İlim Öğrenme’nin Fazileti (ayet ve hadislerle)

İlim Öğrenme’nin Fazileti (ayet ve hadislerle)

Nursedaa
İlim Öğrenme’nin Fazileti

Ayetler

Her kabileden bir cemâatın dini iyice öğrenmeleri gerekmez miydi?
(Tevbe/122)

Eğer bilmiyorsanız, ehl-i zikre sorunuz! (Nahl / 43)
Hadîsler

İlim tahsil etmek maksadıyla yollara düşen kimseye Allah Teâlâ cennete giden yolu gösterir.34

Melekler ilim yolcusunun hâlinden râzı oldukları için ka natlarını onun ayakları altına sererler.35

İlimden bir bölüm öğrenmen, yüz rek’at namaz kılmandan daha hayırlıdır.36

Kişinin ilimden öğrendiği bir bölüm, onun için dünya ve dünyadakilerin tümünden daha hayırlıdır.37

İlim Çin’de de olsa bulup öğrenin!38

İlim öğrenmek her müslümana farzdır.39

İlim hazinedir. Bu hazinenin anahtarı soru sormaktır. Sormaktan çekinmeyin; zira ilmin sorulmasından dört kişi birden mükâfat kazanır: Soran, cevap veren, onları dinleyen, onları seven!40

Câhil, cehaletine razı olup durmasın. Âlim de ilmini sus mak suretiyle saklamasın!41

Bir âlimin (ilim okuttuğu) meclisinde, (ilim tahsil etmek veya dinlemek için) hazır bulunmak, bin rek’at namaz kılmaktan, bin hastayı ziyaret etmekten ve bin cenaze na mazında hazır bulunmaktan daha faziletlidir!42

Hz. Peygamber bu sözleri söylediğinde, ashab kendisine şöyle sordu: ‘Ey Allah’ın Rasûlü! Âlimin meclisinde bu lunmak, tek başına Kur’an okumaktan da mı üstündür?7 Hz. Peygamber ‘Hiç ilimsiz Kur’an okumak insana fayda sağlar mı?’ diye karşılık verdi.43

İslâm dinini ihyâ etmek maksadıyla ilimle uğraşırken ölen kimseyle peygamberler arasında, cennette sadece bir derece lik fark vardır.44

Ashab’ın ve Âlimlerin Sözleri
İbn Abbas (r.a) şöyle demiştir: İlim talep ederken büyük zor luklara göğüs gerdim, fakat ilmi elde ettikten sonra aziz oldum’. Gerçekten de İbn Ebî Müleyke şöyle der: ‘İbn Abbas’ı gördüğümde, ondan daha güzel yüzlü ve muntazam endamlı bir kimseyi gördüğümü ve görebileceğimi tasavvur edemedim.

Muhterem pederleri Hz. Abbas (r.a) gibi güzel bir insandı. Konuştuğu zaman herkesten daha açık ve daha beliğ konuşur, fetva verdiği zaman in sanların en âlimi olduğunu gösterirdi’.
İbn Mübârek şöyle der: İlme talip olmadan bir kimsenin ken disinde az da olsa şeref aramasına ve kendisini şereflilerden say masına şaşarım!’

Filozoflardan biri şöyle demiştir: ‘İlim öğrenmek istediği halde öğrenemeyen veya öğrenebileceği halde öğrenmeyen kimselere acıdığım kadar kimseye acımam’.

Ebu Derdâ der ki: İlimden küçük bir mesele öğrenmem, benim için bütün bir geceyi ibadetle ihya etmekten daha mühimdir’.
Yine Ebu Derdâ şöyle buyurur: ‘Hoca ile talebesi hayırda or taktırlar. Onların dışındakilerin sivrisinek kanadı kadar hayırları yoktur. Yâ âlim, ya talebe, ya da dinleyici ol. Bunların dışında dör düncü bir sınıfa dahil olma; yoksa helâk olup gidersin’.

Atâ şöyle demiştir: ‘Bir kere ilim meclisinde hazır bulunmak, yetmiş lehviyat meclisinde bulunmanın kefareti olur.

İmam Şâfiî de şöyle demiştir: İlim tahsil etmek, bütün nafile ibadetlerden daha faziletlidir’.

Fakih Ebu Muhammed Abdullah b. Abdilhakem şöyle anlatır: Bir gün İmam Mâlik’in önünde ders okurken öğle ezanı okundu. Nafilelerimi kılmak üzere ders kitabımı kapattım. Hocam (İmam Mâlik) yüzüme bakarak şöyle haykırdı: ‘Ey genç! Burada okuduğun ders, kalkıp kılacağın nafile namazlardan fersah fersah daha hayırlıdır’.

Ebu Derdâ şöyle demiştir: ‘Sabahları kalkıp ilim tahsiline git meyi cihad olarak kabullenmeyen ve böyle olduğuna tüm samimi yetiyle inanmayan kimsenin ne aklı var, ne de bir fikri’.

34) Ebu Dâvud,-Tirmizî, İbn Mâce ve İbn Hibban, (Ebu Derdâ ve EbuHüreyre’den)
35) Ahmed b. Hanbel, İbn Hibban ve Hâkim, (Saffan b. Assal’dan)
36) İbn Abdilberr, (Ebu Zer’den)
37) İbn Abdilberr, İlim; İbn Hibbaıı, Ravzat’ul Ukalâ, (Hasan’dan)
38) İbn Adiy ve Beyhakî (Enes’den); Taberânî, (İbn Mes’ud ve İbnAbbasdan)
39) İbn Adiy, Beyhakî ve İbn Abdilberr, (Enes’den)
40) Ebu nuaym, Hilye, (Hz. Ali’den)
41) Taberânî, (İbn Merduveyh’den)
42) ırâki bu hadîsin Ebu Zer’den değil, İbn Ömer’den rivayet edildiğini söylemiştir. İbn Cevzî ise bu hadîsi Mevzuat adlı eserinde zikretmiştir.
43) Ebu Nuaym, Herevi, (Hasan dan)
44) Ebu Nuaym, (İbn Mes’ud’dan)

Alıntı


Cevap: İlim Öğrenme’nin Fazileti

Hasine
< Ebu Derdâ şöyle demiştir: ‘Sabahları kalkıp ilim tahsiline git meyi cihad olarak kabullenmeyen ve böyle olduğuna tüm samimi yetiyle inanmayan kimsenin ne aklı var, ne de bir fikri’. >
Rabbim faydalı ilim nasip etsin ömür boyunca. Rabbim razı olsun


Yanıt: İlim Öğrenme’nin Fazileti (ayet ve hadislerle)

Hoca
Allah (cc) bizi bir ömür faydalı ilimlerden mahrum bırakmasın. amin


Soru: İlim Öğrenme’nin Fazileti (ayet ve hadislerle)

meryemgül1
< İlim öğrenmek her müslümana farzdır.39

İlim hazinedir. Bu hazinenin anahtarı soru sormaktır. Sormaktan çekinmeyin; zira ilmin sorulmasından dört kişi birden mükâfat kazanır: Soran, cevap veren, onları dinleyen, onları seven!40 >
yararlı paylaşım için Allah c.c.razı olsun kardeş


Berât1
< İmam Şâfiî de şöyle demiştir: İlim tahsil etmek, bütün nafile ibadetlerden daha faziletlidir’. >

Allah c.c. bizleri ilim tahsil edenlerden eylesin
Amin…Amin…Amin…


Ecrinim
"Peygamber Efendimizin ilme ne kadar değer verdiğini şu hadisten anlamamız mümkün: "Allah Resulüne (s.a.v.) biri alim, diğeri sırf ibadetle meşgul olan iki kişiden bahsedildi. Efendimiz buyurdu ki: "Alimin, sadece ibadetle meşgul olana karşı üstünlüğü, sizin en düşük derecede olanınıza benim üstünlüğüm gibidir.”
Rabbim cümlemize hayırlı ilimlerle amel etmeyi nasip eylesin
Allah c.c. razı olsun kardeşim


mumsema
İLMİN FAZİLETİ VE TEŞVİKİ
190-Huzeyfe radiyAllahu anh’dan: (Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"İlmin fazileti, ibadetin faziletinden daha çoktur. Dininizin en hayırlı yönü ise verâdır."
[Taberânî, eİ-Mu’cemu’l-Evsaftu. ve Bezzâr.]
191-Ebû Umâme radiyAllahu anh’dan;
Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem’e biri âhm, diğeri âbid olmak Üzere iki adam dan söz edildi. Şöyle buyurdu; "Alimin âbide üstünlüğü, benim sıradan birinize olan üstün lüğüm gibidir. Şüphe yok kİ Allah, melekleri, gökler ve yer ehlİ, hattâ yuvasındaki karınca ve denizdeki balıklar bile insanlara hayrı öğ retene salât ederler." [Tirmizî]
192-İbn Abbâs radiyAllahu anh’dan: (Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Tek bir fakîh, şeytana bin âbidden daha zor gelir." [Tirmizî]
193-İbn Şîrîn radiyAllahu anh’dan;
Mescide girdim; baktım ki Semîr b. Abdir-rahman kıssa anlatıyor; Humeyd b. Abdİrrah-man ise ilim anlatıyordu. Bunlann hangisinin halkasına oturayım diye düşünürken benİ bir uyuklama aldı; derken (rüyamda) biri gelip bana şöyle dedi: "Hangisinin halkasına oturayım diye düşünüp duruyorsun, istersen sana Humeyd b. Abdirrahman’ın yanında oturan Cibrîl aleyhis-selam’ın yerini göstereyim." [Dârimî]
194-Enes radiyAllahu anh’dan:
Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem’in zamanında iki kardeş vardı. Biri sanatla uğra şıyordu, diğeri ise Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem’in yanından hiç ayrılmayıp ondan ilim öğreniyordu. Sanatla uğraşan, kar deşini Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sel lem’e şikayet etti. Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem’in cevabı şöyle oldu:
"Belki de sen onun sayesinde Allah tara fından rızıklandırılıyorsundur." [Tirmizî]
195-Ali radiyAllahu anh’dan;
(Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Fakîh olan kişi ne güzel kişidir; kendisi ne muhtaç olunduğunda faydalı olur. Muhtaç olunmadığında kendi İlmini artırır." [Rezîn.]
196-Bbu’d-Derdâ radiyAllahu anh’dan; (Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Her kim ilim îaleb etmek içİn bir yola gi rerse, cennet yollarından birine girmiş olur. Melekler kanatlarını ilim talibine, ondan hoş landıkları için gererler, ilim talep edene, gök-lerdekİler, yerdekiler ve su içindeki balıklar bir le günahlarının affı için Allah’tan mağfiret di lerler. Alimin âbide üstünlüğü, dolunayda Ayın diğer yıldızlara olan üstünlüğü gibidir. Âlimler hiç şüphesiz, peygamberlerin vârisleridir Pey gamberler, ne dinarı, ne de dirhemi mİras bı rakmışlardır. Onlar miras olarak ilim bırakmış lardır. Kim o ilmi alırsa, çok büyük bir nasip al mış olur." [Tirmizî ve Ebû Dâvud]
197-Ebû Hureyre radiyAllahu anh’dan:
(Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Kim ilim talep etmek için bir yola girer se, Allah ona cennet yolunu kolaylaştırır."
[Tirmizî ve Ebû Dâvud]
198-Ebû Hureyre radiyAllahu anh’dan: Kendisi çarşıya uğradı ve şöyle seslendi:
"Ey çarşı ahalisi! Neden burada oturup duru yorsunuz?" "Bir şey mi var?" dediler. "Allah Re sulü sallAllahu aleyhi ve sellem’in mirası taksim ediliyor, siz hâlâ burada oturuyorsunuz" dedi, "Nerede?" dediler. "Mescidde" dedi. Hemen git tiler. Sonra dönüp şöyle dediler: "Biz bir şey gö remedik; sadece kimilerini namaz kılarken, kimi lerini Kur’ân okurken, kimilerini de helal ve ha ram meselelerini tartışırlarken gördük." Bunun üzerine: "Yazık size! Bunlar Peygamberinizin mi rası değil midir?" dedi. [Taberârî, el-Mu’cemu’l-Evsal.]
199-Abdurrahman b. Avf radiyAllahu anh’dan: (Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Az fıkıh, çok ibadetten daha iyidir Amelleri nizin en hayırlısı kolay ve devamlı yapılanıdır." [Taberânî, el-Mu’ cemu’ l-Kebîr’inde zayıf bir İsnâdla.]
200-Ebû Bekre radiyAllahu anh’dan: "Sabahleyin çıkarken, ya âlim, ya ilİm tâhbi, ya dinleyici, ya da onlara karşı sevgi besleyerek çık! Sakın beşincisi olma, helak olursun."
(Râvi) Atâ der ki: Bana Mis’ar (b. Kidâm): "Sen bizde (yani rivayetlerimizde) olmayan be şincisini zikrettin, o ne ola ki?" deyince; "Beşin cisi; ilme ve ehline nefret duyulmasıdır" diye cevap verdi. [Taberânî üç el-Mu’cem’ınds ve Bezzâr.]
201-Ebû Umâme radiyAllahu anh’dan: (Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Üç kimse vardır ki, münafıktan başkası on ları hafife almaz: İslam’da saçını ağartmış olan kişi, ilim sahibi ve adaletli bir önder."
[Taberânî, el-Mu’ cemu’ l-Kehîr’üe zo>’;/isnâdla.]
202-Ebû Umâme radiyAllahu anh’dan: (Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Kim bir kula Allah’ın Kitâb’ından bir âyet öğretirse, o artık onun efendisidir Onu (yardım sız) tek başına bırakamaz ve kendini (hiçbir şey de ve yerde) ona tercih edemez." [Taberânî, el-Mu’cemu’l-Kehîı’df. isnadında Ubeyd b. Rezîn el-Lazekî adlı râvi bulunmaktadır.]
203-Enes radiyAllahu anh’dan: (Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Yeryüzündeki âlim(ler), gökteki yıldızlara benzer. Kara ve denizin karanlıklarında o yıldız ların ışığında yürünür. Yıldızların ışığı söndüğü zaman, yoldakiler şaşırıp kalırlar."
[Ahmed, zayıf hiî senedle.]
204-Muâ2 b. Enes radiyAllahu anh’dan;
(Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem bu yurdu:)
"Kim birine bİr ilim öğretirse, onunla amel edenin ecrini, öbürünün ecrinden hiçbir şey eksil-meksizin alır." [İbn Mâce.J
205-Ebû Umâme radiyAllahu anh’dan:
(Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem bu yurdu:)
"Kim mescide bir şey öğrenmeye veya öğret meye giderse haccı kabul edilmiş bir hacmin aldı ğı sevap kadar sevabı olur."
[Taberânî, el-Mu’cemu’l-Kehir’dç]
206-Sehl b. Sa’d radiyAllahu anh’dan: (Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem bu yurdu:)
"Kim bu mescidime bir hayır öğrenmek veya öğ retmek için girerse Allah yolundaki mücahid gibi olur. Kim de sırf insanları dinlemek için girerse, baş kasına ait olan bir şeyle gönül eğlendiren kimse gibi olur." [Taberânî, el-Mu’cemu’l-Kebtr’de]
207-Kabîsa b. el-Muhânk radiyAllahu anh’ dan: Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem’e var dım. "Neden geldin?" diye sorunca, şöyle dedim: "Yaşlandım, kemiklerim inceldi. Allah’ın beni ya rarlandıracağı bir şeyi öğretmen için sana gel dim." Şöyle buyurdu:
"Ey Kalma! Yanından geçtiğin her taş, her ağaç ve her demir senin için Allah’tan mağfiret di ler. Ey Kabîsa! Sabah namazını kıldığın zaman. üç kere: «SübhanAllahi’ l-Aztm ve bi-hamdihİ» de! Eğer bunu dersen, körlük, cüzzam ve felç hastalık larından kurtulursun. Ey Kabîsa! Şunu da de: «Allahümme innî es’elüke mimmâ indeke, va’kdİ aleyye minfadlike ve’nşur aleyye min rahmetike ve’nzul aleyye min bereketike (-Allah’ im, ben se nin kuttndakllerden dilerim! Fazl ü ihsanını bana akıt, rahmetini üzerime yay, bana bereketinden in dir)!»" [Ahmed, içinde adı zikredilmemiş bir râ-vinin bulunduğu bir isnâdla nakletmiştir.]
208-Ebû Hureyre radiyAllahu anh’dan; (Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem bu yurdu:)
"Evinden çıkan herkesin kapısında iki sancak bulunur: biri meleğin elinde, diğeri de şeytanın elindedir. Eğer Allah’ın sevgi ve rızasına uygun olan bir şey için çıkarsa, melek elindeki sancak ile peşine düşer. Evine dönünceye dek öylece izler. Eğer Allah’ın gazabını gerektiren bir iş için çıkar-.sa şeytan elindeki sancak ile onu izler. Evine dö nünceye dek şeytanın sancağı altında olur." [Ah med ve Taberânî, el-Mu’cemıı’l~Ev.<!at’la.]
209-Vasile radiyAllahu anh’dan:
(Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem bu yurdu:)
"Kim ilim tahsil ederse, Allah ona ikİ kat ecir verir. Kim ilim taleb edip de elde edemezse Allah ona ecirden bir hisse verir."
[Taberânî, el-Mu’ cemu l-Kebîr’Aei.]
210-İbn Abbâs radiyAllahu anh’dan: (Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem bu yurdu:)
"Allah, kimin iyiliğini dilerse onu dinde fakîh kılar." [Tirmizî.]
2n-Buhârî ve Müslim bu hadisi Muâvi-ye’den daha uzun bir metinle rivayet etmişler dir.
212-Enes radiyAllahu anh’dan;
(Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Kim ilim tahsili içİn yola çıkarsa, dönün-ceye dek Allah yolundadır." [Timıizî.]
213-Sencere radiyAllahu anh’dan:
(Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Kim ilim tahsil ederse, bu onun geçmiş (günahları için bir) keffâret olur."
[Tİrmizî; isnadı hakkında zayi/hükmü vermiştir]
214-Ebû Saîd radiyAllahu anh’dan: (Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Mü’min, son gideceği yer cennet olunca ya dek dinlediği hayra doymaz." [Timıizî]
215-EbiJ Hureyre radiyAllahu anh’dan: (Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Hikmetli söz. mü’minin yitiğidir, bulduğu yerde onu almaya herkesten daha lâyıktır."
[Tİrmizî.]
216-İbnAmrb. el-As radiyAllahu anh’dan: (Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"(Asıl) ilim üçtür; bunların dışında kalan ilimlerin (bilinmesi) fazla (zaruri değil)dir. Bu üç ilim ise muhkem ayetler, sabit sünnet ve âdil fariza (miras payı) ile ilgili İlimler dir."
[Ebû Dâvud.]
217-Ebû Vâkıd el-Leysî radiyAllahu anh’ dan:
Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem, mescidde otururlarken üç kişİ geldi. İkisi Al lah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem’in ya-nmda durdu; sonra biri halkada bir açıklık bu lup oturdu. Diğeri de onun arkasına oturdu. Üçüncüsü ise arkasını dönüp gitti. Allah Re sulü sallAllahu aleyhi ve sellem (işini) bitirin ce, şöyle buyurdu:
"Size bu üç kişinin durumunu bildireyim mi? Biri Allah’a iltica etti ve Allah onu barın dırdı. Diğeri utandı, Allah da ondan haya et ti. Ötekisi ise Allah’tan yüz çevirdi, Allah da ondan yüz çevirdi."
[Bühârî. Müslim, Muvattâ ve Tırmîzî.]
218-İbn Mes’ûd radiyAllahu anh’dan: (Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"ilim taleb etmek, her müslümana farz dır."
LTaberânî, el~Mu’cenıu’l-Kehîr ve el-Mu’cemu’l-Evsül’ında.]
219-Aynca aynı hadisi Taberânî, Ebû Saîd ve İbn Abbâs rivayetinden de tahrîc etmiştir.
220-Aynı hadis el-Mu cernu’s-sağır’dc el-Hüseyn b. Ali radiyAllahu anh’ın rivayetiyle de geçmektedir. Bu üç hadisin hepsinin isnâd-ları tenkide maruz kalmıştır.
221-Ebû Umâme radiyAllahu anh’dan:
(Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Lokman, oğluna dedi ki: «Âlimlerin mec lislerinde bulun! Hikmet ehlinin sözlerini din le! Çünkü Allah, ölü toprağı yağdırdığı bol yağmurla dirilttiği gibi ölü kalbi de hikmet nuru ile diriltir»."
[Taberânî. el-Mu’ cemu’ l-Kebîr’dc zayıf bit isnâdla.]
222-İbn Abbâs radiyAllahu anh’dan:
(Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Cennet bahçelerine uğradığınız zaman faydalanın!" Dediler ki:
"Ey Allah Resulü! Cennet bahçeleri ne dir?" Şöyle buyurdu:
"Âlimlerin meclisleri."
[Taberânî. el-Mu’cemu’l-Kebîr’de. İsnadında adı belirtilmemiş bir adam (râvi) bulunmakladır.]
223-Sa’lebe b. el-Hakem radiyAllahu anh’dan:
(Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Allah Teâlâ, Kıyamet günü kullan arasın da hükmetmek içİn kürsüsüne oturduğunda âlimlere şöyle hitab edecektir:
"ilmimi ve hilmimi size, sırf sizdeki (gü nahları) bağışlamak için vermişimdir; aldır mam, bağışlarım!"
[Jab&T^nî, el-Mu’cemu’l-Kehtr’dç.]
224-Ebû Hureyre radiyAllahu anh’dan:
(Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Kim bildiği bir ilmi, kendisine soruldu ğunda gizlerse. Allah da onu ateşten bir gem le gemler."
İTirmizî ve Ebû Dâvud.J
225-Sehl b. Sa’d radiyAllahu anh’dan:
(Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"VAllahi hidâyet gayretinle birinin doğru yolu bulması, senin İçin kırmızı deve sürüle rinden daha hayırlıdır."
[Ebû Dâvud]
226-Ebû Hureyre radiyAllahu anh’dan:
(Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Ferâizi ve Kur’ân’ı öğrenin ve İnsanlara da öğretin! Ben ölüp aranızdan ayrılıp gide ceğim." [Tırmizî]
227-Rezîn’in rivayetinde şu ilave yer al mıştır: "Ferâizi bilmeyen âlim, kukuletosu ol mayan cübbe gibidir"
228-İbn Mâce, zayıf yiv isnâdla (Ebû Hu-reyre’den): "Ferâizi öğrenin ve öğretin! Çün kü o. ilmin yarısıdır, unutulur. Ümmetimden çekilip kaldırılacak olan ilk ilim de odur."
229-Ukbe b. Âmir radiyAllahu anh’dan: (Allah Resulü sallAllahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Zanda bulunanlardan (yani zanla konu şanlardan) önce ferâizi öğrenin!" [Rezîn]


çiçek ammo
"İlim öğrenmek,kadın-erkek her müslümana farzdır." (Beyhaki)
Hadis


nurya

Kişinin ilimden öğrendiği bir bölüm, onun için dünya ve dünyadakilerin tümünden daha hayırlıdır.37
—( Bu sözün üstüne daha söyleyecek söz olmaz)


Kayıtsız Üye
Çok teşekkür ederim ama ben biraz daha detaylı ve değişik bir şey istiyorum


Şema
İlim öğrenmek kadar faziletli bir ibadet yoktur


Şem’a
ilim meclisinde bulunmak kadar sevabı çok ve günahları affettiren bir ibadet yoktur


ilim öğrenmek ile ilgili hadisler, ilim meclisinde bulunmak, ilim öğrenmek ile ilgili ayetler

Yorum yapın

1melek.com petinya.net Kompozisyon/ !function(){"use strict";if("querySelector"in document&&"addEventListener"in window){var e=document.body;e.addEventListener("mousedown",function(){e.classList.add("using-mouse")}),e.addEventListener("keydown",function(){e.classList.remove("using-mouse")})}}();