Konuşma Ve Dinleme Adabı
Konuşma Ve Dinleme Adabı
İnsanlar birbirleriyle konuşarak tanışır, anlaşır ve anlaşma yoluna giderler. Dinimiz insanları güzel bir biçimde konuşmaya teşvik eder. Nitekim Yüce Allah şöyle buyurmaktadır: (Ey Muhammed) kullarıma söyle en güzel olanı söylesinler. Çünkü şeytan aralarını bozar. Şüphesiz şeytan, insan için apaçık bir düşmandır.
Müminin sahip olması gereken özelliklerden birisi diline hâkim olmasıdır. Rabbimiz, bunu şu şekilde beyan etmektedir: Gerçekten müminler kurtuluşa ermiştir, Onlar ki, namazlarında huşû içindedirler, boş ve yararsız sözlerden yüz çevirirler, zekatı verir, iffetlerini korurlar…
O halde lüzumsuz şeyler konuşmamalıdır. Daima meşru ve makul şeyler konuşmalı kötü söz ve davranışlardan sakınmalıdır. Sevgili Peygamberimiz de Mümin; insanları kötüleyen, lanetleyen, kötü söz ve davranış sergileyen kimse değildir şeklinde buyurmuş ve kırıcı sözlerden bizleri men etmiştir.
Konuşurken yalandan ve dedikodudan sakınmak gerekir. Unutulmamalıdır ki her konuştuğumuz söz kaydedilmektedir. Yüce Allah bu konuda bizi şöyle uyarmaktadır: And olsun insanı biz yarattık. İnsanın kendi kendisine fısıldadıklarını biliriz. Biz ona şah damarından daha yakınız. Onun sağında ve solunda iki melek yaptıklarını yazmaktadırlar. İnsan hiçbir söz söylemez ki yanında onu gözetleyen ve dediklerini kaydeden bir melek hazır bulunmasın.
Konuşmalarda önemli olan noktalardan birisi de beden dilidir. Buna göre konuşma esnasında bedenimizi olumlu bir biçimde kullanmalıyız. Özellikle birisiyle konuşurken başka tarafa bakmamalı, ses tonumuzla karşımızdakini rahatsız etmemeliyiz. Nitekim Peygamberimizin de çevresindekilere bu şekilde hitap ettiğini Rabbimiz şöyle vurgulamaktadır: Sen onlara Allah`ın rahmetinden dolayı yumuşak davrandın. Eğer kaba ve katı kalpli olsaydın, onlar senin etrafından dağılıp giderlerdi. Artık onları sen bağışla, onlar için Allah’tan mağfiret dile. (Yapacağın) işlerde onlara da danış, eğer azmedersen, Allah`a dayan. Muhakkak ki Allah kendine dayanıp güvenenleri sever.
Konuşurken hoşgörü ve tebessümü elden bırakmamalı, ağır ve kırıcı sözler sarf etmemeliyiz. Bir müslümana yakışmayacak konuşmalardan uzak durmalıyız. Söyleyeceğimiz sözün sonunu düşünmeliyiz. Konuşanı dinlemeli, sözünü kesmemeliyiz. Özellikle büyüklerin yanında yüksek sesle ve bağırarak konuşmamalıyız.
Dilimize yabancı olan kelimeleri kullanmaya özenmemeliyiz. Zira dil, kültürü de beraberinde getirmektedir. Dil yabancılaştıkça kültürümüz de bundan olumsuz etkilenmektedir.
Konuşmak kadar dinlemek de önemlidir. Zira başkalarını ikna etmenin en iyi yolu, onları dinlemektir. Güzelce dinlemek, insana kendisini ölçme ve değerlendirme fırsatı verir. Ancak dinlemeyi öğrenen insanlar yapılan konuşmalardan faydalanırlar. Bu nedenle, konuşmayı değil dinlemeyi tercih etmek, çoğu zaman bizi kazançlı çıkarır. Sevgili Peygamberimiz şöyle buyurmaktadır: Allah’a ve ahiret gününe inanan ya hayır söylesin ya da sussun
Cevap: Konuşma Ve Dinleme Adabi
zehraoku
< Konuşurken yalandan ve dedikodudan sakınmak gerekir Unutulmamalıdır ki her konuştuğumuz söz kaydedilmektedir Yüce Allah bu konuda bizi şöyle uyarmaktadır: And olsun insanı biz yarattık İnsanın kendi kendisine fısıldadıklarını biliriz Biz ona şah damarından daha yakınız Onun sağında ve solunda iki melek yaptıklarını yazmaktadırlar İnsan hiçbir söz söylemez ki yanında onu gözetleyen ve dediklerini kaydeden bir melek hazır bulunmasın
>
Insanin diline sahip olmasi ne söyledigini bilmesi düsünerek hareket etmesi gerek.
konuşma ve dinleme kuralları, Konuşma ve dinleme adabı, dinleme adabı