Resulullah cenabetten nasıl yıkanırdı? Bu Hadis sahih mi?
Auguste Dupin
Hadis No : 3748
Ravi: Ebu Seleme
Tanım: Hz. Aise (ra)’nin yanina girmistim. Yanimda Hz. Aise’nin sut kardesi vardi. Kendisine, Resulullah (sav)’in cenabetten nasıl yikandigini sorduk. Bir sa’ miktarinda bir kap getirtti ve onunla yikandi. Aise ile aramizda bir perde vardi. (Yikanirken) uzerine uc kere su doktu ve dedi ki: "Resulullah (sav)’in zevceleri, saclari kulak memesi civarinda olmasi için saclarinin baslarini alirlardi.
Kaynak: Buhari, Gusl 2; Muslim, Hayz 41, 42, (319, 320); Muvatta, Taharet 68, (1, 44, 45); Ebu Davud, Tahare
Cevap: Bu Hadis sahih mi?
imamhatipli42
< Kaynak: Buhari, Gusl 2; Muslim, Hayz 41, 42, (319, 320); Muvatta, Taharet 68, (1, 44, 45); Ebu Davud, Tahare >
Kardeşim bak kaynak belirtilmiş. Bu kaynaklar sahih hadis olduğunun ispatına yetmez mi?
Yanıt: Bu Hadis sahih mi?
Auguste Dupin
< Kardeşim bak kaynak belirtilmiş. Bu kaynaklar sahih hadis olduğunun ispatına yetmez mi? >
Bu iftira olamaz mı?
Müminlerin annesi,peygamber hanımı biri şurda dursun hiç bir bayana koskoca iki adam gusül abdesti nasıl alınır diye sorar mı?
Müminlerin annesi de perde gerisinden de olsa tatbiki olarak gösterir mi?
Sen gusül abdestini tatbiki olarak görerek mi öğrendin?
Ağzına burnuna su ver sonra bütün vucudunu yıka dense anlaşılmıyor mu?
Madem bu kadar anlaışılması zor bir olay dini getiren peygamber diğer insanlara önlerinde gusül abdesti alarak mı öğretti?
< "Resulullah (sav)’in zevceleri, saclari kulak memesi civarinda olmasi için saclarinin baslarini alirlardi. >
Saçlarını kulak memesini gördüğünü bile söyleyebiliyor.Bu çirkin bir iftiradır niye diyemiyorsun.
Soru: Bu Hadis sahih mi?
ene-zerre
< Ebû Seleme’nin yaptığı diğer bir rivayette şöyle gelmiştir: "Hz. Âişe (radıyAllahu anhâ)’nin yanına girmiştim. Yanımda Hz. Âişe’nin süt kardeşi vardı. Kendisine, Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)’in cenabetten nasıl yıkandığını sorduk. Bir sa’ miktarında bir kap getirtti ve onunla yıkandı. Âişe ile aramızda bir perde vardı. (Yıkanırken) üzerine üç kere su döktü ve dedi ki:
"Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)’ın zevceleri, saçları kulak memesi civarında olması için saçlarının başlarını alırlardı."
[Buhârî, Gusl 2; Müslim, Hayz 41, 42, (319, 320); Muvatta, Tahâret 68, (1, 44, 45); Ebû Dâvud, Tahâret 97, (238); Nesâî, Tahâret 144, (1, 127).]
AÇIKLAMA:
1- Birinci rivayet (3759) Hz. Âişe ile Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)’ın aynı zamanda beraberce gusül yaptıklarını ifade etmektedir. İbnu Hacer’in kaydettiğine göre, bazı âlimler bu rivayete dayanarak karı ve kocanın birbirlerinin avret yerlerini görmesinin caiz olduğu hükmünü çıkarmışlardır.
2- Bu hadislerden kadın ve erkeğin, birbirlerinin artığını gusül ve abdestte kullanabilecekleri hükmü çıkarılmıştır. Ayrıca hadis karı ve kocanın aynı anda yan yana gusül yapmalarının caiz olduğunu da ifade etmektedir. İmamlardan Ahmed İbnu Hanbel ile Dâvud-u Zâhirî’nin kadın önce yıkandığı takdirde, onun artığı ile erkeğin gusledemeyeceği görüşünde olduğu rivayet edilmiştir. Ahmed İbnu Hanbel hakkında aksi görüş de rivayet edilmiştir.
3- Farak bir ölçeğin adıdır. Ne miktar hacme sahip olduğu ihtilaflı ise de, sadedinde olduğumuz rivayette Süfyan İbnu Uyeyne üç sa’ olduğunu söylemiştir. İki sa’ olduğunu söyleyen de var, ancak umumiyetle üç sa’ kabul edilmiştir. Rıtl olarak da onaltı rıtl’dır. Bunların değeriyle ilgili uzun açıklamayı daha önce kaydettik. Burada şu kadarını tekrar kaydedelim: 1 sa’ = 4 müddür, 1 müdd = 530 gr’dır. Böylece 1 sa’ = 2120 gram civarında yani iki litreyi biraz aşan bir sudur.
Şu halde Hz. Âişe yıkanmada 2,5 litreden az su kullanmıştır. Üç sa’ da ortalama dokuz litre civarında bir hacimdir.
Büyük şehirlerimizde su sıkıntısının şiddetle hissedilmeye başlandığı zamanımızda, su kullanımında Nebevî ölçülere riayetin ehemmiyet ve zarureti ortaya çıkmaktadır.
4- İkinci hadiste, Hz. Âişe’nin süt kardeşi olarak zikri geçen zâtın kim olduğu net olarak bilinmemektedir. Çünkü, biri Kesîr, diğeri Abdullah İbnu Zeyd adında iki süt kardeşi mevzubahistir. Süt kardeşle Hz. Âişe’ye gelen Ebû Seleme, Hz. Âişe’nin kız kardeşlerinden Ümmü Gülsüm’ün süt oğludur. Böylece Hz. Âişe onun teyzesi durumundadır. Kadı İyaz der ki: "Bu iki zat, Hz. Âişe yıkanırken, mahrem olan yakının, görmesi haram olmayan baş kısmını görmüştür. Zira görmeyecek olsalar onların yanında fiilen göstermesinin bir ma’nâsı kalmazdı. Göremeyecekleri şekilde olsa onlar: "Âişe bize şöyle anlattı" derlerdi." Aradaki perde, mahremlerinin görmesi haram olan kısımlarının örtülmesi içindir.
Sahâbe-i Kiram hazerâtının önde gelen fakihlerinden olan Hz. Âişe’ nin, yıkanma sırasında kullanılacak suyun miktarını zihinlerde tesbit maksadıyla böyle fiilî bir gösterme yolunu tercih etmesi, suda israftan kaçınmanın şeriatımız nazarında ne kadar mühim olduğunu ifade etmesi bakımından cidden manidardır.
5- İkinci rivayetin sonunda geçen "Resulullah’ın zevceleri saçlarını kulak memesi hizasında keserlerdi" şeklinde tercüme ettiğimiz ifade Müslim’deki rivayete göre, Hz. Âişe’nin sözü olmayıp râvi’nin (Ebi Seleme’nin) sözüdür. Kadı İyâz merhuma göre, bu ifade Ezvâc-ı Tâhirât’ın irtihal-i Nebî’den sonraki durumunu tasvir etmektedir. Yani muhtemelen onlar, Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)’ın vefatından sonra zîneti terkettikleri için saç uzatıp örmekten vazgeçmişlerdir. Zira normalde, saçlarının -o devrin Arap âdeti üzere- uzun ve örgülü olması gerekir. Nitekim 3753 numaralı hadiste Ümmü Seleme (radıyAllahu anhâ)’nin saç örgülerinin çokluğunu zikrederek, gusül sırasında bunları çözüp çözmeyeceği hususunda soru sorduğunu gördük. Ayrıca, Ümmühât-ı Mü’minîn Resulullah’ın sağlığında saçlarını kestiklerine dair rivayet gelmemiştir.
6- Saç tarzını ifade eden vefre’yi, lügâtcılar kulak hizasına kadar uzatma diye açıklarlar. Limme ise, omuza kadar uzanan saça denmiştir. Aksini söyleyenler de olmuştur.
Kütüb-i Sitte Muhtasarı ve Şerhi-İbrahim CANAN >
Mes’elede çözemedigin nedir kardeşim?
BirTürk
Selamin aleykum
Arkadasim benim su anda yazindan bir sey anlamamda mümkün olmadi kaynak var diye
Kaynak: Buhari, Gusl 2; Muslim, Hayz 41, 42, (319, 320); Muvatta, Taharet 68, (1, 44, 45); Ebu Davud, Tahare
yazmissin ama senin yazdiklarin hakkinda bir Hadis bulamadim çok merak ettim böyle bir olay varmi diye ama ben kendi inancim böyle bir sey olamaz ama dersenki var yazini kaynaklari ile sunarsan yukardaki gibi değil hangi linkten yada program yada kitaptan aldigini elimdeki imkanlari zorlarim.
saygilar cevabini bekliyorum Auguste Dupin.
Not sen bu yaziyi nereden aldin yabanci bir linkten almissin gibime geldi cünkü isimler yanlis yazili.
BiLaL HaTTaB
Neden bu insanlar bilmediğinin ardına düşerler de, bir de cüretkar cümlelere yeltenirler anlamak güç…
< Bu iftira olamaz mı?
Müminlerin annesi,peygamber hanımı biri şurda dursun hiç bir bayana koskoca iki adam gusül abdesti nasıl alınır diye sorar mı?
Müminlerin annesi de perde gerisinden de olsa tatbiki olarak gösterir mi?
Sen gusül abdestini tatbiki olarak görerek mi öğrendin?
Ağzına burnuna su ver sonra bütün vucudunu yıka dense anlaşılmıyor mu?
Madem bu kadar anlaışılması zor bir olay dini getiren peygamber diğer insanlara önlerinde gusül abdesti alarak mı öğretti? >
Âişe(r.anha)’nın süt kardeşi ile birlikte yanına gelen Ebû Seleme onun kız kardeşi Ümmü Külsüm’ün süt oğludur. Yani Âişe(R.anha) onun teyzesidir.
Kaadi Iyâz şöyle der:
"Anlaşılan bu iki zat Hz. Âişe ‘nin başını ve vücudunun mahrem zevata haram olmayan üst kısmını yıkarken görmüşlerdir. Çünkü görmeyecek olsalar su istiyerek onların huzurunda temizlik yapmasının mânâsı kalmazdı. Onların görmiyeceği bir yerde olsa bu sefer de: ‘Bize şöyle anlattı’ diye hikâye ederlerdi. Demek ki mahrem zevatın görmesi helâl olmayan yerlerini örtmek için araya bir perde koymuştur."
Bir şey’i fi’len öğretmek ve öğrenmek müstehabtır. Çünkü fiilin tesiri sözden daha çoktur. Bunun örnekleri de hadis kaynaklarında çoktur. Sadece bir örnek:
Yahya el-Mazinî, Resûlullah’ın ashabından babası Abdullah b. Zeyd’e,
"Resûlullah’ın nasıl abdest aldığını bana gösterebilir misin?" deyince Abdullah:
"Evet" dedi ve su isteyerek elinin üzerine döktü ve burnuna üçer defa su verdikten sonra üç kere yüzünü yıkadı. Daha sonra dirseklerine kadar üçer defa kollarını yıkadı. Daha sonra da ıslak ellerini alnından arkaya doğru arkadan da alnına doğru sürerek başını meshetti. Sonra da topuklarına kadar ayaklarını yıkadı."
< Saçlarını kulak memesini gördüğünü bile söyleyebiliyor.Bu çirkin bir iftiradır niye diyemiyorsun. >
Kusura bakma da, cahilin cüretkarlığına birkez daha şahid olduk… Sen teyzenin kulak memesini görmedin mi hiç? Ya da görsen de bu günah mıdır?
Haddinizi bilin kardeşim. Öğrenmek için sormak vardır; ancak sizin tavırlarınızda üzüm yemek değil, bağcı dövmek tavırları görüyorum. Ve tekrar tekrar haddinizi bilin demek istiyorum…
< yazmissin ama senin yazdiklarin hakkinda bir Hadis bulamadim çok merak ettim böyle bir olay varmi diye ama ben kendi inancim böyle bir sey olamaz >
Kardeşim, ilgili kaynaklarda, gösterilen hadis numaralarına bakarsan mezkur hadise ulaşabilirsin.
< ama dersenki var yazini kaynaklari ile sunarsan yukardaki gibi değil hangi linkten yada program yada kitaptan aldigini elimdeki imkanlari zorlarim. >
Kaynak zaten verilmiş. Mesela: Muslim, Hayz 41, 42, (319, 320) demek; İmam Müslim’in, Sahih adlı eserinde, Hayz babında, 41-42 no’lu hadis demektir. Bunu biliyor olmalısın…
< Not sen bu yaziyi nereden aldin yabanci bir linkten almissin gibime geldi cünkü isimler yanlis yazili. >
Hangi isim yanlış yazılı???
Auguste Dupin
< Auguste Dupin.
Not sen bu yaziyi nereden aldin yabanci bir linkten almissin gibime geldi cünkü isimler yanlis yazili >
Çanakkale müftülüğünün sitesinden aldım.
İşte adres:
canakkalemuftulugu.gov.tr/modules.php?name=KutubiSitte&h_op=hadisgoster&kid= 616&min=20&orderby=titleD&show=10
Hadis uydurmadır diyemediğiniz için bir çok saçma sapan mazeretler ileri sürmüşşsünüz ama benim için bu hadisin gerçek olması muhaldir.Asla asla mümkün değildir.Bir çocuğa bile bir cümle ile anlatılabilecek bir olayın tatbiki olarak bir bayana hele hele müminlerinin annesinin iki erkek önünde perde gerisinde olarak da olsa göstermek şurda dursun sorulması bile mümkün değildir.Bu çok çirin rezil bir iftiradır.
Bu iftira Hz.Ayşe validemize atılan ilk iftira da değildir.
Bu hadise doğrudur diyen ve kendini müslüman olarak sayan kişiler acaba bu olay kendi anneleri kızkardeşleri kızları için söylense kabul ederlermiydi?
Ümmetinin peygamberimize hitabı "Anam baban sana feda osun Ya ResulAllah." tır.
Peygamberimiz kendi canımızdan üstün tuttuğumuz ana babamızdan da üstündür.Kendimizden daha fazla Resulu sevmezsek gerçek mümin olamayız.Kendi anımızdan ana babamızdan daha aziz bir kişinin hanımı bizim validemizdir,kendi öz annemizden daha azizdir.
Elleriyle yapabildiklerini elleriule eleerinin uzanamadıklarına dillerini uzatan islam düşmanları tarafından uydurulmuştur.
Hz<.Ömere isyan edenler,Hz.Ömeri,Osmanı Aliyi,Hasanı,Hüseyini öldürenler hadis uyduranlar hepsi aynı saftadır.
ene-zerre
< Hz. Âişe’nin süt kardeşi olarak zikri geçen zâtın kim olduğu net olarak bilinmemektedir. Çünkü, biri Kesîr, diğeri Abdullah İbnu Zeyd adında iki süt kardeşi mevzubahistir. Süt kardeşle Hz. Âişe’ye gelen Ebû Seleme, Hz. Âişe’nin kız kardeşlerinden Ümmü Gülsüm’ün süt oğludur. Böylece Hz. Âişe onun teyzesi durumundadır. Kadı İyaz der ki: "Bu iki zat, Hz. Âişe yıkanırken, mahrem olan yakının, görmesi haram olmayan baş kısmını görmüştür. Zira görmeyecek olsalar onların yanında fiilen göstermesinin bir ma’nâsı kalmazdı. Göremeyecekleri şekilde olsa onlar: "Âişe bize şöyle anlattı" derlerdi." Aradaki perde, mahremlerinin görmesi haram olan kısımlarının örtülmesi içindir. >
Vesselam….Tekrar okuyunuz inşaAllah..
BiLaL HaTTaB
Haddini bilmeyene had öğretecek beceriye sahip değiliz…
İlmî bir meselede ilim konuşur; edepsizlik değil… Edebin olmadığı yerde de ilme yer yoktur..
İslamî kisve ile çoklarını gördük İslam’a saldıran… Kimi sizin gibi cahil ayak takımıydı, kimileri gerçek satılmışlar. Ancak şunu bilin ki; kelime oyunlarınızla sadece Allah’ın sapmasını dilediklerini saptırabilirsiniz kendinizle birlikte…
vesselam…
BirTürk
Selamin aleykum
Tekrar herheze yanliz bu sekilde tartisma olmaz ben bulamadim dedim yanlis oldu merak ettim ögrenmek için oda olmadi ne Müslümanligimiz kaldi ne bilmem ne konu benim için kapanmistir böyle tartisma olmaz çok sert uslüp kullanmak doğru değil ögretmek için dogrusunu ve kibar dille anlatmak daha gercekci olur.
Not Ben yardımcı olmak için Mursit programindan aradim yukardaki yaziyi buldum bunlari ben yazmadim ama fark ettimki yanlis yaptim bundan sonra okur cikarim kimsenin isine karismam Özür dilerim.
Auguste Dupin
< Haddini bilmeyene had öğretecek beceriye sahip değiliz…
İlmî bir meselede ilim konuşur; edepsizlik değil… Edebin olmadığı yerde de ilme yer yoktur..
İslamî kisve ile çoklarını gördük İslam’a saldıran… Kimi sizin gibi cahil ayak takımıydı, kimileri gerçek satılmışlar. Ancak şunu bilin ki; kelime oyunlarınızla sadece Allah’ın sapmasını dilediklerini saptırabilirsiniz kendinizle birlikte…
vesselam… >
Haddini bilmeyen kim?
Hz.Peygamberin eşi Hz.Ayşe validemizin iki adam önünde perde gerisinde de olsa gusül abdesti alarak guslun nasıl alınacağını gösterdiğini iddia eden mi,yoksa bu doğrudur diye kitabına alan mı yoksa bu rezilliğe doğrudur diye inanan mı yoksa böyle şey olmaz diyerek Hz.Ayşe validemizi bundan tenzih edip iftira ediliyor diye çırpınan mı?
Madem bu cenabetlikten temizlenme bu kadar karmaşık,sözel olarak anlatılamıyor illa görsel olarak anlatılmak zorunda o halde söylermisiniz bu dinin peygamberi gusül abdestini insanlara önlerinde gusül alarak öğretmesi gerekmez miydi?
Böyle bir rivayet var mı?
Hz.Ayşe validemize cenabetlikten nasıl temizlenileceğinmi soran kişiler neden erkek erkeğe Hz.Peygambere sormadılarda eşine sordular?
Madem illa eşine soracaklardı neden hanımlarını gönderip sordurmadılar?
Bu rivayeti uyduranlar islama elleriyle, ellerinin yetmediği yerde dilleriyle onunda yetmediği yerde buğzlarıyla düşmanlık eden en rezil insanlardır.
Buna doğrudur diyen,inananlar da onlardan en az onlar kadar aşağılıktır.
İnşaAllah bu rivayete inananlar uyduranların gittiği yere giderler.
BiLaL HaTTaB
< Madem bu cenabetlikten temizlenme bu kadar karmaşık,sözel olarak anlatılamıyor illa görsel olarak anlatılmak zorunda o halde söylermisiniz bu dinin peygamberi gusül abdestini insanlara önlerinde gusül alarak öğretmesi gerekmez miydi?
Böyle bir rivayet var mı? >
Ebû Tâlib’in kızı Ümmü Hâni’nin himayesinde bulunan Ebû Murre haber vermiştir. O da Ebû Tâlib’in kızı Ümmü Hâni’den işitmiştir ki, o şöyle diyordu:
"Ben fetih yılı Rasûlullah’ın yanına gittim ve O’nu yıkanır hâlde buldum. Fâtıma da O’nu perdeliyordu. "Bu kadın kimdir?" diye sordu. Ben Ümmü Hâni dedim."
"…….Bize Mâlik, Hişâm’dan; o da babası Urve’den; o da Peygamber’in zevcesi Âişe’den haber verdi ( şöyle demiştir): "Peygamber (S) cünüblükten yıkandığı zaman ellerini yıkamaktan başlardı. Sonra namâz için abdest alır gibi abdest alırdı. Sonra parmaklarını suya daldırır ve onlarla saçlarının diplerini hilâllardı (yânı aralıklarına su geçirirdi). Sonra iki eliyle başı üzerine üç avuç su dökerdi. Ondan sonra suyu bütün bedeni üzerinden akıtırdı."
İbn Abbâs’tan; o da Peygamber’in zevcesi Meymûne’den tahdîs etti. Meymûne (R) şöyle demiştir:
"Rasûlullah (S) yalnız ayaklarını yıkamıyarak namaz için abdest alışı gibi abdest aldı. Bacak aralarını ve oralarına isabet eden yıkanacak şeyleri de yıkadı. Sonra kendi üzerine su döktü. Sonra ayaklarını yerinden ayırıp yıkadı. Onun cünüblükten dolayı yıkanması işte budur."
Sadece Sahih-i Buhari’den, ve sadece 3 tane örnek… Yine inkar etmeniz muhtemeldir. Zira diğer konudaki mesajımızda da belirttiğimiz gibi, kudurmuşsunuz bir kere. Ancak; şu ihtimal de var ki, bu ihtimaldeki gediği de kapatalım Allah’ın(cc) izni ve inayetiyle:
İnandığınızı muhtemel kabul edelim. Bu durumda da şöyle diyebilirsiniz:
"Son iki rivayette geçen isimler, Peygamberin hanımlarıdır. Normaldir.."
Sizin sorduğunuz konudaki rivayette adı geçenler de Aişe validemizin yeğenleri idi. Ve Aişe validemiz bir perde gerisinde göstermiş ve görülmesi uygun olmayan yerler yine görülmemiştir. Siz teyzenizin saçını, kulak memesini görmediniz mi hiç?
< Bu rivayeti uyduranlar islama elleriyle, ellerinin yetmediği yerde dilleriyle onunda yetmediği yerde buğzlarıyla düşmanlık eden en rezil insanlardır.
Buna doğrudur diyen,inananlar da onlardan en az onlar kadar aşağılıktır. >
Asıl sizler Rasulullah’ın(sas) örnekliğini inkar eden bedbahtlarsınız. Dilinizden öteye geçmez sizin Peygamber sevginiz. Ayşe validemize iftira edilmişmiş de, bizim beyimiz bu iftiraları yüzyıllar sonra temizlemeye soyunmuş. Vay beee…
< İnşaAllah bu rivayete inananlar uyduranların gittiği yere giderler. >
Siz de inşAllah hidayet ile müşerref olur, hadisleri o köpek nefsinizle inkar etmeyi bırakır da "adam" olmayı seçer, haddiniz olmayan konularda dilinizi oraya buraya sokmayı bırakır ve Rasulullah’ın(sas) örnek yaşantısını inkar yerine hayatınıza tatbik ile hemhal olursunuz…
vesselam…
Kayıtsız Üye
Çok utandım.Bu hadise sahih diyen ilim sahibi olduğunu düşünenleri.Akla,vicdana ve en önemlisi Allah’dan korkmaya davet ediyorum.Yarın bu savunduğunuz şeyin hesabını bizzat Annemiz sizden sorar.
buhari gusl, sac karisma gusul