Bereket ve Bereketsizlik
ßaran
Bereket ve bereketsizlik
Bereket, az malın çok faydası olmak, çok işe yaramak demektir. Az bir mal, bereketli olunca, çok kimsenin rahat etmesine, çok iyi işlerin yapılmasına yarar. Bereketli olmayan çok mal vardır ki, sahibinin dünyada ve ahirette felaketine sebep olur. O halde malın çok olmasını değil, bereketli olmasını istemelidir!
Rızk hiç değişmez, azalmaz ve çoğalmaz. Kimse kimsenin rızkını yiyemez. Hiç kimse kendi rızkını yiyip bitirmeden ölmez. Bir kimse, Allahü teâlâ emrettiği için çalışır, rızkını helal yoldan ararsa, ezelde belli olan rızkına kavuşur. Bu rızk, ona bereketli olur. Eğer, rızkını Allahü teâlânın yasak ettiği yerlerde ararsa, yine ezelde ayrılmış olan o belli rızka kavuşur. Fakat, bu rızk ona hayırsız, bereketsiz olur. Rızkına kavuşmak için kazandığı günahlar da, onu felaketlere sürükler.
İslam âlimleri buyurdu ki:
(Evde Mushaf bulundurmak berekettir. İyilik edenin malı bereketli olur. Eshab-ı Kehfin ve Eshab-ı Bedrin isimleri yazılı kağıdı evde ve üstünde taşımakta bereket vardır. Tarlayı abdestsiz sürmek bereketsizliğe sebeptir. Ustasına hürmet etmeyenin de kazancının bereketi olmaz. Seher vakti kalkmak berekettir.)
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Yemeği, toplu olarak yemekte bereket vardır.) [İbni Mace]
(Besmele ile yenen yemek bereketli olur.) [İbni Mace]
(Bereket, yemeğin ortasına iner. Onun için kenarından yiyin, ortasından yemeyin!) [Tirmizi]
(Sahurda ve sahur yemeğinde bereket vardır.) [Taberani]
(Yemekten önce ve sonra, elini yıkayanın evinin bereketi artar!) [İ.E.Şeybe]
(Sıcak yemekte bereket olmaz). [Deylemi]
(Balda bereket ve şifa vardır.) [T.Gafilin]
(Sirkede, hurmada, sütte bereket vardır.) [İbni Mace]
(Rızkına razı olanın bereketi artar, razı olmayanınki bereketsiz olur.) [Ahmed]
(Alış verişte çok yemin etmek, malın bereketini giderir.) [Müslim]
(Ticarette bereket vardır, ticarete yalan, hıyanet karışınca bereket gider.) [Buhari]
(Bereket büyüklerinizdedir.) [İ.Rafii]
(İlk çocuğunun kız olması, kadının bereketindendir.) [İbni Asakir]
(Kız çocuğu bereketlidir.) [Deylemi]
(Çocuksuz ev bereketsiz olur.) [Ebuşşeyh]
(Evine girince, ev halkına selam ver ki, evin iyiliği ve bereketi artsın!) [Harâiti]
(Dua, ömrün bereketini artırır.) [Tirmizi]
(Kur’an okunan evin bereketi artar. Kur’an okunmayan ev, bereketsiz olur.) [Darimi]
(Misafir, bin bereket ve bin rahmetle gelir.) [Nisab-ül ahbar]
(Evinden erken çıkanın işi bereketli olur.) [Bezzar]
(Yola çıkarken arkadaşları ile vedalaşan, onların duaları ile berekete kavuşur.) [Deylemi]
(Ana babasına hizmet edenin ömrü bereketli, onlara karşı geleninki bereketsiz olur.) [İ.Ahlakı]
(Muhammed isimli kimse bulunan ev ve yerde bereket olur.) [Deylemi]
(Sabahın sünnetini evde kılmak, rızkın bereketine sebep olur.) [İmad-ül-islam]
(Namaz kılanın rızkı bereketli olur.) [M.cennet]
(Vadeli alış verişte, ödünç vermekte ve arpa karışmış ekmekte bereket vardır.) [İ.Mace]
(Evde çöp bulunması bereketsizliğe sebeptir.) [Deylemi]
(Şarkıcı ve faizcilerin kazancında bereket olmaz.) [Deylemi]
(Bir toplumda birisi söylerken diğerleri susmazsa, orası bereketsiz olur.) [Beyheki]
Cevap: Bereket ve Bereketsizlik
Hoca
BEREKET
Kendisine bereketler kıldığımız yerin doğusuna da, batısına da o hor kılınıp-zayıf bırakılanları (müstaz’afları) mirasçılar kıldık. Rabbinin İsrailoğullarına olan o güzel sözü (vaadi), sabretmeleri dolayısıyla tamamlandı (yerine geldi). Firavun ve kavminin yapmakta oldukları ve yükselttiklerini (köşklerini, saraylarını) da yerle bir ettik. (7/137)
Ey Nuh" denildi. "Sana ve seninle birlikte olan ümmetler üzerine bizden selam ve bereketlerle (gemiden) in. (Sizden türeyecek diğer kâfir) Ümmetleri de yararlandıracağız, sonra onlara bizden acı bir azab dokunacaktır." (11/48)
Dediler ki: "Allah’ın emrine mi şaşıyorsun? Allah’ın rahmeti ve bereketleri sizin üzerinizdedir, ey ev halkı şüphesiz O, övülmeye layık olandır, Mecid’tir." (11/73)
Bir kısım ayetlerimizi kendisine göstermek için, kulunu bir gece Mescid-i Haram’dan, çevresini bereketlendirdiğimiz Mescid-i Aksa’ya götüren O (Allah) yücedir. Gerçekten O, işitendir, görendir. (17/1)
Onu ve Lut’u kurtarıp içinde, alemler (insanlık) için bereketler kıldığımız yere (ülkeye) çıkardık. (21/71)
Süleyman için de, fırtına biçiminde esen rüzgara (boyun eğdirdik) ki, kendi emriyle, içinde bereketler kıldığımız yere akıp giderdi. Biz herşeyi bilenleriz. (21/81)
Kendileriyle, içlerinde bereketler kıldığımız memleketler arasında (biri diğerinden) görünebilen şehirler var ettik ve orada yürüme (imkanlarını) takdir ettik: "Oralarda geceleri ve gündüzleri güvenlik içinde gezip dolaşın" (dedik). (34/18)
Ona ve İshak’a bereketler verdik. İkisinin soyundan, ihsanda bulunan (muhsin olan) da var, açıkça kendi nefsine zulmeden de. (37/113)
Orda (yerde) onun üstünde sarsılmaz dağlar var etti, onda bereketler yarattı ve isteyip-arayanlar için eşit olmak üzere ordaki rızıkları dört günde takdir etti. (41/10)
Yorum: Bereket ve Bereketsizlik
İslam
"Hz. Selmân radıyAllahu anh anlatıyor: "Tevrat’ta okudum; "Yemeğin bereketi, yemekten sonra (el ve ağzı) yıkamadadır" diyordu.
Bunu Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm’a söyledim:
"Yemeğin bereketi yemekten önce ve sonraki yıkamalardadır!" buyurdular."