İntihar hangi durumlarda, sonsuza kadar cehennemi gerektirmez.

İntihar hangi durumlarda, sonsuza kadar cehennemi gerektirmez.

zorunluyolcu7
Mesela bir insan, adını insanlar arasında saygınlığını kaybettiyse, işini kaybettiyse ailesi yoksa yani tamamen bittiyse Allah’ım ben bittim tamamen hiçbir şeyim yok kalmadı tamamen çıkmazdayım, artık yanına gelmek istiyorum, diyip hayatına son verirse, bu durumda sonu yine ebedi cehennem’mi olur?

Çünkü yapacak hiçbir şeyi kalmamış bitmiş insan, hem maddi hem manevi.


Yorum: İntihar hangi durumlarda, sonsuza kadar cehennemi gerektirmez.

Omer Faruk
O saydıklarının hepsine de Allah imtihan diyor. Bu dünya imtihan dünyası. Zaten Allah dışında herşeyin bir ömrü vardır. Bazıları senden önce ölürler, bazen de sen onlardan önce ölürsün. Bunun önceliği sonralığı mesele değil ki nasıl yaşadığın önemli. Zaten müslüman diğer müslümanları kardeşi bildiği için kendini yalnız hissetmez.

İntihar ise Rabbim ben "imtihanı reddediyorum" dediğin gibi yapmayı "reddediyorum" demektir. Artık bunun sonucu ne olur sen tahmin et. Selametle iyi geceler kardeşim.


Yorum: İntihar hangi durumlarda, sonsuza kadar cehennemi gerektirmez.

zorunluyolcu7
Kıymetli hocam, herkesin imtihanı olduğu gibi benimde imtihanım var ama inan kolay değil hemde hiç kolay değil, benim imtihanım sabır imtihanı ama biraz farklı ne zaman biteceğini bilmediğim yalnız Allah’ın bildiği bir imtihan çok farklı sebebini biliyorum büyük kısmı benden kaynaklanıyor çünkü ben sabretmeyi bilmeyen dilediğim hemen olsun diyen biriyim, bu konu dada aşırı isyan ettim Allah’a sonra Allah bana bana bir imtihan yaptı hala devam ediyor imtihan başladığı günden itibaren birdaha hiç isyan etmedim ara ara ediyorum ama Allah biliyor önceki isyanlarım gibi değil.

İmtihanım bazen dayanılmaz hale geliyor ama sabrediyorum.

Hiçbir imtihan sonsuza kadar değil, en azından insanlar kendi imtihanını bilir, ben biliyorum ölene dek değil ama süresini bilmiyorum sadece işin en önemli kısmıda bu zaten, ama Allah’a hep şükrediyorum zor olsada beni kendime getirdi her konuda.

Namaza üniversitede başladım sonra bıraktım, 2018 başında namaza başladım eylülde tekrar bıraktım, Allah nasip ederse yakın zamanda tekrar başlayacam.

Kendi çapımda inançlı biriyim, elimden geldiğince Allah’ın emir ve yasaklarını uygularım, çok adaletli biriyim haksızlığa hak yenilmesine tahhamülüm yok ne bana ne tanıdığıma hatta tanımadığıma bile.

Tek hatam alkol oldu aşırı derecede içtim tövbe ettim içmiyorum, bir hatamda ağzımdan çıkan kelimeler oldu hep kendimi yerdim Allah’a dedim sen sonsuzluğundaki yaptığın tek hata beni yaratmak oldu gibi söylemler, insanlara hep yardım ettim hiç kimseye kötülük etmedim kötülüğü hep kendime ettim.

Herkesle anlaşamıyorum arkadaşım bile epi topu 4 adet, her kızla yapamam her işi Rabbime bıraktığım gibi eş işini doğrudan Allah’a bıraktım bana en uygun eşi o biliyor çünkü beni benden daha iyi bilen bir Allah var.

Bazen 40 yaşıma geldiğimde al beni bu hayattan diyorum ama bakalım ne olacak ilerde.

Rabbimden istediğim 4 şey var

1- sağlığıma kavuşmak

2- daimi iş, aile kurabilirsem kendimize yetecek para.

3- eş ve çocuk

4- düşmanlarıma galip olmak

Benim farklı bir hayatım var, herkes hayata erken başlar yaşar ben geç başlıyorum 31 olmak üzere yaş hala başlayamadım ve ne zaman başlarım onuda bilmiyorum.


Yorum: İntihar hangi durumlarda, sonsuza kadar cehennemi gerektirmez.

melek38
Kardeşim Alla’tan asla umudunu kesme, ancak kafirler ve münafıklar Allahtan umudunu keser.
< "Ey oğullarım! Gidin Yûsuf’u ve kardeşini araştırın. Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin. Çünkü kâfirler topluluğundan başkası Allah’ın rahmetinden ümidini kesmez."
Kuranı Kerim, 12. Sure Yûsuf Suresi, 87. Ayet >

Allah hiçbir kuluna kaldıramayacağı yükü yüklemez.
< "Allah insana kaldıramayacağı yükü yüklemez."
Kurani kerim, 2. Sure Bakara Suresi, 286. Ayet >

İnsana yakışan, her ne kadar zor durumda olursa olsun Rabbinin kaderinden razı olmak , her zaman olumlu olarak düşünmek ve yaşamında kesinlikle UMUDUNU KAYBETMEMEK olmalıdır.
Kafir ümitsizdir, ümitsizlik onların huylarındandır!
Ama müslüman ümitsiz olamaz! çünkü onun iyi gününde de kötü gününde de yanında olan yüce Rabbi vardır!
< Allahü teâlâ buyuruyor ki:
Kaza ve kaderime razı olmayan, beğenmeyen ve gönderdiğim belalara sabretmeyen, benden başka Rab arasın! Yer yüzünde kulum olarak bulunmasın! [Taberani] >

Onun için sen Allahtan hiçbir zaman umudunu kesme.
Bu bur imtihan olduğunu unutma, intiharı sakin düşünme yoksa imtihanı kaybedersin.
Allah’a dua et ve en önemlisi acele etme, sabret. Allah için hiç bir şey zor değildir.
Allah duaları hakkıyla işiten ve kabul edendir.

Allah yardımcın olsun!


zorunluyolcu7
@melek38

Teşekkür ederim, sadece vakit geçiyor 30 yaşındayım daha böyle 10-20 sene boyunca 30 yaşımda kalmayacam, kaderime razıyım bir imtihanım var bununda geçeceğini biliyorum inanıyorum, ama sadece vakit geçiyor sıkıntı burada.

Hep 30 yaşımda kalmayacam.

Bir konu var forumda severek ayrılmak diye açılmış herkes birbirini sevmiş sonra ayrılmış birbirlerine demişler başkasıyla evlen, hepsi başkasıyla evlenmiş ama hepsinin aklı sevgilisinde ben böyle bir kıza denk gelmek istemiyorum, ben kimseyi sevmedim kimsede beni sevmedi evleneceğim kızda ne birini sevmiş olsun nede biri onu sevsin, benim gibi ama vakit geçiyor.

Ben bekliyorumda, insanlar beklemiyor, varsa hiç sevgili yapmamış aklı kimsede kalmamış kimseninde aklı onda kalmamış benim gibi bekleyen, bende bekleyim huzur içinde.


melek38
Bende seninle aynı durumdayım, 32 yasındayım ve bekarım. Hiç sevgilim olmadı.
Yıllardır ailevi problemlerim var yani hayatımda güzel giden hiç bir şey yok du.
Birisini çok seviyorum ama maalesef tek taraflı ve unutamıyorum.
Ama rabbimden asla umudumu kesmedim ve kesmemde. Halime şükrediyorum çünkü benden daha zor durumda olan müslüman kardeşlerimde var (aç, susuz, zulüm altında…)
Allah’a her gün dua ediyorum ve sabrediyorum (gerekirse son nefesime kadar sabrederim). Allahın gücü her şeye hakkıyla yeter bunu asla unutma.
Rabbimi her gün zikr ediyorum ve şükürler olsun içime huzur ve ferahlık geliyor.
Bir şeyide asla unutmamak lazım, bu dünya geçici. Bizleri ebedi ve mutlu bir hayat bekliyor ahirette rabbim nasip ederse.

< la tahzen! innAllahe meassabirin.
Üzülme! Allah her zaman sabr edenlerle beraberdir. >

Asla umudunu yitirme ve sabr et kardeşim.


zorunluyolcu7
Melek38

Seni çok iyi anlıyorum, haklısın İnşAllah ilerleyen zamanlarda olur geç olsun en iyisi en hayırlısı olsun.

Eminim sende düşünüyorsundur, evleneceğim kişi acaba biriyle sevgili oldu’mu yada benle evlenirken aklı aslında eski sevgilisindemi diye ve buda yiyip bitiriyordur.

Seni tanımıyorum ama sanada asla böyle bir adam denk gelmesini istemem, bizim gibi geç kalmış ve yaşamamış kimseye denk gelmesin, Allah herkese kendi gibi eş nasip eylesin.

Sevgililikten hayır huzur gelmez, şimdiye kadar evleneceğim iz kişi illaki yaşamıştır ama iflah olmamış biri olmasın, bir kere yapsın o işten belasını bulunca tövbe edip UNUTUP oturup beklesin.

Çünkü gerçekten sevgililikten hayır huzur mutluluk gelmez.

Bence aşk sevgi bir keredir, ve o bir kere olan bir duyguyu sevgili şeysine harcayamayacak kadar değerli.

Kimsenin yalanı olamam, sevdiyse unutmayacaksa gitsin evlensin, evlenemiyorsa da başka arayışa girip kocasını/karısını mahvetmesin.

Allah her şeyin hayırlısını nasip eylesin, evet bu dünya geçici.

Hayırlı cumalar.


seyit gazi
selamun aleykum…
inanın insan hayatında önemli taşları yerine oturtmadığı zaman; kurmayı hayal ettiği ve neticesinde mutluluk ve kurtuluş getireceğini zannettiği hayat onun felaketi olabiliyor. ve karşılaştığı zorluklar veya başarısızlıkları ise onun için nimet olabiliyor. adem as cennetten indirilmiştir ve dünya her halükarda insana dar gelmektedir. hep cenneti özlemektedir. dünya hayatının bizi daraltması kaçınılmazdır. bunun idrakine varamamak ise bu gerçeğe karşı zorlanmayı da peşinde getirir. dünyanın topu sizin olsa ne olacaktı bir hurma ve bir güneş ışığı kadar nasibiniz olsa ne olacak.

sabrın başı şükürdür… şükür sadece dilin ameli değil; Allah avc nin üzerinizdeki nimetleri hatırlamanız ve Allah ın sizi daha ne gibi zorluklardan koruduğunun idrakine varmanızdır. insan her yükü yüklenebilir lakin insana zor gelen sağdan soldan çıkan bir bu eksikti denilen şeylerdir. elem neşrah suresinde mutlaka her zorlukla beraber bir kolaylık vardır ayeti celilesini sorduklarında; ferahlamak mı istiyorsun o zaman şükret cevabını vermişimdir. olanda hayr vardır, imtihanlarda yukarıdakine nimetlerde aşağıdakine bakılır. isteyen böyle yapar, istemeyen hayatla sonuçsuz bir cedelleşmeye girer; üstelik neticesinde mutlu da olamaz.

çeşitli günahlardan bahsetmişiniz… şayet Allah bugüne kadar işlediğim günahları affetmiş olsa sevinmezdim onlardan zaten rücu ettim veya etmeye çalışıyorum esas akıbetim hususunda endişelenirdim.

namazdan bahsetmişsiniz… namaza nasıl sarılmazsınız. namaz bir başına tüm mutsuzlukları gidermez ancak kendinizi rabbinizi ve hayatı tanımanız mutsuzluklarınızı giderir ancak o vakit namazı ikame edebilirsiniz. ve kimse kolay kolay bir günde namazı ikame etmede devamlılık gösteremez. herkesin bir yerden başlaması lazım.

düşmanlarınıza galip gelmekden bahsetmişsiniz… hangi düşmanlardan hangi galibiyetten bahsediyorsunuz. içinde bulunduğumuz dönem insanların algılarını akıl almaz derecede bozmuş işi dahada zorlaştırmışsa da; insanlarda her zaman böyleydi. imam şafii yetim haliyle çocukken; üzerine yazacak bir kağıt bulamayıp çöpden topladığı deri parçalarını kemikleri sırtına alıp ders halkalarına tangır tungur giderken, arkadaşları ona da gülüyorlardı. siz hangi mücadeleden bahsediyorsunuz.hayatla ve insanlarla mücadele etmeyin rabbinize ve kendinize bakın.

hemşerim bende 37 yaşındayım. sizin yaşınızda önümde bahsettiğiniz kapıların açılma durumu vardı. bugün bakıyorum Allah beni esas benden korumuş. kendimize yetecek para demişiniz ilmin başı Allah korkusu, zenginliğin başı kanaattir. bunlar hikaye falan değil. ilmin hası ; ben yerin göğün rabbine iman ediyorum, esas size bu söylediklerinizi kim öğretti, deliliniz nedir demektir. kapı gibi de iman gerektirir. zenginliğin başı da kanaattir. tuzumun kuru olduğu çok taraflarım var o açıdan poz kesmeyeyim ama elhamdülillah ayda 400 lira gelirim var, trilyonu olan insanlar geliyor benden borç istiyorlar. onlarda kanaatsiz insanlar değil de onlarında başka dertleri var.

benim farklı bir hayatım var demişsin… herkesin hayatı farklı. insanın ve dünyanın bir hikmeti de ne biliyor musun ? Allah ın azametine delil olacak olsa, bir emriyle kainat yaratılmış. gazabına delil olacak olsa, cehennemde bir bitkinin bir parçası yerüzüne düşse yeryüzünü ifsad eder, bir emirle nice kavimler helak edilmiş, bir sesle nice kavimler sönüp gitmişler. Allah avc nin ikramına delil olsa; cenneti tasavvur dahi edemediğimiz ortada. şehit olan bir sahabe bir arkadaşının rüyasına girmişde; Allah avc bana öyle şeyler ikram ediyor ki aklın almaz demiş ancak şu var ki; insan yaradılışından mizana kadar melekleri hayretler içinde bırakan ve olayların inceliği bağlanışını ve akıbetini gördükleri zaman, Allah ın emrine karşı gelemeyen ve her daim Allah a kulluk eden meleklerin rablerine dönüp : rabbim biz sana layıkıyla kulluk edememişiz demesine sebep olan, Allahın kullarıdır. Allahdan başka derdi olmayanın başka hiçbir derdi olmazmış, Allahdan başka dertleri olanın derdi de bitmezmiş. afrikada hastahaneyi gösteriyorlar sekiz yaşındaki çocuk her yeri kablo bilmem kaçıncı ameliyatını oluyor. ne zamanki onları dert ediyorum hiçbir derdim olmuyor. ne zaman ki başka şeyleri dert ediyorum derdim bitmiyor.

hemşerim ahkam falan kesmek için bunları yazmadım. imtihanlarını küçümsemek için de yazmadım. nankörlükte ve itaatsizlikte de birbirimizle yarış halindeyiz. rabbim lütfuyla keremiyle akıbetimizi hayretsin.


zorunluyolcu7
Seyit gazi

Kıymetli hocam esasen herkesin imtihanı kendine büyük, benim imtihanı benden alıp sana versem belki gerçekten intihar edersin veya başkasınınkini bana verseler ben ederim.

Bide insanın yaşadığı şeyi takmasına bağlı, benim kafama taktığımı Mehmet kafasına takmaz evleneceğim kız isterse 100 kişiyle yatsın bana gelince bitmiştir der bağlılığıda önemsemez gelince yemek hazırlıyor mu benle yatıyormu gerisi önemli değil der aynısı kız içinde geçerli.

Nasıl baktığına bağlı.

Allah’a şükür ekonomik durumum yerinde bir evim bir arabam var, sadece sağlığım yerinde değil o kadar, sağlığımada Allah’ın izniyle kavuşacam ama zamanını bilmiyorum.

Yada şöyle yapabilirim, evlenirim hiç sevmem çocuk yaparım aldatmadan ayrılırım sonra o kadın yoluna ben yoluma çocukta bir bende kalır bir anasında çocuğumda olur sonra arzuladığım her kadın benim olur zaten insanların büyük kısmı evlilik dışı ilişkiyede çok yatkın sıkıldıkça eş değiştiririm.

Sence yapmalımıyım bunu?

Bari sen öner onu yapayım, bu işin raconu kanunu buysa yaparım sorun değil, en fazla 30’uma kadar neden yapmadım diye, yapmaya başladığımın ilk 1-2 senesi dövünürüm sonra onuda unuturum.


dragons00
selamun aleykum benimde başımdan bir sürü olaylar geçti kardeşim askere gittim zorlu geçti ordan geldim üniversiteye başladım hastalandım 2 ci sene bıraktım içimde öyle durduk yere sıkıntılar oluştu ki bir anlam veremedim herşey iyidi halbuki ama nasıl bir azap gibi iç sıkıntısı sanki bu dünyada yabancı gibiydim 2005 ten bu zamana kadar çektim her zaman Allah’ın 99 isminden ezberlediklerimi ve ayetel kursüyi okudum çok şükür 1 senedir mucize gibi oldu kendimi toparladım Allah inşAllah devam eder şifayı veren ya şafi dir doktora elbette gidilecek Allah onları vesile kılmıştır


seyit gazi
zorunluyolcu

güzel kardeşim… sana insanın, yaradılışından hesap gününde mizanın başına kadar, melekleri hayretler içinde bıraktığını; olayların iç yüzünü, bağlanışını, inceliğini ve akıbetini gördükce de, meleklerin rablerine dönüp: rabbim biz sana layıkıyla kulluk yapamamışız dediklerinden bahsetmiş ki; kalkmış bir de evlilikden bahsediyorsun. evlilik hususunda yapabileceğin en güzel şey; niyetini tezkiye etmek ve Allah a dua etmektir. insan salih olmayan niyetlerinden nasıl hayr sonuçlar murad ediyor gerçekten şaşıyorum. uzak durman gereken ise büyük büyük konuşmak ve büyük büyük düşünmektir. insan uyurken diğer azaları dile şöyle seslenirmiş : Allah dan kork… başımıza ne geliyorsa senin yüzünden geliyor, sen istikamet üzere olursan bizde istikamet üzere oluruz, sen eğrilirsen bizde eğriliriz.

müslüman erkeklere ehli kitap kadınlarla dahi evliliğin ruhsatı verilmiştir lakin şartları ağırdır. ehli kitab olanın da müşriği değil dindarı seçilir. mesela bir hristiyanın da seküler zihniyetlisi değil kiliseye gideni seçilir. baştan anlaşırsın, çocuk benimdir dersin, ismini koyar, yetişmesini tamamen üstlenirsin, ayrılırsak çocuk bende kalacak dersin ve sınırlarını çizersin. zaten evlilikde her dinde kutsaldır. burada dikkat çekmek istediğim husus şu ki ; evlilik gibi çetrefilli bir ilişki biçiminin dahi, bir ehli kitabla dahi, nasıl hukuki sağlam bir kurum haline getirildiğidir. yeri gelir harama düşmektense, islami bir ev düzenini inşa edilir,üzerine düşenler layıkıyla yerine getirilir, tebliğ en güzel şekilde yapılır, tohumuna para mı saydım hidayet Allahdandır denir, dünya nimetidir denip ata eşşeğe biner gibi binilir, ne olacak sanki. burada da dilim kaba kaçmış olabilir lakin dikkat çekmek istediğim husus şu ki ; daha evlenmeden seneler öncesinden, evliliklerin bir külfet edinildiği, nimetlerinin gözden kaçtığıdır. evlendiklerinde de birbirlerini safi külfet edindikleri, bütün gün başbaşa kalsalar bütün gün tartışacakları; bir hale getirilmemesi gerektiğidir.

bu devirde kimse sana anlattığın gibi çocuğunu vermez. iki haneye bakmakla ve çocuğunu göremediğinle kalırsın, birde velayet davalarıyla uğraşırsın. ondan da bir sonuç alamazsın. kaldı ki duygusal ruhsal ve fiziksel açıdan sağlıklı tek ilişki biçimi evliliktir. işlenilen her haram, insanın geriye kalan ömründeki mutluluğunu eksiltmesidir.

vaktin niye geçiyor biliyor musun güzel kardeşim… kaldı ki sana 37 yaşında olduğumu, senin yaşındayken önümde benzer kapıların açıldığını, bugün bakınca Allah ın esas beni benden koruduğunu dile getirmiştim. insanın hayatında temel taşları yerine oturtamadığı zaman kuracağı hayatın, kendisine mutluluk getireceğini sandığı hayallerin, felaketi olabileceğini; başarısızlıklarının veya yolunda gitmeyen şeylerin ise bir nimet olabileceğini söylemiştim. tekrar başa dönersem… vaktimiz niye boşa geçiyor biliyor musun? (ki hayatta boşa geçmek diye bir şey yoktur, geç akıllanmak ve hazırlanmak vardır) çünkü onbeş yaşında rabbimizi tanıyıp, iman edip, kendimizi ve hayatı anlamlandırıp, yolumuza çoktan çıkmış olmamız gerekiyordu. neyin sancısını çekiyoruz biliyor musun ? akıl başka söylüyor, kalb başka söylüyor, nefis başka söylüyor, ruh başka söylüyor.

ne olduğunu temsil edemeyen kim olmadığını isbat etmekle ömür tüketirmiş…
kaldı ki bu kadar haramlara dalan gözlerin işlediği kalble, bu kadar algılarıyla oynanmış bir zihinle başa çıkabilmek zordur.

yeryüzünde, erkeğin de kadının da kim olduklarını, birbirleri için yaratıldıklarını ve kendilerini sakınmaları gerektiğini bilmeyen bir kişi dahi olduğunu mu zannediyorsun ? inan bana en hava civa kadın bile, karşı cinsle konuşurken bakışlarınızı indirin sözünün veya kadınlara yapılan: erkeklerle konuşurken net konuşun ki kalbinde artniyet bulunanlar suizana kapılıp ümit beslemesinler tavsiyesinin, ne demek olduğunu; kırk yıllık alimden daha iyi biliyorlar. en hava civa kadın bile kendini güvende hissetmesin başını bir saniye bile kaldıramaz. bırak net konuşmayı bir şey sorsan kaçar. bunun için artık karşı cins hususunda kendisine ve karşısındakine güvendiğini söyleyeni yalanıyla başbaşa bırakıyorum.

genel olarak karamsar olmana veya paranoyak olmana da şöyle gerek yok ki; herkes mutlu olmak ister, kimsede kurulu düzenini bozmak istemez ama şu var ki; kalbinin, zihninin ve ahiret hedeflerinizin uyuşmadığı kimsenin, kendi bildiğince sana iyi davranması dahi sana yetmeyecektir. zihninin kalbinin ve nefsinin farklı şeyler istemesinin ceremesini çok çekersin ve çektirirsin.

nikah ahid ve akittir. erkek ahdeder kadın ise akdeder. yani erkek söz verir kadında anlaşır. birbirleriyle çelişen, gerçekleşmesi mümkün olmayan, ayakları yere basmayan çocuksu hayallerin ahid diye kadına sunulmasının neticesinde, inan ki erkeğin haklı çıkma ihtimalinin fazla olduğunu düşünmüyorum. çünkü erkek kadını ancak Allah ın ismini anarak üzerine emanet olarak alabilir, kadının erkeğe karşı sorumlulukları bellidir ve meşru doğrultuda her yolda açıkca ortadadır. bana ahirette erkeklerin kadınlardan ettikleri şikayetlerin çoğu yüzlerine çarpılacaklış gibi geliyor. kadınlarla uğraşılmaz. al bir saliha kadın eşşek değilsen iki cihanda inşaAllah mesud olursun.

ve laf da boşuna söylenmemiş o da şu ki : sünnet nuhun gemisidir binmeyen helak olur.

anlam olarak söyleyeyim… rasulullah asv hicret ederken, yakalanmaları için ödül konulunca, peşine düşen ödül avcılarından biri de büreyde el eslemi ra olmuştur. uzaktan büreyde nin kattığı tozu ve dumanı gören ebubekir ra, rasulullaha gelenler olduğunu söylemiş, rasulullahda yese kapılmamasını Allah ın onlarla beraber olduğunu söylemiştir. büreyde gelince rasulullah ismini sormuş, büreyde cevabını alınca; büreyde serinlik demektir Allah bize serinlik göndermiştir demiştir. hangi kabileden olduğunu sorduğunda, eslem kabilesindenim cevabını alınca; Allah bize selamet murad etmiştir demiş. eslem kabilesinin hangi boyundan olduğunu sorduğunda, sehimoğullarındanım cevabını alınca da; sehim pay demektir payımıza hayr düştü demiştir. büreyde rasulullah a, siz kimsiniz sorusunu sorduğunda; rasulullah künleyeriyle kendilerini tanıtmış, ben ebul kasım bu da ebu bekirdir demiştir. büreyde şaşkınlığa düşmüş, durumu anlatmış, yanlarında kalıp kalamayacağını sormuştur. ebubekir ra hala tedirgindir, rasulullah kalabileceğini söylemiştir, akşam onları namaz kılarken izlemiş ve sabah büreyde ra olmuş ve sabah namazını rasulullah ın arkasında kılmıştır. şu var ki biz hayra yormanın ne demek olduğunu dahi bilmiyoruz ve kaygılarımız bizim azığımız olmuş. yaptıklarımız ne bizim, ne de kimsenin istediği gibi olmamış. bir sonuçda alamamışız. bizi yönlendiren tek şey sadece kaygılarımız olmuş.ve hemen çoğu şeyin yolunda gitmemesinin sebebi de daha en başından duyduğumuz kaygılarımız olmuş


zorunluyolcu7
Seyit Gazi

Hocam yazının tamamını okudum, ama hala ne yapmam gerekiyor bilmiyorum.

Sağol herşey olacağına varır, ama şunu söyleyim 35 yaşıma kadar evlenemezsem bir daha evlenmem Allah kısmetimi karşıma çıkarsada evlenmem, öyle ölü gibi hayatımı tamamlayıp çukurumu doldurup giderim bu dünyadan.

Zaten Allahtan en büyük dileğim 40 yaşımı görmeden canımı alması.

Sıkıldım bana göre değil hayat yeteri kadarda yaşadım oldu başka artık tamam.

Hayatım boyunca hep kaybettim herşeye karşı, 1999 yılından beri bir kere yüzümün güldüğünü hatırlamıyorum.

Sonuç olarak ben hiçbir zaman mutlu olamam evlensemde evlenmesemde, her ne olursa olsun toprak altına girene dek mutlu olamayacam, buna eminim.


seyit gazi
zorunlu yolcu

tamamını oku diye yazıyorum zaten güzel kardeşim 🙂

ben yalvara yakara ettiğim duadan istediğim şeyden beş dakika sonra yalvara yakara Allah a sığındığı mı biliyorum. sen niye büyük büyük konuşuyorsun ki, sana bir faydası dokunuyor mu? kırk yaşına geldiğinde çoluğun çocuğun evde dolanırken ettiğin bu laflar aklına gelir de bir de onlarla uğraşırsın. bana kalırsa sen sözlerinden şimdiden tövbe et.

ne yapacağımı bilmiyorum demişin zaten bilsen sıkıntı… bir şeyin aklındaki gibi olmasını isteyen hem çatlar hem çatlatır ve onunla imtihan edilir.

99 erken bir yılmış be hemşerim, 10 11 yaşlarında falanmışın, depremde aileni mi kaybettin.


hiç birşeyim olmuyor, Intihar neden daha farkli dusunmuyorsun, Intiharla ilgili sorular

Yorum yapın

1melek.com petinya.net Kompozisyon/ !function(){"use strict";if("querySelector"in document&&"addEventListener"in window){var e=document.body;e.addEventListener("mousedown",function(){e.classList.add("using-mouse")}),e.addEventListener("keydown",function(){e.classList.remove("using-mouse")})}}();