Ebced Nedir? Ebced Hakkında Ansiklopedik Bilgi
mumsema
EBCED Kavramı Ne Demektir Hakkında Bilgiler
Cümel, Cifr, Sayı sembolizmi.
Ebced veya Ebûced, Arap alfabesindeki harflerin kolaylıkla hatırda kalması için düzenlenen bir hârf dizisi ile bu harf dizisinin her birine tekabül eden bir rakam değeri sistemi ve diziyi oluşturan sekiz kelimenin ilkinin adıdır.
Harflerin her birine 1’den 1000’e kadar matematik değerler verilmiştir.
Bu sekiz temel kelime şöyledir: "Ebced, Hevvez, Huttiy, Kelemen, Se’fes, Karaşet, Sehaz, Dazığ".
Bu kelimeler aslında İbrânî, Ârâmî Süryâni alfabelerinin harfleriyle -sessiz harfleri dikkate alınarak aynıdır. Alfabe Araplara Nebatîler yoluyla gelmiştir. Sâmi alfabelerinin hemen tamamında bir rakam değeri olan harfler sistemi kullanılmıştır. Eski Ön Asya dillerinden Akadça ve Asurca’da bile bu değerler kullanılmıştır.
Yalnız başlarına hiçbir anlamı olmayan ve sadece ezberleme işini kolaylaştıran bu sembolik sekiz kelimeden başka harflerin sırası ve bunların sayıları göstermekte kullanılmaları bakımından İbrânî ve Ârâmî dillerindekiyle aynıdır. Hemze’den, K’ya kadar olan harfler 1-100, son dokuzu da 200-1000 sayılarına delâlet eder. Yine bir başka eski sistemde aynı yazı şeklinde olan harfler biraraya getirilip her grubun ilk harfinden sonra o harfe benzeyen diğer harfler sıralanır. Meselâ, "Te", "Se", harfleri "Be"den sonra konulmuştur. Yalnız "Lam", "Vav", ve "Ye", harfleri sona bırakılmıştır. Bu sıra Mağrib alfabesinde bugüne kadar muhafaza edilmiştir: Elif, Be, Te, Se, Ha, Cim, Hı, Dal, Zel, Rı, Ze, Tı, Zı, Kef, Lam, Mim, Nun, Sad, Dat, Ayın, Gayın, Fe, Kaf, Sin, Şın, Lam, Vav, Ye.
Rakam değerli harf sistemi, çivi yazısının kullanıldığı döneme kadar inen bir tarihi kökene sahiptir. Bu da vahiyle ilgisi olmayan bir alana yayılmış olduğunu göstermektedir.
Cürhümî alfabesi temeline dayanan Arapça harfler diğer Sâmi dillerinden farklı olarak sıralanmaktadır. Bu sıra İsmail (a.s.) zamanında ilk kez Arapça’ya uygulanmıştır. Sekiz kelimeden ibâret Ebced alfabesi yirmi sekiz harftir. Bunlara kolaylıkla öğrenilsin diye "İslâmî" bir kılıf giydirilmiştir. Meselâ:
1. Ebced’in ilk altı kelimesi olan Ebced, Hevvez, Huttiy, Kelemen, Se’fes, Karaşet; Şuayb (a.s.)’ın kavminden altı askerin adıdır. Bunlar Medyen ülkesinin şahları olup, Kelemen, hepsinin büyüğüydü ve harfleri bu şahlar düzenlemişlerdi. Onlar, Medyen ve Eyke halkıyla birlikte helâk oldular.
2. Harfler altı şeytanın adına göre düzenlenmiştir. Bu şeytanlardan korunmak için kelimelerin sonuna "FetebârekAllahu bir ahseni’l Hâlikın" ibaresi eklenmiştir
3. Ebced kelimeleri haftanın günlerinin adıdır. Harflerin sırası gün adlarındaki sıraya göre düzenlenmiştir.
Bu iddiaların hepsi de İsrailiyattan ibârettir ve uydurmadır. Ebced hesabını İslâm tarihinde ilk kez yahudiler yapmışlardır. Rasûlullah’a gelen bir grup yahudi Kur’an-ı Kerim’deki hurûf-ı mukattaa adı verilen Elif, Lâm, Mim, vb. harflerini Ebced’e göre değerlendirip, "İslâm ümmetinin ömrü, "Elif: 1, Lâm: 30, Mim: 40" olarak toplam 70 veya 71 yıldır" demişler; kendilerine hurûf-u mukattaa ile başlayan "Kef, He, Ye, Ayn, Sad, gibi diğer ayetler hatırlatılınca önce hesap etmeye başlamışlar, sonra bu işin altından çıkamamış, zihinleri karışmış, rezil olmuşlardır. Ashab ve Rasûlullah (s.a.s.) onların bu çocukça hesap işine gülmüşlerdir.
Bazı âlimlerin de yalnız fonetik fizyolojisi ilkelerine göre tanzim edilmiş bir alfabe sistemi vardır. Bu sistemde gırtlak sesleri ile arka damak sesleri başta gelir ve ağız önünden çıkarılan sesler ile dudak sesleri sona bırakılmıştır. Halil b. Ahmed’in "Kitâbü’l Âyn’ında sıra şöyledir:
(ayn-ha-lamelif-gayn-gaf-kef-şın-sad-dad-sin-ra-tı-dal-te-zı-zel-se-ra-lam-nun-fe-be-mim-vav-elif-ye)
Bu sıra el-Ezherî’nin "Tehzib"inde ve İbn Sîde’nin " el-Muhkem"inde de aynıdır.
Hvaş erbâbı harflerin âdedlere delâlet etmek özelliğine dayânarak eski devirlerde Ebced vb. kelimeleri büyü ve sihirde kullanmışlardır. Bu sistemde Elif’ten Ğayın’a kadar her harfe bir tanrı adı ile tabii kuvvetler tekâbül eder. Bir taraftan aded ile harf arasındaki bu ilişkiler diğer yandan bunlara tekâbül eden timsaller sayesinde amelî bir sır sistemi geliştirdiklerine inanmışlardır. Meselâ, efsun ve muskacılıkta, harflerin adedi değerlerine göre toplanır ve bu toplamın "cinler âlemi" ile ilişkisi bulunduğu kabul edilir. Bütün bunlar boş, şeytani uğraşıdan başka bir şey değildir.
Ebced hesabı Fars ve eski Türk edebiyatında tarih düşürmede de kullanılmıştır. Meselâ İstanbul’un Fetih tarihi için Kur’ân-ı Kerîm’den "Âherûn" kelimesi düşürülmüştür. Bunların toplamı
(elif+gayn+ra+vav+nun)=1+600+200+6+50=857
çıkmaktadır ve bu tarih Hicri 857 (M. 1453) yılı olan fetih tarihidir. Aynı şekilde Elmalılı M. Hamdi Yazır, tefsirinde Molla Câmi’den naklederek Sebe sûresinin onbeşinci âyetindeki "Beldetün Tayyibetün" (iyi bir belde) ifadesi ile İstanbul’un fethinin kastedildiğini ve İstanbul’un fetih tarihinin (857 H. yılının) bu cümlenin ebcedi ile haber verildiğini yazmaktadır (Elmalılı Hamdi Yazır, Hak Dini Kur’ân Dili, İstanbul 1936, V, 3956).
Ayrıca şâir Fuzûli, Kanunî Sultan Süleyman’ın Bağdat’ı fetih tarihi olan 941 H. yılı için; "Geldi burc-i evliyaya padişah-ı namdâr" mısraını tarih düşmüştür. Yine Sultan Abdülmecid’in saltanata geçişine de "Bir iki iki delik Abdülmecid oldu Melik" mısrası ile tarih düşmüşlerdir.
Hatta bazen halk arasında dolaşan ve Kur’an-ı Kerim’in şifa ile ilgili âyetlerinin ebced hesabına göre rakamların yazılıp bunlarla yapılan muskalar bulunmaktadır ki, bu rakamların şifa vereceğine inanmak küfürdür. Bu gibi hususlar Hz. Peygamber’in sünnetinde olmadığı gibi ashab, tâbiîn ve büyük imamların böyle bir şeye başvurmadıkları ilmen ve tarihen bilinen bir husustur. Ebced hesabına dayanarak ortaya çıkan Hurûfilik, bu işi Kur’ân ile fal bakmaya kadar götürmüştür. Bir devlet kuruluşu olarak Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, devletin dinî anlayışını yansıtmak üzere 1960’larda yayımlanan ”Allah Bizimle" adlı bir kitapçıkta Ebced hesabı ile Hz. Peygamber (s.a.s.) ile ilgili olan bir âyeti, 27 Mayıs 1960 askeri darbesine tarih düşürmeye çalışmıştır. Oysa bu hesaplar, bir İsrailiyyat uydurması olup İslâm ile hiçbir ilgisi bulunmamaktadır.
Bütün hurûf-û hecâ denilen yirmi sekiz harfi içine alan Ebced harf tertibinde harflerin sayısal değerleri şöyledir:
Ebced: Elif : 1, Ba : 2, Cim:3, Dal:4 Hevvez: He : 5, Vav : 6, Ze : 7 Hutti: Ha : 8, Tı : 9, Ya : 10 Kelemen: Kef : 20, Lam : 30, Mim : 40, Nun : 50 Se’fes: Sin : 60, Âyn : 70, Fe : 80, Sad : 90 Karaset: Kaf : 100, Rı : 200, Şın : 3002 Te : 400 Sehaz: Se 500, Hı: 600, Zel : 700, Dazığ: Dad : 800, Zı : 900, Ğaym 1000.
Bugün ancak eski kitâbelerde ebced hesaplarına rastlanmaktadır. Arap harflerinin kutsal ve bâtıni bir ilim olan "Cifr" ile ilgili olan sayı sembolizminin Hz. Ali (k.s.) tarafından kodlandığı iddia edilir (S. Hüseyin Nasr, İslâm ve İlim, İstanbul 1988, Çev: İlhan Kutluer, s.77). Bunun uydurmadan başka bir şey olmadığı açıktır.
Şâmil İA
Cevap: Ebced
caferi
EBCED
"Ebced" kelimesi, Arap alfabesindeki harflerin kolay ezberlenebilmesi için, harflerin birleştirilmesiyle meydana gelen 8 anlamsız kelimenin ilkidir. Ebced, ilk kelimenin adı olduğu gibi, aynı zamanda diğer kelimelerin tümünün de adıdır.
Yani ebced, eski alfabeye verilen addır. "Abcad, ebicad, ebiced ve abucad" da denmesine rağmen tutunmuş şekli ebced dir. 8 anlamsız kelime soldan sağa doğru şöyle sıralanır: Ebced, Hevvez, Hutti, Kelemen, Sa’fas, Karaşet, Sehaz ve Zazağ. Son kelime "Zazığlen" veya "Zazağlen" şeklinde de okunmuştur. Ebced’in menşei hakkında çok şeyler söylenmiştir.
Bunların pek çoğu rivayetlerden oluşmaktadır. Alfabeyi oluşturan 8 kelimenin ilk 6’sının Medyen ülkesinin krallarının adları olduğu; 6 şeytanın adı olduğu; haftanın günlerinin her birinin adı olduğu; ilâhî Isimlerin baş harfleri olduğu; Hz. Adem (A.S.)’in cennetten kovuluşunun evreleri olduğu; İlâhî emirleri ve yasakları verdiği; Pers hükümdarı Sâbûr’un çocuklarının adları olduğu vs. gibi birbirinden farklı rivayet ve yorumlara konuyla ilgili kaynaklarda sıkça rastlanmaktadır. Bunun yanısıra ebcedi dinî motiflerle açıklayan kaynaklar da vardır.
Arap harflerinin sayisal degeri de vardir. Her harfe karsilik bir sayi verilerek ebced hesabi adi verilen bir sistem olusturulmustur.
Yanıt: Ebced
BiLaL HaTTaB
İbni Abbas(ra)’den rivayet edilen hadiste buyrulur ki;
"Yıldızlara bakan ve ebced harfleriyle uğraşan kimselerin Allah katında hiçbir nasibi yoktur."[sahihtir. İbni Ebi Şeybe(6/129); Fethul Bari(11/351); Suyuti, İtkan(2/26); merfuan zayıf senedle; Taberani(11/41); Deylemi(3250); Camiüs Sağir(4408); Durrül Mensur(3/331); Kenzul Ummal(29154) ancak bu rivayetin de şahitleri vardır.]
Yahûdiler, eski alışkanlıkları gereği hep gizemli şeylerin ardına düşüyorlar, tabiatta insanla uyum içerisinde yaşayan şeffaf güçleri, hasımlarının aleyhine kullanmanın yollarını arıyorlardı. Ayrıca "Ebû Câd hesabı" diye bilinip Türkçeye "ebced hesabı" olarak geçen rakam değerli harf sistemiyle, gelecekte vuku bulacak birtakım olayları bileceklerini iddia ediyorlardı.
Mesela, bazıları kıyametin "ansızın" manasına gelen ﺔﺘﻐﺑkelimesinin ebced değeri olan "1407" hicri yılında kopacağını söylemişler, fakat kıyamet bu tarihte kopmamıştır. Şayet insanlar ebced ve cifir hesabını delil kabul edip "Kur’an kıyametin 1407 yılında kopacağını belirtiyor" diye iddia etselerdi, bu tarihte de kıyamet kopmayınca Kur’an yalanlansaydı kopacak fitne akla hayale gelmezdi.
Yine Muhyiddin Arabi "خ ف ج" geçtikten sonra mehdi çıkar demiş, bunun ebced değeri olan h.683 yılından beri mehdi çıkmamıştır. Şa’rani de mehdinin h.1255 yılı şaban ayında çıkacağını söylemiş, tarih aksini göstermiştir.
Cifir yoluyla haber verilen bazı şeylerin çıkmış olması, cifrin hak olduğunu göstermez. Çünkü bir kimse, olması muhtemel olan pek çok şeyi haber verirse, şüphesiz bunların bazısı doğru çıkar. Eğer cifir hak olsaydı, bu yolla verilen her haberin doğru çıkması gerekirdi. İslâm âlimleri, ebced sistemine hurâfe olarak bakarlar. İbn Hacer bu sistemle varılan sonuçların bâtıl olduğunu, ona itimat etmenin câiz olmadığını söyler. İbn Abbas(ra)’ın da ebced hesabından insanları sakındırdığı ve onu sihrin bir çeşidi sayarak "bu hesabın şeriatta yeri yoktur" dediği aktarılır. [Fethul Bari(11/351); Süyûti, el-İtkan(2/26)]
Allah Teala buyurur ki; "Onlar, ancak zanna uyarlar ve yalnız yalan söyleyip dururlar." (En’am 116)
"De ki: Rabbım, açığıyla, gizlisiyle tüm hayasızlıkları, günahı, Allah’a şirk koşmanızı ve Allah’a karşı bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır." (A’raf 33)
"Hakkında bilgin olmadığı şey üzerinde durma.
Çünkü kulak da, göz de, kalb de bütün bunlar ondan
sorumludurlar." (İsra 36)
vesselam…
Soru: Ebced
DZALBAY
Rabbim(cc) hepinizden de razı olsun.Aydınlatıcı açıklamalarınız için…
Yakut
Bediüzzaman risalelerde ebced hesabı yapıyor.bildigim kadarıyla ebced yahudilikten gecme yanlışım varsa mazur görünüz.
La yalemu gaybi illAllah sırrına ters düşmüyormu.insanın kafası karışıyor:(
imam
Cifr ebcrd hesabi uydurmadir
kaos-duzen
peki Said nursinin bir takım ebced hesaplarıyla Kuran dan yola çıkarak gelecekten haber vermesi doğrumudur?
Nisa suresi 174. ” Ey insanlar! SizeRabbinizden kesin bir delil (Hz. Muhammed) geldi ve size apaçık bir nur(Kur’an) indirdik.”
ayetini Said nursi nasıl yorumluyor:
Şu âyet bu zamana dahi hitab eder. Çünki tamam –مُبِينًا hariç kalsa- bin üçyüz altmış (1360) küsur eder.Eğer قَدْجَاءَكُمْ den sonraki olsa بُرْهَانٌ ve نُورًا kelimelerindeki tenvinler "nun" sayılsabin üçyüz on (1310) eder. Demek bu asrada hitab eder. Hem قَدْجَاءَكُمْبُرْهَانٌ cümlesi yalnız dört farkla Furkan adedinetevafukla sarihan baktığı gibi, o kudsî bürhan-ı İlahînin bu zamanda parlakve kuvvetli bir bürhanı olan Resâil-in Nur’a dahi ikinci cümlesi olan اَنْزَلْنَااِلَيْكُمْنُورًامُبِينًا adedi, iki tenvin vakıfta iki "elif"sayılmak cihetiyle beşyüz doksansekiz (598) ederek aynen tam tamına Resâil-inNur’a ve Risâle-in Nur adedine tevafuk ile o semavî bürhan-ı kudsînin yerde birbürhanı Resâil-in Nur olduğunu remzen haberveriyor.
ben mi yanlış anlıyorum yoksa Said nursi ebced hesabıyla, kuranda kendi yazdığı kitabın haber verildiğinimi ispata çalışıyor?
kimse için önem arzetmiyor mu?
cavraşım
< Nisa suresi 174. ” Ey insanlar! SizeRabbinizden kesin bir delil (Hz. Muhammed) geldi ve size apaçık bir nur(Kur’an) indirdik.”
ayetini Said nursi nasıl yorumluyor:
Şu âyet bu zamana dahi hitab eder. Çünki tamam -مُبِينًا hariç kalsa- bin üçyüz altmış (1360) küsur eder.Eğer قَدْجَاءَكُمْ den sonraki olsa بُرْهَانٌ ve نُورًا kelimelerindeki tenvinler "nun" sayılsabin üçyüz on (1310) eder. Demek bu asrada hitab eder. Hem قَدْجَاءَكُمْبُرْهَانٌ cümlesi yalnız dört farkla Furkan adedinetevafukla sarihan baktığı gibi, o kudsî bürhan-ı İlahînin bu zamanda parlakve kuvvetli bir bürhanı olan Resâil-in Nur’a dahi ikinci cümlesi olan اَنْزَلْنَااِلَيْكُمْنُورًامُبِينًا adedi, iki tenvin vakıfta iki "elif"sayılmak cihetiyle beşyüz doksansekiz (598) ederek aynen tam tamına Resâil-inNur’a ve Risâle-in Nur adedine tevafuk ile o semavî bürhan-ı kudsînin yerde birbürhanı Resâil-in Nur olduğunu remzen haberveriyor.
ben mi yanlış anlıyorum yoksa Said nursi ebced hesabıyla, kuranda kendi yazdığı kitabın haber verildiğinimi ispata çalışıyor? >
ilginç…
buna yorum yapacak bir bilgili ya da şakirt yok mu?
cavraşım
Allah rızası için şu konuyada bir bakın
kaos-duzen
2 gündür yüzlerce konuya cvp yazıldı ama bu konuda hiç bir düşüncesi olan yok mu kardeşler?
Muhammed
EBCED Sözlük Anlamı
أبجد
Arap alfabesinin ilk tertibi ve harflerinin taşıdığı sayı değerlerine dayanan hesap sistemi.
Arap yazısı hakkında bilgi veren klasik kaynaklarda, alfabedeki harflerin önceleri et-tertîbü’l-ebcedî denilen sıralamada görüldüğü şekilde düzenlenmiş oldukları ifade edilmekte; dinî metinlerde ise bu tertibin başlangıcı Hz. Âdem’e kadar çıkarılmaktadır. Hz. Peygamber devrinde de kullanılan ebced tertibi, Emevî Halifesi Abdülmelik b. Mervân zamanında (685-705) değiştirilerek yerine Nasr b. Âsım ile Yahyâ b. Ya’mer el-Udvânî’nin hazırladıkları, birbirine benzer harflerin ardarda sıralanması esasına dayanan bugünkü hurûfü’l-hecâ tertibi getirilmiştir (Ahmed Şevkı en-Neccâr, s. 161).
cifr hesabı nasıl yapılır, ebced ne demek, alfabe harf sırası