Eşim inançlı fakat amel etmiyor ne yapmamı önerirsiniz?
mumsema
Bu Mesaj Size Mumsema islam Arsivi araciligi ile, Sayin ………. tarafindan gönderilmistir.
——————————–
selamun aleykum öncelıkle karsılık verdıgınız ıcın çok tsk ederım rabbım razı olsun…akıl danısacak kımsem yok onun ıcın sız aklıma geldınız sorunum zor bı evlılıgım var ve tavsıyelerınıze ıhtıyacım var..bı yol gosrene ıhtıyacım var..bentesetturluyum va dınıme baglıyım ama esım tam tersı sadece ınanıyo o kadar en son cuma namazına 6 sene önce gıtmıs..3senelık evlıyım ve yapmadıgım sey denemedıgım yok kalmadı..artık yoruldum…ama o tam tersına dahada koptu bazı seylerden.. ve ımansız bı esle hayat zor..hayata dalgasına bakan bırı ne olur bı akıl ayrılmakta ıstemıyrum..duzelır umuduyla sabredıyorum..zaman dıyorum..ıkımde calısıyoruz..tek derdı arabalar ve ıs ılrıyı dusunmeyen bı ınsan.. gercekten çok zor durumdayım.. en azından bı söz soyleyın artık bı sız kaldınız.. akıl danısmadıgım..cok tskler edıyorum rabbım razı olsun
_____________________________________
ve aleykumusselam ve rahmetullah.
Bu kardeşe önerileriniz nedir?
Cevap: eşim inançlı fakat amel etmiyor ne yapmamı önerirsiniz?
mfa
ve aleykumusselam ve rahmetullah.
Elbette ki bu konuda paylaşılabilecek bir manevi atmosfer vardır.
Ben acizane, dua eder ve sabretmesi gerektiğini belirtebilirim.
Ancak evli abilerimiz ve ablalarımız daha güzel ve yerinde öneriler sunacaklardır diye ümid ediyorum.
ALLAH yardımcınız olsun, eşinize hidayet nasib etsin, hidayete erdikdiklerini de sırat-i müstakim den ayırmasın..(amin)
Yanıt: eşim inançlı fakat amel etmiyor ne yapmamı önerirsiniz?
BiLaL HaTTaB
esselamu aleykum ve rahmetullah..
Evvela, Allah’tan(cc), sizler için sabır, eşiniz için hidayet diliyorum.
Değerli büyüğüm. Sizlere sadece birkaç hususu hatırlatıp, tefekkürünüze sunacağım. Tefekkürünüzün nihayetinin hayr olmasını, Rabbimizin sizi hayra yönlendirmesini ve hakkınızda en güzelini nasib etmesini diliyorum.
Eşlerin herbiri, Allah tarafından birbirlerine yükletilmiş vazifelere ve haklara riayet etmelidir.
Muaviye b. Hayde (ra), Hz. Peygamber’e (sas); "Ey Allah’ın Rasûlü! Hanımlarımızın biz erkekler üzerindeki hakları nedir?" diye sorduğunda, Hz. Peygamber şöyle cevap verir:
"Yediğinden yedirmek, giydiğinden giydirmek. ‘Allah senin yüzünü kara etsin’ dememek ve ona vurmamak. Ona kızdığında yine aynı çatı altında bırakmak. (Yani ne onu başka bir eve gönder ne de kendin git) Bütün bunları nasıl yapabilirsin? Elbette ki yapamazsın! Çünkü aranızda helâl olarak münasebet vuku bulmuştur. (Ancak itaatsizlik etmeleri müstesna!)" [Ebu Davud, 1/334; Hâkim, 2/187-5/3,5]
Şayet eşiniz, yukarıdaki hususlarda size karşı bir haksızlık etmiyorsa, İman zayıflığı onun kendi sorunudur ve Rabbi ile arasındadır. Siz kendi üzerinize düşeni yapmalı ve hidayeti için her an Allah Teala’ya dua ve münacaat etmelisiniz.
"Muhammed’in nefsiniyed-i kudretinde tutan Allah’a yemin ederim ki, kadın kocasının hakkını eda etmedikçe, Rabbinin hakkını eda edemez. Şayet devenin sırtındaki eğeri üstünde olsa bile, kocası kendisini istediğinde yine icabet etmelidir" [İbn Mâce, 1/570, 438; Müsned-i Ahmed, 4/381]
"Kadın kocasına dünyada eziyet verdiğinde, o kocanın cennett hazırlanmış olan hurisi şöyle der: Ey kadın! Allah seni kahretsin. O senin yanında misafirdir. Belki de o yakında senden ayrılıp bize gelecektir. (O halde ona eziyet etme!)" [Tirmizi, 2/208; İbn Mâce, 1/621]
Husayn b. Muhsan, halasının kendisine şöyle dediğini nakleder:
"Bazı ihtiyaçlarım için Hz. Peygamber’e gittiğimde, bana kocam olup olmadığını sordu. Ben olduğunu söyleyince; "Ona nasıl davranıyorsun, itaat ediyor musun?" dedi. Ben de dedim ki, "Kocama ancak gücüm yettiği hususlarda itaat edebiliyorum". Bunun üzerine Hz. Peygamber şöyle dedi: "Nerede olursan ol, ona hakkını ver. Çünkü o senin hem cennetin hem de cehennemindir" [İbn Ebi Şeybe, 7/47; Nesâî, İşret’un-Nisa; Müsned-i Ahmed, 4/341; Taberânî; Hakim; Beyhakî]
Bu hadis-i şerifleri paylaşmam, sizler nezdinde benim erkeğin üstünlüğünü savunuyor olmam görüntüsüne yol açmasın. Evvela dedim ya;
Eşlerin herbiri, Allah tarafından birbirlerine yükletilmiş vazifelere ve haklara riayet etmelidir. Eşiniz size olan davranışlarında sizin hakkınızı veriyorsa, İman zayıflığı gibi bir sebeb, evlilik gibi mukaddes bir oluşumu yerle bir etmek için geçerli bir sebeb değil bence.
Değerli büyüğüm; siz, size düşeni yapın. Son paylaştığım hadis-i şerifi birkez daha okuyun. Sizin imtihanınız bu demek ki ve bu imtihanı kazanmanın yollarını arayın. Siz eşinize olan davranışlarınızla cenneti kazanmanın derdine düşün; eşiniz cehennemi kazanacak ameller yapıyorsa, şu ilahî buyruğu hatırlayın: "Kim doğru yolu izlerse kendisi için izler. Kim doğru yoldan saparsa kendi zararına sapıtmış olur. Hiç kimse bir başkasının günah yükünü taşımaz……." [İsrâ/15]
vesselam, veddua…
Soru: eşim inançlı fakat amel etmiyor ne yapmamı önerirsiniz?
Ateş-i Bahar
cok üzülerek okudum Rabbim sabir versin:(,
benim sana tavsiyem bacim, dinine bagli evli olan arkadaşlar edinip veya dinine bagli evli arkadaşlarınız varsa onlara gelip gitmeniz, ailenizle baginizi asla koparmamaniz.
ya böyle durumda insan ne yapar bilemiyorum ama Allahdan umut asla kesilmez dua ve sabir.
Kur’an-ı kerimde de, Allahü teâlânın sabredenlerle beraber olacağı ve sabredenlerin mükafatlarının hesapsız verileceği bildirilmiştir. (Enfal 46, Zümer 10)
Rabbim yar ver yardımcın olsun..
evlenmeyi düsünen kardesler için ibret de olsun, dindar olanı seç ki, maddi ve manevi nimete kavuşasın buyuruyor Efendimiz.
zubeyr
……Ve aleykum selam
Bu kardeş, yazının başında eşim inançlı fakat amel etmiyor diyor.
Yazının ortalarında ise, imansız bir eşle hayat zor diyor. Burda bir çelişki veya ifade de, yanlışlık ve eksiklik var.
Ayrıca çocuk var mı?
Eşiniz alkol alıyor mu?
Size karşı fiili bir baskısı var mı?
Yoksa amel de yok, kötü alışkanlıkları da yok.
Tek kötü alışkanlığı araba mı?
Sizin ona beslediğiniz duygu hangi derecede?
Başlığa göre yorum yapılırsa;
Bilal kardeşin paylaştığı hadisi bende paylaşayım.
"Bazı ihtiyaçlarım için Hz. Peygamber’e gittiğimde, bana kocam olup olmadığını sordu. Ben olduğunu söyleyince; "Ona nasıl davranıyorsun, itaat ediyor musun?" dedi. Ben de dedim ki, "Kocama ancak gücüm yettiği hususlarda itaat edebiliyorum". Bunun üzerine Hz. Peygamber şöyle dedi: "Nerede olursan ol, ona hakkını ver. Çünkü o senin hem cennetin hem de cehennemindir" [İbn Ebi Şeybe, 7/47; Nesâî, İşret’un-Nisa; Müsned-i Ahmed, 4/341; Taberânî; Hakim; Beyhakî]
Özellikle Bilal kardeşte tafsiyede bulunmuş ve son hadise dikkat etmenizi tafsiye etmiş.
”…O, sizin hem cennetiniz, hem cehenneminiz.”’
Cehenneminiz olmasın.
Dikkatli olun!
Allah hidayet versin.
ezdli cündep
esselamu aleykum..
Öncelikle rabbimden sizin için sabır dilerim.
benden önceki kardeşler biraz daha duygusal açıklama yapmışlar.
Şimdi bu konuda ayete bakalım inş.
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla
Müşrik kadınları, iman edinceye kadar nikahlamayın; iman eden bir cariye, -hoşunuza gitse de- müşrik bir kadından daha hayırlıdır. Müşrik erkekleri de iman edinceye kadar nikahlamayın; iman eden bir köle, -hoşunuza gitse de- müşrik bir erkekten daha hayırlıdır. Onlar, ateşe çağırırlar, Allah ise kendi izniyle cennete ve mağfirete çağırır. O, insanlara ayetlerini açıklar. Umulur ki öğüt alıp-düşünürler. (BAKARA SURESİ / 221)
Aslen kafir olmakla birlikte eşlerden birisinin ve de özellikle kadının Müslüman olması durumunda mevcut evliliğin durumu meselesi asrımızın en müşkil meselelerinden bir tanesidir. Zira şu an bütünüyle tağuti sistemlerin gölgesi altında yaşamlarını sürdürmek zorunda kalan insanlardan özellikle kadınlar Müslüman olduğu zaman birçok sıkıntı ile karşılaşmaktadır. Müslüman olan bu kadının ne hicret edebileceği bir devleti vardır ne de kendisine sığınabileceği güvenilir bir İslami yapı… Bu durum ister istemez vakıada bir çok sorun oluşturmaktadır. Onun için bu meselenin oldukça ayrıntılı bir şekilde incelenmesi, tahkik edilmesi gerekmektedir.
Öncelikle belirtmekte fayda vardır ki; dört mezhebin alimlerinin genel olarak kabul ettikleri görüş şudur: Kadının Müslüman olması durumunda kocası Müslüman olmuyorsa kadın iddetini bekler. İddetinin bitmesiyle birlikte nikah fesholmuştur. Artık kadının o erkekle kalması caiz değildir. Bilakis haramdır. Bu görüş gerek dört mezheb alimlerinin cumhurunun gerekse de asrımızda fıkıh ilminde şöhret sahibi alimlerin hemen hemen tamamının görüşüdür. Hatta görüştüğümüz muasır alimlerin bir çoğu bu hususta icmadan dahi bahsetmektedirler. Artık konu öyle bir hal almıştır ki, malum görüşe muhalif söz söylemek neredeyse imkansız olmuştur. Bu konuda farklı bir görüş belirten eminim ki, çok büyük itirazlar alacaktır. Ancak şunu da belirtmekte fayda vardır ki, alimlerin ittifakı hiçbir zaman nas konumunda değildir. Bu yüzden elde mevcut delillerle ulemanın ittifakına muhalefet etmek hiçbir zaman abes değildir. Hatta fıkıh usulünde icmanın bile hüccet olup olmaması bir yere kadar tartışılmıştır. Bu yüzden konu hakkında delillere binaen farklı görüşler sunmak hiçbir zaman İslam dininin aslına muhalefet olarak nitelendirilemez.
.Rabbim hakkınızda hayırlısını versin durumunuzdan dolayı rabbime çokça dua edin.
Allah ve Rasülü, bir işte hüküm verdiği zaman, artık mü min bir erkek ve kadına, o işi -kendi isteklerine göre seçme hakkı yoktur. Kim Allah a ve Rasulüne karşı gelirse, apaçık bir sapıklığa düşmüş olur. (33 AHZAB, 36)
Bu yüce uyarının nuzül sebebi, siyak ve sibakı incelendiği zaman, Allah ve Rasulü ne iman edip teslim olan mü minlerin, evlenme ve boşanma konusunda da Allah ve Rasulü ne tabi olmaları gerektiği anlaşılmaktadır. Bu uyarıdan hemen sonra gelen ayette, Hz. Zeyd bin Harise ile Hz. Zeyneb binti Cahş ın evliliğindeki olumsuz durumlar ortaya konulmakta, uymaları gereken kurallar bildirilmektedir.
Allah ve Rasulü nün hükümleri, her konuda olduğu gibi, evlilik konusunda da bugünkü Müslümanları bağlamaktadır. Heva ve heveslerine uymuyor diye, Allah ve Rasulû nün hükümlerini gözardı edenlerin, Müslüman olmaları mümkün değildir.
BiLaL HaTTaB
Kardeşim, adamı iki dakikada ettin kafir yau.. 🙂
İmanı var, ameli yok diyor ablamız. Biz ehl-i sünnet olduğumuzu iddia ediyorsak; büyük günah işleyenin kafir olduğunu söyleyen "Haricîler"le, günahların bir zararının olmayacağını söyleyen "Mürcie" arasında olmalıyız. Büyük günah, kişiyi iman dairesinden çıkarmaz, sadece günahkar yapar. Bu kadar insafsız olma derim…
vesselam…
ezdli cündep
< ve ımansız bı esle hayat zor. >
……..Güzel kardeşim bu söz bacımızın kendisine ait kaldıki namaz kılmadığınıda söylemekte amel yok derken dediğin gibi mürciyelik ve haricilik arasında ince noktada durmamız lazım.. vesselam..
zubeyr
Boşanma (eğer imanlıysa) bence son çare, neden diye sorarsanız
Yaşadığınız müddetçe, o da (boşanmanın verdiği rahatsızlık) sizinle beraber olacaktır.
Bunun örneklerini yakınlarımdan dolayı biliyorum.
Bunu hatırlatmakta fayda var.
Erkekler evlilik konusunda kadınlar gibi hassas değil (bence)
Tabi bu kadınların masum olduğu anlamına gelmemeli (cümle itibari ile yazdım kastım kimse değil)
İstihare namazıyla Allah’tan yardım isteyin.
ve İstihareye devam edin bence bu aylarca da sürse bu konuda yardımı Allah’tan bekleyin.
Hayrı, hayır bir yolla istemiş olursunuz.
Teheccüdele hidayet dileyin
İnanıyorum ki Allah yardımcınız olacaktır.
mematii
ezdli cündep, kardeşim yangına körükle gidiyorsun ve ifadelerin çok keskince. Tasvip etmek mümkün değil. Anladığım kadarıyla kardeşimizin eşi senin algıladığıni gibi kafir(!) değil, sadece fasık ve günahkar bir müslüman. Hemen böyle kestirip atmak mı lazım? Hani derler ya, "bekara karı boşamak kolay" diye .. Kusura bakma ama seninki biraz o türlü olmuş. Yarın tövbe edip düzelmeyeceği ne malum? Yukarıda bahsedilen konu, günümüzde aileleri perişan eden çok yaygın bir durum değil midir? Burada kardeşimize düşen, yukarıdaki kardeşlerimizin de güzelce ifade ettikleri gibi akli selimle hareket edip sabretmek ve dua etmektir. Eşlerimiz de bizler için birer imtihan meselesidir. Allah (c.c) için sabredenler, elbette bundan kazançlı çıkacaklardır. Bizlere burada düşen tavsiyeler bir yuvanın hemen kolayca yıkılmasını teşvik etmek değil, aksine sabrı tavsiye ile dua etmektir. Mevlam inşAllah hidayet nasip eder ve kendi yollarına çevirir. Bu şikayetini bizlere ileten kardeşimiz de bilsin ki, yaşadığı durumlar sadece kendisi için geçerli olmayıp, günümüzde bu durumlardan sıkıntılı olan birçok aileler mevcuttur. Malum, zamanın ahirindeyiz. Görüyoruz, bazen kadın Allah yolunda oluyor, kocası başka başka yerlerde.. Koca Allah yolunda oluyor, karısı başka alemlerde. Ana-baba Allah yolunda, evlatları başka başka yerlerde.. Bu zamanda mü’min kişiler sokakta garip, mahallede garip, sofrada garip, yatakta garip, konu-komşu arasında garip, her yerde garip.. Velhasıl, Allah (c.c) adamı garip oluyor.. Maalesef bu gibi olmsuz durumlar bu ümmetin içerisinde bulunduğu üzücü durumlardır. Bizlere düşen ise, bütün bunların bizler için birer imtihan vesilesi olduğunu bilerek Allah (cc) için sabretmek ve dua etmektir. Sonuçta herkes öncelikle kendi amelinden sorumludur. Siz kendi üzerinize düşeni yapınız da, varsın gerisini karşıdaki düşünsün.. Allah ıslah eylesin inş. Rabbim yâr ve yardımcınız olsun. Dua ile..
ezdli cündep
< bekara karı boşamak kolay" diye . >
….Bekar değilim………..hak devamlı keskindir……bu vesileyle rabbim bacımızın yardımcısı olsun ayaklarını islam dini üzere sabit kılsın…vesselam…
< Yarın tövbe edip düzelmeyeceği ne malum? >
…Geçmiş bizi ilgilendirmez bizler yarınıda bilemeyiz bugüne ve zahirine bakmakla mükellefiz…………..Allah ve Rasülü, bir işte hüküm verdiği zaman, artık mü min bir erkek ve kadına, o işi -kendi isteklerine göre seçme hakkı yoktur. Kim Allah a ve Rasulüne karşı gelirse, apaçık bir sapıklığa düşmüş olur. (33 AHZAB, 36)
mematii
< bu vesileyle rabbim bacımızın yardımcısı olsun.. ayaklarını islam dini üzere sabit kılsın.. vesselam >
Amin inşAllah.. Allah (c.c) razı olsun.
Kayıtsız Üye
selamun aleykum.mubarek ramazan ayinin dorduncu gunundeyiz çok sukur.benim derdimde buyuk ama derdimdende buyuk rabbim var çok sukur.
ben 26 yasindayim evliyim bir oglum var belcikada yasiyorum.3 yillik evliyim.nisanliyken 6 ay arayla annemi ve kizkardesimi kaybettim Allah rahmet eylesin.bu iki aci ustune evliligim çok zor oldu iki yil bekledim çok seyler yasadim evlenmekle dogrumu yaptim bilmiyorum.esimi seviyodum.gozum ondan baska bisey gormuyordu.ama bilmiyordum esimin kotu huylari oldugunu.evlendim belcikaya geldim zamanla alkol esiri kokain esrar kullandigini.buyuk bir hayal kirikligi yasadim.birakir diye inandim hep inaniyorumda hala ama gucumu kaybediyorum bazen.burda kimsem yok ne arkadaş nede bir dost.hep evdeyim kiskanc oldugu için cikarmiyor ve gondermiyor hicbiryere.Allaha inaniyor ama ibadet etmiyor.cok agresif ve sinirlidir kufur çok eder bazen oyle tartisirizki doverde.mutluluk oluyorda huzurum yok hic..namazımı kilip orucumu tutuyorum çok sukur Allah tekrarinida gostersin yine.bir hafta önce soz verdi aslinda kacinca soz verip tutmayisi bilmiyorum.bitecek yakinda soz namaz kilcam kuran okucam orucumu hep tutcam bitti hepsi dedi inandim çok inandim hemde.ramazandan birgun önce kahvaltida tartistik bana domuzsuratli seytan yilan dahada neler neler zaten hep duydugum sozler.kalbim binparca.sevdigim insan bu olabilirmi diye düşünüyorum.hep kufur eder azarlar asagilar beni sabrediyorum hep baska bir yolum yok.dovmesi canimi acitmiyorda kufur etmesi assagilamasi beni gunden gune yok etti.hergunum nerdeyse aglamakla geciyor hep.ayrilsam ailem kabul etmez.kalsam hep boylemi olcak hayatim blmiyorum.oglumun kotu ortamda yetismesini kendime yediremiyorum korkuyorum eşim gibi olur diye.biliyorum benimde hatalarim var sabrim tasiyoe bazen kotu soz duymaktan.ama çok yoruldum boyle yasamak çok koyuyor
mum
Belçikada yaşayan bacımız
Allah yardımcın olsun, Allah kocana hidayet versin. amin
musab
İnsan ne kadar sinirlenirse sinirlensin eşini nasıl döver anlamıyorum.Ben eşime -olacak olursa- cenneti kazanma meselesi olarak bakarım.Çünkü ALLAH eşlerin birbirine sevgiyle bakmasını dahi çok seviyor ve ibadet eder gibi sevap kazanıyorsun.Oruç gibi zorlanmıyorsun etmiyorsun,eşinle ilgileniyorsun,sevdiğini söylüyorsun sevap kazanıyorsun.
Bu kadar kolay sevap kazanma yollarını bir insan nasıl veya neden terk eder?Ya da ben mi yanlış biliyorum bu eşler konusunu
Kayıtsız Üye
Merhabalar bende benzer bir durumdayım 7 yıllık evliyim.Nasıl bu yıla geldik bilemiyorum Allahım bana çok sabır vermiş tıpkı annem gibi. Allahıma şükürler olsun inançlı ve imanlı bir insanım.Allaha inanıyormu bilmiyorum ama imansızda bir babanın çocuğum. bekarken annemi çok yargılardım nasıl böle bir adamla evli kalabiliyorsun diye çok kınamışımki başıma geldi eşimin ateist olduğunu evlendikten çok kısa süre sonra öğrendim.bi arkadaşım o senin için hayırlı olmayabilir ama o sen onun için hayırlısısındır belki demişti 7 yıldır bu söz üzerine sabrettim dayandım. Bana ve çocuklarıma karışmıyor ama ben çok mutsuzum doğal olarak. Son günlerde içkiye başladı ve ramazan ayında olmamızda farketmiyor onun için. Eve içki girmesine karşıyım aldığı her şeyi wc ye döküyorum bunun için dayak da yedim. Boşanmayı düşünmekle birlikte sabrımın sonunda değilim biraz daha idare edebilirim sanırım çocuklarımın hatırına.Sizden istediğim benim içinde dua etmeniz zira piskolojim çok bozum:((((
Kayıtsız Üye
Hocam eşim Allah’a inanmiyorum diyor benim onunla işim yok diyor ben ne yapmaliyim hangi duayi okumaliyim
Şema
< Allah’a inanmiyorum diyor benim onunla işim yok diyor >
Hidayeti için dua edin ve mümkünse inanıncaya kadar cinsel ilişkiden uzak durun.
Çünkü Müslüman olmayanla evlilik caiz değil, evlendikten sonra dinden dönenin nikahı düşer.
Kayıtsız Üye
Allahin selami uzerinize olsun benim bir sorum ben 18 yasindayim evliyim 2 aylik kizim var annemin babamin çok yasli ve kimsemiz oldugumuz için erken evlendim esimi çok seviyrum ama dini ibadetlrrini yapmiyo cumaya gitmiyo oruc tuttmuyo cook ve cünüp geziyo canim sıkılıyor çok ahirette tekrar onun kocam olmasini istiyorum bu mumkunmu ove hocam su 1 aydan belli olumden çok korkuyorum kabir azabindan gunluk aklima geliyor ama hiç bise yapamiyorum namazın basina gecemiyorum gecipte tekrar birakip gunaha girmek istemiyrm isledigim gunahlardan soyledigum yalanlardan morgta tabutta mezarda tek yanliz kalmaktan ama çok korkuyorum hocam gunluk aklima geliyor cok carezisim ne olur bana yardim edin sorularima cevap verin
Kayıtsız Üye
Aynı dertten muzdariptim.. İki buçuk sene önce ayrıldım.. Eski eşim Allah kitap saymadan küfür eden biriydi çoğu Zaman dalga geçerdi.. Aslında yüreğinde İmanı olan biriydi.. Bazen ağlardı neden böyleyim diye bazen umursamazdı.. Onun bu durumu benide etkiliyordu kavgalar ederdik o küfür ettiğinde kızardım oda karışıyorum diye kızardı.. Bende çok uğraştım dil döktüm ama bu huyundan vazgeçiremedim onu.. Şimdi yollarımız ayrı burada paylaşılan koca haklarını okudum da ne kadar çok hatam varmış görmemiş bilmemişim.. Rabbim affetsin inşAllah bizleri çoğunlukla bu hatalara düşüyoruz elbette.. İnşAllah affeder bizleri Allahım.. Kardeşim eşine gelince ben baş edememiş salmıştım.. Buradaki paylaşılan (Allah razı olsun ciddi anlamda birşeyler dank etti kafama yeni şeyler öğrenmek çok güzel bir şey ..) hadislerden de anlaşılacağı üzere sende ne halin varsa gör diyeceksin yuvana mutluluğuna bakacaksın ((: rabbim kocana da nasip etsin gözünü gönlünü açsın inşAllah tez vakitte ..
Kayıtsız Üye
Selamun aleykum! Bende aynı durumdayım.Kocam Allah’a inanıyor faqat namaz kılmaz,oruc tutmaz.Bana hicab gersin senle boşanırım der.15 sənə birlikdeyiz.Benimçin çok zor durum
eşim ibadet etmiyor, eşim inançsız, kocam ibadet etmiyor