilmemiştir. Bazı yazarlar, Yavuz’un bu küpesini Allah ‘a kul olma özelliği olarak taktığını ve bununla Cihan hâkimi olmasına rağmen âciz bir kul olduğunu göstermek istediğini anlatmaya çalışmışlardır. Bize göre bu yorumlar kısmen zayıf yorumlardır. Zira küpeli resim hadisesi doğru görünmemektedir. Fakat kölelerin küpe taktıkları doğrudur. Bu arada, küpenin bir Türk töresi olduğunu ifade eden yazarlar olduğu gibi, Yavuz’un Şah İsmail’in askerlerine şirin gözükmek için taktığını iddia edenler de bulunmaktadır[1].
[1] İbn-i Âbidin, Redd’ül-Muhtâr, c. VI, sh. 420; Heyet, Resimli-Haritalı Mufassal Osmanlı Tarihi, İstanbul 1958, c. II, sh. 717, 719, 725, 731, 739, 788; Gönenç, Halil, Günümüz Meselelerine Fetvâlar, İstanbul 1983, c. II, sh. 164; Dirier, Ayten, “Yavuz Selim Küpeli miydi?”, Zafer Dergisi, Haziran 1995, sayı 222, sh. 28-29; Kuşoğlu, M. Zeki, Tılsımdan Takıya, İstanbul 1998, sh. 52 vd.; Bardakçı, İlhan, Tarihten Bugüne 1982, İstanbul 1983, sh. 121-122
Yanıt: Yavuz Sultan Selim küpe takar mıydı?
sahra
Allah razı olsun bilgilendirdiğin için.
Soru: Yavuz Sultan Selim küpe takar mıydı?
ravzanur
tarih öğretmenimiz,savaşta aldığı yenilgiden dolayı, ‘bu da benim kulağıma küpe olsun’ diyerek küpe taktığını söylemişti Yavuz Sultan Selim Han’ın:S işin garibi hiç de araştırmak aklımıza gelmedi,bu da benim ayıbım:( emeklerine sağlık,Allah razı olsun inşirah
Hoca
< Yavuz’un minyatürlerinde hiçbir zaman pala bıyık veya küpe yoktur. >
Yavuzun küpe ve pala bıyıkları olsa bile bu gibi konular bize yarar sağlmaz.
gökkuşağı
Allah razı olsun, çok ii oldu bu bilğiyi paylaştığın için, çünkü bnde çok merak ederdim niçin küpe takardı diye demekki gerçekle alakası olmayan resimlerle bizler uyutulmuşuz
sadipaşa
Yavuz Küpe Takardı Tüm Bigiler Çokça Kaynakta Var Bakın Burdada Kanıt Var
Tasviri Şöyledirki
Yavuz Sultan Selim, ataları hep sakal uzattıkları halde sakalını keserdi. Bunun sebebini soranlara “Sakalımı ele vermemek için kesiyorum” dediği rivayet edilir. Bir kulağına da küpe takardı. 22 Eylül 1520’de “Aslan Pençesi” denilen bir çıban yüzünden henüz 50 yaşında iken vefat etti.
ve birçok tarihi kaynakta buna şahitlik etmektedir
Kayıtsız Üye
Allah razı olsun iki oğlum var 9 ve 4 yaşlarında ikisinede küpe taktıracaktım sırf yavuz sultan selim taktı diye Ama artık kesinlikle taktırmam
yavuz sultan selim küpe takarmıydı, yavuz sultan selim küpe takar mıydı, yavuz sultan selim kupe takar mıydı