Dua ederken evliyayı vasıta etmek
senemali
Sual: Dua ederken evliyayı vasıta etmek caiz midir?
Cevap:
Caizdir ve iyi olur. Mesela sabah ve yatsı namazından sonra büyük âlimlerin [mesela silsile-i aliyyenin] isimlerini, sonra Fatiha okuyarak ruhlarına gönderip, onları vesile ederek yapılan duanın kabul olduğu tecrübe edilmiştir. (Fevaid-i Osmaniyye)
Sual: Vefat eden evliyadan nasıl yardım istenir?
Cevap:
Onun büyüklüğüne inanmak ve onun yolunda olmak gerekir. Ruhuna Yasin-i şerif veya üç İhlas, bir Fatiha okuyup hediye edilir. Sonra hiçbir şey düşünmeden saygı ve tevazu ile ismini söyleyerek tavassut etmesi için yalvarılır.
Sual: Duanın, kabul olması için, Evliyayı vesile etmek gerekir mi?
Cevap:
Duanın kabulü için, Ehl-i sünnet itikadında olmak, haram işlemekten, özellikle haram yemekten, içmekten sakınmak, farzları yapmak, Allahü teâlâdan istediği şeyin sebebini öğrenip, bunu aramak gerekir. Ağızdan girene ve çıkana dikkat etmeli, yani haram yememeli, haram söz söylememeli, söz taşımamalı, gıybet etmemeli, fuhuş sözleri ağza almamalıdır. Herkesin, bu şartların, hepsini yerine getirmesi ise, zor olur. Evliyayı vesile edince, Allahü teâlâ duamızı onlara duyurur ve onlar da bizim için dua ederler, Allahü teâlâ da, onların duasını kabul eder.
Ebu Hasan-ı Harkani hazretleri, sefere çıkan talebelerine, (Sıkışınca benden yardım isteyin) buyurur. Yolda talebelerini, eşkıya yakalar. Onlar, kurtulmaları için Allahü teâlâya dua ederler; fakat kurtulamazlar. Bir talebe (Ya Ebel Hasan, imdat!) der. O talebeyi eşkıya göremez. Diğerlerinin nesi varsa alırlar. Seferden dönünce hocalarına, (Biz Allah’tan yardım istediğimiz halde soyulduk; fakat şu arkadaşımız, sizden yardım isteyince kurtuldu. Bunun hikmeti nedir?) derler. O da, (Allahü teâlâ günahkâr kimselerin duasını kabul etmez. Arkadaşınız, benden yardım isteyince, Allahü teâlâ onun duasını bana duyurdu. Ben de, (Ya Rabbi bu talebemi kurtar) dedim. Allahü teâlâ da kurtardı. Ben sadece vasıta oldum, dua ettim. Kurtaran Rabbimizdi) diye cevap verir. (Tezkiret-ül-evliya)
İki hadis-i şerif meali şöyledir:
(Ya Rabbi, senden isteyip de verdiğin zatların hatırı için istiyorum.) [İbni Mace]
(Çölde yalnız kalan kimse, bir şey kaybederse, Ey Allah’ın kulları bana yardım edin! desin; çünkü Allahü teâlânın, sizin göremediğiniz kulları vardır.) [Taberani]
Duaları izin ile okumak
Sual: Yapılan zikirler için bir âlimden izin almak gerekir mi?
Cevap:
Gerekmez. Fakat bir duayı, zikri şifa için veya bir ihtiyacın hasıl olması için okurken, izin ile okumak şifanın hasıl olmasına sebep olur.
Muhammed Masum hazretleri buyurdu ki:
Farz ve sünnet olan amelleri, zikri, dua ve âyet-i kerime okumayı sevab kazanmak için yaparken, izin almaya gerek yoktur. Bunları şifa için, bir ihtiyacın hasıl olması için okurken tesir etmeleri, üstadın izin vermesine bağlıdır. (2/36)
İmam-ı Rabbani hazretleri de, (Kalbi temizlenmesi için, zikri izin ile yapmalıdır) buyuruyor. (3/25)
Mürşid-i kâmillerin kitaplarından öğrenip okumak, izin almak olur. İzin alan, izin verenin vekili olur. Bunun okuması, vekil edenin okuması gibi tesirli, faydalı olur. (İslam Ahlakı)
Sual: Zikir veya kelime-i tevhid izinsiz de olsa çekilirse sevap olur mu?
Cevap:
Evet. Fakat mürşid-i kâmilin izniyle olursa daha çok sevab olur ve kalbi temizler. Mürşid-i kâmil yoksa onların kitaplarındaki zikirler okunursa, izinli yapılmış sayılır.
Sual: Enbiya ve evliyaya dua ederek, kendiliğinden bir şey yapmalarını istemek mesela Ya ResulAllah, ya Şemseddin-i Paniputi, ya Tezveren dede, Allah için bana şunu ver demek caiz midir?
Cevap:
Caiz değildir, böyle söylemek küfürdür. (Ya Rabbi, Resulullah hürmeti için, Abdülkadir-i Geylani hürmeti için bana şunu ver. Seyyidet Nefise hürmetine hastama şifa ver) demek caiz ve faydalıdır. Bir de, zikir olarak değil de, rabıta olarak, büyükleri hatırlamak için, mesela Ya Şemseddin-i Paniputi diyerek devamlı söylemek de caizdir. Ya diyerek isimlerini söylemekle, büyüklerle irtibat kurulmuş olur.
Cevap: Dua ederken evliyayı vasıta etmek
Hasret Rüzgarı
Dua ederken evliyayı vesile etmek
Sual: Duanın, kabul olması için, evliyayı vesile etmek gerekir mi?
CEVAP
Duanın kabulü için, Ehl-i sünnet itikadında olmak, haram işlemekten, özellikle haram yemekten, içmekten sakınmak, farzları yapmak, Allahü teâlâdan istediği şeyin sebebini öğrenip, bunu aramak gerekir. Ağızdan girene ve çıkana dikkat etmeli, yani haram yememeli, haram söz söylememeli, söz taşımamalı, gıybet etmemeli, fuhuş sözleri ağza almamalı. Herkesin, bu şartların, hepsini yerine getirmesi ise, zor olur. Evliyayı vesile edince, Allahü teâlâ duamızı onlara duyurur ve onlar da bizim için dua ederler, Allahü teâlâ da, onların duasını kabul eder.
Ebu Hasan-ı Harkani hazretleri, sefere çıkan talebelerine, (Sıkışınca benden yardım isteyin) buyurur. Yolda talebelerini, eşkıya yakalar. Onlar, kurtulmaları için Allahü teâlâya dua ederler; fakat kurtulamazlar. Bir talebe (Ya Ebel Hasan, imdat!) der. O talebeyi eşkıya göremez. Diğerlerinin nesi varsa alırlar. Seferden dönünce hocalarına, (Biz Allah’tan yardım istediğimiz halde soyulduk. Fakat şu arkadaşımız, sizden yardım isteyince kurtuldu. Bunun hikmeti nedir?) derler. O da, (Allahü teâlâ günahkâr kimselerin duasını kabul etmez. Arkadaşınız, benden yardım isteyince, onun duasını, Allahü teâlâ, bana duyurdu. Ben de, (Ya Rabbi bu talebemi kurtar) dedim. Allahü teâlâ da kurtardı. Ben sadece vasıta oldum, dua ettim. Kurtaran Rabbimizdi) diye cevap verir. (Tezkiret-ül-evliya)
İki hadis-i şerif meali şöyledir:
(Ya Rabbi, senden isteyip de verdiğin zatların hatırı için istiyorum.) [İ.Mace]
(Çölde yalnız kalan kimse, bir şey kaybederse, "Ey Allah’ın kulları bana yardım edin!” desin; çünkü Allahü teâlânın, sizin göremediğiniz kulları vardır.) [Taberani]
Sual: Vefat eden evliyadan nasıl yardım istenir?
CEVAP
Onun büyüklüğüne inanmak ve onun yolunda olmak gerekir. Ruhuna Yasin-i şerif veya üç İhlas, bir Fatiha okuyup hediye edilir. Sonra hiçbir şey düşünmeden saygı ve tevazu ile ismini söyleyerek tavassut etmesi için yalvarılır.
Sual: Günahkârın duası kabul olmaz mı?
CEVAP
Günahkâr Müslümanın duası, kabule şayan değilse de, cenâb-ı Hak, dua edenin elini boş çevirmez. Dua sebebiyle ya günahlar affolur, ya gelecek bir bela önlenir, ya mevcut bir bela kalkar, yahut ahirette büyük sevaba kavuşulur. (Şir’a)
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Rabbiniz kerimdir, kendine açılan eli boş çevirmekten hayâ eder, edilen duayı kabul eder.) [Tirmizi]
(Allahü teâlâ, duanızı kabul eder. Dua ettim, hâlâ duam kabul olmadı diye acele etmeyiniz! Allah’tan çok isteyiniz! Çünkü kerem sahibinden istiyorsunuz.) [Buhari]
(Dua edenin ya günahı affolur veya hemen hayırlı karşılığını görür, yahut ahirette mükafatını bulur.) [Deylemi]
Allahü teâlâ, Kıyamette, duası dünyada kabul edilmeyen kula, (Dünyada ettiğin duana karşılık şu sevapları veriyorum) buyuracak, o kadar çok sevap verecek ki, o kimse, (Keşke dünyada hiçbir duam kabul edilmeseydi) diyecektir. (T.Gafilin)
Sevgili kulları vesile etmeli
Dileğine kavuşmak için, iki rekat namaz kılıp, sevabını Silsile-i aliyye denilen âlimlerin ruhuna hediye etmeli, bunların hürmeti için diye dua etmeli. Mesela, "Ya Rabbi, hayırlı bir çocuk nasip eyle” diye dua edip, "Bu duamı silsile-i aliyye büyükleri hürmetine kabul eyle” demeli. (Mekatib-i şerife)
Sabah ve yatsı namazından sonra silsile-i aliyyenin isimlerini, sonra Fatiha okuyarak ruhlarına gönderip, onları vesile ederek yapılan dua kabul olur. Tecrübe edilmiştir. (Fevaid-i Osmaniyye)
Ali Ramiteni hazretleri buyurdu ki:
(Günah işlememiş bir dil ile dua ediniz ki, kabul olsun!) Yani, Huda dostlarının huzurunda tevazu eyleyiniz, yalvarınız da, sizin için dua etsinler. İstigase, yani bir Veliye tevessül de, bu demektir.
[İsa aleyhisselama gelip derler ki, dua ediyorsunuz, devasız hastalıklar iyi oluyor. Hangi duayı okuyorsunuz, bize de söyler misiniz? İsa aleyhisselam da onlara okuduğu duayı söyler. Adamlar bir süre sonra tekrar gelirler, efendim okuyoruz okuyoruz bir şey olmuyor, acaba bize yanlış dua mı öğrettiniz derler. İsa aleyhisselam, (Dua doğru ama ağız yanlış) buyurur, yani doğru dua öğrettim, dua aynı dua ama, ağız aynı ağız değil!]
İsmen tahsis önemlidir
Sual: Hatim okununca, ruhlarına hediye edilen zatların hepsine hatim sevabı hasıl oluyor. Buna göre tahsisin [evliya zatların ismini söylemenin] önemi ne oluyor?
CEVAP
İsmen tahsis edilince, falanca tarafından gönderilmiştir diye ölen zata bildirilir. O da gönderene teveccüh eder. Gönderen gaflette değil ise, teveccüh edenin ruhundan o anda istifade eder, feyz alır. Diğerlerine sevap umumi olarak dağıtılır. Kimin gönderdiği bildirilmez.
Günde bir sefer, 3 ihlas ve 1 fatiha-i şerife okuyarak, silsile-i aliyye büyüklerinin isimlerini söyleyerek, mübarek ruhlarına hediye etmelidir. Çok faydalıdır.
Mehmet Ali Demirbaş
silsileyi aliye duası, silsile-i aliyye duası, silsileyi aliyye duası