Hafızlık yapan kadın adet döneminde Kuran okuyabilir mi?

Hafızlık yapan kadın adet döneminde Kuran okuyabilir mi?

Hoca
Hafızlık yapan kadın adet döneminde Kuran okuyabilir mi?

Hafızlıkta okuyan bir bayan hayz günlerinde Kuran-ı Kerim ezberine Kuran’a el sürmeden devam edebilir mi?

Hayız ve nifas hâlinde olan bir kadına Kur’an okumak haramdır. Peygamber Efendimiz hayızlı, loğusa ve cünübün Kur’an okuması ile ilgili şöyle buyurmuştur; Hayızlı kadın ve cünüp olan kimse Kur’an’dan bir şey okuyamaz buyurmuşlardır.( Tirmizi, Taharet, 98; İbni Mace, Taharet, ,105; Darakutni, Sünen, 1/117)Ayrıca hz. Ali (r.a.)de şöyle demiştir: Allah Resülünü cünüplüğün dışında Kur’an okumadan bir şey alıkoymazdı. (Ebu Davud, Taharet, 90; Neseî, Taharet, 170; İbn Mace, Taharet, 105) Dolayısıyla bu hadisler cünüp ile hayızlı Kur’an okuyamayağı hususunda önemli bir delildir.(Aynî, el-Binaye, 1/644)

Bu hadislerden hareketle İslam alimlerinin çoğunluğu hayızlı kadının Kur’an’dan, Kur’an okuma maksadıyla bir ayet bile okuyamacağını söylemişlerdir. Aynı zamanda bunlar bu halde iken Kur’an ayetlerini de yazamazlar. Bu konuda Tevrat, İncil ve Zebur da Kur’an gibidir.(İbn-i Abidin, Haşiyetu Reddi’l-Muhtar, 1/293)

Fatiha dua niyetiyle okunabilir. Ayrıca Kur’andaki duaya benzeyen ayetler de Kur’an okuma niyetiyle değil de dua maksadıyla okunabilir. Mesela; Rabbena atina fiddünya haseneten ve filahireti haseneten ve gına azabennar gibi.

Aynı şekilde sevinçli bir haber duyan bir kimse Elhamdülillah diyebilir. Üzücü bir haber duyan da İnna lillah ve inna ileyhi raciun diyebilir. (İbrahim Halebi, Halebi, Sağir, s.37-39; İbn-i Abidin, Haşiyetu Reddi’l-Muhtar, 1/293)

İmam Malik’e göre hayızlı kadın mazeretli olduğundan ve Kur’an okumaya da muhtac olmasından dolayı cevaz vermiştir. Ancak hayız kanı kesildikten sonra gusl etmeden önce okuyamaz. (Zuhayli, el-Fıkhu’l-İslamî, 1/471)

Diğer yandan zikir çekebilir dua edebilir. Bunlara bir mani yoktur. Hatta özel günlerindeki bir bayanın kıbleye doğru oturarak zaman zaman tesbih çekmesi dua etmesi isabetli bir davranış olur böylelikle adet gördüğü günlerinde bu şekilde manen beslenmiş olur.

Hayızlı ve nifaslı kadınların veya cünüplerin kunut vesaire gibi çeşitli duaları okumalarında, tesbih ve tehlil kelimelerini söylemelerinde ve Hazret-i Peygambere salât ve selâm getirmelerinde hiçbir mahzur yoktur. Hayız ve nifaslı halde olanlar, Kur’an-ı Kerîm’i okuyamamakla beraber, onu dinleyebilirler.

Kur’an Kursu öğretmenliği veya hafızlık yapan bir kadın, hayız hâlinde öğretim işini yardımcısına yaptıracaktır. Yardımcısı yoksa Hanefî ulemasından Kerhî ve Tahavî’ye göre öğretimini devam ettirecektir. Kerhî: Öğretmen veya öğrenci hanım hayız hâlinde kelime kelime, Tahavî ise, yarımşar âyet söylemekle öğretim yapılmasında ‘beis yoktur’ demişlerdir.

Netice itibariyle İslam alimlerinin çoğunluğu Hanefî, Şafiî ve Hanbelî mezhebine göre hayızlı ve cünüp olan Kur’an ayetlerinden okuyamaz.

Zuhayli, el-Fıkhu’l-İslamî, 1/471


Cevap: Hafızlık yapan kadın adet döneminde Kuran okuyabilir mi?

hafiz kılıç
konuyu yeni gördüm ve paylaşmak istedim…burada hafızlık yapaqn kime sorsam hayızlı iken Kuran okuduklarını söylediler….Kurana dokunmadan bir havlu ile okuyorlarmış…..ve müftü izn vermiş ara verilince unutlur diye…ve sadece hafızlıara ayrıcalık bir olay diğerleri öyle okuyamazmış…..kursların hali….. (istisnalar müstesna)


Yanıt: Hafızlık yapan kadın adet döneminde Kuran okuyabilir mi?

@YŞE
diyanete bağlı bir kursa başlamıştım geçen sene hocaların biri başka biri başka… biri okutuyo diğeri okutmuyo anlamadım. hatta benle hoca arasında biraz münakaşa olmuştu
ayrıldım kurstan gitmemde daha.


Soru: Hafızlık yapan kadın adet döneminde Kuran okuyabilir mi?

İsrâ
aynen okumamistim süphe olunca icimde kabul etmedim.

konu için Allah razı olsun


esin-ti
hafızlık yapanlar böyle durumlarda okumasa çok da bir şey kaybetmezler.İnsan kendine güvendikten sonra ve Allah’a dua ettikçe böyle durumlar çok ara açmaz.


Kayıtsız Üye
Allah’in haram kilmadigi bir şeye hiç kimse haramdır diyemez. Kuran okumak, anlamak ve uygulamak içindir. elinde olmayan sebeplerden ötürü kimseyi Kuran okumaktan men edemezsiniz. ortaçağ avrupasinin adetli kadını lanetli sayan görüşleri maalesef bize de bulaşmış.


Hoca
Hayızlı kadının Kurana dokunması ve okuması

Diyanet İşleri Başkanlığının gerçekleştirdiği istişare toplantısında alınan kararlarla ilgili bilir bilmez, kararları okumuş okumamış birçok kimsenin ileri geri konuşmaları ve yazmaları karşısında biz de Yeni Şafak’ta beş yazı yazarak alınan kararları değerlendirmiş, bu toplantıda ümmetin icmâ’ına aykırı bir karar alınmadı demiştik. Kadının özel hallerinde (âdet ve lohusalık hallerinde) mescide girmesi, tavaf yapması, Kur’an’a dokunup onu okuması konularında karara geçen ifadeler de tartışma konusu yapıldığı için bu üç meseleyi Gerçek Hayat’ta biraz açmaya çalıştık. Bu yazıda son konuyu ele alacağız.
1. Dokunma konusu:
İbn Rüşd Mushaf’a dokunma konusunda özetle şunları söylemiştir: Cünüp olanın Mushaf’a dokunmasını bazı fıkıhçılar caiz görmüş, çoğunluk ise menetmişler; yani caiz olmadığı hükmüne varmışlardır. Bunlar abdesti olmayan kimselerin de Mushaf’a dokunmalarının caiz olmadığın söyleyenlerdir. Bu ihtilafın (farklı ictihadın) sebebi, "Ona tertemiz olanlardan başkası dokunamaz" (Vâkıa: 56/79) mealindeki âyettir. Abdest bahsinde bu âyetle ilgili farklı anlayışlardan söz ettik. Hayızlı kadınların Mushaf’a dokunmasını caiz görmeyenler de yine aynı delile dayanmaktadırlar (31).
İbn Hazm de Mushaf’a abdestsiz veya cünüp ve hayızlı olanın dokunmalarının caiz olduğunu savunurken Hz. Peygamber’in (s.a.) Herakliyüs’e gönderdiği mektupta âyetin de bulunduğu, mektubun bir gayr-i müslime verildiği ve onun âyete dokunmasında sakınca görülmediği vâkasına dayanmaktadır. Çoğunluğun dayandığı "Mushaf’a abdestsiz ve cünüp olanların dokunamayacağını ifade eden" rivayetin ise sahih olmadığını, sahih olanın ise mürsel olduğunu (Hz. Peygambere kadar raviler zincirinin kesintisiz olmadığını) ileri sürmektedir. Yukarıda meali geçen âyete gelince İbn Hazm’in onunla ilgili yorumu şöyledir: Allah Teâlâ "…dokunmasınlar" demiyor, "…dokunmazlar diyor. Biz vâkıa olarak Kur’an’a herkesin (temiz, pis, müslüman, kâfir…) dokundukların görüyoruz; şu halde bu âyette geçen kitaptan maksat Mushaf değil, 78. âyette açıklanan "meknûn; yani gizli, saklanan" kitaptır, Kur’an’ın levh-i mahfuzdaki aslıdır ve ona ancak melekler dokunabilir…. (81-84).
2. Okuma konusu:
İbn Rüşd konuyu şöyle özetliyor: Bu konuda fıkıhçılar farklı hükümlere vardılar. Çoğunluk cünüp ve hayızlı olanın Kur’an’ı okumasını caiz görmezken bazıları caiz gördüler. İhtilaf sebebi "Hz. Peygamber’i, Kur’an okumasını, cünüplükten başka hiçbir şey engellemezdi". mealindeki rivayettir. Caizdir diyenlere göre bu rivayet bir şey ifade etmez; Hz. Peygamber "Cünüplük yüzünden okuyamıyorum" demedikçe rivayetten bu sonuç çıkarılamaz; cünüp olduğunda okumamasının başka sebepleri de olabilir. Caiz değildir diyenlere göre bu sözü rivayet eden sahâbî kendiliğinden bunu söyleyemez, bir bilgisi olmaldır. Çoğunluk hayızlı kadın konusunda da iki guruba ayrılmışlardır. İmam Malik, hayızın uzunca bir müddet sürdüğünü göz önüne alarak "az miktarda okur" derken diğerleri hayızlı ile cünübü birbirinden ayırmamışlardır (31-32).
İbn Hazm "Kur’an’ı okumak, tilavet secdesi, Mushaf’a dokunmak ve Allah’ı anmak; bunların hepsi abdestli olana ve olamayana, cünübe ve hayızlı olana caizdir" diye başlık attıktan sonra genel delilini şöyle açıklıyor: "Bunlar hayırlı işlerdir, teşvik edilmiş, sevap vadedilmiş fiillerdir; bunların bazı hallerde yapılamayacağın söyleyenlerin delil getirmesi (delil ile isbat etmeleri) gerekir". İbn Hazm karşı tarafın ileri sürdükleri delilleri ise ya sahih olmayan rivayetlerden ibaret oldukları veya hükme delalet etmedikleri gerekçesiyle reddetmekte, sahabe ve tabiûn müctehidlerinden kendi ictihadını destekleyen örneklere de yer vermektedir (77-81).
Fıkıhçıların ihtilaf ve ittifak ettikleri hükümleri açıklayan iki kaynaktan konumuz ile ilgili ictihadları aktarmış olduk. Görülüyor ki "kadınların özel hallerinde namaz kılamayacakları ve oruç tutamayacakları" konularında ittifak (icmâ) var; "mescide girme, Kur’an’a dokunma ve onu okuma, gerekli tavâfı yapma" konularında ise ihtilaf edilmiş; çoğunluk bunları caiz görmemiş ama bazı fıkıh alimleri caiz görmüşlerdir. İstişare toplantısı kararlarında da söylenen bundan ibarettir.
Fıkıhta icmâ bağlayıcıdır, ama çoğunluğun görüşü bağlıyıcı değildir. Meşhur dört mezhepte de bazan biri, diğerlerinin tamamına (bu mânada cumhura, çoğunluğa) muhalif olduğu halde mensupları -çoğunluğun ictihadını değil- tek kalmış olan mezhebin ictihadını uygulamaktadırlar.
Özel hallerinde kadınları kimse mescide girmeye, Kur’an okumaya… zorlamıyor; ama onlar farklı (caiz diyen) ictihada uyar da bunları yaparlarsa yine kimsenin onları engellemeye veya kınamaya hakları olamaz.
Prof. Dr. Hayrettin Karaman


Kayıtsız Üye
kuranı kerime abdestsiz bile dokunulamaz


Kayıtsız Üye
Ben iki çocuk annesiyim otuzüç yaşındayım ve hafız olmayı çok istiyorum. Allah nasip eder de başlayabilirsem evde yapmak durumundayım çok zor olacağının da farkındayım ama kursa gitme imkanım yok. Sorum şu ki adet dönemlerinde ara verirsem unutmaktan devam edememekten korkuyorum ara vermezsem de doğru olur mu bilemiyorum aydınlatırsanız sevinirim teşekkürler


arifselim
Adetli olan bir kadının eğitim ve öğretim amacıyla kuranı kerime dokunması ve okuması maliki mezhebine göre caiz görülmüştür. Dolayısıyla hafızlık çalışan kadınların maliki mezhebine uyarak çalışmasında bir sakınca yoktur.


hayızlı kadın kuran okuyabilir mi, adetli kadın kuran okuyabilir mi, hafızlık yapan kadın adet döneminde kuran okuyabilir mi

Yorum yapın

1melek.com petinya.net Kompozisyon/ !function(){"use strict";if("querySelector"in document&&"addEventListener"in window){var e=document.body;e.addEventListener("mousedown",function(){e.classList.add("using-mouse")}),e.addEventListener("keydown",function(){e.classList.remove("using-mouse")})}}();