Niçin İbadet Ediyoruz? İbadet etmemizin sebebi nedir?
mumsema
Niçin ibadet ediyoruz ,sorusu,beraberinde iki soruyu birlikte getiriyor. Daha doğrusu,bu sorunun içinde 2 soru saklı.
-ibadet etmemizin sebebi,illeti nedir?
-ibadet etmemizin hikmeti,faydası nedir?
Bazıları bu soruyu sadece 2.manayı kasdederek sorarlar. Birinci ve en önemli noktayı unuturlar. Bunun neticesi olarak hikmet sahasında kendilerince birtakım faydalar sıralar ve bu faydaların başka yollarla da elde edilebilceğini ileri sürerek,neticede ibadeti reddedici bir tavra girerler.
İllet denilince ,ibadet yapmamızı gerekli kılan sebebi kastederiz. Hikmetten ise,yaptığımız ibadet neticesinde ortaya çıkan faydayı anlarız. Dünya işlerinden bir misal vermek gerekirse şöyle diyebiliriz. Anadoludan istanbula gelmekte olan bir tüccarın bu seyehatının illeti ticarettir. Hikmeti ise zengin olmak ve dünya nimetlerinden daha fazla istifade etmek. Buna göre söz konusu şahsa,sen istanbula niçin gidiyorsun? Desek,zengin olmaya diye cevap vermez. Bu hikmete ait bir cevaptır ve yerinde değildir. Sorumuzun cevabı, ticaret yapmaya şeklinde gelmelidir. Böyle bir cevap illete aittir ve isabetlidir. Zaten bizim de sorduğumuz öncelikle bu manadır.
O halde niçin ibadet ediyorsun şeklindeki sorunun cevabı da rabbim böyle emrettiği için şeklinde olcaktır. Bu emri tutmanın pek çok faydası da vardır ;gerek dünyada gerek ahirette…
Ama ibadet bu faydalar için yapılmaz. Bunlar meselenin hikmet yönüdür.
Kulun işi ibadet etmektir.;emir dinlemektir;yasaklardan sakınmaktır. Kula kulluk yaraşır. İbadetini bu şuurla yapan bir kuluna,Rabbinin yapacağı ihsanlar ,ikramlar cennette vereceği dereceler ibadetin hikmet yönüdür.
İslam ın her emri ve yasağı bu hakikatta bir misal olabilir. Bunlardan sadece birkaç misal:
Oruç tutmanın tıp yönünden bir çok faydaları vardır. Bütün bu faydalar orucun hikmet yönü… oruç niçin tutulur sorusunun cevabı,sanıldığı gibi bu faydalar değildir. Oruç Allah ın(c.c) bir emri olduğu için tutulur. Bu ibadetin belli bir zamanı vardır:Ramazan .
Ramazan dışında 10 ay nafile oruç tutsanız da ,Ramazan da tutmasanız,bu ibadeti yerine getirmiş olmazsınız.
Eger mesela sadece orucun hikmet yönü,yani faydaları olsa bu ikinci halde fayda on katına çımıştır,ama farz olan oruç hala tutulmamıştır.
Yine orucun belli bir başlama ve bitiş vakti vardır. Orucunuza imsaktan sonra başlasanız da ,iftarınızı yatsıdan birkaç saat sonra yapsanız orucunuz makbul olmaz. Daha fazla bir süre aç kalmışsınızdır. Hikmet fazlasıyla tamam olsa bile ,illetiniz kaybolduğundan ibadetiniz makbul sayılmaz.
Oruç tıbbi faydaları için tutlmadığı gibi,içki içmek de tıbbi zararları için haram değildir. Niçin içki içmiyorsun sorusunun cevabı: Allah (C.C) yasakladığı için şeklinde verilcektir. Ve ancak böyle olursa içki içmemek takva olur ve insanı Rabbine yaklaştırır. İçki içmemekte esas olan,bedenini ve aklını korumak değil, bir ilahi yasaktan kaçınmaktır. İllet budur;diğerleri ise içki içmemenin hikmetidir,faydalarıdır.
Bilirsiniz, kendi kendine ölen yahut darbe ile öldürülen bir koyunun etini yemek haramdır. Bu noktada birtakım tıbbi veya biyolojik izahlar getirilebilir. Bütün bunlar, meselenin hikmet yönüdür.
Cevap: Niçin İbadet Ediyoruz?
rana
Allahu Ekber Rabbim imanimizi kuvvetlendirsin..
bu güzel paylasim için Allah c.c. razı olsun
Yanıt: Niçin İbadet Ediyoruz?
Mutella
Çok faydalı bir mevzu
Allah razı olsun bizde nasibimize düşeni aldık..
Cevap: Niçin İbadet Ediyoruz?
Hoca
Niçin İbadet Ediyoruz ?
Bizi yoktan var eden ve yaşatan Allah’tır. Yüce Allah; Vücudumuzu, gören gözler, işiten kulaklar ve konuşan dil gibi mükemmel organlarla donattı. Diğer canlılardan farklı olarak bize akıl verdi ve varlıklar arasında seçkin bir duruma yükseltti. Bunlardan başka, yaşayabilmemiz için teneffüs ettiğimiz havadan, içtiğimiz suya kadar sayısız nimetler verdi.
Ayrıca bizi yalnız bırakmadı, Peygamberler ve kitaplar göndererek dünyada ve ahirette mutlu olmanın yollarını gösterdi. Bütün bu iyiliklere karşılık Allah bizden kendisini tanımamızı ve ona ibadet etmemizi istemektedir. Şöyle bir düşünelim: Çok iyiliğini gördüğümüz bir büyüğümüze karşı saygı gösterir iyiliklerine teşekkür ederiz. Bize bir görev verse seve seve yaparız değil mi?
Öyle ise, bizi yoktan var eden ve sayılamayacak kadar nimetler veren Yüce Allah’a karşı teşekkür etmek ve emrettiği ibadetleri seve seve yapmak gerekmez mi?
Elbette gerekir.
Yaradılışımızın gayesi Allah’ı tanımak ve ona ibadet etmektir. İbadet görevlerini yaptığımız takdirde hem Allah’ın verdiği nimetlere karşı teşekkür borcunu yerine getirmiş oluruz, hem de O’nun sevgisini kazanırız. Eğer biz Allah’a karşı ibadet vazifelerini yerine getirir, O’nun sevgisini kazanırsak, Allah, bize dünyadaki nimetlerinden çok daha fazlasını ahirette verecek ve bizi cennette sonsuz mutluluğa kavuşturacaktır.
DİYANET