İşlediğim Günah Aklımdan Çıkmıyor
Kayıtsız Üye
Tüm saygıdeğer hocalarıma ve mü’min kardeşlerime Selamün Aleyküm.
Ben ne yazık ki geçmişte bir çok günah işledim ve çok hatalar yaptım. Daha sonra yaptığım herşey ne kadar zaman yapmışsam, bana o kadar zaman sürecek bir ceza olarak döndü. Yaptığım herşeyin karşılığını aynen buldum yani. Ama bununla birlikte haksızlıklara ve eziyetlere maruz kaldım. Üstüne üstlük bir de insanların alayına ve onların görmemezliğine, arkamdan konuşmalarına ve insanları bana karşı kışkırtmalarına tahammül etmek zorunda kaldım. Ben bana yapılan hakarete ve zulme karşı o insanlara karşı beddua ve lanet etmek istiyorum. Ama bir düşününce sanki geçmişte bende onların yaptığına benzer şeyleri yapmış gibi olduğumu görüyorum. Ancak Allah’a şükür onlar kadar acımasız ve gaddar olmadım. Bu durumda onlardan intikam almayı istemeye ve beddua etmeye hakkım var mı? Ben dersimi aldığımı düşünüyorum, Rabbime bu hususta tövbe ettim ve geçmişte yaptığım şeyleri ve kendimi bilmezliği yapmayacağıma ve insanlara karşı hoşgörülü ve saygılı sevecen olacağıma dair söz verdim. Ancak birde böyle düşününce çektirilen acıların ağırlığı ve işkencesinden dolayı da içim eziliyor ve onlara beddua ediyorum. Ne yapmam gerekir? Ben yaptığım şeylerden kurtulup artık rahata ermeyi Rabbimden niyaz ediyorum. Gerçekten çok yoruldum ve içim kan ağlıyor.
Yorum: İşlediğim Günah Aklımdan Çıkmıyor
misafir1
şeytan insana arkasından yaklaşacağını söylemiştir. insanın arkasında geçmişi vardır. insan bazen iflah olmayacağını, bazı şeyleri haketmediğini, bazen yaptıklarından kurtulamayacağını, güzel bir geçmişi olsa bile bir daha eskisi gibi olamayacağını ve daha bir çok şeyi düşünebilir. halbuki nasuh bir tevbe yapıldığı zaman, o defterler kapanmıştır ve insanın haline şükretmesi, halinden razı olması, hayatında basit düzeltmelere ve güzelleştirmelere gitmesi gerekmektedir. tabi insanlarla daha öncelerinde belirli bir zeminde yürüyen ilişkileri düzeltmek de zordur. zamanında yenen hurmalar gelir bir tarafını tırmalar benzeri bir söz de vardı. ancak bir ömür boyu zulmetmek veya zulme maruz kalmak durumunda da değiliz. insanlarla da ilişkilerimizi yıkıcı olmadan düzeltmemiz gerekir. yaptığınız hataların farkında olduğunuzu söylemek, bu davranışların yanlışlığını beyan etmek ve bunun için özür dilemek; böyle davranışları kabul de etmeyeceğiniz anlamına gelir. aileniz veya akrabalarınızla ilişkilerinizi düzeltir, geriye kalanında da yanlış çevrelerden uzak durur, insanlarla ilişkilerinizin mesafelerini doğru tayin etmeyi deneyebilirsiniz. herkese her yere her deliğe her konuya burnunu sokup, sonra insanın burada gördüğü rahatsızlıklardan veya zulümlerden hoşnutsuzluk ifade etmesi abesdir. yani biraz kendinize bakın, basit somut adımlar atın, basit düzeltmelere gidin, gerekiyorsa özür dileyin, gerekiyorsa bazı davranışlardan bazı alışkanlıklardan uzak durun, işinize gücünüze bakın, kendinizle ilgilenin. bu durum şeytanın bize kesmemizi emrettiği bağları keseceğimiz anlamına gelmez. aile ve benzerleri başımızın tacıdır sadece gereksiz yük olan dert olan konuları atıp, her yere burnunu sokup havanda su dövmemeyi kastediyorum