Radıyallâhü Anh Demek
Hesna
[İkinci Suâliniz] Sahabe-i Kiram Hazeratına Radıyallâhü Anh denildiğine binaen, başkalara da bu manada söylemek muvafık mıdır?
[Elcevab] Evet denilir. Çünki Resul-i Ekrem’in bir şiarı olan Aleyhissalâtü Vesselâm kelâmı gibi Radıyallâhü Anh terkibi, Sahabeye mahsus bir şiar değil, belki Sahabe gibi veraset-i nübüvvet denilen velâyet-i kübrada bulunan ve makam-ı rızaya yetişen Eimme-i Erbaa, Şah-ı Geylanî, İmam-ı Gazalî İmam-ı Rabbanî, gibi zâtlara denilmeli. Fakat örf-i ulemâda Sahabeye, Radıyallâhü Anh; Tâbiîn ve Tebe-i Tâbiîne, Rahmetullah; onlardan sonrakilere, GafarAllah; ve Evliyâya, Kuddise Sırruhu denilir.
{Mektubat 1, 105}
Cevap: "Radıyallâhü Anh” Demek..
Amine
ALLAH cc razı olsun istifade ettik bu paylaşımdan..
Yektâ kardeş paylaşımlarınız zayi omaz İNŞALLAH
Yanıt: Radıyallâhü Anh Demek..
YEmre
Radıyallâhü Anh Anlamı ALLAH ondan Razı olsun demektir .
Arkadasın dedıgıne katılıyorum .. bu islam dini için Buyuk olcude Caba gosterenlere Denilir. Sahaba efendilerimize basta yakın zamanda imam GazaLi imam Rabbani Ebu Hanife V.b.. Gibi isimlerdir.
Soru: "Radıyallâhü Anh” Demek..
Hesna
< ALLAH cc razı olsun İNŞALLAH istifade ettik bu paylaşımdan
Yektâ kardeş paylaşımlarınız zayi omaz İNŞALLAH >
Amin ecmain inşAllah
inşAllah zayi olmaz kardeşim:)
hayırla
Hesna
cümlemizden inşAllah değerli mod.adayı 🙂
yasemin
Radıyallâhü Anh" Allah Ondan razı olsun anlamına gelir , bayan ise bahsi geçen kişi Radıyallâhü Anha" denir
Darusselam
RADIYALLAHU ANH NE DEMEK.
(رضي الله عنه)
Daha çok sahâbe için kullanılan dua cümlesi.
Ömer b. Abdülazîz’in halifeliğine kadar olan Emevîler döneminde cuma hutbelerinde bazı sahâbîlere hakaret içeren ifadeler kullanılmaktaydı. Ömer b. Abdülazîz bu tür ifadeleri teraddî ye yani radıyallāhu anh (Allah ondan razı olsun) şeklinde duaya çevirmiştir. Hadis meclisi âdâbına göre hadis hocası veya talebesi hadis okurken Hz. Peygamber’in isminin her geçtiği yerde ona salavat getirmeli, sahâbenin ismi geçince de radıyAllahu anh veya rıdvânullahi aleyh şeklinde dua etmelidir. Rivayette ismi geçen kişi İbn Ömer ve İbn Abbas gibi hem kendisi hem babası sahâbî olan biriyse radıyAllahu anhümâ (Allah ikisinden de razı olsun) , Hz. Âişe gibi hem kendisi hem babası hem dedesi sahâbî ise radıyAllahu anhüm (Allah onlardan razı olsun) denir (Şemseddin es-Sehâvî, III, 258).
Nevevî, sahâbeden sonraki âlimler için de bu duanın kullanılabileceğini ve bunun delillerinin çok olduğunu belirtir (el-Eźkâr, s. 109). Nitekim hadis hocası imlâ meclisinde hadis yazdırmaya başlamadan önce onun söylediklerini uzaktakilere nakleden kimsenin hocaya hitâben, Allah senden razı olsun (radıyAllahu anke), hangi hocalardan rivayet edeceksin? diye sorması geleneği teraddînin sahâbeden sonraki âlimler için de kullanıldığını göstermektedir (Sem’ânî, s. 103). Bu duanın vefat edenlerin yanı sıra hayatta olanlar için de yapıldığı anlaşılmakta, sahâbî olmayanlar için kullanıldığını gösteren başka misaller bulunmaktadır. İmam Şâfiî’nin talebelerinden Rebî’ b. Süleyman’a bir öğrencisi hadis okurken, Bunu sana Şâfiî mi rivayet etti? diye sorması üzerine Rebî’ ona hocası hakkında radıyAllahu anh demedikçe kendisine bir harf bile rivayet etmeyeceğini söylemiştir (Hatîb el-Bağdâdî, II, 106-107).
Bazı hadis usulü eserlerinde, salavatın yazılması konusuna bağlı olarak asıl nüshada bulunmasa bile sahâbenin isminden sonra rumuz kullanmadan radıyAllahu anh yazılması gerektiği belirtilmiş ve bunun rivayet değil dua olduğu, dolayısıyla metne müdahale sayılmayacağı söylenmiştir (Nevevî, İrşâd, s. 144-145; Bedreddin İbn Cemâa, s. 99). Ancak tasnif döneminde kaleme alınan hadis eserlerinde sahâbenin isminin her geçtiği yerde bu duanın yazıldığına dair bir kayda rastlanmamıştır. Ahmed b. Hanbel’in salavat lafzını bile yazmadığına dair rivayetlerden (İbnü’s-Salâh, s. 188) ve o devirde yazı malzemesinin kısıtlı olması gerçeğinden hareketle radıyAllahu anhın yazılmayıp hadis okunurken söylenmiş olabileceği sonucunu çıkarmak mümkündür. Kaynaklarda radıyAllahu anh ın dayanağı olarak Kur’ân-ı Kerîm’e atıfta bulunulduğu açıkça görülmemekle beraber dört âyette geçen radıyallāhu anhüm ve radû anh ifadesinden (el-Mâide 5/119; et-Tevbe 9/100; el-Mücâdile 58/22; el-Beyyine 98/8) esinlenildiğini, en önemli şeyin Allah’ın rızâsı olduğunu belirten âyetlerin de (meselâ bk. Âl-i İmrân 3/15; et-Tevbe 9/72) bunda etkili olduğunu söylemek mümkündür. Hatîb el-Bağdâdî bu duanın dayanağı olarak sıhhati tartışmalı iki hadis zikretmiştir. Câbir b. Abdullah’ın rivayet ettiğine göre Resûl-i Ekrem, Hz. Ebû Bekir’e, Allah sana rıdvân-ı ekberi (en büyük hoşnutluğu) versin demiş (el-CâmiǾ, II, 104; ayrıca bk. Hâkim en-Nîsâbûrî, III, 78), Enes b. Mâlik’in rivayet ettiğine göre de papuçlarını alıp önüne koyan bir çocuğa, Rabbinin rızâsını kazanmak istedin, Allah senden razı olsun diye dua etmiştir (el-CâmiǾ, II, 104).
radıyAllahu anh ne demek, radıyAllahu ne demek, radiyAllahu anhu ne demek