Aldatmak ve Aldatılmak
LeoparGS
Aldatmak ve Aldatılmak
Bilmem hiç aldatıldınız mı? 100 ytl’lik bir malı 500 ytl’ye aldığınız oldu mu söz gelimi? Aldatıldığınızı anladıktan sonraki hissiyatinızı hatırlayabiliyor musunuz şimdi? Muhatabınıza savurduğunuz küfürleri, lanetleri, hele bir sabah olsun ben gösteririm ona tehditlerini vs. vs. Ya da tersinden misal verelim; başkalarını aldattığınız oldu mu hiç? Yine aynı sahada dolaşalım; üç liralık malı bile bile 15 liraya sattığınız. Alıcının cahilliğini kullanarak, binlerce defa yemin ederek, sadece kazanma hırsı ile olmayan vasıfları sattığınız mala yükleyerek. Sahi ne hissediyorsunuz şu an kalbinizde? Pişmanlık mı? Yoksa aynı pozisyonu yakalasam yine yaparım mı diyorsunuz?
Neden insan hem cinsini aldatır? Sadece ticarette değil, hemen her sahada, her alanda. Çok kolay ama zor anlaşılır bir cevabı var bu sorunun; insan. İnsan denilen varlık mahiyetindeki mündemiç iyi ve kötü duyguların sesine kulak veriyor ve iradesi ile nihai tercihini yapıyor; yani aldatıyor. Pekala bu fiilden müslüman müstağni mi? el-Cevab; kocaman bir hayır. Çünkü müslüman da insan. Onun da hayvani, beşeri ve insani özellikleri var. Bu özelliklerin galebesine göre tavır belirliyor kendine. Ama onun avantajı İslam dinine sahip olması; dinin bağlayıcı kurallarının kendini çepeçevre kuşatması; hareket alanını ve sınırlarını belirlemesi. Tabii bu kuralların hayata intikali için şart olan şey ise iman. Hem de kavi bir iman. O imanın varlığı-yokluğu ya da kuvveti-zayıflığına göre bir yol ve istikamet belirler insan dünya hayatında kendine. Ahirette de ona göre karşılık bulur elbet..
Şimdi direkt konuya girebiliriz; bir müslüman karısını bir başka kadınla aldatabilir mi? Veya tersi müslüman bayanın kocasını bir başka erkekle aldatması mümkün mü? Dinin teorik temelleri buna hayır diyor. Tek kelime yapamaz, haramdır, dünyevi ve uhrevi mesuliyeti ve cezayı muciptir. Dikkat edin haramdır dedik. Çünkü bu hususta Kur’an da çok net beyanlar var. Fakat gel gör ki pratik aynı şeyi doğrulamıyor. Müslüman olmasına rağmen kocasını karısını aldatan erkekler ve bayanlar var bu dünyada. Çünkü yukarıda değindiğimiz gibi müslüman da olsa insan. Onun da hayvani duyguları var. Demek ki sahip oldugu iman bu yanlışlığı yapmasını engelleyememiş.
Böyle bir hadise ile yüz yüze geldim geçenlerde. Aldatılan bayanmış. İki çocukları var. Ama buradaki sorun tek taraflı bir beyan bu. Güya bayan kocasının açık olan bilgisarayındaki bir bayanla yaptıkları mail yazışmasını okumuş. Zaten çoktan beri ondan şüpheleniyormuş. Eskisi gibi davranmıyordu bana 4-5 aydır diyor dert yanıyor bayan. Dert yansa iyi, zihni dünyasında başka kadınla beni aldatıyor diye kestigi ahkama delil yapıyor bu şüpheyi. Halbuki bilmiyor ki; Şekk (şüphe) ile yakîn (kesin delil) zail olmaz (çürümüş olmaz). Halbuki bilmiyor ki; Beraat-ı zimmet (masumiyet) asıldır. Yani bir insan suçlu olduğu isbatlanıncaya kadar suçsuzdur. Dikkat edin ben müslüman koca böyle bir şey yapmaz iddiasında değilim. Baştan itibaren böyle bir şeyin olabileceğini söylüyorum zaten. Fakat bayanın delil diye ortaya koyduğu şeylerin hukuki bir geçerliliğinin olmadığı da muhakkak.
Neymiş efendim; yazışmalarında kendisinin o kadınla beraber olduğu yorumu yapılabilecek beyanlar varmış. Peki ya zahiri mana. Mecelle ne diyor bakın; Kelâmda (sözde) asl olan mana-yı hakikidir (kastedilen anlamdır). Yine Mecelle kaidesi: Bir işten maksat ne ise, hüküm ona göredir.
Ne olacak şimdi? "Canı cehenneme!" diyor bayan. Terk edecekmiş yuvasını. Bu zilleti taşıyamazmış. Böyle bir utanç gömleği ile halkın yüzüne bakamazmış. Eğer isnad edilen suç doğru ise bu kararı saygı ile karşılarım. Katılmasam da! Çünkü İslam’da suçun şahsiliği esastır. Suçu günahı sen işlemedin ki halkın içine cıkacak yüzün olmasın! Kaldı ki önce suçun isbatı gerekmez mi? Ortada fiziki bir delil yok. Sadece tevehhüm. Tevehhüme ise itibarın olmadığı yine Mecelle kaidesi. İkrar da yok ki sorumlu tutalım kocayı ikrarıyla. Tam öfke ile kalkıp ziyanla oturma hali sizin anlayacağınız.
Tavsiyem o ki; yarın özür dilemek zorunda kalacağımız, yıllar boyu pişmanlığını yaşayacağımız, dünyevi ve uhrevi hesabını vereceğimiz yanlış bir adım atmayalım. Karşılıklı konuşalım; yiğit ve mert olalım birbirimize. Açık ve seçik düşüncelerimizi, hissiyatımızı anlatalım, aile büyüklerini devreye sokalım ve en son olarak gerekirse hukuka başvuralım; ama mevhum şeyler üzerine hüküm bina etmeyelim. Hayatımızı karartmayalım. İslam’ın zina yasağından hareketle böyle davranırken yine İslam’ın öngördüğü usullerle önce suçun gerçekliğini ortaya koyalım.
Ve bir de iç muhasebede bulunalım; gerçekten kocam veya karım niye yuvası ile tatmin olmaz, neden gözü dışarıda olur deyip hayatımızın her karesini bu perspektiften incelemeye alalım. Yanlışlarımızı bulmak için yapalım bunu. Eşin o yola sürüklenmesinde benim de katkım var mı, varsa ne kadar diye acımasızca sorular soralım kendimize. Ne dersiniz?
Ahmet Kurucan
Cevap: Aldatmak ve Aldatılmak
imamhatipli42
Allah (cc) razı olsun kardeş. Rabbim ailelerimizin birliğini, dirliğini bozmasın.
Cevap: Aldatmak & Aldatılmak Kelimesi ile ilqili Ayetler
Ecir
Aldatmak hakkında 4 ayet meali
7. Sure (A’râf Suresi), 85. Ayet
Medyen halkına da kardeşleri Şuayb’ı peygamber olarak gönderdik. Dedi ki: "Ey kavmim! Allah’a kulluk edin. Sizin için ondan başka hiçbir ilah yoktur. Rabbinizden size açık bir delil gelmiştir. Artık ölçüyü ve tartıyı tam yapın. İnsanların mallarını eksiltmeyin. Düzene sokulduktan sonra yeryüzünde bozgunculuk etmeyin. İnananlar iseniz bunlar sizin için hayırlıdır."
83. Sure (Mutaffifîn Suresi), 1. Ayet
Ölçüde ve tartıda hile yapanların vay haline!
83. Sure (Mutaffifîn Suresi), 2. Ayet
Onlar insanlardan (bir şey) ölçüp aldıkları zaman, tam ölçerler.
83. Sure (Mutaffifîn Suresi), 3. Ayet
Fakat, kendileri onlara bir şey ölçüp, yahut tartıp verdikleri zaman eksik ölçüp tartarlar.
islamda aldatmak, aldatmanin günahi, islamda aldatma