Herkes baba olamaz ki

Herkes baba olamaz ki

sahra
Herkes "Baba" olamazki

… her erkek bir iş sahibi olabilir..! Az-çok demeden, evini geçindirebilecek kadar para kazanabilir.

Arkadaşları olabilir… kendisine güvenen… kendisinin de onlara güvendiği…

Sözü sohbeti keyifli olabilir. Meslek hayatında da başarılı…

Akşama kadar birçok kişinin sıkıntısıyla uğraşabilir. İki lokma ekmek götürebilmek için evine, kendisini çok yorabilir…

Sosyal ortamlarda, sosyal aktivitelerde bol bol faaliyet yapabilir…

Sevdiği takımın hiçbir maçını kaçırmayabilir… alınan yenilgiler için günlerce kafa yorabilir…

Evlatlarının geleceği için türlü yatırımlar yapabilir…

Her erkek bunların tümünü yapabilir……ama her erkek Baba olamaz ki…!

Çünkü tüm bu saydıklarım erkekleri BABA yapmaz ki…!…

Küçük bir erkek çocuğundan gelmiş geçen gün bir soru… Diyor ki mailinde Mehtap Ablacım… ben sizi hergün izliyorum… siz küçükken sizin babanız da benim babam gibi eve az mı geliyordu…?

Düşündüm… babamı düşündüm… kendimi düşündüm… bu minik kalbin parmaklarından dökülen satırları düşündüm.

Ne olabilirdi dokuz yaşında bir erkek çocuğuna bunu söyleten? Babasına hasret, ama bir o kadar da babasıyla bir olmak istemesini, yaşamın kaygan zemininde harekete geçiren…

Baba olmak, tüm koşuşturmaların arasında da elindeki kendisine emanet edilmiş minik kalplere, babalığın nasıl bir şey olduğunu yaşatabilecek ve onları hayata güvenle hazırlayabilecek kadar donanımlı olabilmeyi başarmaktır.

Çocuklar için baba, bilinçaltı süreçleri açısından ve terapötik bir dille söylemem gerekirse KAHRAMAN dır.

Baba yanımızdaysa, korkmayız…

Baba yanımızdaysa güvendeyiz…

Peki ya baba yanımızda değilse…?

Babanın olmadığı yerlerde anneler devreye giriyor sevgili beyler…!

Canım yabancı değil ya… o da annesi… benim yerime ilgilensin… diyerek kendinizi kurtaramazsınız. Çünkü annenin karşıladığı duygusal beslemeyle, babanın karşıladığı duygusal beslemeler son derece farklı.

Baba, özgüven, güç, kuvvet, yaşam karşısında güçlü olma duygularını beslerken; anneler merhamet, vicdan duygularının oluşmasına neden oluyor.

Babanın duygusal ilişki kurmadığı, konuşmadığı, sohbet etmediği, evladıyla yakın ve sıcak iletişim kurmadığı durumlarda, babayla yeterince muhatap olamayan çocuklarda, anneden gelen duygular ağır basmaya başlar.

Size garip gelebilir ama hiç dikkat ettiniz mi? Önceden sokakta kavga eden çocuklar, birbirlerini tehdit ederken: Seni babama söylüyceemmmm… derlerdi.

Son dönemlerde bu sözün yerini ne aldı…? Evet bildiniz…

Seni anneme söylüyycemmm…
Erkek çocuğun, baba figürüyle yeterince muhatap olmamasından dolayı, yani özdeşim kuracağı, benzemeye çalışacağı bir yakın baba ilişkisi olmamasından dolayı, anneyi benzeme nesnesi olarak kullanmaya başlaması anlamına gelir.

Dikkat ediyor musunuz? Son on yıldır duygusal, her şeye ağlayan, olaylar karşısında aşırı duygusal tepkiler veren delikanlıların sayısında çoğalma oldu. Üniversite öğrencisi genç erkekler, kendilerini ben çok duygusalım diye tanımlamaya başladı. Halbuki bu özellik, aynı yaştaki kız çocuklarına özgü bir tavırdır. Herhangi bir zorluk olduğunda genel beklenti kızların üzülüp ağlaması; erkeklerin de ağlayan insanları teselli etmesidir. Ya da olaya daha sağduyulu, daha akılcı bir çerçeveden bakmasıdır.

Ne oldu da işler bu noktaya dayandı?

Çok basit… babalar, baba olamadılar…

Babalar, erkek evlatlarına ve kız evlatlarına yeterince yakın davranmadılar.

Babalar, para kazanmanın, onların fiziksel ihtiyaçlarını doyurmanın asli görevleri olduğu duygusunu üzerlerinden atamadılar.

Babalar, çocuklarının, kendileri için kazanacakları paradan daha çok, baba ilişkisine, babanın sarılıp öpmesine, babayla oturup uzun sohbetler yapılmasına ihtiyaç duyduklarını bir türlü göremediler.

Özetle söyleyeyim…

Duygusal ilişki kurup, besleme yapmadığınız kızlarınız, olmadık adamlarla evlenmeye kalkıyorlar. Çünkü kendilerine en yakın olan erkekle yeterince duygusal bir doyum gerçekleşmediği için, saçının telini bile vermeyeceğiniz tür adamlarla ilişki yaşamaya kalkıyorlar.

Oğullarınıza gelince… oğullarınız… oğullarınız erkek gibi davranmayı öğrenemiyorlar. Sürekli kadınlarla muhatap olmaktan, kadınların gittikleri çay poğaça toplantılarına katılmaktan, kadınların sohbetlerini dinlemekten, kadınların tepkilerini izlemekten, kadınlar gibi düşünüp, kadınlar gibi
davranmaya başlıyorlar.

Onlara öğretebilecek baba ları varsa tabii…

Mehtap Kayaoğlu


Cevap: Herkes baba olamaz ki

zeynepirfan
Herkes baba gibi baba olamazki
Allah razı olsun


Yanıt: Herkes baba olamaz ki

Gülehasret
BABALARA 10 ÖNERİ

İyi bir baba olmanın koşulsuz sevmekten başka bir kuralı yoktur aslında ama, aşağıdaki önerileri dikkate almakta da fayda var…

Çocuk sahibi olmak için her ne kadar anne ve babanın ortak kararı gerekse de, onu yetiştirmek sanki daha çok annelerin göreviymiş gibi algılanıyor. Oysa baba da, tıpkı anne gibi, çocuğun hayatında boşluğu doldurulamaz ve vazgeçilmez bir yere sahip. Baba, çocuğuyla sağlıklı bir iletişim kurabildiğinde, çocuğun kişiliğinin gelişiminde önemli artılar sağlıyor. Bunun için de önce, babaların "belli etmeden sevme” alışkanlığından vazgeçmesi gerekiyor. Sonrasında yapılması gerekenler ise "öğrenilebilir” şeyler…

1- SAKİN OLMAK
Çocuklar bazen bilerek bazen de bilmeyerek mutlaka sizi provoke edecek bir şeyler yapmanın yolunu bulurlar. İyi bir baba kontrolünü kaybetmemeli, sinirle davranmamalı, bağırıp, çağırmamalı ve küçük yaramazlıklar için bir anlık öfkeyle büyük cezalar vermemelidir. Sonuçta çocuğunuza sinirli biri olmayı öğretmek istemezsiniz değil mi?

2- SEVMEK
Çocuğunuza onu sevdiğinizi hatırlatmanız gerekir. Bu onu sevdiğinizi sözel olarak telaffuz etmenin yanında ihtiyacı olduğunda desteklemeyi, gözyaşlarını silmeyi, kucaklamayı da içerir. Ve bu durum, yaşı ne kadar büyürse büyüsün değişmemelidir.

3- SABIRLI OLMAK
Bazen çocuğunuzun bazı şeyleri çoktan öğrenmesini, 143 defa tekrar etmeye gerek kalmaksızın bazı işlerin sorumluluğunu üstlenip yapmasını istersiniz. Böyle zamanlarda onun bir çocuk olduğunu unutmayın. Sabırlı olun. Ona zaman tanıyın çünkü o buna değer.

4- GURUR DUYMAK
Babaların çocuğuyla gurur duyması büyük bir klişe gibi duruyor değil mi? Ama pek çok baba çocuğuyla gurur duyduğu ona söylemeyi unutup bunu dostları ya da iş arkadaşları ile paylaşıyor. Çocuğunuz, babasını gururlandırdığını bilmelidir. Onunla gurur duyduğunuzu söylediğinizde aynı şeyi tekrar yapmaya çalışacaktır. Derslerinde başarılı olup iyi notlar almasının babasını gururlandırdığını bilirse bunu tekrar etmek için elinden geleni yapacaktır. İyi biri olduğuyla gurur duyuyorsanız iyi biri olacaktır; en azından buna çalışacaktır.

5- DÜRÜST OLMAK
Çocuklara dürüst olunmalıdır. Dürüstlüğü çocuklar ebeveynlerinden öğrenir. Bir şeyin çocuğunuz için kötü olduğunu düşündüğünüzde bile ona bunu tüm gerçekleri ile anlatın. Saklamak için yalan söylemeyin.

6- DİK DURMAK
Bir kural koyduğunuzda, koyduğunuz kuralın arkasında durun. Şayet 20:00’de evde olmaları gerekiyorsa ve 20:07’de kapıdan içeri giriyorlarsa bir cezayı hak ediyorlardır. Elbette mazeretler olabilir ama unutmayın "her zaman” olağanüstü durumlar yoktur hayatta. Diğer taraftan koyduğunuz kuralları uygulamak, esnek olmamayı gerektirmez. Onlara özgürlük de tanıyın. Bazen kurallarınızı bozduklarında bir mola verip bunun bir istisna olduğunu onlara hissettirin.

7- KENDİN OLMAK
Çocuğunuzun yanındayken kendiniz olmak önemlidir. Bazıları çocuklarının yanında bambaşka biri olurlar. Çocuklar bunu anlar ve genelde de olumsuz etkilere yol açar, size olan güveni sarsılır (sonuçta onu kandırıyorsunuzdur, bir insan nasıl iki farklı kişi olabilir ki?) ve kendilerinin de böyle davranmaları gerektiğini düşünürler. Kendiniz olmazsanız sonuçta çocuklarınızın sizin yanınızda başka, diğer zamanlarda örneğin arkadaşları ile beraberken bambaşka bir insan olduğunu görebilirsiniz.

8- ÖNCE BABA SONRA ARKADAŞ OLMAK
Sadece ebeveyn değil aynı zamanda çocuğunuzun arkadaşı olmak harikadır. Ama hangisinin önce geldiğinden emin olun. Çocuğunuzun size bir arkadaştan çok bir baba olarak ihtiyacı var. Bu ihtiyacını başka yerlerde aramasını istemiyorsanız ona arkadaştan önce baba olun.

9- SAYGILI OLMAK
Size saygı duyulması kadar çocuğunuza saygı duyulması da önemlidir. Onunla bir birey olarak konuşmak, onun öğrenmesi ve yetişmesi için zaman tanımak ve ona eşit koşullar sağlamak saygı göstergesidir. Onun kararlarına saygılı olun. Bu kararlar sizin düşündüklerinizle çelişse bile saygı duyun. Bu onlara tavsiye vermeyin anlamına gelmemeli ama şunu kabul edin; herkesin kendi yolu vardır. Ve ancak bu şekilde zihinsel ve duygusal olarak büyüyebilirler.

10- ORADA OLMAK
Herkesin hayatında kendisiyle ilgilenen, kendisine dikkat ve şefkat gösteren, kendisi için bir şeyler yapan ve bir şeyler yaptıklarında "orada olan” bir babaya ihtiyacı vardır. Onlara zamanınızı ve ilginizi verin.

Elbette bu maddeler iyi bir baba olmakla ilgili her şeyi kapsamıyor. Ama iyi bir başlangıç olabilir. Bu sayılanları yapabilirseniz ya da daha iyisi böyle biri

başalngıç olabilir….

alıntı

Allah razı olsun.sahra kardeş


Soru: Herkes baba olamaz ki

Yusuf
< Herkes baba gibi baba olamazki
Allah razı olsun >

…: (….

herkes baba gibi baba olamazki


imam
Herkes baba olamaz ki ile ilgili Allah razı olsun

Yorum yapın

1melek.com petinya.net Kompozisyon/ !function(){"use strict";if("querySelector"in document&&"addEventListener"in window){var e=document.body;e.addEventListener("mousedown",function(){e.classList.add("using-mouse")}),e.addEventListener("keydown",function(){e.classList.remove("using-mouse")})}}();