Hz İbrahim oğlunu ne için kurban adamıştır ve gerçekten ALLAHA kurban etmişmidir?

Hz İbrahim oğlunu ne için kurban adamıştır ve gerçekten ALLAHA kurban etmişmidir?

Rabbe_Yolcu
Hocam hz ibrahim oğlunu ne için kurban adamıştır ve gerçekten ALLAHA kurban etmişmidir?sonunda nasıl sonuçlanmıştır?ALLAh razı olsun


Cevap: hz ibrahim oğlunu ne için kurban adamıştır ve gerçekten ALLAHA kurban etmişmidi

Hoca
Hz. İbrahim ve Oğlunun Kurban İmtihanı

Allah’ın Hz. İbrahim kıssasında haber verdiği olaylardan biri de kurban olayıdır. Hz. İbrahim’in ve oğlu Hz. İsmail’in başından geçen bu denemeyi Rabbimiz ayetlerde şu şekilde haber verir:

Biz de onu halim bir çocukla müjdeledik. Böylece (çocuk) onun yanında koşabilecek çağa erişince (İbrahim ona): "Oğlum" dedi. "Gerçekten ben seni rüyamda boğazlıyorken gördüm. Bir bak, sen ne düşünüyorsun." (Oğlu İsmail) Dedi ki: "Babacığım, emrolunduğun şeyi yap. İnşAllah, beni sabredenlerden bulacaksın." Sonunda ikisi de (Allah’ın emrine ve takdirine) teslim olup (babası, İsmail’i kurban etmek için) onu alnı üzerine yatırdı. Biz ona: "Ey İbrahim" diye seslendik. "Gerçekten sen, rüyayı doğruladın. Şüphesiz Biz, ihsanda bulunanları böyle ödüllendiririz." Doğrusu bu, apaçık bir imtihandı. Ve ona büyük bir kurbanı fidye olarak verdik. (Saffat Suresi, 101-107)

Allah yukarıdaki ayetlerde Hz. İbrahim’i nasıl bir denemeden geçirdiğini bizlere aktarmaktadır. İslam alimleri de bu ayetleri genelde aynı şekilde tefsir ederler. Örneğin Elmalılı Hamdi Yazır, Kuran-ı Kerim tefsirinde, Hz. İbrahim’in rüyasında gördüklerinin bir vahiy olduğunu, bu vahyin yerine getirilmesinin ise bir emir olduğunu belirtmektedir. Ayetlerin devamını ise şu şekilde açıklamaktadır:

… Bunun üzerine onu zorla yapmaya kalkışmayıp, önce yerine getirilme şeklini istişare etmek üzere böyle görüşünü sorarak tebliğ etti ki, bununla ilk önce onun itaat ve boyun eğmekle ecir ve sevaba ermesini temin etmek istedi. Düşünmeli, bunu söylerken "Ey yavrucuğum!" diye hitap eden bir babanın kalbinde ne yüksek bir şefkat duygusu çarpıyor ve ona ne kadar büyük bir vazife aşkı, Allah sevgisi hakim bulunuyordu… İşte bunun böyle İlâhî bir emir olduğunu anlayan ve Allah’ın sabredenlerle beraber olduğunu bilen o yumuşak huylu oğul "Ey babacığım!" dedi, "Ne emrolunuyorsan yap. Beni inşaAllah sabredenlerden bulacaksın."5

Ömer Nasuhi Bilmen’in tefsirinde Hz. İbrahim ve oğlunun başından geçen bu deneme şu şekilde izah edilmektedir:
Hazret-i İbrahim de oğlu da allah-u Teala’nın emrine itaat edip teslimiyet gösterdiler ve İbrahim Aleyhisselam oğlunu (alnının bir yanı üzerine yatırdı) onu boğazlamak için öyle bir vaziyete bulundurdu… Onun rahmani bir rüya olduğunu anlayarak emr olunduğun vazifeyi yapmaya azmettin, sabrın, emri İlahi’ye itaatin tezahür etmiş oldu. Artık Hak Teala lütfetmiş, o oğlun yerine bir kurban hayvanının kesilmesini emir eylemiş, Hazreti İbrahim’i, öyle bir fedakarlıktan kurtarmıştır. 6

Ayetlerden ve tefsirlerden Hz. İbrahim ve oğlu Hz. İsmail’in Allah’a olan kalpten itaatleri, teslimiyetleri ve gönülden bağlılıkları açık bir şekilde anlaşılmaktadır. Bu üstün ahlak tüm iman edenlere çok güzel bir örnek, eşsiz bir rehberdir. Bu nedenle tüm iman edenler onların yolunu izlemeli ve Allah’ın ayetlerini uygulamadaki titizlikleri, zorluk ya da sıkıntılar karşısındaki tavizsiz tavırları, sabırlı ve tevekküllü kişilikleriyle tanınmalıdırlar. Allah Saffat Suresi’nin devamında şu şekilde bildirir:

Sonra gelenler arasında ona (hayırlı ve şerefli bir isim) bıraktık. İbrahim’e selam olsun. Biz, ihsanda bulunanları böyle ödüllendiririz. Şüphesiz o, Bizim mü’min olan kullarımızdandır. (Saffat Suresi, 108-111)

Peygamberler Tarihi Abdulvahit Metin


Cevap: Hz İbrahim oğlunu ne için kurban adamıştır ve gerçekten ALLAHA kurban etmişmidir?

Kayıtsız Üye
hocam benim bir sorum var hz ibrahimin oglu neden seçilmiştir


Cevap: Hz İbrahim oğlunu ne için kurban adamıştır ve gerçekten ALLAHA kurban etmişmidir?

Şem’a
< hz ibrahimin oglu neden seçilmiştir >
Allah dilediği insanı Peygamber olaraak seçer buna kimse neden seçti diyemez.
Allah Teala toplumda en temiz ve elçiliğe layık olanı seçer.


rauf
Allah bilirdi ki ibrahim ismayilin basini kesecek niye imtahan eleyir.ismayilov rauf


Kayıtsız Üye
Allah bilirdi ki ibrahim ismayilin basini kesecek niye emir etdi


Sabır
Elbette Hz.İsmaili kurtaracağını da bilirdi.


Kayıtsız Üye
Hz. İbrâhim’e Oğlunu Kurban Etmekle Emredilmesinin Sebebi

Yahudi dini metinlerine göre; birgün İbrâhim as.’ın misafirleri gelir. Onlara yiyecek getirip yemelerini teklif eder. Fakat misafirler, yemeğin bedelini vermeden yemeyeceklerinin söylerler. Peygamber de onlara, yemekten önce ve sonra yapacakları duanın bedel olarak kendisine yeteceğinin belirtir. Ancak misafirler bununla yetinmezler. O’na, bir oğlu olacağı müjdesini de verirler. O da ihtiyar yaşına rağmen böyle bir haber alınca sevincinden: Ben de onu kurban ederim der. Böylece bir Adak yapmış olur.[1] Bu gelişmelerden sonra birgün rüyasında bir kurbanlık kesmesi emredilir. O da ertesi sabah bir boğa keser. Ancak yine rüyasında, Allah’ın kendisinden daha kıymetli bir kurban istediği söylenir. Bu sefer de bir deve keser. Fakat üçüncü kez bir rüya daha görür. Bu sonuncusunda açıkça, Oğlunu kurban etmesi emredilir.[2]
Görülüyor ki, Tevrat’ta Hz.İbrâhim’in oğlunu kurban etme teşebbüsü, kendisinin adaması üzerine, Rabb’ın O’na doğrudan ve açıkça bir emir vermesine dayandırılır. Burada gözden kaçırılmaması gereken bir husus da kurban edilmek istenen çocuğun İshak olduğunun Tevrat’ta açıkça belirtilmiş olduğudur.[3] Hıristiyan kaynaklarına göre de, o Sâra’dan doğan ve İsrâil oğullarının atası olan İshak’tır.[4]
İbrâhim Baydar bu hususda ki izahı; Kur’ân’ın beyanında İbrâhim peygamberin oğlunu kesme teşebbüsünde bir buyruk söz konusu edilmez. Aksine, Kur’anda belirtilen şey; İbrâhim as.’ın oğlunu Rüyasında kestiğini gördükten sonra, bu işe karar verdiğidir. Yani Kesme kararının temelinde sadece bir rüya vardır. Ortada ilahi vahye dayalı kesin bir emir yoktur. Hatta, kendisi bu karardan önce durumu oğluyla da konuşmuştur. Eğer bu hususda açık bir emir olsaydı, bundan sonra o hususda istişâre etmesi anlamsız olurdu. İşte Kur’ân’ın uslûbunda bundan sonra devreye giren açıkça ve anlaşılır olan, Kesmekten vazgeç buyruğudur. Bu durumun İbrâhim’e bir Sınav olarak gösterildiği, Rüyasını doğruladıktan sonra, artık kesme işini durdurması buyurulur. Kesme işini hazırlayan şeyin, İlahi bir emir değil de bir Sınav olarak nitelenmesi, başlagıçta bu konuda önceden verilmiş bir İlâhi hüküm bulunmadığını göstermektedir. Bu bir emir değil, belki de, kalbî ya da lafzî bir adaktan dolayı Hz.İbrâhim’e sorumluluğunu hatırlatacak bir sınav vesilesidir. Bunun da bir Rüya olduğu açıkça belirtilmiştir.[5]
Muhammed Esed diyor ki: Saffat 103’üncü ayette geçen Eslemâ fiili Kur’ân terminolojsinde kendini Allah’a yahut Allah’ın iradesine teslim etti anlamına gelir. Bu nedenle, yukarıdaki ayette geçen ikil eslemâ hali de, İlk bakışta, bu anlama sahip görünmektedir. Ancak, ayetin devamı, Hz.İsmail’in kurban edilmesinin Allah’ın emri olmadığını açıkça gösterdiğinden, onun ve babasının Allah’ın iradesine kendilerini teslim etmeleri , bu bağlamda, yalnız sübjektif bir anlama sahip görünmektedir. Yani Allah’ın iradesi olarak düşündükleri/gördükleri isteğe teslim olmaları anlamını taşımaktadır. Hz.İbrâhim’in rüyasının manevi/ahlâki anlamı, O’nun hayattaki en değerli varlığın Allah’ın iradesi olarak gördüğü bir işaret üzerine kurban etmeye hazır olup olmadığının denenmesinede yatmaktadır. Bu şiddetli imtihan açıkça Hz.İbarihm’in onu yüklenebileceğine işaret etmekte ve böylece, bizâtihi Allah’ın bir ödülü olan yüksek bir ahlaki imtiyaz oluşturmaktadır. Hz.İbrâhim’in daha sonra bulup Hz.İsmail’in yerine kestiği koç olduğu yorumu zayıftır. Bana göre, burada sözü edilen kurban, her yıl yüzbinlerce müminin Mekke’ye yaptıkları hacc ziyaretinde tekrarladıkları kurbandır ki, bu, Hz. İbrâhim ve İsmail’in yaşadıkları tecrübenin anılması demek olup İslâm’ın beş esası ndan birini oluşturmaktadır.[6]
Oğlu, yanında koşacak çağa gelince: "Ey oğlum! Ben seni rüyamda boğazladığımı görüyorum. Artık bak, ne düşünürsün?" dedi. Çocuk da: "Babacığım sana ne emrediliyorsa yap, inşaAllah beni sabredenlerden bulacaksın" dedi. Ne zaman ki ikisi de bu şekilde Allah’a teslim oldular, İbrahim oğlunu şakağı üzerine yatırdı. [7]
İslâmi Kaynaklara göre; Allah Hz.İbrâhim’e oğlunun kurban etmesini emretti. Anlatıldığına göre, bunun sebebi şu idi: Hz.İbrâhim kendisine Allah’tan erkek ve salih bir evlad bağışlamasının istedi ve "Ey Rabbi’im! Bana salihlerden olacak bir evlat ver"[8]diye duada bulundu. Bunun üzerine melekler kendisine halim tabiatli bir oğlan çocuğunun verildiğini müjdelediklerinde o: O halde bu çocuk Allah rızası için kurban olsun dedi. Nihayet çocuk büyüyüp babası İbrâhim as. ile konuşup gezecek hale gelince ona:"Vaat edip adamış olduğun adağını (kurbanını) yerine getir" diye vahyedildi.[9]
Bu hâdise: İsmail as. yedi yaşına bastığı sıralarda, İbrâhim as, Şam’daki evinde uyurken, rüyasında, oğlu İsmail as.’ı kurban ettiğini görmesi üzerine gerçekleşmiştir. Bunun üzerine oğlunun yanına Mekke’ye gitmiştir.[10]
________________________
[1]Ahmet Baydar, İbrâhimi Okuyuş, Beyan Yayınları: s. 53, Dipnot 151;
Adak (Kur’an’da Nezr olarak geçer) kişinin dini psikolojik bazı sebeplerden dolayı, Tanrı’nın teklif emediği bir sorumluluğu üstlenmesidir. Bu tanıma göre Adak bir ibadettir. Diğer ibadetlerden farkı; bunun cinsini, yerini, zamanını ve miktarını kulun tercih ederek Allah’a ahid vermesidir. Eğer hiçbir şarta bağlı olamadan, Mutlak adama suretiyle yapılırsa bu güzel de bir ibadet olur. Fakat, Tanrı’nın kendisine vereceği bir iyiliğe karşı yapılan Muallak adak pek ahlâki görülemez. Bu nedenle bazı İslâm bilginleri bu ikinci türü mekruh sayarlar. Bu ikinci türü teşvik eden dini bir nass da yoktur. Aksine bazı hadislerde menfi görülür. O hadislerde; adamanın Allah katında bir tesiri olmayacağı, uhrevi bir faydasının da bulunmadığı belirtilir. (Buhari, Eyman. Bab, 26; Müslim, Nezr, No; 2.)
[2] Ahd-i Atik, Tekvin , 22/2; Ahmet Baydar, İbrâhimi Okuyuş, Beyan Yayınları: s. 54; Diyanet İslâm Ansikhopedisi, İshak Maddesi.
[3] Bkz. Tekvin ,22.
[4] Ahmet Baydar, İbrâhimi Okuyuş, Beyan Yayınları: s. 54..
[5] Kur’an-ı Kerim: Saffat, 37/104-107; Ahmet Baydar, İbrâhimi Okuyuş, Beyan Yayınları: s. 54-55.
[6] Muhammed Esed Kur’an Mesajı meal-tefsir Saffat, 37/104-107. Ayetlerin açıklamasına bkz.
[7] Kur’an-ı Kerim: Saffat, 37/102-103.
[8] Kur’an-ı Kerim: Saffat, 37/100.

[9] İbn.Esir-Kâmil c.1, s.104, 105.

[10] Taberi-Tarih c.1, s.140; Sâlebi-Arais s.93; M.Asım Köksal, Peygamberler Tarihi, Diyanet Vakfı Yayınları: s.186


Kayıtsız Üye
çok teşekkür ederim sağolun:)


H4lil
Kardeşim Allah herşeyi biLir ama şöyle niye yapmış gibi sözLer Günah Allahın işine karışılmaz ve niye sorusu bile sorulmaz çünkü biz onun zerre zerresini düşünemeyiz ki


oğlunu kurban eden peygamber, hz ibrahim neden oğlunu kesmek istedi, çocuğunu kurban eden peygamber

Yorum yapın

1melek.com petinya.net Kompozisyon/ !function(){"use strict";if("querySelector"in document&&"addEventListener"in window){var e=document.body;e.addEventListener("mousedown",function(){e.classList.add("using-mouse")}),e.addEventListener("keydown",function(){e.classList.remove("using-mouse")})}}();