Muhyiddin Arabî’nin Kitabını Okumak Caiz midir?
BiLaL HaTTaB
MUHYİDDİN ARABİ, BAZI KİTABLARINDA KAYDEDİLDİĞİ GİBİ, GERÇEKTEN 36 DEFA URUC ETMİŞ MİDİR?
Muhyiddin Arabi hakında çok söz söylenmiş, ileri geri konuşulmuştur. Kimi çok büyük veli ve mütefekkir bir insan, kimi de aksini söylüyor. Ancak alimlerin çoğu , büyük bir veli olduğuna kanaat ediyor. Kitablarında İslam’a ters düşmüş olan meseleler çoktur . Onlar ya düşmanlar tarafından ilave edilmiş veya müevveldir diyorlar. Bunun için , kitablarını okumak hiç de doğru değildir. Her zamanda, topluma yabancı sayılan terimler ve ilaveler , tesvise ve dalalete düşmeğe vesile oluyor.
Özellikle, Fususu’l-Hikem isimli kitabı yaymak haramdır. Çünkü küfrü gerektiren bir çok şey ihtiva etmektedir. Ve İslam’ın nurunu söndürmek için çalışan yahudiler tarafından ona ilaveler yapılmıştır. Bunun için bazı Osmanlı sultanları okunmasını yasaklamışdır (İbn Abidin )
Miraç meselesi ise, o bir safsatadır. Çünkü urüc Peygambere has bir mü’cizedir. Peygamberimiz müstesna hiç bir Peygambere kısmet olmadığı gibi hiç bir veliye de nasib olmamıştır ve olmayacaktır. Kitaplarında kayd edilen mi’rac meselesi ise, ya yapılan ilavelerden biridir veya müevveldir. Yani uructan maksadı, bildiğimiz uruc değil de, başka bir şey kast etmiştir. Bir cihetten her müslüman beş vakit namaz kıldığından, günde beş defa uruc ediyor. Zira namaz mü’minin mi’racıdır. Ayrıca, her söylenen söze inanmak doğru değildir. Nice büyük alimlere bir takım şeyler isnad ediliyor. Fakat alimlerimiz elindeki Kur’an ve sünnet terazisinde tarttıktan sonra red etmişlerdir. İmam-ı Şafii (rh), "Sözüm hadise ters düşdüğünde, duvara çarpınız buyurmuştur.
Cevap: Muhyiddin Arabî’nin Kitabını Okumak Caiz midir?
tuallin
< Özellikle,”Fususu’l-Hikem” isimli kitabı yaymak haramdır. Çünkü küfrü gerektiren bir çok şey ihtiva etmektedir. Ve İslam’ın nurunu söndürmek için çalışan yahudiler tarafından ona ilaveler yapılmıştır. Bunun için bazı Osmanlı sultanları okunmasını yasaklamışdır (İbn Abidin ) >
< Miraç meselesi ise, o bir safsatadır. Çünkü urüc Peygambere has bir mü’cizedir. >
Allah(cc) razı olsun..
Yanıt: Muhyiddin Arabî’nin Kitabını Okumak Caiz midir?
mveşkyn
Muhyiddin Arab-i (Rh.a.)Hz.lerinin kitaplarını selefi denen sapık akımın okumadığını okutmadığını biliyoruz..
Soru: Muhyiddin Arabî’nin Kitabını Okumak Caiz midir?
Hoca
< selefi denen sapık akımın >
Selefilik sapık akım değildir. bügün yeni türeyen "telefi"leri ayırt edelim.
forumduasi.com/ehli-sunnet/10433-selef-ve-selefilik.htmlSelef ve Selefilik – Mumsema islam Arsivi
mveşkyn
O zaman ”Vahhabiler” diyelim…
BiLaL HaTTaB
İmam Zehebî(rh.a) şöyle der:
"Onun en bayağı teliflerinden birisi de, "Fususu’l Hikem"dir. Eğer bu kitapta küfür yoksa, dünyada küfür diye de bir şey yoktur."
İmam Zehebî de Vahhabî idi(!)
Hafız İbn Hacer’in(rh.a) "Lisanu’l Mizan" adlı eserinde şunlar geçer:
"O kötü Şiî ve yalancı bir şeyhtir."
İmam İbn Hacer de Vahhabî idi(!)
Daha İbn Kesir gibi, İbn Dakîki’l-Îd gibi, İzz b. Abdisselam gibi ve ismini sayamayacağımız onlarca İmam da Vahhabî idiler(!)
Ne diyelim… Onların yolu Vahhabilikse, vAllahi vahhabiyim…
ve’s-selam…
hafiz_e
insanlar nasıl olur da selefilik sapık akım der? kesinlikle bildiklerinden değil bilmediklerinden saldırıyorlar,eleştiriyorlar..hepimiz selefi değil miyiz? hangi müslüman sahabeleri yok sayar?
önüne gelene bir tekme vurmak bazılarının ruhunda var sanırım..olur olmaz şeylere küfür isnat etmek müslümana yakışmıyor..
abdullah biri
selefi salihin ile şimdiki adlarına selef denilen mezhepsizleri karıştırma..
bütün alimleri vahhabi yapın sizde kurtulun
Muhiddin Arabi hzleri. Ehli sünnet alimlerince Şeyhul ekberdir. Onun kitaplarını okumak için büyük ilim sahibi olmak gerekir. Herkezin okuması iyi değildir. İlkokul öğrencisinin Üniversite eğitim kitaplarını okumasına benzer.. yine Ehli sünnet alimlerince bazı görüşleri Keşf te hata olur kabilince hata lı kabul edilmiştir.
gerisi lafı güzaf
selam ve dua ile
abdullah biri
merhaba kardeş inan özlemişim seni 🙂 sataşacak yer arıyordum..
BiLaL HaTTaB
Furkan/63…
"SELAMETLE…"
abdullah biri
imdi böyle yazmakla bizi cahil yapacaksan farketmez.. çünkü biz Rabbimize ve O nun Rasul une (SAV) iman etmiş biriyiz. Cahil olan şeytan ve avaneleridir. Şimdi ben senin bazı görüşlerine karşılık Kur ‘anı Kerim den ayet leri delil göstererek seni sapmışlardan gösterebilirim. biz o yola başvurmadık ve başvurmayacağız. yinede sen bilirsin ya bildiklerimizi aktaralım yada….
ehli-sunnet
Muhyiddin-i Arabî, büyük bir İslâm âlimi ve mutasavvıfıdır. Bedüzzaman’ın ifadesiyle "ulûm-i İslâmiyenin bir mucizesi”dir.
Muhyiddin-i Arabî’nin kendisi mü’mindir ve imanı tamdır. Fakat bazı sözleri zahirî mânâsıyla küfrü gerektirebilir; ancak te’vile muhtaç olduğundan gerçek mânâ-sını anlamak güçtür. Bunun için kitaplarının okunmaması daha doğrudur. Çünkü bugün dahi her kitabın, her ilmin, her sahanın belli bir okuyucu kitlesi, bir uzmanı vardır. O ilimden ancak o sahada belli bir birikimi ve malûmatı olan kimseler istifade eder. Herkesin ondan faydalanması düşünülemez, zaten bu mümkün de değildir.sislam
Bediüzzaman Said Nursi hazretleri şöyle diyor
"Bizden olmayan ve makamımızı bilmeyen, kitaplarımızı okumasın; zarar görür. Evet, bu zamanda Muhyiddin’in kitapları, hususan vahdetü’l-vücuda dair meseleleri okumak zararlıdır.” Lemalar s.261.262
Bilal hattab kardeşin yazılarını okumak zehir gibidir Allah korusun itikad bozulabilir 🙂
Yenideniman
"Vahdet-i vucüt" akidesi ibn Arabinin ismi ile anılır. Böyle bağlam doğrudur yanlıştır ama bu akidenin islama zıt olduğu kesindir. yani Allah mahluk değildir mahlukat da Allah değildir. Bu konuda sitemizi ziyeret ederek bilgi sahibi olabilirsiniz. Allah razı olsun
ehli-sunnet
Sitenize sizin verdiğiniz linkten girmiyor Ancak Googleden giriliyor :
Internet Explorer web sayfasını görüntüleyemiyor
VanLi
< Ancak, benim şahsi görüşüm odur ki, Kur’an ve Sünnet mihenglerine vurduktran sonra, herkesten ve herşeyden faydalanmasını bilmeliyiz. Kur’an ve Sünnet’e uyanı alırız, uymayanı kimin söylediğine bakmadan elimizin tersiyle iteriz. >
İçinda biraz olsada Kur-ana ve Sünnete uymayan şeyler islama yeni ısınanlar yada yeni islama girenler için tehdittir.Herkes doğrumu yanlışmı bilemez.
< İhdine’s-sırâta’l-mustagîm… << Bizi dosdoğru yoluna ilet! amin.. >
Amin…
BiLaL HaTTaB
Niye bozulsun "ehl-i sünnet" nikini alıp, batınîleri savunan güzel kardeşim? "Varlıkta ancak Allah vardır" [Futuhat, 2B-405] gibi bir itikadı mı savunuyoruz ki bozulsun ??? Ya da kendimizi "hatemu’l-evliyâ"[Futuhat, 2B-404] olarak niteleyip, hevamızı mı ilahlaştırmışız? Yoksa "Firavun’un mü’min olduğunu"[Futuhat,422-436] mı iddia etmişiz?
Evet, onun kitaplarının okunması uygun değildir. Hatta kendi ifadesiyle, "kendisini anlayacak kapasitede olmayanlar için haramdır." Fikir babaları Aristoteles ve benzeri birçok filozof da aynı iddiayı savunmuştur. İddialarına göre, herkes onları anlayamaz; bu yüzden herkesin okumaması gerekir… Ama biz "aptal" değiliz elhamdu lillah. Okuyor ve anlıyoruz… Ancak, hüküm vermiyoruz. Hükmü de, "EHL-İ SÜNNET" yolunun önderlerinden alıyoruz.
Ne dediğimizi bilerek konuşalım güzel kardeşim. Ve şayet itikadının bozulmasından korkuyorsan da, yazılarımı okumazsın, olur biter.. 😉
Allah’a(cc) emanetsiniz…
ehli-sunnet
Selâm Hakka Tabî oLanların Üzerine Olsun…
Sevgili BiLaL HaTTaB Kardeşim.. Aslında cevap vermemem gerekiyordu çünkü biliyorum konuyu baya uzatıyorsun 1 kerede tmm kardeşler siz haklısınız demediniz İbn Teymiyye’nin çakması kardeşim:) kırdıysm affola
Diyorsunuzki:
< Niye bozulsun "ehl-i sünnet" nikini alıp, batınîleri savunan güzel kardeşim? " >
Derimki:
Allah’a Sığınırım
Hadis-i Şerif’te Aynen Şöyle Buyuruyor:
(Bir kimse, bir mümin hakkında olmayan bir şey söylerse, iftiraya uğrayan kimse, onu affedinceye kadar, Allahü teâlâ onu Cehenneme sokar.)Davud
Rüzgar eken Firtina bicer
"Yalan" Ekip "Dolan" Biçiyorsunuz ..
Allahu Teâlâ’ya Hamd-û Senâlar oLsun
Ehl-i Sünnet Ve’l Cemaat Şafii Bir Müslümanım…
Diyorsunuzki
< "Varlıkta ancak Allah vardır" [Futuhat, 2B-405] gibi bir itikadı mı savunuyoruz ki bozulsun ??? Ya da kendimizi "hatemu’l-evliyâ"[Futuhat, 2B-404] olarak niteleyip, hevamızı mı ilahlaştırmışız? Yoksa "Firavun’un mü’min olduğunu"[Futuhat,422-436] mı iddia etmişiz?
>
Derimki:
Kendi Cevabınızla size cevap verelim bu yazı aynen sizin yazılarınızıdan alıntıdır
"Mustafa İslamoğlu Hocamızın bazı görüşlerini olduğu gibi, "Adetli Kadının Oruç Tutması”na dair görüşünü de "Rasulullah(sas) dışında herkesin görüşleri alınabilir de, terk edilebilir de” prensibi ışığında terk ediyor ve reddiye yapmayı uygun görüyoruz. Ancak bunu, Hocamızın muzdarip olduğu, "iftira, karalama, tekfir” gibi bayağılıklara düşmeden ve bu görüşünü "fıkıh bahçesinin bir çiçeği”:) ve bir "zenginlik” olarak görerek yapmaya özen gösterecek ve haddi aşan söylemlerimiz için de hak helalliği talep edeceğiz"
Aynen Bunu size iade ediyorum bir kaç sözde ekliyorum müsdenizle .
Okumayan bilmez, bilmeyen anlamaz, anlamayan, yaşayamaz, yaşamayan ihlası bulamaz, ihlası bulamayan helak olmaktan kurtulmaz….:)
Arabi’nin yazılarını savunan kim ? Arabi’nin k.s Yanlış olduğunu Bütün Alim Evliya Ulema uzun uzun bildirmiştir
İmam-ı Rabbani hazretleri Aynen Şöyle Buyuruyor:
(Büyüklerimizin beğendiği, büyük bildiği Muhyiddin-i Arabinin, birçok sözlerinin ehl-i sünnete uymaması, şaşılacak şeydir. Hataları keşfinde, kalbde doğan bilgilerde olduğu için, ictihaddaki hatalar gibi bir şey söylenemez. Onu büyük bilir ve severim. Ehl-i sünnete uymayan yazılarını yanlış ve zararlı bilirim.)
[Bu ifadeler, Füsûsul-Hikem’deki, Ehli sünnete aykırı yazıları ve keşifleri içindir. Nasıl müctehid ictihadında hata ederse, sorumlu olmuyorsa, evliya keşfinde hata ederse sorumlu olmuyor. Ancak bu yanlış keşfe uyanlar sorumlu oluyor. Hiçbir müslüman da İbni Arabi hazretlerinin yanlış keşiflerine uymaz.]
Onun hakkında konuşanlardan bir kısmı haddi aşıyor, bir kısmı büsbütün mahrum kalıyor. Evliyanın büyüklerinden olan Muhyiddin-i Arabi hazretleri, keşiflerindeki hatalardan dolayı büsbütün reddedilemez. Onun vahdet-i vücud bilgisi, görünüşte, ehl-i sünnet itikadına uymuyor ise de, uydurulması kolaydır. Aradaki farkın, yalnız sözde ve kelimelerde olduğunu gösterdim.) [m.266]
Ve Yine Şöyle Buyuruyor..:
(Şeyh-i ekberi [yani İbni Arabiyi] caiz olmayan bazı bilgileri ile, yine makbuller arasında görüyorum. Evliya arasında bulunuyor. Onu reddeden, beğenmeyen tehlikededir.) [c.3, m.77]
İmam-ı Süyuti hazretleri Tenbih-ul-gabi kitabında İbni Arabi
hazretlerinin büyüklüğünü vesikalarla ispat etmektedir.Ebüssüud efendi hazretleri de ona dil uzatılamayacağına dair fetva vermiştir.
Abdülgani Nablüsi hazretleri, İbni Arabi gibi büyük bir evliyaya dil uzatanın cahil ve gafil olduğunu, bunların başında İbni Teymiye’nin geldiğini bildirmektedir. (Hadika)Dinimizislam
Şimdi Olayı çözelim Kardeşim
Seyyid Kutub’un Arabiden daha çok yanlış ve hakaret derecesine varan yazılarını tahmin ederim okumuşsunuzdur Şimdi bakalım ne diyormuş Seyyid Kutub
"Seyyit Kutup der ki: Muaviye’yi; yeğenim diyerek koruyan ve İslam toplumunun başına bela eden Halife Osman olmuştur. Emeviler de İslam görüntülü olmalarına karşın; İslam’ın ilkelerini ayaklar altına almışlardır.
Hz. Ali’nin şehit edilmesinin ardından, Kufe’de Ali’nin oğlu İmam Hasan halife oldu. İmam Hasan, Muaviye ile savaş hazırlığına koyuldu. Fakat halk ona destek olmadı. Savaşa yolladığı ordusu, Şamlılara yenildi. Muaviye gerek para, gerek hile ile bütün önemli kişileri yanına çekmişti" (1)
Ve ayrıca
"Biz Ali"nin (r.a.) hilafetinin kendisinden önceki Ebu Bekir ve Ömer"in hilafetinin doğal devamı olduğuna meylediyoruz. Osman"ın dönemi ise aradaki bir fasılaydı " (2)
Mesajlarınız Çelişki Dolu bir taraftan alimleri kötülerken bir taraftan masonları mezhebsiz vb kişileri yere göğe sığdıramıyorsunuz Fazla uzatmadan diğer mesaja geçelim 🙂
< Evet, onun kitaplarının okunması uygun değildir. Hatta kendi ifadesiyle, "kendisini anlayacak kapasitede olmayanlar için haramdır." Fikir babaları Aristoteles ve benzeri birçok filozof da aynı iddiayı savunmuştur. İddialarına göre, herkes onları anlayamaz; bu yüzden herkesin okumaması gerekir… Ama biz "aptal" değiliz elhamdu lillah. Okuyor ve anlıyoruz… Ancak, hüküm vermiyoruz. Hükmü de, "EHL-İ SÜNNET" yolunun önderlerinden alıyoruz.
>
Benim Arabi’nin k.s sözlerini savunuyormuşum gibi yazı yazıyorsunuz 🙂
Ben Mesajımda Bediüzzaman r.a Okunması zararlıdır diyor diye mesaj yazdım ve sizinde mesajlarınız okunmaması lazım dedim itikat Allah Korusun bozulabilir..
Çok Güzel demiş Herkes okuyamaz Kitaplarını
Aptal değilsiniz ama çokta akıllı olmadığınızı özür dileyerek söylemek zorundayım
Hüküm verenleri savunuyorsunuz ama 🙂
< Ne dediğimizi bilerek konuşalım güzel kardeşim. Ve şayet itikadının bozulmasından korkuyorsan da, yazılarımı okumazsın, olur biter.. 😉
Allah’a(cc) emanetsiniz..
>
Bilelim Kardeşimde birde siz öğrenseniz nasıl konuşacağınızı..?
Konularınızda yanlışlarınızı yazanlara hakret derecesine varan laflar söylüyorsunuz bunu burda yazmak istemezdim madem birimiz yanlış konuşuyor bunu müşahede etmek lazım kim acaba
Son Olarak "Uydurma Hadis" ler bölümünüzde el-Elbani şu hadise yanlış demiş uydurma demiş diyorsunuzda acab kimse çıkıpta
İslam Dünyası Elbani’nin SAV’larını iftiralarını yalanlarını Cld Dolusu kitaplarla ortaya çıkarıyor şimdi sizin çıkıp burda bu adamın ismini zikr edip bu adam uydurma demiş diyorsunuz Hafta sonu olduğu için kısa yazacam
sizde Bid’at Düşmanı Birisiniz Sanırım Şimdi gene olayı çözelim Bakalım "Uydurma Hadis" Bölümünde uydurma dediğiniz hadislerin altında
"Elbani" Uydurma diyor diyorsunuz
Bakalım Bakalım el-Elbani Kim imiş Hadislere uydurma yalan diyor
sadece bir kısmını yazalım
Not: Bu Yazılar Dr Cibril’in yazılarından alıntıdır
1. Adabuz Zifaf [Evlenme Adabı] kitabında kadınların altın yüzük, bilezik, zincir vs. giymesini yasaklamaktadır; bu ulemânın icmâ’ına aykırıdır. [Mütercimin notu: Albânî’nin bahis konusu kitabının tercümesindeki yazı şöyledir: "Bazı erkekler nişan yüzüğü adı altında parmaklarına altın yüzük takarlar. Bu âdet bize Hıristiyanlardan geldiği için evvela onlara benzemek olur. Sonra da İslâm prensiplerine göre, altın takmak erkeklere zaten haramdır. İleriki sayfalarda zikrettiğimiz, altını kadınlara bile yasak eden nasslara muhalefet etmektir.” (N. Albânî, Hadîs-i Şeriflere Göre Evlenme Adabı, Arslan Yayınları, s. 64) Bu kitabın mütercimi Ali Arslan, bir not ilave etmiş: "Bu fetva, dört mezhebe muhaliftir. Dört mezhebe göre de altın kadınlara helaldir, bilinsin.” (s.66)]
ehli-sunnet
2. Ticaretten kazanılan paranın % 2,5’lik zekâta tâbi’ olmadığını iddia etmektedir. [Halbuki] Ticaret Müslümanların arasında parayı deveran ettiren en temel faaliyettir.
3- Cumartesi günleri oruç tutmayı mutlak olarak yasaklamaktadır.
4- Üç Mescid dışındaki herhangi bir mescidde i`tikaf yapmayı yasaklamaktadır.
5. Ramazan ayında, şerî’atın tarif ettiği akşam vaktinden önce ve hakiki imsaktan sonra yiyip içmenin câiz olduğunu iddia etmektedir.
6. Hanefî fıkhını [bugünkü] İncil’e benzetiyor. (Bkz. Münzirî’nin Sahih-i Müslim Muhtasarı’na yaptığı yorum, 3. Baskı, Beyrut: el-Mekteb el-İslâmî, 1977, s.548). Bu ifade sonraki baskılardan çıkarılmıştır.
7- İnsanları, selef imamları (mesela, dört mezheb imamı) yerine kendisini taklid etmeye davet etmektedir. Takipçileri Albânî’nin görüşlerine uymayan hadîs-i şerifleri geçersiz kılmaya çalışmaktadırlar.
8- Kasden terk edilen namazların kazâ edilmesini yasaklamaktadır.
9. Hayızlı kadının ve cünübün Kur’an-ı kerîmi okumasının, tutmasının ve taşımasının câiz olduğunu iddia etmektedir.
10. Peygamberimizin (sallAllahü teâlâ aleyhi ve sellem) kabrinin mescid içinde bulunmaya devam etmesinin Medîne’de mevcut bid’atlardan biri olduğunu tekrar tekrar iddia etmektedir.
11. Peygamberimizin (sallAllahü teâlâ aleyhi ve sellem) kabrini ziyaret etmek veya O’ndan şefaat istemek maksadıyla seyahat edenin yanıltılmış bir bid’atçı olduğunu iddia etmektedir.
12. Allahü teâlâyı hatırlamak için elinde tesbih taşıyanın yanlış yapığını ve bid’atçı olduğunu iddia etmektedir.
13. Allahü teâlâ için Arş’ın üzerinde bir mekân uydurmuş ve buna el-mekân el-ademî (mevcut olmayan mekân) adını vermiştir.
14. Tamamü’l-minne isimli kitabında istimnânın [masturbasyonun] orucu bozmadığını iddia etmektedir.
15. Sahih-i Müslim ve Sahih-i Buhârî’nin "düzeltilmiş” baskılarını neşretmiş ve "muhtasar” [kısaltılmış] ismini vererek hileli bir yol izlemiştir. Böylece bu temel ve mühim kitabların bütünlüğünü [bozulmamış hallerini] ihlâl etmiştir.
16. Dört Sünen’in, İmam Buhârî’nin Edeb-ül Müfred’inin, Münzirî’nin Tergib ve Terhib’inin ve Süyûti’nin Cami’üs – Sağir’inin değişik bir şablonla yeni baskılarını neşretmiş ve bunların her birini "Sahih” ve "Zayıf” adını verdiği iki kısma ayırarak bu temel kaynakların bütünlüğünü [bozulmamışlığını] ihlâl ve tahrif etmiştir.
Vakit darlığından biraz çabuk yazdım yanlış bir yer varsa hatırlatırsanız duacınız olurum
Ayrıca Kardeşim Allah İçin sevip sayıyoruz seni ama
İlmin Seni kendisine esir etmiş durumda bundan bir an kurtulman lazım Bir Kardeş tavsiyesi Yaradana Emanet
VeSselam..
Devamı:bkz
forumduasi.com/konu-disi-basliklar/139712-el-elbani-kimdir-guvenilirmi-ve-savlari-kitaplari-okunurmu-okumayan-cok-sey-kaybeder.html
(1)gunes.com/2005/02/18/yazidizisi/i1.html
(2) (Toplumsal Adalet, s.206, 5. baskı)
BiLaL HaTTaB
Sadece bir eserinde Hz. Osman hakkında haddi aşan kelimeler kullanıp, daha sonraki bsakılarda hatasını anlayarak bu ifadeleri kaldıran ve özür dileyen birini savunmak; Allah(cc) hakkında ağza alınmayacak ifadeleri kullanıp, bu ifadeler üzere de ölen kişiyi savunmaktan daha sevimlidir bize.
Diğer konuda yazmıştım kardeşim; rahatsız olduğunuz konularımı herhangi bir cevap yazarak güncelleyiniz. O konularımı sileceğim inşaAllah. Sanal ortamdaki bu gereksiz muhabbet ve tartışmalar hiç bir fayda sağlamıyor; aksine birçok mefsedeti barındırıyor. Bu konuda yardımcı olarak güncelleme yaparsanız, hepsini sileceğime dair söz veriyorum kardeşim. Allah’a(cc) emanetsiniz…
ehli-sunnet
eywAllah Kardeşim Fazla uzatmamak en iyisi iyi niyetli olduğunuzu az çok tahmin edebiliyorum yazdığınız mesajlar gayet güzel ama Takdir edersiniz ki "Yanlışlarınız" Var bu kadar uğraşıp o mesajları yazacağınıza acizane bir önerim onların yerine daha güzel aydınlatıcı mesajlar yazarsanız Başta ben olmak üzere herkes faydalansa daha uygun olmazmı ?
Ayrıca Uydurma hadisler adlı konunuzda kitaplarından faydalandığınız
eL-Elbani Malumunuz sahih hadislere dahi uydurma diyor o konuyu bir gözden geçirmeniz ricamdır
Şukran cezilen Mesaul hayr
BiLaL HaTTaB
"Sahih" hadise "uydurma" dediği bir paylaşımımız olmuşsa linkini verin kardeşim.
Önerinize gelince; artık net karşısında vakit harcamamaya özen gösteriyorum kardeşim. Harcadığımda da; iş, okul, ödevler ve ilmî mesaiden şişen kafamı biraz hafifletmek için oluyor. Bir de burda kafam şişince kaldıramıyorum. Bu bakımdan, artık paylaşımdan çok, kafamı şişirmesi muhtemel konuları temizlemeyi amaçlıyorum.
Allah’a(cc) emanetsiniz…
ehli-sunnet
Kardeşim siz yazmışsınız demedim 🙂
Sadece kitabının ismi geçiyor Kardeşler gidip almasınlar tehlikeli bir durum demi ?:)
İsmi geçen şahıs uydurma diyor
Buraya Kopy Yapmıyım buyrun burdan siz bakın kardeşim
maxicep.com/genel-dini-konular-ve-sohbet/mezhepsiz-elbani-92696.html
burdanda açtığım konu: forumduasi.com/hadisler-bolumu/139894-uydurma-sanilan-hadisler-ve-elbaninin-uydurma-dedigi-hadisler.html
Not:Kitaplarını bizzat okumadım eğer yanlış ise belirtiniz 🙂
< Allah(cc) hakkında ağza alınmayacak ifadeleri kullanıp, bu ifadeler üzere de ölen kişiyi savunmaktan daha sevimlidir bize.
>
Ağza< alınmayacak dediğiniz laflar
Hazreti Şeyh’in k.s Ağza Alınmayacak dediğiniz laflarını veya kısımlarını? ve Kaynakları ile beraber yazarsanız bu fakir kardeşin senin için dua eder inşAllah
"Elbani’nin kitabını tercüme eden Ali Aslan, yanlış gördüğü bir yere şöyle bir not ilave etmiş: "Elbani’nin bu fetvası, dört mezhebe muhaliftir. Dört mezhebe göre de altın kadınlara helaldir, bilinsin” diyor. Böyle kimseler nasıl kaynak alınır ve kitapları niye tercüme edilir ki?"
bunuda açıklarsan eğer sevinirim
BiLaL HaTTaB
Kardeşim; biz aynı yöne akıyor gibi görünen ancak farklı mecralara yol alan iki yolun yolcusuyuz. Öğretilerimiz ve öğretmenlerimiz ve hatta öğretici anlayışlarımız dahi farklı. Siz de kendinizi ehl-i Sünnet görüyorsunuz, biz de… Yani ehl-i Sünnet algımız dahi farklı. Bu bakımdan, benden bir şey alamazsınız. Sorduğunuz sorulara vereceğim her cevap da, itham ile karşılanır dolayısıyla. Biz en iyisi, birbirimiz için hayr dua etmekle yetinelim. Ya da gerçekten bir muhabbet ve dostluk kurmak istiyorsanız da, bana özelden ulaşın, özelden görüşelim inşaAllah. Zira bu tür platformlarda "herkes" söze karışabildiği için, amaç başkalaşabiliyor ve amaca ulaşmak isteği amaçtan tamamen uzaklaşmakla nihayet bulabiliyor. Az önce de dediğim gibi, bu tür platformlarda birşeyler anlatma sevdası son buldu bu kardeşinde.
Hayırlı geceler diliyorum. ve’s-selamu aleykum ve rahmetullah…
ehli-sunnet
EywAllah SelâmetLe
Hayırlı Akşamlar.
BiLaL HaTTaB
Rabbim hepimize nefsini muhasebe edebilmeyi nasip eylesin…
aziz83
İmam Rabbani Hazretlerinin Muhiddin Arabi kuddise sırruh hakkındaki görüşleri
aziz83
İmam-ı Rabbani hazretleri, Mektubat‘da buyuruyor ki:
(Büyüklerimizin beğendiği, büyük bildiği Muhyiddin-i Arabinin, birçok sözlerinin ehl-i sünnete uymaması, şaşılacak şeydir. Hataları keşfinde, kalbde doğan bilgilerde olduğu için, ictihaddaki hatalar gibi bir şey söylenemez. Onu büyük bilir ve severim. Ehl-i sünnete uymayan yazılarını yanlış ve zararlı bilirim.
Onun hakkında konuşanlardan bir kısmı haddi aşıyor, bir kısmı büsbütün mahrum kalıyor. Evliyanın büyüklerinden olan M.Arabi hazretleri, keşflerindeki hatalardan dolayı büsbütün reddedilemez. Onun vahdet-i vücud bilgisi, görünüşte, ehl-i sünnet itikadına uymuyor ise de, uydurulması kolaydır. Aradaki farkın, yalnız sözde ve kelimelerde olduğunu gösterdim.) [m.266]
(Kıyas ve ictihad, dinin 4 temelinden birisidir. Evliyanın ilhamları böyle değildir. Bunlara uymaya emrolunmadık. İlham, yalnız sahibi için delildir, başkaları için senet değildir. Tasavvufçuların, ehl-i sünnete uygun olmayan sözlerine uyulmaz. Fakat, onlara iyi gözle bakarak dil uzatmamalı, şuursuz sözlerinden saymalıdır!) [m.272]
(Şeyh-i ekberi [yani İbni Arabiyi] caiz olmayan bazı bilgileri ile, yine makbuller arasında görüyorum. Evliya arasında bulunuyor. Onu reddeden, beğenmeyen tehlikededir.) [c.3, m.77]
aziz83
İmam-ı Süyuti hazretleri Tenbih-ul-gabi kitabında İbni Arabi hazretlerinin büyüklüğünü vesikalarla ispat etmektedir.
Ebüssüud efendi hazretleri de ona dil uzatılamıyacağına dair fetva vermiştir.
Abdülgani Nablüsi hazretleri, İbni Arabi gibi büyük bir evliyaya dil uzatanın cahil ve gafil olduğunu, bunların başında İbni Teymiye’nin geldiğini bildirmektedir. (Hadika)
Evliya ile eşkıya kıyas edilmez
Sual: İbni Teymiyeciler, Felsefecilerin nasslarla çatışan akli delilleri onları tekfirden kurtarmadığı halde, tasavvuf ehlinin nasslarla çatışan keşifleri onları nasıl küfürden kurtarabiliyor diyerek İbni Arabi hazretleri gibi bazı evliyayı tekfire yelteniyorlar.
Bu mukayese doğru olur mu?
CEVAP
Doğru olmaz. Mukayesenin doğru olması için müşterek benzerliklerin olması lazımdır. Dost ile düşman, mukayese edilmez. Mesela, Allahü teâlâ kâfirler için ölü buyuruyor. Kâfir ile mümin yani ölü ile diri mukayese edilir mi? Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Kâfirler, sağır, dilsiz, kör oldukları için doğru yola gelmezler.) [Bekara 18]
(Körle gören [kâfir ile mümin] karanlıkla aydınlık [Bâtıl ile hak], gölge ile sıcak [Cennetle Cehennem] bir olmaz. Dirilerle ölüler de bir olmaz.) [Fatır 19]
Yunan felsefecileri kâfirdir, tasavvuf ehli ise Allahü teâlânın dostu, evliyasıdır. Evliya ile kâfir hiç mukayese edilir mi? Firavun da, "Ben tanrıyım" dedi, Hallac-ı Mansur hazretleri de. Biri kâfirdi biri müslüman. Müslümanınkini tevil etmek gerekir. Namaz kılan ve dinin her emrini yerine getiren bir müslüman bir şey söylemişse, bunun tevilini aramak gerekir.
Yunan felsefecileri, (Kâinat, Allah gibi, ezeli ve ebedidir, Allah cüzi olan şeyleri bilmez, cismani, bedeni bir haşr yoktur) gibi birçok düşünceleri yüzünden kâfir oluyorlar. İslam filozofu denilen kimseler de, böyle düşünüyorsa, onlar da aynı hükme girer. İmam-ı Gazali hazretleri, böyle düşünen din adamlarının da aynı hükme girdiğini (El münkız), (Tehafüt) ve (İlcam)da bildiriyor. Kâinatı ezeli ve ebedi bilen felsefecilerin küfre düştüklerini bildirdikleri için imam-ı Gazali ve imam-ı Rabbani hazretleri gibi Resulullahın vârisleri olan büyük âlimlere felsefeciler tarafından dil uzatılıyor. İbni Rüşd, felsefecileri savunmak için imam-ı Gazali hazretlerini tenkit eden bir kitap bile yazmıştır. Felsefeci ve İbni Teymiyeci bir genç, (El-Gazzalinin uydurma hadisler üzerine bina ettiği bütün hükümler sapıklıktır, bu bakımdan onun eserlerini okuyan sapıtır) demişti.
İmam-ı Gazali hazretlerini sevmeyenlerin daha çok felsefeciler ile İbni Teymiyeciler olduğu görülmektedir. Ne maksatla olursa olsun, o büyük zatı kötülemek asla caiz değildir. Çünkü büyük âlim İbni Hacer-i Mekki hazretleri, (İmam-ı Gazalinin yazılarında kusur bulan, ya hasetçidir veya zındıktır) buyuruyor. (El- i’lam bi-kavâti’il-islam)
İbni Abidin hazretleri buyuruyor ki:
İmam-ı Gazali, zamanının hüccet-ül-İslamı ve âlimlerin en üstünü idi. Ona dil uzatan kimse, cahillerin en cahili, fasıkların en kötüsüdür. (El-Ukud-üd-dürriyye)
Kâtip Çelebi de diyor ki:
Bütün din kitapları yok olsa, İmam-ı Gazalinin kitapları, bu boşluğu doldurabilir, hatta onun İhya kitabı bile kâfi gelir
Seyyid Abdülhakim efendi hazretleri de, (İmam-ı Gazali’nin İhya kitabı, bütün âlimlerce doğru ve yüksektir. Bir gayrı müslim, severek yapraklarını çevirirse, Müslüman olmakla şereflenir) buyuruyor.
Tefsir, hadis, fıkıh, tarih, ahlak ve tıb hakkında üç yüzden fazla eseri olan İmam-ı Süyuti hazretleri Tenbih-ul-gabikitabında İbni Arabi’nin büyüklüğünü vesikalarla ispat etmektedir. Cinlere de fetva veren Ebüssüud efendi İbni Arabiye dil uzatılamaz diye fetva vermiştir. Fıkıh, tefsir, hadis ve tasavvufta çok derin âlim olan Abdülgani Nablüsi hazretleri, İbni Arabi gibi büyük bir evliyaya dil uzatanın cahil ve gafil olduğunu, bunların başında İbni Teymiye’nin geldiğini bildirmektedir. (Hadika)
Tefsir, fıkıh, tasavvuf, tarih, nahv ve tıb üzerinde çok kitap yazan, ârifibillah ve kutb-i zaman olan imam-ı Şarani hazretleri buyurur ki:
İbni Teymiye, tasavvufu inkâr eder, evliyaya dil uzatır. Böyle kitapları okumaktan, yırtıcı hayvandan kaçar gibi kaçmalıdır. İbni Teymiye ve onun yolunda giden sapıklar, İbni Arabi hazretlerine kâfir demişlerse de, âlimler, arifler onun büyük bir veli olduğunu bildirmiştir. (Kibrit-i Ahmer, El-yevakit, Tabakat)
Yenideniman
İbn-i Arabinin Fütuhat adlı kitabından şu parçaya yer vermektesiniz:
…Allah bu ayet ile (yani Bakara 163 ayeti ile) müslümanlara seslenmiştir. Allah’a yakın olmak için Allah’tan başkasına tapanlar, Allah’tan başkasına tapmış olmazlar. Bu ayet ile Allah bize demektedir ki; Sizin ilahınızla, Allah’a şirk koşmak suretiyle Allah’a yaklaşmak isteyen müşriklerin ilahı birdir.
Şimdi söyleyin Allah aşkına! Allah (cc) ile Mekke müşriklerinin taptıkları Uzza, Menat, Lat, Hübel gibi putları bir ilah olarak görmek küfür müdür, değil midir? Diyelim ki böyle bir küfür, birisinin kalbinde ancak yüzde biri oluşturur, onun kalbinde yüzde 99 da iman vardır. Söyler misiniz, sizin akide tartınızda bunlardan hangisi daha ağır gelir? Gerçi imanı böyle tartı ile ölçmeniz bizi âdetâ şok ediyor. Keşki tüccar olsaydınız da çarşıda mesela elma satarken bu hatayı yapsaydınız. Çünkü iman tartısında yapılan hata ile elma tartarken yapılan hilenin akıbetleri aynı değildir…
devamı ; http://www.yenideniman.com
assault79
forumda birsürü cahil var ya selefilik ve Vahhabilik nedir okumadan anlamadan yazmak ne kadar basit yazıklar olsun.
muhyiddin arabi kitapları